Katalog

Cumhuriyet 2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER 25 MART 1982 Ocak korarlon. uygulamado kısoco £j£L Çöyle belırlenebi/lf. Once dengesı^lik ~ * yaratıp, bu dengesizlik üzerlne aenge kurmak demektır. Gunümüz Türkıyesınae tüccarım diyen herkes çıkarırtı dengesızlıkier ATATÜRK DEVLETÇİLÎĞİNİN 3 TEMEL İLKESİ ÜLKEMİZİ üzerine dengeliyor. Dengesızfik üzerjne denge GELİŞTİRMİŞTİR. BU ÜÇ TEMEL İLKENİN UYGULANMAkurmok seçkinlerimizın pek hoşuna gıdlyor. TıSINDA DEVLETİN BELIRGİN NITELİĞİ ŞUNUN BUNUN ÇIcaretl güzel, ticareti tatlı buluyorlar. Bu tatlı ticaretin cana yakın cekıcillğinde Dlr büyuk KARINA DEĞİL, TÜRK TOPLUMUNUN YARARINA İŞLEMİŞ tücoar yaratmak gerekiyordu. 8u tüccar nasıl OLMASIDIR. yarotılacaktı? 24 Ocak karorlorı bunu yarottı. Türkiye'de cfengelenmesi zorunlu ıki dengesizDoç. Dr. Erdoğan SORAL lik vardi. Bunlardan birlncısı üretimle tüketırn arosındaki dengesizlikti. Ulkemizde toplam ıstem (talep), toplam sunumun (arz) üzerınde Ankara t.T.İ.A. Öğretim Üyesi yürüyordu. Geçmlş yrlların enflâsyonla koikıntna polltikası ölcüsüz flyat artışlarına neden oldengesizlik yoratılıyor sonro bu dengesizliğin den cok daha fazlasını satın aldığı mallara muştu. Enflâsyon sınırlanmalıydı. Enflâsyonu üzenne denge kuruluyor. öduyor. Buna karşılık acaba ekonomi daho sınırlamanın Iki yolu vardı. Birisi zor fakat Bu kadar pahalı blr dışsatımı şuna buna hızlı mı gellşlyor? Halkımızın gönencl daho sağlıklı olan yoldu. Enflâsyon, üretim arttırıyaptırmak yerine acaba devlet yapamaz mı? fazla mı artıyor? Ne yazık ki bu sorulara olumlarak yavaşlatılabilirdı. öbürü aspirın gibı ânınDevlet dış ticaretten kazanacağı parayı toplum lu yanıtlor vermek mümkün olamıyor. Endusda otklll fokat özde geclct blr lyileşme soğlayorarmo kullantp ekonomik kalkınmamıza da trlleşmeyl ekonomik gelişmenln blr göstergesi yabilecek ve daha cok gelişmiş uike koşullaha büyük ölcüde katılamaz mı? Bu soruian sayarsaK, dönem boyunca endüstrl kesimının rına uygun düşecek blr yoldu: Tükeiimi kısayanıtlamak icin ylne Ataturk'u anımsamak ve Gayrlsafi M M Hasıla lcindekl payı bir değışH rak, bir başka söyleyişle halkı daha az mal 193139 dönemlni incelemek gereklyor. me göstermlyor Dönem ortolaması %10'da ve hizmet tüketmeye zorlayarak enflâsyonu kalıyor. O dönemde kurulup günümüzde faalisınırlamaktı: Önce dengesızlik yaratılıp bu yette bulunon ve elllnln üzerinde Işci calışDış Ticarette Devlet dengesizlik üzerine denge kurulocaktı... Ekotıran özel keslm işletmelerlnln sayısı 25'i geçnoml bilimiyle bağdaşmayan bu politika Türk Egemenlîği miyor Bu 'şletmelerln 22'sl giylm alt sektötoplumuna ciddi bir politika olarak sunuluyorDevletcilik dönemlnin dış tlcaretinl Incele ründe kuruluvor. du. Ve daha da önemlısi bu polltikanın secomeden önce bir önceki döneme göz atmak ve Şlmdl olayı 193139 dönemlnde Inceleyeneğl olmadığı ilerl sürülebiliyordu. Enflâsyonu liberal ekonomi politikasınm uygulandığı 1923 llm: 1929 dünya ekonomik bunolımı doloyısıyle sınırlamak rcin üretlmde cldd) azaimaıaro. 29 yıllarmda oiup bıteni görmek yararlı olabl Türkiye'nin dış ticaretl önemli ölcülerde daroişsizllğe, yoksulluğa uretlm organlzasyonunda llr. Bu dönem dünya ekonomısinde gellşme yıl lıyor. Türklye dışarıya blr önceki döneme göonarılmaz bozukluklara yol acan bu politika larını lceriyor. Dünya dış tlcaretlnde genişle re dnho az mal satıp daha az mal satın alatoplumun her keslminden gelen tepkilerle karmeye koşut olarak Türklye'nln dış tlcaretinde biliyor. Örneğln 1931'de dışolımı 59.934 dolor, şıloşıyordu. Bugün, ulkemizde dengesızllk de önemll bir canlanmo ızlenlyor. Türklye'nin dışsatımt 60.225 dolar, 19323334353637 yılüzerine denge kuron tOccarlar dışındo söz kohem dışsatımı hem dışalımı artıyor. Bunun ları d'şsatımın artışryla kapanmıştır. 1938'de nusu politlkadan yokmmayan herhangl blr keanlamı ülkemizin gerek dış ülkelere sattığı bllanço acık verlr: Dışsatımı 115.018 dolar, sime rostlomak mümkün değıldir Üretimln molların gerek dıs ülkelerden aldığı malların dışalımı ise 118.899 dolar. öncekl döneme göazalması ulkemizde gözlenen ikincl dengesızdolar cinsinden toplam değerlerlnln her yıl bir re 193038 döneminde dış ülkelere daha az mal liğln dışol.m (Ithalât), dışsatım (Ihracat) oroöncekl yıla göre artış göstermlş olması demek satıp daha az mal alabilen Türkiye'nin ekonosındaki dengeslzllğin sağlıklı yoldan dengelentlr. Bu mutlu gelişmeye sevinmemek elde de mlsi acabo nasıl bir gellşme gösterlyor. Bu dömesinl de olanaksız duruma getlrmlştlr. Nasıl ğil. Başarmın gizl uygulanan dış tlcaret pobeilrlendlğl blllnmeyen Türk Lirasmın dış fle lıttkasındodır diye düşünülüyor ve araştırılıyor. nemde endüstri kesimlnin Gayrısafi Milll Hosıla iclndekl poyı sürekli olarak ortıyor. Dönem ğeri akıl almaz bir biçimde düşürulmektedir. Karşımıza günümüzün cok renkll tablosu cıkıDaha Iki yıl öncesinde elll llranın oltındo Iş yor: O dönemde de bugün olduğu gibl dışsa orta'aması %15'tlr. Dönem lclnde kurulup pünümüzde faaliyette bulunan ve elliden fazla lem gören Amerikan Dolarının Türk Llrası kartımoıya prlm verlliyor, kolay ve ucuz kredi bul Işcl calıştıran özel Işletmelerln sayısı 57'dlr. şısındakl değeri yüzelll llraya cıkmok üzeremak olanakları sağlanıyor .dışsatım mallarının Bunlarm 3'ü besin ,12'sl glyim, 12'sl kâğıt, 2"sl dir. Bununla da yetlnllmlyor, dış Olkelere mal standardlzasyonu konusunda yoğun calışma kimyo. 17'sl meta! dışı endüstriler. 8'l demir satan tuccara ulkemize getlrdlğl her dolar lcln lar yapılıyor. dışsatımla llglll formallteler azol çelik, 3'ü makinaklmya alt sektörlerinde kurulyüz llra vergl ladesl ödendiği özel sektörOn tılıyor. Fakat sonuç bugünkü gibl değişmiyor. muşlard'r. Ticaret bilâncosu Cumhuriyet tarlen yetklll temsilcilerl torafından söylenlyor. Dış ticaret bilâncosu dönem boyunca hep hlmizde llk kez bu kadar sürekli olarak artı Buna göre her dolar Türk halkına Ikiyüz e'll acık veriyor. Turklye o günlerde de dışarıya Işaretlerle kaponıyor. Türk özel keslml llk kez Hraya mal oluyor. Özetle dıs tlcarette de önce satt.ğı mallardan dolar oiarak sağladığı gelir yapı değlştlrip Imalât endustrlslnln alt sektör Dıs Ticaretimiz • lerinde yerlni alablliyor. Dışorıya daha oz mal satıp daha az mal olabilen 193139 Türkiyesi nasıl oluyor do bu gelışmeyı sağıayabılıyordu? Bu sorunun yanıtında Atutürk Devletcılığının üc temei ilkesı vardı: Dış ekonomik Mışkılerın Türkiye'nin cıkarlanyla oengelenmesı. Devietın egemenlı<3inde ve denetlminde banka sıstemı. Devıetın egemenlığınde ve denetiminde dış ticaret pohtıkası. Devlet bu dönemde dış ticaret üzerındeki egemenlığıni ve denetımını Tarım Sotış Kooperotıflerı ve Birliklen kanalı ıle gercekleştırmıştlr. Bu üc ilkenin uygulanmasında devletin belırgin niteliği, şunun bunun cıkarına değil Türk toplumunun yararına karar alan bir organ olarak Işıevlerini tümüyle yerine getirmış olmasıdır. Şımdı dönelım bugünlenmıze. Cumhuriyet Sahibi: Cumhuriyet Matbaaahkve GazetecilikT.A.Ş. adına NADİR NADİ Cenel Yayın Müdürü: MüesseseMüdürü: Yazı Işleri Müdürü: Basan ve Yayan BÜROLAR. • ANKARA:KonurSo*akno. 24/4Y«niî9rıif • İZMİR: • ADANA: Tel: 25 47 0 9 1 3 1 2 30 Tel: 14 5 5 0 1 9 731 Tel. 17 5f 25 17 58 96 Idare: 18 33 35 HASAN CEMAL EMİNE UŞAKLIGİL OKAYGÖNENSİN Cumhuriyet Matbaacılık ve Gazstecllik T. A.Ş. Posta Kutusu: 246 IStanbul Tel: 20 97 03 (5 Hat) Halit Ziya Bulvan No: 65/3 Atatürk Caddesi. Türk Hava Kurumu Işhanı Kat 2/3 Gecmış dokuz yılın dış ticaret polltikosına bakıldığındo 192329 döneminın benzen sonucları ile karşılaşılır. Türklye daha cok mal sotıp dışorıdan daha cok mal alan blr ülkedir. Fakat dış ticaret bilâncosu her yıl aksi işaretlerle kapanan bir ülkedir. Dış tıcarl açıflı gittikce büyümüştür. Işsızliğin arttığı, üretımın glderek daraldığı. toplumun her kesıminden gelen yakınmaların yoğunlaştığı bir ülkeyızdır artık Durum yorum yapmayı gerektirmeyecek kadar ocıktır. Dışsatım seferberliğinin başarı ile uygulandığı söylenen 1981 yılında Türkıye'nin dış ticaret bilâncosunun 5 mılyar doların üzerinde blr acıkla kapanacoğı anlaşılmıştır. Liberal ekonomi poütikasının şu ya da bu ölCÜde uygulandığı 195082 döneminde Türkıye ne sağlıklı bir dış ticaret bilâncosuna kavuşabilmiş ne de kararlı bir kambiyo rejimine gecebilmiştlr Acıklorla kapanon dış ticaret bilâncolarına karşın bu dönemde acaba ekonomik kalkmmasım gercekleştırmiş ve bir endüstri ülkesi clobilmiş midir? Ne yazık ki bu soruya da olumlu yanıt vermek mümkün değıldir. 1939'da endüstri kesiminın Gayrı Safi MilII Has'la lclnde, %15 olan payı 42 yılda %22' ye cıkabilmıştlr. Daha da önemlisi 42 yılda kurulan endüstriden bugün yapı olarak kurucuları bile memnun görünmüyorlar. Seceneği olmadığı söylenen ekonomi politikası ile ülkemiz bu noktaya getirilmiştir. Düşünmek, bir daha ,bir dcho düsünmek gerek.. Bırakınız Yapsınlar, Bırakınız... TAKVİM İMSAK GÜNEŞ ÖĞLE İKİNDİ t5 Mart 1982 AKŞAM YATSI 5.17 6.55 13.20 16.49 19.26 20.58 (Cumhuriyet 25 MART 1932 İHRACAT MALLARIMIZIN BEDELLERÎ NE OLUYOR? Kambıyo komisyonunu nıcm kurduk? Harıce verılecek paraların kontrolü iwn değtl mi? Sebebsiz olarak ve özellikle bır daha gelmemek lizere dışarıya paro gitmesın diye değii mf? O halde dışarıya giden malların bedeiJeriyle nasıl olur da aiokadar oinıayız? Ihrocat eşyası kesınhkte Oltın ayarındadır. Cünkü U'luslararası tlcaret munasebetlerınde hep oltının eıtrafında dolaşan bir kıynıet esası hakimdır. Işte bir taraftan milli paronm kfymetini muhofaza hesab(na para ıhracını pek haklı ve oidukca şiddetli k'tryıtlara tabi tutmuş iken e^ya şekiındeki para Ihrucını ihmol etmekte ve adeta bütün bütun serbast bırakmakla pek acık b|r tezada c(Qşmüş bylurıuyoruz. Bu. en kısa z( »manda tarnamlanmosı z<>runlu olan blr noksandır. İhrooat mallorına karşılılt harfcten getirilocek mıalların dahi dövız kıymetinde şeyler olacağmı soylemeye gerek bile yok tur. Elbet o eşyo memleketin muhtac olduğu matalardır. Eğer onları mal karşılıgı almasaydık döviz le alacaktık. Bu meselenı'n özetf şudur: Harıce gönderdığımiz malların ^ovız olan karşılıkları aynen veya nakten memlekete geri gelmesi lazımdır. MBmleketın irıracat ıskelelerı ve tacırleri nihayet bilinir ve az sayıdadır. Her inracat tacirı ihroc ettiğı malların bedelımn hesabını vermeye mecbur tutulmalıdır. 6ğer bu kontrolü yapmaya mevcut kanuni mevzuotımız kafi değilse yenf bır kanun maddesi cıkarmakta daha fazla geçlkmemelidir. Fakat blz zannediyoruz ki milll paranın kıymetlnl korumak İcin hukümetln almış olduğu kanuni' yetkiler bu işi dahi bir kararname İle zabıt ve rabıt al tına almaya kifayet eder. Bu yapılmalıdır ve blr an evvet YUN0S NADİ İVİT OKTAY AKBAL HAYIR SST 1982. Gerçek Cyrano'yu merak ediyor lnsan... Sahtden de Edmond Rpstand'm üniü oyunundaki kişıye beazer biri mi?.. Pek öyle de£il önce 36 yaşında ölmüş gerçek Cyrano, oyundakj gibl yaşlaamiş biri olarak değil. lyi bir oğrenim gör:nüş kralın muhafızlan arasına katılmış. Çeşitli savaşlara gitmiş. Çağrnın Uerici düsüncelerini benimsemiş. «Agrlpina'nın Ötümtt» adlı tragedyası 1654 de temsil edilmiş, ama yfisaklanmış. Edebiyat tarihcilerine göre çağının en güçlü yapıtlanndanmış bu oyun. Damdan bir kiremitin başma düşmesi sonucunda ölmüş.. Bağımsız VÖ özgür bir şair diye tanınmış, ama yaşamı boyunca da guçlü kışüerin gölgesinde korunmuş: Mazar in. Arpajon düku gibi... Cyrano, bilim kafası taşıyan btr şair. Tanntanımazlıgı cok ile<~i cizgide.. Dünyanın döndügünü söylüyor. hayvanlarda zekânın varhğjnı savunuyor, gdvdentn atomlardan oluştugunu ileri surüyor, ruh' un ölümsüzluğuyle eğleniyor. bir çeşit doğaa panteizmden yana... Iîk kez gramofondan. paraşutten söz eden bir kişi... Gerçek Cyrano de Bergerac'ı az çok tanıdık. Şimdi bir de Rostand'nın Cyrano'suna dönelim. Ko ca burunlu bir kişi bu. Belki gsrçek Cyrano da yakışıkli bu erkek değüdi. kitaplar bunu yazmıyor. Neyse. 19 yüzyjlın son yıllannda. yani tiyatroda, romanda gerçekciliğin egemenlik kurdugu bir dönemde. Hugoîar, Musset'Jer zamanından kalmışa benzeyen bir oyunla Fransa'yı kendine hayran bıakmış bir ozan. Edmond Rostand.. Geçmişin güzelliklerine, geleneklere. Mazarin döneminin silahşörlflklerine. noşkulu aşklanna. büyuk büyük sözlerine tutkun bir klşl... Bir süreliğine etkill de olmuş. Ibsen'lerin Maupassant'ların, Flaubert'lerin gerçekoi'liginden bunaian bir seyirciyi kendi yanma çekmış.. «Cyrano»nun başansı, başka şairlere. Richepin, Coppee gibilerine de bu türde oyunlar yazmak yclunu açmış.. 1945 de ilk kez Istanbul Şehir Tlyatrosunda oynanmıştı. Rekor kırmıştı, çok beğenilmişti, herkes dvmüştü. Hüseyın Kemal Gürmen. o gür sesiyle •Bunlar Gaskonya beyleri» diye bağırdıkça tiyatro inildiyordu. Herkes beğenmişü, ama ben zamanı geçmiş bu romantik oyundan hoşlanmamıştım. Gerçi Sabri Ssat'm türkçesi, çeviri başansı üstün bir çizgideydi, Flostand'ı bbir Türk şairi imiş gibi dilimize aktarmıştı, bu yüzden de MillîEğitim Bakanlığı tercüroe bürosunda 500 lira ek ödenekle ödüllendirilmişti, ama Cyrano"daki yapay coşku havası, o uydurnoa ö p ler beni etkilememişti. Gsçen gün bir kez daha seyrettim «Cyrano'yu. Ama bu kez etkiledi beni. Nerdeyse ağlamaklı kıldı çirkin şair Cyrano'nun «insan* göruntüsü. duyarlıgı.. Daha çok «iç»te yaşanan bir dramı güzal oyunuyla veriyor 1982'nin Cyrano'su, yani Müşfik Kenter... «Bunlar Gaskonya beyleri» diye avaz avaz bagırmak yokl.. O aşın taşkınhk. o yapay co«. kular yok!.. Derinde yaşanan bir sevgiyi. bir aşkı, bir acıyi veriyor duruşu. bakışı. konuşmasıyle. özverili bir insan olmanın da bir tadı olduğunu.. Bir ışkm, uzaktan da yaşanabilecegini... Bütün btr yaşamın böylfi geçirilip tüketileceğini... Kent Oyuncular'da «Cyrano de Berierac yenl btr düzenlemsvıe oynanıyor. Ben ünlü yapıtlann yeni düzenlemelerle değiştirilmesinden pek hoşlanmam. Shakespeare'l. Moliere'i al, kendine, bize benzet, bu zamana getir! Bu bir baska iştir. o yazann yapıtıyla ilgisiz bir başka oyun çıkar karşımıza.. Ama Müşfik Kenter'ln düzenlemesini çok beğendım.. Oyundaki fazlalıkları atmış, konuyu Cyrano' nun dramında toplamış. lyi de etmiş... Beş kişilik b*r kadro ile ovnanan Cyrano. bence yüz kişilik. o fcaiabşlık. o (çurOltulO. bol kılıç şakırtılı oyundan kat kat daha iyı daha etkileyicf daha lnsanca... MOsftk Kenter, Adnan Kavas, Mübeccel Vardar. Kadnye Kenter. Zekâi Müftüoğlu tam bir uyum tçinde iki saat süresince seyirciyi «Cyrano»nun dün vasında, dramında yaşatıyorlar. Böyle oyunlan kaçırmamalı..» Yobazlıkla, cehalet'le çarpışan kılıç ve kalemle bir yaşam bbojru bilimin, safduyunun, gerçek sevginin savaşını veren Cyrano de Bergerao'ı sevmemek, kendimize yakın bulmamak olanaksız.» r de hızmetçı durumuna düşmüş tür. FeUrli bir yörede turistik potanslyelin artınlması muhakkak ki vazgeçilemeyecek değerlere sahip tarihsel yapıtların, çevrenin ve doğal verilerin baSİDE'DE TOPLUMSAL YAPI KOkımı, düzenlenmesi ve hizmeRUNMALIDIR. ORAYA TURISTİ ÇEte sunulmasına baglıdır. Bununla beraber unutulmaKECEK BU TOPLUMSAL YAPININ Bu tUr plan yaklaşunlarıyla ması gereken en önemli bır SICAK İLGİSİ, KONUKSEVERLİĞİ genel olarak, kullanıcı ile bübaşka husus da, o vörede var tünleşen, uygulanabiUrlik oranı VE KAYNAŞMASIDIR. YILLARDIR olan köklü geleneklere sahip yüksek, plan Uretimine erışme toplumsal yapının korunması ORAYA TURİST GELİYORSA, ORAamaçlanmaktadır. Kullanıcılave öbiir etkenlerle bagımlılığırın plan Uretimine katıluru, DAKÎ İNSANLARIMIZIN TURİSTnın artınlmasırun kaçınılmaz plan seçeneklerinin oluşturuioldugudur. W LERİ MEMNUN BIRAKMIŞ OLMAmasında olduğu kadar, uygulaSide, Sideiiler olmadan apma sürecinde dcğacak sakuıcaSINDANDIR. " cak açık bir müze niteliğipe larm sorumluluğunun paylaşılsahip bir yarımada haline gemasında da bir güc birliginin lecektir Bu durum ise orada kaynağım yaratacaktn:. DolayıCengiz GİRİTLİOĞLUmevcut değerlerin yaşaması, sıyla plan hem genel, hem de korunması için bile yeterli koyöresel boyutlu yararlann sagYük. Müh.Mimar şullan sağlamaktan uzak kalanmasında bir araç olma nilacaktır. teliğine kavusabüecektir. GeSıde, Side'Iiler tarafından ülnel olarak plan yapımı, planla Iarn8 yaklaşımlanran yogunlaş ni turiste hizmet için adamış, ma organlan tarafından, plan tıgı, bir süreç içerisinde bulu turisti kendisi ve yurdu için ke çıkarları için korunmalıdır. kullanıcılannın, sorunlardan ve nan üikemizde, yıüardır yaşa nimet kabul etmiş. yüz yıla ya Bu bilincin varlıgı, Side halkıkm temiz, alçak gönüllü, ko nın, basına yansıyan çağrılaüretilecek kararlarla sağlana dıkları topraklardan, bağ, bahcak yararlardan, önceden ha çe ve evlerinden çıkarılmak is nuksever, bilge kişilikleriyle nndan anlaşılmaktadır. Varolan bilinç yeterli değilse berdar edilmeleri blle dikkate tenen, kurulacak düzen içerisin oralılann, orada oturanlarına de Side'nin geleceği için elbir(sakinlerine) borçludur. almmaksızm, üstlenilmekte, ve de kendilerine yer verilmeyen Gerçek uygulamada gorülen liğiyle yaratümalıdır. Ancak yürütülmektedir. Bu durum Sideiilerin durumunu anlamak böyle bir yaklaşımla Side, yozaksaklıklar, bazı açgözlü kişiise, planlanan yöre saklnleri gilç olmasa gerekir. lerin, kaçak, çarpık uygulama laşmadan, kendi boyutlan içenin, kendileri dışında üretilen Kaldı kl yaratümak lstenen ları, masum Side yerlisinin üze risınde, tarihsel çevreye saygm, bir jrapımn sadece kullarucısı ve yarar umulan yeni düzenin yaşayanlanyla yasayan, küçük, olarak, çeşitli, seçici davramş yaşayabilmesi, bir bakıma Si rine yıkılmamahdır. biçimleriyle, plan uyRuIamasını deiilerin özveriyle yülardır Sorumsuz değerlendirmeler, mütevazi, fakat, etkin, verimli, etkilemeye çalışmalanna neden kurmaya, korumaya çahştıkla ve izlenen planlama yaklaşım çekici, doğal bir tatil köyü niolmaktadır. n ve belirli bir oranda da ba ları sonucu Side yerlisi, şirnda teliğine kavusabüecektir. Side'lılere bu yönde yapüacak tekşarı sağladıklan, bir sosyal ye dek zaten, kendi kurdugu Planlanan yörelerde oturanla davranış, bir bilinçli hizmet toplumsal çevrenin belirli bir nik, ve malî yardımlar, sadece nn, planlamadan naberdar ol anlayışmdan yoksun dUsüoüle oranda dışmda bırakılmış, kö Side'de bulunan tarihi çevrevüne, köylUsUne, yabancı ko nin, dogal guzelliklerin korunmamalannın sakıncalannın vur mez. yabancılastırılmış, masmda değil, fakat aynı zagulandığı, katılım gereğinin kaTarihi ve turistik doğal veri nuklarına manda turizm gelirlerinin artçınılmaz olarak görüldüğü, ir leriyle Side, kazandıgı bugün sahibi oldugu mülkünU elden delendiği ve kabul edildiği plan kü durumunu biraz öa, kendi çıkarmak zorunda kalarak, evin masında da etkin olacaktır. lanlama yapılan bir yörede, var olan sosyal yapının, güçlerin, kişilerin, gereksinimlerinin olumlu ve dengeli biçimde karşılanabilmesi anlayış ve uğraşısı, zamammızda plan yaklasımlannın, en çok tartışılan, en önemli bir nitellgi olmuştur. P Side Sorımu C JGünün ilanıl ZAYİ ÇANTA 23 Mart günü oksamı saat beş raddelertnde (Üsküdar'da Ahmediye caddesinde sınemanm orkosındaki tramvay tevakkufunda) ıçınde ılâm kâğıdı, mühur, on lira kadar para ile üc fotoğrafı havı acık sarı renkte saplı bir el çantamı aüşürdüm. Zafer yazılı mühürümu yeniden yaptırocağırndan eskisinin hükrnü olmadığını ılan ederim. Cantayı bulanın ıçindeki paralar kendisine kalmak üzere evrakı Selimiye'de Comiişerif sokoğın da 43 No.lu haneye teslim etmesi insaniyet namına rica olunur. Mezkur honede mukim Zoter. • • • • • » • •• • • • •• •• •» •• • • • • • •• • » • • • • » • » • »• » • TESEKKÜR Eşlm Şükran Sever'l, Boğazlçl Kllniği'nde başanlı bir ameliyatla saglığına kavuşturan, SAYIN PROF. DR. TÜRKIYE KIZILAY DERNEĞİ GENEL MERKEZİNDEN Turkiye Kızılay Derneği'nin 1982 Yılı Olağan Genel Kongresi açıhş töreni 9 Nisan 1982 cuma günü saat 10.00'da Ankara'da Karayollan Genel Müdürlüğü Konterans Salonu'nda yapılacak ve çalışmalarına 1011 Nisan 1982 cumartesi ve pazar günleri de aynj yerde devam edecektir. Kongre, ilk günü çogunluk olmadığı takdirde ertesi günü aym yerde ve saatte toplanacaktır. TÜRKİYE K1ZILAÎ DERNEG1 GENEL MERKEZ KLRULl) 1982 YIU OLâGAN GENEL KONGRESİ GÜNDEMt: 1 Yoklama ve Genel Başkanın Genel Kongreyı açışı. 2 Başkanlık Divanı için bir Başkan, iki Başkan Vekili en az ütf sekreter seçimı. 3 Saygı duruşu (Atatürk, Şehitler, Kızılaycılar). 4 Genel Başkan tarafından Genel Kongre'nin açış konuşması. 5 Genel Merkez Kurulu ve Denetçiler Kurulu Raporlannm takdiml. 6 Genel Merkez Kurulu ve Denetçiler Kurulu Raporlarıyla, Bütçe, Bilanço, Kati Hesap Cetvelleri ve Dileklere taaluk eden işleri incelemek üzere en çok onbirer üyeden teşekküi etmek Uzere Bütçe Komisyonunun ve Dilek Komisyonünun seçilmesi. 7 Komisyoniann çalışmalarindan sonra vereceklert raporlar. a) Genel Merkez Kurulu*nun çalışma raporunun bilanço ve kesin hesap cetvellerıyle, Denetçiler Kurulu Raporunun görüşülmesi ve Genel Merkez Kurulunun ibrası. b 1982 Bütçe Tasarısının incelenerek onaylanma sı c Genel Kongreye sunulmuş bulunan Şube dl iekleriyle delegelerın ileri süreceklerı serbest clıleklerin ve Genel Merkez Kurulunca yapılacak tekliflerin Tüzük hükümlerıne göre karara bağlanması. 8 Genel Merkezce yapılacak teküflerin görüşülmesi a Madalya ile taltifleri teklif edilenler. b) Şube KonRrelerinin ve Genel Merkez Kurulu'nun terkin talepleri. 9 Genel Merkez Kurulu*ndan, kıdem sırasıyla aynlacak beş üyenin yerine, yenlierinin ve yedeklerinln seçilmesl. 10 Üo kiçilöc DenetçUer Kurulu İle yedeklerinln seçjlmesl. Gün Doğarken Bülbül Susar ! Aytolon BOZBORA Op. Dr. Erdoğan Boran Op. Dr. Oktay Cumhur Akkent Op. Dr. Amiral Necdet Ataç Op. Dr. Cevdet Hacıbedel Dr. Fikret özalp Dr. Mehmet Cemiloğlu Doç. Dr. Necatl Ilgaz Mütehasıssıs Dr. Ahmet Kanbur ve tüm Boğaziçi Klinigi personellne teşekküleriml sunarım. Tayyar SEVER Çevıren Okay Gönensin • • • • • • • • •»•»• • • • •• » •» • • • • • • • • »» »» • • • • » •• » degerfi kîtaplar yaytmîar. Yüksek Mühendis ve Mühendisler Alınacaktır Başmudurlügümüz Telekomunikasyon servislerinde çalıştmlmak Ozere 12.4.1982 günü saat 14.00'de yapılacak seçme ile Yüksek Mühendis ve Mühendisler alınacaktır. Aşağıdaki şartlan taşıyanlann en gec 9.4.1982 günü mesal bitimine kadar nüfus cüzdam (aslı), diploma (aslı) ve bîr adet fotograf İle blrükte Gayrettepe Yıldız Posta Caddesl'ndeki Personel Müdürlüğu'ne şahsen müracaatlan Uan olunur. tSTANBUL TELEFON BAŞMÜDÜRLUĞÜ ARAN1LAN $ARTLAR: 1 tnşaat Bölümu mezunu olmak. 2 Elektrik ve Elektronik BölumO mezunu olmak. 3 30 yasmdan büyük olmamak, 4 AskerUglnl yapmış olanlar ve llsan bilenler terdh edilir, (Basın: 12859) • 3143 SODYUM SİLİKAT SATINALINACAKTSR 1 • Müessesemiz ihtiyacj için 30 ton sodyum siükat, kapalı zarfla teklif almak suretiyle satın alınacakijr. 2 Talipier teklif tnekttıplannı engeç 9.4.1982 günü çalışma saati sonuna kadar müesesesemize vermig olacak, postadaki gecibmeler dikkate alınmaya'î»ktır. 3 Teklif mektuplannda sodyum silikatm bome.'V!yle birim fiyatmın belirtilmesi zorunludur. 4 Sodyum silikat varillerde teslim edllecek ayrıca varil bedeli ödenmiyecektir. 5 Tîsellilmde Mtiessesemiz tartısı esas olacak ve. bidon agıriıkları dflsaMfikten sonraki miktar ""eri«''»n Rdpme yanılafaktır. 6 Müessesemiz 2490 sayılı yasaya tabi değildir. SÜMEBBANK BOZÜYÜK SKRAMİK SANAYİt MÜESSKSESt (Basın: 12560)