25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
9 KASIM 1982 Konya'ya gönderildi Cumhurıyet 7 Ağca'nm suc ortağı Omer Ây ın sorgusu tamamlandı tstanbul Haber Servisi ' Milliyet Gazetesi Genel Yayın Müdürü ve Başyazan Abdi Ipekçi'nin katili, PaPa 2. Jean Paul'e suikast girişiminde bulunan Mehmet AH Agca'nın suç ortağı Önıer Ay'ın sorgusu tamamlandı ve hakkında gıyabi tu tuklama karan alan 2. Kol ordu vo Konya Sıkıyönetim Komutanlığı'na gönderildi. Ömer Ay. geçtiğimiz şubat ayının 14'ünde Hamburg da bir rastlantı sonucu ele geçirilmiş ve 2fi ekim 1982 günü iki emnyyet çörevlisi eşliğinde, Türkiye'ye getiril mişti. O günden bu yana Is tanbul Emniyet Müdürlüğü Siyasi Şube Müdürlüğü'nde sorgusu sürdürülen Ömer Ay. sorgulama işlemi tamamlandıktan sonra önce Ankara'ya daha sonra da Konya'ya gönderildi. Ömer Ay hakkında, 17 haziran 1980 günü Nevşehlr'de feshedilen CHP'nin il başkanı avukat Zeki Tekinel'in öldü rOlmesi olayına karıştıgi ee rekçesiyle eıvabi tııtuklama kararı bulunuyor. Geneîkurmay Sıkıyönetlm Koordinasyon Başkanhgı 3 haziran 1081 günü yaptıŞı acıklamada Papa 2. Jean Pa ııl'e suikast sırasında Mehmet AH Agca'nın üstünde bulunan sahto pasaport olavının Nevseîıir'e bağh Ko zakçı flçesl Abdl Köyü nöfusuna kayıtlı Ömer Ay'ın vakalanması 11e ortaya ctkacağını bildirmişti. Açıklamada Ömor Ay'ın Mustafa Ünlü ile beraber Nevsohir'de silalilı örgüt kıırmflk, ideoloiik nedenle adam nldürmek adam yarnlarrmk VG mesken ve îsvfirlerine patlayıcı madde atmnk Ribi snclara kanştıkları kaydedi'misti. Gencay Şaylan, «Derneğin Sovyet yanlısı bir politika izlemesi» suçlamalarım yanıtlarken, bu savlann ABD Başkanı Reagan tarafından ortaya atıldığını, ancak daha sonra geri alındığım bildirdi. Şaylan: Nötron bombasina nükleer savas kaygısından karsı cıkıldı «Sınırlı nükleer savaş teorisyenlerinin kendi ifadelerine göre böyle bir savaşın aday bölgeleri Avrupa ve Ortadoğu'dur. Bu böige barış hareketlerinin nükleer savaşa şiddetle karşı çıkması son derece doğaldır.» tstanbul Haber Servisl Barış Derneğl'nin 4 kasım günkü duruşmasında sorgusu yapılan Gencay Şaylan Iddianamedeki «SSCB Komünist Partisi ile îliskl içinde hulunmak» ve «Der ne&in Sovyet yanlısı bir po litika izlemesi» suçlamalarım yanıtlarken, bu savlann ABD Başkam Ronald Reagan tarafından ortaya atıldığını, ancak daha son ra gerl alındığını bildirdi. Şaylan, «Reagan yönetimlnin banş bareketi ile ilgili şlmdl gerl almış oldngn slyasal suçlama İle dünya ü zerinde tek örnek olan TUr kiye barışçıiarının aynı tür suçlamalarla mahkemc önüne çıkanlması arasındaki paralellik talihslz bir rastlantıdır» dedi. NATO ülkelerinde Crulse ve Pershing II adlı l!cl yeni model ABD füzeslnin raevzüendirilmek Istenmesi olayının, banş hareketi nln Sovyet yanlısı olarak suçlanmasma neden olduğunu bildiren Gencay Şay lan, konuşmasının bu bölü münde Nötron bombasvna da değindi ve şöyle dedi: «ABD'nln bu girişlmine karşı Avrupadaki banş ha reketl yıgjınların desteğl ile kar;ı çıkmış: hilindlfel gibi bu karsı çıkışın büyüklüğü karşısmda bazı NATO Ülkelerinde hiikümetler ve parlamentolar topraklarında sözü edilen füıelerin mevzllendlrllmesi önerisinl red etmek zo* runda kabnışlardır. Bu olay ABD'deki Reagan yöne ttmi tarafından banş hare ketlnin Sovyet yanlısı olarak suçlanmasma neden ounuştur. Ancak bu kesinlikle doğru degildir. Nötron bombasina da, bu silahı Amerikahlar yap tığı için değil, nükleer savaştan duyıılan ltaygı nede nijie karşı çıkılmıştır. Sınırh nüklcer savaş teorisyenlerinin kendi ifadelerine giire böyle bir savaşın aday bölgeleri Avrupa ve Orta DoKu'dıır. Bundan do layı da özellikle Avrupa ve Orta Doğu ülkelerinin barı.ş harcketinin hem sınırlı nükleer savaşa hem de bu tiir bir savaş İçin geliştirilmiş olan Nötron bombasina şiddetle karşı çıkması son derece doğaldır.» olduğu» suçlamasma karşı cıkan Şaylan bu konuda şöyle konuştu: «tddianame Banş Derne ğinin SSCB Komünist Par tisi ile ilişki içinde olduğu nu ileri sürmiiş ve bu suçlamasını, sanık A Taygun' H un sorgusu sırasında üzerinde durulan ve en hafifinden gayri ciddi sayılabi lecek delillerle ispatlamaya kaîkışmıştır. Sözü edilen deliller lıer yerde, her üniversite kitaphgında bulunan Sovyet Biiimler Aka demisi tarafından yayınla nan dış politika dergisinin ve yine her basıu organına, her ajansa yollanan bir enformasyon bülteninin Barış Derneği'nde bıılunmuş olmasıdır.» Ali Kalfa simdi ne yapsın?. Bandırma Belediye bandosu'nun başanlı şefi AH Kalfa üzgün vs dertli. Elinde bir tstanbul gazetesi, ve bunun iç sayfasında resimli bir haber var. Resimde geçenlerda Bandırma'ya bir konser için gelen artist Feri Cansel ve ona programı sırasında çiçek bukett veren pejmurdo kılıklı bir gariban. Resim altında ise, 'Bandırma Belediye bando şefi AH Kalfa. Feri Cansel'e çiçek veriyor» diyen yazı. Ali Kalfa «Olur mu» diyordu. •Görüyorsun, Feri Cansel'e buket veren ben değil Bandırmahların yakmdan tanıdığı Deli Kâmil. Halh bana ne der?' diye yakınıyordu. Ali Kalfa'nm öğrenmek lstediği bir şey vardı »Şimdi ne yapsındı?» Gerçekten Ali Kalfa'nm, artist Feri Cansel'le bir olayı vardı. Feri Cansel Bandırma'ya bir konser için geldiğinde, belediyecilerin düzenlediği Belediye Balosu'na gelmişti. Burada, Feri Cansel'le dans edecek kişi, düzenlenen açık artırma ile belirlenmiş ve o da 58 yaşmdaki Ali Kalfa'ya, isabet etmiş, sarmaş dolaş güzel dans etmişlerdi.. Ama sazetenin yaptığı azizliğe ne denirdi. Benzetme doğru ise isvicre gibi sehir... J~>. nıer Seyfettin'ln doğduğu sehir Gönen llçe| | sinde, bir gazeteci, Gönen'll Işadamı Hilml \ ^ y Arıker'in Vakıflar Bankası şubesl yanındakl tlcarethanesine gitti. Açık olan kapının önüne konmuş bir sandalya ile karşılaştı. Bu Hilmi Arıker' in olmadığı, yakın bir yere glttiği anlamında idi. Bir saat kadar bekledi. Daha sonra kendisinl bulabildi. Televizyon. buzdolabı. çamaşır makinesi gibi çeşitli ev eşyalan üzerine ticarethanesi bulunan Hilmi Anker'e Gazeteci, «Hayrola bey, lnrsızlara meydan okur gibi bir halinlz var. Bir saattir slzi anyorum. Kapınız açık, içeride rdu'nun Fatsa ilçeyoksunuz» dedi. sinde bir salonda Ayşe Serln ile FeriGönenli işadamı Hilml ba Tereyağoğlu'nun saçArıker'in yanıtı oldukça saça baş başa kavga ettik ilginçti: «Beylm bizim lerini, söylesek bu haber önem taşımaz. Gönen, tsviçre gibi yerAma, 1934 doğumlu Aydir. Hırsızlık olraaz. Blşe Serin'in Türk Sanat zim esnaf hep böyledir, Müziğinin ünlü sesi Seöğle yemeğlnde veya bir vim Tanürek, 1944 doğum baska zaman, dükkanını lu Feriha Tereyağoğlu'nun kapama adeti yoktur. da film yıldızı ve ses saAçık kapınm önüne bir natçısı Feri Cansel olduğu sandalye koymak yeternu söylersek herhalde ko lidlr» dedi ve şöyle ilave nu biraz önem kazanır. etti: «Sanırım başka şeSevim Tanürek, Feri hirlerde kapıları kırıp Cansel'e « » deyinsoysttın yapan hırsızlara, cs, Feri Cansel de Tanü. rek'e: «Bana bak, bu salobizim açık kapılar önünu senin bunakhğuı deiril, ne bıraktığımız bos sanbenim gençliîrlm, fizi'?im. d.ılyeler sağlam kilit gipüzelliğim VP seksüiğim bi geliyor ki. hırsızlık oldolduruyor.» dedi. Sonunmuyor» dedi. da, karakolluk oldular. m ^ Çelebi: Asıl uzlaşmaz tavır hjveren sendikalarından geldi lstanbul Haber Servisl DISK davasında 27 elüm günü yapılan sorgusunda DİSK YUrütm6 Kurulu üyesi ve Teksti! Başkan Vekili Süleyman Çelcbı, DÎSK ve üyesi sendikalann ekonomiyi yıkan grevler ve uzlaşmazhkla su«;larurlarken asıl uzlaşmaz tav nn işveren sendikalarından ıjeldığini süyledi. Kendi sen ciikası Tekstıl uyuşmazlığmdan örnek vererek işveren sendıka smın devlyt aracılığıyla yapılan uzlaştırma toplantısma katılmadığını, birlikte sözleşnıe yapılacakken Türkîş'e bagiı Teksif ile önceden anlaştığını va bu sendikaya verilen hak ların dahi kendilerine venlmek Istenmemesi sonucuııdn greve gittiklerini anlattı. En son Abdullah Baştürk, Fehıni Işıklar, Rıza Güven ile biriikte, sürdürülen görüşmeler sonucunda uyuşmazlığm çözümlencliğini, lı eylül 1980 akşamı toptu iş sözleşmesintn tamamlandığmı ancak Tekst.il işveren Sendikası Genel Başkanı Halit Narin'in Ankara ile yaptığı görüşme sonunda bütün sayfalan imzalı metnin son sayfasmdaki ücretler bölünıünü imzalamayarak birgtln son raya bıraktığını, bu konuya ilişkln belgeleri sunabiîecegini belirtti. Yargıç bu belgeierin savunmada sunulmasmı ıstedi. Süleyman Çelebi duruşma yargıcı Çctin Güvener'in sernıa ye sınıfıyla uzlaşmazlık İçinde oldukları iddiasma karşı diye ceğini sorması üzerine, uzlasmazljk diye bir konunun olmadığını, demokratik uzlaşma yaptıklannı, toplu sözleşmeierin bunun en açık kanıtı olda ğunu bildirdi konuya ılişkin suçlamaJan reddetti. Süleyman Çelebi, DÎSK'in uzlaşmacı sendikacılığa karşı olduğunu ve bunun yasalarla da yasak oldu ğunu belirttikten sonra, uzlaş tnacı sendikacılığın ışçıleruı onayı olmadan işverenlerle anlaşma yapan sendikacılık anlamında san sendikacılık olarak kullanıldığını bildirdi. Daha sonra, DÎSK'in uzlaşmaz oldu ğuna ilişküı suçlamaları red ciederken, aksi doğrultuda ken di iş kolundan aynntılı örnck ler verdı. Işçilerin haklannı biraz daha geüştirmek ıçın yuptıkları mücadeiede sonunda greva gitmek zorunda kaidıklarını, uyuşnıazlığm çıktıgı tarihte işçilerin ışkoiıuidaki gerçek ücretlerinin S400 iira ol duğunu, bu ücreti alan işçiye daba fazla lıak istemenin uzlaşmazlık olarak suçlanamayacagını bildirdi. İşveren sendikasının yine uyuşmazlıkla ilglli uzlaşmaz tavnna aynntılı örnekler verdi. «Uzlaşmaz tavır devamlı sendikalardan kaynaklannıaz. Zaman zaman işverenler, stoklarını eritmek için zarnan zaman da işçlyi ezmek İçin uzlaşmaz tavır izlerler. Konuya ilişkin bütün suçlama lan reddediyorum.» deül. Buruşma yargıcı sosyahst hareketin birliğinin sağianmasma ilişkin kararlarm devlet. tlüzenmi hedef aldığı iddiasırun yanıtlanmasım istedi. Süleynutt Çelebi, sendıkalar yasasımn tanıdığı sınırlar içinde, bir karar olduğunu, o günün koşuüarında zamanm iküdarı tarafından işçi sınıfına yöneltilmiş baskılar bulunduğtınu, Milliyetçi Cephenin kuruldugu nu, vs MC'ye karşı demokratik güçlcrin birlikteligin vurgulan dığjnı bildirdi. «Sol partileruı bfrliçinl istemişlniz..» şeklındeki yargıcın itirazı üzerine bunun bir çağrıdan lbaret olduğunu, DİSK'in Türkiye'deki sol pattileri birleştirme gibi bir görevi olmadığını, ancak baskı grupları olarak nitelendirllen sendikalann bir tstanbul Haber Servisl Tercüman Gazetesi yazarlanndan Ahmet Kabaklı ıle Sorum lu Yazıişleri Müdürü Aydoğdu İlter hakkında MGK'nin 70 ve 71 numarah kararlarma aykırı hareket ettikleri savıyla, 3 aydan 1 yıla kadar hapis cezası lstemiyle dava açıldı. tstanbul Sıkıyönetim Komutanlığı 1 Numaralı Askeri Mahkemesl'nde bakılacak olan da"ada 21 ekim 1982 günü Ahmet Kabaklı imzasıyla yaymianan «Kaçması îstenıneyen Otobüs» başlıklı yazıda, «Anayasanın halk oylamasmda halkın vereceğl reyln nasıl olması gerektiğl hususunda etkl yapacağı şekilde telkiude bulunulduğu» belirtiliyor ve, «5680 sajıu Basın Yasasmın 2231 sayılı yasayla değişik 16. maddesl dela Ietlyle 1*02 sayılı Sıkıyönetlm Yasasımn 16/1 madesi uyarınca» 3 aydan 1 yıla kadar hapis cezası isteniyor. BİR BAŞKA DAVA Türkiye'den Yunanistan'a kaçak olarak girdiği ve «devletln hartçtekl itibannı kıracak şekilde yabancı bir memlekelte asdsız, mübalağalı haber yaydığı» savıyla Koray Koçak adlı kişi hakkında dava açıldı ve TCK'nun 140. maddesi uyarınca en az 5 yıl hapsı istendi. Kabaklı v>> İlter hakkında dava acıldı • Şaylan «Dernefeln Sovyet yanlısı bir politika izlemesi» suçlamasma karşı ire özetle şöyle dedi: İddianamedeki «Barış «Derneğin So\yet yanlıDerneOfinin SSCB Komü sı bir politika izlediği sııçnist Partisi İle ilişki içinde Iaması genel olarak uluslararası barış hareketinin ya da Dünya Barış Konseyinin Sovyet yanlısı olduğu, lıatta Sovyetlor Biıliği nin kontrolünde bulundufsn varsayımına dayanarak kanıtlanmata çalısılnıakta dır. İddianame hiçbir kaynak Röstermeden, hiçbir kamtlaına kaygısı dııymadan bu varsayımı kesin bir doğru olarak kabul etmistir. tzninizle bu nokta ü/e araya getirilmesi görevi oldu rinde biraz durnıak istiyogunu bildirdi. 141, 142. madd6 rum. iers karşı çıkışlannın bir ne«nilindiği gibi Başkan cienimr. demckrasüerde böyle Rcagan seçim kampanyası bı maddenin olmaması olau gunu, sıyasi partıler \e sencu nı yumuşamaya karşı çıkKaların zamanmda suç oima ma ve silahlanmanın hızlandırılması temalarına da yan görüşleri nedeniyle bu maddelerin yoruma elverışli ol yandırmıştır. Seçimden son ınası nedeniyle daha sunra yar ra da Başkan Reagan bu gılandıklarını, bu nedenle bu doğrultuda politikaiar izlo maddeleri sendikal gelişme ıııeye başlamcş; hatta bir ye engel gördükierini anlatnükleer savaşı başlalma ve tı, ören'de genel greve ilişkin kazanma düşüncesl resmi kararın bir istemden ibaret ol olarak gündeme gelnıiştir. duğunu, karar organlarında alınmış bu tür bir karar oi Buna karşı öncelikle Avru rrsdığını ve deylete karşı ol pa barış hareket i büyük ma&ğını, Türkİş ve betı de bir tepki göstermiş, bu tep motrasi sendikalannm bu tür ki giderek Amerika'ra, Ja kararlan aldıklarını, devleti çö ponya'ya ve diğer ülkelere kertmeklc bir ilişkisi olmadıyayılmıştır. İçinde yaşadığını belirtti. DİSK'in kitlesel ğımız günlerde cok büyük eylemleriyle Türkiye'yl anarşi ortamına sürüklediği iddiasırjn yığınları harekete geçiren doğru olmadığını, DtSK'in ku ve cok etkin hale gelen ba rulduğıı günden bu güne ka rış hareketinin altımlaki te <Xnr anarşi ve teröre karşı çık nıeî oluşum kısaca budur. t'.ğını, DJâK'in kiclesel eylemDünya Barış Konseyi ve lerinı devletin izniyle ve gayesinden sEptırmadan yasal sı barış hareketi konusunda nırlar içinde demokrasinin go burada çok bllgi verildiğin regi ve baskı grubu olarak yap den; Konseyin ve hareketıjını açıkladı. Süleyman Çe tin hiçbir ülkenin kontrolü lebi de 26 aydan beri tuluklu altında olmadığı kesln ola bıüunduğunu, 12 Eylül harekâtnun ardmdan cağn üzerine rak ortaya konduğu için keııcüliğınden gelip sıkıyöne ben bu konuda fazla bir tim yetkililerine tesllm olduğu şey söylemeyeceğim. Sadece tekrar, Dünya Barış nu, iddianamede suçluluğunu gösterecek hiçbir delilin mev Konseyi'nin bir cephe örcut olmadığını, kaçma şüphe ttütü olmadığına ve bir iil si ds olmadığına göre tahiive ke ya da blok taraftarı bu sine karar verilmesini talep lunmadığının kesin kanıtı etti. Avukah Ergin Türksoy olarak Dünya Banş Kon<:p t".hliyeye ilişkin hukuksal npdenleri açıklayan yazılı bir yi ile Birleşmiş MiIIetler Ör gütü arasındald ilişkileri dilekçe verdi nncak duruşma aşaması ve suçun niteliği ge hatırlatmanın yararh olarekçesiyle tahliye istemi red cağını söyleyeceğim.» riertiidi. Bana bak bunak... O Bir bekcınin yolculuğu... irkaç gün önce 4. çocuğuna kavuşmanın sevinci ile görevine giden Celal Karadağ, daha arkadaşlarınm teb riklerinin tadmı çıkaramadan yeni bir müjde ulaştırmışlar kendisine. Samsun'a tayinln çıktı... Celal Karadağ şimdi Samsun yolcusu anlayacağınız. Adana'dan... Samsun'a. Bir bekçi'nin yolculuğu... Tanıdıklarına sormuş, soruçturmuş. Hatır İçin 60 bin İira istemişler kamyoncular. Bir hesaplarsınız Celal Karadağ 6 ya da 7 maaşla evinî taşıyabilecek. Bekçi Celal Adana'dan Samsun'a yol hazırlığı yapadursun. Gecenlerde İiler Bankası Adana 7. Bölge Müdürlüğü'nden, tller Bankası Genel Müdürlüğü'ne bir resml srazı postalanmış. Adana Bölge Miidürlüğü, «thtiyaca binaen, 6 bekçi almması için «olur» istiyormuş. B Ceyhan Belediye Baskam'nm nazar ciceği • • • azar için kurşun döküldüğünfl, rnavi boncuk takıldığım mavı bir eşya bı.lundurulduğunu duymuşsunuzdur. Ama hiç «nazar çiçeğl» oldugunu duydunu7 veya gördünüz mü? Merak ediyorsunız. yolunuz düşerse Ceyhan Beiediye Başkanı M. Iiifat Atik'e uğrayın ve masasının ürerinde bulundurduğu , ^ çok güzel, renkli bitkinin f ¥ \ anlnm va öyküsünü so' run... N 2 ÜGD'li ömür boyu hapse mahkGm edildi Haber Merkezl Yasa dısı ÜGD Soma ve yöresi sorumlu su 10 sanıktan 2'si ömür boyu 6'sı ıse çeşitli hapis cezalanna çarptınldı. Anayasal dlizeni si lah zoru İle degistirmeye eylemli kalkışmak, cinayet, bom balama, kurşunlama, devletin güvenlik kuvvetlerine sılahiı karşı koyma, yazı yazma ve baa kaulı eylemleri gerçekleştirmek suçundan yargılanan 10 sanığın duruşması dün sona erdi, Ege Ordu ve Sıkıyönetim Komutanlığı 1 Numaralı Asktsri Mahkemesl sanıkların savunmalanndan sonra HalU İbrahim Durmaz ve Hasan Arpar'ı ömür boyu napis cezasına mahkum etti, Recep Gürcl, Ahmet Vural, îsmet Gökdenlz 5'er yıl, îsa Koç 3 yü 4 ay, Şe nol Glrginler 10 yıl 8 ay, Ce mil özgür 16 yıl hapis cezası Orhan Kurt ve Süleyman K»ra göz ise çeşitli hapis cezasına çarptınldı. DEVYOL DAVASI ANKARA Devrlmci Yol da vasına Sıkıyönetim 1 Numara lı Askeri Mahkemesinde devanı odüdi. Dünkü durusnıada askeri savcı 1319 sayfadan oluşan iddianamenin 1. dldini okumayı tamam!adı. Daha sonra sanık avukatlan sanıkların iiç gün duruşmada bulundurul duklannı, bu yüzden görüşme dlklerim öne sürerek mahkemeden konuya Hişkin önlem alınmasmı istediler. Bu istemin Ankara Sı'.nyönetJm Komutanlığı tarafından kabul edilmemesî Uzerine sanılc avukatlarm dan Ibrahim Tezan söz olarak «Müvekkillerimizle salonda gö rüşmemize izin verhı» d°di. Eu istem olum'.u karşılandı. SÜRECEK SÜRECEK EMAS davasında mahkeme bilirkisi raporunu "Kesin sonuca götüren mahiyette^ bulmadı ANKARA, (Cumhurlret Bürosu) DISK Genel Başkam Abdullah Başttlrk ve gazeteci yazar İlhami Soysal ile 9 sanıgın yargılandığı EM AŞ davasında, bilırkişiler dava konusu olan ve yasadışı oldukları kaydedilen, yayınlann EMAŞ matbaasmda basılmadığım belirttiler. Mahkeme, bilirkisi raporunu, «Kesin sonuca götiiren mahiyette» bulmayarak Emniyet Müdürlüğü'den yeni bilirkisi isimleri istenmesini kararlaştırdı. Ankara Sıkıyönetim Komutanlığı (2) Numaralı Askeri Mahkemesi'nde 3 kasımda yapılan duruşmada, bilirkişilerin dava konusu yasadışı yayınlar konusunda hazırladıkları rapor okundu. Bilirkişiler Ahmet Başaran, Hüseyin San ve Selahattin Onursal tarafından hazırlanan raporda şöyle denildi. «Yüce mahkemenizin tarafımıza tevdi etmis olduğu EMAŞ davası ile ilgili, basılan yasak yayınlann söz konusu matbaada basıhp basılmadığı konusunda bilirkisi olarak yüce mahkcmenize yardımcı olabllnıek için EM AŞ matboasına tctkik fçin gittiğünizde: EMAŞ matbaasmda basıldığına dair bir kayıt bulunmayan afiş, dergl, gazete, kitap ve broşürlefln tarafımızdan yapılan baskı tekniği açisından tncelenmcsinde, EMAŞ'ta bulunan Veb Osfet baskı makinasının aynı model ve benzerlerinin Türkiye'de çok sayıda mev cut olduğu, bu nedenle isimleri belirtilen yayınlann EMAŞ matbaası dısmdn herhansi bir matbaada basılmasınııı mümkün olabileceği tarafımızdan jii rülmüştür. Zlra baskı tekniği olarak, nıa kinaiardakl bıçak ve iğne iıer ne kadar basılan makinamn özel liğini yayın üzerinde gösteımckte yardımcı olursa da, bun lar dcğişktm olduğundan kesin neticeye vaımak mumkün değildir. Makina üzerinde yaptığımız incelemede, bıçak ve iğne üzerinde durduk. üosyadald yayın ların kesiliş benzerliji ile it;ne ızlerini, makinanın bıçak ve iğnesi fizerinde karşılaştırmamız neticcslnüe, bu yayınlann EMAŞ matbaası Vcb Osfet ma kinasında basıldığma dair bir benzerlik bulunmamaktadır. Zira iğne ölçüsü makina ttzerinde nzalıp çoğalabillr. Çeşitli nedenlerdcn dolavı baskıyı etIdlemez. Bıçaklar da aynı şekildedir. Türkiye'de EMAŞ matbaasında bulunan Veb Ofset Goss baskı makjnasından, tahmlnen 5 ilâ 6 adct bulunmaktadtr. Dos yadakl baskı yeri belli n\tmyan yayınlann baskı tekniği olarak nerede basıldjğmı tespit etmek de mümkün degildir.» Bilirkisi raporu ile ılgıli olarak mahkeme tutanaklannda, «raporlann kesln sonuca götüren mahiyette olraadığl anlaşıldı» demldi. Mahkems, «Emniyet Müdürlüğüne yazı yazılarak ofset baskı tekniğinde kom piiter ılizgiÜR ve yazı taraktrr k rinde uzman olarak bilineıı, bunlardan anlayan IdşilerJn Isimlerini bildiıir bir llstenin araştınlarak düzenlenmesi ve gönderluuesiuln istenmesini» kararlaştırdı. •Peîüranhlık çağlanmda bir g'ün dayımın atına binmiş kırlarda dolaşıyordum. Uzaklardan to"! duman Içerisinde bir aşiret kervanınm geçtiğini gördüm. Yanlarına yaklaştım. Bir de ne RÖreyinı? Yüklü bir sıra devpyi, aşiretin en güzel kızları çekiyor. Çok tuha fıma gltmişti bu durum. Hiç rastlamamıştım böy leslne., Eve gittiğimde pör dükleriml anneme anlattım. Gülümsedi, şöyle tledis 'Oğlum, aşiretlerde develero çok önem verilir. Develeri en guzel kız laraçektirirler ki,lıeıkes develere değil, kızlara baksm. Böylece de develere nazar değmesini önlemiş olurlar'. Ya işte böyle... Benim niyo bu giirpl çiçeği masamdan eksik etmediğimi şimdi anladın nu?» Insallah apandreu yine dağıttı. Geçenlerde Filıstin'delti gelişmeleri 1922 Anadolu olaylarma benzetmiş Biz pek benzerlik bulamadık. Yine de «înşallah sonu öyle biter» demekten kendimizi alamadık. Malum ya. 1922'de Anadolu macerası, işgalcilerin o topraklardan atılmasıyla sona ermişti. P Kısgdi\w! Evet, Şimdiden kara kara duşunmeye başladık. Ne yapacaği2 ? Ifeütücü bir haber: VEFAT En değerll varlığunız, sevgill annemir, babaannemiz, eşsiz lnsan, VEFAT Nalme TuğruTun eşl, Yurdanur Kırıklı, îsmet Metin, rahmetli Talat Çetto, H. Fırat, H. Murat Tuğrul'un babaları. Ihsan ve Osman Kırıkh'nm dayılan, Göknur, Nalan Kırıkh'nm, Aslı, Oylum, Gözde Tuğrul'un sevgill dedelerl, Sevll, Nerlman, Armağan, Seher Tuğrul'un kayınpederlerl, Şebinkarahisarlı emekli maliye memuru Ifelaslanmayın! y Bu kış için size yeni birçözüm öneriyoruz. Lütfen yanra bekleyin!.. Nuriye Özbay 8 kasım 1982 pazartesl gflnü Hakkın rahmetlne kavuştu. Merhume 9 kasım 1982 salı (bugün) 6ğlen, Hacıbayram Camü'nde kılmacak cenaze namazını takiben Cebeci asri mezarlıktaki ebedl letirahatgâhına tevdi edilecektir. EAnLATLARI : Hadi, Haluk, Fide TORUNLARÎ : Necla, Sibel, Mehmet, özüm GELİNLERt : Gamze, Ümran. M. Lütfullah Tuğrul ani bir rahatsızlık sonucu Hakkın rahmetine kavuşmuştur. Cenazesi 9.11.1982 salı günü (bugün) öğlen namazım müteakip Aksaray Valide Camii'nden kaldırılacaktır. Mevla rahmet eyleye. AÎLESt
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle