Katalog

Cumhuriyet 2 TMMOB tngaat MOhendlslerl Odası tarafından 16, 17, 18 nlsan 1982 günlerinde, tmar îsk&n Bakanlı&ınm toplantı salonunda düzenlenen 3. Konut Kurultayı. 8 temmuz 1981 kabul tarihll ve 2487 «ayüı «TOPLU KONUT» yasasıyla, bu yasanm uy.gulamasına yönellk çıkarılan «Yönetzneliklerin» ana çlzgllerlyle bir defcerlendirilmesine olanak verdl. Ayrıca kltlesel konut üretimi yolunda son yıllarda çahşmalar ve ömekler veren lnşaat çirketlerl yapım yöntemlerlni, kapasitelerlnl tamtmağa çalıştılar. Üç Rtin sflren yoğun çalışmalar sonucunda. özellikle sabit ve az gellrll her yurttaşımızı yakından llgilendlren «Toplu Konut» yasasmın uygulanmasına geçllmedeki mall zorlukların yanında, teknolojlk olanakların, özel flrmalann üretim düzeylerlnin yılda 350 400.000 konut blrlmt RerekRinmeslne oranla yetersiz olduklan vurgulandı. Bu firmaların toplam kapaslteleri, en lyl nlyetle yılda 8 lle 10 bln konut blrlmldir. Bugüne dek flrmalar elierindekl teknolojlk olanaklannı da sonuna kadar kullanma olasılığı bulamadıkları lçin. kuramsal olan bu rakama da ne kadar lnanüabilintr, aynca tartışma konusudur. Ancak yapım firmalarınm yetersizllği salt kapasite azlığından degil. konuyu ele alışlarındakl çarpıklıklarda da hlssedilmektedlr. Toplu Konut ürettmlyle 11gilenen bu çirketlerJn sectlkleri yapım yöntemleri blrblrlerlnden büyük farklılık göstcrmektedlrler. Bircok yöremlzde, örnegin îstanbul ve Ankara'da eşit seclm ölçütlerinln (krlterlerin) egemen olmasına kargın, bu kadar slstemler arası çeşltllllğin nedenl blr türlü anlaşılamamaktadır. Kltlesel ve hızlı öretlmln devletça öesteklendlğl blr ortamda, en uygun slsteml seçme kanımca en doğru yoldur, hele toplumun refahım bu kadar yakından llgllendiren blr konuda. DUnyadakl gellgmeler lzlendtğlnde, yılda bu kadar konut blrünlnl üretaıekle yükümlü «lkeler. so OLAYLAR VE GÖRÜŞLER 15 MAYIS 1982 Kurultay'ın Yararları Konut Kurultayı kimi gerçekleri ortaya çıkarmada yararlı oldu: Özellikle ilgilileri bilgilendirmede ve yasaya yönetmeliklere, uygulamalara göre ekler yapılması, değiştirilmesi gerçeğinin ortaya çıkmasında. Doç. Dr. Mete TAPAN İTÜ Mimarlık Fakultesi runa eğlllrlerken ülkelertne en uygun sistemle başlamışlar ve daha sonralan sistem çeçltllliğl konusunda gellsmelere olanak vermlşlerdlr. Ülkemlzde, bu tersliğin tek nedeninl bu lnşaat kurumlarının ünlversitelerle yakın blr Işbirllğlnde bulunmamıs ve blllmsel çalışmalan bUyük blr oranda ihmal etmis olduklanndan 1lerl geldlğini bellrtmekte çok büyuk yarar vardır. Rahatlıkla söyllyeblllrlz kl, bu alandakl uygulayım (pratik) değerl yüksek blllmsel çalışmalar uygulama alanındakl Rellşmelerl ve bulgulan aşmıştır. öbür endüstrl dallarında bu durum belkl aym blçlmde deglldlr. Ancak. yapı sektörtlnde ve özellikle konut alanının teknolojtk, sosyolojik boyutlarında hem uygulamalara hem de kuramsal çalışmalara dayanan çok değerll yapıtlar, lncelemeler vardır. Amaç bu çalışmalan artık bu konut yasasınm öngördügü blçlmde devreye sokmaktır. Gene Konut Kurultaymda finemll blr konu olarak «konut btiyüklüklerl» tartışılmış ve bu konuda pek de billmsel sayılmayacak varsayımlar üzerlnde durulmuştur. Ancak, konut kullanma alanlarının mlnimuma lndlrllmeslnln ülke ekonomisl yönünden daha tutarlı olacağı açıktır. Bu konuda da kullanıcı gerekslnmelertnin blllmsel araçtırmalar sonunda belirlenmesl lçln zaman kaybetmeden glrlşlmde bulunulması ve bunun devlet kurumlan taratmdan yapılması zorunlu KU vardır. önemll bir başka husus, Toplu Konut Yasasında «Klralık Konut»lara yer verllmemesi. hatta kira konusunun dlle dahi getlrilmemesidlr. Kuşkusuz bunun altında yatan, gereksinme sahlbinl mfllk sahlbl yapma yoluyla ellndekl tasarrufunu devreya,.sokma çabasıdır. Ancak bu uygulama bugün blr çok Batı ülkelerindeki modellerden farklılık göstermektedlr. Konuta gerekslnme duyan kişinln ve allenln ellndekl tasarrufu kanallze ederken. muhakkak «senl mülk sahlbl yapacağım» savı yerlne, «senl çagdaş, lnsanca yaçanabillr, mal sahlblnln her yıl dışarıya atma tehdldlnden uzak blr ktralık konuta yerleştlreceğlm» savından hareket etmek çok daha çağdas blr yaklaşımdır. Ve bunun yanında, «ben muhakkak mfllk sahlbl olmak Istlyorunu dlyen blr keslm varsa. bu keslmln de mülk sahlbl olmasına olanak vermek gereklldlr. Ancak bu yol tek yanh olarak bugüne dek zaten denenen yol olmuştur. Bütün örnekçeler (modeller) bu anlamda gellsmıştlr ve sonunda da yılda yaklaşık 150 bln konut açıgı olan blr ülke durumuna gelmlslzdlr. Kanımca büyük tltlzllkle devletçe benlmsenen yasada bu ekslkllk bir an önce giderllmelldlr. Her yıl bımdan böyle bütçenin %5'l oranında blr tutann, konut fonuna yatıtırılması yasallaşmıştır. Bu yasallaşma 1le aym zamanda bu tutarın harcanması. Isletilmesl lçln T.C. Imar ve îskân Bakanlıgında ve başta Emlak ve Kredi Bankası olmak üzere öbür mllli bankalarımızda yenl yönetimsel ve teknlk organlzasyonlara gidllecektir. Ayrıca lnşaat lşlertnln özel şlrketlerle yapılması öngörüldüğünden, bu şirketlere verllecek yatırım, donatım ve lşletme kredllerlnln denetlenmesl büyük bileri blrlkimlne gerekslnme Köstermektedir. Bu alanda da araştırma kurumlanndan. Unlversitelerden Bakanlıftın yardım lstemlnde bulunması gereklldlr. ip et! Hazretl ömer demig kl: Eşeğlni önce bagla, sonra Tann'ya emanet Eşegl baglamak lçin gerekli olan ne? Yanıt: •+• Yasada blr başka ekslkllk de, kırsal alanlardaki konut çözümüntin hlç ele alınmamış olmasıdır. 50. 100 mllyar glbi tutarların salt yaklaşık 125 yerleşme merkezlnce blr çözüm getlrmesinin amaç lanması, kırsal alanların kent alanlarına oranla lhmal edilmesi anlamına geleblllr. Hele tanm ürünlerlnln gelecekte ekonomlmlz açısından daha da onemll blr yerl olacağı açıkça yetkilllerce bellrtlllrken. tarım ürünlerlnln kaynagı kırsal alanlarda yaşayan blreylerln çagdaş kosullar altında barmmasının gereklillğl daha da önem kazanmaktadır. Sonuç olarak, Konut Kurultayının, bu ko nuyla llgllenenlerl bllgilendirme yönünde büyük yaran olmuş, Toplu Konut yasa ve yönetmellklerlnln bazı maddelerinin bir süre sonra uygulamalara bafelı olarak değlştlrilme8İnln zorunlu ve gene bazı eklentilerle daha gerçekçl olacagı ortaya çıkmıçtır. Toplumumuzun bu kadar önemll blr konusunu ele alan lnşaat mühendislerl odasının bu çabasını ve çeşitll kuruluş ve klşilertn Kurultaya yaptıklan katkılannı yetkilllerin daha lyi degerlendlreceümid ederim. Ama yalnız hayvanları baglamak lçln mi kullanılır lp? Ya lnsanlar? însan görünflmünde hayvanlar? Uzun kulakhlar, kamçı kuyruklular? Güçlü gördüklerlnln karsısında yericre kapanıp diz çökenler: Saym büyügüm ben slze baghyım... diyenler. Onlarm lpl yok mu? Çıkarlannm ipleriyle birblrine baglı değil mldlr lnsanlar? Insancıklar? Ipe un serenler, ipe sapa gelmiyenler, lpinl kıranlar, ipin ucunu kaçıranlar, ip cambazları, ipten kazıktan kurtulmuslar, lpslzler.. Ve lplyle övünüp duranlar: «tpimle kaşagım Atımla uçağım..» Yaşamı lpleyenler, iplemeyenler: lpln ucunu bagkasınm eline verenler... Marllyn Monroe kendi kendisinl öldürmeden üç gün önce bir dostuna demlş ki: Yaşam ne tuhaf? însan tam lpl göğüslediğl an, bakıyor kl yarış yeniden başlaroıs. ölüme dek böyle sürer. Balıkçı agını iple örer, tüm kumaşlar iple dokunur. örümcek ağını iple yapar, ev kadını çamagınnı İpe serer, kuklacı kuklalarını lplere bağlayıp oynatır, cambaz İpin Ustünde kazanır ekmek parasını... Ve sözde dostlar, yönetlcilere ögüt verirler: Aman iplerl ellnizde tutun. Her lnsanın tutabilecefii ve tutamıyacaftı Ipler vardır. Doğanın sonsuzluğunda ve toplumun karmasıklıgında bln, milyon, milyar, trllyon lp var. Hanglsini clinde tutacaksın? Gerçi Hazretl ömer: Eşegini önce bagla, sonra Tann'ya emanet et. demts. Ama alçak gönüllU blr ögüt bu. Blr toplumun İçinde her lnsanı blr esek say»an, hepslnl btr ağaca baglayacak kadar lpi nerede bulacaksın? Baglanan eşek iplnl çözemez:1 ama Tann lnsana ikl el on parmakla bir akıl vermis. Însan İplnl çözer. Însan lpln ucunu kaçırmamalır ama kendi lpinln ucunu... Başkalarının lplerlnl de elinde tutmaya heveslendln mi, ipin ucunu kaçırma tehllkesine düşersln. Kişioğlunun hırsma son voktur: sanırsm kl toplumun blreylerlni milyonlarca iple kendlne baghyabilirsin. Ne var ki böyle bir düş ancak uykuda görülebilir. Bunun için ne başkasının ipinl elde tutmaya yönelmell... Ne de başkalarının İplnl çekmeye... Eskl blr özdeyiş dtyor kl: , " • ' Asılacaksan Ingillz slclmiyle asıl. OyStf'toplumun en güzel geleceginl, dlrllSlnl .«e dinglnllğlnl dokumak lçin ne daragacının !plne gerek var; ne Inglliz siclmine; ne Amerikan urganına... İUİT OKTAY AKBAL Türkce Konusu C B r i l i m Diinyası /veiıbı BELGİL Kiralık Arılar oksul bîr tilkenîn kalkm ması, kalkınmış bir ulkenin bu durumunu sür dürmes). insanların yaratıcılıklan ıle orantılıdır. Kapita list ülkeler lçin geçerli olan bu kural. sosyalist ülkeler lçin de geçerlidir. Kalkınraa, sorunlann çözülmesi için yöntemler. yenl yöntemier bulmakla olur. Çünkü hiç bir buluş şan olsun diye yapı'maz. Her buluşun arkasında bir ülke gereksin nıcüi yatar. Geçmişte bu böy leydl, bugün böyledir, yann d» böyle olacaktır. Yaratıcılıgj sadece teknolojide yara tıcüık degU. yonetünde. SOB yal bilimlerde de yaratıcılık biçlmind» el« almak ger*kir. Çünkü yaratıcı insanlar kötü yönetimlerde etkln olamazlar. Yönetimln bozulmaya başladığı andan itiba»en. yüzde doksan yaratıcılıgın da ortadan kalktıgı. sonuçta ülkenin uçuruma > uvarlandıgı. tarihin saşmaz bir kuralıdır. örneği kendimizden verebillriz: Tarih sahneslne ilk çıktıgında bilimde, yönetimde çağına gö re büyük atılım yapmış olan Osmanlı tmparatorlugu. sonradan bu yaratıcılığının sarhoşlugu içinde uyanmaz bir uykuya dalmışbr. Bu uykunun zararlanm bugün he pimiz bütün alanlarda duymaktayız. Y yollannı öğrendi. Ögrendikçe de ls« bağhlıgi artü. Okutucu arılar Üçgen. açı. artı, eksl... Bunlar Atatürk'ün yarattı ftı «özcükler. Celeneh, înönü'nün. Savunma ile aharyakıt. Fallh Rıfkı Atay'ın. Uygulama'yı ls© Tahsln Bangupğlu ilerl sürmüş. Vygar, Hasan Ali Yücel'in; tekel. Ömer Asım Aksoy'un; dış ahmdış aatm, basyazanmız Nadlr Nadl'nln; s6zcük. Melih Cevdet Anday'ın... Bir de Osmanlıca'daki 'yaratma' buna uydurma diyenler de varl sözcüklerl görelim, öylesine çok kl bunlar. lşte bir kaçi: Tatmin, tesit, teessüs, Utlcvap, iatthsal. felâhet. neıaket, peşinen, mefkure Ziya Gökalp"ın 'uydurma'sı, ge'niyet o da Gökalp'in, tayyar* Fazıl Ahmet Aykaç'm... 'Uydurmaca, blr dll vannış diyenler Osmanlıcaran gerçekten 'uydurma bir dil' olduğunu naeıl görmezllkten gelebillrler? Bugun yaygınlagmıs Türkçe •özcüklerln pek çoi^u «erçekten de 'yaratümıt' eözr cttlderdir. Duyar duymaz anlaşılıyor, artı. eksl. savunma, akaryakıt vb'nin anlamı... İlle de anlaşılmayacak. ille de arada yorumcular, çevirlciler olacak kl kimi bilglnlerimlze bol bol sftylev vermek olanağı saglansınl Bir zamanlar 'örnegiri sözcüğüne tutulanlar var dı. Efendlm, bu sözcük Ermenice 'orinafe'tan alınmıştır, hem de bunu uyduran blr Ermenl'dlr diyorlardı. Geçen yıllarda yitirdiğlmiz büyük dil bilglnl Agop Dilaçar'a yıkıyorlardı bütün suçu! Atatürk'ün büyük deger verdlfei bir bllgindl Dilaçar... Gerçekten dili açan bir büyük değerdi. Türk Dili'nin geliştneein de büyük emegi vardır, saygıyla anarun Ne var ki 'önteğiri onun 'uydurması' ya da 'dili bozmasmın bir ürünü' değildir. 'Örneh'in eski Türk metinlerinde yer aldığını Prof. Hasan Eren kanıtladı. Nedense çlmdi "Yatamayan Türfeçe'nin ön safında görünen Saym Eren'ln bu yazısı herkesce bilinir. 'Örnefc'in Ermenlce'den degil Türkçe'den geldiğinl kanıtianyla ortaya koyan blr klsi nasıl olur da Dll Devrimcilerlnln yanından aynlır. Dil Gerid'lerlnin cephesınde yer alır. bunu anlamak güçtür. Emekll llse müdürlerindea ögretmen Kazım Yedekçi geçen gün bir sözcük llstesi getlrdl. Deftisik kaynaklardan, en başta da M. Nlhat Özön'ün kitabından yararlanarak hazırlamış. 'Orneh' Ermeniceden gelmedlr diya kıyametler koparanlar dilimlz» vahttyle girmif nice Ermenice, Yunanca, İspanyolca. İtalyanca $özcüklerl niye görmezlikten geliyorıar?* dlye soruyor. lşte 'Yaşayan Türkçe'de yer alan Yunanca kökenll sözcüklerden blr kaçi: Afyon Afioni. Ahlat Ahladl, Anadolu Anatole, Anahtar Anaihter. Angarya Aggaria, Aaya Atla. Avlu Auls, Demet Demetlon, Fasulye Phatiolot. Fener Phanarton, Cımbız Tsumpidon. Çerez Shero$. Çiroz Kheros, Fındık Pondihi. Fldan Phidon. Gumrük Koumerkl. Hunl Khoni. Karanfil Karoufullon, Izgara Skara, Klremlt Keramos. Körfez Kolpot, Kuluçka Klussa. Lamba Lampa, Lapa Lapas, Legen Lekanl, Llman Limin, Lohusa Lhousa, Manav Manavis. Marangoz . Maraggos. Kerevet Kerebati vb vb... Ya Ermenice kökenli sözcükler... lşte onlardan da bir kaç örnek: Avanak Avonojr, Bızdık Bhizdih, Cacık Cociff, Çap Çap, Madik Modife vb. Bunlar da Italyaca kökenli sözcüklerlmlzs Berber, C«het. Kabah vb. îspanyolca'dan gelenler de van « t tan, Ispanah vb. Evet. biUyorura. Bir dili ona sızmış. benimsenmia yabancı eözcüklerden tümüyle 'antmah' olacak «ey degil! Kimsenin buna kalkıştığı yok. Şimdi t»ponak, lamba, cacıh, demet, berber, Anadolu, anahtar, liman vb sözcüklerin yerine yenilerinl bulun da koyun bakalıml Olanak dışıdır, ya da uzun yıllan kapsayacak bir çahşmaya bağlıdn*. Blzim istedlfeimlz dlUmlze (olablldigl kadar) Türkçe sözcükleri kazandırmak. yabancı kökenli sözcüklerin yerine Türkçelerlni koymak... Osmanlıca uydurma 'istihsal' yerine 'üretim', 'peşinen' yerine 'öncelikle', 'mefkure' yerine 'ülku demek niye 'uydurmaca'dan yana olmak sayılsınl Gerçek 'uydurma dll' Osmanlıca degil midir? Hem ne demek 'uydurma?' Dil beğenisine uygun biçimdo sözcük türetme, yaratma. yakıstırma, sonra da o sözcükleri yazın yapıtlannda başanyle kullanarak dilimize kazandırma çabası övülecek bir iştir. Ama 'dil gericüeri' Atatürk devriminin tüm atıhmlanna karşı olduklanndan, en başanlı eylem olan 'dil devrimine' de karşı çıkacaklar ki gerçek kişiliklerini göstersinler... • Mayıs'ın 2829 günlerl Ankara'da Milll Egitim Bakanlığı Dll Danışma Kurulu toplanacak... 'ille de Akademi kurulsun' dlyenlerle. bir 'yiylm yerl' haline gelecek böyle bir kuruluşun gereksizligine Inananlar arasındaki çekişme blr kez daha patlak verecek mi? 'Yaşamayan Türkçe'nin yandaşlan bir kez daha çağdışı tutumlannı, görüşlorini savunmaya kalkışacaklar mı? Bütün bu tartışmalar, çellşik görüsler, tutumlar karşısmda Milll Egitim Bakanlıgı'nm tutumu nasıl olacak? Bunu da orada göreceğiz. Yaratıcılığın blrey v« ulus açısından önemi yüzündedir ki, 20 mart 197Tde baslattıftimız «Btlim Dünyası» yazılannda hep yenl buluşlan. yeni yöntemleri halkımıza sunmaya çalıştık. Yazılanmızın amacı. hep, gençlerimlzi yaratıcılıfta ltmek. bu yolda ornekler, modeller göstormek olmuştur, olacak tır. Bu genellemeden sonra tanm alamndan yenl blr örnekçe (model) sunarken sözlerime ülkemlzden blr c> layla başlamak tstiyonım. Harry. bir yandan anlannı çoğaltıyor, bir yandan da ürettigi balları satıyordu. Kü çük çocuk ilk, orta ve lise ögrenimini bal geliri ile sag lamıştı. 1937'de Kaliforniya Tanm Fakültesi'no girdiği zaman kovanlanrun sayısı 100'e yükselmişti. Harry VVhitcombo. goniş arıcılık bilgisi ile, fakültenin ö^retim anlan ile de mesgul oluyorda Bu sırada Whitcombe, kendi fakülteslnden bip kızla tantşti: Genç kız büyük bir gazetenin bilira yazan idi; daha çok tanmsal konularda yazıyordu. Da ha yetklyle yazabilmek için Tanm Fakültesi'ne yazılmışti. Fakat. Whitcombe ile evlenince okumayı bıraktı, ken dinı. kocası ile birllkte. ancılıfta verdi. Bal lşl iyi para getlriyordu. Ancak, kan koca. istenen miktarda an çofenltamıyorlardı. Dofta kurallan buna engeldl. Bu kurallan etkisizleştirmek için yöntemler bulunmalıydı. Whitcombe'lar böyle bir yöntemi kısa zamanda buldular: Arılan fırçalama yöntemi... Bilindigi gibi an, çiçekler den bal (nectar) toplarken polenlere sürtünüyor. tüyleri bir polen örtüsü ile kap lanıyordu. VVhitcombe, kovanlannın kaptlanna fırçamsı küçük deükleri olan teller gerdi. An, kovana girerken delikler, tüylerindeki polenleri süzüyordu. Bu polenler. altttaki bir kutuya dökülüyordu. VVhitcombe bunlan topluyor, buzdolabında saküyordu. Sonra du bunlan, ılkbaharda. ilk yem olarak, anlanna veriyordu. Bunlarla beslenen kraliçe anlar, her gün, kendi agırhk ları kadar yumurta yumurtluyorlardı (Günde 1600 yumurta). VVhitcombe, yazuı anlann, her beş haftada bir yenılendlklerinl, yalnız kraiıçelerın sag kalarak üç yıl yaşadıklannı ve bu süre içinde 250 bin kadar yumurta yaptıklannı biliyordu. Bu yüzden, suni besleme, beklenenl verdi. Böylece. kısın her kovandaki 5 bin an, yazın 50 bin anya yükseliyordu. An çoğaltmada bir darbogaz da kraliçe yetiştırme İdi. Her kovanm bir krallçesl ol ması gerekiyordu. Uzun uzun kafa yorduktan sonra Harry buna da çare buldu: Bahçenin bir köşesine konan minik kovanlarda, petegin altına, yüksük büyüklügünde balmuraundan kutu lar kondu. Bunlann birbinnin dibine, yumurtadan yeni çıkmış bir yavru konuyordu. Işçi anlar bu yavruları kral sütü Croyal fellyi ile besleyerek, kraliçe haline getiriyorlardı. Genç kan koca, kraliçe sayısmı böyle arttırdıktan sonra anlı kovan satmaya başladılar. Yav ru an 12 günde kraliçe oluyordu. Bunun yanına konan 6 kadar an bir kovan oluştunıyordu. Kovanlar, ekmek peynir gi bi satılıyordu. Bu arada. kiralık an isteyenler de vardı. Böcek öldürücülerin çoİZMİR 15 Mayıs KONAK KİTABEV! Beledly* Pasajı Konak VAN 5 Hazlran BARIŞ KİTABEV? Cumhurlyat C. Emak p««ajı # * • SARIKAMIS 12 Huıran ARBAK KİTABEVİ Kraliçe ürctmc ğalması, zararlılann bunlarta öldürulmesi. çıçekten Çiçege polen taşıyan böceklori, yabani anlan da azaltmıştı. Bu yüzden meyve agaçlan, tarla bitkileri boşuna çiçek açıyorlardı. Bunlardaki polenleri taşıyan hay van olmayınca çiçekler aşılanamıyor, meyvelere dönüçemiyordu. lşte tam bu asamada. kiralık anlar işe yaradı. Meyvo. sebze üreticileri çiçek zamanı bol an kiralıyor, bunlan tarlalanna, bahçelerine salıp çiçoklerini polenletiyor, sonra geri gön deriyordu. An kiralama. böy lece. ayn bir iş kolu halio^, gelmişti * ' Bu biçimde polenle.nen tar lalarda verlm 4 5 kat artıyordu. Bal ticaretine şimdl •klra» tlcareti de eklenmişti. Zamanla bu işe başkalan da atıldı. Artan Üretim Anlann çoğaltılması bir yandan bal üretimini arttınr ken. bir yandan da mevye. sebze. tahıl ve yonca, kaba yonca (alfalfa) gibi hayvan besihlerinin üretimini de artırmışUr. Bundan hem uroticıler. hem ülke yarar saslamıştır. Bugün hemen bütün ülkelerde. büyük magazalardan( marketlerden), satılık, kiralık an almak kabildir. Balcılık, ülkemiz için yep yeni bir konudur. Dışsatıma da konu olur. Avrupa marketleri Ispanyol. İtalyan bal lan ile dolup taşmaktadır. Bu yolda bize de ekmek ka pısı vardır. Bu yıl üniversite smavla^ nna 506 bin klşi girmiştir. Bunlann belki 100 bini okuyabilecoktir. 408 bini gelecek yıh bekleyecek ve bu böyle sürüp gidecektir. Bir halk dftyimt ile: «Köylünün karnmı yarmışlar, 40 tane gelecek yıl çıkmış». Bu arada gençük jnllan. verlmsiz, boşa gitmektedir. Gençleriml?e önerim, sorunlanna büyük ölçüde kendilertnin çözüm bulmayı denemeleridir. Şundans Devletln bu 508 btn Kence okuma olanaftı verdlginl düşünelim. Bu sefer sıkışıklık. mezunlyet sonrasında başlayacaktır. 508 bin mezun 4 yıl sonra yine devlet kapısına dayanacak ve olmayan işleri isteyecektir. Devletin ilk görevi vatandaşına iş bulmaktır kuşkusuz. Ama bunun tek yolu üniver siteden geçmiyor. Gönül ister ki bütün gençlerimize yüksek ögrenim olanagı verelim; hatta. sadece bununla da kalmayıp, bizlm gibi üniversite sıkıntısı çekon az gelişmlş ülkeler gençlerini de çagınp okutabilelim bu yolla da, bu ülkeler tnsanlanyla daha sıkı ilişkller ku rabilelim. Ama bugün için bu olanaksız. Marmarisli ihtiyarlar. slze bu turizm cennetimlzin. bir zamanlar kendi meyve ve sebzesini Rodos'tan getlrttlgini söyleyeceklerdlr. Bu çıkmaz yolu Marmarisli olmayan cahil. fakat bilge bir köylü kapamıştır. Marmarisli şlmdi kendi ürününü kendi yetiştirmektedlr. Bu daha da ilerl götürülebilir. Gelfşmiş ülkeler, gençlerinln blllmsel, yaratıcı atılım lanyla yükselmişlerdlr. Bildn de vol buduft C Cumhuriyet (5O VlOnCE) 15 MAYIS 1932 YENİ MATBUAT KANUNUNUN TEFSÎRÎ ÎÇİN KANUN ANKARA 14 Tarık Bej matbuat kanununun 38. maddesınln tefsiri hakkmda bir önerga vermiştir. Uakkı Tarık Bey teklilinde kısaca dlyor ki: «Memleket dahlllnde meydana gelen intihar vakaları gazetelere en büyuk mülklye amlrt tarafın dan musade olunduktan sonra yazılmaktadır. Hariçte olan lntiharlar için lso bir kayıt. yoktur. Bun lar lçin en buyük mülklye amlri kim olacaktır. Son zamanlarda mtlnakaşalan mucip olan bu meselenin tefsiri lazım gelmektedir.» Bu teklil endlmenlere havale edilmlstlr. Marmaris'in balı Iki yıl önce, Marmaris'ta. bal almak için bir dükkana girmiştim. Dükkan sahibl 20 yaşlannda bir gençti ve babasının baslattıgı lsi yürü tüyordu. İyi para da kazanı yordu. Delikanü o yılın ünlverslte suıavlannı kazan» mamıştı, yenisine hazırlanıyordu ve tabil üzgündü. Bir an düşündum: Üniversi. te bu gence ne verecektl? Okumanın birey bakımından amacı daha rahat bir yaşama kavuşmak değil mi idi? Genç böyle blr yaşam içinde idi. Işini daha da genişletir. daha da rahat yaşayabilirdi. Üniversitedo ne Olmak istiyordu? Dlyelim mü hendis. Ama bakalım. mühendislik derecesini tuttura bilecek mi idi? Tutturamazsa belki tarih okumak zorunda kalacaktı. Amaç. bilgi art tırmak ise bunun tek yolu Üniversite değildl. O zaman, başka ülkeden bir gendn blr başansı aklıma geldl. Ko nu yine bal konusu idi. Harry Whitcombe, 1825 yıluıda 7 yaşmda bir çocuktu, Kalifornlya'mn kırlık bir bölgesinde yaçıyordu (Da vis'de). Dogum yıldönümö 1çin bir komşu, kendisine bir kovan an vermiştl. Bu armağan. çocuğun yaşamıni değiştlren bir olay oldu. Harry, sorarak. araştırarak an vetistirip. çoğaltmanm Ftrhit'ım Sfrln'lmr Kanıtfiz Ku» Morgun OnUnd* üc Kıdın VaryUzU GurMtl Blzlm Hoca Nıır«ddlr» Kalofllan Blr De«t»n CZDGünün aankınCZD Herkesin alabilmesi için Satie buzdolaplannın veresiye muamelesi 18 ny vadeye ıjıkanlmıstır. Flyatı modellne göre 525 liradan baslar. Şirketimiz markası ne olursa olsun buzdolabuıa sahip müşterilerine %75 tonzilatlı hususi tarile uygulamaktadır. SATİE BUZDOLAPLAR1 İMZA GÜNÜ KEMAL ATES ve DINÇER SÜMER Bugün saat 13 . 38 arası Ankara'da Evrensel Kitabevi'nde okurlanna kitaplarını imzalayacaklar. Cumhuriyet Sahibl: Cumhuriyet Matbaacılık ve Gazetecilik T.A.Ş. adına ., NADİR NADİ HASAN CEMAL EMİNE UŞAKLIGİL OKAY GÖNENSİN Cenel Yayın Müdürü: MüesseseMüdürü: Yazı Ijleri Müdürü: Ba»«n v* Yayan .'Cumhurlyel Malbancılık ve Garntcclllk T.A.Ş. PoılaKulusu: 246 ISlınbul Tel: 20 97 03 (S Ha») Dr. YILDIRIM AKTUNA Ruh ve Sinir Hastahklan Uzmanı Muayanehaneslnde hastalarını kabule baslanustu*. ADRES: Barbaros Bulvarı No. 40 Giriş kat Balmumcu / ÎSTANBUL (Shell Benzln Istasyonu Karçıai) Telefon: 67 74 08 67 74 09 BÜROLAR. • ANKARA:KonurSokak no. 24/4 Yanlsehlr Tel:17 58 2517 58 66lclare: 18 33 35 • İZMİR: Halit Zlya Bulvarı No: 65/3 Tel: 25 47 0913 12 30 • ADANA: Atatürk Caddesl. Türk Hava Kurumu l;hanı Kat 2/3 Tal: 14 55019 731 îzmir'de Hatay'da cad. üstü konforlu geniş dairemi tstanbul'da bir daire ile takas edeceğim. 66 75 18 TAKVİM İMSAK OÜNEŞ ÖÖLE İKİNDI 15 Mayıs 1982 AKŞAM YATSI. 3.43 5.42 13.10 17.06 30.18 22.08