Katalog

Cumhurıyet 2 asında, blrkaç yıldır, kurtarma sözcüğü; maliyede, öteden beri kullanılan yardım veya destek sözcükleri yerinedir. Kurtarma, hepimis.ıi toplumun ya da devletin birimize bir çey vermesi, birimiz (flrma) lçin blr şey yapması demektir. Kurtarma, kapsamlı bir sözcüktür; ucuz krediyl de, kefaleti de, satılamayan hisse senedini satın almayı da içine alır. Yazımda, Türkiye'de ve Batı Almanya'da, 1982 yıh kurtarmalannı konu edineceğim; olayları özetleyeceğim; Batı Almanya'dakl tartışmalan aktaracağım. OLAYLAR VE GÖRÜŞLER ğlşlml engellemez. Ekonomik politika; tarlhsel durumu gözetmeyen, gerçekdışı doktrincîlik olmadığı gibi: kopuk, çelişkill önlemler karmaşasma varan llkesiz tek tek ameliyat da değildir. Devletin ekonomiye katılmaması diye bir sorun yoktur, sornn katılmanın ne zaman haklı ve zorunlu olduğundadır. 1960'ların sektörel yapı polltikası, sosyal pazar ekonomisi ile bütünleşmiştir. Ekonomik polttika, ssf ögretlyle değil, somut zorunluiukla. uyuşmadır. Fakat, rekabet düzeni işlevinl yitirmesin diye, katılma, özel durumlarla sınırlı kalmalıdır. AEG özel dıırum mudur? Bu konuda Maliye ve Ekonomi Bakanlıkları birlikte karar verirken. 1968 Yapısal Politika llkeleri ile 1979 Tek İşletmeye Yardım llkelerine uydular. Bu çerçevede; AEG'yi canlandırma devletin değil pazann görevidir, devletin kurtarma eylemi pazar yerine geçemez, fırmanm znrariarı kamusal araçlarla karşılanamaz. firmaya sübvansiyon verllemez, firmanm sermayesine devlet katılamaz. vergi gelirleri ile kumar oj'nanamaz. kararları baştan alındı: firmaya sadece kefalet verildi. AEG'nin otuz bin firmayı 5 milyar rnarklık ciro ile sürüklemesi, AEG'nin pek çok anahtar sanayilerde teknolojik lider olması, AEG' nin pek çok dıs pro.iede yer alması böylece dışsatım gücü, AEG'nin kendi dalındaki rekabet gücü. AEG yüzünden bankalara güvenin sarsılmaması, AEG gibi çarpıcı bir iflasın konjonktürü daha da kötttlestireceği, kefaletin verllmesinde nedenierdi. • •* Bizce, kurtarma konusunda Batı Almanya'dakl tartışmalar ve resmi karar, havada ekonomik politika yapmak lstemeyenler, karşılaştırmalı yöntemden yararlanmak isteyenler İçin açık seçiktir. 29 ARALIK 1982 B Kurtarma KURTARMA KONUSUNDA B. ALMANYA'DAKİ TARTIŞMALAR VE RESMİ KARAR HAVADA, EKONOMİK POLİTİKA YAPMAK İSTEYENLER, KARŞÎLAŞTIRÎLMALI YÖNTEMDEN YARARLANMAK İSTSYENLER İÇİN AÇIK SEÇİKTİR. Uzak ve Yakın... Uzakdoğu gezislnden donen Cumhurbaşkam Evren, yurda ayak basar basmaz yaptığı konuşmada şunları söyledi: « Bizirn uyguladıgımız politika Tiirkiye'nin toprak bütünlüğüne, bağımsızhğma saygı gösteren ve içişlerine karışmayan bütün ülkelerle iyl Uişkiler içinde olmaktır.» Genel Yayın Müdürümüz Hasan Cemal'in 27 arahk 1982 günlü «Notlar»ım okurken de şu satırların altmı rizdim. Evren demiş ki: « Hep bir tarafa bakarsa insanın boynu ağrır. Hep bir yöne hep bir yöne olmaz. Boynu tutulur. Hep Batı'ya hep Batı'ya olmaz. Biraz da başka yönlcre bakmak lâzım. Doğu'ya, Kuzey'e... İçişlerlmiBe karıçılmaması ve karşılıklı saygı şartıyla bütün ülkelerle iiiskilerimiîi gellştirmeliyiz. Dünya kücüldii artık: uzak yakın yok...» Doğru yaklaşımlardır bunlar; kör değneğini beller gibi salt Batı'ya bağlı ekonomik illşkiler, bir bakıma bağımhlığı da içermektedir. Tüm yönlere doğru dışa açılmak politikasını temelde tutarlı buluyoruz. • Uzakdoğu gezisinln duraklan birblrine ters düşen devletlerin başkentlerinden oluşuyor. Üstellk bu gezinin programı içindeki devletlerden kimllerl ötekini daha tanımamış. Tek ortak yanları hepsinin Amerika ile ilişkilerinin sıcak oluşundan doğuyor. Buna karşın gezinin halkalarını oluşturan toplumların düzenleri Türkiye'ye yabancıdır. Bu gerçeği anlamak gerekir. • Çünkü klmilerl uzak ve yabanct ülkelere özenip Türkiye'de siyasal düşlemlere kapılırlar. Bir öğrenci tanırdım; (adı gerekli değil) bu genç 1987'de sosyalizrale tanıştığı zaman îstanbul'da eğitlm enstitüsünde okuyordu. Daha 17 yaşmı bltlrmemişti; sosyalizmle kitap sayfaiarında tanışmak, ruhunu altüst ediverdi. Hempn Türkiye ile Çin arasında koşutluklar saptayıp yeni bir kurara oluşturdu; partisini örgütledikten sonra partinin emrindekl ordu(?)sunu da eyleme geçirdl. Mao'yu örnek almıştı; 1972'de öldügü zaman 22 yaşındaydı. Çin'in TUrkiye'den ne kadar uzak olduöunu bilmiyordu. Oysa Türkiye nere? çin nere? Bu öğrenct yaşasaydı; Çin'dekl yeni değlşimleri izleyip şaşıracaktı. Şablonculuk hastalığı yalnız kimi gençlerde değil; yaşlı başlı işadamlarında da görülüyor. 1960' ların ikinci yarısından bu yana Güney Kore. Brezilya. Ariantin gibi Güney AmerHca ülkelerine özenen işadamlan eksik değildir. Bunların örgütleri aradasırada broşürler yayınlar; Güney Kore veya Brezilya «mucizesf»ni göklere çıkarıp, Türkfye lçin ekonomik bir model diye önerîrler. Ancak bu ekonomik modelin siyasal yanını gözardı ederler. Güney Kore, 30 yıl dikta altında yönetümlş; emekçl halka hiçbir sosyal adalet faturası ödemeden bugüne ulaşabilmiştir. Toplumu silindir gibi ezen uzun süreli bir sava^ımın yıkımından sonra benimsenen otoriter düzenle bugüne varılan noktadan nereye gidileceği bir ayrı sorudur. Demokraslnin D'sinl tanımayan Güney Kore'nin düzenl, daha 1876'da demokratik anayasa sancılarma tutulan Türkiye için örnek almabilir mi? Mustafa Kemal Atatürk ne demlş: « Biz blze benzeriz..» Blz «Küçük Amerika» olmaya özendlğimiz için klmi yollarda yaya kaldık. Değişlk düzenlerdeki ülkelerle («Türkiye'nin toprak bütünlüğüne ve bağımsızhğma saygı» Rösterdiklerî süre) ekonomik ilişkileri geliştirmekte yarar vardır. Ancak Uzakdoğu ile alımsatım trafiğini blrdenbire yoğunlaştırmak da kolay değildir. Gerçekçi ve sabırlı bir yaklaşım doğru yöntem sayılmalıdır. Prof. Dr. Salih SANVER Oyun (Trajedi) adlı yazısındadır. Sayın Profesörün görüşü, özetle, şöyledir: Para büyüğün, yük küçüğün, oluynr. îşçi lşini büyük işletmedo de küçük işletmede de kaybeder. 1981 yıh iflaslar patlamasında, küçük işletmelerde üçyüz bin kişi isini kaybetnılştir, bu rakam AEG'de işini kaybedecek olanların, yüzbin kişinin, üç katıdır. Geçmiste lnşaat keslmine ve dokuma kesimine yardım etmeyen devlet, simdi AEG'ye yardım ediyor. AEG, kendi dalındaki öbür işletmeleri yutarak, savurgan harcamaiarda bulunarak, kendi sorununu kendi yarattı. Bankalar da, kredt yolu ile, küçüklerin yutulmasmda, AEG'ye alet oldular. AEG hatalı büyümenln okul kitabı örneğidir. Devlet AEG'ye yapay solunum vermesin, Konzern'in çözülmesinl sağlasm. Devletin yardımları. ulusal veya bölgesel diizeyde olsun, sürekli olmasın, büyükiere değil küçüklere yönelsln. Tartışmalarda olumlu görüşe bir örnek, Ord. Prof. Dr. K. G. Zinn'in görüşüdür. Saym Zlnn, 42 yaşmdadır, uzlanımı ekonomidir, görüşleri «Yardım Haklıdır> adlı yazısındadır. Sayın Ord. Profesörün görüşü, özetle şöyledir: Yardım, yeni değil, eski bir yöntemdir; sübvansiyon, kefalet. milllleştirme blçimlerlnde kullanılagelmiştir. Saf pazar düzeninde değiliz, karma ekonoml düzenindeyiz, bu nedenle ilke yönünden sorunumuz yoktur, ancak somut önlemlerl ve ölçütleri bulabilmeliyiz. Yardım. ekonomik nedene dayanmalı, siyasal nedene (kulise) veya kişisel ilişkiye dayanmamalı. Yardımın dışticaret ve konjonktür etkileri hesaba katılmalı. Büyükiere ayncalık verilmeli, bir dev cüceden önemlidir, çünkü devde teknik bilgi ve oligopol biçiminde rekabet olanağı vardır. Iflas, sapı samandan ayırma, küçükler lçindir: büyükler, makro ekonomik önemlerinden ötürü, pazar güçlerinin acı yazgısma bırakılmamalıdır. »•* Bir olumsuz, bir olumlu görüşten son ra resmi görüşe geliyorum. Bu görüşü, Dr. O. Schlecht'in «Devlet, Firmaya Yardım Edebilir mi?» adlı yazısından aktarıyorum. Sayın Dr. Schlecht, 56 yaşmdadır, Ekono ml Bakanlığı Müsteşarfdır. Sayın Müsteşar'm görüşü, özetle. şöyledir: Rekabete müdahale, ekonomik düzen temelinde değerlendirilir. Düzenimizde ana ilke kâr ve zarann kardeş oldugudur. Bu sorumluluk ilkesi; tüketici içindir, kötü lşletme ve yönetiml pazarda ayıklamaya yarar, sermayenln bir dalda titiz kullanılmasına varır, ekonomik olmayan kötü yönetime prlm vermez, yapısal de Yıl içinde, ülkemizde, yüzotuz firma kurtarma için Devlet'e başvurdu; Iki firma dışmda, bunlar için henüz bir şey yapılamadı; iki firmayı, Güney Sanayi ile Asilçelik'i kurtardık, hepimiz bu fki flrmaya bir şey verdik; kurtarmayı, satılamayan hisse senetlerini satın alarak Devletin bankası Ziraat Bankası yaptı. Bu kurtarma konusunda, özel keslmciler kendi aralarında tartıstılar, ünlversitelerimiz ise sustular. ••• Yıl lçlnde, Batı Almanya'da, onaltı binl aşan sayıda firma acze düştü; bunlardan altı firmayı Devlet kefalet yolu İle kurtarmaya giriştl; bu altı flrmadan üçü Rehers, Pelikan ve Götz konkordato ya da iflastan sıynlamadı, üçü Hannover Kâğıt, Schneider Optlk, AEG Telefunken ayakta kalabildi. Bu kurtarmalar konusunda, özellikle AEG konusunda, bflyük tartışmalar oldu, tartışmalara üniversiteler katıldılar. Tartışmalardan bir olumsuz, bir olumlu Örnek vererek, konu İle ilglli resmi görüşe gelecegim. Tartıgmaîarda olumsuz görüşe bir örnek, Prof. Dr. G. Zeltel'in görüşüdür. Sayın Zeltel, 54 yaşmdadır, Saarlandes Eyaleti Maliye Bakanıdır, görüşlerl Ağlatan CVİT OKTAY AKBAL neten:ReşitCANBEYh Aragon'un Siir Evreni •Yaşam, nrtındahl paltosunu ardı sıra surükl«yen bir yolcudur. Kendi ayak Merini silmesi için...* Aragon bir yazısında böyl« der. Yaşamda tüm lzler, varoluş belirtileri, kişilik, nitelik anımsamalan silinir gider. Geriye bir şey kalroaz. Yaşanan, yasanmıştır; bitmiş tükenmlştlr. Her insan bir yandan yaşammı sürdürürken, bir yandan da hem kendisl unutur yaşadıklannı, hem de başkalannm belleginden silinir gider. Bu, sıradan kisiler için doğru bir tanımdır. Ama sanatçılar için öylo mi? Hangl izler eilinmistir, hangi dizeler yok olmuştur, hangi yapıtlar yitip gitmiçtir? Ancak değersizleri, lnsanoğlunun gereksemelerin» yanıt vermeyenleri... Aragon, seksen beş yıl boyunca ürün veren bir sanatçıydı. Şairdi, romancıydı, denemeciydi; hem yazında, hem siyasada önde g«len bir eylemclydi. Böylelerinin anılan da kalır, yapıtlan da kuşaktan kuşağa, etkisini zaman zaman arttırarak surüp gider. Beklenen bir şeydir fllüm... Yaşı seksenl geçmiş blr lnsanoğlunun doğal sonucudur. Başka nereye Kidecek insanoğlu? Yokluğa, hiçliğe... Louis Aragon'un ölüm haberini duyunca hiç şaşırmadım. Ancak ölümsüzlük bizi şaşırtabilir. Falanca klşi asia ölmeyecek, deseler, lşte haber budur, yoksa ölmek doğal bir sonuçtur. VlusaV blr şalrlydl Fransa'nın... Hem aşın top lumculuğun bir öncüsü, hem de 'ulusal', nasıl olurl demayln. Oluyor lşt«! îyi anlamda •ulusallıkla, iyi an lamda toplumculuk birbirlni bütünler, Toplum yararmı başköşeye koymadan nasıl ulusal olunur ki? Aragon da, Gerçeküstücülük'ten Toplumculuğa geçtiginde, toplumcu gerçekçilik akımını savundugunda. bu yolda ürunler verdi|inde, 'ulusal bir şair v« yazaf olmayı başarmıştır. İkinci Dünya Savaçı'nda Fransa Nazi boyundurugu altındayken yazdığı şiirlerle tüm Fransız ulusunun şalri olmuştu. Dizelerl dlllerde dolaşıyor, kitaplan düşmanla çarpjşan genç lerin cebinde geziyordu. Aragon ve Eluard gibi şairler güç veriyordu savaşanlara. 'Elsa'mn Gözleri' adlı kltabıyla sevdigi kadma aşkını dil» getiren şalr, gerçekt© o kadmda Fransa'yı, tüm uiusu anlatıyor, blr kadmda bir ulusu bütünleştiriyordu. Aragon'un 'Elsa'sıdır şiirinin baş kişisl, esin kaynağı, sevgilisi... 'Sana büyüh bir sır söyleyeceğim zaman sensin' derken 'Elsa' bir kadın oimaktan çıkıyor, daha başka, daha ölümsüz bir anlam kazanıyordu. •Sana büyüh bir sır söyleyeceğim hapat kapıları Ölmek daha kolaydır sevmekten Bundandır işte benim yaşamaya katlanmam Sevgiiim.» Sevmek, yaşamaktır. Zordur sevmek... Kisiyi, ulusu, toplumu sanatı, 'ben» denen değeri... Birey'ci bir tutum değil^ bu, gerçek anlamıyle toplumcu bir davranış. Tek'ten çok'a yöneliş... • Bu dediğim sözcükler için doğdum ben» diye yazarken. «Sevmfj olmaktır övüncum* derken, «Biliyorum şimdi dunyaya niçin geldiğimi Blr gün anlatırlar öykümü neler neler geçtiğini başımdan Bıliyorum şimdi niçin doğduğumu» diye yazarken sanatçınm bu dünyaya 'birseyler gerçeklestirmeh' için geldiğini, bunun da sevmek, sevgiyi duyurmak, sevgide kendini, kişiliğini bulmak anlamını taşıdığını belirtmek istiyordu, 12 Aralık 1970'de Slava Rosropoviç Elsa'nın mezarı başında Bach'ın Saraban ie'ını çalmıştı. Elsa'nın en sevdîği bir parçayı... Aragon, o günü unutmadı. Slava'ya adadığı bir şiirinde söyle diyordu: 'Kayın ağaçlan altında dört kişiydiler. Şimdllih Elsa'nm yalnız başına yattığı taş mezarın başında' «çal Slava yalnız benim için çaU diye sesleniyordu Elsa'ya, Slava'ya ve kendine: *Bülbüller için m«vsim yok artık Mayıs ayı yoh, ben yokum aevmek için.» Bugunlerde yeni bir çevirisi çıktı Aragon'un, 'Anicet'... Yirmi iki yaşındayken yazdığı uzun bir öykü... Gerceküstücülük döneminin belirgin bir yapıtı. Daha o çağında bile olgun bir yazarmış... 1619' da atıldığı yazarlık, şairlik yaşamı tam altmış üç yıl sürmüş. Boyuna ürün vererek: roman, şiir, deneme vb... Sonra bir gün gelir. şair gider 'BZso'sının yanına. O'nu daha uzun süre o kayın ağaçlan altında yalnız bırakmamak için... undan yüz yıl önce, enerjl sorununun bilinmediğl günlerde, Jules Verne'in eşsiz önsezisiyle gelecekte yeryüzündekl kömürün azal ması durumunda enerjl kaynağı olarak ileri sürdüğü yakıt çok ilginçtir: Su. Ama Jules Verne'in su ener Jisinden söz ederken düşündüğü, bugün olduğu gibi, suyun biriktirilerek elektrik üretimine yarayan hidroelektrik potansiyeli değildi. Kömüre alternatif olarak gösterdiği, suyun aslında ana ögeleri olan hidrojen ve oksljen gazlarıydı. Jules Ver n e l n zamanmda ne teknik olanaklar ne de enerjl gereksinmesl insanları hidro Jen veya oksijene enerji kay nağı gözüyle bakmaya yoneltti. Bugün ise durum çok değlşik: Aya yapılan se ferlerden kentlçl tajunacılığa dek bir çok alanda hidrojen yakıt olarak kullanıldığı gibi gelecekte bu gazın günlük yaşama girmesl bazı uzmanlara göre kaçınılmaz. Gelecek icin yeni bir enerji kaynağı: HİDROJEN 0 Geleceğin yakıtlan arasmda hidrojen bazı önemli nitelikleri ile ilgi çekiyor. Herşeyden önce hidrojenin kaynakları tükenmeyecek kadar bol. Kömürden, sıvı yakıtlardan, doğal gazdan ve hepsinden önemlisi sudan hidrojen elde etmek olanakh. 0 Alternatif enerji kaynakları hava koşullan pek elverljli değil. Buna karsılık bu ko nuda şanslı sayılacak tilkelerin bir çoğunda ise teknolojinin düzeyl ne güneş enerjisinden yararlanmak 1çin yeterli ne de böyle bir gerekslnmeye yol açacak ka dar güçlü ve gelişmiş durumda. Geleceğin yakıtlan arasmda hidrojen bazı önemli nitelikleri İle ilgi çekiyor. Herşeyden 8nce hidrojenin kaynaklan tükenmeyecek kadar bol. Kömürden, sıvı yakıtlardan, doğal gazdan ve hepsinden önemlisi sudan hidrojen elde etmek olanaklı. Hidrojen üretmek lçin gerekli enerjiyl ise güneş enerjlsl dahil, çu anda kullanılan herhangi bir enerji kaynağından elde etmek olanakh. Hidrojen, şu anda petrol veya doğal gaz için kullanılan borularda (pipeline) yapılacak bazı değiBİklilder ve ek pompa lstasyonları ile üretim merkezlerinden kentlere ve endüstrl merkezlerine dağıtılabileceği gibi sıvı yakıt olarak da depolanabilir. yanan ve bir çok yolcusunun ölümüne neden olan Hindenburg adlı zepllnln de bir fırtma sonucunda statik enerjl kıvilcımlarmın kurbanı olduğu sanılıyor. Hidrojenin başka bir dez avantajı da sıvılaştırılması ile ilgill sorunlar. Hidrojen gazını sıvılaştırmak için gerekli enerji hidrojenin ya kıt olarak sağladığı enerjintn yaklaşık üçte blrine eşit. Aynca hidrojenl sıvı olarak tutabilmek için atmosfer basıncının 136 mlsli iç basmea dayamkh depolar gerekli. Sıvı hidrojenin 253°C'ta gazlaşması da sıvı olarak kullanılacağı yerlerde özel önlemler almayı gerektirecek. Hidrojenin sakmcalı niteliklerlnin alınacak önlemlerle gideril mesl durumunda İse, yakıt olarak mallyeti bugünkü petrol fiyatlarınm tistüne çıkıyor. Bütün bu sorunlara kargın hidrojenin yakıt olarak kullanımını zamanla yaygınlaştıracak önemli bazı avantajlan var. Yaygın ve hemen hlç tükenmeyecek kaynaklarmm olması en başta gelen avantajları. Ha va kirliliğinin giderek daha ciddl bir sorun haline gelmesl İle hidrojen yakıtınm temizliğl daha da önem kazanacak başka blr niteliği. Petrol, kömür ve doğal gaz gibi karbon yakıtlarmın karbon monoksit, karbon dioksit. kükürt dlokslt ve daha blr çok zararlı maddelerle havayı ve çevreyl kirletmelerine karşıhk, hid rojen yakıtmın kullanımı ile ortaya çıkan yan ürün hemen tümüyle sudan oluşuyor. Bir yan ürün olarak az miktarda nltrojen oksit de havaya karıçabilirse de bu gazm üretimini denetlevecek yöntemler şimdiden biliniyor. + 0 Hidrojenin yakıt olarak nitelikleri 1970'lerden berl petrole alternatif oluçturabilecek yakıtlar konusunda dünya çapında yoğun araştırmalar yapıldığı bir gerçek. Bu konuda önemli bir nokta, ilerlde yaygın olarak kullanılacak bir enerji kaynağınm bugünkü yakıtlara ve enerjl kaynaklarma hangl niteliklerl ile benzemesi ve han gi yönlerden farklı ve üstün olması gerektiğinin sap tanmasıdır. Geemiş deneyimlerden yararlanarak §u noktalarda bir görüş blrliğine varıldığı söylenebillr: Geleceğin enerjl kaynağı, tiretimi ve tüketiml açısmdan yaygın olarak bulunabilecek, ucuz ve havayı kirletmeyen bir yakıt olmalı. Bunların yanı sıra enerjlyoğun ve kolayhkla kullanılabilecek bir şekilde (örneğin sıvı olarak) pazarlanabilmeli. Kısaca, geleceğin yakıtı şimdikl enerji kaynaklarmm, özellikle petrolün sağladığı avantajlara sahlp olmalı, bugünkü teknolojl İle bağdaşabilmeli, bu na karsılık hava kirllliğl ve kaynağınm tükenmesi glbl konularda sorun yaratmamalı. 0 Sıvı hidrojen Hidrojen bazı klşilere haklı olarak tehlikeli blr yakıt gibi görünebilir. Çok çabuk parlamasının böyle bir izlenime katkısı olduğu gibi, 1930'larda btr çok zeplinin (pervaneli, motorlu oval balon) yanmasına ve yolcuların ölümüne yol açmış bir gaz olarak da bu niteliğinin vurgulanmasına neden olmuştur. Gerçekten bir benzin hava karışımmı ateşlemek için gerekli enerjinin onda biri hidrojenin parlaması için yeterli. Bu da statik enerji kıvilcımlarmın enerjl düzeyine yakın. Nitekim 1937' de hidrojen parlamasıyla Cumhuriyet Sahibİ:Cumhuriyet Matbaacılıkve Gazeteclllk T.A.Ş. adın» NADİR NADl Cene! Yayın Müdürtl MüesseseMüdürü YazıijleriMüdürü HASAN CEMAL EMİNEUŞAKLICİL OKAYGÖNENSİN AHMET KORULSAN YALÇIN BAYER ALİACAR M Genc DoktorSar Konumuz İnsan Saghgıdır" d Hidrojen yakıtınm bugünü ve gelece&i • Yazı !}!eri Müdiir Yardfmcısı HaberMerkezi MUdürü MizanpaJYönetmeni ULTRASONOGRAFI EĞİTİMİNİ muayen€haneni2e getiriyoru2. 41 Güneş enerjisi Kugkusuz bütün bu niteliklerl içeren yeni bir enerjt kaynağı şu anda bulunmuş değil. Bu alandakl zor luklar konusunda bilgi verebilmek için, yaygmlık, ucuzluk ve temizlik açısından hemen akla gelen güneş enerjisinden kısaca örnek verilebllir. Güneş enerjisl çoğu yerlerde bir ikinci (destek) enerji kaynağı olarak işe yarasa bile petrol gibi birincil bir kaynak olması önemli bazı teknik gelişmelere bağlı. özellikle gü neş enerj isini biriktlrme (depolama) ve enerjlyoğun bir biçimde pazarlayabilme konularında teknik sorunla n n çözülmesi gerekli. Ayrıca, bu tür enerjl bir anlam da kaprisll bir kaynağa bağımlıdır: Meteorolojik koşullann günden gune va rnevsimden mevsime değişkenllk göstermesi enerjl üretiminde bir sorun yaratabilir. Bunun dışında bu konuda paradoksal bir durum da söz konusu. Teknolojik açıdan güneş enerjislni kullanmaları en olanaklı Tch 63 41 58 • 63 51 80 T.C. ÇATALCA tCRA MEMURLUĞU MENKULUN AÇIK ARTIRMA tlANl Sayi: 1082/744 Bir borçtan dolayı hacizli ve aşağıda dns, miktar ve kıymetlerl yazılı mallar satışa çıkanlmıştır. Birinci artırma 19.1.1983 günü saat 11.00 11.30' da Çatalca tcra Dairesinde yapılacak ve o günü kıymetlerin % 75'ine istekli bulunmadığı takdirde 20.1.1983 günü aynı yer ve saatte yapılarak 2. artırmada en çok fiyat verene satılacağı ve satış şartnamesinin icra dosyasmdan görülebileceğl masrafı verildiği takdirde şartnamenin bir flrneginln isteyene gönderilebileceği fazla bilgi almak isteyenlerin yukarıda yazılı dosya numarasıyla icra memurluğuna basvurmalan ilan olunur. Muhammen Kıymeti Adedi Clnsl Mahiyetl ve Llra Krf. Önemli Nitelikleri 60.000 00 i 185 no'lu telefonun lntlfaa hakkı (B. Çekmece PTTsine bağh) 13.579 Hidrojenin zeplinlerl havalandırmak lçin kullamldığı gtinler çoktan gerl kaldı. 1930'larda insanları kıtadan kıtaya taşımakta basarısızlığa uğrayan hidrojen gazına kargılık hidrojen yakıtı 1960'lardan berl lnsanın uzaya açılmasmda ve aya ulaşmasında önemli rol oynadı. Yakm zamanlarda ABD'de ve Federal Almanya'da hldrojen yakıtıyla çalışan otobüslerln başanyia denenmlş olması. bu yakıttn kitle taşımacılığında da kullanıİPbilecefeini gösteriyor. Sıvı hidrojenin ucaklarda bile kullanılması söz konusu. Böylece uçaklarm yol aetiRi hava kirllllği ve Kdrültüde blr azalma bekleniyor. Hidrojenin çeşltll artık maddelerden, Brneftin ağaç artıklanndan ve kullanılmış kâeıttan da üretilebllmesl llerlde yakıt olarak kullanımını yayKinlaştırabllir. Kanadalı arastırmacılarm buldugu bir tür bak terinin selüiozdan hidrojen tiretebilmesi. hidrojenin İle ride blr ceslt «bfvogaz» olarak d^ elde edllebileceğinl gösteriyor. • ANKARA : • İZMİR : • ADANA SCRVİS ŞEFLERİ * YALÇIN DOCAN HİKMET ÇETİNKAYA MEHMETMERCAN Istanbu! HaberIer!:SelahaHin GÜLER Dıj Haberler : Ergun BALCI Ekonomi: Oıman ULAGAYYıırt Haberleri; Barbaros GENÇAK Kültür: Aydın EMEÇ Magaiin: Yalçın PEKŞEN Düzeltmt: Konnr FRTOP Arajtırm*: Şahin ALPAY BÜNOLAR KonurSokak No. 24/4 Yenişehlr.. ANKARA T«l:17S8 2517S8 66İdare:18 33 35 Hatlt Ziya Bulvarı No: 65/3 İZMİR T«l: 254709131230 Atatürtc CaddMİ, T.H.K Işhanı Kat 2,13 ADANA T«l:1455019731 Ra*an vaYıyan: CUMHURİYET Matbaacılıkve Gazeteclük T.A.Ş. Türkocafiı Cad. 39/41, CaöaloöluİSTANBUL P.K.: 246 Istanbul, Tel: 20 97 03 (5hat) TAtVfM İMSAK 6.39 GÜNEŞ 8.83 ÖĞLE 13.16 İKİNDİ 15.35 29 ARALIK 1982 AKŞAM YATSI 17.49 19.27 HlflHSHMHMHflBBfi I AYLA KAZDAALI DİŞ TABİBİ ORHÂN TÜZÜN Levent, Güvercin Durağı, Gazeteciler Yapı Kooperatifl C/3 Blok. D. 7 Saat: 9X3 TeL 64 87 25 Randevu ahnması rica olunur. • Geçici mezuniyet Belgesi Î.T.O. Müh. Mım. Fakültesl 1975 haziran Elektnk bölümü mezunu oiduğumu gösterir 25.7.1075 tarih ve 4830 sayılı belgemi zayi ettim. Diploma alacağımdan hükümsüzdür. Orhan ALPTÜRK 1 1e BtLAL GÜLSERKN Evlendîler 27.12.1982 Beyoğlu s GENÇLER Sanat ürünterinizle dolu 6. sayımız çıktı. Hcr yöre için muhabirler anvoniz. 1 9 1 1 1 1 î&huü Paşa Cad. No: 8 Sultanahmet İSTANBÜL