19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
15 KASIM 1982 KOLTÜRYAŞAM Cumhuriyet 5 ıftanın tiyatro. İSTANBUL cuma 21.00 cumartesi, pazar 15.30 19.00'da, öbürlerinde çar şamba, perşembe, cuma 21.00 ve cumartesi, pazar 15.30 ve 19.00'da başlıyor. Noel Coward' ın «Sen Sen misin?» adlı oyunu ıse cuma, cumartesi ve pazar günleri Tepebaşı Tivatrosu'rida sergilenecek. Şehir Tivatroları'nm genel oyunu «Pollyanna» ise Usküdar'da çarsamba 14.30' da cumartesi 11.00'de sergılenıyor. • «BEg Kafadar Tiyatrosu» Aksaray Köşebaşı Tiyatrosu'nda «Bir Eğleudirici Aranıvor» adlı oyunu sergilıyor. Gençlerin oynayıp yönettığı bu oyunda, Gökaip Kulan, Şebika Doğan, Figen Gökberk ve Aysel Dnğan oynuyorlar. Oyunu Nedim Saban yazdı, yonetti ve oynuyor. Cumartesi ve pazar günleri 10.30'da izlenebilir. • NÜKTA ile Virtrfll Tiyatrosu Kocamustalapasa Çevre Tiyatrosu'nda Sadık Şendil'ın yazdığı «Çügın Yenee»yi salinelıyor Pazar pazartesi dışında her RÜn 2115, çarsamba . cumartesi 15.15 ve pazar 15.15 • 18.15'de oynayan oyunu Metin Serezli vönetıyor. • KENT oyunculan bu tıafta ÜQ oyunu bırden sahnelıyecekler. «Babalar ve Oğullar» adlı yeni oyun, cuma 21.30, cumartesi 14.30 ve 17.00'de izlenebılir. pazar günü 14.30'da •DEVLET Tıyatrosu'nda ya«Cyrano de Bergerac» ve 17. nn ve öbünîun saat 18^0'da OO'de de «Harold ve Maude» İSTANBUL cumartesi ve pazar da 15.00'de var. «Yanlış Yanlış Ustiine» oyunu • TUNCAY özinel Tiyatro Beyoğlu izlenebılır. «İld Efendinin llşasu «Ye Kürküm Ye»vi pazarteğı» adlı yenl oyun cuma akşaDÜNYA (499361) «Şok» Catsı dışında her gün 21.15, cu herine Deneuve, Alain Delon mı 20.30'da sahnelıvor. 18. yüzmartesı 15.30 21.15 ve pazar 12.00, 14.15, 16.30, 18.43, 21.00 yılda yaşamış Italyan oyun ya15 30 ıle 19.00'da sahneliyor. zan Carlo Goldoni'nin yazdığı FİTAŞ (490166) «Palyaço» komedya deüarte türundekı o• HODRI Meydan Kültür Raj Kapoor 12.00, 14.15, 16.30, yunu Refik Teksoy TürkçeleşMerkezi'nde Levent Kırca Ti 18.45, 21.00 tırdi, Nihat Akçan yönetiyor. 3 yatrosu 2 bolümden oluşan EMEK (448439) «Vahşi Kin» perdelık bu oyunda, Suha Tu«Aşağı Yukarı» adlı komedıyi Charles Bronson 12.00, 14.15, na Gönen Bozbey, Turgut Sa20 Kasım'a kadar cumaıtesı 16.30, 18.45, 21.00 vaş, Civan Canova. Elvan Mi15.00 ve 18.00, pnzar. salı, perYENÎ MELEK (44239) «Savarasoğlu, Metin Belgin. tsnıail şembe ıse 21.00'de sahneliyor. şı Kadınlar Kazanır» Peter Seltncekara, Haniîe Uğurln ve • GÜLRlZ Sururi . Eugin lers 12.00, 14.15, 16.30 18.45, Ahmet Uğurlu oynuvorlar. 1735 Cezzar Tiyatrosu, Basar Sabun 21.00 yılında vazılmıs ovunun konucu'nun yazdığı «Kaldırını SerELHAMRA su Venedık'te eeçıvor. Klasık çesl» adlı müzikali Hodri Mey Benim» Bruce (442236) «Patron Lee, «Çapkın Babır ttalyan komedisl. dan'da çarsamba 18.00 21.00, ba» Edwige Fenech • 11.00, Devlet tiyatrosunda aynca cu cuma, cumartesi 21 OO'de ve pa 12.30. 14.00, 15.30, 17.00, 18.30, martesi pazar 11.00'de «Barış zar 15 00 ve 18.00'de tiyatrose 20.30. Gezeçeni» pazar günü ise, 14. verlere sunuyor. SÎNE POP (437071) «Girdap» OO'de «Kfil Kedisi». 18 30'da • ALt Poyrazoğlu . Korhan Jim Mitchum, Karen Archer «Kösera Sultan». 15.30'da da «Rl Abay Tıyatrosu'nun oynadığı 1100, 13.30, 15.15, 17.30, 19.45, ta»vı izleyebılirsınız. Aziz Nesin'ın «Oeliler Boşandı» 22.00 • ŞEHIR Tiyatrolannda Kaadlı oyununu Ali Poyrazoğlu yo dıkov'de «KraJın Kısra&ı», netıyor. Oyunda, Turçut BoraFatıh'te «Hafta Bası». Harbiye' lı, Hümeyra, Ismet Av. Taner de «Perde Açılıyor». Fatıh'te Aktop, Sevim Öıal. Tekin SiSITE (476947) «Girdap» Jım «tHürrem Sultan» Harbiye'de per, Alpay Izer, Enıel Akalın Mıtcnunı, Karen Archer 11.00, «Avanak» ve Usküdar'da «Müve Mert Egemen rol alıyor. Pa 13.00, 1515. 17.30, 19.45, 22.00 nasip Beyin Dünya Evi» oynuzartesi dışında her aksam 21.30, KENT (477762) «Eve Dönfiş» yor. 9ehlr Tiyatrolarında ovuncumartesi, pazar 19.30 21.30, Jane Fonda, Jon Voıgt 11.00, lar, Kadıköy ve Tepebaşı'ında oynanacak olan «Deliler Boşan 13.45, 16 30, 19.00, 21.45 dı» Kenter Tiyatrosunda perKin» Char sembe günü başlayacak. Koreo lesAS (476315) «Vahşi 13.00, 15.00, Bronson 11.00, grafısım Ayla BicioiHu. mtizik 17.15. 19 30, 21.45 lennı Esin Engin vaptı. KONAK (482606) «Hair» Yö• GAZANFER özcan . Gö netea: Mılos Forman 11.00, İSTANBUL • İSTANBUL Devlet Opera ve Balesi yann akşam 3. Strauss* nül Clkü Tiyatrosu venı oyun 12 45, 15 00, 19.30, 21 45. un «Mavi Tuna» balesı"ni saat 20.00'de sunuyor. Koreografısını «Kırkından Sonranya başladı. GAZİ (479665) «Korkunç TuVytautas Grivitskas'ın gerçekleştırdiğı balede orkestrayı Carmen A. Long'dan M. K. Isılay'ın dı zak» Albert Finney, Susannah Moral yönetiyor. Oyunun dekorları Erkut Uzelli kostürmerı ıse limıze kazandırdığı oyunun uy York 11.00, 15 45, 15.00, 17.15, Aldona Urivitskiene'ye aıt. Balede Seiçuk Borak, Fulya Yüco gulamasını Gazanfer özcan yap 21.30 soy. Serap Konuk, Barlas Kobaner, Cmit Karabel, Sibe] Tar tı. Sahneye koyan Tavffun Ateş, han Haldun Yedican, Mehmet Turoglu, Şule Akoğlu, Serap Pak «Kırkından Sonra» pazartesi İstanbul ner, Halise Çın, Mesut Tongöz, Mehmet Turpoğln, dışında her gece 2100. cumarTuvana Tuncer, Cem Kurdoğlu, NH Kutval, îsmet Ozer, tesı pazar 16.00 ve 21.OO'de. BAKIEKÖY 74 (720444) «FeLale Oguz ve Haldun Yedican dans ediyorlar. Devlet Opera ve • NEJAT Uygur Tiyatıosu daller» Anthony Quinn 11 00, Balesi uumartesi 11 OO'de Heıdi adlı çocuk müzıkalıni, 15.30'da curna akşamı 21.00'den baslaya 13.00, 15.00, 17.00, 19.00, 21.15 Ise «Venedik'te Bir Gece» adlı operet'i sahnelıyor. rak «Maradonç. 3 pas 6 puan» GÜNEŞ (216140) «Emmanuadlı müzıkal komedıvi, pazarte. elle», «Kanı Kan Temizler» 11.30 ANKARA • ANKARA Devlet Opera ve balesi çarsamba akşamı saat 19.30' si dışında her aksam 21.00 ve 14.30, 16.30, 18.30, 21.30 I N C İ K U (726139) «Kuşku» da «Mikado» adlı opereti, cumartesi 15.00'de ise «La Traviata» cumartesı, pazar 16.00 ve 21.00' de sunacak. 11 ?n, 14 30, 16.30, 18.30, 21.30 operası'm sahneliyor. HüYükta sinema 20«Başüstüne Aşığım>, dıye hemen oldugu yere çöküverlp bağdaş. kurdu. «Sen de o güzel adını bağışla ıyi adam, güzel adam, cömert adam, bos tancı kardeşim», diye gözleri dolmuş konugtu Aşık Ali. • «Benim adıma Ahmet derler. Şamamoğlu Ahmet.» «Adınla bin yaşa>, de di Hösük, «bizim iyi, ln sanlıkh kardeşimiz. Benim adım Hösük.> «Benimkl Memet.» «Benimki de Memet ya, şu Memet Emmiden dolayı bana Memet çocuk derler.» «Benim adım da Yusuf.» yoruüna, iyl adam.» «Ben yorulmam. Siz dinlenın. Zaten yemek nazır. Ben size bamyanın yanına bir bulgur pi lavı pişireceğim, hemen şimdi.» «Sen yorulma, güzel kardeş», dedi Memet de. «Sen yorulma», dedi Memet çocuk da. «Çukurovanın en iyi adamı..» «Sen yorulma». dedi Aşık Ali de. Bostancı ocaktaki ha zır çalı çırpıya bır kibrıt çaktı, ocak alıştı. Isli tencere yandaydı. Su yu, bulguru, tuzu koydu ona, saçayağma. harlı ateşin üstüne oturttu, yana çekıldi bek ledı. Orada oturmuş adamlara bakıyor bakıyor, gülümsüyordu kıvançla. Arada bir dalıp gidiyor, sonra gene mut luluk içinde gülümsüyordu. «Bu pışedursun». dıye söylendi. «Vay benim akılsız başım, konuklara soğuk kavun karpuz..» Koştu, bır böğürtlen, hayıt çalısı öbeğinın ya nına gıtti, egildı, oradan bırkaç karpuz kavun çıkardı. Karpuzları kavunlan kucakladı kaldırdı, kavunlar kuca ğmdan yere döküldüler. Kavunlan yenıden alma ğa çahşırken Memet ço cukla Memet koşarak ona yetiştiler: • almıştı. Varı yoğu bu hançerdl. Hösük karpuzu keserken, Memet cocuk büyulenmlşcesine, her şeyi unutup gözlennı hançere dikmış, bir türlü oradan gözlerinı alamıyordu. Onun bu halı hıç kimsenin gözün den kaçmadı. Hosük karpuzu kesip bir dılimi nı de Memet çocuğu umek yememışlerdl. Konuşmadan kısa bir süre de yemeği yediler bitir dıler, doydular. Bostancı Ahmet: «Siz şimdi şurada bir uyuyun hele. Ben akşama da size..» Birden irkildi, durdu, yuzü karar dı. «Siz akşama da buradasmız. değil mi?..» Aşık Alinin gözlerine yalvarırcasına bakıyordu. Aşık Ali anladı: «Buradayız, buradayı?», diye çabuk çabuk karşılık verdi. «Nereye s;ıdeceğız ki. buradayız. Yann yola düşüp oraya gıdiyoruz » iNereye?..» «Onu arıyoruz.» «Kımi?..» «Akhöyükteki nar ağa cım. Sen hiç o nar ağacını duydun mu?.. Hani ermiş.» «Hıc duymadım», dtye boynunu büktü Ahmet *Ne yapacaksınız nar ağacını?..» Aşık Alinin yüzü acımaklı bir hal aldı: «Yusuf çok hasta>, dive üzüntülü bir sesle ko nuştu. «Ölümcül hasta. Bır bugün iyî. Yarın gö rürsün. Ona ondan şifa Jsteyeeeği?. O kutsal nar agacı cünıle dertlere deva imiş..» Bırden sözü Memet ço cuk aldı. patlarcasma: «Bir de*. dedi soluğu taşarak, «bir de bize iş verecek o ermiş ağaç. O avrat var ya, şu ağaçlık h koyden olan?.. O avrat var ya, şu ala karh Düldülden olur, işte o ^ Şu Çukurova'ya geldiler geleli ağızlarmı bir lokma kavıına, karpuza sürmemişlerdi. ^ «Aman», dedi, «vay benim başıma gelenlere! Şimdi siz açsınız, susuzsunuz, vay benim akılsız başım!» opera ve bale akan zaman,duran zaman melih cevdet anday Refik Halit Karay"m, bagışianıp yurda döndukten sonra, «Ben de yaşamakla düşmanlarımdaö ocumüf aldım dediğıni duymuştum. Sadece yaşamakla nasıl «£; alınabıleceğıni tam olarak anlamadımsa da, ınsanların. hatta kamuoyunun, yıllar geçtıkten sonra bir kılıktan başka kılığa gırdığmı gormek ne denlı oğretıcıdır, bunu bıhrım. Bir jurım dolayısıyle bunun bir ornegı olacak bir anımı anlatayım. Ethel ve Juiıus Rosenberg adlı bır karı koca, 1953 vılında Bırleşık Amerıka'da. Sovyetler Bıriığı'ne atotn gızlerinı verdıklerı suçlaması ile elektrık sandalyasma oturtulmuşlardı. Bunu önlemek, dâvâya yenıden bakılmasını saglamak içın Avrupa'da bır çok toplantı duzenlenmışti, ama b'zım toplumumuz gıbı o zaman Amerıkan propagandasına kanan bır çok 'oplum. bu korkunç olay karşısında duygusuz kalmışü. Çunku Bırleşık Amenka'yı Kore savaşına sokmak ıtteyen yonetıcıier Amerıkan toplumunu (elbet dunya kamuoyunu da) komuniiim korkusu üe aldattılar, haita ettıler. Bu hastalıgın başlıca etkenlennlen (mikropiarından da dıyebılırız) bın Mc Carthy ıdı. Hukukçu ve senator olan Mc Carthy. komunızm duşmanlığı ıle oylesıne un yaptı ki, yalnızca devlef.n >te|ıl, Amerıka'dakı butuı^ çalı^ma koüarmın Rus casuslan komunıstlerle do!u oldugunu ılen sürerek, Senato Soruîturraa Kurulu Ba^kanlıgı'na geçti ve ıftıruda, saldırganlıkta, şarlatanlıkta oylesınc azıttı kı, Mc Carthy'cılık dıve annan bır ıftira meblegıuin dogmabina vol açtı Gerçekten dö. ondau sonra butun Uapıtalıst ve azgelışmış ülkelerde Mc Carıhy benzerıen turecii; bunlar neden taaıt göstermeden bır çok kışıvi komunıstl.kle casuslukla, yurt haınlıgı ıle suçladılar toplumıanna korku saldılar. Ben o iaman Ros>enberg ler ıçm «Anı» adlı •jiırımı ya?mıştım Aiıia bu şıirın onlar ıçm vazıldıgı uzun vıllar saklı kaldı GPHJI o Sjiırırr.ı yayımladığım zamatı çevrötn, %ur vazın çevtesı, bunun Rosenbetglen konu aldığını bıllyordu. ama Anı yı da ıçeren Yanyaııa mıştık ya, ben de 1953'de olmeyıp 1979'a adlı şıır kıtabım toplatılıp hakkımda da dayandım Bır de ne goreyım! Bızım tevâ açıldıgında, savcı bunu kanıtlayabıl levızyon. Rosenberg'lerın bır adli hatâ seydı yargıçlar ıstenen yedıbuçuk yıl bonucu ıdâm edıldıklerını konu alan bır hapıs cezasını vetmekte tereddüt etmez dizı fılmı gostermıyor mu' Sonra gazelerdı sanırım vunku toplumumuz bu temızde «Rosenoerg'ler Hesap Soruyor» konuda ko^ullandınlmiitı Gerçı o kıta başhklı bır dizı yazı başladı. Rosenbergbım yalnız Anı şım ıçm değıl, ıçerdıği ler duruşması, kan kocanın tutuKevınde butun şurıer ıçın toplatılmış. mahkeme bırbırlerıne yolladıkları mektuplar, başye verılmıştı ama Rosenberg lenn Rus larma golen trank olayı toplumun yurecasusu okijklarına ıliijkın kanı öylesıne ğıne oylefains ışledı kı, onlar üstune yazdan hiç bır %ur hıç bır yazı, yasalar yaygındı kı onları kurban, Kahraman yerıne koyan ün şıır bapışlarıamazdı, yerh yennde dursa da, kovuşturuıamazçunkü anlaîilamfizdı. öyle kı. bılırkışi, dı artık, çunku toplum kaldırmazdı bunu. tbıet alınacak bır olaydır. Bütün başka bır şıırımGekı. toplumlar boyledır günün yasaları, topPır SuIUi Abdal dmlmelidır dızelerını bıle Komunıstlık propaganda lu ınançlan dcgışir. eskır, dunya her aı saymıştı Söylemeden geçemeyeceğım, gun yeniden yaıatüır. Bence uzerinde durulması gereken bır profesor oiatı (şımdl de profesor) konu ınsanların topluca aldatılması kobıiirkişı daha önce Pır Sultan Abdal'ın yalnızca adını duymuştu; naıp yargıç nusudur Tarıh huna benzer bırçok olaBedıa hanırnın jda&ındakı konuşmamıî yın öykusü ıle doludur. Çağımız adalet sırasında bendan bu uniu ozanımızı au yonunde, yavaş da olsa ılerlıvor mu derlatan kıtaplar stemışü 3onra ne oldu? sınız'' Eunu s,avunmaya pek de olanak O bılırkışi. benını verdığim kıtaplara bulunmadığmı sanıyonam. «Adalet», «Hakıkat» adlı romanlar yazmış olan dayanarak berıı de, Pir Sultan Abdal'ı da ıhtılâlrıhkle auçladı raporunda. Bu Emıle Zola 1898 yılında Dreyfus sorunuraoora karşı konuşurken durumu yar na etkin bir bıgirnde karışmıştı. öyla gıçlara anlattım «Bır profesor bıle an ki, I'Aurore ga/etesınde yayımladığı •Suçluyorum» başlıkh yazısı dünyaca cak benim verdiğun kıtapları okuyarak ihtılâlcı oldu*um kamsına vanyorsa, üne kavuşmuştur O zaman kamuoyu bu şıırlerın propaganda gucü ne olabı daha çabuk uvanmış, Dreyfus dâvftsına lir?» dedırn. bövlece reddedildi bilirkışl, yeniden bakılmıştı Ama Zola uç yıl habaşkaları görevlendırildi. yenl gelenle pıs yatmaktan vakasını kurtaramadı genn arasında Ahmet Hamdi Tanpınar da ne de, üstelik tngılfere've sürgün gıtti. Günün sıyasal durumu idi onu cezalaavardı tki yıl sürdü dâvâm Yazmın başında, yaşamaktan aç dıran. SUR (236712) «Uzay Kartallan» Eıchard Thıel 11.00, 13.30, 16.00, 18.30, 21.30 Kadıköy KENT (369612) «Uzay KartalIan» Rıchard Thıel 11.00, 13.30, 16.00, 18 30, 21.30 KADIKÖY (377400) «Fedailer» Anthony Qumn 11.00, 13.15, 15.15, 17.30, 19.45, 21.45 A (654370) «New York îsew York» Lısa Mmel Zaman Icinde Adalet • '"*% R.^Bs Niro .f 6 J OCAK (363771) New York New York» Iasa Mınellı. R. de Nıro 1100, 13 30, 16.00, 18.30, 21.00 AS (38PO50) «Uzay KartaUarı» Rıehard Thıel 11.00, 1300, 15.00, 17 00, 19 30, 21 30 SÜREYYA (36%82) «Eve Dönüş» Jane Fonda, Jon Voigt 11.00. 13.30 16.00. 18.30. 21.00 «O çok hasta», dedi Memet çocuk. «Bir bu gün sıtma tutmadı onu. Onu bir sıtma tutar, ta buradan oraya kadar toprakları çırmalayarak, toza çamura be lenerek, gozleri nah boy le boyle pörtlemış.» Memet onun sözünü kesti: <?Memet çocuk da bir çift öküz alacak ış bulursak, ış sahibl de Me mede hakkmı verirse, bır çift öküz ki, çangal boynuzlu, boynuzları nah böyle, ay glbi.» «Çangal boynuzlu, ay gibı», dedi Memet çocuk, sevınç içinde kalarak. Bostancı Ahmet bir den telaşlanarak ayağa fırladı: «Aman». dedi, «vay benim basıma gelenlere! Siz şımdi açsınız, susuzsunuz. Vay benim akılsız başım!.. Bakın, şurada bır kuyum var,, çaygara sııyu glbi suyu,, buz.» Koştu. kovayı Uu yuya sarkıttp hemencecık çekti, aldı getiFdJ:, <Buyurun ıçin», dedî. Önce Aşık Aliye uzattı kovayı ^Ben gıdeyim de sıze, değerlı konuklarıma bır yemek hazırlayım» «Bİ^Î de yardım edelim sana», dedi Hösük. «Sen ^ Hösük, belrnden hançerini çıkardı. Hançer işlemeli, çift ağızlı bir Çerkez hançeriydi. «Sen yorulma kardeş», deyip karpuzları kavun Ian aldılar söğüdün al tına yoneldiler. «Bıçağmız var mı?..» «Var,» diye bağırdı Hö sük. «Kesip yeyin», dedi Ahmet. «Çok soğuktur. O çalmın dlbinde guneş gormez karpuzlar. buz gıbi olurlar, dişleri 5>öken » «Sag ol kardeş». dedi Jtösük. belinden hançerıni çıkardı. Hançer ış lemeli. orta büyüklükte çift ağızlı bır Çerkes hançeriydi. Sapı fıldişıydi ve islemeliydl. Ba bası bunu Sarıkamısta savaşırlarken ölü bir Rus askerinin belinden zatmcadır ki, çocuk ir kilerek kendıne geldı, karpuz dılimini onun elınden aldı. O karpuz bi tınce Hosük ötekinı kestı, o bitınce ötekinı. Son la sıra kavunlara geldî. Su Çukurovaya geldiler geleü ağızlarmı bır loknıa kavuna, karpuza bürmemişlerdi. Oysa tar lalar kavun karpuz do luydu. Gerçekten kavun lar karpuzlar bostancı Ahmedin dediği gibi buz gıbi soğuktu.. «Pılav pısti», diye sevınçli sesi gelinceye ka dar Bostancmm kavun karpuz yedller, kabukla rmı bıle kemirdiler. Satkun söğüdün altında, çardağm yörelerinde oğul verir gibi dolaşan arıların güneşe gelen kanatlan şimşek gibi mavi, yeşll bir çakıyor son ra geçiyorlardı. «Pilav pişti. Sabahleyin de etli bamya pışirmiştim. Buz gibi ayran var, torba ay ranı.» Memet çocuk ona koş tu, Aşık Ali de.. Tencere leri, ıçi yufka ekmek do lu kilim sofrayı aldılar, salkım söğüdün altına getlrdiler. Tencerenın kapağmı açmca mis gl bi bır yereyağj kokusu geldi bulgur pilavından, Koku dalga dalga sogüdün altmda dolaşıyordu. «Buj'urun kardeşler. Aflyet olsun..» îlk kaşığı pilav tenceresine bostancı Ahmet saldı. Arkasmdan Aşık Ali. «Çok güzel pişirmişsin Ahmet kardaş, eîine sağlık. Ölülerinin ruhu için.» «Sağol Aşık.» Dağlılar pilava, bam yaya, ayrana yumuldular. Çoktan beridir böy leslne güzel, lezzetli ye 0 | «Biz üç aydır Çukurova'da aç, susuz sürünüyoruz. Kimse de bize aş ekmek vermiyor. Mehmet Emminin ablası bile aşağıladı bizi.» söyledi. Dedi ki, eğer gi der de o ermiş nan bulursanız, dedi, o da size çok çok para verir. Bîz üç aydır Çukurovada aç susuz sürünüyoruz. Kim se de bize aş ekmek ver miyor. Memet Emmimin Abiası bile bize iş vermedi, aşağıladı bizi. Herkes bizi.. Dün şu köy deki adam bizi.. Aşık Aliye bile..» SÜRECEK >» % BEN BİR SuLYAMGOZUM, URAÜIN DEVÎMİVLE GÖZÜ BOyfMUZ İZİ SÜMÜKLÜ BÖCEK DERUER... VE MNE İNSAKİLARDAM BAZILARI TAVAMI COK SEVER . . . Behic AK Bono qort, zomanı
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle