Katalog

Cumhuriyet 2 ezanm sanığın kigtliğlne uydurulması ya da cezaların kişiselliğl, çağdaş hukukta benimsenen blr ilkedlr. Hakimın, sanığa verdiğl özgürltlğU bağlayıcx cezayı ertelemesi (te'cil etmesi) de, bu llkenln bir uygulamasıdır. Tilrk Ceza Kanunu'nun 8995. maddesinde yer alan <vrteleme>; daha sonra, 1965 yılında, 647 Sayılı Cezalarm înfazı Hakkmda Kanun'un altıncı maddesiyle düzenlenmtştir. Bu maddanin soylemine gore, «Adliye mabkemelerinde para cezasından başka blr ceza ile nıahkum olmayan kimse, Işlcdiffl blr suçtan dolayı ağır veya haftf para veya 6 aya kadar agır hapis veya bir yıla kadar hapis voya hafif hapis cezalarından blri lle mahkum olur ve geçmiştekl hallyle ahl&kl temayüllerine göre cezasımn ertelenmesl ilerde cüriim lşlemekten çekinmesine sebep olacagrı hakkmda mahkemece kanaat edinillrse bu cezanın ertdcnmesine hükmolunabilir. Bu halde ertelemenln sebebl htikümdc yazılır.» Ne var ki, bu olanağm iyiye kullanılmadığını, yasanın amacma aykın olarak uygulandığım görmekte, Yargıtay'm daha etkin blr denetim işlevi yUrütmeslni beklemekteyiz. Nlteklm, yasada yer alan sözcükleri, hemen her sanık lçln ylneleyerek, erteleme lsteklerlnl reddeden hâklmlere rastlanmaktadır. örneğln, «sanığın duruşmadakl haline, geçmlstekl hallyle ahlâkl temayUUerine gflre blr daha suç lşlemeyeceğlne mahketnemlzce kanaat gelmedlğlnden, ertelemeye yer olmadığma..» blçimlndekl kararlar, bâzı mahkemelerde yadırganacak kertede çoğalmıştır. Pekl, o mahkemeye, o hâklmin önüne gelen bütün sanıklar mı ahlâksızdır; blr daha suç lsleyeeek klmselerdlr? Oysa, Türklye'de, blr klmsenln ahlâkl durumunu obJektif ölçütlerle bellrten blr degerlendlrme olanağı, çoğu kez yoktur. Sanığın sâbıka kaydmdan bagka blr belge, dâva dosyasında bulunmaz. Herhangl blr sabıkası bulunmayan, blr daha suç lşleyeceğlne lllşkln en ufak blr somut kanıta rastlanmayan blr klşlnln cezasını ertelememek, Insafla, vlcdanla, adaletle, yasanın amacı İle bağdaşmaz. Üstelik. yasadakl sözcüklerl yinelemek, gerekçe de sayılmaz. Gerekçeslz karar vermek amlamma gellr. OLAYLAR VE GÖRÜŞLER 22 MAYIS 1982 C Cezanın Ertelenmesi CEZANIN ERTELENMESINİN HAKİMİN TAKDİRİNE BIRAKILMASI, BU KURUMUN HAKİMİN KEYFİNE BIRAK1LMASI ANLAMNA GELMEZ. Av. Osman KİPER Yargıtay; eskl kararlarında, hâklmln erteleme lsteğlnl reddederken gerekçe gostermeylsinl bozma nedenl yapmazken, son kararlarında haklı olarak bu tutumundan vazgeçmlstir. Ne var ki, yasadaki sözcüklerl ylneleyen kararlann onandığına da rastlanmaktadır. Yargıtay 1. Ceza Dairesl, 1.12.1972 günlü, Esas 5012, Karar 290 sayılı kararında, erteleme yetklslnln hâklme alt olmakla beraber, sanığın geçmlştekl durumu ve ahlâkl egiliralerl elverışll olunca, sanık lehine uygulanması gerektlğlnl. erteleme lsteginın objektlf ögelerin varlığı durumunda reddedlleblleeeğinl bellrtmistlr. Yine, Yargıtay 6. Ceza Dairesl, 14.1. 1976 günlü. Esas 29. Karar 84 sayılı karannda lse. erteleme lsteğlnln reddlnde neden göstermek zorunlugu buhmmadıgı, gösterllmlşse bunun yasal nedenlere dayanmasının gerektlğl, «sanıkların duruşma sırasmdakl tavır ve hareketlerlne ve suçun lşlenişlndekl özelllklere» değlnilerek» erteleme lsteğlnln reddedllemeyeceği öne sürülmüçtür. Oysa, erteleme lsteği. blr lstektlr ve bu lsteğin reddl kararı da, blr mahkeme karandır. Mahkeme kararlarının gerekçell olması, hem Anayasa, hem de uaul yasası buyrugudur. Kuşkusuz, sanıkların duruşma sırasındakl davranışları demek, yetmez. Ne yapmıştır, duruşmada?.. Durusmada blr kötü davranısı olmussa, bunun da. somut olarak kararda gösterllmesl gerekir. Yoksa, durusmada hlç blr kötü davranısı bulunmayan blr kimseye. erteleme olanağı vermemek lçln. sankl kötü blr davranısı olmuşcasına suçlamada bulunmak, adalotslzllktlr. Cezası ertelenmeyen klşl, llerlde. «Ben bir daha suç işlemeyecektlm; ama slz henl profesyonel suçlu yaptınız!» demez ml?. Hâklmln takdlrlne bırakılması, bu kurumun, hâklmln keyflne bırakılması anlamına gelmez. (Yargıtay 1 Ceza Dairesi. 1.2.1972, Esas 1971/5012, Karar 290). Dahası, hâklmln. erteleme lsleğinl reddeden kararında gerekçe göstermeyisl ya da yasadakl sözcüklerl yinelemekle yetlnmesi, yasalar önünde eşltllk llkesine de aykındır. Çünkü, aynı suçu lşleyen lkl kışiden birl, A ilçesi hâkiminee ertelemeden yararlandınlırken, B ilçesi hakimince ertelemeden yararlandınlmamaktadır. öyle ki, aynı adliye lçlnde, lkl mahkemeden birl ertelerken, öbürü ertelemiyor. Sanığın gtinahı, erteleyene değil, ertelemeyene düşmeyecek midir? Cumhuriyet Saveısı, davasım erteleyen mahkemede açsaydı, cezaevlne glrmeyecekti. Yargıtay Ceza Oenel Kurulu. yasadaki sözcöklerl yinelemekle erteleme lsteğlnln reddlne karar verllemeyeceğlni lçtıhat kararı durumuna getirmiştirr. Elbette, doğrusu budur. ÇünkU, Yargıtay 1. Ceza Datresrnin. 1.2 1972 Rünlü, Esas 1971/5012, Karar 290 sayılı kararında açıklandığı üzere, «Mahkeme, te'cil (erteleme) yetkisinl sübjektlf ölçHlere göre deftll, objektlf mahlyettekl .sorusturma sonuçianna göre takdlr etmek durumundadır. Aksl takdirde keyflllğe yol açılmıs olur. Bu mtiessesenln hâklmln takdirlne bırakılması, keyflligp tprkedilnıesl demek dpgildir. Sanıgm ahlâkça kötü hallere sahip bulundu£una dalr objektif mahiyette ve takdlre esas olabilecek nıaddi ve hukukl vakıalar ve haller bulunmadıkça te'cile karar verilnıesl adll. makul ve toplum için yararlı olur.» Avrıca, Yargıtay 9. Ceza Dairesi'nln 8.7.1981 günlü, Esas 1981/2467, Karar 1981/2673 sayılı kararında, aynen, söyle denilmiştlr: «Yerel C. Savcısınm temyiı dllekceslnde sllah bulundurmak eyleminden vcrllen cezanın ertelenmesl konusuna değlnen itiraza gellnce: Orman memuru olan sanığın geçmlsteki haliylc ahlâkl eflUmlerlne göre cezasımn ertelenmesl halinde ileride yenlden cUrüm lşlemekten çeklnmeyeccğlni gösterlr özel durumların nclerden lbaret olduğu somut olarak açıklanmaksızın, suçun vasıf ve mahiyetteki gerekçpslne dayanılarak ertelemeye yer olmadıfcına karar vprllınesi kanuna aykırı ve C Savcısının temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan (...) hiikmiln bu sebepten dolayı (...) BOZULMASINA». ••• Dlleğlmiz, uygulamadakl farkları, adaletslzllklerl kökünden kaldıracak. erteleme isteklerinin somut ve özel, kişiliğe bağlı nedenler gösterllmeksizin, kllşe ve yuvarlak sözcüklerle reddinl önleyecek bir uygulamanın başlatılması, Yargıtay'ın bütün dalrelerlnin bu konuda duyarlık göstermesldlr. Yargıtay'm bazı datrelerinln bu yöndeki olumlu kararları. umudumuzu güçlendlrmektedir. Çünkü. Anayasa Mahkemesi eski Uyelerinden rahmetli Dr. Recai Seçkin'in dedlgl glbi, «Evet, adalet yoluyla, hakim eliyle Işlenilen haksızlık, adaletl ycrine getlrmekle lîHrevlendlrllml? olmayan blr devlet adamının, yahut herhangl blr klşlnln işledlİ H haksızlıktan daha korkunç ve bu tilrltt btr haksızhjrın toplumda aç(ıf;ı yara, daha bııyuk ve derindlr.» Markl Beccarla'nın gu sozlerlne katılmamak olanağı yoktur : «Suçlan cezalandırraaktan zlyade, onlan önlemek daha faydalıdır. Zlra, lyl blr kanun vâzıının (koyucusunun) btttUn hüner ve san'atı, su hayat dedlglmlz seyln, bütün nimet ve felâketlerlnl hesaplayarak, Insanları refab ve saadetln mtlrakün olan en yttksek seviyesine yükseltmek ve aynı insanoglunun sırtina çökebilerek bütün feiaketlerden onu kurtarmafta çahalamadan ibaret olmahdır.» Hele. Gandfnln dedigl Kibl. «Adaletten doğan bir korku, kuskusuz, adaletsizlikten dogan korkudan daha tehllkelldlr!». Bir kimsenin yüzüne bakarak ahlâkl durumunu anlamak dlye bir yöntem. billmde yoktur. "Sürünsün Yürüsün...,,, Ozan (Ali) demiş kl: Bir dokun bin ah dlnle kâse1 fagfurdan... Fagtur, Çın yapısı ıı?ıeıe denır. Gerçi Nabi «Aidı fincanı Kütahya yerin ragiurun» dlyeslymış; ama, KUtahya çınısi Çın porsclenlnln yerini tutarnıı? Elinlze fagfurdan bir kase alıp tırnağınızla tınlattınız mı, çok duyarlı bir dıyapozon gibi &es verır. EVET OKTAY AKBAL d B i l i m Minyası /vehbi BELGIL 500 Bin Ne Oldu? ir kaç kez yazdıgım glbi, askerliğin. her yerde. bütun zamanlar İe4a geçerli kurallannı bir kez da ha belırteyım: «Keşif yani duşman hakkmda doğnı bil gı toplama, emniyet,. yanı kendi blrliklerini baskından koruyacak önlemleri alma ye irtibat». yanl düsmana karsı eavasan birlikler arasında surekll haberleşmeyl saıglamak. Bunların ters leri de düsünülebilin Dugmanın yanlıs keşlf yapması nı sağlama, karsı tarafın savunmasmı bozacak akla gelmedik önlemler alma ve duşman birlıklerı arasındakl bagı, eski deyimiyle ırtibat»ı bozma. Duşmana yan lış «keşif» yaptırmanın parlak örneklerinden bıri Tıryakl Hasan Paşanın «Kani)e> savunması ötekisi, Büyük Taarruz» dan önce, Atatürk'un. Ankara'da balo duzenledlği yalanını düşma na uçurma, bir üçüncüsu de, Kıbns Harekatının, Mec lisçe aylarca once alınmış savaş kararına dayanılarak başlatılmasıdır: Yaban cı diplomatlar, Türkiye'nln savaşa gtrmek için Meclisten karar alacağını, bunun ise aylar süreceğini o vakte kadar da Kıbns Darbosinln •hazmedilecegini» sanıyorlardı. Oysa, müdahale karan aylarca önce alınmıs. fakat bunu herkes unutmuştu. Emniyet önlemleri alınmadığı için yenilgıye ugra yan birlıklerin öyküleri, yi nelenmesine gerek göstermeyecek kadar çoktur. •trtıbat»m önemini. yine yakın tarihimizden bir ör nekle gösterobilinz. Istıkl&l Savaşında, başkomutan lıkla ordulanmızdan birisi arasındaki «irtibat»! saftlamakla görevli bir yüzbaşımızın kendi vücudunu lletken duruma getirerek, bir iki metrelik bir telefon te 1 1 noksanını gidermesi en kanıtlayıcı örnektir Ne var kl bu yazımda ozanca lşlerden söz açacak değlllm; fağfur nemize gerek? En az ücret (asgarl ücret) konumuz. En az ücrefe de azicık dokunsanız, bin değil mılyonlarca «ah» lşıtiyorsunuz. Çunkü TUrkIş Genel Kuruluna sunuimak ıçın hazırlanan rapora guıe ülkemızde 400 bin aıle (2 milyon kisl) en az ucret ile geçınmek zuıunda. Elinize ayda brüt 10 bin. net 7200 lira geçerse ne yaparsınız? Yaşamak olası mı bu parayla? Bırakinız 7200'U 20 bin lırayla jaşamak yaşam oıoıaktan çıkıyor; «25 blnle dogru durust yaşıyorunı» dlyenln alnını karışlarım. Ama ekonomiyı yonetenler dıyorlar ki: En az ücreti artırırsak enflasyon canavarını uyandınrız; iki yıl sureyle cn az ücrette degişiklik yok. Boyle Dlr yaklaşım. hem ekonomlk lçcrlkten yoksundur, hem sosjal devlet kavranıından uzaktır. En az ücreti bir ailenın «asgarl» yasam çlzgisl üuzeylne yükseltip vergıden bafeışık tutmak gerekir. Bu yu^den Bütçc de dogacak boşluk, Eellr düüe>l yuksek gruplara veıgl diye yuklenlr. 20'nci Yüzyılda sosyal devlette buşka türlü düsünülemez. Pekl, itslzleri ne yapalım? Issizllğl gidermenln tek yolu yatırımdır. Falzln yüzde 80'lere yükseldıği bir piyasada hlç kimse yatırım yapamaz. Hlçbir klşl «pahalı para» lle «empk yogun» büyük yatırımlara yonelemez. Böyle bir ortamda da kişilerin yapamadıgını yapacak tek güçlü kuruluş vardır. Kişilerin yapamadıgını yapabllecek, kâr dUşütı meüen >urtia§ı ve topiumu düşünecek olan kündır? Yanıt: « Son Türk devleti...» Istatıstıkler 1982'nın dort ayında enflasyon hızının yüzde 13'e tırmandıgını soylüyorlar. Boyleaır bu İş; ve tüm Güney Amerıka'du da böyle olmugtur. Enflasyonu durdurmak ıçın para musluklarını kısarsın, ücretleri dondurursun, akıl durdurucu zamlar yaparsın; enfl.ısyon durmuş görünür. Ne var kl bir süre sonra ekonomlnın yapısal bozuklugu btltün agırlıgıyla plyasaja abanır; çarK yine hızlanmaya ba^iar. Türkıye'de devletln yaptıgı zam vergl demektlr. Özel sektorun yaptıgı zam da vergi demektir, ÇUnkü ozel sektör kesımtnde tekeller piyasaya egemendir. 24 Ocak 1980'den bu yana yapılan zamların kaç milyar tuttuğunu hesaplamak aruk zor. Bu zamlar dar gelirli yurttaşın sırtına vurulmuştur. Bir de Türk llrasının deger düşüşu var. 1980'in illc ayında 47 llra olan Amerikan Doları bugün 160 hradır. 24 Ocak 1980'de Dolar serbest pıyasada (kara horsada) 57 lira iken 70 llraya yükseltilmiştl kl blr daha devalüasyona gerek kalmasın... Oysa kan kaybı hiç durmadı. Bugün 150 Uraya blr Dolar alıyor aevlet ve dışsatımcıya 200 llra odüyor bir Dolar Içın. Bu sürecln bir sonu yok mu? «Sürckll devalUasyon» demek «Son Türk Oevletl»nin surekll olarak yabancı devlet ve şırketierce somürülmesl de...mektit . Boylece ktşlnln durumujla devletln durumu 24 Ocak ekonomlk programında bir bütünleşme içine girmigtir. Ama ille de yürütülen ekonomik modelden vazgeçilemlyorsa, Turgut özal «yürüsün» dlyoruz Enderunlu Vasıf glbl: O gül endam bir al şale burünsun yürüsün Ucu gönlüın gibi ardınca sürünsün yürüsün Falkland Üzerinde Casus Uydular B üzerinde nükleer radarlı Sovyet füzesi» baslıklı haberler bunu doğrulamıstır. Savaş kızışmaya başladık tan sonra da Sovyetler uzaya 10'a yakın yeni uydu göndermiştır. Bunlann top ladığı bilgilerden bir kısmı Arjantine de uçunıluyordu. Bu bılgılerledir kl Arjantının Fransız yapımı bir SuperEtendar (Dev Bayrak) avcı uçağı, Exocet (ogzose okunur ve uçan balık anlamma gelir) adh bir •arayıcı bombayı», yerini görmedigi Sheffield (Şefıld okunur) destroyerine fırlatmış. tam ısabet kaydederek batırmiîtır. Arayıa bombalar hakkın da 29 mayıs 1977 sayılı ga zetemizde geniş bilgi verilmışti. lngıliz destroyerinin yerini Sovyet casus uydula n bıldirmıştır. Sovyet uydulan sadece uçaklann, gemilerin yerlenni izlemokle kalmamakta. ge milerden verilen radar sın yallerini de kapıp değerlen dırmektedirler. Keşif uydulan karada ve denizdekı hedeflerin resimlerini çeklp Rusya üzerinden geçerken boşluğa bırakmaktadırlar. Minlk paraşütleriyle yere inen ve ozol kutularda bu lunan bu resimler yerde değerlendirilmektedlr. Sovyetler 1973 Ortadoğu savaşında da hemen hergün yeni bir keşif uydusu fırlatmışlardır. Bu arada Ingilizler de kuşkusuz boş durmamaktadır. Onlar da Amorikalılar dan aldıklan uydu bilgilo rıne gore harekatlannı plan lamaktadır. Amerikalılann uzayda pek çok uydusu var dır. Fakat. bunlardan. Güney Atlantik uzerindekl 12 tonluk Büyük Ku» (Big Bırd) ile çok daha sonradan yapılmış «KH11» uydulan çok onemlıdir. Bunlar Sovyot uydulanndan daha İle n bir teknıkle yapıhnışlardır. lkisi de, çektlklerl resimlert yere göndermektedırler. HattA bu uydular, sadece yörüngelerindo donmeyip, yerden verilen buy ruklarla, yükselip alçalabilmektedirler. Normal olarak 275 kilometrede dönen bu uydular, daha iyi görebılmek ıçın 180 kılometre al çalıp yine yerlerine dönmektedirler. Bu tur uydulann. Moskovadaki bir parkta oturan bir ihtiyann okuduğu gazetenin harflerini soçebildıkleri ileri sürülmüştür ve bu olmayacak bir şey değildir. 1975 yılında Kültür Bakanlığı, Milli Egitim Bakanlığı'na bağlı Yaymlar ve Basılı Egitim Maizemelerl Genel Mudurlugu'ne, 22 ekJm tarihli ve 1533 sayılı bir yazı ile basvurur. Kültür Bakanlıgı'mn bir istegl vardır Milli Egttim'den... O da şudur. Istanbul'dakl Kubbcalü Dil Akadenüai ile Kültür Bakanlığı arasında bir anlaşmaya varümıştır. Bakanlıkça tum ortaokul ve liselere daftıtılacak bir 'Türk Dili El Lugatı' hazırlanacaktır; Kültür Bakanlığı İle Dil Akadcmisl arasında bir anlaşmaya vanimıs., fakat mevzuatın yeterll olanağı tanımaması yüzunden Kültür Bakanlığı bu işi gerçekleştirememıştir. İstenen, M. Eftitim Bakanhgı'na bağlı Devlet Kitaplan Döner Sermayesi'nce bu 'lugat'ın Kubbealtı Akademfsl'nden satın alınarak Kültür Bakanlıgı'na göndenlmssidir. Bu istem üzerine Milli Eftitim Bakanlıfrı gereken işlemi yapar, Devlet Kitaplan Döner Sennaye Mudurlüğu Kubbealtı Dil Akadenüsi yerine, lstanbul Kubbealtı Dln Cemiyeti ile anlaşma yapar; 'Büyuk El Lugatı' adh sözluk için 2 mllyon 585 bin liranın 500 bin lirasım adı geçen Dın Cemiyetine öder. Ama yıllar geçer bu 'lugat' bir turlü ortaya çıkmaz. 1976, 1977. 1978... Kültür Bakanlığı'nca istenen 'lugat' hala ortada yoktur. Kültür Bakanhğının, sanınm o günlerdeki müsteşan, Bay Emin Bilgiç'tir özlediğl, beklediği, 'lugat' ne hazırlanır. ne de basılır! Devlet Kitaplarının 500 bin lirası Kub bealtı'cıların cebine girmiştir, hepsi bu! 1978'de yeni blr iktidar iş baflina gelince Mjlll Egitim Bakanhğı'nın yetkilileri bu konuyu Inoelerler 3 haziran 1978 gün ve 108, 40. 102 sayılı raporlarla durum saptanır Sayıştay'a da gereken bllgiler verilir. Sonu; ne olmuştur, bu "avans" gerl alınmiQ mıdır, ya da Kubbealtıcılar 'lugat'ı bitirlp tesllm ©tmlşler midir? Bunlan bilmiyoruz. Niye yazdım bunu? Bir takun kişilerin ve oevrelerin yıllardır 111e de Dil Akademisi kurulmalıdır dlye tutturmalarının gerçek nedenl, bu 500 bin Ura avans olayı ile daha iyi açıklanmıyor mu? Adı geçen Kubbealtı'cılar arasında bugun de Dil Akademisi kurulsun diye yazanlar. çırpınanlar yok mudur? Milli Egitim Bakanı başta olmak üzere Bakanlık yetkilılenmn bu gorçeklori bılmeleri, iyi degerlendirmeleri 'kim kimdir, nedir, necidir?' diye düşünmeleri, kısacası "oyuna" gelmemelert gerekmektedir. Geçmış donomlerde Kultur ve M Eğltım Bakanlıklannda bir takım aşın sağcı daha doğrusu Atatürk Devrlmine karşıt kişiler etkıa olmuslardır. Militan yetiştirmek, kendi kafalannda olanlan daha ivl verlere K^tirmek kondı doyimlprıyie maksatir öğretmenler, yöneticilerle T.C. Eğitimine egemen olmak. bu gibl kişilerin ve çevrelertn boşhca u&rası olmuştur Zaman zaman çok da başarüi sonuçlar almışlar, Bakanlıklann önemli gorevlerine 'maksatlı' 'adam'lannı oturtmuşlardır. 1975 78 ara sında daha sonra lfl70'un son avlanndan 12 Ey101 1980'e kadar süren kesin egemenllk günlertnde ö/ellikle M Egitim vc Kultut Bakaniıklannda Atatılrk devrimine cağda^laşma eylemlertne karşı sürdürülen çalışmalar, yapılacak kıea bir ara&t»rma sonurunda ortaya çıkanlar,aktır Şu 500 bin liralık. milıtanlann cebine aktarılan para gibi nice avanslan alanlann. verenlerin birbirine yakın kişiler oldugu görülecektir. Uydu farklılıklan Sovyet uydulannın çektıklen resımlen ozel kutular lçinde yere attıklarım. bu resımlerin yerde develope edilip değerlendlrildık lerini söylemiştık. Amerikalılann daha da ileri bir teknikle yaptıklannı söyledigımiz Büyük Kuş ve KHll uydulan görduk lerını yere nasıl gönderiyor lar?.. Şöyle: Amenkan uydulan gördüklenni bilgi sa yar matematiği olan «taba nı 2 olan sayılar» halinde. yani «0» ve «l»ler halinde anında yere blldinnektedirler. (Bu teknik hakkmda da. 18 nisan 1978 tarihli Cumhuriyet'de «Uzaydan Resim» adh yazımızda geni s bilgi vermiştik.) Görüle cegi gıbi, bu yöntem çok daha başarılıdır. Çünkü, çok zaman kazandırmaktadır. Amerikalılann. General Belgrano kruvazörünun ye rıni lngılizlere haber verdi ği düşünulmelidır, öyle olmasa bile, lngıliz haber top lama araçlan. denizdeki kru vazör ile Arjantin Savunma Bakanlığı arasındaki ko nuşmalan kapıp değerlendirmiş olabilirler. Sovyet uydulan İle Amert kan uydulan arasındaki başka bir fark da şudur. Araenkan uydulan daha uzun omürlu olarak yapılmakta dır. Sovyet uydulan, alçak yorüngede 15 gunden fazla uçamamakta, ya geri donmekte veya atmosfere düşerken yanıp yok olmaktadırlar. Bu nedenledir ki Sov yetler daha sık uydu atniak tadular. Nitekim, yukarda da dokunduğumuz gıbi, 1973 Ortadoğu Savaşında bu ülke hemen her gün ye nı bir uydu fırlatıyordu. Bizim için dersk Ülkemız, ellerinde olan bütun insanlanmızı bir an da yok etme ateşı ilo yanan duşmanlarla çevrilıdir. Bun lara iç düşmanlanmızı da ekİByebiliriz. Türkiye, bunlarla mücadelesınde en son teknıklerle donanmak zorundadır. Türkiye «Atom Devleti, «Elektronık Devle ti» Bilgisayar Dovlotı», «İleri teknıkli Tarım Devleti». 1leri Tekntkli Sanajrl Devleti». İleri Teknlkli lhra cat ve Ticaret Devleti» olmak zorundadır. Cumhuriyet'in diş politika yazarlann dan saym Ergun Balcı'nın 6 mayısta Makinenin Intlkamı» adh yazısmın sonunda da belirttiği gibi «Türkiye guçlu olmak rorunda do ğil, daha da otede. guçlü ol maya mahkumdur.. Türkiye makina yapmak zorunda değildir. Makine yapmuya, daha doğrusu, makine yapan makine yapmaya mahkumdur. Çünkü, güçlü olmanın yolu makineden geçer. Ve makine. onu yeterin ce önemsemeyenden çok acı biçimde öç alır. Emperyalızm. bu gerçeği, 12 bin kilo metre ötede, sığır çobanı olarak bırakılan Arjantin köy lüsünün beynine vura vura anımsatmaktadır.» Türkiye, aşağı yukan 60 milyon nüfusu, Fransanın bir buçuk misU topraklan, 7 ıklimı ile sonsuz guçlere sa hıp buyuk bir ulkedır. Ama Iktisaden zayıftır. Örneğın Fransanın yıllık dışsatım ge lırı 300 MİLYAR dolardır. Bızimkisi 5 milyar btle değil dir. Pransa bu düzeye topraklarmın verimliliği ile de ğıl, yetenekli teknik eleman lannm ve akıllı yöneticileri nin işbirliği ile yükselmiştir. Bizim İçin de yol budur. Türkiye çağdaş bilgilerle do nanmak zorundadır. Bilim ve çağın sesi böyle söyluyor. Atom dahil her gelişmeyi ülkemİ7de deneyip gerçekleştirerek ciddt tutama, eği tıme gereksinme içinde oldu ğumuzu bir kez daha belırtl rim. ÇCumhuriyet 22 MAYIS 1932 Izmir Rıhtım şirketl davasına 26 mayısta de vam edilecektir. Şirket hesaplarını tetkık cden hukumet komisyonu ha zıne aleyhine 2 buçuk milyon llralık bir suısti mal yapıldığını tespıt etmıştır. Şirket aynca 500 bin lıralık hayali ÎZMİR RIHTIM ŞİRKETİ DAVASI... bir sermaye gostererek senelorce hukumetten yuzde 4 faiz ve amorti kesmiştir. Aynca şayanı hayrot entrıkalar çe vırdıgı de tesbıt edilen şırketm he.saplan mah kemece tetkık edılmeyo devam edıunektedir. ]Günün ilanı[ İSTANBUL PALAS Ankara'da Istanbul Palas Otell açıldı. Her odasında soguk ve sıcak su, telefon tesisatı. kalorıfer ve banyolu odalur, ibtırahat t.a lonlan, nefıs manzaralı taraçusı ile hızmetl nizde. MEVLÜD Acısını blr turiU unutamadıgınus, allemlzin büyüğU, değerli ilim ve devlet adamı Falkland'da keşii Bu kısa genellemeden son ra Falklands savaşından da örnekler verebiliriz. Bi lindlgi gıbt. savaş. tarafla nn var güçlerlni ortaya ko yarak sürdürdüklerl bîr bo guşmadır. Bunda. başanla nn olduğu kadar basansız lıklann, yanl «hataların da öğretici yanları vardır. Bu yuzden de, savaş, sadece boğuşanlnn değil. yansızlan da tlgilendiren bir olaydır. Hele buna, bir de. yansız görunup yanlardan blrine yardım amaçları eklenirse işin önemi bir kat daha artar. Ariantin'in Falklands'a as ker çıkarmasından 2 gun önce, yani 2 nlsanda, Sovyet Rusya «Kosmos1345» ve «Kosmos1346» uydulan nı uzaya göndermiştt. Amaç, dünyanın bu bölgesindekl olaylan Anında izlemektl: Hangi sllahlar nasıl kullanıhyordu?.. Yanlara yardım edenler var mı idi?.. Niteklm 19 Mayıs tarihll arazetelerdeki Falklands Prof. Dr. TURAN GÜNESin azlı ruhu İçin. 23 mayıs 19H2 pazar gunü, öğle namazından sonra, çok sevdlği Kandıra'sındaki Orhan Camiinde MevlldI Şerif okunacaktır. Bütün yakmlarıımzı, dostlarımızı ve merhumu sevenJerl saygı İle çağırınz. Cumhuriyet Sahibi: Cumhuriyet Matbaacılık ve Gazetecilik T.A Ş. adına NADİR NADİ Onel Yayın MüdürU: MüesseseMuduru: Yazı Ijlerı Müdürü Bajan v* Ytyan „ HASAN CEMAL EMİNE UŞAKLIGİL OKAYGÖNtNSİN A t LE8 t (Cumhuriyet: 3S25) Cumhurlyet Matbaacılık v» Gazatocllik T.A.Ş. Potti Kulusu. 246 IStanbul T«l: 20 97 03 (S Hat) BÜROLAK 1 Imza dunu Çaftdaş Yayınlan'nda kltabı çıkıp da tstantnıl'da bulunan yazarlar Nişantaşı'ndakı Akadenu Kitapevı'nde kitaplarını imzalayacaklar: Bugün Saat: 15.30 19 arası Bölümümüz elemanlanndan Neriman Dündar'ın babası MEF.MED KEMAL PROF. NERMİ UYGUR PROF. AKSİT GÖKTÜRK SADİ BORAK Muhsin DÜNDAR 18 mayıs 1982 gunü elim bir trafik kazasında vefat eünlştir. Ailesi ve yakın lanna başsaglıgı dilerlz ODTÜ MATEMATÎK BÖL()MÜ • ANKARA.'Konur'Soktkno. 24M Yenlçehl. T»l 175F 25175866 ldare.183335 • IZMlfl: Halll Zlya Bulvarı No 65/7 Tel 2547091J1230 • ADANA: AMtürk Caddasl. Turk Hava Kurumu lahanı K«t 2/3 Tel.1455019731 TAKVtM İMSAK OÜNEŞ Z'i Mayıs 1982 ÖÛLE (3.10 İKİNDİ AKŞAM YATSt. 3.32 S.36 17.08 20.25 22.19