Katalog

4 KASIM 1982 Cumhunyet 7 Âkdere DevYol davasmda 24 idam istendi ANKARA, (THA) 49 aanıklı Dev • Yol Akdere Bölgesı sa. nıl:lannm yargılanmasma dün 1 Numpralı .Askeri Mahkeme'de başlandı. Sanıkların kimlik tespitinden sonra iddianamesinl okuyan Askeri Savcı yasadışı gizli örgüt üyesi oldukları ve anayasal düzeni zorla yıkmaya kalkıstıkları gerekçesi ile yargılanan samklardan 24'ünün öHim cezasına çarptınlmasını istedi. Savcı, diğer sanıklara da 30 yıldan aşağı olmamafe Uzere hapis cezası talep etti. # 574 sanıklı yasadışı DevYol davasına 1 Numaralı Askeri Mahkemede devam edildl. Duruşmada lddlanarrıesini okuma ya devam eden Askeri Savcı. «Sanık eylem iilsklleri» adh bö lümünde sanıkların ayrı ayn katıldıkları olayJan acıkladı, Duruşma îdıanamenin okunmasına devam edllmek üzere ertelendi. Iddianamede, DEV YOL'un başlatacağı belirtilen halk savaşı stratejisinin aşamakn şöyle anlatıldı: Birinci Aşama: Stratejik savunma aşamasıdır. İkinci Aşama: Stratejik denge aşamasıdır. Üçüncü Aşama: Stratejik taarruz aşamasıdır. Devrimci Yol, 8 milyon lirayı Demokrat gazetesine aktardı 9Ankara Denimcl Yol davası lddianamesinde, Devrimci Yol örgütünün devleti parçalayarak yerlne Markslst • Leninlst ideolojiye dayalı proletarya dlktatörlügünün kurulmasını ve dahş sonra komttnlzme geç meyi amaçladıgı ileri sürüldü. Iddianamede bundan sonra, Dev Yol'un benimsedlği devrlm stratejisinln ne olduğuna illşkin bölümlere yer verlldi. fddlanamede, amaç ve strateJi, «hakim sımflarla halk arasında oluşturulmuş olan baskı ve terörs dayalı sunl denge. Basın kartı hamili organizatör... stanbul'un turistik otellerlnden birinde, bir derne ğin düzenlediği baloyu izlemekle görevliydik... Ortada çok görünen ve devamlı koşuşturan bir kişi gözden kaçmıyordu. Elindeki mendillyle bir yandan alnımn terini silen, bir yandan da sanatçılarla ilgilenen bu iri ya rı klşinin organizatör olabileceğini düşündük. Ikide bir eglenceyi düzen leyen. dernek yetkililerinin oturduklan masa ile sanatçılann bulunduğu masa arasında mekik do kııyan bu kt$i. arada bir onlara içki taşıtnakfan da gen kalmıyordu. Saat 23.30 olmustu kl diğer dı. Onların fotograflannı çekmeden gidüir mi hiç» dedi.. Beni kalktığım masaya oturtmaya çalışan. or ganizatör olarak bildiğimiz bu kişiye; «Bizier ga zeteciyiz. özel fotoğrafçı değil, bu nedenle eğlencenin sonuna kadar bek lememize gerek yok. Çekilecek fotoğrafları çektiğimiz için gidiyoruz» yanıtını verdim. Adam yigazeteci arkadaşlarla blr ne konuştu: «Kardeşim hkto oturduğumuz nıa ayıptır, ne demek yani sadan kalkarak salonu gftzeteciyiz. Ben de basın terketmeye hazırlanıyor mensubuyum..» Daha duk. Birden omuzuma sonra elini cebine atan bir el yapıştığını farke bu kişi çıkardığı «Basın derek geri döndüğümde Yayın Genel Müdürlügü' iri yarı kîşi il© karşılaş nün» admı taşıyan basın tım. «Aman eferiflim ne kartını göstererek, şöyle reye gidiyorsunuz. Daha diyordu: «Bakın bu kartı sanatçılann çoğu çıkma bana babam vermedl. Gazeteclnin görevini ba. na mı öğretcceksinlz. Gö reviniz burada çıkan sanatçılann fotograflannı çekmek ve onların habelkokul çocuklartnın birinci sınıfta hesap yap rini övgü ile yaznıaktır. mayı ve sayı saymayı öğrenirken kullandığı Onlar fotograflannı çekhesap tahtasmı ilkel blr araç sayanlar çoktur. meniz için şarkı söylüOysa elelttronık alanında öncu Japonlar hiç rte yorlar. Bu yaptığınız ga aynı kanıda degll. Japonya'da hesap tahtası yalnız bi zeteciliğe yakışmuz...rinci sınıfta degll, orta ve lisede bile dars aracı olaıak Hangl gazetede çahştıkullanılıvor. Blrçok büro. vergi daireleri, dÛkkAn sahibi. hatta bankalar bile bugün de bu aletten vazge ğını sorduğumda söyleçemiyor. Tokyo'nun metro blletlerlni basan met memekte direnen bu iri organizatör gabaa işçilerı, ayda 30 bi n metro biletini hesap tahta yan lerı iııjianarak numara zetecinin kartından han kurumun Eksİk lıyorlar Metro görevlüert, gi olduğunu adının yazılı öğrenmek bi\o8i\ lıpsap tahrasının elektro güç olmadı. Ancak bu ni!< li(V& SrSvffl P maklnalannişte tedirgin olan yalnızJ W * ı a ctın dtıh,?. hızh ve daha frnpn ; iir olduğunu sfty ca çalışkan gazeteci, orederal Alman' luyuriar. Tokyo Bankası ganizatör doğildi. Rekya'da meclls sü y^nalır'ierinden Takngi lamları yapılacak vaadi ile ücret almaksızın gelrekli ilginç sözOno'ya göre. 6 bin kişl meleri sağlanan sanatçılerle, partl tem lık banka perşonelinden lardan bazıları da son sücilerinln blrbirlerine vnltlaşık yarıst. hesap tah derece huzursuzdu. Ve yaptığı esprill sataşma ta?mı elektronik hesnp gazetesinin adı ile kendi larla doludur Geçtiğiuihkinalarına tercih edi admı açıklamamayı yeğmiz günlerde. Pederal vorİBr. Hesaplar daha ça ledik. hükümetierin temsilcüe buk oluyormuş. Elektrorinden oluşan Eya'ctler ; n k îıesap makinasını ter Kurulu'nıın Başkanı lire cih odenler do hesap tah men Eyalet Başbakanı tası kullanmasını bilmek Koschnick görevini dev zmunda Çünkü bankarstti. Her yıl başka bir lar perfonel alırken yap Eyalet Başbakanı taraiıKIan sınavda. hesap fından yürütülen kurul tahtası becerisine daktilo başkanhğı böylece Hrisja/ma kadar önem veritiyan Demokrat Küsch>oıiar Yalftız, bu hesap nik'den Kuzey Rentf.hias;. bildiğimlz hesap VV'estfalya eyaleti baştshrasmdan biraz farkh. bakanı Johannes Rau'a •Soroban» adlı bu alet, geçtl. Devir tesllm tftreuzeıfnde beşer boncuk ni sırasında Kosciınik. Maüye'nin hesap buiunor» birkaç sıradan raporuna sundu. Ancak yanlışı yüzünden, yok oııifıiijor. Ancak her sıraporda birçok sayı yan sul Cebeci köyü sakin ıadnkı Leş boncuktan bilış yazılmıştı. Sosyal De leri kâğıt üstünde mil rı uj.tteki bir telde, diğer nıoicratların gözünden yoner olmuşlar. döi.iu alttaki bir telde kaçmadı bu. Koschnik Şimdi herkes onlara raporunu okurken blr aharclıet ediyor. Bu aleti, •meteliksiz milyonerra durakladı. ÇUnkıl ra ler» diye takılıyorMiıattan Önce 6. yüzyılporun bir sayfası eksikmuş. da Çlnliler bulmuş. Soti. Kurulun yenl baçka Pek ileri gitmesinroban ile yalnız toplama, nı Johannes Rau, )ıeler. Malum ya, enfçıJt.'irmfi değil, çarpma ve men müdahale ederek, lasyonun azizliğiyle bo'm»; de yapılublliyor. uzlaşma örneği güsterbir iki yıla kadar mil Uildl^imiz hesap tahtası di: «eksik sayfayı da ak letçe meteliksiz nıllkarşısmdaki üstünlüjrü ladık, boşuna aramayın» yoner» olacağız. bu.. proletarya partisinln kurulmasından sonra militanlar tarafından verilecek öncü savaşı ile ortadan kaldırılacak, bundan sonra halk öncü savaşçı proletarj'a partisinin önderliğinde daha yoğun şekilde hare kete geçerek dtlzena bafkaldıracaktır» biçiminde özetlendi. Daha sonra başlatılacağı bellr tllen halk savaşı stratejisinin gececeği aşamalann gerçekleşmesi şöyle anlatıldı: «BİRİNCt AŞAMA: Stratejik savunma açamasıdır. Bu aşamada başlangıçta halkın devrimci kuvvetleri zayıf ve ülke l gizli işgali al tında oldugundan, savaşarak karşı devrimci gUçler zayıflatı lıp gUç kazanılacaktır. Proleterya partisi önderliğinde lleriye dönUk gelişme ortamınm hazırlanması ve güç kazarulması sağlanırken halkın savunulması da üstlenilecek, devrimi engelleyici unsurlar olan devleün resmi ve sivil güçleriyle sair faşist güçlere karşı saldırılar dUzenlenecek, gerektiğinde öldürme, silahh suygun, kurşunlama ve kundaklama eylernlerine girişilecektir. Bu dönemde ilk etapta şehırler temel, kırsal yöreler ise ta li öneme sahip olacak klâsik lstanbul Haber Servlgl THKPC Kurtuluş davasmda tutukluluk hall gözününde bu. hmdurularak 10 sanık tahliye edildi. Istanbul Sıkıyönetim Komutanlığı 2 Numaralı Askeri Mah kemesind* devam eden yargılamada,, dün olaylarla ilgilı ta nıklar dinlendl. Tanıklann din lenmesinden sonra mahkem<! tahllyesi isten<5n Hakan Akbal, Slhan Dolu, Ertan Değirmenri, Ali Hazır BUttin, Süleyman EgTi. Engln Can Öttlemir, Sabahattln THiz, Kazım Kaya, Muzaffer Morojhı ve Ujftır Cengiz'in tahüyesine karar verdı. Euruşma tanı'.dann dinlenebil mesi için 19 kasım tarihine er telendi. TKPML DAVASI • TKP/ML Balkm Birliği Y6 niden înşa Örgütünün îstanbul Sıkıyönetim Komutaniıgl 3 numaralı Aakerl Mahkemesirı de devam oden yergılamasında sorgusu yapılan Yusuf Sustam, îrfan Ördek. Zabit lltfmur, Müslüm Çelik. Ahmet Taşklran, Sabri Oedik ve Binnli Sağ lam örgüt üyesi olmadıklarını belirterek. iddianamedeki suç lamaları kabul etmedikleruıi sfiylediler. Bu arada samklardan Zablt llfimur, Müslim Çelik ve îrfan Ördek, iakence gördükîerı ni beri'rfer'ek' bünımîa ilgilî dl lekçelerini mahkemeye verdiler. Dilekçelerin lstanbul Sıkıyfi netim Komutartlığı'na gönderil mesine karar veren mahkerne, tahliye istemlfirinl de reddetiı Duruşma diger sanıkların sor gusu içın 10 kasırn'a ertelendi. THKPC Kurtulus • davasmda 10 sanık tahliye edildi Yazarımız Ali Sirmen'in sorgusu: Iddianame bana yüklediği suçu nasıl islediğimi söyleyemiyor tatanbul Haber Serviai Barış Dernegi Davasmda, 21 ekim günü yapılan sorgusunda yazarımız Ali sittnen, «tddianameye egemen zthniyetin çağ dışı olduğunu» ileri sürdii. «Be ni TCK'nın 141. maddesi.vle suçlayan IJU tddlaname, hlçblr yerinde hangî fiilim, hançi siizüm, lıangl yazımla bu suçu iş ledi.çimi söylemiyor, söyiejemi yor,» dedi. Iddianameye egemen zıhnlye tın «Türkiye'nin yalun turihinden habersiz» olduğunu savunan Sirmen, şöyle devam et ti: «Habersizdir ki, Türkiye'de HeUinkl Mhat Senedinden son ra flllzlenen bir hareketin kay nugını Cumhurlyctin kuruluşundaki 'Vurtta Baıış, Dünyada Barış' polittkasından alabiieceğini bir türlü unlayannyor v? barış düşüncesi gibi devleti mizin temelinde harç olarak hulunan bir ögenin kaynağını dıjarda, başka yerlerde aramaya çalışıyor. Bu zihniyet geçmişte kalmı^ Olaa. 8»ğuk tiavaş cteyimleriuf kullaıın>akta, NA'IO'ya karşıı eleştlrilerde, her barış hareketinde, tıpkı bir zamanlar ABD' yi ka«p kavuran Mc Carthy hareketinde oldtığu gibi hep karşı tarat'ın parmsğım aramakta, Türk insanını sttrekli gerginlik ve savaş karabasanı tçlnde yaşatmaya çaijşmakta«lır. Bu ılhnlyetin lilrklye'yl nasıi bir yalnıztıga lttiğini, Bir leıjmiş iVZİlletler slnesınde bir zanıanlar uasııl tek başına bıraktığım hcpimiz yaşayarak gürdük. Ve Türkiye'Ueki sağ tt.tidarlar da, bu acı derslerin ı*ı£ında dı> poiitikaınn ilkeiorlnde Anemll değişllcliiaer yap mayı zorunlu gördilier. Iddİanatneye efemen olan zihniyet, maddi vakıalardan, hükümet polîtlkalarmdan, Tür kiye'nin çıkarlarından lıabersU oldueu haide bu kavıamlara dayanarak bizleri suçlaınak istemektedir.» Ali Sirmen örnek olarak Kıö rıs sorununa ilişkin suçlamalar üzerınde durdu. İddJaname de, «Türk görüşüne aykırı, Kııs gflrüşünü destekler» şeklinde değerlendirılen, Kıbrıstan bütütı yabancı askerlerm çekilma sme ilişkin Birleşmiş Milletler Kararmın, Türkiye'nin önensi ve desteği ile alınmış bir karar olduğunu anlattı. Ym e iddianamede, Kuzey Kıbrıs'ia ba ğımsıa bir Ttirk öevletımn kurulmasına mıllı menlaaüere ay kırı olarak karşı çıkıldığınııı öne sürüldügünü, oysa Kuzey Kıbrıs'ta bagımsız bir Türü ctevletı tezinın resmi politika» iarda, hıçbir hükümet tarafmdan savunulmadığım, Türk çıkarları ile oeliştiğini beürtti. Sirmen ABD'nin Soğuk Savaş politikasmin benimse.îmesinin olumsuz sonuçları tizerin de durdu. Meclıs tutanaklarından aktsrmalar yaparak, zama nm Dışlşleri Bakanı Zorlu'nun îsmet 1 înönü ve bu polltlkaya tUm kar?ı çıkanİBrı vatan haiıı li|i ile suçladığım, bugün înönü ve arkadaşlarını vatan halnliği ile suçlayabilecek kimsenin çıkamayarağını vurguladı. Hiçblr demokraside, hiçbir yurttaşın, hıçbir siyasal partınin, derneğin, hüKümetln polıtikası doğrultusunöa düşunıııeii zorunaa buakiıamayauagı ru söyleyen Ali Sirmen, böyıe bir zorunluluğun uıusaı çıkarlan zedeleyebileceğlni, ulusal çıkarlara en uygun davranışın, politikaiarın kamuoyu önunde serbestçe tartışılaraic oiuı^aeagını, demokraslnın erdem ve ustünlügüniiu bu olduğunu soy ledı. 6cnuç olarak, hem bu gerçe ğin görmezhkten gelindtğmi, ustelik Kıbrıs konusunda hUkü met politikalaruun ne olduğunuıı bilinmediğinın de Iddıanamede ortaya konduğunu beıirten Alı Sirmen, «air Uerneğl, iukemlzin seckin insanlaruu ulu sdA çıkariar ve hükümet poutikaları adın a suçjavkcn, biraz daha dlkkatii olmak ve blç değiise bunların ne eldu£unu tiğrenmek gerekjr,» şeklinde kobir yanında haklı ve kalıcı banşın koşullarmın aranması, »ldıiet ve terör eylemlerine karşı çıkılnıası gibi düçUncee ler y r alır» şeklinde açıkiamada bulundu. Kişisel düşüncelerini şöyle Ö2etledi: «ülkeml ve İnsanlarım seve rim. Büyük Itısanlılt atiesiAln bir bireyi olarak Kİlrürüm kendimi, ama ona ancak bu tonraklar üzerinde yaratacttğanız eserlerlc çağdaş bir uius olarak ktttkınuzl zeagin.eşlirerek tam ülarak katıU'oileceğİmizi Ve orada layık olduğumuz yeri aiablleceğimlzi dUşUnUrUm. Bugün içinde bulunduğumıiz azgcllşmişllk koşuilarının ge$i ci olduğuna, onu topıunisal Iru demizie değiştircbileceğimize, çabalarımızla toplumsul koçııliarın yarattığı cşilsızîiklerîn üstcsinden gelebileceğimlzc Inantlıgım için severim i|imi. Yaptığım lîiıı gerektlrdlğl ohjektiflik açisından, benlm durumumda olan ki^inin herhanKi bir siyaaal kuruluşa bagh ol ınaması gerektiğinc her zaman inanmışımdır. Bu tür parll ya da kuruluşlara yüreksizliğimden, adamsendecîliğinden <ieğll, ıalt bu nedenle katllmam. Barış Derneğine ise, slyasetlerltı ve kampların üstünde oldu ğu için daha kuruluş aşamasın da kktıldım.» aörüşlerini yaşamı boyunca, sevgl ve ınanç lçinde dlle getirdiğini, kişiliğtnin diğer sa nlk arkadaşlannın klşlligı gibi, Barış Derneğine illeKal bir şekil, renk, irade ve yönetim vermeüiğlne, tam tersme her zaman açık, legal bır renk ve şekily irade ve yönetim verdlğine ınanâığım soy ledı. îdcuana menin geçerli bıçünde aksini ileri süremediğini bildlrdl. Yukarda saydığı nedenlerle Banş Derneğinin kurucu üyesi olduğunu, nlsan 1S80 genel kurulunda gıyabında yönetim kuru luna seçildlğini, bu seçimden onur duyduğu için ayrılmayı dUşUnmediğini vurguladı, şöyle devam etti: «Ancak burada bflirtmek İStedlğlm nokta. Kenel klıruida btılunmadığun gibi herlıangl bir yrthctim kurulunrta da bulunmadığıma giire Savcımn beni hangi fiilime dayanaraK yünetim kutuiu Üyesi olarak karşınua getlrdiğldir. Yİne aV nı şekllde daha önceki dttnenv lerdeki hangi filllme davanarak suçlandığımı da anlayabil nıiç değillm. Her ne kadar Sa yın Duruşma Yargıcı, bu dav»nin bir dnayet davasına ben nuştu. Bir iş adamını öldürmekle suçlaniyor Manken Berrîn Özgünür'ün yargılanmasına başlandı Lstanbul Haber Servlsl îrtek iirması sahibi liuuhiın Özaydın'ı öldürdügü iddiaaıyiu tutuksuz olarak yargılanun man ken Beırin Ozgünür'ün duruşmasına dUn Daşisndı. ıstanbul 6. Ağır Ceza Mahkemesı'ndelu duruşmada sorgusu yapılan Berrin Özgünür (27) suçlamaları reddctti ve, «tbrahinı'in istcği üzerine emekli albay olan babama ait tabancayı kendisine vcrdim, bu arada kafasına kur şıın sıkarak intihar etti. Ancak bunıın kaza sonucu olduğuııu sanıyurum, çünkü şarjörü çı. İKirmıştı» dedi. MUdahıl avukat olaym kaza veya inühar olamayacağını ileri sürerken atl li tıp raporunaa olayın intihar ve kaza olabileceği gibi cinayet de olabileceği behrtildı, Duruşma sonucunda sanığın tutuklanma isteği kabul edilmedi. Duruşma ertelendi Sirmen Batı Avrupa ülkelerir.de devleti korumak gerekçe •sı ile 141. v« 143, madde benzerı hükümlârin olmadığına işaret etti, şöyle dedi: «Askeri, ekonomik poiitlk anlaşmaiarla bağlı olduğuıpuz Batı ülkelerinin insanlan, bu paktları, bu ekonomik kurulıı? liirı ya da polltlk aıılttşmaları begenip begenmemek, onlara karşı çtkmuk hakkına »alıiptiıler. Amu bu iddianameye K > < re. Türk yurttaçının böyie bir şey yapınau ulusal £ikarlara karşı çıkmak olarak ııitclendlriliyor. Bütüıı NATü Uycsl ülkelerin yuntajları hakMz ya «Barışçı girişunierin aıdında illegal örgütler aranıyor.» d lıaklı nedtnloıle NATO'ya karşt çıkmak, onu eieştirmeli iıukkınu saiıipken, bir Türk aynı şeyi yapınca İddianameye göre bu suç oiuyor. Kısacası Iddianame, üyssl buiunduğumuz'NATO ülkelerinin yurttaşlan içtn hak olan davraruşları TiirK yıırttaşına lazla görüyor. u hakkı Türk insanuıu layık gönnüyor.» Ali Sirmen, lddian»meye egemen olan zılinıyetin Türk ineanmı küçümsediğini, bazı sa nıkların Türkiye'yi dişarda kötülemekle suçlundığım ammsattı, bu konuda şunları ciyledi: «Şimdiye kadar saydığıra nitelikleriyle, Türkiye'yi dışarda köfcü tanıtmak açısıudan bu zihniyetten daha clverişli bir örnck olabiilr mi? İşte ülkenin 2.",'i aşkın ayduıuıı mahkeme önüne sevkeden bir lddialıaınede TUrk insamna bu gözle bskıliyor. Barış honusun da bunlar söyieniyor. Harışçı girişimierin ardında illegal örgütler aranıyor. Nütrun bombasına karşı çıkmak suç sayilıyor Türldye'de' diye bir yazı yayınlansa Le Monde, Guardia ı ya d» Frankfurter Allgemeine gazetesinde ya da S kaBimda Madrid'de toplanacak AGİK Toplantısmda bir yâban cı deiege çıkıp bunları söylcse ve, 'Türkiye'de çurada ne derecede uygulandığını incclemek için toplandıgunız Helsinki Nihai Senedine dayanarak kurulmuş örgütlerin yönetlcllcri ve kurucuları için 15 yıia kadar hapis cezası isteniyor' dese, acaba bu kötfi tanıtmanuı sorumlusu da scklz aydır dış dünyayla her türlü ilişkisl kesilmlç olan bizler mi oiacağız. yoksa bu iddianameye egemen olan zihniyet ml?» Ali Sirmen, «Barış Kumite*!ne rengini ve barebetlni veren kişiierdir» iddiası nedeni ile kendisine ilişkin açıklamalarda bulundu, 17 yıldır, zorunlu aralar dışmda günlük yazıları ile kamuoyu karşısında olduğu nu, belirtti. îsinj yaparken sıkı sıkıya bağlı olduğu ilkelerl hakkında, «İddianamedeki iddiaların aksine, Türkiye'nin misakı milli smırlarımn behemahal korunmasr. ülkpletfn varlık ve toprak bütünlilkler)tıin korunması ve nereden gelirse geisin dış müdahalelere karşı çıkıünası, dünyanm dört Gazeteci Bediz Doğan'ın ifadesl alındı Istanbul Maber Hervisi Hafta Sonu gazetesi muhabiri Bediz Dogan'm dövülrnesl olayıyla ilgili soruşturma sürüyor. Güverüik görevlileri dün 13 sı. ralannda Şişli Etfal Hastanesi'ne giderek burada yatan Bediz Dogan'm ifadesin) aldılar. Yaklaşık 14 gunden berl tedavi gören Bediz Doğan'ın kayma nedeniyle jüzü çembere almdı, doktorlar Doğan'ın yüzünün önce alcıya alındığım daha sonra ağn yaptığı anlaşıiarak söküldüğünü belirttiler. Bediz Doğan'nı Kaya Çilingiroğlu ve arkadaşlan tarat'ından saldırıya uğradığı ileri sürülmüştü «Sekiz aydır tutuklu bulunmama karşın henÜz durumunu anlayabilmiş değilim.» zemediğini söyledlyse de, Ceza Hulcukunun kurulları hangt suç sözkonusıı olursa olsun. onun temelinde bir fill İle failin lıuhınmasını zorunlu kllaf. Bu bakımdan şu an» dek, gerek 8on yönetim kurulu üyesi olarak, gcrek kurucu olarak, hangi fiilimle suçlandığnnı nıı layamamış olmamı doğal karçıh.yacağınuı umarını. Seki* ı»ydır tutuklu bulunmama karşın lıonü* durumumu anlayabllmi? değillm.» Ali Sirmen tutuklanma Uzerinde de durarak, hangi haklı nedenle tutuklandığim da kav rıyamadığını, tutuklanma fii* linin bir cezalandırmadan başka bir şey olmadlğmı sÖyledi. «Çagda? bir sorun olan ve hclk( de onların en başmtla Relcn barişa nahlp çıkarak karşınız* getirildiğlm İçin üıülüyorum. Bu davranıgımla, diğer «anık arkadaşlarını gibi, Türk insanının, Türk aydınının çağdaş onurunu temsil ettisfim kanısındayım. Yaşamımın toplamu ilgilendiren yönünde, utanacaRitn, hesabmı veremlyeceğim lıieblrney yokttır. Oğluma tıtanılacak hiçbirşey bırakm» durumıında kalmadım bugüne kadar. Hv"rkcs İçin de öyle olma sını dllerim» dedi. ANKARA, (Cumhunyet Bürosu) ASALA milltam Ermenl terörist Leon Ek. mekclyan'm idam dosyası Adalet Komisyorıunun 9 ka sım salı günü yapacagı toplantıda görüşülecek. Komisyonun ölüm cezasını yerînde bulması haünde hazırlayacağı yasa tasarısı Danışma Meclisinde ele aImacak. Ekmekçiyan'ın dosyası 9 kasımda komisyonda ele alınacak «Bir derneği, ülkemiziıi seçkin insanlarım ulusal çıkarlar ve hükümet politikaları adma suçlarken biraz daha dikkatli olmak gerekir.» Sirmen daha gonra kendisl «e ilgilı bi r Ornek sundu. 1967 bunahmından çok önce, dış po litika yaaılarında Atina İle Makarlos'un politikalarmın Kıbns'ta kalıoı ve haklı banşı enRellfidijHni beltrttiğini, Londra vo Zürih AnHaşmalsrından riogan müdahale hakkının kullanılmasını savundüftunu, ancalt 8 yıl boyunca hükUmetlerin bu görüşe iltirat etmediklerini açıkladı. «O zaman ben hükümet politlkasına karşı rıkan, milll mpnfaatlere aykırı tluvçanan bir kiji miydim?» diye sor du. halk savaşı teorisine nazaran Ulkede işçl suııfuun daha önemli olması nedeniyle şehirlerde parti tarafmdan yönlendirilecek öncü savaşı, kitlelerjn silahh propaganda yoluyla örgutlenmesini sağlayacak ve bu aşamada asıl olan amaç karşı devrimci güçlerin zayıîla tılması olacaktır. İKİNCİ AŞAMA: Stratejik denge aşamasıdır. Bu aşamaÜA devlet güçleriyle devrimci güçlerin denge durumuna getirilmesi amaçlandığı, dolayısıyla karşı devrimci güçlerin yıpratılmaSını müteakip o zarnana kadar oluşturulmuş olan halk ordusu aracılığıyla topyekun silahh harekete geçilecektir. ÜÇÜNCÜ AŞAMA: Strstejik taarruz aşamasıdır. Denge döneminden slyas! iktidarın ele geçlrilmesina kadar olan db'nemi kapsamaktadır. Bu dönemde halkın silahianarak düzene karşı ayaklanması sağiamp mevcut düzenin tüm yöneticileriyle birllkte ortadan kaldınl ması ve devletin parçalanarak yerine Marksist • Leninist ideolojiye dayalı proleterya diktatörlügünün lturulmaBi suretiyle komünlst düsene geçilmesi amaçlanmaktadır.» DEMOKRAT GAZETESt tddianamede. örgütün yayın ve propaganda faaliyetierl üzerlnde de duruldu. Örgilt men suplsrınca çekllen fotografların arşlvlenefek, bazı dergilcrln basımı mnısında kullanıldı f ileri sürüldü. • Söz konuvtı böiümde Dev Vol'un çıkardığı yajjnior hakkında bligi verKdikim sonra Deıwokrat (çazetesinden de söz edild!. tddİBnamer.in bu bölümüntle şıı «atırlar yer sldı: «Dovrlmcl Yol derglalnın Sıkıyönetmı Komutanlıklarınca yayın ve dağıtımı bazı illerde yEsaklanmnsındp.n sonra da amacın halk kesimlerine bu dö nemds dahi iletilebilmesi için derginin gizlice basım ve dağıtımı s&glanrmş, bundan başka idcolojik noşriyat «Devrimci Öfiretmen», «îşçllerin Sesi», «Dovrimci Gençlik», adı altmda korsan yayınlar ve 45 sayfahk bildiri ve broşürler yayınlanmıştır. örgütün belirtilen bu neşriyatlan yanında TÜrkiye'da yayınlanan gunltlk bir gazetenln mali yönden desteklenmesi ve bu sayede yasal "olarak neşredi lan Demokrat adlı gazete ile güncel olaylarda örgütün aldığı tavırlann belirtilebilmesi ve gerçekleştirilen eylemlerln halk kesimlne yansıtılması karftrlastırılmıj, merkez komitesinin aldığı karar uyarınca bu gazete ilgiliteri ile ilişkiler ku rularak ayrıca 8 milyon liranın bu nedenlerle ilgililere aktanlması sağlanmıştır.» Devrimci Yol örgütünün, açıklanan amacına ulaşmftk için «taraffarlannı blr an önce çoğaltaıak devlat gUcünUn zafiyetini, güçsüzlüğünü ispatlamaK ve halkın mevcut düzene karşı rnemnuniyetsizliklfirini artırmak çabası ile» hareket ederek, yayın faaliyetlerinde bulunduğu 1leri »ürüldii. Aynca Ûev Yol'un bu yayın faaliyetlerî dışında geniş çapta başka propaganda faaliyetlerinde de bulunduğu kaydedlldl. Bu konuda şöyle denlldi: «Bu cdmieden olarak: örglitün markaz komitesince aiman kararlar ve verllen tfcllmatiar doğrultusunda yurt düaeyinde 1978 ocak aymda faşizmi ve hayat pahttlılığım protesto, 2324 Aralık 1978 tarihlerlnde 13 büyüK iiimizdB zamiarı ve teröru Bnlemelt için çıkarüacak jaealan halka bagkı vasıtaaı olarak empoa» ve protesto, 1979 • 193U yıllarl 30 • 31 Mart' ında Kızıldare olaylarını protesto, 1980 agustos aymda Fatsa'da Devletin güvenlik kuvvetlerince terör odakiarina yapılan baakınları protesto amacıtıa matuf izlnli ve izinsiz mitingler düzenlemiş ve ideolojlk görllşıeri doğrultuaunda afişleme, bildiri dağıtma, korsan yurüyüşler düasnleme, yazı yazma, bombalı ve bombasız pankartlar asma, gibi yazın v e öldürme, soygun gibi silahlı propaganda mahlyetindeki eylemleri de gerçekleştirttıiştir. Ayrıca öldürülen teröristlerin oenaze meraslmiorinde ve bölge halkımn ilgilondiği konularda ömeğm; Rize'de çay, Sarayköy'de pamuk, Ege' de tutün üreticileri ile ilgilı gösteri v e yürüyüşler düzenlemiştir. Propaganda faaliyetlerinde örgüt mensuplarınca çekilen fotografiar fcrsüt ü«t düıtey y6 neticilerine gönderilerek arşıvletımiş, bir kısmı dergi basımı sirasmda kullanılmış olan btı deliller örgüt mensuplarınca snklandıgı yerde ele geçirllmlş tir. 12 Eylül 1980 müdahalesinden sonra dahl merke? komitesinin ideolojik milcadele doğ rultusunda neşrettiğl broşürde de belirtildlği şekilde ve bilhassa Ankara'da örgütün gaje sine uygun ve yönetime kargı eviemlerine devam ederek koraan gösteriler duzsnledlklorı, afişiame. yazılama, bombalı ve bombasız pankart asma, güv«n Hk kuvvatlerine karşı koyma. ailahli çatışmaya girmek, gasp ve idtmlan proteıto etmek gv M eylemlerde bulunarak ideo lo.iik propaganda faaiiyotlerinı sürdürmüşlerdir.» I I Cin isi, Japon isi • • « ve hesap tahfası F Sıkın dısınızı • Sayın: DİSK, Türkİs'in politikasını izlemedi tsUniıul H3ber Servisi DİSK davasmda dün yönetim kurulu ilyeleri Selahattin Selçuk Sayın ve Hfllil Hayta'nın sorgulan yapıldı. Tek Oes îçt Sendlkası Başkani Selahattln Selçuk 8aîin, DİSK'in kuruluşundnn bu yana herşeyi açıkça söyleyen bir sendika olduğunu belirterek, «Türk • tf gibi gelene ağam gidene paşam politikası gütmernişllr» dedii. Has 1$ Sendikası Ba;kam Halil H»yt«, DÎSK'in tüaüğünde amAÇlarının açıkça belirlendiğini, .'cidianamenin iae bunlaıa yorum getirdiğini belirlti. Yasal ve açık görüşlere, yorum yapılarak suçlamalar getiriliree, «entiikacılığın yapüamıyaca gını bildirdi. Selçuk Sayın ve Halil HayU ranna olmayan hiçblr eyl«Mt yoktur. Bunun dıçına çıkmamıştır. 1975 yılında DfSK'e tiye olan bir sendlktnin yttnetlclsi olarak »İSK'lıt 1967'den buyana yntnlan karar ve eylem Ifrl lie ilgili tıasü suçlandığınt kavrayanuyoruz» Selahattin Selçuk Sayın, Duruşma yargıcı çtetin Güvener' in sorulannı yanıtlarken, 1959 yılmda ışçi olarak TEK'e girdlginl, 1974'fls Tez • t ş SindiKası ile blrlikte DlSK'e Uye olduğunu, 1973 yılında da iki sendikamn birleşnoesi ile Tek Ges Iş Sendikasımn kuruldu ğunu ve bu cendikanın başkanı olduğunu anlattı. Sendikâl görtl$Unü «Ekonoffllk mücadele flrgütierl olarak batı detnok rasilerinde yapılan sendlkacıIık» şeklinde acıkladı. Çoğulcu dıklannı anlattı. Bu toplantılar da işçilsrin sorunlanm, istemlerini dile getirmekten öte hiçblr zararlı ve anarşiye yönelik amaçları olmadığını bildirdi ve «Eğer höyle Olaylar varsa, izlnil toplantılarımızda görevlerinî yapmayan, görevlilerin so« rumlulıığu büvüktür.» dedi. Sayın, DtSK'ın eğitimlerina ilişkin yargıcın sorulannı yanıtlarken Özetle şöyle dedi: «DtSK semlikHl pgltim yapmıştır. Bu sendikâl blr lirgütün yasa gereğl görevini yapmasıdır. DİSK'in bu çalışmalarından dolayı sııçlanması mtimkiin değildir. DİSK kurul duğuntian beri, tüm açıklama ve kararlarında, dllîtatârlüğün her çeşidlne karşs olduğunu açıkça söylemiştir. DİSK'e bağh Eııerji Işkolu Sendikasımn başkamyım. DİSK eylemlerinde devlet kıncılığı yapmamıştır. Bulunduğum iş kolunda, enerjide dışa bağımlılığımızın. Mllnclnde olarak, üretime zarar vereeek hiçhir eylemimiz olrnamıstır. Sözleşmelerimizl her zaman Türk İş'den önce yapan bir sendika oimuşuzdur. 26 yıl devlet hizmetl yapmış bir klşl olarak nasıl olur d» annrşi ve terör içinde olmusum. Nasıl olmııs da devletin idaresine kftrşı oluşumu, beni çalıstıran yöneticiler farketmemi8. Ve ben emekli olduktan sonra şimdi anarşi ve terör 1le nuçlanıyorum. 25 aydır tutuklu bulunuyoruz. Bagımsız yargı uysulamalannı sabırm«lıkla saygıyla hekliyorıız. Bul bildiğimiz doğrıı yoldan çevlrmek zordur. Daima yasalar ve aııayasa çerçevetinde harpket etmiş bulunuyoruz.» ı Selahattin Selçuk Saym, 840 sayfahk iddianamede DİSK'in Marksist Leninist suçla suçlandığıpı, DİSK'in ülke yaranna olmayan hiç bir eyİemi bulunmadığını söyledi. işekencs altmda ve gözlcri baglı alındığım bildirdikleri polm ifadelerini reddetiler. Her îkisinin de tahllyeya illçkin istemle ri reddedıldi, forgulara devam edilmok Uzere durusrna yann saat 10.30'a ertelendi. DtSK'e amaç ve ilkelerini ta kip ederek gırflifiini, DİSK'in kuruluş blldirgesi de dahii tüm karar ve eylemlerinin ya sal olduğunu, yasa dısı olanlar varsa bugüne kadar neden ortaya çıkanlmadığınm sorulması gerektiğlni belirten Selahattin seicuk sayın, özetie şöyle devam etti: «840 sayfahk iddianatnede DtSK marksist • L?ninlst suçla suçlanıyor. DİSK'in ülke ya demokratlk, yurtsever, tam bağımsızlık ve Atattlric ilkelerlnin savunucusu olduğunu, planlı devlfttçilikten yana oldujunu ve uzun bir süredir CHP Uyesi olarak, bu partinin ilkelerini benimMdigini acıkladı. Yargıç'ın DÎSK'in eylemlerine ilişkin soruaunu janıtlarken iş başında bulunan iHtldar lara istemlerinin dile getirilme »i doğrultüsunda yapılmış eylemlerinden auçlandıklarını, bunlarla Buçlanamayacaklanm söyledi. Tüm dünyada kutlanan 1 Mayısların ülkemizde de kutlanması lçln yasal izin alarak törenler düzenlediklerini, yine yasal bir hak olarak DİSK'in yüdönümlerini kutla SÜRECEK SÜRECEK SÜRECEK