Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
8 KASIM 1982 KÜLTOR Y A Ş A M sanat çizelgesi serai • IŞIL Özışık'ın suluboya serg:sı Akbank Etiler Sanat Galensi'nde cuma akşamına kadar sürüyor. • KESSAM Rezan Şenocak. Hobı S'^nat Galerisi'nde açtığı ]!). kışısel sergisini 25 Kasım' a kadar açık tutuyor. • SEUAL ve SEDAT Antaj kardeşler, Istanbul Devlet Gu zel Sanatlar Galerısinde açtıklan fotoğraf sergisi bu halta da gezılebilır. • ÖJENİ Danon'un Erenköy îs Sanat Gaiensi'nde açtığı sergi cuma akşaına kapaııacak. • PANGALTI Güzel Sanatlar Galensi'nde yer alan süreklı karma sergi 20 Kasım'da sona erecek. feergıde Necliru Giinsür, Cihat Burak, Balaban, Se< fer Öztürk, Giiner Gümüş ve Yıldtz Bursa'mn yapıtlan bulunuyor. • ÖZEL DOST tlkokulu ögrencilerinm resıtn öğretmelerı Fazıl Kıtıçay önderliğinde yaptıklan resimler 20 Kasım'a kadar Yapı ve Kredi Bankası'nın Tüne) Şubesınde görülebılir. • CEVAT Dereli ve Burhan Uygur'un resimleri Kile Sanat galerisinde 15 gün süre ile sanatseverlerm beğenisine açık. • NİŞANTAŞI Akbank Sanat Galerisinde Giiney Sagun Nejat Gonenç ve Ulvl Soyalan' ın karma reshn sergi vaı. Ser gi İS Kasım'da kapanacak. • ASİVE ve Ulvi Soyarslan resımlerını bugımden başiayarak 20 gün sure ıle Yapı ve Kredı Bankas: Bebek Sanat Galensi'nde sergileyecekler. • MUZAFFER Akyol'un Dev let Güzel Sanatlar Galerisı'nde yer alan re^im sergısl bu hafta kapanacak. • ÖMER ülnç resımlerini ay sonuna kadar Maçka Sanat Galerisi'nde sergılemeyi sürdürüyor. lüvükta 14<Yut bunların üçünü de yoksa sabaha kalma? ölürsün. Seni sıtmamn ağıhsı tutmuş, bundan sonra sen iflah olmazsın.» «Seni, yavrum.» diye konuştu yaşh bir kadm. cvoldaşlann seni oraya götürsünler.> Hösük kadma yaklaştı: «Nereye?» Kadın Hösüğü tepeden tırnaga bir süzdü: «Sen bunun yoldaşı mı sın?..> ktılağma ona ne zaman geleceğini fısıldayıp he men oradan aynldı. Az sonra bir sofra dolusu ekmek, bir tencere yağlı bulgur pilavı, bir testı ayranla geriye geldi. «Çukurova gâvur olmuş, Çukurovada insanlık kalraamış. Eskiden de yoktu ya. şimdi hiç kalmamış. Ben de o dağlardan olurum kar deşler.» Arkasına döndü, elini uzaktaki, yatık mavi dağlarm ötelerindekl görkemli. kıp kızıl tüten sivri Dtildül dağına uzattı. «İşte o dağm. kurban olduğum. hasretimden öldüğüm o dağuı eteklerinden. ak çağşaklı. mor yarpuzlu pınarlarından olurRm. Oturun da yemeğinizi yeyin yavrular, kimbilir kac gündür acsmız. Ah. bir de azıcık buz ol sa da ayranınızın ıçine ler. susup bir yana çekildiler. ötekiler titremesi biraz geçmış Yusufu yerden, tozların arasından kaldırıp üstünü çırpıp, yüzünü ellerini yudular, sonra sofranın başına oturtup eline kaşığı ver diler. Yusuf bulgur pila vı tenceresine uzanmadan eğildi. içinde buz parçası yüzen ayran ta sını aldı başına dikip uzun uzun dibine kadar içti. Köylülerin bakıçları altında yemeklerini yeyip bitlrdiler. «Çok şükür» deyip. ağızlannı tu lumbanın suyuvla çalkaladılar. Dutiann altındaki köylü kalabalığı gıttikçe çoğalıyor. garbi yeli koyün icindeki tozları oradan oraya savuruyorlu. Damîarın tistü. evle rin çatılan, duvarları, kalabahğm üstünde do laştırdı. Hiç kimseden bir ses çıkmıyordu. Memet gözlerini bir umar ararcasma onların üstünde gezdiriyor, bekliyordu. Bu böyle ne kadar sürdü, kimse farkında değildl. Köyîüler ya vaş yavaş dağıldı. ortalıkta hiç kimse kalmayınca Memet kuyunun sekisine yığıhrcasuıa ottırdu. «O kadar da çok ağaç, o kadar da çok insan, o kadar da çok tarla..» Gün batınca kuyunun sekisine kıvrıldılar. Sivrisinekler bulut gibi ge liyorlar, kurt gibi dahyorlardı. gösteri • AKBANK Bahariye Sanat, galerisi'nde yer alan Gülümser Atılgan'm sergısı eskı yazılan yansitan tablolardan oluşmakta. • CEVAT Ülger'in resım ve güzel sanatlarm dlğer dallarını içeren çalışmaları Gönüidas> yayuüan'n sergi salonlarında hafta boyunca görülebilir. • KRİSTİN Saleri'nin resrti sergısi Kazım Taşkent faanat Galensi 2'de gezilebilir. • OSMAN Asaf yarından başlayarak resimlerini osmanbey Akbank Sanat Galerisinae sergileyecek. • ATA Refiğ'in değerh tshtı üzerine yine değerlı filaışı. tahta, sedex gibi parçalann ka kılması ıle oluşturduğu yapıtUrı içeren, «Markötrl» sergısiru Akbank Bebek Sanat Galerisı'n de hafta sonuna kadar sürdürüyor. • TtGLAT Sanat Galerisı'n deki Zeki Kıral'ın resim sergısı 2 i Kasım akssmına kadar açık kalacak. • ATIF Özbilen'in Ümit Yas?r Sanat Galensi ve Kitabev/ nde açtığı «Ağaç Oymalan Sergisi» cumartesı günü kapanıvor. • GALERt Lebnz'dekı Cafer Bater resım sergisi bu halta sonuna kadar gezilebilir. • RESİM tarzı «çağdaş em presyonist» olârak nıtelenen Rpmzi treıı'ın ikınci kişıse! sergısi Gaieri Barkaç'ta yer alıyor. Bu hafta gezilebüir. • İSTANBÜL Avu&turya KUltür Otibi ve Mımar Sınan Unıversıtesı Rudolf Hratiil'ın Cirafık Sergisine 15 gün sure ıle Mimar SJran Üniversitesi Osman Hatndi Salonu'nda yer veriyorlar. • HAYRt An Caddebostan' &3ki Kokten Sanat Galerisi'nde açtığı resim sergisini cuma akşamına kadar sürdürüyor. • GAYE Conker, Yapı Kredi Bankası Kazım Taşkent Sar nat Galerisi'nde ikinci kişiseı İSTANBUL tekstildizayn sergisini açtı. Sergı 19 Kasım'a kadar gezile# MtMAB Sinan Üniversibilir. tesi Sinema Televiz5on Ensti• MUSTAFA Bekir Pekten' tüsü çarşamba günü 12.00, 14. in hat sanatı sergisi Yapı Kredi 00 ve 16.00'da Atatürk'ün 2. Bankası Kazım Taşkent Sanat Devre 4. Donem Meclis Açüış Galerısi'nde açıldı. Pekten'in Nutku'nu siyah beyaz ve Dol bu ılk kişisel sergisi 19 Kasım' mabahçe ve Atatürk adlı Süda sona erecek. ha Aruı'm belgeselenı de renk • TARIK Acınıan ve Sevim li olarak gösterecek. Filmler \cıman'm «Ağaç Sanat Eserie 16 ve 35 mm. n Sergisi» bugün Maslak'dakı O KÜLTÜR ve Turızm BaAlarko Sanat Galerisi'nde açıkanlığı Sınema Daıresi'nın AUvor. Sergı 18 Kasım'a kadar tatürk Kültur Merkezı'nde gös sürecek. ® YAPI Kredı'nın Kazım tereceği fılmlerde bu hafta şun lan ızieyebilırsıniz; Yarın 28 Ta^'vent Sanat Galensi'nde Kris dakikalık belgesel'de 1B74 «Dün tin Saleri'nin yırmıbeş vapıt tcin oluşan re&im sergısı 10 Ka ya Futbol Kup3sı»nı konu alan F Alman yapımı ve ardmdan sımVı kadar izlenebılir. Marion Branüo'nıın başrol oyANKARA Frank Coppola'nın yonettiği 9 ANKARA Iş Sanat Gile nadığı «Baba», persembe ve mi'nde açılan birleşık iıç kı cumartesı yıne F A!man yapışısel sergide Hami Yalçm, ı>, ml, «"Vlilli Atletlerin Çalışmalatoğraflarııu. tielkıs Kırıkııgl'i rı» adlı 10 dakikp.lık belgeseve Hü.snü Güleri de resımlennı lin ardından Andre Cayette' sergilıyor. nın yönetip. basrolunde 4nnic • ATATURK'ün ozdeyışlen Girardot'un oynadığı «Ölesiye nı konu nian totoğraf vc resmî Sevmek» adlı filmler var. Asergisi Yaaı Kredi'nm Kızılay merikan yapımı «Leonard Bers Şubesinde gezilebilir Kemalls; tein» adlı belgesel Ue, «Büyük Atılım Birliği ve Bankanın ış Mamoo'un Doğuşu», «Yaşayan bırliğı ıle açılan sergı «Ozgür Saııat • Animasyon», ve «Kırliik ve bağvnsızlık benim ger mızı Top Ekspresi» adlı kısa çek kişiliğimdir» özdeyışinden metrajh belgeseller de cuma kaynaklanıyor. ve cumartesi günleri izlenebi• 193638 yıllarından Türkl îir Merkez'deki filmler her akye'de bıüunnn Alman Mımar sam saat 18.30 cumartesi 15.00 Buno Tauti'un çalışmfOan yave 18.30'da görülebilir. rından baslayarpk, Orta Doğu T^kıük Unıvers.tesı'nde tarıh • İTALYAN KüHür Merkeve KTiu sırasma gore sergile ziııde pazartesı saat 18.30'da nscek. Ayrıca mımar ıle ılgilı «Adamotu» adlı film gösterileinnfermslar yapılacak. cek. 9 kasım salı, 11 kasım 9 H4MİT Görele'nin Turku persembe günleri «Leonardo' vaz Sanat Ga'erisi'nde açılan nun Yasaım»mn 3. bölümü susergisi 18 Kasım'a kadar sürünulacak. İnpiliz Kültür Derneyor. ğindp, 10 kasım çarşamba gü• ARTtSAN Sanat Galeri nü AtatUrk'ü anma töreni düsinde Haydar Durmuş'un resım zenleniyor. Atatürk'ün yaşaır" sergısı bu naîta da ızlenebile ve yapıtlarını yansitan çesitlı cek. film ve video gösterileri sunu'.acak. 9 kasım salı saat 18.30' dî) «The Tamina; of the Shre\v» adlı film'n gösterilecesi Türkİngiliz Kültür Dernoginde 12 knsım cuma günü saat 18.30'da «Svvcet Willam» adlı film var. ISTANBUL ®. «Böyle bağırarak her olur olmaz yerde o nar ağacmdan söz edilir mi, hey boyları devrilesice!» «Sırtımda taşıyorum onu Çukurovaya indik i~ neli, ölüyor..» Kadın onu yeniden tu tup bir kuytuya çektl, kulağma eğilip: «Oraya», dedi. «Eskt den hepimiz sıtmalarun ca oraya giderdik..> «Nereye?..> «Dur, acele etme. Oraya.. Oranın altından bir cay^ara kaynar. Dur, acele etme.» Yanlannda bir kız çocuğu bltlverdi: «Höyükteki nar ağacma». dedl. Kadm kızm Ostüne yü rüdü: «Gözü çıkasıca», diye söylendi, <Böyle bağırarak her olur olmaz yerde o nar ağacından söz edilir mi, hey boyla rı devrilesice! Nar ağacının altı Kırklarm me kânı. Siz bana gelin. ala şafakta tan yerlerl ı f|. «Aşık bir türkü söyle. Sabaha kadar saz çal, türkü söyle» Hösük: «Burada olmaz, bu ağacm altında uyuyama yız», dedi. «Bir uyuyacak, ateş yakacak yer bulmahyız kendimize..» Memet: «Aşık, bir türkü s3yle.. Sabaha kadar saz çal, türkü söyle.» Köyîüler damlann, çardakların üstüne ci blnliklerini kurmuşlardı. Garbi yeli de düşimüş, usul usul ay ışığmda cibinlikler sallanıyordu. «Türkünün sırası mı?» diye inler gibi konuştu Aşık Ali.» «Sırası», dedi Memet. «Belki..» «Belkisl melklsl yok. Burada bu köyde iş yok. Haydi kalkalım..» «O avrat, bizim dağlar dan, hani bize yemek veren.. Tenceresi, sofrası da burada. Burada rrn kalsm?..» akan zaman, duran zaman melih cevdet anday ANKARA • TÜRK . îngiliz Ktiltür Demeği'nde 9 kasım salı günü 18.30'da «The Taming of the Shrew» adlı füm göstenlecek. Film 15 kasımda da yinelenecek. Her ıki gösterimden önce de Ankara Üniversitesı Dil ye Tarih Coğrafya Fakültesi îngiliz Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı Baskaru Prof. r«ÖB, ,,JSfl*wa ^SBJiHi. . KUUnm Shakespeare'in BBC tarafından filme alman klasik komed yası üzerine tartışmah bir sunuş konuşması yapacak. Aynca 12 kasım cuma günil 18.30' da «Sweet WlMam» adlı film gösterilecek. 10 kasımda ise gün boyu Atatürk'ün yaşamını ve yapıtlarını yansitan film ve vıdeo gösterileri yapılacak. ^ Bir Eski Zaman Kahramanı HMET Haşim. anılarına değindiği bir yazısında: «Ankara Lisesinin bahçesmdeki havuzun başında akşamları Sakallı Celâl'in harikulâde saçmalaru» dınlerdik» diye yazar. O saçma'ar harikulâde olmasaydı dinlemeyecek" lerdi elbe;t., Kim dinler alelâde saÇmayı! Üstelik «harikulâde» sözcüğü Haşim'in dilinde şiirin tanımına yaklaştıran bir kavramdır. Sakallı CelâTin konuşması şiire benzer miydi? Hayır Mantıkçıydı Sakallı Celâl. şür ise mantığa karşıdır. Orhan Veh, onuSokrates'e benzetirdi. Sokrates gibi sorular sorarak konuşmasmdan. Doğru bellediklerini doğrudan söyle mezdi Sakallı Celâl, karşısmdakine buldurmavı veğlerdi Akılh olduklanna inananların kullandığı bir yöntemdir a bu. Her'vPs akıllıdır da, akılh olduğuna inanmak baş.ka şeydır. Sakall' Celâl akh ile pnrünmeeri s*»çmiş. akılh bir insandı. bu vüzden de sıkıcı olurdu zaman /Rm;!n Ahmpt Haşim ile Sakallı Celâl. birbirlerine taban tabana ters kişılerdı Belki anlaşmaları bundandır. Bir akşanı. havuzbaşı söyleşilerinde sör şiire, şiirin ne olduğuna gelir, Ahmet Haşim, Bana beş altı sözcük ver, sana bir şiir yazayım» diye şaşırtmak ister Sakallı Celâl'i. Beriki bağırmış, «Yazamazsın Haşim» demiş, «şimdi içerden bir sö/lük getirtirım na!» A Hösüğe evinî gösterip, kulağına ona ne zaman geleceğini fısddayıp hemen oradan aynldı i«f,şjr, dünyamıaaa^ »üstüıir. de kuyrukyıldızı sallanıken. ben orasını size söylerim. Oraya varın ca Allah stzi Kırklarm yüzü suyu hürmetine hem sıtmadan kurtarır, hem de size..> Hösüğe evinl gösterip koysaydınj., Şu sıtmali tıkara..» . Güzel, ahmlı, kara bir galvar giyinip başına pullu bir yazma bağlamış bir genç kız: «Bizde buz var>. diye koştu. <Hemen gidip ge t1ririm..> Kız birden gözden yi tip gitti, hemencecik de elinde bir sahandaki buz parçasıyla döndü. Sofrayı tulumbanın * jMİasia». serdiler. tence reyi ortasına koydular, ekmekleri, kaşıkları sı raladılar, taslara ayra nı doldurup içlerine buz parçasından kırdıklan birer parça buz attılar. Köyîüler: «Afiyet olsun>, dedi pencereieri .kapıları toz dan bomboz gözüküyordu. Dut ağacmın yaprak lan, kurumuş otlar, tar lalar. çalılar, kaktüsler, her şey kalın bir toz tabakası altmda kalmıştı. Kalabalık susuyor. ku yunun sekîsindeki insan lara bir tuhal bakıyorlardı. Memet birden ayağa kalktı, gözlerini kalabahğm üstünde dolaştmp, sonra basını önüne eg%< di: <Sizde, bu köyde bize bir ig bulunmaz mı, dl ye geldik. Hanl bu köy çok ağaçhklı da.. Tulumbanızm suyu da, soğuk da..» Başmı gene kaldırdı ^ «Nasıl uyunız burada?...» dedi Aşık Ali. «Nasıl uyuruz burada?..» dedi Aşık A1L Memet: «Belki...» Hösük: • «Belkl...» Yusuf: «Sabaha, tan yerlen ışıyınca gene köye gelir, buraya otururuz, bel kl..» SÜRECEK Sakallı Celâl bir paşanın oğludur, zengin bir ailedendir, Galatasaray Sultanisini bitirmiştir, iyi Fransızca bilir. fakat bir baltaya sap olamamıştır. Başansızlığmdan değildir bu. istememiştir de ondan. Herkesi şaşırtmak daha işine gelmiştir. Pantalonu yamalıdır. ayaklannda koca koca galoşlar vardır. başında kasket, elinde Fransızca gazeteler. Otobüse, tramvaya bindi mi, gazetelerini yüzünün bir o yanına, bir bu yanına aiper ederek, yolculann aksırık tıksınklanndan, mikroplanndan korur kendini Kapı tokmaklanna çok el değdigi için de bir önlem almıştır, kapılan dlrsegi ile açar ve bu yöntemin sağhğı korumakta çok önemli olduğunu anlatan broşürler bastınp dostlanna dağıtır. Üstünün başının dökülmesi yoksullugundan tnıdır? Ben tanıdığımda yaşliydı sakallı Celâl Bey ve sanınra kıt kanaat geçinecek kadar parası vardı. Çamaşırmı kendi yıkar, yemegini kendi pişirirdi. Bu işlerle uğraşmakta iken kapısını çalarsanız, yarım açar, aralıktan size «Çamaşır yıkıyorum, ıçeri alamam» derdi. Peki, ünü nerden gelir Sakallı Celâl'in? Kahraman olmasindan. Ancak eskilerin anlayabildi&i bir tur kahramanlıktı bu. Kendisi için hiç bir şey istememiştir, ne para, ne parlak bir yer, yeter ki ülke vükselsin. çafcdışı «eleneklerden, inanıslardan toplum kurtulsun, akhn. mantığın dedi&i olsunl Başından geçenlerden bir ikisinl anlatırsam, belki onu daha iyi ortaya çıkarmış olu ( ÇOK • •• M JpAİXD ~iM * ) { KİM KİME ı gösteren bir fotoğraf asmıştır. Bir gün sonra gelir bakar ki, duvarda fotoğraî yok. Sorar soruşturur, meğer öğretmenler, bilginin şapkasından tedirgin olduklan için kaldırmışlar fotofcrafı. Bunu ogrenince Sakallı Celâl bagırır onlara, «Ulan» der, «adam sizin hatmnız için güneşin alnmda baş açık mı çahşsınl» Işte bu öykülerden kaynaklanmaktadır Sakalh Celâl'in ünü. Bir yakını bana bu öykülerin dokuzu geçmediğini söylemlşti. Bu durumda, insanın, dokuz öykü uğruna bunca sıkmtıya katlanmaya, üst, baş perişan gezmeğe değer miydi diye soracağı gelir. Ama o üstü başı dökülen adamm, her girdiği yerde saygı gördüğü, herkese kendini dinlettiği, ötekini berikini sınavdan geçirdiği düşünülürse konunun rengi değişir. Gene de eski zaman kişiliklerinden biridir o, bu^ünün savaşım anlayışı Ile bagdaşmaz onun savaşımları. Sankl toplumu değiştirmek için değil, okumuş yazmışlan şaşırtmak için bu yolu tutmuştur o. Rauf Mutluay, benim Raziye adlı romanımdaki Dayı'nın. Halikarnas Balıkçısı (Cevat Şakir) olabileceğini yazmıştı. Bu tür benzetmelere bizde çok önem verilir nedense, bhr roman kişisinin ille dısarda bir karşılığı bulunması s;erekli imiş gibi. Oysa Raziye'deki Dayı, hiç de benzemez Halikarnas Balıkçısı'na, onu ben/etsek benzetsek Sakallı Celâl'e benzetebiliriz. Behic AK Beai azetefesin «n» ? Unutma \ rum. Sakallı Celâl trende ateşçidir; özel vagonunda Kâzım Karabekir Paşa'nın yolculuk ettiğini öğrenince, lokomotiften vagona geçer, Paşa'yı görmek lstediğî haberini gönderir içert. Bir ateşçı ne isteyecektir ki ondan, ya para, ya daha iyi bir iş. degil mi? Oysa elleri, yüzü gözö kfimür tozu ve ya£ içinde olan ateşçi, Paşa nsn karşısına çıkınea, Türkiyede egi'imin nasıl olması eterektigine ilişkin özgün düşüncelerini söyleyıp eğitim meraklısı Paşa'yı şaşırtır. Sakalh Celal her gittiği yerde softalarla çatışır. bu yüzden ölüm tehlikeleri de atlatmıştır. Anıa onu sakıncalı bulanlar. sadece biüsizlfir deeil, sözümona aydınlardır da Ögretmenlik ettiğl geri bir taşra kasabasınria Sakallı Celul. öğretmenler odasına Avrupalı bir böcek bilgininl toprakta incelemeler yaparken Hadi t\ı\ Çob edft/orum. Nee ? Daho W.