Katalog

3 ARALIK 1982 K Ü L T Ü RYAŞAM Cumhurıyet 5 Sinema yayınları: îki kitap, bir dergi inema yayınlarmda bır den bır hareketlonme mi var? Üstüste çıkan bırkaç kitap ve dergı, bu konuda bellı bır ıyımserlıği de bırlikte getıriyor. Mahmut Talı Ongoren'ın son ayiarda yayınlanan 2 kıtabından bırl, «Senaryo ve Yapım» asmıni taşıyor. Ozellikle TV yazılarıyla tamdığımız sınema ve TV yazan ongoren'ın yedincı kitabı bu... Yazarın «10 yıllık çalışmasuun ürünü olduğu» be lirtilen kitapta, Vedat Türkair nin sunuş yazısmdan sonra senaryo yazımı üstüne 3 ana bo lîutıde toplanan geruş bır inceleme var: Giriş, Temel Ögeler, Temel Ögelerın Devamı. Söz gelimı «Giriş» bolümünde bır senaryonun ne olduğu, senaryo konulan, senaryo yazanna öğütler gibi konular var. Temel Ögeler'de Süre, Görüntüsel Anlatım, Ses üzdrınde duruluyor. İkincî bölümde TV Stüdyo Yapııru Senaryo Yazar lığı ele alınıyor. 3. bölümde Kameranın Kullanılışı ve Yara tıcılık, 4. bölümde Kurgu ve Geçışler, 5. bölümde Ses ve Müzik sorunlan, 6. böltimde üygulama konulan var. Kitap 2 örnek senaryo ve çeşitli çı«elgelerle sona eriyor. sinema S Mahmut Tali Öngören, uzun yıllardir senaryo yazma teknîği üzerinde çalısmış olmanın Kültür Bakanı'na bazı sorular O lay, once Cumhurlyet' in «Duyduk • Gordük» sütununda yayınlandı. Ama ılgılılerden (veya ılgılı olması gereklı kışilerden) bir yamt çıkmadı. Oysa biz olayı rürkıye'nın tanıtımı ve bu tanıtıma egemen olan zıhniyet açısından çok önemlı buluyoruz. Onun içın konunun en büyük ilgisı olan Küıtür ve Turlzm Bakanı savın îlhan Evlıyaoğlu'na buradan birkaç soru yöneltmeyi uyeun bulduk. ümarız ki, yanıtlamak nezaketınl gösterir1 Şu günlerde Cezayır'de yapılan uluslararası tilm şenlîgine, 1971 yılmda Atıf Ytimaz'm yönettiği «7 Kocalı Hiır müz» adlı guldtirü, devletımız adına resmen katılmaktadır. 1982 yıh Balkan Şenliğı'ne ise yme devletimiz adına resmen katılan filmlerden bırıvse, 1970' den kalma ve Ertem Görcç'in yonettıgı masal Jılmı «Pamuk Prenses ve 7 C"celer»dıı. Sinema şenlıklerıne ülkelenn en yeni fılmlerıyle katılmalan adet oldüjjuna göre. bu eskî fılmlerle rtifkiye'nin temsii edılmesınl nasıl açıklarsınız? Bu tılmlerı kımler hangı sinema eleştirmenlerı veya hangi sinema dairesi sorumlulan seçmış. 1982 vılında Türkiye'yi temsıı etmeve lavık bulmuştur? 2 Eskilik, venılık bir yana, bu 2 filmm, T u ı k sinema tarihmde, sözgelımı «3 arkarlas», «Susuz Yaz», «Harem'de 4 Kadın», «Hudutlann Kanunu» veya «Umut» gıbı bır ver tutan 'klasik' filmlpnmız olduguna ve Türkiye'yi her zaman, her yerae temsıl edeceğıne deftgın bır kanı mı vardır? 3 Bu 2 iılmın ortak noKtasu, Hisar FUmin yapımlan olmasıdır. Sımdı varolmayan Hisar Pümin sahıbı, ÖMİemir Bir sel adlı vapımcıdır. Ozdemir Bîrsel'm zâhâlmteın yakın arkadaşı oldutîiı ve bu filmlerln seçiminın bu aıkadaşhk dolayısıvla olduğu soylenmektedir. Bu söylentılerı avdmlatır ve koskoca bîr ülkevi dışarda temsii edecek sanat vapıtlannın «arkadaşlık» ölçülerıyle seçilmeyeceğı konusunda kamuoyuna güvence venr misini7"> Saygıyla beklivoruz. ve bazı önemlı senaryolar yazmış veya yazımına k a t ü m ı ş olmanın meyvelerıni topluyor. 700 saylalık bu dev kitap, Tüı kiye'de senaryo yazımına ve TV fılmı yapımına ılgı duyarı nerkesin başucu îutabı olacak nitelıkte... Sık sık aldığım (ve çoğunu yanıtlayamadıgım) senaryo üstüne mektupları anım sayınca, Öngören'm kitabının onemıni b i r kez daha kavradım. Sinema veya TV fılml senaryosu üstüne çalışmak isteyen herkesin bu ışe gırişmeaen Öngören'in kitabına bir goz atmasında yarar var. Kitap, Ankara İTÎA yayım, Sinemada cmsellik, sessız tılmın ılk «öpüşme»leıinden bııgUnün d u r d u r a k bılmeyen ' p o m o ' filmlerıne, birçok kuşağı etkilemış önemlı bır i.on u d u r . ülkemlzde b u k o n u üstlaıde hıç ciddı olarak durulmamış, Agah Özgüç'ün antolo,ıik nıteliktekı ıncelemelerı u şmda yaklaşılmamıştır. Mshraut Tali Ongoren'ın b u kez Payanışma Yayınları'nda çıkan b't dığer kitabı, «SinemaIa h a dın ve Cinsellik SömüriiMİ», ı?ta b u konuya değinıyor. Oıı çören, 150 sayfalıic b i r tfjjeleme ıçinde, sınemamn cinse !ık a1f.r.'incla baştan bugüne aıdığı %oii> degınıyor, başlıca aseks krallçeleri»nin, 'vafp'ların kisıl'klerını, bu alanda ; j i ^u rüitt koparan bazı nlm.erm yapılarını inceliyor. Ranat oku »an, akıcı türkçesı içinde öğıe tici, keyıfli bir kitap bu... Öngoren'in de ıtiraf ettiği gıbi, uçsuz bucaksız bır alana birhayli özet sayılabilecek bir yak laşım getinyor gerçı, ama ilerkı incelemeler için kapılar s.<,ı~ yor anahtarlar veriyor, zamamnda hepimızi etkılemiş, mitoslaşmış bazı filmler, yıldızlar ve sahneler Uzerine çözümlemeler getiriyor. Sinema üstüne kitapların da, sinema listü r e düşünmenin de adet olnıadığı ülkemiz için bir oos^vgu dolduran, önemli bir ncslenıe... aîilla dorsav Yönetmen: Roman Polanski / Senaryo: Gerard Brach, Polanski, John Brown jon / Görüntü: Geoffrey Unsworth, Ghislain Cloq«et / Müzik: Philippe Sa* de/OyuncuIar: Nastassia Kinski, Peteı Firth, Leigh Lawson, John Collin, Tony Church / Fransız İngiliz yapımı / Uzunluk: 185 dakika (bizde 2 saat 50 dakikahk bir kopyası gösteriliyor) / Emek, As, Kent'te. Alman oyuncusu Klaus Kinski'nin kızı Nastassia Kinski, *Te$$» filminde ilk kez guzelhğini oyunculuğuyla birlihte sergiledi ve bu filmle büyük üne kavuştu. Ölümsüz biryapıtın duru, siirli filmi: TESS T # Ajıar once haberıni verdığimiz Fılm Market dergisi honur.cta çıktı. Hem de "luyurduis duyuracağız derken, ı<cinr.'i sayısı da çıkıverdi bile... İlk sayısıyla birlikte bu clergı ye verdığimız onemın hemen doğrulandığım görduk.. diroı. rjıden ilginç haberler ve jazılaıla doluydu dergı... Sösgüiiını sansüre gıren yerlı ve yabjınr: filmlerden son ayUrda lıaı gilerının geçıp hangüeriam tekı.dığını öğrenmek ıstemez nrajcunız? İstanbul ve An^ara' uin başlıca ayaklarında sun msv&ımın en çok hasılat yapan Tıirlş, filmlerinin ve hasılatlannın birenilmesi, slnemayla ilgılenen kışiler için, ilginç olma nın da ötesinde gereklı değil mıdir? Ülkenın çeşitli kentlerinde açılıp kapanan (ne yazık ki çokluk kapanan) sinemalann durumu, varolanların da 'hal1 pür melâl'leri sinemamn yaşaması içın bilinmesi ve üzerırıde durulması gereken bır konu değıl midir? Vs, vs .. «Film Market», smemacılık mesleğinin böyle bir dergıye ne denli gereksınmesı olduğunu kesinlikle ortaya çıkarmıştır. Durmnların saptanması, sayıların belırlenmesı, sorunların deşilmesi ve temel sorunlar lızerınde ortak bır tavır alınması konusunda böyle bır dergi çok önemli bir rol oynayacaktır. Sözgelünı istanbul beledıyesının fiyat konusundakı anlayışsız tutumu üstüne Uk 3 sayıdaki soruşturma, durumu tüm boyutlanyla ve tüm rıddıhgıyle ortaya koyan bir belge niteliğındedır. «Film Mar ket»e hoşgeldın der ve Hayri Caner'i bu gırışımınden dolayı kutlarken, sınemacılarımıza dö nüp de «Daha öncelerl aldımz neredeydi?» diye sormamak da elden gelmiyor... Ve Bir Dergi: «Film Market» ess DTJrbervüles, 19. yiızyıl îngiliz yazınınm en trajik ve en sim gesel kişılıklerinden bı ndır. Charles Dickens'ın Oliver Twist veya David Copperfield adlı gencecik kahramanlan, Thackeray'm Barry Lyndon'ı veya «Vanlty Fair»deki kadın kahramanlan (Amelia Sedley ve Becky Sharp) gıbi, Thoınas HMdy'nin Tess'i de. serüvenle ri boyunca Vıctorıa çağı îngılteresinin tüm görkemını vesefaletini, tüm zenginliğini ve a lçaklığım, tüm aydınlığmı ve acımasızlığım kendinde yansıtır ve yapıt gelir, 19 yüzyıl İngiliz yazımnın son büyük yaratışlan arasındakı yerıni aiır. Polanski, filmini, yıllar once vahşi biçimde öldürülen güze kansı Sharon Tate'e adamıştır: kitap ona ilk kea Tess'i oynamayı düşleyen Sharon tarafmdan tamtılmıştır çünkü.. PolansMTıin sinema yaşamı da, aslında yıllar bo yu, sözkonusu cinayetten esinler, yankılar taşımıştır: «Mac beth» sonuç olarak bir dizi vahşi cmayetin öyküsü, «ÇŞn Mahallesi • Chinatown» polisi ye kılığına bürünmüş bir antik trajedı, «Kiracı» yaşamm tüm korkularını, tedlrginlikla rini taşıyrn bir çığlık değil mı dır?.. Ama Polonya'lı Polanski' yı bu Fransız yapımında kla sik bir Jngiliz yazannı uyar lamaya iten, Batı kültürünün, antik çağ düşüncesi, Hıristiyan m,istıklıği ve Aydınlanma Çağı sncılcıhgısgibi ortak *temellere oturan engin bir düflf ya olduğu gerçeğıdırfcu$kusüy,* ve bu açıdan. bu yaklaşma, Stanley Kubrick gibi tipik Ameriksn bir yönetmenin Thackeray'den «Barry Lyndon»u uyarlamasına benziyen ve şaşırtıcı olmaması gereken bir olaydır. Ama PolansMTıin Tess'le buluşması, belki de enindesonun da gerçekleşecek, kaçınılmaz bır olaydı. «Tanrı'nın sessizliği ve doğanın ilglsizliği için de» bir dizi raslantının oluş turduğu acı bir yazgının öksesine kısüıp kalan bir insanın serüveni, Polanski'nin trajik rastlantılarla örülü kendi ya şamını çağnştırmıyor mu? In güiz taşrasında yoksulluk içınde yatişen, babasmm, bir rasİEintı sonucu, aslında «soylu» olduğunu öğrenmesiyle baş layan bir dızı raslantıyîa git gıde daha trajik bir yazgıya doğru sürüklenen bir genç kız dır Tess... Herşeye sahip soy lularla hiçi)ir?eye sahip olma yan köylülerder. oluşan bir toplumda Tess, gençliğini, gü zelliğim aılesine biraz daha iyi bir yasam sağlamak içın kullanmayı deniyecek, ama on ce, yıllar önce ünvanlarını «sa tuı almış» olan ailenın oğlu ta rafından iğfal edilerek gebe kalacaktır. Çocuğunun ölümünden sonra çeşitli zor, yıp ratıcı işlerde bedenini harcat ken bir papaz oğlu olan An gel'de gerçek sevgiyi bulur gi bi olacaktır Tess... Ama Angel'e düğün gecesi gerçekleri ıtiraf etmesini buyuran dürüst Iüğü, dinse) eğitiminm katı il kelerinden kurtulamayan genç adarnı itecsk, mutluluklan baş Iamadan bitecektir. Tess, 6n ce ağır beden işlerine geri don mek, sonra dayanılmaz hale şelen yoksulluktan kendisını ve ailcsini kurtarmak için, yeniden kârşısına çıkan «ilk erkeği» ile, «knzeniyle» evleu Denizcîlîk Bankası T.A.O. Yönetim Kurulu Başkanlıgından Denizcilik Bankası T.A.O. Yönetim Kurulu, Hissedarlar Genel Kurulu'nu 20 aralık 1982 pazartesi günü saat 11.00'deKaraköy'de yeni Yolcu Salonu binasınm ozel toplantı odasmda aşağıda yazılı gündemdeki hususu müzakere ve karara bağlamak üzere Olağanüstü Toplantıya davet eder. Toplantıdan en az yedi gün evvel Hissedarlann veya Temsilcilerinin bu sıfat ve selâhiyetlerini gösteren yetki belgelerini Banka Yönetim Kurulu Bürosu Müdürlüğüne tevdii mukabilinde alacakları girnıe kartları ile birlikte toplantı günü ve saatinde yukarıda tasrih edilen yerde bulunmaları rica olunur. DENİZCİLtK BANKASI T.A.O. YÖNETİM KUEÜLU GENEt KURUL GÜNDEMt: 1. Ana Sözleşmemizin 89. maddesinin değiştlrilmesi konusunun müzakeresi ve karara bağlanması. ANA SÖZLEŞMENİN DEĞtŞ TİRÎLECEK 89. MADDESİNİN ESKİ VE YENt METİNLERİ ESKt METtN Kârın Dağıtımı Madde 89 "Baukamn yıllık safi kâYENt METtN Kârın Dağıtımı mek zorunda kalacaktır. Yıllar sonra Angel, hoşgörüsüzlüğünün onu sürüklediğı uzak di yarlardan pişman ve akıllanmış olarak döndüğünde ve Tess'e geri geldığınde ise, genç kadı nın vücuduna ve ruhuna smmiş olan pislıgi temizlemek icın yapacağı tek bir eylem kal mıştır. O da onu yapar... Sanayi devrimınin getirdığı yeni guç ve yem ölçüt para soyluluğu bile satın alırken dığer ya.ıda egemen olan koyu bir yoksulluk, Darwin'in 30 yıl ör.ce «Türlerin Kökeni»nı yayınlanıasıyK dınsel inanç lan alJakbullak olan bir tcp lumda dogmalarla akılcılıgın, puriten ahlakla doğayı ve do ğalı kutsamanın çatışması, «gbnah»ları aagışlamadıklan ıçin hayatlar yıkan, ama yenıIngiliz sömürgecilığinm uzak öıyarlarna doğru kanat açmak tan çekinmeyen papaz çocukları» Tüm bu ögeler, Tess' in Victoria çağıöncesî romantizminden izler taşıyan, temel de melodıamatik öyküsüne toplumsa! bir tanıklık, gerçekçı bır ton yüklerler. Polanski, dev filminde bu ıkıyan lıüğı ustaca korur: film bır yandan raslantılarm parça par ça ettiği bır «kırık hayatlar» fılmidir, dığer yandan ise donem Ingiltere'sımn aynntılarla verilse de sağlam biçimde belırec bır toplumsal, ekonomık panoraması. Sınılsal ılışkilerin katılığı ve acımasızlığı, tarıtnda emeğm sömürüsü ve yavaş yavaş gelıp yerlesen md kıneleşme, taşrada Dlckens Loııdra'sından uzak doğaya donuk ve cioğayla ıçiçe bır yajam... Ve usta bır doğa betım leyıcısi olan Thomas Hardy'nın o benzersiz doğaî guzellus an latımları Ilkyazın bınbir ren ;ıni taşıyan kıtlarcia gezmtiler, nilüferlerle ortülü göl yüzeyle i'uıde kayıp gıden kuçük kayıklar, balan guneşin kıpkızıl ııfku öniinde yspılan itiraflar... Polanski, b' 1 kez şiddetin, ruhsal tedırgn ıklerin ve sapıklıkların, çağddş toplumsal hastalıklann yonetmeni olduğunu unutmuş, sanki kendi kişilığıni klasik bir yapıtın perdeye taşın ma çabası önunde silmek ıste mıştır. Polanski'nin sineması kendini duyurmayan, klasik; (bazılan buna «akadcraik» da rmşlerdir) bır mizansenin gerisrade alabildığine saklanmış bir sinemadır sankı.. Filmde büyük, çarpıcı, heyecan ve şid dst vüklü anlar, sinemamn b! zı iyice alıştırdığı gorkemli gösteri sahneleri bekleyenlet, bu filmm duygu ve şıir yüklü ince ve lirik anlatımmın tadı na varamazlarsa, dogrusu ya zık olur.. Polanski'nin îngiliz yazımnm doruk noktalanndan biri nın emrine koşulmuş, dizginlenmiş, ama usta ışi sineması, Geoffrey Unsworth'un başlayıp (ölümü üzerine) Ghislain Cloquet'nın bitirdiği benzersiz ka mera çalışması, Philippe Sarde'ın fılmin en duygulu anları nm altını ustaca çizen göste rişsiz, ama etkili müzığı. Evet, ama belki bunlardan da oıe «Tess» kuşkusuz bir oyun cunun Nastassia Kinski'nin fıl midır. Genç oyuncu, 1940'larda ki haliyle Ingrid Bergman'ı olağanüstü anımsatan fiziğiyle kuşkusuz benım kuşağım için ayrı bır etki giıcü taşıyacaktır. Ama bunun dışında, Kinski'. nm, ddnemını aşarak tüm ıstırapların, kötü yazgıların ve trajediler:n ortak kHhramanı kılma yı bildiği Tess*!e sinemamn gü nümüzdekı en buyuk ka^ancıa rından ve ızlenmesi en zevK't oyuncularmdan bırı olduğu da kcsmdır. sinemadan kısa kısa 41 Sally Field komediye dönüyor : k|t• «Norma Rae» ile Oscar kazanan Amerlkalı aktrıs Sally Fir'd, bır cizi dramatik rolden sonra yine komediye dönuyor. «Veda Opucöfü'Kıss Me Goodbye» isımli fılm, 1940'lpnn unlü bır ro ırantık güldürüsünün yem çevinmi. Field füm.de 2 erkek (James Caan ve Jeff Brldges) arasında kalan bir sosyete kadmmı oymıyor. %15'i,ödenmiş sermayenin yarısı^" na varıncaya kadar Adi Ihtiyat Sermayeye. b) %10'u Ödenmiş Sermayenin yarısına varıncaya kadar Olağanüstü İhtiyat Sermayeye, c) %5'i Genel Kurul tarafından tayin edilecek nisbet ve esaslar dairesinde Yönetim Kurulu üyeleriyle Banka personeline, ç) Genel Kurulca tayın edilecek nısbetler dairesinde Sabit Kıymetler karşılıklarına, ayrıldıktan sonra bakiyesi, hisse senetlerınin ödenmiş kıymetleri üzerınden hissedarlara tevzi olunur. *•" ^ . î Madde 89 Şirketin r ndan \ î») Geçmi§ yü zararlanj b) Türk Ticaret Kanununun 466'ncı maddesi gereğince aynlması gereken Yasal Yedek Akçeler, .) Vergi Yasalan ve diğer Yasalar gereğince yerine getirilmesi gereken yükümlülükler, d) Geçmiş yıl zararlarınm safi kârdan indirilmesinden sonra kalan meblağ üzerinden beher hisseye odenmiş miktarınm %5'i oranında birinci temettü hissesi, düşüldükten sonra kalan kısımdan, e) %10 (yüzde on), Fevkalâde thtiyat Akçesi olarak ayrılır. ve bakiyesi Ortaklara ve Yönetim Kurulu Başkan ve Üyeleri île Memur, Hizmetli ve Işçilere %5'i geçmemek üzere mlktar ve zamanı Genel Kurulca belirlenmek suretiyle temettü olarak dağıtılabilir. Türk Ticaret Kanununun 469'uncu maddesi hükmü sakhdır. (Basm: 26017) 7986 d Paul Newman, avukat rolünde • Paul Newman'm yem filmi, «HükümVerdıct» admı taşıyor. Çoksatan bir romandan 3İman filmde Nevvman, Katohk kılısesmi vc bazı doktorlan karşısına alan bir avukatı canlandınyor Sicrııey Lumet'nin yönett:ğı bu idd'alı filmın dığer başoyuncusu James Mason... 41 Ankara ve Rize'de sinema fiyatları İstanbul'u geçti • Ankora'da lüks sinema fiyatlarmm 100 lira olmasından sonra Istanbul'da da sinemacılar biletlere zam ıstediler. Rıze gıbi brr kentte bıls sinema fiyatlannm Ağustos'tan beri 100 lira olması karşısmda îstanbul'da hâ!â 85 lırada tutulması, sinemacılar acısından çok olumsuz karşılanıyor ve bu yıl göstorilmesi planlanan birçok filmin gelmesml tehlikeye düşürüyor. & Fred Zinnemann 75 yaşındaki Avusturya kökenli Amerikalı yönetmen Fred Zinnemann, Avusturya Alp'lerinın tepesinde «5 Gün 1 Yaz 5 Days One Summer» adlı filmi çekıyor. Yaşlı kocasıyla tepelere tırmanırken genç bir rehbere aşık olan ve dramatik gelişmeler sonucu 2 erkeğin hayatı arasında seçim yapmak zorunda kalan bir kadının öyküsünü anlatan film, ünlü yönetmenin «Julia»dan beri yaptığı ılk fılm.. Filmde Sean Connery ve genç oyuncular Betsy Brantley ve Lambert Wilson oynuyorlar. Kitap...Ydyın... Kitap...Yayın... Kjtap...Yayın... Kitap...Y&yın... Kitap...vayın... Kitap...Ycıyın ıot!ap...Ycıyın... MİYATRO YAYINLARI Ünlü Halk Ozanımız eleştiriler QZEKİ ÇAKALOZk beğenecek ve seveceksiniz.. YAYIN DÜNYASTNDA EN ÖNDE /ENI KİTAPLAR YAZKO 1983 Çeviri Şıir Buyük Öclülü (AŞIK VEYSEL'in BÜTÜN ŞİİRLERİ'ni) Sunar. Dostlar Beni Hatırlasın Yakında Çıkacak: URART SANAT GALERİSİ POSTA KUTUSU 5 YENİKÖY tSTANBUL ÖZCAN ÖZBİLGE/seçki KARA TENLİ ŞİİRLER/70 lira A. PUŞKİN/öyküler ERZURUM YÖLCULUĞU/200 Lira (Cev: Ataol Behramoğlu1 .ANKARA KEDİ, KÖPEK, KÜŞ, AKVARYÜM,ÇİÇEK BVC DİKİZ AYNASI Ümit Yaşar Oğuzcan'ın Son Yergi Şiirleri MUHASEBEve VERGİ DERGİSİ LAJOS EGRI/inceleme PİYES YAZMA SANATI/300 Lira ',Çev: Suat Taşer) YENİ BASIMLAR 1980 Nevzat Üstün Ödülü YEDİTEPE Armağanı 1982 TDK Şiir Ödülü UÇTU UÇTU ALİ UÇTU «Muzaffer İzgü'nün Güldtirü Öyküleri» Çıkmış öteki yayınlarımız: Çetin Altan: Bir Yumak însan. Şeytanın Aynaları, Mehmet Altan: Dört Mevsim Sonbahar, Sadık Şendil: 7 Kocalı Hürmüz, Çapkın Enişte, Müjdat Gezen: Meddah, Kuzucuk, Köşeyi Dönen Adam, Uçurtma, Ustalarım, Bir Bulut Olsam, Gırgıriye, Evde Karagöz, Aptal HamdL GENEL DAĞITIM: İstanbul, Ankara, Anadolu CEMMAY DAĞITIM Tel: 27 01 53 Izmlr, Ege Dağıtım DATÎÇ Tel: 13 87 86 13 28 38 Yasa değişiklikleri en geniş şekilde sistemscl olarak dergimizde izlenebilir o Sistemsel üstünlüğü ülkemizde ve dünyada kanıtlanmış 12 yıldır yayınlanan tek dergi o BİLGİ PK. 64 ULUSANKARA ITEL: 24 28 40 24 39 49 ALİ YÜCE/şiir HALK ÇAĞI/100 Lira Ömeı" Faruk Toprak Ödülü KEMAL ÖZER/şiir KİMLİKLERİNİZ LÜTFEN/70 Lira (2. basım) şanatın görseldili SEZER TAIMSUĞ KONUSUNDA RAKİPSİZ aylık dergs CIKTI Bayîlerînizden ısrarla îsteyinîz. "Abone Olunuz» BÜTON KÎTAPCILARDA YAZKO, P. K. 442 Sirkeci / İstanbut URAÎTT SANAT GALERİS! POSTA KUTUSU 5 YENİKÖY İSTANBUL