18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
3 ARALIK 1982 •••* Cumhuriyet 11 CENEVRE, (Cumhuriyet) Isviçre Yüksek Mahİtemesi, Türkfye'nın Cenevre Başkonsolosluğu sözlpşnıeli katibi Meh met Savaş YerRÜz'ü öldürmek suçundan 15 yıl hapis cezasına çarptınlan Ermeni terörist Mardiros Camkoçvan'ın kararın iptail yoiundakl ba^vurusunu redcietti. Böylece Camkoçyan'ın cezası kesinlesti. Ermeni teröristin ayukatı Camkoçyan'ın cinayeti önceden tasariamadıgım öne sürerek, karann temyizl için Tsviçre Yüksek Mahkemesi'ne başvuruda bulunmuştu. Ermeni terö rist Mardios Camkocvan Türki ye'nin Cenevre Baskonso'oslıı£u sözleşmeli katibi Mehmet Savas Yergüz'ü ereççn yıl 9 haziranda şehit etmisti. Camkocyan. olay vennde bu lunanlarm yardımıvla vakalanmış ve geçen yıl araiık aymda 15 yıla mahkum olmuştu. Yergüz'ü öldüren Ermeni'nin 15 yıüık hapis cezası kesinlesti • BAYÜLKEN. PAPANDREU YU (Baştarab 1. sayfada) dederek, bu tutumuyla Yunanistan'm Ege'nin denizi ve ha va sahası ile tUmünü kendı egemenliğine almak istediğim, bu amaçla her türlü takti ge yöneldigini ifade etti. Bakan, «Papandreu NATO'vn da bn emelîerlne alet etmek istlyor, bunun için santaja başvurmaktan çekinmiyor. Llmni İle İIRİU istemierl bunnn en açık kanıtidır. NATO'yu arkasına alabilmek içm Limni'yi öne sUrilo manevralardan çekildi» şeklinde konuştu. Haluk Bavülken, Papandreu 'nun tutumundaki olumsuzluklara karşı Türklye'nin sabırh bir tavır takmdıgını ve Yunanistan ile divalOKa başlamaya hazır oldugunu duyurdu. Panadreu'nun iki Ulke arasmdaki centilmenlik anlaşması sürerken, «Küçiik Asva feIaketi»nden söz açtıgım da hatırlatan Bakan. avnca Yunan Pa"îbaknp'"in NBC tPİpviüvonuna verdigi «Türk teiırtMindPi U?\<n riımıvoruz. NATf) ve ABD bi»e bu IÇOPIKJB ("ivenrp > vermelld'r.» Pir î" >'"ivnl ça7«î t^sine vprrl'&i ><NATO ben kuP'PI to'nHflî ernrttynr. Inamyoruz» dedl. ATATÜRK VE VENİZELOS Bayulken, bu sözlerinden son ra Türk Tarih Kurumu üyesi BUal Şimşir tarafından hazırlanan ve 1932 yılında Venızelos'un Türkiye'vl ziyaretinde Atatürk ile yaptığı konuşmala rı aktaran bir kitabı gösterdi ve söyle dedi: «Yunanlı dostlanma Atatürk ile Venizelos arasında ne ıribl konuşmalar geçtiğinl okumala rını öçütlerdim. Bu konuşma lar Türk Yunan çatışmasından tam on yii sonra vapıltnıştır» Bayiilken konusmasmm sonunda şunlan söyledi: «Oeçmiştekî örnekler Türh • Yunan sorunlannın çözümSÜ7 olmadiRinı giistermekfedfr. V.ğcr Yunanistan'm başbakanı Türkiye lle vakır ve dostça îllşkiler kurmı arzusunda samimivse Itenrli dişlsieri bakanının onümiizdekl hafta Türk Dışis'erf Bakanı ile cörüşmesine îzin vprmekte serbesttir.» SORULAR VE YANITLAR Daha sonra soru ve vamüara gecıldi. tlk soru. «Papandreu. dlinkü toplantida Türkterin sıvunmad» oldiîTiıiu söv > d""» volr^ıip''' rtprn" r; lemis. Siz ne divorsunuz?» oldu. Bayulken, soruvu gülerek lerini okudu. Bavülkpn Payanstladı ve ine kadar îyl, depandrpn'nun hıı demp'*ipH vitnek ki. salriinran taraf biz dene ppniilmpni'k enlasm!»sı n(rilmişiz. Bu nlsa o!s» saldırra'îinrif!. ppnen ek'"' avmda tran smaçlar taşıvan tarafın vprrîi)Hn«. dikkat rekti. hancisl oldujhınu eösterir» Bayiilken. Dı^isleri Baksndedi. lan hiTiıı«:tnî<«ının tPk tarsfi f Bayiilken, bır başka aoruyu in ali Vnnusımda. «eerefcT oia yanıtlarken de. eski bir Yunan : Renerali olan Somiades'in, «I,n Brtp <nircT iter. flfirflsıııH tan iitl Ulkenin bans içlnde vaşayabilecekierint sröstermişMtlr. Genç lnışaklar vlrminci le rtuvms*'»r. Bu da amscn yüzyılın başında meydana gebaElra niduîhınii afikfJ» rflsterlen insanlık trajedisln! nnutşekl'nde kornntu. mamalıdırlar,» yolundaki söz. sunlan ekledi: lerini aktardı. «Panandren'mm Tun»n halTARTIŞMA ÇIKIYOR kım TP'MveVe rHî^mantık duv Bir Yunanlı gazeteci Dışlşleetri eski Bakam Tevfik Rüştü TrarmTırorn». Aras'm 1936'da adalarla İI3İİİ olarak Mecliste yaptıftı bir ko nusmavı okumava basladı. Yunanlı gazetecinin okuması uzann B THr\inca Hoilandah bir bayan k'vp'nin TTcrpvioki t n e s n ı h"irfjazeteci rnüdahale ederek, Inrıni Vrmmıak VnnusHTir'»1'i «Lütfen soru sorun. Burada hîrbir sekiide basm toplantısı içîn bulunuvoruz» dedi. Buntın üzerine Bavp Ynnan;«*!»n na dt. yülken, «Bırakın soruyu sorsıl »unlar. Yanıt vermekten tnem . yaktn Wr releceiı nnn olacajtıni'% diye araya fti^ te de btrnn sağlvracaklanna di Yunanlı ^azetecinin sorusunu tamamlamasından sonra Bayulken, Yunanlı eazetecinin üzerine gidereesine. «TJluslar> (Baştarafı 1. Sayfada) arası anlaşmalar tek taraflı alak değerlerinden düşürülen aşınma paylannı yükselterek. vergi matrahlannda yü kümlüler lehine değişiklık (Bastarafı 1. sayfada) yapıyor. Yeni uygrulamaya dusunun malzeme eksiklilderinu Röre binalann lnşaat bedelçekti. NATO Genel Sekreterl Joseph leri. kullanış tarzlan, yaoim Luns da, Savunma Planlama malzemeleri ve cînslerine Komitesi toplantısından sonra gftre metrekare başına Magazetecilerin sorularmı yamtlar liye ve Baymdırhk Bakanken, «TürkYunan anlaşmaabğılıklarmca her yıl saptananın ittifakın Güneydoğu kanacak. Genel beyan dönemlecunı ffüçlendirdiğini söyleyerine rastlavan yıllarda ise, bilmek mümkün değil» dedi. bina inşaat maliyet cetveileLuns, Yunanistan'm Ege'de ma rl beyanname söresinin basnevralarının yapılmaması yolunda bir istemi olmadığını da langıcından dört ay önce belirttikten sonra Limni'yi kas ilan pdilecek Bu ilkelere götederek, «Hassasn bölgelerin re saptanacak bina bedelledikkate alınmasmm da bir zorinden de aşmma paylan dü runluk olduğunu eklsdi. sürülerek verpriyo esas oian NATO ülkelerinin savunma matrah bulunacak. vend deharcamalanna ilişkin ekonofterierinin takdlrine iligkin mik veriler NATO sekreteryası tfi7ükte yapılan son degişiktarafmdan açıklandı. Bu verilikler ile vukseltilen a$ınma ler inoelendığinde savunma paylan harcamalarınm Gayrisafi MiUi Hasıla içindeki oranı bakımmÇelik karkas. betonanne dan Yunanistan ve Türkiye'nin korkas binalar için 0 3 yaş önde gittikleri ortaya çıkıyor. arası yflzde 4. 4 5 yaş arası Bu verilere göre, savunma vüzde 6. 6 10 yaş arası yözharcamalarm gayrisafi milli hasıla içinaeki oranın bakımm d 9 10, 1115 yaş arası ytizdan ilk sırayı yüzde 6.9 ile Yu de 15. 1620 yaş arası yöznanistan ahyor. Yunanistan'ı de 20, 2130 yaş arası yüzyüzde 5.3lük oranlarla TUrkıye de 25. 31 40 yaş arası yflzve Ingiltere izliyorlar. Aynca de 32 4150 yaş arası yuzbu oranın Türkiye açısmdan de 40, 5175 yaş arası yözson yıllarda belirli bir artış eği de 50. 76 ve dsha vukarı yas liml ızlediği de gözlenıyor. arası için yözde 60. 1973 ve 1980 yıllannda yüzde 4 3 olan oran, 1981'de 4.9'a ve Yıgma kagir. yiğma yan 1982'de 5.3'e yükseUyor. r binalar icln 0 3 yaş NATO belgesinde üye ülke'.e. arası yfizde 6. 45 yaş ararin toplam savunma harcaması yü7de 8. 610 yaş arası ları ulusal para birimlerine göre gösterilıyor. Bu nedenle yüzde 12. 1115 yaş arası tam bir karşılaştırma yapma yözde 1S. 1620 yaş arası olanağı yok. Bu bölümde Türvfizdo 25. 2130 yaş arası yüzde 32. 31 40 yaş arası kiye'nın savunma harcamalanran yıl sonuna kadar 447 milyözde 40, 4150 yaş arası yar 790 milyon liraya ulaşacavüzdp 50. 51 75 arası yüzğı belirtillyor. Bu rakam 1979 de «0. 75 ve âfth» yukan yılı için 93 milyar 268 milyon ynçlar Için yördf» 70. sonraki iki yıl için sırasıyla 185.5 mUyar 656 milyon ve 313 Ahşap. taş duvarlt. çamur milyar 67 milyon lira dolayınriirc't ePCPkrındıı blçîml v« da. nitpİiiHndpki binalar Idn bu NATO ülkeleri içinde kişi ba orsnlnr vukard* bpiirtilsn şma düşen milli gelir oramnda en alt sırada yüzde 1.326 dolar ile Türkiye bulunuyor. Kişi ba 12. vÖ7de 18. y şına düşen savunma harcamala ? > v"i7d*» 3?. yö?de 40 yür• nnda da Türkiye 54 dolarla yi d=. "50 VÜ7tîp) Rt) vft'dfl 70. ne sonuncu sırayı koruyor. Yuvu7r<p, an. kerpic v» di&er nanistan'da kişi başına düşen bnsif b'nalar 1ç!n fse 0 3 savunma harcamalan miktarı vas ara<!i v ö r d e 10. 4 5 y a ş 283 dolar. ara<*ı v&7d* 17, 6 10 v a ş araSavunma harcamalan içinde2<5. 1 1 1 5 v a s araki malzeme harcamalarında Türkiye içm oran yüzde 10 8 '^5 1«3O va? " r w olarak verilmiş. Başka bir de45 ?1 30 y a s arası yişle, Türkîye'de savunma için 55. 3 1 4 0 y a ş arası yapılan harcamaîann ancak m 41 50 y a ş arası yaklaşık yüzde ll'i askeri mal75. 517 1 ! v a ş arası zemeye çidıyor. Bu kalemde **. 76 vc d « i ^ y u k i TUrkiye Lüksemburg ve Porte«ni! irin vıİ7d° <55. kiz'den sonra sondan üçüncü n geliyor. Bu oran Yunanistan'da Mai'va Bnkanlıftı yetkilîyüzde 19.1 doJayında. Yunanis. leri son degis!Wi£in yütan. îngiltere, ABD ve Hollan knmlönün verKİ yükünü ada'dan sonra dördüncü sırada raltsruftını belirterek. «Blyer ahyor. na de&orlerinden IndirileSilah altmda tutulan askerlo cek aşınma naylan 1972'dc rin toplam çalışabilen nüfus b"iirlenen eski orSnlanna içlndeki oramnda Türkiye yüz çol? yflkseUtlmîstîr» de 4.4 ile Yunanistan'dan (5.9) sonra ikinei »ırada geliyor. . Tü7flft» eklenen blr Verilerin son bölümünde mpddp ile verjç! matrahlarının bplirienmeslnde. metre NATO ülkeleri ordulannm bliyükiükleri gösterilmiş. Türkiye kar« birim fivatiarınin ortabu bölümde 7P5 bin kişilik or(aması esas alınacak. «yr«c«» dusu ile pn tasta yer alıyor. bînn dp^rinln saptnnmasiTürk ordusu 1979'da R98 bin W na yü?rfe 20 artış kftn da st iken 1980'de 717 bine ve 1981' de de 741 bine yükselmiş. Yu ilave edllmeyecek. konuvft nan ordusu 186 bîn askerden oHişWn duzenleme dünkîi Rpsmi Ga7ete'de vayınlana luşuycr. (Sedat ERGÎN) rak yürürlüge girdi. çıklamalarla değl«tlrUemez,a dedi. Bayülken'in yanıtından sonra aynı bayan gazeteci, «burada aniatılan tarih bilcileri İçin teşekkürler.» dedi ve şu soruyu yönelttı: «Belcika ve AJmanva'nın hava sahalarının fır kontrolü Hollanda'dan vapıhyor. Acaba Türkive Yunanistan lle böyle bir düzenlemeye girer mi?» Bayulken, «önemli olan eöve nin varlığı. Papandreu Ege'de denetimindeki fır sahasını bile kendi egemenlik alam savıynr. Bu yaklaşıma eüven duyuiabillr mi?» dedi. TÜRKtYR tHIAL ETTt Mİ? Bir başka vabancı gazeteci «Türkiye gerçekten Yunan hava sahasını ihlal etti mi?» diye sorunca Bakan. «perekll lnceIemeyl vaptık. Yunan hava saIıası ihlal edilmemlstir. Bunu tarafsız üçüncü otoriteler de rioğnılamaktartırlar» şeklinde konuştu. «Neden OördüncO Orduvu kurdunuz?» sorusunun sorulması üzerıne Rayülken, «Biz ordularunızı ba^ka iükelerin taleplerine çöre düzenlemeyiz. Vunan tarafı Dördüncü Orduva karşı cıkıyor da neden Trate va'daki Birinci Orduya karşı çıkmıyor,» dlye konuştu. Milli Savunma Bakanı, nava sahası anlaşmazlığı ile ılgıli bır başka soruya da şöy'e kar şılık verdi: «Yunanistan'm ka rasulan B mil uzunluktadır. UHısIararası hulruka Eİİre hava sahasının da bununla sınırh olması çereklr. Yunanistan 10 mil hak iddia edivor. Son Montreal buluşmasında Türk Dışişleri Baknnı, Yunan mcslekdaşına bunun doğru olup ol madığnu 8|renmesi İçin Oluslararası Sivfl Havacılık örgiittine ffitmesini ögütledi.» «Türk • Yunan anlasmaziıği NATO İÇin ne ölçüde önemlldir?. Bayulken bu soruya yamt verirken aniaşmazlığm NA TO'ya getlrilmesinden Türkiye *nin de Uzüntü duyduftunu, bu anlaşmazlığm iki ülke arasmda çözülmesi gerektigini anlattı ve, «anlaşmazlıem NATO'ya Ketirilmesinden dl&er bakan ların da memnun olduklannı hic sanmıyorum,» dlve ekledi. DEMOKRASÎYE DÖNtİŞ Basm toplantısmdaki son soru şu oldu: «Toplantı sırasında demokrasiye dSnmeniz kortusunda herhançi bir baskı va da telkin yapıldı mi?» Bayulken, su karşılıftı verdi: «Bn kontıda btze herhangi btr taiep (jelmedi. Çünkü, de» mokratik kurnmlarını inşa ederken, Türkiye'nîn başkalann dan ders aimaya Ihtlyacı roktnr. Bfzhn de Fransa. Yunanis tan ve dlger ülkelerde de karşıîaşıMısı pîbî bazı tfiçlüklerimiz oldn. Bütfin bn olaylarda, sonnnda demokrasive dönülmüştOr. Nasü Fransız halkı de Oa»lle*den Bnce ve vme nmıl ttalrsn halkı MnMOİinl'den sonra yaptıysa. Türldye'de Türk halkının da vüzde 9O'ı ssndıklara eiderck ve yüzde 91.5 eib! bir çogunlakla «evet» diyerek venl anavasayi onaylamıştır. Bu da Türtdve'nln bü tün demokratik knrumlan 1şletmek konusundaki ttnrarhlıKmı RSstermektedir. Türklye'deH Tnnetim ne dedlvse, za» manında verine (fetirmiştir.» FRANSIZ GAZETECt BAYÜLKEN tLE TARTIŞT1 Bayülken'in bu vamtmdan sonra ön sırada ottıran bir Pransız gazeteci Ba^Hilken'e «Fransa en son ne zaman askeri yönetlm altmdavdı? şeklinde bir soru yöneltti. Bakan da bu gazeteciye dönerek şövle dedi: «Ben askeri vnnetimden de*il, Anavasamn onavlanmasmdan s5z ettim. Stan de Fraır.a'fl» sıkıntılannız oldu ve de Gualle «Ikevl kurtardı.» Gazi Üniversitesi'nden atılaıı 12 araştırma görevlisi geri alındı VNKARA (ANKA) Gazı U"iveısitesı"nt?cn atıîan 27 araştrnu görevlilerinden 12'sı dün 5,3n atındj. Gazl Ünivetsitesi'nde yetklH or»anl^nn karanyb geri alınan pva'jtırma görevlılsn diirden ıtibar^n eski görevlerine bRşla dıitr. Geri almrnası kararlaştınlan VÖ dün eski govoviorine ba^lavan Iktisadi ve İdari Büimler Fakültesi araçtırma göreviılori ^.unlar: ş Yurttaş, Haluk Erman, Arif Koraman, Ranıazan özcan, Muıaffer tsler, Nazım Türel, Mehmet Ali Kılıçbav, Erkan AInn, Ercan Enc, Mine TekeiJ, Serdar Kılıçkaplan, Yıldız Feyzioğlu. Bu arada Amerikada bulunan Orhan Serilerpil'in geri alınmaması kesinleşirken araştır ma görevliiprirden I evrnt Gök er ile Dr. Fiçen Günalp'.n geri alınıp alınmsm?.!! konusunda henüi karar ve::lemec'i. Gari alınmaîarla ügilı olarak, ANKA rmt'nabinne bir acıklanıa vaprn Rektor Şakir Akca. hata lı tasarruf'.ann ttnlenmis olduğunu söyledi. Diğor araştırma görevlllfTinin geri alınması ve durumlannın yeniden incelenebilr^esi için ilgilı fakülte dekan larından talep gelmesi gerekttğınt belirten Şokir Akca, «talep gelirae mutlaka inceleriz» dedi. Önce Demokrasi.. (Baştarafı 1. Sayfada) Sosyalist Parti'nin demofcrasiye, sosyalizmden daha çok ağırlık vermesi de doğaldır. Avrupa'da demokratik sosyallzmin üç ana sorunu vardır. Sorunlardan biri, kurulu düzen ile iliçkilerini saptamaktaki güçlüktür. Demokratik sosyalizm ile sosyal demokrasinîn sınırlarını belirlemek pek kolay değildir. Sosyal demokrasinîn nerede bittiği, demokratik sosyalızmin nerede basladığını kestirmek bir bakıma güctür. Bu güçlük, bu tür partilerln zaman içinde değiştirmek istedlkleri kurulu düzenin bir aynhnaz parçası olmalanna yolaçar. Böyle bir tehlike, demokratik sosyalizm birikimini aşmdırır; zamanla bu birikiml tuketlr. Sosyalist partilerin Jkincl sorunlan, Marksist Leninist partüere karşı takmacaklan tavırdadır. Evet, demokratik sosyalizm, «Marksist Leninist» dünya görüşünün tümüyle dışmdadır. Demokratik sosyalizm ve Marksîzm Leninizm, tam bir yol ayrımınm köşe tajlandır. Dünya görüşü ayrıdır, siyasal felsefe ayrıdır. yol ve yöntem ayrıdır. Avrupa'daki sosyalist partilerin «proletarya diktatörlüğü» hedef ve amacmdan uzaklaşmalanndan sonra «Avrııpa komüniznıi» ile «Leninizmi» arasındaki ideolojik yakmlaşma ya da benzerlik büsbütün yokolmuştur. «Proletarya diktatörlüğü», işin özüne inersenlz, «Marksist Leninist» olarak nitelenen sistem ve uygulamalann ana hedefleridir. Bu hedeften vazgeçmek, Leninîzmden vazgeçmek demektir. Bırakınjz Avrupa sosyalizminî, «Avrupa komünizmi» bile bu ayn çizglyi çlzmekte ve «antiMarksist» olmadan da «Leninist model»e karşı olduğunu açıklamaktadır. Italyan Komünist Partisi, bu karşıthğın en canlı örneğidir. Ve bu örnek. bilinmesi, tartışılması gereken bir örnektir. Siyasal ve ideolojik bîr laboratuvar örneği. Bu blr oluşumdur. Ve bu oluçum, tarih içlnde siyasal ve ideolojik ipuçlannı bulan bir oluşumdur. Ve yine bu oluşumun temelinde, yüzyılı aşkm siyasal ve ideolojik tartışmaîar yatmaktadır. Bu nedenle, bu gibi olaylara. «McCarthy göriüklerî» ile bakmak, demokratik sosyalizmi, Marksist Leninist ideoloji ile aynı kefeye koyup, tartmak. elmalarla. armutları bir araya getirip, saymaktan farksızdır. Her olayı. kendi özgün koşullan îçinde defterlendirmek gerekir. Olay'ara böyle bakmak bilimin gereğldir. Avrupa sosyaHzmine ve komünizmlne de böyle bakılmalıdır. İspanya örneğine de Fransa örneğine de başka ülkelerdeld uygulamalara da.. Batı Avrupa'da, Marksist Leninist slsteme sımsıkı bağlanmak. Sovyetler Birliği Komünist Partisi ile siyasal ve ideolojik koşutluk anlamına da gelmektedir. Oysaki, demokratik sosyalizmin en canalıcı özelliğl. «partl olarak bagnn«ızlık» ve bu parti iktldara geldiği zaman da «lıttkiimet olarak bağımsızlık» ilkcsidir. Bağımsızlık ve bu yaklaşım biçiml birçok. olayda be!H olur. örneğin Afganistan olaymda belll olur. Demokratik sosyalîzm, Afganlstan'ın Sovyet askerlerl tarafmdan isgaline şiddetle karşıdır. Bu tür işgalleri en sert biçimde kmar. Demokratik sosyalizm, Polonya'da Bağımsız Dayanışma Sendikası'ndan yanadır. Her ülkede, özgür sendikacılığı savunur. Bu ilkeden ödün vermez. Avrupa sosyalizml, bu bağımsızlıktan vazge. ç«nez. Yine Avrup* aosyaUzınt seçlmleiktidara gelip, yine seçlmle iktldardan uzaklaşma llkesinden vazgeçemez. Bu ilkeler. demokratik sosyalîzmin siyasal felsefesinl belirler. Demokratik. sosyalizmin üçüncü sorunu da terör eylemlerlne karşı takmacağı tavırdır. Bu sorun, îspanya Sosyalist Partisi'nin çözmek zorunda olduğu en önemli sorundur. Terör eylemlerine karşı kesin ve kararlı tutum. öncelikle sa6 ve sol terör örgütlerinin halk yığmlanndan soyutlanmalarıra ve yasal önlemlerle köklerinln kazmmasmı gerektirir. Uluslararası niteliktekl terör eylemleri ve çok uluslu silah satıcıları ile uzun süreli, açık ve kesin bir savaşa girmek, bütün hükümetlerin ortak görevidir. Uluslararası terörizmin, öncelikle ileri nitelikli hükümetleri yıkmak İçin eyleme geçirildikleri de bir gerçektir. Şili sosyallzmi ve Allende, terör kurbanlandır. İspanya Sosyalist Partisi, hiç kuşkunuz olmasm, Önümüzdeki günlerde bu eylemlerle karşılaşacaktır. «Çok uluslu terör» îspanya sosyalizmini ve Gonzales'i de hedef alacaktır. Bu gelişmeler içinde, Batı türü demokrasinin, coğulcu sistemln, çok partill hayatın ve hukuk devleti güvencelerinin ne kadar önem kazandığı anlasıhyor. Günümüzün sorunu, demokrasidir, demokrasiyl toplumun her kesimlnde yaygmlaştınp. köklegtirmektîr. Başka sorun yok mu? Var. Ekonomik, yapısal, toplumsal blr dlzl sorun.. Ama en önemlisl bu... iz! ve havayı (Baştarafı 1. Sayfada) hamamı, plaj ve ben/eri tesısler yapılması, hukumetin ızın verdiği yerler dışmda deniz kıyısında kazık çakılması. denızin doldurjlması, deniz üzerinda k^.hvehane. vemekhane ve bcn?eri tesislerin yapılması. herhangi bır biçimde limanlarm geniş liğini etkileyecek davranışlarda bulunulması yasaklanı yor. Yasanın 5. maddssinde istenilen değişikliğe gore. her tonajdaki gemilorin limanlarda ve Marmara denizinde ya da karasularımız için da denize. yönetmelikle belirleneeek alan dışında ve saptanan miktardan fazla sintine. balast veva kirli sularını basmalan halinde 250 bin ile 10 milyon lira, liman daki gemilerin, çöp. raspa ve benzeri katı sıvı atıkları ile deniz kirliliğine, duman ve benzeri nedenlerle hava kirliliğme neden olmalan ve gurültü yapmalan halinde 100 bin lira ile 1 milyon Hra, limanlara veya Uman Başkanlıgı'nın belirledıği verlere pasekul. moloz, suprüntu, lağım, kırlı sular ve ben zprî maddelerin akıtılması ve atılmas:, Uara tesislerinden. ev, fabrıka ve sanayi kuruluşlarından deniz kirlilıgine neden olan artıklann atılması ve akıtılması halinde ise 20 bin lira ıle 500 bin lira arasında para cezası alınması öngorülüyor. Yasak lara aykın hareketlerin tek rarlanroası halinde isa ödenecek cezalann iki katı olması, tasanyla getiriliyor. Taslakla. vasanın '<• mad desinde yapılması istenilen değişiklik ise şöyle: «Gemi donatanı liman sınırları içinde ve geçit yolla nnda deniz trafigini engelleyecek veya tehlikeye soka cak biçimde batan veya otu ran gemiyi, gemi enkazını ve yükü çıkarmaya, kaldırmaya veya çekmeye ya da bu işlemlerin giderlerini öde meye zorunludur. Gemi donatımı bunu yapmadığı tak dirde, Liman Başkanları gemiye, enkaza veya yüke el koymaya ve masrafları gemi donatanmdan tahsil edil mek üzere gerekli önlemleri almaya yetkilidir. Gerek tiğinde donatana ait gemile rin ümana girmesi Ulattırma Bakanhğı'nca yasaklana bilir, artan miktar hak sahiplerine ödenir. Gemi bedell masrafları karşılayamazsa, fark donatan, yük sa hibi veya bunlann aigortaalanndan tahsil edillr.» Yasada değişiklik öngören taslakta aynca, para cezala n n ı gerektiren eylemde buJunan gemilerin, para cezalannı ödemcden veya yeterli teminat göstermeden sefe re devam etmelerine izin verilmeyecegi, ancak cezala rin hapis cezasma çevrilemeyeceği, cezanın gemi, teferruatı ve navlun üzerinden tahsil edileceği belirtiliyor. 618 sayıh llmanlar yasasına aynca 4 madde eklenma si de hazırlanan taslakta ön görülüyor. Buna göre: «Deniz trafiğinin sıkışık olması veya sls, fırtına, deniz kazası gibi tehlikeli görülen di'rumlarda Liman Başkanlıkları'nın, limanlara giriş, peçiş, çıkış zaman, yer ve sırasını saptamaya yetklH kıhnıyor. Limanlara giriş, çıkıs veya Uman smırları içlnde kalan alanlardan ge Çiş için llgili makamlara za manında bildirimde bulunmayan veya bfldirimine uy mayan ya da Liman Başkan Iıgı'nm talimatına uymayan gemilerin neden olduklan kazalardan kaotanlar kusur İn sayılacak. Her türlü deniz kazaları. yangın, çevre kirlenmesi ve benzeri olayları liman işletmeleri, liman hizmeti yapan kurııluşlar ve kamu kuruluışlan Liman Baş kanhBrı'na bildirmeye zorunlu kıhndılar.» Çevro kirlenmes! olaymı kanıtlan île beraber ihbar eden özel kişilere ise, yapılan ihbarm önemine ve kanıtlanndan yararlanabilme derecesine göre tahsil edileceit para cezasmm vüzde 10'u oramnda ödül verilecek. Getirilen bir başka madde ye göre ise. gemilerin kirliÜğine neden olacak katı ve sıvı atıklarmm hangi liman işletici kuruluş tarafmdan ahnacapma Ulaştırma Bakanhğı belirleyecek. Bu hizmetten yararlamp yararlan madıklanna bakılomaRsızm gemilerin belirienen ücreti ödemek zorunda olduklan da tasla^da öngorülüyor. Halkın Mücahitleri Örgütü uyesi 7 Iranlı İstanbuTda tutukiandı Haber Merkezî Merkezi îran'da buiunan «Halkuı Mücahitleri» örgütü üyesi 7 kişi, 3 Numaralı Mahkemece tutuk landı. Sanıklann, örgütleri doğ rultusunda Türkiye'de faaliyette bulundukları, saJıte pasaport kullandıklan, hükümetin mane vi sahsiyetini talıkir ve tezyif ettikleri, suç işlemek amacıyia teşekklil o'.uşturdukları ıddialarıyla tutukiandıklan bildırildi. Tutuklananların kimliklerl şöyle: Muhammed Sadey Momen, Ahmet AIi Mebrani, Sojad She koof, Behzat Javedhand Taver, Hormos Shapoovl, Nasser Hag hineni, Kerim Asadiniya. 13 KİŞt TUTUKLAND1 tstanbul'da «Anayasa'ya Hayır» kampanyası acan ve aralarmda kapatılan TSİP üyesi de buiunan 13 kişi Sıkıyönetim Komutanlıftı 3 Numaralı Askeri Mahkemesi'nce tutukiandı. Hükümetin manevl şahsiyetini tahkir ve tezyif etmek, sah te kimlfk bulundurmakla da suçlanarak tutuklananiann Idm likleri şöyle: Avşe Baylcara, Dilek Bucak, Ruzlve Bavram, Zeynep Afet Tatlıtfirk, Nazan Erüstün, Meh met Dursun Keyvanklı, Rahml Atay, Mehmet San. AH Gedik, Mehmet Yıldınm, Erknt B a y kara. Zihni Erüsttin, Mehmet Dedeo&Iu. Aynı suçlardan tutuklanması lstenen 7 kişt mahkemece serbest bırakıldı. DEVSOL DAVAS1 • 146'sı hakkında ölum cezası istenen vasadısı DevSol üyesi 433 sanığın vargılanmasında sorgusu yapılan sanık öntler Arda, bombalama, kur şunlama, varaiama eibi katıldığı eylemler! anlattı. Sanık, yaptıklanndan pişman olduğunu söyledi. THKPC KURTULUS liAVASI « THKPC Kurtuluş örgütüne Uye olmak ve amaçlan doğrultusunda eylemlerde bulunmaktan sanık l'i icin idam istenen 48 kiş' hakkında dava açıldı. Yeni davayla birlikte THKPC Kurtulus davasında yargtlanan sanık sayısı 158'e, İdamı istenenlerin sayısı ise 15'e yükseidi. tZMtR 12 EvlUl öncesi îzmır Karsıyaka'da br bekçivı öldürmek suçundan vargılanan DevYol örgUtü militam Baki Snyın idam cezasına çarp tınldı Mahkeme samgm sucu isleruSl tarihte 15 vasmdan kü çük olması nedenîvle cezasını 5 vıl a*ır hapis cezasma çevirdi. Avnı suçtan var^ılanan îsroai! Karakösc 5 yıla hüküm givdi. Ulusu (Baştarafı 1. Sayfada) ğından, yaşam seviyesini dttzeltmemekten yakınan her vatandaşanız, sıkıntılannın geçmiş yıllarda uy gulanan kolay çöziimlerden kaynaklandığım bilmektedir», şeklinde konuştu. Başbakan Ulusu, kamu kuruluşlannın yeniden düzenlenmesiyle ilglli olarak «Genel kadro kanununun esaslarnun Snümfizdeki bir iki aylık sure içinde belirlenmeslni, fitli reorga nizasyonun da 1983 yüuida tamamlanmasını hedeflejen bir proçram yapıldığını» bildirdi. SORÜLAR Başbakan ülusu'nun Ana dolu Ajansı muhabirinin sorularına verdiği cevaplar şöyle: SORU: öcel kesün temKilcileri ile yaptığınız toplantıda, piyasadald durpun luğun giderek yaygınlaştığı ve ağırlaştıği, ekonominin temel sornnnnun kaynak yetmezliği olduğu öne sürüldü, 24 Ocak tedbirlerin de ortaya çıkan noksanlıklaruı tamamlanması ve des teklenmesl istendî. Bn konuda görttşünüztt açıklar nusııuz? ULUSU: Pıyasadaki durgunluğun arttığı ve yaygın lastığı yolundaki ifade eko nomik durumumuzu belirleyen istatistiklerle makro seviyede ortaya çıkan tabloya pek uymamaktadır. Bir süredir düşmekte olan milli gelirimizde 1981 ve 1982 yılında artış sağlanmış, 1983 yılı için ise yüz de 5 oramnda bir artış beklememize imkan verecek şekilde, bir çok sektör de, iyileşme belirtileri tespit edilmiştir. Mesela, inşaat sektöründe ve bu sektördeki gelişmelerden etkilenen bazı sanayilerde, kıs mi üretim artışlan bulunmaktadır. Kısa adı ile Oda lar Birliği diyeceğimiz, özel sektörün üst kuruluşu tarafından çıkarılan son ekonomik raporda da «1982 yılmın ilk dokuz aylık dönemine ilişkin ekonomik göstergeler, bu p l m hedeflenen gelişmelerimn genelde gerçekleşebileceğini gös termekte...» denilmektedir. Burada şunu özellikle be lirtmek isterim ki, iş adammın da, işçinin de, çiftçinin de, esnaiın da, memurun da sıkmtılan vardır. Sıkıntılann giderilmesinı istemeleri tabıidir. HU kümetin de bu istekleri yerine getirnıek ıçin gayret göstermesi görevidir. Ancak Türkiye gibi gelişme yolundaki bir ülkenin sorunlarını süratle çözümleme imkanı, iç ve dış kaynakları ile smırlıdır. Esasen kaynak yetmezliği sade ce Türkiye'nin ve gelişmek isteyen ülkelerin değil, sanayileşmiş ülkeler dalıil ev rensel bir sorundur. Kaynak yetmezliğinin para bas mak gibi suni yollarla aşü maya çalışılmasının getirdıği çöküntüyü Türk ulusu 1980 öncesinde yaşamıştır. Bugün kredi bulamadığından, yaşam seviyesini düzeltememekten yakınan her vatandaşımız, sıkmtılannın geçmiş yıllarda uygulanan kolay çözümlerden kaynaklandığıru bilmektedir. Emlâk Savunmaya Yunanistan (Baştarafı 1. Sayfada) konvansiyonel silahlarla caydırıcılık yaratamayacajh» ve «Av rupa'ya orta menzilll nükleer füzelerin yerleştirilmesinin ve ABD ile İngilterc'nin stratejik nükleer gücünün ittifak açısın dan temel olduğu» yolundaki bölümlerlne katılmadı. Bıldiride. ittifakın güney ka nadmda yer aîan TUrkiye, Yunanistan ve Portekiz'in kendi lerine düşen görevleri yerine getirebilmeleri için yardım edllmesinin büriln lttifakm çıkar larma olduğu da belirtilerek, bu ülkslere yardımın sürdürülmesl olanaklarmm araştınlacağı kaydedildi. Bildıride, körfez stratejisi ko nusunda daha önce kabul edilen ilkeler yinelendi ve NATO sahası dışmda yönelen tehdidîn NATO üyelerinin çıkarlanm et kileyebileceği belirtildi. Bildırl nin bu bfHümünde ABD'nin bu amacla çirişsceği bir harekatta, kendi ulusal kararlanna bağiı olmak üzere, diğer müttefiklerin de çevik kuvvet'e ç" •şitli kolaylıklar sağlamalarmıa önem taşıdıği vurgulandı. (Sedat ERGİN) Evren: Tembellikle (Baştarafı 1. Sayfada) deniyle TÜBİTAK Gene! Sekreterl Prof. Dr. Tevfik Karabağ tarafmdan konuklara okundu. Evren konuşmasında her yıl güzel bir gelenek halinde sürdürülen bu törenlerde Türkiye'ntn bilimsel alanda yaptığı çalış malann ortaya konulduğunu bildirerek şöyle dedi: «Her yeni buluş, gelfşmenln hızını artırmaktadır. Dünyanm boyntları feza 'le birleşmek durumuna gelmi3 tlr. Bilim adamlarımız Türkiye'nln de bu gelişmelpr İçinde yeri bulunduğunu, ça Iışmalan ila kanıtiamaktadırlar. Araştırma içgüdüsü olmavan insan ve toplumlar yerinde kalmaya mahkumdurlar. Milletçe cehalete knr şı savaşmamız adamsendecilik v e tembellikle mücadele etmek zorundayız.» Yeni buluş ve imkanlann meydana getirilmesi araştırmaîann asli amacı olma<!i gerektigine değinen Cumhurbaşkanı E\Ten. ekonomik, siyasi ve askeri mücadelede ayakta kalabilmenin de bilime dayandığmı söyledl. Fvren şövle devam etti: «Bilim adamlanmıza imkan ve ortam safelamak ıeerektiğini biliyoruz. Kavnaklann çmrrlı olusu bİ7İ ataletp ı'egil harpkote yön»1tmelidir. Kaynak tan tftsarruf için dünyadaki bilimsel grellsmelerin colt ivi izlenme si, bunlara vakıf olvnmnsı ve kuruluçlann koordineli çaligması gereltmektedir. Aynca bilimsel araştırma çâ"lışmaları ülk 0 sorunlarma yönelik olmahdır.» Töreni bir konuşma ile açan TÜBİTAK Bılim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Kemal Kafalı, ülkenin öncelikli sorun larmın başında gelen enerfi, tarım. sağlık, denizlenn kirlenmesi ve benzeri önemli konularda bilim adamlanna güdümlü araştırma projeleri şeklinde yaptınlan ça Hşmalara ağırlık verdiklenni söyledi. Üikemizln dünyadaki bîlimsel ve teknoloük yarışmada hizla yerini alması pe rektifipp deginen Prof. Kafalı. «TÜBİTAK tarafmdan daha fazla sayıda basarılı SiŞ:r'ıncilerin desteklenm^ini kararlaRtırdıklarını» bi1dirdî. Prof. Kafalı. gpnc bilim adamlannın fllkp kilkn masına, yurt savunma«'na katkılan olabilecek arsştırmplara vöneltilecel'^rini belirtti. Daha sonra Başbakan Bülend Ulusu, ödul ka7ananlara ödüllerin' verdi. Tö rende Prof Dr Yılmar Tokat. Prof Dr. Ahmet Ne'at İnce ile Prof. Dr. Asım Orhan Barut'a bilim ödfıüprî. pierhum Prof. Dr. Nn^m Teraio&lu. Dr. AtüTa GönHnr ile Prof Dr Turav TJrsıI, Yardımrı Doç. Dr. Fmel "abacan ile Doç Dr. Oîcay Y o> ftin'e hİ7met ve teşvik ödüllerî verildi. Töreni Başbak'an Ulusu, Bakanlar ve kalabalık bir davetli grubu izledi; Kasteüi bugün de yargıc önünde tstanbul Haber Servlsl Banker KasteUı olarak bılinen Ahidln cevher özden'in yargılanmasına bu!;ün Istanbul 10. Aslıve Ceza Mahkemesi'nde devatn odilecek. Hisarbank'ın saftlDleri Ahmet GöUce Kozanoftlu ile ömer Ça vuşoK'u'mm tanık olarak din le.nece£i durusma saat H.ılO'de b.ışhvacak. Busrünkü duruşma da. Öîrîen halckında tstanbul, îzmir ve Ankara mahkemelerinin verdiklerl tutuklama karar lsn tle yıne ör.der ile ilgi'i degişik dava dosyalarının blrleştınlıo hırlp^tirilmpypcegine karar venlpcek. 15 kasımda vapılan son duruş mada. Kastelli hskkmdakl iddıanamenırı Cumhurivet, Savcı lıama «öndeH'.srPk veniden düzenlenmesı istenmisti. Kaçakçı lık VR ekonnmik suclar savoısı SetahattSn Orkiper'in iddianamenin deŞictirilmesini onaylamadıftı «grenildi. Özkiper'in mahkemeve gönderdigi vazıda, tddianamede yer alan suçiarda savcüığm ısrarlı olduğunu belirttiği kaydedildl. Cumhuriyet (Baştarafı 1. Sayfada) tırmanışı da sürdü ve 24 ayar külçe altının grami 32003350 lira arasında değişen fiyatlarla alınıp satıldı. Altın alışverişinin yoğun olması nedeniyle fiyatlar da dükkândan dUkkâna ve saatten saa te oynamalar göstermeye devam etti. Bu arada fiyatlar daha fazla yükselmeden altm almaya yönelenlerin yanısıra bu yüksek fiyattan yararlanarak altın satmak isteyenlerin de bulunması Kapalıçarşı'da canlı bir alışveriş ortamı yarattı. Al. tın fiyatlannın her gün önemli artışlar göstermesinin de altına ilgiyi artıran bir etken olduğu belirtiliyor. Üzerine televizyon duşen bebek öldü îsfanbul Haber Servlsi Ku laksız'da, bir evde sehpasını salladıŞı tele^zvon üzerine dev rilen 1 yaşmdaki kız çocuğu bayatını kaybetti. Önceki akşam saat 20 sıralannda BeyoŞlu, Kulaksız, Piyale Paşa Mahallösl, Ypyla Rokaktaki 22 nolu evde gclişen olayda annesinin mutfakta olduğu sırada salladığı sehpanm üzerindeki televizyon üzerine devrilen Nazlı Karaaslan adlı çocuk olay yerinde can verdi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle