Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet 10 15 OCAK 1982 Türkls Genel Başkanı Samsun'da, "Sabrımız tasırtılmamalı,, dedi Denizcier: llgililer sorunlcmmızı yanıtiamalı Turhan SALMAN SAMSUN Türk îş Genel Başkanı İbrahim Denizcier, ça lışma yaşamına ilişkin yasalan n kazanılmış işçi haklarından herhangi bir kısıtlama yapıimadan bir an önce çıkartılması gerektiğini söyledi ve «İşçi konulannı sabırla takip ediyoruz. Sabnmızın taşırtılraamasını is temekteyiz» dedi. Tek Gıdaİş Sendikasının Baş kanlar Kurulu toplantısında ko nuşan Denizcier şunları söyledi: Bu yasalar bir an önce çıkar tılmalıdır. Türk İş toplantısını açarken de söylediğim gibı YHK çalışmaları yeterli olmadı gmdan normal toplu sözleşme döneraine bir an önce geçilmelidir. Yasalar yenilenirken, kazanılmış işçi haklaruıdan geriye gidiş yapılmamalı. özellikle grev hakkında herhangi bir kısıtlama getirilmemelidir. Her halükârda işci meseleleri, işçi konulan bir tarafa atılmamalıdır. Biz basiretle, sabırla bu konulan takip ediyoruz. Sabnmızın taşırtılmamasını istemekteyiz. İlgililer bizim meselelerimize cevap vermelidir. Bunu ilgililerden beklemekte yiz.» TÜRK İŞ TOPLANTISI Türk î ş Olağan Yönetim Kurulu Toplantısı Samsun'da üç giindür devam eden çalış masmı dün akşam tamamladı. Yönetim Kurulu toplantısında gündemdeki konuların görüşül mesinin yanı sıra yaklaşmakta olan Genel Kurul öncesi karşılıklı bazı suçlamalann da ya pıldığı öğrenildi. Alman bilgiye göre. toplantı da özellikle genel sekreter ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sadık Şide yoğun eleştirilere hedel oldu. Eleştirilen bugünkü İçra Kuruluna yakın çevrelerden gelmesi dikkatleri çekti. Halen görev başında bulunan Türkîş iist yönetiminin nisan ayı içinde yapılacak. Genel Kurul sa!o Türkİş Olağan Yönetim Kurulu Toplantısında Sadık Şide yoğun eleştirilere hedef oldu nunda Sadık Şide'ye İcra Ku rulu içinde görev vermeme eğı liminde olduğu, buna karşılüi Şide'nin de görev alma konusunda ısrarlı davıandığı bildi rildi. Türkİş Yönetim Kuru lu'nda Şide'ye yönelik eleştirı lerin İcra Kurulu'na yakın çav relerden kaynaklanmasır.m da bu nedenden kaynaklandığı ö ne sürülüyor. Toplantıda, Danışma Meclıs; Anayasa Komisyonu'nda sür dürülmekte oıan Anayasa değlşikliği çalışmaları da ele alındı. Yönetim Kurulu, daha önce belirginleşmiş olraasına karşın Türkİş'in görüşünün yeniden ele aiınarak 20 şubata kadar Anayasa Komisvonu'na biidirilmesini kararlnstırdı. Bu arada YHK'nun toplu söz leşmeleri yeniiemede geçikmesi, ve ücretlere uyguladığı zam oranının veterli olmaması nede niyle işçilerin beklentilerine karşılık veremediği bildirildi, «bir an önce norıııa! toplu sözleşnıe düzenine geçişin zorunln hale geldiği» söz alan üyelerce vurgulandı. Öte yandan Türk Iş Genel Kurulu toplantısının 24 mayısta yapılması kararîaştınldı. Çin'de gezerken pekçok kişi yanımza yaklaşıp çat pat İngilizceyle sizinle dostluk etmeye çalışacak. İlk önce nereli olduğunuzu, daha sonra kaç yaşında olduğunuzu soracak. 1Düriyamızda yaşayan heı dört kişiden birisi Çinii. Bilimselliği bir yana bıra Kip, sayısal bir nıantıkla ı şe girişecek olsak, yeryüzü nün ber köşesinde, her da ğın doruğunc'A, her akarsunun kıyısmda, her ovada. her okyanusun kumsaimda, heryerde kurulacak dört kişilik bir sofrada bir Çinlı olacak. Bugünlerde ışsiz güçsüz kalmış Çin t a n n l a n , işi başmdan aşkın «beyaz hayalet» tannlarıyla biraraya gelip, tüm insanları bir torbaya kanştırıp eşıt bir dağıtım yapsalar kahvaltımızı, öğle ve akşam yemeklerimizı biı lıkte yiyeceğimız Çin'li dostumuzu tanımak, hiç olmazsa tanımaya çalışmak boynumuzun borcu olacak. Eiz özenle hazırladjğımız gömleğe sarılı ciğerli pilavımızı ona buyur ederken, o bize. lotus yaprağına s a n lı pirincini buyur edecek; nohutlu işkembemize karşılık balda pişmiş nohutlu et yahnisini önümüze sürecek; biz agzımızın tadım ayarlamak için yemeğimize tuzumuzu ekerken, o, soya salça sına davranacak; yogurdu ve sarmısağı a y n bir kapta, o r taya sunduğumuz mantıyı görünce, sevinç içinde, daha irice sanlmış mantı çorbasını önümüze getirecek; o porselen, biz ise tahta ya da madeni kaşığımıza davra ğ Pekin sokaklarında yuvarlak yüzlü, çıkık elmacık kemikli bir kadına. içgüdüy le yaklaşıp, Türkçe biliyor musun? dıye sorunca, yalruzca: Yok, yanıtı alabileceğiz ama Pekin radyosu Türkçe yayınlar sorumlusu, Sinjiang'lı dostumuz, güleç yuzüyle, Nasılsın? İyi misin? Ço cuklar nasıl? İyi yiyor musun? dıye sorduğu zaman, karşıiıklı Türkçe konuşmanm sar hoşluguca kapılacağız. Ancak bir süre sonra, «İyi yiyor musun?» sorusu kafamızı kurcalamaya başlayacak ve Çin'i Tanımak olayında bu sorunun önemini tüm bo yutlarıyla kavrayabileceğiz. Çin gezinizi rehbersiz sür dürmeyı başarabilmişseni? çat pat İngilizce kbnuşabilen pek çok kişinin yanmıza yanaşıp dostluk etmeye çalıştıklanna tanık olacaksımz. Genellikle ilk önce nereli olduğunuzu öğrenmeye çalışacaklar, ondan sonra da kaç yaşında olduğunuzu soracaklar. «AUah, allah». diye içinizden geçireceksi niz. Daha bir gece önce Çinlilerin yaşlannı belirlemefe ne denli güç oluyor diye kafa yormuş. Bay Lin'i Bay Sun'day, Bay Sun'u Bay Tan'dan ayırdedebilmenin kıvancı ıçindeyken, sabah sa bah, sokak ortasınöa, sohbe ti koyulaştırdığınız fabrika işçisi birden, tüm içtenliğiy le, Siz beyazlan. tnçilizleri, AJmanları, Amerikalıları. Turkleri birbirinizden ayır Nili TLABAF! Halil Tunc : İsciler • •• yalruz bırakıldı ANKARA, (ANKA) Turk Iş'ın eskı Genel Başkanlarından Halil Tunç, Türkıye de ışcıler;n yalnız bırakıldığmı belırterek, «Bugün işçiler her zomankinden daha yalnız durumdadırlar» dedi. Halıl Tunç, Türkİş'ın eskı Genel Başkanlarından Seyfi Demirsoy'un ölüm yıldönümün de mezarı başında dün düzen lenen anma töreninde yaptığı konuşmada, ışverenleri suç ıadı. Tunç, şoyle konuştu: «Sevgili Genel Başkanım, bugün Türkiye'de, rşverenler doğruları yanlış, yanlışları doğru göslererek, bugünkü or tamdan da yararlanarak komu oyu oluşturdular. Sizin önderliğinizde alınan işçi hakları ge niş olcüde kısıtlandı. Ve bu kısıtlama devam ediyor. Oysa işçiler alınan bu hakları 17 yıldır çok biiyük bir sorumluluk bilinci içinde kullandılar. Demokratik ortama geçildiğinde, kaybedılen bu hakların geri aiınması için Atatürk çız gisinde elbetle mucadele yapa caklardır.» Seyfi Demirsoy, Samsun'da da düzenlenen törenle anıldı. Bir bavul fabrikâsında yangın cıktı 9 isci agır yaralandı İstanbul Haber Servisl Bayrampaşa Esenlerde'ki bir ba\oıl fabrikâsında çıkan yangında 9 işçi ağır şekilde yara landı. Dün saat 14.30 sıralannda Esinler Caddesi Deniz Sokak 36 nolu binadaki Şahinler Saraci ye'de yapıştıncı madde sölüsyo nun tutuşmasıyla çıkan yangm da 10 kişiden 9'u ağır yaralan dı. Fabrikada çalışan işçilerin çay hazırlamak amacı ile ocak yaktıkları sırada, yanan kibriti yere atmalanyla çıkan yangın da, iki ayrı patlamanın olduğu öğrenildi. Hızla genişleyen yangını sön dürmek amacıyla şaşkınlık içerisinde koşuşan işçüerden, Abdülmecit Saykaloğlu Sadet tin Keser, Tevfik Aytay, Ruhi Çebişli ve Mehmet Kılıç yana rak ağır yaralandılar, yaralı iş çiler Sosyal Sigortalar Kurumu Samatya Hastahanesi'nde müşa hade altma alındılar. Hastane yetkiüleri yarahlann durumlarınm ciddi olduğunu be lirterek, işeilerin dış yanıktan çok, iç solunum yollannın yan mış olduğunu bildirdiler. Müşerref HEKIMOGLU anka Sınema Tanıtma Aracı Değil mi? Geçen eylülde Stokholm'a gıttiğim zaman İsveç film stüdyolarını da gezdım Lngmar Ecıgınan'ın Fanny ve Alexander füminın çekimini yapıyordu o günlerde. Sinemaseverler de merak ediyordu, Bergman bu son yapıtıyla Isveç iilnıcıuğine nasıı bir ii.tkıda bulunacakn bakalım? Bergman ın yakın bir arkadaşıyla, Bayan Vibom üe bir oğle yemeğinde uzurı uzun Konuştui. o gün. Tuncel Kurtız de vardı masamızda. Bavan Vıbom çok hoş bir kariın, İsveç'ın suıema dunyasmda cnemli bir yen var. Ama biz İsveç fijnciliğinden değil Türk sinemasının olumlu atılımlarmdan söz ettik o yemekte. Bayan Vibom seyrettiği TürK filmierını övdü bana, Tuncel Kurtız de acı bir gülümsemeyle iz^edı bu söyieşiyi. Ovgüier güzel, ama bu övgünün gerısındeki gerçeltler acıydı doğrusu. Bir Türk ülminin yabancı ülkelerde gösterümeden önce yasadığı senivenleri ÇOK iyı bilıyordu Tuncer Kurtiz... Serüven sansür kurulunda başiıvor. Bir filmin yazgısını sansür kurulu belirtıyor herşeyden önce. Beş kişîlikbir kurul, kararlarıyla sınema sanatına emek ve gönül verenleri düş kırıklığına uğratıyor çoğu kez, bir umut yeşermeden solabüiyor bu sanat dalmda. Türk lilmcüiğini belli bir düzeye çağdas bir çizgiye ulaştırmak için savaşaniar bu sansür kurulu önünde de bir savaş vermek zorunda kalıyorlar. Asiında çok gereksiz bir savaş bu. Çünkü sonuçlar ortada. Örneğin Yusuf ile Kenan adlı bir çocuk fıimi var. Ömer Kavur, büyük kentin ışıklan n d a karanlığa gömülmüs çocuklann öyküsünü çok şiirsei bıçimde sunuyor, o karanlığa ışıklar serpmekten de gerı kalmıyor. Ama sansür kurulu bu filmin gösterilmesine izın vermedi, yasak k a r a n n ı Danıstay değiştirdi, sonra da Milano'da Mıied Çocuk FiLmleri Festivalinde alun ödül aldı Yusui ıle Kenan. Danıştay k a r a n olmasa bir Tüık sanatcısı da. Türsiye de uluslararası bir basandan, bir öduıaen yoksun kalacakt:. Ojsa şimdi bir çok yabancı ülkede televizyonlarda gösteriliyor bu film; milyonlar seyrediyor Türk filmlerini, ülkemizdeki kültilr düzeyini de görüyorlar bu yapıtlarda, bir ülkenin kültür düzeyini asıl sanat Oıyalan belirtir değil mi? Sansür kujulundan yalnız kültür yozlaşmasım kolaylaştıran filmler geçerse bu düzeyi nasıl gösterebiliriz dünyaya? Oysa gösterdiğimiz zaman ödülleniyor fümlenmiz. Elbet anımsarsınız, vaküyle «Susnz Yaz» filmini sansür reddetmiş, sonra Berlin Pestivalinde birincilik almıştı bu tilm! O dönemin Turizm ve Tanıtma Bakanı da ödül vermiştı Metin Erksan'a. Hayü çelişik ve düşündürücü bir olay. Kurulun reddettiği bir film ödül alınca en azından bu ödülü önleyen kurula bir çeki düzen, çagdaş bir düzey vermek. sansüre karşı bir davranış almak gerekir. Kimler olusturuyor bu kurulu, kültür düzeyleri, sanat anlayışları, birikimleri nedir, arastınnak gerekir. Uzun yıllar önce «i'ılanlann Öcü» adlı yapıtın yasadığı serüvenı anımsıyorum. Yasaklar, tepkıler derken rahmetli Cemal Gürsel seyretti filırü O babacan gülüşüyle sordu sonra: Yasakhınacak nesi var bunun? Bu tür sorulan bugün sormak gerekiyor bence? Başta ABD bir çok ülke özeleştinye büyük yer veriyor filmlerinde. Bir VVatergate olayı tiyatroya, sinemaya yansıyabiliyor. Ama üikemızde özeleştlriye dönük yapıtlar soyuı gerekçelerle sert eleştirilerft, yasaklara yolaçabiliyor. Bu soyut gerekçeleri başka bir kurul, örneğin bir üst Denetleme Kurulu inceiese sonuç degışsbilir sanınm. Diyelim Atıf Yılmaz'ın «Delikanlı» ad'.ı yapıtını sansür knrulu kamu düzenini sarsar nitelikte buluyor!. Bu çok kapsamlı bir yargı ve suçiama. Tartışmaya da değer, kamu düzenini bozan nedir bu filmde. hangi sahne, hangi konuşma? Türkiye"yı tarutmak için bir vakıl tnırulurken sinemaya da sahip çıkılması gerekiyor bence. Türk filmleri büyük pazar buluyor bugün, ülkeye döviz getiriyor. Ama asıl Türkiye'nin sanat düzeyini, kültür birikimmi kanıtlıyor. Durmadan da engelleniyor. Bu engelleri aşmak, Türk sinemasının görevini kolaylaştırmak gerekir. Delikanlı filmi Ftansa'da iki festivale çagnldı, sansür kurulunun k a r a n nedeniyle gidemiyor. ö m e r Kavur*un «Kınk Bir Aşk ÖvkiisB» adlı yapıtı sansürden seçemedigi için Berlin Film Festivaline yetişemiyor, bu duvarlar asılmazsa tanı r ma vnkî; nasıl ışier? Pinema bir tanıtma araeı değil mi acaba? Kuşkusuz çok etkin bir araç, ama biz kullanamıyoruz Kullanmak için sansür karsısında belli bir 6 b i r davranış gerekiyor. Yasaklanan filmlert daha S ^ kurul, ya da vakit bulup da çok üst düzeyde yöneticiler seyredebilseler sonuç değişebilirdl, ve de degişmell.. Cinli isci: Siz • •• beyazlan ayırdetmek ne güç, tümiinüz koca burunlusunuz 9 KURT WALDHEIM. ÇİN'DE GÖRDÜĞÜ İKRAM VE SEVGİDEN ÖYLE MUTLU KALMIŞ Kİ, NEW YORK'A DÖNDÜĞÜNDE GÜVENLİK KONbEYİ'NDEKİ OYLAMADA ÇİN'İN OYUNU ÇANTADA KEKLİK SAYMIŞ. OYSA. GENEL SEKRETERLİK GÖREVİNİ SÜRDÜRMESİNE ÇİN'İN VETOSU NEDEN OLDU.. detmek ne güç. Tümiinüz koca burunlusunuz, diyebilecek. Türk tarihi. Türk insanın konuştuğu dil, Türk kadınınm giysileri konusunda ver diğiniz yamtlan saygıyla o naylayacak; bilgisayar ithai ettiğinizi öğrenince üzülecek ama kendi bilgisayannı y?.p manın onurunu belli edecek. İşine yetişmek üzere yanı nızdan aynldığı zaman düşünme sırası size gelecek. Yanıtlannız inandıncı olabildi mi? Türkiye'ye ilişkin fikir!erini değiştirdi mi? Da ha geçen sonbahar, eski Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri, Kurt Waldheim, Çin gezisi sırasında gördüğü ikram ve sevgiden öylesine mutlu kalmış ki, New York' a döndüğü zaman Güvenlik Konseyi'nde yapılacak oylamada Çin'ın oyunu çantada keklik sanmış. Gelin görün ki görevinin yenilenmemesine Çin'in vetosu neden ol du. ÇÎN NASIL TANINABtLİR? Evet, Çin'i tanıyabilmek için belki de Çin'in dış dün yaya nasıl baktığmı, nasıl gördügünü anlayarak işe başlamak bir yöntem olabi ür. MSB, dövizli askerlikten 2 milyarlık gelir elde etti ANKARA, (UBA) Yurt dışındaki işçilerimizden dövizli askerlik hizmeti karşılığı 2 milyar 369 milyon lira gelir elde edildiâi saptandı. Milli Savunma Bakanlığı Büt ce P!on Kanun tosarısı metnıne göre, sağlanan gelir, Sllahlı Kuvvetlerin çeşitli mal ve hizmet alımlarında kullanıl dı. Tasan metninde, dış yardım ların da MSB gelirleri arasında önemli bir yer tuttuğu kaydedilerek. dış yordımların ABD ve Federal Almanya tarafından yapıldığı açıklandı. sayısız tapınakiarı, neykellerini, bahçelerı, park iarı, Çin Seddi'nı gezerken, ülkenin uzun geçmişine ka pılıp, Ç J Î ' İ bu yönden tanı maya çalışmak bir başka yöntem olabilir. Aklınızı ka nştırmadan, sıralamaya bas larsınız. Neolitik çağdan he men sonra, Milattan Önce 2200 1800 yıllan arasında Hsia Hnnedanlîğı; 1766 • 1112 Şang Hanedanlığı; 1112 221 Konfiçyusun yaşadığı dönemi de içererı Çu Han& danlığı; 221 206 Çın Seddi'nin tamamlandıfı Çin Ha nedanlıgı dönemi; M.Ö. 20S ve M.S. 220 yıllan arasıada Han Hanedanlığı ve Konfiç yus felseîesinin devlet töre si olarak yerleşıriesi; biraz atlayarak. M.S. I27'i 1368 yıllarmda Kubiiay Kan ve Moğol istiiac.iannin kurduğu Yuan Hanedaniigı ve Marko Polo'nun destansai Çin gezisi dönemi; 1358 1644 Ming Hanedanlığı ve onu izleyen 1644 1911 Man çularca kurulan Ching Ha ncdanlığı. En :nce aynntıla rına kadar ir.ce!ey?bıleceğı niz bu geçmiş aç:sıncan Çin'i tanımaya çalışabilirsı niz. 1U49 yılından önce nüfusıı nun yüzde otuzbeşi esrarkeş olan, fuhuş ve her türlü çir kefiıı merkezi. 11 milyon ki^ı lik, Şanghay kcntinin dünkıi ve bugürkü yaşamır.daki de ğişiklik sizi 19. yüzyılm ikin ci yansma sürükleyerek işe oradan girişmeye yöneltebılir. Japon, İngüiz ve Amerı ka'nın, Çin'le alıp veremedı ği, Birinci ve İkinci Afyon Savaşlanndan sonra Çin'in elinden çıkan topraklar arasında Hong Kong'un ne hik metse İngiliz toprağı sayılması ilginç gelebilir. İmparatorluk Çin'ini bir yana bırakıp Çin ihtilali ile işe başlamak da bir b şka tür yaklaşımdır. Seçtığiniz yol buysa, belleğinizde yer etmesi gerekli tarih ve adl a n sıralarsınız. Sun Yat Sen ve 1911, Almanların ellerindeki topraklan asıl sahipleri Çirüiler yerıne Japon lara veren Versailles B a n ş Konferansmı protesto eden 4 mayıs 1919 Hareketi; 1921 Çin Komünist Pams;'nın kuruluşu; 192fi • 1937 Çan Kay Şek dönemi; 1934 Uzun Yürüyüş: 1937 1945 Çin • Japon savaşı ve İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra Japonlan n ç i n topraklanndan kovuluşu; 1949 Komintang ve Çan Kay Şek'in basansızlığı ve Çin Halk Cumhuriyeti'nin kuruluşu. Yolunuzu bulmanın sevinci içinde, bir kaç saat süren sinir }^pratıcı aramaja aldırmaksızın, Şanghay sokaklaruıın birisinde Sun Yat Sen'in yaşamış olduğu evi bulup zile basarsınız. Kapı açılır gibi olup suratmıza kapanır. Evin bekçisi, ne demeye kapıya dayandığınızı anlayamamıştır. Boynu bükük yola düzülür. bir baş ka yönteme başvumrsunuz 1949 yılını başlangıç noktası alarak Çin'i tanımava çalışmak. MAO DÖNEMtNDEN BUGtNE 1949da Çin Halk Cumhu riyeti kurulmuş, iki ay içerisinde. «Fanşen» gerçekleşmiş, Çin tersyüz olmuş. eski fikir ve inançlann yerini Mao Zedung Düşüncesı almış, fakir köylü kendi toprağının sahibi olmuştur. Hızla endüstrileşmeye ve çağdaslasmaya çalışan Çin. 1950 • 1951 yıllannda Kore savaşı ile karşı karşıya kalmıştır. Kırsal alanları halk komünlerine dönüştürecek «Büyük Sıçrayış» 1958'de başlatılmış ancak, 1959 • 1961 yıllan arasında birbirini izleyen doğal felâketler. huzursuzluklar, Rus yardım ve teknisyenlerinin sınır dışı edilmesine kadar yol açmıştır. Teknik bilgiden yoksun Çin halkı kendi iki a(Arkası 9. Sayfada) Bekir Celenkin karaya oturan gemisinin 2. kap GÇİik grevine basladı B 2. KAPTAN TAHSİN TANRIVERDİ'NİN EŞİ GEMİNİN BAYRAĞİNI TAŞiDiĞI PAWAWIAN!N MADR1T BÜ YÜKELÇİSİNDEN YARDIM İSTEYECEĞİNİ SÖYLEDİ Selim VALÇl.KR rtirkiye Cumhuriyeti yu aş Ugmdan çıkarnıan yeraıtı uat ronu Bekır Celenk'e ait .. .ıiil gemısııun lspanyzı'da kar3. ot u r m a s m â i n sonra hıç k: .ıse den yardım göıemeyeri ve I"ür kiye'ye dünemeyen müretteoatmdan iklnci Kapt2n Tahsin Tanrıverdi dün açiık grevır.e başlaca. İspanya'nın Minorka Adası'nda beş parasız kalan ge micilsrın yakınları «Her vere baçvurduklarını, ancak hiç kim sedea yardıın göremediklerini, sonunda I'aııama'nııı Madrid Eüyiikelçi^i'nden, müretteuatın Tiirkiyeye dönebiimeleri için gerekii 6 bin doiaruı ödenmesi ni talep edeceklerini» söylediler. ÇELENKİN KİMLİGt Kaçakçıhk ve çeşitli sı,. ardan Sıkıyönetim tarafınd^.. aranan ve teslim olma ça<;r:s'.na uymayan, daha sonra Tu:.;iye Cumhuriyeti yurttaşlığınciarı çı karılan «vatansız» Bskir Celenk bundan bir süre önct soz Konusu gemiyi satın alara.. ..dı nı, kendi önadı olan Bekır'in «Be»si ve Nılüfer'in «\i, >inl bırleştirerek «Benil» koydu. Benil, daha önceki armuiorü tarafmdan programlanmış olan sefsrlerine eski mürettebaiı iie devam etti. KARAYA OTIRLYOR Panama bandıralı Benil, geçen ay ispanya'nın Minorka Adası kıyılarında karaya oturdu. Geminin kf.raya oturmasından sonra ne Bekır Çelenk'ın ve r.e de bir başka yükleyicinin g«miyle ilgilenmemelerı üzerine mürettebat ilgili sendıka ve sigorta şirketiı>3 başvurarak du rumlarına çözüm getirilmesıni istedi. Ancak, Benü'in 14 çalışa nına ne çalıştıkları süre için almaları gereken para, ne de Türkiye'ye geri dönmeleri için bilet temin edilemedi. AÇLJK GREVİ Başvurmadıkları makam kalmayan ancak bir türlü Türkiye ye dönecek parayı temin edenısyen mürettebatdan İkinci Kaptan Tahsin Tanrıverdi, ön ceki gün kendileriyle ilgilenilmemesini protesto etmek ama cıyla açlık grevine başladı. Tan rıverdi, arkadaşlarma, «Başlan na gelen durumun tüm drniz cilere örnek olmasını ve hiı da ha tekrarlanmanıasını sağl. ıak ic;in» açlık grevine başladSım söylediği mürettebatın kc: iisi ni vazgeçirme gayretleri sonuç vermediği öğrenildi. EŞİ'NİN SÖZLERİ Benü'in İkinci Kaptanı Tahsin Tanrıverdi "nin îstanbul'da 19 yaşmdaki kızı Denız ve 18 yaşındaki oğlu Sencer'le ıdi sini bekle>2n eşi Güner nrı verdi de son çare oiarak ;:nı nin bayrağını taşıdığı nama'nııı Madrid Biiyükeîçisi'nden yardım isteyecsklerini ve kendi özel imkanlarıyla yurda dönebiten 3 denizcir.in dışında kalan 11 kişinin Türkiye'ye ge lebümeien ıçm gereken 6 bin dolan mürettebata vermesinı isteyeccklerini açıUadı. Güner Tanrıverdi, Türkiye'nin Mndrid Büyükelçisinin çabalarır..n sonuç vermenıesinin üzücu Iduğunu da sözlerine ekleiı. TDK, 5ü YILDA 63 BSNI AŞKİN TERİM TÜRETTİ İZMİR, ,J.Q.) Eg e Unıversuesi Guvii Sanat,ar rakulte Sı bolümu.ıce düzenienerı «Ak deniz 2. Musiki Araştırmaları Kurultc.yı, dun Izmir cie çolşnıalarına >x;şiGdi. Kjrultay du «Dil özleşmesin de terimıer sorunu» konusunaa bir KOnuşma yopon Türk Dil Kurumu Genel Yazmartı Ga hit Kuıebı dil gelışimı ve terım ürriiınıının her çağoa bir zorluk olcuğunu söy.edı, cağımizuo her sanat bıltm ve uygü:uyırr! dalında terım uretımır.uı buvuk orando arttığını vurgu.cdı TürKiye'de son 50 yu içinde Türk Dı Kurumu'nca 63 Din 5U0 tenm türedüdığin' kay deden Cahıt Kulebı, musıkı te rim'eri uzennde duru'mosı ge rektğini savundu, tenm üreti minin yalnii Türkıve'de /apılmod;ğını ıtcde etti. 1Son yıllarda nüfus ile ilgı li sorunlar tüm dünya devlet adamlannın ve iktisatçılarm iİRilerini çok çekmektedir. Nüfus politikası ve plan laması açısmdan son 30 yılda uyguladıklan yöntemler ve uzun vadeli sosyoekonomik programlan ile Çin Halk Cumhuriyeti tüm dünya uzmanlarımn ilgisini özei likle çekmektedir. Uygulamanm gerektirdiği ilginin yanı sıra dünyanın bütün gözlerinin bu ülkeye çevrilmesinde başka nedenler de vardır. Bunlar: 1 Çin Halk Cumhuriyeti dünya nüfusunun °'o 22.7'sini kapsayan bir nüfus yapısma sahiptir. Bu ülkedeki nüfus artışı tüm dünyadaki nüfus sorununu etkilemektedir. 2 Nüfusun 0/o 8ü.7'si tarımla uğraşmaktadır. Bu köylülerin sayısal toplamı, Sovyetler Birliği, Amerika Birleşik Devletleri, Japonya, Batı Almanya, Fransa ve İngiltere'nin topîam nüfusundan fazladır. 3 Ülkenin sosyoekonomik gelişmesi bu 800 mil yon köylünün sorunlannır) çözülmesi ile yakından ilgi lidir. 4 Bugün dahi gelişmi? ülke standartlannın oldukça aerisindeki yaşam standart lnrmm tipik özelliği olan. ölüm oranlannı gösteren so nuçlardır. 1 4 yaş arası çocuklaı daki ölüm oranı fÇin. H. C.» !P60'ta °i> 14, 1978'de % 1. 1 4 yaş arası çocuklar daki ölüm oranı (Türkiye) «Gece yarısı Ekspresinin» Japon TV.'nde gösterilmesi ertelsndi TOKYO, (a.a) Türkiye*nln Tokyo BUyükelçiliği'nin başvurusu üzerine, Tokyo televizyonu, Amerikan yapımı «Geceyan s ı Ekspresi» filminin gösterimini erteledi. Tokyo Yayın Sitemi yetkilllerinin bildirdiklerine göre, Türk Büyükelçiliği 23 aralıkta televizyon yönetimine başvurarak, 11 ocakta gösterilmesi plan lanmış olan «Geceyarısı Ekspresi» filminin. «Türkjye'dekl yargı düzenini yanlış tamttığı» gerekçesiyle yayından kaldınlmasmı istedi. Televizj'on yetkilileri, Türk Büyükelçiliği'nin başvurusu üze rine filmin gösterilmesinin erte lendiğini ve bu konudaki temaslann sürdürüldüğünü duyurarak filmin ileriki bir tarihte yayına sokulacağmı kaydettiler. soyiksrfa ekonomisi Bülent TANLA Avrupa Konseyi üyeleri gitti İSTANBUL, (THA) Perşembe gününden beri Türkiyede bulunan Avrupa Konseyi üyeleri dün gruplar halinde Tüı kiye'den ayrıldılar. Perşembe akşamı Ankara'ya gelen, Ankara ve îstanbul'da çeşitli temaslarda bulunan Avrupa Konseyi üyesi 21 kişilik heyet dün saat 8.20'den itibaren gruplar halinde uçakla ülkeleri ne döndüler. Cin'in gelişmesi 800 milyon köylünün sorunlarının çözümüne hağlı • FERT BAŞINA GSMH 250 DOLAR OLAN ÇİN'DE DO ĞUM ORANI DÜŞÜRÜLEBİLİRSE MEVCUT BÜYÜMEYE PARALEL TÜKETİM ARTIŞI SAĞLANABİLİR. arasındaki çok yakın ilişkı leri, planlı ve uzun vadeli üir ekonomik yapı içinde 3le almışlardır. 1978 istatistiklerine göre ye ni doğan Çınli bir çocuğıuı 16 yaşma gelmesine kadar har 1960'da */b 24, 1978'de •* 10. • 1 4 yaş arası çocuklar Saki ölüm oranı (Gelişmiş ülkeler) 1960'da yok, 1978'de °'o 1. Çin Halk Cumhuriyeti yö neticileri, nüfus üe ekonomi canan paranın 2200 yuan (1850 dolar) olduğu hesaplanmıştır. Fert başma gajiîsafi mıllı hasılanın sadece 250 dolar olduğu Çin Halk Cumhuriyeti'nde ancak doğum oranı düşurülebildiği takdirde. mevcut büyümeye paralel olarak, hera hallcın yaşam düzeyinin göstergesı olan tüketim artışı sağlanabilerek, hem de oluşacak tasarruflar büyümeyi sağlayacak yatın m l s r a aktarılabüecektir. 1943 yıhnd3r. bu yana tıygulanan sosynüst ekonorr.ik model birikiminin bir sonucu olarak Çınüler, yaşam standardınm birey başına ya pılan tüketirn'e an'.aşılabileceâinı \iır5iı!arraktadırlar. Nüfus artıs hızır.ın son on yılda ».'» 2.1'den, °iı 1.2'ye düşürüldüğü Çin topiumunda 1980 yılında tü>etim artışı net olarak "b 42 orar.rnda gerceklesmıştir. Çin Haik Cumhuriyeti'n d e nüfus artış hızınm diişürülmesi için aiınan ted birler 4 noktada toplanmak tadır. Tek çocui: doğuran aıleleri mükafatİFcdırmak, Tek çocuklu aile'.ere is bulmada, sağîık hızmet'erin de öncelik tanınmak, Yaşlılık sigortası ile yaşlanan çiftlerin ilerkı yaşlarda sadece çocuklan na güvenmelerini önlemek Eğitimsiz halkı doğıın, kontrolu hakkında eğitme» ve onlara her türlü teknio!anaklan sağlamaktır. N t F l S GELtSİ!VIİ\İN PLAN VE HEOEFl,EKt Çin'de toprak ve b^t.ki örtüsünün tanma çok elverişlı (Arkası 9. Sayfada) CHP Şişü İlçesi binasında ikinci kez yangm cıktı İstanbul Haber Servisi Feshedilen Cumhuriyet Halk Partisi'nin Şişli İlçe binasında ikinci kez yangın çıktı. İstanbul İtfaiye Müdürlüğü yetkililerır.cîen alınan bilgiye göre dün saat 16 sıralannda CHP Şişli Ilçe binasının evrak bölümünde çıkan yangın itfaiye ekiplerinin çalışrr.ası sonucu kısa sürede kontrol altma alınarck sondürüldü. Yetkililer, olayla ilgili soruştunnanın sürdürüld'jğünü belirttüer. Şoruşfurmada, binanın aynı bölümünde daha önce de yangın çıkmış olmasının dikkate alındığı ifade edildi.