23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet 12 4 ŞUBAT 1982 Maaslardaki artıs oranı tartısılıyor bin memur osgari ücretten alıyor ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Türkiye'de çeşitli kamu Kuruluşlannda çalışan 1 milyon 440 bin memurdan 446 bin 761'inin asgari ücretten maaş aldığı belirlendi. Asgari ücretten aylık alan 446 bin memurun 1982 yılında cıkarılacak yan ödeme kararnamesi ile yan ödeme puanlarına uygulanan katsayının 6'dan 8 e yükseltilmesi sonucu aylık larında brüt 1000 lira artış sağlanacağı belirlendi. 1000 liralık brüt artışın oranının yüzde 13.3 olduğu saptandı. 30 katsayı da gözönünde tutularak yapılan hesaplamada aylık tutar 350x30 = 10.500 lira olmaktadır. Bu durumda devlet memurlarına girişte gös terilen artış 10.500 + 1000 lira olarak belirlenlyor. lenmişti. Yeni yan ödeme katsayıları ile yapılacak bir hesaplamada ise durum şöyle: Katsayı artırılmadan, yan ödeme adı altında ödenen zam ve tazminatlar 250x6=1500 lira idi. Katsayının 6'dan fi'e Halen uygulanmakta olan ' değişmeli baremin 11, 12, 13, 14 ve 15'nci • derecelerinden maaş alan devlet memurlarının aylık asgari ücretin 10 bin Maliye Bakanı Kaya Erdem llraya cıkarılması sonucu yükIn 1982 mali yılı bütce sunuş Eeltildl. konuşmasında, çıkarılacak yan Maliye Bakanlığınca yan ödeme kararnamesiyle, yan öödeme göstergesinin 300'den deme puanlarına uygulanacak 350"ye cıkarılması İle 50 pukatsayının 6'dan 8'e yükseltilan artış sağlanmış oluyor. mesi sonucu yüzde 33'lük bir 1982 mall yılında uygulanacak artışın gerçekleştirileceği söy Çeşitli kamu kuruluşlannda çalışan 1 milyon 440 bin memurdan 446 bin 761'inin bu yıl çıkarılacak yan ödeme kararnamesi ile aylıklannda brüt 1000 lira artış sağlanacak. cıkarılması sonucu bu miktar 8x250=2000 lira olmaktadır. Bu durumda artış 500 liradır. Asgari ücret düzeyinde aylık alan bir devlet memurunun katsayı ve yan ödeme katsayının artırılması sonucunda toplam brüt 1000 lira fazla ar [ış olacaktır. 10 bin lira asgari ücret üzerinden yapılacak oranlama sonucu her iki nedenle artışın yüzde 11 dolayında olduğu görülecektir. 1982 yılı için yapılan öteki Jüzenlemeler sonucu gelir ver gisi oranının yüzde 40'dan yüz de 39'a indirilmesı ve mali den ge vergisi oranının da yine yüzde 1 düşürülmesi sonucu toplam artış yüzde 33 değil yüzde 13.3 civarında olacaktır. 446 BİN MEMUR Öte yandan, Devlet Personel Dairesince yapılan bir çalışmada devlet memurlarından 39 bin 075'i 15. dereceden, 67 bin 6'sı 14. dereceden, 85 bin 533'ü 13'üncü dereceden, 118 bin 1'10'u 12. dereceden, 137 bin 37'sinin 11. dereceden maaş aldıkları saptandı. Bu durumda toplam 446 bin 761 devlet memurunun asgari ücret düzeyinde aylık aldıkları ortaya cıktı. Ankara'da nikah icin gün alıp da, soıı anda cayanların sayısı 559'u buldu ANKARA, (Cumhuriyet Burosu) Belkı ekonomik kriz, belki de toplumdaki hızlı sosyal, kültürel değişim sonucu ahlak anlayışının farklılaşması evlenen ciftlerin Süyısını azaltıyor. Ankara'da 3 yıl öncesine bakılacaK olursa gectiğimiz 1981 yılında kıyılan nikahların sayısı yüzde 18 oranında azaldı. Ankara Belediyesi Evlendirnıe Memurluğunrian alınan sonuclara göre P.V ışlemlerini yaparak evien (Arkası 9. Sayfa'da) Milli Eğitim Bakanınm acıklaması Orta dereceli okullarda öğrenim başanlı oldu,, ANKARA, {a.a.) Milll Eğitim Bakanı Hasan Sağlam, ilk ve orta dereceli okullarda birinci yan yılda başanlı bir öğretim sağlandığını bildirerelk öğrencilerin yan yıl tatilini dinlenerek, eğlenerek ve gezerek gecirmelerini istedi. Milli Eğitim Bakanı Sağlam, birinci yan yıl öğretimi ve yarı yıl tatili ile ilgili olarak Anadolu Ajansı muhabirinin so rularını yanıtlarken, öğretmen lerin öğrencilere yan yıl tatili icin verdikleri ev görevlerini aramamalarını istedi; «Bu ödevlerin öğrenciler, okula dö nünce yapılcak ikinci sömestre çalışma günlerine dağıtmak suretiyle önlem alınmasını, de ğerli öğretmenlerimizden bil hassa rico ediyorum» dedi EĞİTİM VE ÖĞRETİM Milli Eğitim Bakanı Hasan Sağlam, birinci /an yıl eğitim ve öğretimi ile ilgili bir soru üzerine şunları söyledi: «Geçen yılda olduğu glbi, bu yıl da ülkemize ve toplumumuza layık ve onun beklediği daha başanlı bir sömest re dönemi sağlanmıştır. Bundcı uikemizdeki güven ve huzurun, Bakan Sağlam öğrencilerin tatillerini dinlenerek, eğlenerek ve gezerek ge çirmelerini diledi, öğretmenlerin gelecek tatilde öğrencilere fazla ödev vermemelerini istedi. Ataturk milliyetçiliği ile feragat ve fedakâr niteliklere sahip, hayatını okuluna bağlamış, sınıfına vermiş, öğrencisine adamış saygı değer Türk öğretmeninin büyük payı vardır.» Hasan Sağlam, yan yıl tatilinde öğretmenlerin, öğrenci lere cok ödev verdikleri yolundaki şikayetlerle ilgili bir soruyu cevaplarken de şöyle ko nuştu: «Sevgili ögrencilerimizin bü /ük gayret ve çalışma ile sağ ladıkları bu başarı sonucunda, 15 günlük sömestre süre since tatil yapmaya tamamen hakları vardır. Bu surede dinlenmek, eglenmek, yazmak va özel kendi araştırmalarını yap mak ve güçlü olarak 2'inci dö nem sömestre çalışmalarına katılmalarını önemli ve gerekli görüyorum. Milli Eğitim Bakanlığına ulaşan bilgilerden, her kademeli okuilarda, sömestre tatili içinde, bazı öğretmenlerimizin iyi niyetle olan ve fakat ağır ev görevleri verdikleri, amac dışında tatil yapılmasının bılinmeden onlendiği tespit edilmiştir. ÖĞRETMENLERDEN RİCAM Oğretmenlerden bu ve gelecek sömestre ve uzun tatil günleri için öğrencilere tatil yaptırmayı önleyici ev görevleri vermemelerini özeilikle rica ediyorum. Bu sömestre içinde verilmlş olan ev görevierinin aranmamasını, öğrenciler okula dönün ce yapılacak ikinci sömestre çalışma günlerine dağıtmak suretiyle önlem alınmasını, değerli öğretmenlerimizden bil hassa rica ediyorum.» Polonya bunalımı Avrupa Komünistlerini yine Dış Haberler Servisi Polonya'da sıkıyönetim ilan edilerek, Dayanışma Sendikasma karşı bir sindirme kampanyasının başlatılması, Sovyetler Birliği ile zaten göriiş ayrılığı içinde bulunan, Fransız Komünist Partisi dışmda, Avrupa Komünistleri ve özellikle İtalyan Komünistleri için bardağı taşıran damla oldu. Polonya'da 13 aralık günü sıkıyönetim ilan edilmesine kar 51 ük ve şiddetli tepkiyi İtalyan Komünist Partisi gösterdi. Avrupa'nın en büyük Komünist partisinin lideri Berlinguer Polonya'da işçilere karşı girişilen baskıyı ilk kınayanlar arasında yer aldıktan sonra îspanyol Komünist Partisi lideri Carillo ile birlikte ortak bir bildiri yayınladı. Buna karşıhk Fransa Komünist Partisi ile Portekiz Komünsit Partisi belirttikleri resmi tavırlarda Polonya'mn askeri yönetimini destekleyerek, Sovyet yanlısı tutumlannı sürdürdüler. ÎTALYAN KOMÜNtST PARTİSt 1968 yılından bu yana Sovyetlerle ilişkilerl gittikçe azalan İtalyan Komünist Partisi başmdan beri karşı tavır aldığı Polonya'daki sıkıyönetim konusunda ne kadar kararlı ol duğunu 14 ocak günü gösterdi. Parti Merkez Komitesi ve Merkezi Denetim Komisyonu'nun 219 üyesi ancak 1 karşı ve 2 çekimser oyla, Polonya'dakı yönetimi şiddetle kınayan bir önergeyi kabul etti. Parti lideri, Enrico Berlinguer reıorm isteyen işçilere karşı harekete geçen tanklar karşısında, «Kökünii ekim devriminden alan itici çüç kcndi kendini tiiketmiştir» diyerek, Sovyetler'le bir köprüyü daha at.tı. Partinin kabul ettiği 17 sayfalık önergede, şunlar söyleniyordu: «Bir yönelim işçi sınıfımn ve karıştırdı italyan Komünist Partisi Kremlin'e isyan bayrağı actı | Avrupa komünistleri arasında yalnızca Fransız ve Portekiz Komünist Partileri Polonya'da sıkıyönetimi desteklediler. | Polonya bunalımı, hükümette dört bakanı bulunan Fransız Komünist Partisi'ni güç duruma düşürdü. Fransız K jmünist Partisi Polonya'da sıkıyönetimi desteklerken sosyalist hükümet Jaruzelski rejimini şiddetle eleştiriyor. Q İspanyol Komünist Partisi 1968' de Çekoslovakya'da yapılan müdahaleden bu yana sürdürdüğü tutumunu devam ettirerek Sov ORGES yetler'i kmadı. siyasi amaçlan olan hareketin protestosunu karşılayamayacak durumda kalarak askeri zora başvurursa, bu sosyalizmin özüne indirilmiş bir darbedir.» 1,7 milyon üyeli İtalyan Komünist Partisi bununla da kalmayarak, Sovyetler'in «olumsuz etkisini» şiddetle eleştirdi. İSPANYOL KOMÜNİSTLERİ tspanya'nın 140 bin Uyeli Komünist Partisi*nin lideri Santiago Carillo ise, «Sovyetler Birliği'nin ihraç ettiği model bir kere daha başarısızlığa uğramıştır.» diyerek yıllardır sürdürdüğü tutumunu devam ettirdi. İspanyol Ko ANKARA, (UBA) Milli Eğitim Bakanlığına bağlı Temel Eğitim 2. Kademe, Orta Öğretim Kurumları disiplin yö netmeiiğinin bazı maddeleri değıştirildi. Resmi Gazetede dün yayınlanan yünetmeliğe göre, okul yöneticileri, öğrenoilerin okul içinde ya da dışırida yasa] kovuşturmayı gerektirecek bir suç işlemelerı haiinde ilgili ma kamlan haberdar edecekler. Ve haklarında kamu davası açılmış öğıencilerin disiplin cezası ışlemleri, dava sonucu beklemeden yürütülecek.. Yönetmeliğe göre, kamu suçlanndan dölayı haklarında tutuklama kararı verilip yakalanamayan veya teslim olmayan öğrenciler okul ve ek binalarında barındırılamayacak, ders, smav uygulama ve eğitim öğre liın çalışmalarına ahnmayacak. Be'.irli bir suçtan hüküm giy ıııiş öğrencilerin ise okulla ilişlıileri kesilecek. Bu öğrenciler iki yıl sonra dışardan sınava ı,rirebilecekler. HÜKÜM GÎYMİŞ OGRENCİLERİN OKULLA İÜŞKİSİ KESİLECEK MARCHAİS Polonya'da sıkı yönetimi destekliyor. Avrupa'nın küçük komünist partilerinden İngiliz Komünist Partisi (20.600 üyeli) de, Po lonya'da demokratik hakların yeniden sağlanması ve slvil yö netime dönülmesi çağrısı yaparak, Polonya'daki olayı. «Sosyalizmin, Marksizm • Leninizmin özüne kesiniikle aykırı» olarak niteledi. FRANSIZ KOMÜNİSTLERİ Fransa Komünist Partisi ise. Avrupa'daki komünist partiler içinde hükümet ortağı durumundaki tek parti olmasına rağmen geleneksel tavrını sür dürdü. Pransa Komünist Partisi 1939'da Hitler Stalin itti İTALYAN KOMÜNİST PARTİSİ LİDERt ENRİC > BERLİNGUER «Sosyalizmin özüne indiX rilmiş bir darbe.» rakını savunmuş, 1956'da Macaristan'daki ayaklanmanın bas tırılmasım alkışlamış, 1968'de de Çekoslovakya'da «Prag Baharı» olarak bilinen sosyalist hareketin bastırılarak, «istik rarın yeniden sağlanmasını» övmüştü. Parti Genel Sekrete ri George Marchais 1980 yılm da da Sovyetler'in Afganistan işgalinin «ne kadar haklı oldıığunu» Moskova televizyonun dan açıklamıştı. Şimdi ise. Fransa Komünist Partisi Polonya'daki Jaruzelski yönetimini eleştirmekten titizlikle ka çınarak suçu Dayanışma Sendikası liderlerine yüklüyor. 24 aralık günü parti orgam İSPANYOL KOMÜNİST PARTİSİ UAŞKAM SANTİAGO CARİLLO «Sovyet modelj haşarı sızlığa uğradı.» balar sonuç vermiyor. Hükli metteki komünist bakanlar im Kânsızı başararak hem Po lonya'yı kınayan hükümet ile nem de oartileriyle ayum için de olmaya çalışıyor. Pransa Komünist Partisi'nt vakın çevrelere bakılırsa, par ri gerek presti.jinden gerek kit le desteğinden kaybedeceğinin çoğunu zaten Afganistan dola yısıyla kaybetmiş oldugundan şu anda Marchais ekibinin baş lıca kaygısı parti içindeki de netimini sürdürmek. Nitekim. Frankfurter Alleremeine gaze tesi bu konudaki yazısınm baş lığmı şöyle attı: «Yeter ki, par (i işler durumda kalsın.» münist Partisi 1968 yılında Çekoslovakya'mn işgal edilmesinden bu yana Sovyetler Birliği ile bağlarını koparmış durumda. İspanyol Komünist Partisi lideri Santiago Carillo İtalyan komünistlerinin bildirisine aynen katıldıklannı belirttikten sonra ABD Başkanı Reagan'm tavırlarına da değindi. Amerikan hükümetinin Polonya'ya karşı yaptırım uygularken, ayni zamanda îsrail'in ve El Salvador'un politikalarmı destekleyerek ikiyüzlü davrandığını belirten Carillo, yaptınmlarm öncelikle Polonya halkına zarar verdiğini söyledi. L' Humanite'de yayınlanan ve Jaruzelski'ye hitaben yazılmış bir mektubunda Georges Marchais, «Fransız komünistlerinin kaygılarını» bildirerek, parti tabanmı yatıştırmaya çalıştı Komünist Partinin hükümet urtağı Sosyalist Partinin dü ronlediği Polonya halkıyla dayanışma gösterilerine gerek Dartinin, üerek partinin dene timindeki işçi sendikaları kon federasyonu CGT'nin katılmavışları da bu tavrm göstergesi oldu. Sosyalistlerin komünistlerin Polonya konusundaki tavrını vumuşatma yönündeki tüm ça YARGITAY: AMELİYATOLMAK İSTEMESE DE YARAÜNIN TAZMİNATI DÜŞÜRÜLEMEZ ANKARA (tBA) Yargı tay, her ameliyatta her zaman belli bir oranda ölüm tehlikesi oldugunu belirterek, hiç bir hukuk düzenınm tazminat tutarını azaltmak amacıyla da olsa mağ duru ameliyat olmaya ve kendisini ölüm tehlikesine atmaya zorlayamayacağma karaı verdi. Ankara Dördüncü Asliye Hu kuk Hakimlığinde görülen bir davada, davacı vekili, müvekkılinin yolcu olarak bindigı davahnın yönetunindekı minübüsün aşırı hız yüzünden devrılınesı sonucu yüzde 12 oranında iş gücünderı Kaybedecek dtrecede yaralamp sakat kaldığını öne sürerek £azlaya ılıs kin hakları saklı Kalmak üzere şınıdilik 1 0 bin lira maddi taz U mınatın olay tarıhınden itibaren yasal faızıyle burlikte dava lıdan talısılini talep ve dava etmış, davalı ise cevabında söz konusu kazada kendısınin bıı kusuru olmayıp teknik bir arızadan üeri geldiğini ve bu nedenle sorumlu tutulamayncagını, esasen davacuım ilgili ceza davasında da tazminat talep ettiğini, gerekli tedaviden kaçması sonucu arızası kalmış olabileceğini belirterek açılan davanm reddini istemişti. Mahkeme heyeti ise, toplanan deliller ve alınan bilirkişı raporlanna göre ve talep göze tilerek davacının kendlsine tek lif edilen ameliyatı kabul etr mesi halinde çalışma gücünde bir aksikiik meydana gelmeyeceğinin ancak söz konusu olay sonucu geçirdiği psikolojik bunalım nedeniyle bu amellyat(Arkası 9. Sayfa'da) Ankara Veteriner Hekimleri Odasının Anayasa görüşü ANKARA, (UBA) Yüksek okul mezunu yükümlülerin askerliklerini 9 ay er olarak yapınalarına ilişkin kanun tasarısı Milli Savunma Bakanlığı'nca veniden inceleniyor. 1981 yılı başlarmda Asker Alma Dairesi ASAL tarafından Milli Savunma Bakanlığı'na örıerilen, ancak 4 aylık kısa dev re teme] askerlik uygulamasının başlamasıyla ikinci plana alınan tasarı için askerlik şubelerince anket yapılıyor. Tasarı yasalaştığı takdirde yüksek okul mezunları kendi ıstekleri ile 9 ay er olarak ve beklemeden askerliklerini yapabilecekler. 9 ay er olarak askerlik yapmak istemeyen yükümlüler ise alınacakları sınavda başanh olamadıkları takdirde 13 ay süreyle erlik yapa VÜKSEK OKUL 8İTİREMLERİN 9 AY ERLİK YAPMALARI KONUSU SNCELEMSYOR Devlet Başkanını parlamento seçsin ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Ankara Bölgesi Vete riner Hekimleri Odası yeni A nayasa konusundaki önerilerı ni Türk Veteriner Hekimlen Merkez Birliği'n e gönderdi. Yeni Anayasa'ya ilişkin ö nerileri acıklayan Oda Başko nı Dr. A. Savaş Ünal, «Demok rasinin güçlü liderlerle değil halkla bütünleşmiş güçlü kurumlarla sağlanacağı gerçeğini» anımsattı... Dr. Ünal yeni Anayasayla ıi gili önerilerı konusunda oda görüşlerinı şöyle açıkladı: aYeni Anayasa düzenlenîrken odamız, halkımızm düşün ce yapısına uygun olan temel hak ve özgürlukleri güvence altına alan, yasalarda Anayasa'ya uygunluk, yönetimde hu kuka baglılık, yargı kuruluşlannda bagımsızlık ve güven sağlayan 1961 Anayasası'nın 1'den 62'ye kadar olan madde lerinin aynen korunması görüşündedir. Demokrasiye geçilirken de mokrasinin güçlü liderlerle de ğil halkla bütünleşmiş güçlü kurumlarla sağlanacağı gerçe ği unutulmamalıdır, büyük ön der Ataturk daha 1919'larda bu gerçeği görerek «egemenlik engelsiz koşulsuz ulusundur» ilkesinden hareketle hal kın temsilcilerinin oluşturduğu TBMM'yi kurmuş ve Başkanlık sistemi yerine parlamenter sistemi tercih etmiştir. Demokrasinln sağlıkh bir yapıya kavuşturulmasında, ekonomik demokratik hakların, cıüşünme ve örgütlenme özgürlüklerinin çağdaş boyutlarda genişletilmesi gereği vardır. Yasa dışı olmadıkça ve somut bir eyleme dönüş medikce temel hak ve özgürlukler e sınir getirilmernelidir.» PARLAMENTO SEÇMELİDİR Dr. A. Savaş Ünal «seçmen yaşının 18 olmasını» da önererek açıklamasını şöyle sürdürdü: «Seçmen yaşı 18 olan halk kesimi tarafından seçilen siya si parti temsilcilerinden oluşan ve yaşama yetkisini üstle nen tek meclisli bir parlamen to oluşturulmalıdır. • Devlet Başkanı bu parlamento tarafından secilmelidir. • Yürütme yetkisi Bakanlar Kurulu'na verilmelidir. • Yargıda bagımsızlık ve güvenilirlilik ilkesi korunmalıdır. • Bilimsel kuruluşların, TRT ve basının, haber ajanslarının, yönetsel bilimsel ve mali özerklikleri bir Anayasa emri olmalıdır. 0 Dengesiz beslenme soru nu üzerinde özellikle durulmu lı, hayvansal ürünlerimizin, can çekişmekte olan dışa bo ğımlı ve tüketime dönük baz> sanayi kollarımızın panzehiri olan döviz temini amacıyla dışsatıma yöneltilmesi önlen meli, dengeli beslenmenin bi rinci koşulu olarak, hayvansaı üretimin artırılması, bu ürün lerin yurt içindeki tüketiminin yaygınlaştırılması ve hayvan cılıkla uğraşan fertlerin eme ğinin gereken ölçüde değerlen dirilmesi bir Anayasa emri olmalıdır. EG8TİM ŞURASI HAZİRANDA ANKARA, (Cumhuriyet Büso.su) Onbirinci Eğitim Şurası 812 haziran 1382 tarihleri arasında Ankara'da yapılacak. Şurada Milli Eğitim ve öğremen yetiştirme politikası ile öğretmenlerin konumunu iyileştirme gibi konular tartışılarak tartısılan konulara ilişkin kararlar alınacak. Milli Eğitim Bakanlığı Ta:im Terbiye Dairesi tarafmdan organize edilecek 11. Eğitim Surasında, tartışılacak kunıılann saptanması için ilgili Genel Müdürlü]ç)ere duyuruda bu lunulduğu, Şura ile ilgili çalışmalann hızla sürdüğü de öğrenildi. ^ Amerika Mektubu HalukŞAHİN ^ ROOSEVELT1N MİRASL. VVASHINGTON Amerikalılar şu günlerde, Yüzünoü Doğum Yılı dolayısıyla, 32. Cumhurbaşkanları Franklin Delano Roosevelt'i anıyorlar. Televizyonda programlar yayınlanıyor, basında yazılar çıkıyor, anılar ve öyküler anlatılıyor... Her ulusun, geçmişindeki önemli kişileri bir anış uslubu var. Kimıleri büyük adamlarını tanrılaştırma, ya da hepten yok saymaya eğilimliler. Amerikalılar ise, mayalarındaki pragmatizmden olacak, spor yarışmaları gibi tarihe de rakamlar ve Istatistiklerle bakmayı daha cok seviyorlar. F. D. Roosevelt'i anarken en çok sordukları soru şu: Gelmiş geçmiş tüm Başkanlar arasında FDR'nln yeri nedir? George Washington'dan Reagan'a tüm Başkanlar yaptıkları işlerin önemine göre sıralansalar, Roosevelt kaçıncı gelir? Yapılan listelerin çoğunda Roosevelt, ıç savaşı kazanıp, zenci köleliğine son veren Abraham Lincoln ne. devletin kurucusu George Washington'dan sonra üçünoü sıraya yerleştiriliyor. Yirminci yüzyıldaki Başkanlar arasındü ise, Roosevelt rakipsiz olarak en başta ge.iyor. Bunun nedenini anlamak o kadar zor değil: Roosevelt, ABD'nin bu yüzyılda karşılaştığı en büyük iki bunalımdan zaferle çıkan adam. Onun 1930'lardaki büyük iktisadi bunalım ve İkinci Dünya Savaşındaki rolünü düşününce, öteki Başkanlar Truman'lar, Eisenhovver'ler, Kennedy'ler, Johnson'lar, vb... güneş ıştğındaki yıldızlar gibi silikleşiyorlar. 1882'den 19^15'e kadar uzanan 63 yıllık bir hayat. 1921'de geçirdiği çocuk felcinden sonro yüriiyemeyen (Arkası 9. Sayfada)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle