27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
J^ Cumhuriyet 12 26 MART 1982 Terör'ün hedefi diplomatlar ASALA, Ermeni kitlesiyle temelde bağlantısız <£ Ermeni kuruluşlarımn kendi aralarında da bir hayli kan dökecekleri görülüyor. ASALA, Taşnak, Hınçak ve Ramgavar siyasi partilerine gerici Ermeniler diye saldırıyor.. Frof. Türkkaya ATAÖV Belkl de dünya kamu oyunda bütün Ermenl terör örgütlenn ortak bir hedelte birleştiklerine daır genel, fakat yanlış bir kanı var. Eırtalum Delgeier incelendiğinde, nem amaç, hem de yöntem yonlarınden birtakım farklılıkiar göze çarpmaktadır. Örneğin, ASALA kendirü «solv bir örgüt olarak ilan ederken ESAK sagcı Taşnak Partisi'nin telselesıne yakındır. Biri kendi açısından Sovyet Ermenistanıyla bırloşme düşüncesindeyken, öbüıü Sovyet sıstemine temelde karşıdır. Bunlardan bir kısmımn bazı belgelerinde Püistinlilere, Kıbnslı KumJara, hatta İspanyol Basque'lara atıi yapmaiarı, daha çok, «devrünci» kabul edilıne ve kendi hedefleriyle daha büyük akımiar arasında kafalarda bir paralellik yaratma isteğinden doğuyor. Nitekim, (FiiistinJilerin denetimi al tmda olan) Batı Beyrut'ta, başını (Filistinliler gibi) «Kafıiye» ile sarmış olan bir ASALA temsilcisinin «sol bir örgüt olduklanru ve tüm dünya devrim ciieriyle» ittifak halinde hareket ettiklerini söylediğı Batı yayınlarında yazılmaktadır. Eu çerçeve içinde, ASALA «gerici» gördüğü ya da kendi hedefleri önünde engel oluşturan başka hükümetlere de cephe alabilmektedir. Örneğin, 23 Araük 1979'da, Roma'daki Air France ve TWA bürolarının bomba lanmasmdan sonra, yapılan açıklamada Fransız bükümetinden hiçtair Ermeni evinde arama yapümamasını, yoksa «dev rimci, örgütlü şiUdet» yoluııa başvuracaklarını belirtmişlerdir. 31 temmuz 1980'de, Atina' da Türk görevlisinin şehit edil mesinden sonra da, «Yıınan dlp lomatlarının da hedefleri aıasıııda» bulunduğunu soyleyyn bir açıklama yapmışiardır. 3 ekiın 1980'da Cenevre'de ikı Ermenmın yapmakta oldukiarı bomba otelde patlaymca tutuK lanmaları üzerine, birtakım İsviçre hedeflerine saldnılar olmuştur. ERMEN İSTAN 'DAN (İÜÇE KARSI ASALA'nın duyarlılık gösterdigi başka bir konu da Sovyet Ermenistanından Batı'ya doğru olan göçlerdir. Bazı Batı kaynakjarında Sovyetler Birliği'nden çıkan Ermenilerin sayısı yılda 4,000 olarak gösteriliyor. Bunların çoğu Amerika' ya yerleşmekte, ancak ınuameleler ıçin Roroa'da duraklamak tadırlar. ASALA'ya göre, DU göçü «Vatikan, Türkiye ve m»»' tefikleri pianlıyormuş» ASALA bu dağılmaya yardımeı olan grup ya da kişilere de oephe alacaklarını ilân ediyor. Kendi de yerli tedhiş örgütlerinin ağır baskısı altında olan Italyan hükiimeti Amerikalılardan bu Ermeni göçüne ilişkin mua meleleri çabuklaştırmasını istemektedir. ASALA, ERMENİ TOPLULUĞUNDAN KOPUK ASALA, ötekl Ermeni tedhis örgütleri gibi, dünya Ermeni topluluğundan kopuktur. Yani, Ermeni kitlesiyle temelden bir bağlantısı yoktur. Ancak, böyla (Arkası 9. Sayfaıla) Emekliler her sabah Emekli Sandıgına isegidergibigidiyor Hasan UYSAL ANKARA Televizyon da. gazetelerde banker reklamlarından geçilmiyor. Çün kü erken. normal ya da re'sen emekliler, ceplerinde toplam (>,5 milyar İira ile piyasaya çıkacaklar. Ancak bunkerlerin reklam sanatçıIt'.n. bankere para yatıranlar ıçın «ah usta son ne kur nazsm> diye seslenseler bile emekliler bu kez ikramiyeciklerini bankerlere yatırrra ma egiliminde. ^ 3 "Evde hanım bile parayı almadıgıma inanmadı.. 'Bırak sakayı, cıkar parayı, dedi,, MODA FUARI Yirmi ülkeden 650 firmanın katıldıgı l'uarda lurk tekstillerini Isveç'in Lund kentinde iki Türk tüccarının kurduğu Öris firması sergiledi. Türk tekstil ürünleri Stockholm'da sergilendi Abdullah GÜRGÜN bildiriyor STOCKHOLM 13 Mart cumartesi günü açılan Ulus lararası Stockholm Moda Fu arı'nda Türk tekstilleri de sergilendi. Yirmi ülkenin doğrudan; pek çok ülkenin de acentalan kanalıyla t.emsil edildiğı fuarda Türk tekstilleri. iki Türk tüccanrun sahibi bulunduğu, îsveç'in Lund kentindeki Öris firması tarafından sergilendi. Fuara 650 firma katıldı. Kendileriyle görüştüğümüz iki tüccarımız, Raşit Sunal ve İbrahim Özbek Cumhuriyet'e şunlan söylediler: «Amacımız Türk mallarını tüm İskandinavya ülkele rinde tanıtmaktır. Fakat bu konuda bazı güçlüklerle kar şılaşıyoruz. Bunların başında Türkiye'den ısmarladığımız malların kalite kontrolunun iyi yapılmaması geliyor. Biz burada Hindistan, Pakistan ve Uzak Asya ülke leriyle rekabet etmek durumundayız. Tiirkiye'de çok (Arkası 9. Sayfada) mekli olduğumuz işyerinden Emekli Sandığı'na gönderılen dosyanın kayıt numarası yazılıyor. Hergün gelip sı ramızın gelip gelmediğîni, paramızın çıkıp çıkmadıgını soruyoruz. Sorarken de Bunu Kızılay'ın Bakanlık bunları gösteriyoruz.» lar semtindeki. Emekli Sandı SÜRÜNME KARTI gı önünde bekleyen. emekliAz önce yüzümüze bakıp, ler söylüyor. Bir emekli. ikra sonra sırtını dönen emekli mivesini nereye yatıracagı bu kez lafa kanşıyor: nı sordugumuzda, gülerek « Anlayacağınız sürün• Ne dediğini anladıın. O bir me kartı bunlar. Al bu karrüzgardı geçti. Biz emekli tı, gel burda hergün sürün Ierden bankere para yok» demek için veriyorlar.» diye yanıt verdi. Oysa dile Konuşma surerken, yukakolay. koca emeklilik ikrandaki oyma tahtalann armiyesi bu. Üzerine bir o kadar daha katarsan bir yerli dından asağıya bakıp vakit araba, 1.52 milyon liracık geçiren, ellerinde çaylar, soh daha katarsan, başını soka bet edenleri görüyoruz. Orcak bir daire alınabilir. Pe tadaki kapıdan üst kata çıki emekliler, ikramiyelerini kıhyor. Bıırfiya emeklilerin ne yapacaklar bankere yatır çıkması yasak. Emekli Sandığı'nda işlemmazlarsa?... lerini takip eden emekliler üç grup. Bir kısmı normal emekli. Onlar ilk bakışta, be yaz saçlarından tanınıyor. Bunun dışında kalan re'sen emekli olanlarla, erken emekli olanlar kanşıyor. Babasının emekli işlemlerini ta kibe gelenle. erken emekliyi karıstırmamak elde değil. Ancak bunun da bir kolayı var. Grup olarak duranlar erken emekliler. Bir gruba yaklaşıyoruz: « Erken emeklilersiniz galiba. İşler nasıl gidiyor?» Ürkek bir memura rastladığımız! anlıyorum. Zorunlu olarak basm kartımızı gösterip. güven veriyoruz. Ama bir koşulla. emeklinin adını yazmayacasız. Gözlerimizle bu Kizli Konuşmayı onaylıyoruz Gözkapaklarımdan bi rini kapatıyorum. Yavaşça •Olur» anl&mında. Emekli anlatıyor: «Genel Müdür televizyon , da konuşma yaptı. Memurlarımız 24 saat çalışıyor. 10 günde işlsmier bitecek dedi. 30 gündi'ır burada bekleyeni miz var. No biçim on günse, bir aydır on günün tamamlanmasını ijekliyoruz. Dese (Arkası 9. Sayfada) 29 cocuk kilabımn 18 yasmdaıı kücüklere satısi yasaklandı Sanat Servisl Istanbui'da bulunan Arkadaş, Odo ve Gözlem Yayınevlerince 1979, 1980 ve 1981 yıllarında yayımlanan 29 çocuk kitabı «1117 sayılı Kücükleri Muzır Neşriyattan Ko ruma Kanunu» gereğince tahdl de tabi tutuldu. Karara göre, odları yayınlanan kitapların üzerine «Tahditlidir» damgası vurulacak ve 18 yaşından küçuklere satılamayacak. llgililer tarafından yayınevi yöneticilerine tebliğ edilen, Em niyet Genel Müdürlüğü Basm ve Yayın Şubesi'nin 16.3.1982 larih ve 5191251913 sayılı teleks yazısına göre satışı 18 yaşından kücüklere men edılen kitapların büyük bölümünü 1980 ve 1981 yılında yayın MHP davası Bir sanık ifadesinin TanSak tarafından ahndıgını ileri sürdü ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) «MHP ve Ülkücü Kuruluşlnr» davasının dünkü duruş masında sanıklardan Erol Gün tutmaz ifadesinin Ömer Tanlaiî taraiından almdığını öne sürdü. Sorgusu yapılan sanık Yavuz Kurt da «Ömer Tanlak ct~ raevintle özel muameleye tabf tutuldu» dedi. Sorgusu yapılan ilk samk Yavuz Kurt ifadelerini kabul etmeyerek Askeri Savcılıkta (C5) de kendisine işkence yapıldığını öne sürdü. Sanık Kurt, hazırlık ifadesinde kabul ettiği. Hüseyin Cavit Çe(Arkası 9. Sayfada) FKÖ temsilcisi Fîraz: TürkiyeYıin Golan'a iliskin « oy'una cok sasırdık • FKÖ TÜRKİYE TEMSİLCİSİ TÜRKİVE'NİN ORTADOĞU'DA ÇOK ÖNEMLİ VE TEMEL BİR ROL ÜSTLENE BİLECEĞİNİ SÖYLEDİ. ANKARA (ANKA) Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) Türkiye Temsilcisi Ebu Firaz, «Türkiye Ortadoğu'da çok önemli ve temel bir rol üstlenebilir» dedi. ANKA'nın sorularını yanıtlayan Ebu Firaz, Türkiye'nin Golan Tepelerinin İsrail tarafından işgali üzerine Birleşmiş Millotler Genel Kurulu'nda yapılan oylama sonunda cok şaşırdıklorını söyledi. Ebu Firaz, bu konudaki tepkiler konusunda da. «Arap ülkeleri uygulamada güvenilir olmasını umdukları bir kardeşe karşı görüşlerini ifade etmeye hakları vardır» şeklinde konuştu. FKÖ Temsilcisi Ebu Firaz'ın (Arkası 9. Sayfada) lananlar oluşturuyor. Daha önce savcılıkça hakkında tcplatma kararı alınarı ancak mah kemece aklanan, Hasan Kıyafet tarafından yazılan «Bizlm Fabrlko» adlı cocuk kitabı da «tahdltli» kıtaplar arasında. Yayınevi yöneticilerl «lahdite tabl tutulma» kararı karşısında şöyle dediler: tBu tür uygulamc ilk kez başımıza geliyor. Satılacak kitabın üzerine (18 yaşından kuISTANBUL, la.a.) Kaynak yapan işçilerdo çukler icin tahditlidir) damgakurşun zehirlenmesi görüldüğü, kurşun buharımn sını vurmak, çocuk kitaplarıerkeklerde kısırhğa, kadınlarda iss adet bozukluknın büyüklere satılmas: sonularına neden olduğu açıklandı. cunu doğurur kl, bu da bir an• SSK 10. Tıp Kongresi»ne «Kaynakçılarda kurlamda satıştan mendir. Kitaşun zehirlenmesi» konulu bir bildiri sunan Dr. Nabın sa'.ışa sunulmasındon önz'f Yeşilleten, kurşun sanayii, matbaa, av saçması ce matbaaya yirmi tane veriliimalat sanayii ve darphane işçilerinde kurşun zehirlenmesi olduğunun öteden beri bilindiğini beliryor. Bunlardan 16 tanesi Dertsrek. ilk kez kaynak işçileri arasında yapılan bir leme Müdürlüğü, 1. Şube vs araştırmada, ou ışkolunda da kurşun zehirlenmeleBasın Savcılığına gitmektedir. ri saptandığını kaydetti. Kltap hakkında bir karara varKurşun alaşımları ile kaynak yapan işçilerde ma süresi Ise altı ay. Altı ayı kurşun zehirlenmesi konusunun daha önce önemgeçtikten sonra zaman aşımısenmediğini hatırlatan Dr. Yeşilleten. «Kaynak sırana uğrar. Sanırız bu uygulasında meydanu gelen kurşun buharı, çahşanların ma zamanaşımını ortadan kalkurşundan zehirlenmesine neden olmaktadır. Yapıdırmaya yönelik.» lan araştırmalar, bu ışkolunda kurşun zehirlenmeleTahdide tabi tutulan kitaplarinin azımsanamayacak oranda olduğunu gösterrın adları ve yazarları İle bamiştir» dedi. zılarmın yayın tarihlerl şöyle. Bir metreküp havada, 0.15 miligramdan fazla ODA YAYINLARI: kurşun buharı bulunmasmın sakıncah olduğunu da Bir Şeftall Bin Şeftall (Behhatırlatan Dr. Yeşilleten, özellikle yoğurt. yağlı gırengl 1.6.1980), Ulduz İle Koda maddelerinin kurşun zehirlenmesinin etkisini arnuşan Bebek (Behrengi 1.7. tırdığını, yağlı g;da maddelerinin kurşunun sindi1980), Ulduz ve Kargalar (Beh rim sısteminde daha da etkili olmasına yol açtığjnı rengi 1.7.1980), Küçük Kara açıkladı. Balık (Behrengi 1.6.1980), Yaşam Kavgası (Türkan Gedik 1.8.1980), Bir Günlük Düş ve Gerçek (Behrengi Yasaklandı), Blzim Fabrika (Hasan Kıyafet 1.8.1980), Sevgl Mosalı (Behrengi 1.9.1980), Çırak All (Hasan Yiğit 1.9.1980), Küçük Karıncanın Ylğitllğl (Yıl maz Elmas Yasakiandı), Keloğlan ve Ak Ülke (Duran Yılmaz 1.9.1980), Pancarcı ANKARA (Cumhuriyet Bü mış ve görüşmüştü. Bu kez, Cocuk (Behrengi 1.11.1980), tek tek komisyonlar yerine, Horoz Şekeri Ve Badem Şeke . rosu) Devlet Başkanı Evbirkaç komisyonu bir arari (Lütfi Kaleli 1.11.1980). Kel ren, Danışma Meclisi'nin yarısına önceki akşam Çan da yemeğe çağırmayı uygun Güvercincl (Behrengi 1.2. kaya'da bir akşam yemeği gördü. 1981), Küçük Çoban (K. Kordaş verdi. Diğer yarısı için de Evren'ln yurt dışı gezile1.5.1981). Eşek Kulaklı Kral rl Çankaya toplantılarının bu akşam yemek verecek. (Hakkı Özkan 1.5.1981) SSK 10. Tıp Kongresi Yoğurt, kurşun zehirlenmesinin etkssini arttırıyor TİKP davasında bir santk tahliye edildi ANKARA (Cumhuriyet Bü rosul Ankara Sıkıyönetim Komutanlığı 2 numaralı Askeri Mahkemesi'nde dün devam edilen TİKP da " vasında sanıklardan Halim Spatar tahliye edildi. Münfesih TİKP'nin Istan |bul İl Eaşkanı ve Merkez > Komitesı üyesi olan Spatar' in tahliyesinden sonra TİKP sanıklarından tutuklu olarak Doğu Perinçek, Oral Çalışlar, Mustafa Kemal Çamkıran ve Bedri Gültekin kaldı. Duruşmada, dava dosyasının bir ve beş nolu klasör leri okundu. Bir nolu klasör, Merkez Komitesi'nce, Parti Mecliii'ne sunulan siyasi raporu ıçeriyor. Bu raporda, Türkiye ordu ve dev letinı yıkmak isteyen MHP (Arkası 9. Sayfada) Emekli işlemlerini takip etmeye gelen eski devlet me muru bu soruya kızarak karşılık veriyor: «Bu para ile ne yapılırsa onu yapacağız. Yartsı biriken borçlara. geri kalanı da borçsuz bir kaç yıl yaşanıaya yarar.» 20 katlı Emekli Sandığı bi nasının önünde bekleyen. öbek öbek toplanmış emeklilerin arasından sıyrıhp. binanın dar kapısından içeri daldık. Içimizden, bu yüksek binamn tepesinden bakan yöneticiler, aşagıda bek leyen emeklüeri küçücük. minnacık görür diye geçirdik. DİŞE DtŞ MÜCADELE Salonun sağ tarafı emekli işlemleri ile borç verme işlemlerine aynlmış. Memurlan. emekli memurlardan tahta bankolar ayınyor. Cam kenarındaki sıralarla aradaki koridor, işlemlerini yürüten emeklilerce işgal edilmiş Önünde çîft doğum lular ve tek dogumlular», aylık bağlama kayıtian yazıh bankolann etrafı dolu. Bağırt.ılar. sinirli konuşmalar tüm salonu çınlatıyor... Emekli Sandığı'nın hiç emek li olmayacakmış gibi duran genç erkek ve bayan memurları önlerinde sıra olan emeklilerle basabaş. dişe diş mücadele ediyorlar. Her emeklinin elinde bir pembe kart, birbirlerine gös teriyorlar. Yaklaşıp bu kartın ne olduğunu sorduk. Aralarında konuşan üç kişiden biri dönüp suratımıza baktı. Cevap vermeden tekrar önüne döndü. Cesaretimizi kırmadan bu kez yanındakine sorumuzu tekrar ladım. Bu kez başarmıştık: « Bunlar takip kartı. E Tutanaklardan Danışma Meclisi "Erkeıı emeklilik yasası memurun güvenini sarstı,, ANKARA, (Cumhuriyet Bürosul Danışma Meclisi Ankara üyesi Fikri Devrimsel, «Devleti ayakta tutan memurun, devlete olan saygısmı koruyamazsak, vatandaşın devlete olan saygısını nasıl koruyacağız» dedi. 2559 sayılı yasaya ilişkin olarak Danışma Meclisi Genei Kuıoılu'nda bir konuşma yapan Devrimsel, bu yasanın uygulama biçiminin devlete olan güveni sarstığını ileri sürdü. Devrimsel'in konuşması Meclis tutanaklarına geçtiği biçimiyle şöyle: «Devlet bir kanun çıkarıyor, kadro şişkinliğini azaltmak amacma yönelik. fki memur düşününüz. Biri gerçekten son derece devletine milletine sahip bir kişi, 21 22 senclik. Bir tanesi de sicili disiplinsizlikler nedeniyle olumsuz olduğu sabit. Şimdi birisi re'sen emekli olma durumunda amiri tarafından, çıkan yasa ile müracaat ederse, o da emekli olur deniyor. Dürüst memur da buna dayanarak dilekçe veriyrır. Şimdi bu adam emekli edilmiyor. Bu durıımda, bu dürüst memura denebilir mi ki, senin sicilin çok iyi, o nedenle senin arzunu yerine getiremiyoruz. Sen do sicilini hoz, sen de bir suç işl«, seni de o zaman ikramiye vererek, emekli edeceğim. Devlet vatandaşma böyle bir şey söyleyebilir mi. bvı devletin saygınlıği ile bağdaşır mı? Maalesef bugünkü yönetimi vatandaş gözünde olumsuz göstcrme amacıyla hazırlanmış demiyorum ama son derece dikkatsizce hazırlanmış yasalar olağanüstü dönemin yüklerini taşıyan bugünkü yönetimi vatandaş gözünde sevimsiz göstermektedir. Bu kanunun dışında tutulan örneğin üniversiteler, doktorlar gibi kendi isteği ile dilekçe verip de, devletin çıkardığı yasaya güvenerek, devlete olan saygısından dolayı dilekçe veren memurun bu isteği kabul edilmemişse, bu gibi memurlara devlet «Ben senden yararlanacağım» demiş oldu. İleride emekli olacağı tarihte bugünkü kadrosu, derecesi ve durumuna göre yüzde 25 Tazla olarak ne ikramiye verilecekse, ileride emekli olacağı tarihte o ikramiyeden bu kişileri mahrum etmeyelim. Devleti ayakta tutan memurun devlete olan saygısını koruyamazsak vatandaşın devlete olan saygısını nasıl koruyacağız?» Evren, Danışma Meclisi üyelerinin yarısma yemek verdi ARKADAŞ YAYINLARI: Vietnamlı Kücük Savaşçı (Cubao), Okumak istiyorum (Cubao), Marangozun Köpegi, (Arkası 9. Sayfada) Evren, Danışma Meclisi üyelerine yemeği komisyon lar halinde vermeyi düşünmüş, bir süre önce. Anayasa Komisyonu Başkan ve üyelerini Çankaya'ya çağır arasını uzatmış bulunmaktaydı. Önceki akşam verilen yemeğe. Milli Güvenlik Konseyi üyelerinden Hava Kuvvetleri Komutanı Talı (Arkası 9. Sayfada) Tercüman vâ Kabakiı 500 bin iira tazminata mahkum o!du ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Tercüman Gazetesi V9 yazari Ahmet Kabaklı, Diyanet İşleri eski Başkanı Dr. Lütfi Doğan'a hakaret ettiği gerekçesiyle 500 bin İira tazminat cezasına mahkum edildi. Ankara 3. Asliye Ceza Mah kemesinde dün yapılan duruşmada Kabaklı'nm 9 ocak 1979 tarihli yazısında Dr. Lüt fi Doğan'ı Rasputin'e benzeterek hakaret ettiği karanna vanldı. Lütfi Doğan'm Avukatı Emin Değer, dava dilekçesinda, «Rasputin gibi ahlaksızlığıa slmgesi olan. din adı 80 MİLYON Sahil yolunda kıım kamyonlarının yarattığı tehlikeyi ortadan kaldıracak üst geçit, 80 milyon liraya mal oluyor. (Fotoğraf: Ali ALAKUŞ) (gMl V Kumcuların Zeyfinburnu üst gecîdi 75 nisanda famamlanıyor tstanbul Haber Servisl Kum taşıyan kamyonların Sahil Yolu'na çıkmamaları için İstanbul Belediyesi'nce alınan karar uyarınca kumcular tarafından yapımına başlanan Zeytinburnu üst geçit köprüsü 15 nisan'da tamamlanıyor. Sahil Yolu'nda bulunan kum cularm, iskelelerle yol arasında gidlp gelen kamyonlarının ya ratbğı tehlikenin ortadan kaldı nlması için yapmaya başladıklan Urt. ppnih konrUsUnün 80 milyon liraya mal olacağı hesaplandı. Anımsanacağı üzere, İstanbul Belediye Eaşkanu ğı Sahil Yolu üzerinde faaliyet te bulunan kumcuların ruhsatsız olanlannın çalışmalarını durdurmuş, ruhsatlı olanların da güzergah boyunca kamyon dolaştırmalanm engellemişti, İstanbul Belediyesi ils tstan bul Kumcular Derneği arasında yapılan görüşmeler sonunda. Sahil Yolu ulasımını etldlemeyecek bir çözüm olarak îs kelelerle n; kesırn arasındakl ulaşımın Zeytinburnu'nda yapılacak bir üst geçit köprüsüy le sağlanması kararlaştırılmıştı. Bu karar uyarınca tstanbul Kumcular Dornegi geçit yapımım üstlendi ve projeyi mtiteahhit Ahmet Ata aracılıgıyla uygıüamaya koydu. Yapunmda 15 bin torba çimento ve 350 ton demir kuUanılan geçjdin hizmete girmesiyle kente kum daihtımı hızlanmıs olacak. V^i
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle