18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhurıyet 8 1 EKİM 1982 Yunan adalarında sonuğrağım: Girit "Su Kıbrıs sorunu cıktı, dostluk bozuldu!,. | Ayvalıklı bir göçmen: Biz bir saksıda yetişmiş iki çiçek gibiyiz. Köklerimiz birbirine öyle karışmış ki, kimse bizi ayıramaz! Türk Yunan dosüuğunu yaşatmak isteyenlere selam olsun. Kimi Menemenli imiş, kimi Kayserili, kimi Urlalı. Be ni soru yağmuruna tutuyorlar. Menemen'l büir misin? Kayseri'den hiç geçtin mi? Urla'ya hiç yolun düştü mü? Bizim Necati Cumalı Urlalıdır diyorum ama, onu tanımıyorlar. Nereden tanısınlar. Onlar Urla'dan ayrıldıklan zaman Necati daha dünyada bile yoktu. Herbiri kendi mahallesini, evınin yerini anlatmaya çalışıyor. Kısmet olmadı, şimdiye kadar bir türlü gidip de eski yurdumuzu göremedik. Suyunu içemedik. Havasını ciğerimize bir daha doldura madık. Tam gitmeye hazırlanıyorduk, bu Kıbrıs işi başımıza çıktı! Bütün Anadolu goçmenlen sonsuz bır Anadolu öziemı içındeler. Bütün acı anılar unutulmuş, hepstnin yüzunde sıcak bir dostluğun ızleri okunuyor. Biz bunları konuşurken yanımıza Kayserili bir Rura geldi. Kahvenin karşısındaki mağaza onunmuş. Anadolu'dan göç ettığim zaman bes param yoktu, diyor. Şimdi Atina'da iki fabrika işletiyorum. Atına'ya gelirsen mutlaka benim misat'irim olacaksın. Ama mutlaka. Kabil değil seni ctele gondermem! Kahvedeki çevremiz genış ledıkçe genişliyor. Kimi gazoz ısmarlıyor, kimi limona ta, kimi de dükkânına çagırıyor. Bir acı kahvelerini içmeden beni bırakmıyacaklar. Ayvalıklı bir göçmen de şöyle diyor: Cumhuriyet 1 EKİM 1932 9 Kurultay bugün dördüncü toplantısını yapacak 8«Eslci Türk Adaları» gezisinde son uğrağım Girit oidu. Girit Hilâli Beyin dogup büyüdügü adaydı. Akşam'da yıllar boyu Hilâli beyden Girit anılannı dinlemiştik. Benim Yunan adalanna gitmem söz konusu olunca Hilâli bey, Aman kardaşum, mutlaka Girit'e uğra. Kandiya' da yaşadığımız yerleri gör. Kaleyi gez. Ama oradan ba na iki kilo taze fasulya getireceksin! diye tutturdu. Hilâli beyin ünlü bır fasulya hikâyesi vardı. gazetede sık sık anlatılırdı. Galiba Ikincl Dünya Savaşı'ndan hemen sonra bir Türk gazetedler topluluğu Yunanistan'a çağrılmış. Akşam' dan da Hilali bey katılmıs bu gruba. Gazeteciler Atina' dan ufak tefek hediyeler almışlar. valizler dolmuş. Bunun üzerine Hilâli beye, Aman Hilâli. demişler, sen birşey almadın. Ne olur su bizim iki üç parça hediyemizi de sen valizine sıkıştınver! Hilali bey. Olamaz, demis, benim vallz dolut Nasıl dolu olur, demiş ler. Sen ne aldın?.. Ne zaman aldm?.. Hilâli bey dayatmış, yanıt "verraemiş. Sonunda tam yola çıkılırken arkadaşlan zor la Hilâli beyin valizini açmışlar. Bir de ne görsünler?.. Hilâli beyin valizl taze fasulye dolu! Bu, Hilâli beyin cocukluğunda Girit1 te yediği cinsten bir fasulye imiş!.. Peki. dedim, geleceğimi nereden biliyordunuz?,. Stavrinidis; Geçenlerde Atina gazetelerinde okudum. Bir Türk gazeteclsl Adalan dolaşıyor diye yazmışlardı. Ben de kendi kendime «Hıfzı bey Girit'e gelirse mutlaka karşılaşırız» dedim.. Uzun zamandan beri Kandiya'ya gelen ilk Türk siz oldunuz. Niko Stavrınıdıs katıksız bir Osnıanlı Turkçesi konusuyordu. Masasının üstü eskı harfierle yazilmış bir yığın evrak ve belge doluydu. Ba na yer gösterdı. oturduk. Kahveler geldi ve Niko bev anlatmaya basladı. Dogup büyüme Karaburunlu imiş. îstiklâl Savaşı'ndan sonra Girit'e gelip yerleşmişler. Benim işim çok güç.. Eskl kuyudattan (kayıtlardan) Girit tarihini çikartiyorum. Girit'in fethinden bu yana bütün ferman. fetva ve kararları elden geçirmem pe rekiyor. Şimdiye kadar hic bilinmeyen ve tarihe ışık tutacak belgeier buîdum. Girit tarlhinin yazılabilmesi idn 1669'dan 1893'e kadar süren Osmanh dönemlnin 1yice aydmlanması gereklyor.. dedî. Büyük Dil Kurultayı bugün öğleden sonra çalışmasma devam edecek tir. Kurultay'm bugünkü toplantısında programın ikinci maddesi hakkmda başkanhktan söz istemiş olanlar tezlerini izah edeceklerdir. Dil Kurultayı'mn özlü mesaisi bu tun memlekette yüksek bir heyecan ve alaka uyandırmıştır. Dün, Dolmabahçe Sarayı'ndaki ça lışma odasmda kendisini ziyaret ettimiz Maarif Vekili Reşit Galip Beyefendi de bize bugun için bütün memleketin en büyük maarif işmin Di! Kurultayı çalışmalarının olduğunu söy lemışür. Reşit Galip Bey. bu özlü çalışmanın müstakbel irfan hayatımızm gelişmesi yönünden temin edeceği faydatardan bahsettikten sonra. bevanatma söyle devam etmiştîr. . Türk Dilî Tetkik Cemiyetinin. Kurultay hakkmda şimdiye kadar bin lerce tebrik ve muvaffakivet temennisi telgrafı almış olması, bu işin bütün memlekette ne kadar derin bir alaka ıle takip edildiğini, duyulan umumi bır ihtivacı ne kadar karsıladıftı hakkmda çok açık bir fikir verebilir. Başladığı günd«ı beri memleketin en münevver ve guzide sınıfmın toplanışlara. şimdiye kadar böyle manzaralar görmeye alışmamış koca salonlan kapılarına kadar dolduracak bir yoğunlukla katılması da Türk dılini kurtarma hareketinin tatbikatta ne kuvvetH bir yardımcı ordusu bulacağmı gösterir. Bu işin. büyük Reisin bütün teşebbüsleri gibi umulmayacak kadar kısa zamanda şaşılacak muvaffakivet neticelerine varacağına şüphe yoktur.» denetleme heyeti teşkil edilmiştir. Bu heyet mahalle mahalle dolaşacak ve tedaviye muhtaç hastalan tespit edecektîr. Bunlardan ayakta te davi edilebilecekler tedavı cdilecek, kendilerine sıhhi tedbirler tavsiye olu nacaktır. Fakir aileler arasında hasta nede yatmaya ilıtiyacı olanlar da hastanelere kaldırılacaktır. Yeni teşkilatta kafi miktarda doktor ve hasta bakıcı bulunacaktır. HıfzaTOPUZ dın buyuk goçte Gırıt'ten Iz mır B gonderilmış. Bütun doscıarı Gınt'te kalmış. Hay rıye hanım bir süre sonra Girit'tekl bır yakınına bır mektup yazıp «Yine yasemin ler çiçek açtı mı?..» dıye sor muş. Niko Stavrinidis'in gözlen doldu, Ah, dedi, neydi o eski dostluk! O eski kardeşlik! Bizi birbirimize düşman et tıler. Şu Kıbrıs sorunu çıktı, dostluk bozuldu. Allah kahretsın şu Kıbrıs sorununu. iki milletin arasını açanlann Allah belâsını versın.. Evlâdım. boş laf değil bu dostluk. ButB'da Giritli Rumlarla Giritli Türkler iki yüzyıl birarada yaşamışlar. Birblrleriyle kav Ka ettikleri olmus. ama yine barışmışlar. Bir Giritli Ftumla, bir Giritli Türk'ün ayrı cephelere düştükleri olmuş. Ateş kesildiği zaman birbırlerini bulur dertleşırlermış. Lâf degı! bunlar oğlum. Meselâ Hasan ağa «Sar bakalım bir cigara Barba Yani», dermış. Tki Giritli bağdaş kurup oturur. karşılıkla cigaralarını içer. sonra herbiri kendi cep hesine dönermiş. Girit'te M 14 herkes bu hikâyeleri anlatır. Giriften göç etmiş b^7i Türkler birkaç yıl önce buraya. eski vatanlannı gör meye .eoldiİPr. Inan bana ev Isdım Rumlar şenlik yaptı!ar. Gözlprimiz vasardı. Nev di o eünler. Sokaklarda kuoaklflşmalar, pğlasmalar. U7o'lar içildi, ftski türküler •îöylendi, Bi? bu kardesük havalfnnı va5adık Ne vat> sak da. o tatiı günler geri onTöfları bır de baktık Yunanlılar Iz mır'e çıkıyor. Hiç unutmam. babamla konusuvordum Baba, dedim. bu işın so nu yok. Türkler bizi denı'/e dökecekler.. Biz Ingiliz lerin oyununa gelıyoruz! Babam kızdı. köpürdü, Yok be, dedi, sen nereden bıleceksın?.. Koca In gıltere bizi tutuyor. Sen pek guvenme oıılara dedim. Ingılız, işino gele ne kadar bizi tutar. Sonra bırakıverir. Perişan olacagızl Perişan olduk işte. İki mil yon insan evınden. vurdun dan, yuvasından oldu. Şimdı başımıza şu Kıbrıs me selesıni çıkardılar. Bizi bır birimize düşurdüler!.. Ataturk'le Veruzelos'un kurdugu dostluk yıkıhverdı. Bı7imkiler kapıp koyverdiler. Herkes aklma geleni söylüyor. Ama, benim dilim varmıyor. Bana gelıp de «Bak senin sevdigin, bayıldt ğm Türkler neler yaptılar» dedıkleri zaman «Yaa, diyo rum, siz de yapmadımz mı? Açın Girit tarihini de okuyun. ögrenin 1916 yılında burada neler yapmtş olduğunuzu. Siz de Türklerin dükkânlannı yagma etmedi n!z mi?.. Camilerinl taşlama dınız mı?..» Onun üzerine susuyorlar. Ama bu olavı onlann yüzüne vuran kaç ki si kaldı?.. Evlâdım. böyle şeyler olmamah. Ama olur SÜ da unutulmalı!.. ® Bir koyun dört Hraya! Şehrimiz külliyetli miktarda ko yun geldiği halde et fiyatları koyun fiyatlanna göre daha pahalıdır. Mesela Uzunçarşı'da veya Kadıköy'de kocaman bir koyun uç yüz e^i kuruşa almdıgı halde ka&ap dukkanlarında etin okkası elli. eh beş kuruştan aşagı verilmemektedir. j ® Gandî'nin vaziyeti Bombay 30 (a.a.) Hükümet Gan di'yo bundan sonra konuşma ve görus melerinde basit mahkuın muamelesi yapılacağını bildinniştir. (günün ilanları) % Büyük tayyare pîyangosu Bu çekilişte büyük ikramiye 100 000 Iiradır. Piyango şimdiye kadar binlerce kişiyi zengin etmiştir. Fırsatı kaçırmayınız. 9 Şemsülmekatip Eskilişri kadar eskiciliğe düşmanIıgı yenililre ve yeniciliğe dostluğu ile tamnmış Şemsülmekatip, bu kere sim dilik yalnız ana ve ilk smıflan ihtiva etmek, en becerikli ve temiz, en elverişli ve çalışkan eller tarafmdan idaro edilmek uzere Beşiktaş, Akaretler kar sısı 74 no'da yeni bir şube açmış ve kayıt muamelesine başlamıştır. Dört ve yukan yaşlardaki yavrular için sem tin en yeni ve en uvgun bir müessesesidir. Ücret de uygundur. $ Giritli Rumiarla Türkler iki yüzyıl bir arada yaşamışlar. # Sıhhî Denetleme Heyeti ı Glrit'te beni havaalanından Kandiya'nm merkezine götüren otobüsten iner inmez İlk işim bir kahveye gir mek oldu. Amacım Türkçe konuşan insanlar bulmaktı. Kahvenin sahibi beni şöyle bir tepeden tırnağa süzdükten sonra, Siz Türksünüz galiba. 'dedl. Türkçe bilen birini anyorsanız sizi bir Türkle ta Bışttrayım. Elbette isterim, dedim. O halde, Nİko Stavrlnidis'i bulacağız. Niko Stavrinidis Türk blamaz ki, diyecek oldum. Kahvecl, Niko Bey Türk sayüır. Öiye kesip attı. Kahveci önde, ben arkada, kalkıp Belediye kütüphanesine gittik. Nîko Stavrinldis oranm müdürü imiş. Kahyecl beni tanıtır tamtmaz, Ooo. buyurun bakalım. hoş geldiniz. Ben de sizi bekliyordum, dedi. Niko Stavrinidis bır kutük defteri alarak bana uzattı. Bakın, okuyun, dedi< Ben. dedim, eski harfleri bilmem. Ah. siz cahiller. dedi. Ben Osmanlıyım. Osmanli. Siz sonradan yetiştiniz. Ama. şimdi siz Türk oldunuz. ben Yunanlı! Size birşev soy leyeyim mi?.. Bizi burada Yu nanlı saymıyorlar. Bi?e cTürko spros» yani, Türk to humu diyorlar! Biz Türkleri severiz evlftdım, biz Türk leri severiz. Giritliler Türklerl çok sever. Türkler buradan ayrıldı, özlem başlndı. Türkler için yazılmış ne güzel şiirler vardır. siz bılmezsiniz. 9 Ne yapsak da o tatlı günler geri gelse? Şehrimizin faldr ve kîmsesiz tabakalan arasındaki hastalan bulmak, bunların parasız tedavi edilmelerin! temin etmek üzere belediyece sıhhi bir ^ t Anadolu özlemi # $ «İbrahim Baba Çeşmesi» Stavrinidis raftan bir kitap aldı ve okumaya başladı. Rumca bir şiir. İvrisu tu Brahim Baba. yani. ibrahim Baba çeşmesi. Bunu Eli Aleksiu admda bir şair yazmıs. Konu şöyl e birsey: Hay riye hanım admda bır ka «Bak bunlar has aâvurlardan! Bunlar da muhakkak Anadoluludur» Ben Rumcayı Izmir'den aynldıktan sonra öğrendim. Orada blzim. Türklerle ayn mız gavrımız yoktu. Aramı za nifak soktular. Birgün Niko Stavrinidis'le birlikte Kandiya sokaklanm dolaşıyoruz. Tstiklâl savaşından sonra Girife 6070 bin Anadolulu Rum yerleştirilmış. Hepsi Türkçe konusuvor. Bizim Türkçe konuştufiumuzu duyanlar kulak ka bartıyor. Bizi dikkatle dinleyen oldu mu. Stavrinidis yüksek sesle. Bak, diyor, bunlar da has gâvurlardan1 Bunlar da muhakkak Anadoluludur' Adamlar karşılık veriyorlar Ne sandmdı ya? Anadoluluyuz elbette. Türkçe konuştuğunuzu duyduk da dayanamadık: özlemişiz. 0 Kazancakis'in vatanı Biz bir saksıda yetişmiş iki çiçek gibiyiz. Köklerimiz birbirine öyle karışmış ki, kimse bizi ayıramaz! Ayırdılar işte! Yalnız göçmenler değil, Gi ritli Rumlar da aynı sıcak dostluk havası içinde konuşuyorlar. Dostluk kerdeşlik, birlik, karşihklı sevgi! Hepi miz aynı toprakların insanlarıyız. Marmara Üniversitesi Rektörlüğünden [ÖN KAYITLA ÖĞRENCİ ÂUNACÂKTEI3) 1 ÜniversifemlzV bağlı aşağıdâ adları ve karşılarmda taban puan ve türü ile alınacak öğrenci sayılan gösterilen fakültemiz bölümlerine ön kayıt ile öğrenci almacaktır: Alınacak Puan Fakülte ve Bölüruü öğrenci Sayısı Taban Puanı Türü ATATÜRK EĞtTİM FAKÜLTESt anfcara.. anfcara.. anhara.. ankara.. anha ~~~ Müserref HEKİMOGLU Ük kadın elçimlz Fili* Dlnç, men La Haye'a vardı, krallçeye de ltimatnamesinl sundu attık. Ankara'dan ayrıldığı gün ben de gittlm Esenboğa'ya. Onu uğuriamak, o anı yaşamak istedim. Biz biraz erken gittik. Aşağıda oturup uçağın kalkısmı bekledik. Profesör Nermin Abadan Unat, resimler çekti. Bir yandan da Flliz ve Üstün Dinçmen, AKgün Kıcıman lle ilglli anılannı anlattı. Havadaki hüznü dağıtmak için güzel bir çaba gösterdi. Ben resim çekmedün ama o aynlık anından bir çok sahneler saplandı yüreğime. Dışişlerinden bir grup gelmişti havaalanına, Fillz Dinçmen'in yakm çalışma arkadaşları ve bir kaç yakm dostu.. Aslmda daha büyük bir kalabalık bekliyor İnsan. Ama Flliz Dinçmen doğal bir göreve giden blr diplomatın sadellği lçinde. Aynüğı da o sadellk lçinde düşünmüş besbellL Elbet güzel blr aynlılc bu. Siyasal Bllgller Fakültesl'nln parlak ögrencisi meslegindekl parlak tırmanışlarla bir diplomat İçin en güzel aşamaya varıyor, büyükelçl oluyor. Bir düş gerçekleşlyor, ama sonra? Fillz Dinçmen gülümseyerek bakıyor Nermin Abadan Dnat'ın objektlfine, cesur ve vakur. Ama neler hlssettiglnl kestlrmek güç, mutlu mu, umutlu mu, blr Batı ülkesinde elçl olmak kolay değil bugün. Sorunlar alablldlğine... Aynlık anını güzel geçiştlrdl Dinçmen çiftl. Üçağa kadar blrlikte gîttller. sonra üstün Dinçmen yanımıza döndü, sevdtgmden ayrılmak kimse için kolay değil, ama diplomat kankoca ou aynlığın bilinclne güzel varmışlar. Derken Amsterdam'a glde ı ötekt yolcular geçti önOmüzden. Erkek ve kadm lşçiler. Ellerlnde torbalar, sepetler, yanlannda çocukları, başları örtülü. şalvarlı ka Iki Güzel Kadm... dınlar. Türkiye'nin İlk kadın elçlsine el sallıyor. saygıyla selamlıyorlar. llginç bir resimdi bu: Türkiye'nin ekonomik, so&yal sorunlarını. çelişkllerinl sergiliyorlardı. Öz topraklarında çalışacak 'ş bulamayanların, çoluk çocuk yollara düşmesini, emeğinî, alınterlnl, yaratıcu gücünü bagka ülkelerde değerlendirmesinl... Havaalanından dönüşte Nermin Abadan Unat fotoğrafını gös terdi. Bunun lçlndekl resimler, Bvren Paşa'nın Manastır Müzesine yollamak istedigl resimler kadar degerlenecek bir gün. dedi gülümseyerek. Sesl mutlu ve umutluydu. Kuşkusuz doğru bir söz, Türklye'nin ilk kadın elçisl bir Batı ülkesine gidlyor 1982 yıimda. Ülkemizin önemli bir dönemi, Batı dünyasının kuşkulu bakışlarına karşı genç, güzel, sorumlu, bilinç11, bir sözle çasdaş bir kadın yolluyoruz. Aslında Atatürk'ten bir uzantıdır bu. Kadınlara eşit haklar verlrken Türk kadınının çagdaş dünyada bir yerl, bir rolü olsun istiyor Atatürk. Ancak 1982 yılında çağdas bir Türk kadını. blr btiyükelçi ya da blr sanatçi. blr bilim kadını, çağdaş dünyada biraz yalnız kalıyor doğrusu. Türklye'nin yalmzlığmı yaşıyor aneak. La Haye'dan Hamburg'a, Paris'e kaydı düşüncelenm blrden. Suna Kan'ı anımsadım. Duygu Aykal'ın sesl çınladı kulağımda. Bir önceki gece sabaha karşı telefon ettt. Şlmdl Hamburg'la konuştum. Suna ağüyarak çalmış Mozart'ı, dlnleyiciler de ağlamışlar, dakikalarca ayakta klkıglamışlar Suna'yı dedl. Telefonu kapadım, ışıgı söndürdüm. Sevinç, hüzün, ölüm yaşam birbirine karıştı göz yaşlanmda. Suna Kan'ın gücüne, yüreglne güvenlrira her zaman. Faruk Gtivenç'l yltirdlkten sonraki konserln güçlüğünü aşacagını da biliyordum. O konserde sevdigi erkege nasıl bir coşkuvla seslendl klnibilir... Hamburg"dan Paris'e uçtu Suna Kan, Fransa'nm değişik kentlerinde dört konser verdl. BUyük acısıyla, göz yaşlarıyla, kemanıyla güzel blr Türk sanatçısmı selamladı bu konserleri izleyenler. Birl diplomat, öteki sanatçı iki kadını blrlikte gördüm blrden. tkl genç, güzel kadın, kişlsel sorunlarmı, acılarmı, özlemlerini gerlde bırakarak yola çıkıyorlar. Güzel blr olay bu, Ama, insan sonuna kadar yaşıyamıyor bu gtizelliğt. Çünkü başka resimler de oluşuyor gözünde. Hollanda'da, Almanya'da, ya da Fransa'da olanları unutmak ko lay degil.. Unutmak bir yana olaylar bastırıyor durmadan, üzüntü müz, yanlızlığımız artıyor. Güzel olaylar da çok bireysel kalıyor. Çağdas kişllerimize lcarşın çağdısı davranışlar Içindeyiz her gün. Çagımızla btttünleşmeden günlük, sa atlik mutluluklar duyablliyoruz ancak. Bııgtin bir oyunda, yann blr konserde, ya da Esenboğa havaalanmda, ama, insan mutlu, umutlu blr geleceğe bağlanmadan yaşayablllr ml nlç? Ayrılırken, sağlıgıma özen göstermeml söyledl bir dostum. Uzun yaşamak gerek, dedl Kısa yaşarsak özlediklerimM göremeylz! Ben de biraz önce çlzdlğlm İki güzel kadının hayallne dönerek, düşündüm. Böylesine güzel lnsanların yaşadığı blr toplumda umutlar soluyor. özlemler dlnmiyorsa, başka bir nedenl olmaü değil ml? O akşam uçağa yetişip Atina'ya dönmem gerekiyordu. Niko Stavrinidis. Kabil değil, seni bırakmam. Konuğum olacaksm. Evimde kalacaksın, diye dayattı. Kalamadım. Stavrinidis. Biliyorum, bizim Türk leri cok sevdiğimizi yazacak sın. Yaz elbette. Bizim dost luğumuzu hiçbir devlet bozamaz. Senden birşey daha istiyorum, Giriften söz eder ken «Girit, Nikos Kazancakis' in dogup büyüdüğü yerdir. Kazancakis benim arkadaşımdı. O da hepimiz gibl bü yük Türk dostuydu. Burada herkes, onun gibi, bizim gibi düşünür. Eski anıların içlnde biz işte böyle bir dosthıgu yaşatırız. Eli Aleksiu'larla Nikos KazancaMs'lerle do ludur bu topraklar. Türkiye' de de bizi seven insanların çok olduğunu biliyorum... Aradan yirmi beş yıl geçti. Niko Stavrinidis şimdi sağ mıdır, bilmem. Sagsa benden selam olsun Stavrinidis'e. bütün dostlanna ve butün onun gibi düşünenlere. Türk Yunan dosüuğunu. butün acı anıları unutup da yaşatmak isteyenle Beden Eğitimi Bölümü Müzik Bölümü Resim Bölümü HUKUK FAKÜLTESt İLAHÎYAT FAKÜLTESÎ FEN ve EDEBtYAT FAKÜLTESt Matematik Türk Dili ve Edebiyatı Tarih GÜZEL SANATLAR FAKÜLTESt Dekoratif Resim Grafik Sanatlar Mobilya tç Mimarlık Seramlk Sanatları Tekstil Sanatları 2 ö n kayıtların yapılacağı yerlera Fakülte adı (eski adı) ATATÜRK EĞİTİM FAKÜLTESt (Atatürk Yüksek öğretmen Okulu) HUKUK FAKÜLTESÎ FEN ve EDEBtYAT FAKÜLTESt tLAHİYAT FAKÜLTESt (Yüksek tslam Enstitüsü) GÜZEL SANATLAR FAKÜLTESt (Tatbiki Güzel Sanatlar Yüksek OkuluV 120 30 60 100 200 50 50 50 40 40 40 40 40 300 ve üzeri 300 ve üzeri 300 ve üzeri 350 ve üzeri 350 ve üzeri 350 ve Üzeri 350 ve üzeri 350 ve üzeri 300 ve üzeri 300 ve üzeri 300 ve üzeri 300 ve üzeri 300 ve üzeri EA EA EA EA EA MF, TS TS EA EA EA EA EA Bulunduğu yer: Göztepe (Fikirtepe) Bağlarbaşı ÜSKÜDAR Beşiktaş YARIN: 1952'de Paris Köportajları... örtüti 1 EKİM'den ıtıbaren ÖZEL FİATLAR MMtMARİB MARBIOTEL 3 Ön kayıt İçin başvurular 45 ekim 1982 günlerl 9.30 11.30 ile 14.00 16.30 saatleri içinde yapılacaktır. Posta ile iadeli taahhütlü yapılacak başvuruların da bu günlerde kayıt yerine ulaşacak şekilde yapılması zorunludur. Gecikmeler dikkate alınmaz. 4 ö n kayıt için, 1982 ÖSYS sonuç belgesl lle resimli kimlik kartmın fotokopilerini; Rektörlügümüze hitaben yazılacak ve kayıt yaptırılacak fakülte ve bölüm adı belirtilen dilekçeye eklenerek ikinci maddede belirtilen Ugili fakülte dekanhğtna verilmesi veya ulaştırılma&ı yeterlidir. Her fakültenin yalnız bir bölümü için başvuruda bulunulabilir. 5 Fen ve Edebiyat ile Hukuk ve îlahiyat fakültelerimizo puan sıralamasma göre kesln kayıt hakkı kazananlar, taban puan işaret edilerek 7 ekim 1982 günü ilân edilecektir. Ayrıca yetenek smavı yapacak olan Atatürk Egitim ve Güzel Sanatlar faktiltelerimizde bu sınava girme hakkı kazananlar da aynı gtin ilan edilecektir. Yetenek sınavlarmm günlerl ilgili fakülteler tarafmdan ilân edilecektir. 6 Fakültelerimize öğrenci alımında okul ve kod ayrımı yapılmayacaktır. Ancak. adayların hiçbir yüksek öğretim kurumuna yerleştirilmemiş olmalan gerekir. 7Ayrıca, aşağıda isinıleri yazılı fakültelerimiz ve bölümlerine ön kayıtla ve puan sıralamasma göre YABANCI UYRUKLU öğrenci almacaktır. Alınacak yabancı uyruklu ögrencl sayısı 31 00 Alarra ALAADDJIOTEL Fakülte Adı İKTİSADÎ VE İDARİ BtLİMLER FAKÜLTESt ATATÜRK EĞtTÎM FAKÜLTESÎ Bölümü Çeşitlt bölümlerine tım pn y n1 3 . 0 0 0 ' ı ao BodromT.M.T. Otel Almanca, Fransızca ve îngilizce (üçer öğrenci) 9 Yabancı uyruklu ögrencilerin ön kayıt için başvurularında diger öğrencilerin kuralları uygulanacaktır. Ancak, taban puan sımrlaması yoktur. önemle duyurulur. (Basm: 21842) 6422 Marn\arisSu!tarvSardyTP Motd 1 4 . 0 0 0 T L Özel Muhasebe Defteri tutulur. Adres Değişikliği BASIN İLÂN KURUMU İSTANBUL ŞUBE MÜDÜRLÜĞÜ l ekim 1982 tarlhlnden ltibaren Cağaloglu ftrof. Kâzım tsmall Gürkan Caddesi Kardeşler Apt. No: 6/1 Kat l'de faaliyetine devam edecektir. MÜd t»m p»n*jronl 9gece/K>gün A GRUSU hef cuma kwioh«r«k»t 1001 Oı*l OtobüSf tkramlar Servl» vgVefgtter dahlldîr 8ARBAK0S BULVARI 35/S BEŞIKTAŞ T«t;61I0 7* «122*1 61622i dx2610S IrtfciJ AbeiHor 316107 . 27 91 58 Feneryolunda KtRALIK LÜKS DAÎEE Tel.: Aksamlan 37 8795
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle