22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
11 NÎSAN 1981 •••* KERSTEN, İSTANBUL'DA DİSK'İN AVUKATLARIYLA GÖRÜŞTÜ îstanbul Haber Servisl ICFTU Genel Sekreteri Otto Kersten îstanbul'a jelerek DÎSK avukatlan ile görustü. Tutuklu DtSK yöneticileri ile görüşmek istediğini blldiren Kersten'e Türk yasalarının buna elverişli olmadığının bildiril digi ve bizzat Başbakan tarafın dan DİSK avukatlan :1e göriis mesinin önerildiği bildirildi. İstanbul'a önceki akşam gelen Kersten ve beraberindeki heyet İstanbul Baro Başkanı Orhan Apaydın ile birlikte yemek yediler. Dün de TUrbîş 1. Bölge Temsilciliğinde DÎSK'e bağlı sendikalar avukatlannın da katılımı ile bir görüşme yapıldı. Kersten ve berabertndeki heyet kısa bir tstanbul turistik gezisinden sonra da Türkiye'den aynldılar. Cumhuriyet 7 Ekonomik yorum (Baçtarab 1. Sayfada) leeeği aylığı, herhangi bir mermır «kademede ilerleyerek» aJabilecek. Kadrosuzluk nedeniyle «terfi» edemeyen memur sayısının nerdeyse «onbinleri» bulduğu bilinlrse, yeni çözümtin anlamı kendiliğinden ortaya çıkar. Kadrosuzluk nedenlyle beliren sorunlar sadece «kadrosu2 olan memuılan» değil, ama ayra zamanda bu memurlann çahştığı bakanlıklan da «felç» hale getinnişti. Bakanlıklar ya da çeşitli kamu kuruluşlan ara nda «kadro transferleri» gijrek yoğunlaşmıştı. Şimdi sanınz, bu «alışveriş» de sona erecektir. Dolayısıyla, her kamu kuruluşu kaç memuru var, kaç kadrosu var, artık bunu bllecek duruma gelecektir. Kadrosuzluğu glderecek bir başka yöntem, gösterge tablosundakl degişikliktlr. Gösterge tablosunda ekonomik gerekler doğrultusunda öngörülen değişiklik, «kadrosu olan» memurlara da katkı niteliğindedlr. Gösterge tablosunun değiştirilmesi, bir sonraki aşamada emekli aylıklanna da d o ğal olarak yansıyacaktır. Çocuklu kadmlara süt izni, ayncalıklı kadrolann özenle kullanılması, görev yolluklannın arüşı, mazeret izinlerinin azaltılması gibt değişiklikler yanmda, altı çizilmesi gereken bir başka değişiklik tasansı da haTOT.Bu da birdört derereler arasmdaki memurlara getirüen smırlarla ilgilidir. Yeni dUzenleme bir ile dördüncü dereceler arasında görev alacak meraurlara, bu dereceleri alabilmeleri icin iki koşul öngörmektedir. Bunlardan ilki, hizmet süresl, ikincisi de «iki derece alönın kazanılmı? hak olması» koşuludur. Birinci ve ikinci derece alabilmek şimdiki uygulamada on yıllık memuriyet yapraakla olanaklıdır. Yeni düzenlemede bu süre onbeş yıla çıkanlmaktadır. Üçüncü ve dördüncü derecelerl alabUmenin koşulu ise, bugün yedi yılken 10 yıla çıkartılmaktadır. Dolayısıyla «es M memurluğa» prim verilmesi görülmektedir. Ancak, sanırıa burada bir güçlük doğabilecekür. îlk dört dereoe 12 eylille gelinceye dek, siyasal iktidarlar tarafmdan zaman zaman «istisman» edilmiş olabilir. Zaman zaman «kayırmalar» bu kadrolann tepe tepe kullanılmış olmalanna yol açmış olabilir. Ancak, bir de konunun öteki yanı vardır. Hlzmet süresi kısa olup da, ilk dört dereceye tırmananlar, genç ve yetenekll kadrolar da oluşturmuş lardır. Ana karar birimlerinin gençlerden oluşması, hiç de beklenmeyen dönemlerde devlete dmamizm kazandırabilmişlerdir. Şimdi bekleme siiresinin uzaması, genç elemanların, ekonomöı koşullan gözGntinde tutarak, devletten aynlmalanna yolaçabilir. Çünkü, kamu ve özel kesimin yöneticileri «aylıklar» açısından karşüaştrnldığında, ortaya çıkan ekonomik îark, artık «devlet sırn» olmaktan çıkmıştır. O halde, genç ve yeter.ekli kadroları elde tutmak, belM de onlan uzun süre bekletmek yerine, tersine hizmet süreleriniR kısalt:lmasıy!a olanakhdır. «İnsan» ögesi... Her yerde olduğu gibi, devietin de temel taşıdır. Devietin tüm kurumlanyla yenilesmekte olduğu bir dönemden geçerken, herhalde «dinamik kadrolara» geçmiş yıllardan daha çok gerek duyulmaktadır. Devlette «yetişmiş» ve deney sahibi olmuş genç kadrolan tiç glin sonra özel kesimin yönetiminde görmek, kurulmakta olan yeni dev let örgiitünün üzerinde düşünmesi gereken bir konudur galiba... 444 roketatar (Baştarafı 1. Sayfada) müfettlşleri Necatl Can ve Mutlu Otman'ın daha Mataracı döneminde Bakanlığa verilen TIR voluyla silah kacakcılığı dosyalarını neden ışleme koydurmadığı sorusuna, doha sonraki Demırel hüküme tinin Gumrük ve Tekel eski Bakanı Ahmet Cakmak. «Değil onları işleme koydurmamak, değll üzerine gilmemek, benim dönemimde imzasız fh barlar dahi değerlendirildiı de di, Gömrük vg Tekel Bakanlığı müfettişle''inin Milli Güvenlik Konsevı'ne verilen soruşturma raporlarındo, Ticaret Sıcili Ga zetesine göre Orhan Erkanlı'nın ortağı gözüktüğü Yavuz nakliyat, 1977 yılında tescıl edilmeslne karşm Mataracı Bakan olduktan sonra. yanl 5.10. 1978 tarlhınde ilk transit taşımacılığı yaptı. Bu orada, TIR yoluyla yapılan sllah kaçakcılığına bir baş ka şirketin adı daha kanştı, Ömer Lütfü Karahan'ın sahibi gözüktüğü Aker şlrketi «İzrael» adlı. ancak hang! ülke limanlanna kayıtlı olduğu bilin meyen 22 bin 500 adet silahı Mersln limanına getiren gemlden Kuveyt'e toşıması icin Ortadoğu Nakliyat firmasına TIR permisi «ödünc verdi», süahlann Gazlantep'te boşaltıîırken vakalanması üzenne de mufettiş Mutlu Otrnan tarafmdan Ifadesi alınan Karahan «Ticaret sahiplerj arasında böyle seylar olur birblrimize ödünc karne verlriz» dedi. Ömer Lutfü Karahan'ın eskl Devlet Bakanlarından Ahmet Kcrahan'la bır vakınlığı olmadığı saptandı. Ortadoğu Nakliyat şirketinin silah kacokcılığını soruşturan Mutlu Otman'ın caiışması en gellendiği gibi Atiüa Müezzinoğlu'nun TIR kacakcılığı Iddialarını soruştururken roketatarların Şerafettin Elci İle ilişkisinl ortaya cıkaran Gumruk ve Tekeı Bakanlığı müfet!'5l Necatl Can'ın caiışması da dönemin yönetlcileri tarafmdan engellendl. Necatl Can'a 54 soruşturma dosvası gönderilerek roketatarlara HS ' kın dosyo üzerindeki calışmolan durdurması soğlandı. Mılli Güvenlik Konseyl Genel Sekreterlığ' Soruşturma Komisyonu kurulmasından son ra dosyalar komisyono devredıldi. Şerafettin Elci'nin roketatar sıparışine llişkin soruşturma artık MGK Genel Sekreterliği Soruşturma Komisyonu torafındon sürdüdjluyor. Bu aroda TiP'larm Hahıır gümruk kapısından yurt dısına aonderı'dıö v.e. t'iskın 5elgelerde bulunan imza ve muhürlerm Adlı Tıp'ın 525/1510647 sayılı yazısıyla sahte olduklarının bellrlendiğl de ortaya cıktı. «Ufuklar»ın yaymı durduruldu İSTANBLT. OJBA) 1 . Ordu ve İstanbul Sıkıyönetim Komutanlığı 1402 sayüı Sıkryönetim Yasası'na muhalefet ettiğl gerekçesiyle «Ufaklar» dergisir.in yayınlanmasını geçici bir su rö için durdurdu. Erdoğan Kayaoğlu'nun Yazıişleri Müdürü olduğu derginin en son 16. sayısı yaymlanmıştı. (Baştarafı 1. Sayfada) • 8.10.1979 tarthinde tamamlanan tüm imza ve mühurlerin sahte olduğu ilfc araştirma CHP döneminde Tuncay Adli Tıp'ça ortaya çıkanldı. • Habur kapısından TlR'lan çıfeMataracı iş başındayken Bakanlığa sunuldu. İşlem görmeyerek bekleyen dos ıruş gibi gösteren ve belgelerde mühürya AP dönemi Gümrük Bakanı Ahmet leri bulunan tüm memurlar, müfettişlere, *muhürlerinin çalındığı* ifadesini Çakmak İşbaşına geldiğinde yeniden incelemeye alındı Dosyamn ikinci bölü verdiler. Bu nedenle belgeler üzerinaeki mühürlerle memurlann mühürlerimünün hazırlanmasına geçiîdı ve 12 Eylül'den 8 gün önce 4.9.1980'de dosya nin karşüaştırüması yapümadı. îeslim edildi. Yurt dışmdaki bağlantıla• Soruşturma sonucunda gümrük nn üzerine, ilk iki dosyamn. Milli Gü kapısmdaki bazı memurlara işten el venlik Konseyi Soruşturma Komisyonu çektirildi. Yavuz Nakliyat ve Ortadoğu Başhanlığına devredilmesi sağlandı. Tran Nakliyat firmalarının sahipleri hakkınsit taşımacıhkla silah kaçakçıtiğının son da 1918 sayılı kaçakçıhğm men ve takızinciri, yani Ermenilerin yönetimindeki bine dair kanun gereğmce Iskenderun sirhetlerle olan ilişki 15.12.1980'de orta Cumhuriyet Savcılığı kovuşturma açn. ya çıkarıldı. • Ortadoğu Nakliyat'ın mesul Müdü • Bir TIR Silvan kasabası yakınla rü Nejat Söyler, Milli Cüvenlik Kon~ seyi Soruşturma Komisyonu'na verdU nnda Hotköyu mağaralanna 444 adet ği ifadede, Habur kapısında kendilerl roket atar boşaltırken yakalandı. • Öteki TIR'ların hepsinin yütderi için sahte beige düzenleyen memurlann tayini için Mataracı'ya 2 milyon lira rti yurt içinde boşaltıa boşaltmadığı arüşvet verdiğini söyledi. raştırıiırken, Habur sınır kapısından • Ahmet Karagülle 1980 yth bayurt dışına çıkmalan gereken TlR'larfinda geçirdiği bir trafik kazası sonudan hiçbirisinin çıkmadığı saptandı. • Araştırmada Kuveytteki alıc\ sir cunda öldü Yavuz Nakliyat'ın diğer ortağı Orhan Erkanlı'nın ise İstanbul'da ketin, böyle bir siparişi olmadığı arüaoturduğu öğrenildi. şıldı. 9 Ortadoğu Nakliyat ve Yavuz • Habur kapısından TIR'lann yurt Nakliyat tüm ticari faaliyetlerini durdışına çıktığına iliskin belgeler Mardin' de silahlann yakalanmasmdan bir gün durdu. 0 MGK Soruşturma Komısyonu. sonra kayboldu. • Kaybolan belgelerin Türkiye Ti transit taşımacıhkla silah kaçakçılıgı caret Odalannda bulunan kopyalan üze yapıldığına ilişkin dosyalara el koydu. Soruşturma çok yönlü surdürülüyor. rinde yapılan araştırmada. belgelerdeki OLAY NEDİR? GOZLEM (Baştarafı 1. Ssyfads) îşin Ilglnç yanı, «OveTco»nun sahfbi «V. O. Keuylian» adlı Hollanda'da oturan bir ErmerJ'dir ve TIBlar, Kuveyî'te «Gnlf and Medlteranean» adlı yine «Mensnr Ma. kail» adjndaki bir Ermeni'mn firmasına gönderümiş olarak gösterilmektedir. Bu kamyonlardan biri 1978 yüında Gazıantepte bir başkası da Silvan'da mağaralara roket boşaltırken yakalanmış, üçü de boş olarak ele geçmiştir. Son günlerde elde efctiğimiz bilgilere göre de kayboldugu belirlenen TIR kamyonlanndan ikisi Kuveyt'e gidip, mallan boşaltmadan gerisin geri Bulparistan'a gitmek üzere yenidea Türkiye'ye girmiştir. TIR kamyonian «Habur» sır.ır kapısınâan çıkmı» gibi görünmektedir. «Mataracı dosyası», bu Habur kapıs^ıa yapılan atamalarm De yolla yapıldığını ortaya koymaktadır. Sonışturmalar, bu konudaki harcamalann «Lflbnan Mücevhercilik» (Lebanon Jewellery) adlı bir kuyumcu dükkânının sahibi Ermeni asıllı bir işadanu taraftndan üstienildiğini de ortaya koymaktadır. HoUanda'daki Ermeni firması »Overco» taraundan yüklenen silahlar, «Ortadoğu» ve «Yavuz» adlı taşımacılık şirketlerince getirilmiştir. «Ortadoğn Adl Komandit Şirketi»nin sahibi îclal Solmaz Asena adındaki bir bayandır. Nejat Söyler, bu tasımacılık sirketinin sorumlu müdürüdur. Yavuz Nakliyat, 13.4.1977 tarihinde ticaret siciîine kaydolmuş ve ilk iş olarak da transit taşımacılığı işine girmiştir. Yavuz Nakliyat'ın sahipleri arasında 27 Mayıs Oıttlaîcilerinden Orhan Erkanlı da bulunmaktadır. Gümrük ye Tekel Bakanlığı müiettişlerinee düzenlenen 15.12.1980 tarih ve 7 sayılı raporda, «Yavuz NakUyat firmasının Orhan Erfcanlı'ya ait olduğu, büah3re Ahmet Karagüile tarafmdan bazı TIR kamyonian satm alınarak, bu firmanın sankl faallyetteymiş trîbl KulJamldığı anlaşUmıştır» denilmektedir. Orhan Erkanlı'nın. Ahmet Karasrülle ve Yavuz N İle ilişkisinin ne olduğunu, daha doğrusu ne olmadıfını kestıremedik. 27 Mayıs ihîi'alcilerirdn bir kısmının, son onbeşyirmi yıl içinde «köşe dönüp» zengin olduklannı biliyoruz, ancak; köşelerin nasıl dönüldügü konusımda bilgi sahibi olamıyoruz. Eğer Erkanlı, bu konuda gazetemize bir açıklama gönderirse, sizler gibi, bizler de bu konularda bilgi sahibi olabilme olanağına ka\uşacağız. Erkanh*yı açıklama yapmaya çağınyoruz. Gerçi Erkanlı'nın bu gibi kirli işîere kanstığını sanmıyoraz ama nedir bu Ya\uz şirketi? Kim bu Karagülle? Kimin TIRlan bunlar? Ve nası! elde edUdi ve r.asıl elden çıkanldı bu TTînar. Oğrenmek istiyoruz. Bir Ermeni işadamınca Kuveyt'e gönderilmlş gTbi görünen 63 TrR kamyonunun Habur sınır kapısından çıkmış gibi görunmesi, bu TIRIann silah yüklü olması, alıcı firmanin yine bir Ermeni fîrması gfbı görUrnnesi, harcamalann bir Ermeni kuyumcu tarafmdan yapılması, Habur sımr kapısına yapılan kuskulu atamalar, bu atamalann arkasındaki siyasal ilişkiler, silah kaçakçıhğının ulaştığı boyutlan gözler önüne sermeve yetmektedir. Sağcı ve solcu terör örgUÜeri. bu gerçeklert olnıyup, enenndetl silahlann kimleree sağlandıgım ve de nasıl sa»landıgını düşünürler mi, dersiniz? Cumhuriyet Gazetesl olarak, bu gerçekîerl, bıkmadarj, usanmadan yıllarca anlatmaya çalıstık. uyardık. uyardık, yine uyardıkj. Ama ne fayda? Şimdi bu cabalanmız, hiç olmazsa bugün, blraı aalaçılabillyor mu? Ne derslniz, rıe dersiniz? Başbakanlık Demokrasiye geçişte (Baştarafı L Sayfada) il çabalarında da dış tesirlerin etklsinde şüpheslz ki ka!mayacaktır» denildl. PARLAMENTO'NUN KARARI ANKA'nın Strasbourg kaynaklı haberlne göre, Avrupa Parlâmentosu'nun dunkü top Ianti8ina 434 üyeden yalnızca 104'ü katıldı. Oylamada hazır bulunan 104 Parlârrrenterln co ğunluğunu Sosyalıstler İle Komünistler oluşturdu. 104 parlamenterden 51T kobul, 45'i red ve 8'i çeklmser oy kullandılar. Llberal grup adına Türklye'ye bir heyet gönderilmeslnl öngören karar tasarısını veran Grup Başkanı Alman Parlamenter Bangemann, oylamaya gelmeyerek tasansının savunmasını yapmadı. Avrupa Parlamentosunun dün ku toplantısında Türkiye'ye heyet gönderilmesinl ve bu heyetin vereceği raporun Incelenmesinden sonra tavır alınmasmı Isteyen Mberal grup. bu yoldakl karar tasarısını Sosyallstlerln önerisl kabu! edildikten sonra geri çekti. Llberal grup bunun yerıne Siyasi Komitenin. Türktye'deki durumu Incelemesml Istedl, an cak bu önerileri de reddedlldi. Avrupa Parlamentosunun dun aidığı korarın Ortak Pozar Bakanlar Konseyl toplantısında ele alınması beklenyor. Avrupa Pariomentosunun al dığı kararın uygular.abilmesl icin AET Bakonlar Konseylnın onayı gerekiyor. Ortak Pazar ulkelerl Dışlşlerı Bakanlarından oluşan Bakanlar Konseyi toplantısının önümüzdeki haftalarda Brüksel'de vapılacağı öğrenildi. KARARIN YANKILARI Avrupa Parlamentosu cevrelerine egemen olan genel kanı, llberaller ve muhafazakârların desteğiyle, Türkiye'ye önce bir heyet gönderilmesi ve bu heyetin parlamentoya sunacağı rapora göre karar alınmasını ongören tasarının kabul edlleceği, dığer üç tasannın reddedileceği yolundaydı. Buna karşılık, bazı göz lemciler, son anda bir gelişmenin beklenmesinin de mümkün olduğunu söylüyorlar dı. Bu orada, oy kullananların arasında cok fazla cekımser kalanın bulunmasının da kararın Sosyolıstlerin istediği Wcimde cıkmasında ro! oynadığına işaret ediliyor. DÖRT TASARI Oylamaya sunulan dört tasarı şöyleydi: • Sosyalistler grubu tasarısı: AET Konsey ve Komisyonu Türkiye'den demokrasiye dönüş konusunda kesin bir takvim ıstemelı vg İki ay icinde demokrasiye dönülmediğl takdirde, Ortak Pazar'la ilişkilerinln askıya alınacağı bildirilmelidir. • Komünlst grup tasansı: Avrupa Parlâmentosu'nun Türkiye'ye heyet gönderme karannın Iptali. • Radlkol Ponella'nın boşını çektlğl 26 tmzalı tasan: Türkiye'de secilmış parlâmentodan bir parlamenter heyet gelene dek an'aşmanın Işletilmemesl. • Lrberalierln tasansı: Türkiye'ye blr inceleme heyeti gönderümell ve bu heyetin hazirlayacağı rapor tartışıldıktan sonra karar verllmeil; bu gercekleşene dek hlcblr karar alın mannalıdır. Öte yandan, Yunonlston'ın AET'ye 10. üye olarak katılma sıyla bu üyeliğini Türkiye aley hine kullanabileceğı yolunda yapılan 6pekülâsyonları hak!ı ctkarabllecek bir durum gözlendl. Oylamaya katılan Yunon iı parlamenterlerin hemen tümü Sosyalistler Grubu'nun karar tasansı yönünde oy kullan dılar. Bu Y«ni gellşmenın Türkiye ile Avrupa Konseyl arasındakl iiışkilerl de ters yönde etkileyebileceğı beiirtiliyor. BAŞBAKANLIĞIN ACIKLAMASI Başbakanlık dun. Avrupa Parlâmentosu'nun Türkiye hakkında aidığı kararla Ilgill olarak dün bir açıklama yaptı. Başbakanlık acıklamcsı şöyle: «44 uyeh Avrupa Pariamento su bugünkü toplantısındo 51'e karşı 45 oyla Türkiye aleyhlne bir karar olmış bulunmaktadır. 8 üyenin de cekimser kaldığı bu tasarının oylanmasında par lamentoda bulunanların 104 üyeden ibaret olduğu, yanl toplantı nisabının çok altında kal dığı anlaşıimaktçdır. Türkiye aleyhine oy kulianan parlamenterlerln mensup olduğu kanatlar, aslında Türkiye'de 12 Eylül'den önceki havanın devam etmesinl temenni ve bu hava ile ortaya çıkacak gelişmeleri arzu eden kücuk bir grubua temsllcilerldir. Hakıkaten bu arzulan, bugün kaoul edilen kararın değlşik bo lümlerınde sarih şekilde dıle getirilmiş bulunmaktadır. Kara rın başlangıç kısmında Türkiye'de reiimin desteğiyle tedhiş politikasmın devam ettiğinin id dıa edilmesi ve Işlem kısmında da demokratik müesseselerın, Parlamentonun. siyasi partilerin ve sendikaların ihyası İcin Türk halkının devam ettirdiğl mücadelenin desteklendiği yolundaki Ibare bu niyeti açıkco ortaya koymaktadır. Türkiye'de tedhiş odaklarının ortadan kal dırılması icin sürdürülen meşru mücadeleyi tedhiş gibi tak dim etmek ve Türk halkını tümüyle gönülden destekledıği yönetıme karşı aklından gecir mediğl bir «Mücadaleıye girmiş gibi göstermek bu niyeti yeniden teyid etmektedlr. Aslm da kararda sözü gecen cMuca dele> suçluluklar nedenl iie Türk adaletinden kaçıp yabancı ülkelere sığınan kücük bir topluluğun yürüttüğü faallyetler den başka bir şey değildir. Ka rarın başka bir işlem maddesin de cAvrupa topluluğu ülkelerin dekl Türk göçmen jşçl ve öğrencllerlnln hürriyet ve demok ratlk haklannın desteklenlp temlnat altına alınması» şeklinde kl Ifcde ile bu pek kücük bir gurubun yüruttüğu ülke aleyhtan oereyanın yurt dışmdaki butun Törk vatandaşlarına mal ediimesine calışılmcsı da aynı zıhniyetln bir başka tezahürüdur. Billndlğl gibi uyesi bulunma dığımız Avrupa Parlamentosu, Türkiye'ye bir heyet göndermek ve gerek resmi makamlar la, gerek arzu edeceklerl özel kişilerle temaslar yapmak isteğinde bulunmuş ve bu istek tarafımızdan memnuniyetie ka bul edilmlşti. Gelmesine intizar ettiğimlz böyle bir heyetin zlya retinın gercekleşmesin! ve bu ziyaretln, sonuçları beklenmeden bu şekilde bir kararın alela cele ortaya atılarak toplantı nısabı bulunmayan blr oturum da kabul edilmesi herhalde he yetin Türkiye'de göreceği haki katların düe getirilmesinden du yulan endişenin Ifadestdir. Zlra, kısa bir süre evvel Türkiye'de bulunan Alman Parlamenterlerlnln dönüşierlnde yap tıklan açıklamalar Türklye'ye gelecek heyetlerin olumlu Izlenimleria gerl döneceklerlnl ortaya koymuştur. Türkiye'deki yönetim değlşik llğlnden ve Türklye'de haklkl ve scğlam temellere oturmuş bir demokrasinin kurulmasmı görmekten ciddl b r rahatsızlık duyan cevrelerin duşüncelerinl cksettiren böyie bir kararın de mokrat.k prensıplere gönülden bağlı Avrupa topluiuğu parlameRterlerinin büyük çoğunluğu nun hisslyatına tercüman olabileceğlni sanmıyoruz ve böyla b,r kararın, topluluk üyesi dev letler hukümellerlnln görüşlerlne de ters düşeceğl kanısındoyız. Keza, bu kararın Törklyo İle Avrupa ekonomik topluluğu arasındakl lllşkiler üzerinde olumsuz blr etkide bulunmıyaca ğmı üTilt etmekteylz. Sadece Türk halkına karçı sorumlu olon yeni yönetim ül keyl löyik olduğu demokratik düzene en kısa sürede kavuş turma karannı dış teslrler altın da almamıstır, bu karan gercekleştirmek yolundakl azimll çabalarında öa dış teslrlerin et k'slnde şüpheslz kl kalmıyacak tır.» Yerli Devlet Başkanı (Bajjtarafı 1. Sayfada) çüntj açıklayan Çiftkurtlar firmasının yöneticisi Mehmet Ç^IJc, 1980 yıh başına göre piyasanın büyük durgunluk içine girdiğüıi söyledl. Çelik, «Mnrst 1311eri normal olarak 858 bln Hradan satmamız Eerekli. Antak, bu flyattan künseye mal veremiyonız. Dolayısıyla da, or talama 758 bin Hradan satış ya pıyoruz. Klşilerden aldığumz o tomobilleri bu fiyattan sattıjfrrnızda, 100 bln liralık zaranmı 7i da falze yatırdıgımu peşinattan karşılıyoruz» dedi. Çelik, bu uygulamanın aşağı yııkan türn bayi ve satıcılar tarafmdan benimsendigini de vurBuladı. Çiltkurtlar galerisinde 1978 ve 1979 model Mercedes 2801erin 910 milyon liradan, 1981 model BMW 3.161ann 2,5 milyon liradan, 1978 1979 model Rango Roverlann 7,512^ mil yon liradan ve 1980 model Mercedes ST>or SLClerin de 12 mil yon liradan satıldığını belirten Celik, «Bu flvatlardan otomobll alanlar var. Ama bnnlar da geç tiğimiz yülara göre buyök az^tlma eöstcrdi» dedi. öte yandan OyakRenault"un 198ı yılınm ocak, şubat ve mart aylannda toplaaı 2 bin 595, Tofas'm avnı dönemde 1778 ve Otosan'ın da son üç ay içinde sadece 51 adet otomobil ürettikleri açıklandı. Otomobil piyasasındald dur(Baştarafı 1. Sayfada) frunlugun nedenlerini ekonomiKabul resmi sırasında Evren ve nin genel durumunda ararnak MGK Dyelerl gazetecilerle sohgerektigini ifade eden Oyak bet ederek ceşitli konulardaki Renault Genel Müdürlük yetkigöruşlerlni belirttiler. lisi Işık Dikmen. «Satıslar mev Devlet Başkanı ,Evren, bir slmlik dnrsrunlnk ve dalcalan malardan da etkileniyor. Angazetecinln, ıKendlslnln uyarıcak piyasadaki para miktannsı üzerine Mersln'den Ortododa mevdana celen büyük düğu ülkelerine kara taşımacılrğışfl?. yurttaşlann otomobil alnın vertmll bir biçimde çalışma eçilimlerini onemH oranda nraya basladığını» beiirtmesi azalttı. Banka faiz oranlan azaüzerine bu konudakl calışmalalır, hedelsiz ithalat kısıtlanır rın 8ürdürüldüğünü, ancak nak ve isrlhsal verdsinde düzeltme yanüırsa, otomotlv endüstrisiliyecilerln flyatları yıne de vüknin rtrdlgl çıkmazdan çıkabilsek tuttuklarını söyledl. Orgemesi İçin olumlu adımlar atılneral Evren, Mersın lımanının tnıs olur» dedi. yapılan bir organizasyon soOtosan Genel MUdür Yardım"unda V9rim!l calışır duruma cısı Süreyya Somer de 1981 yı/Idlğlnl belirttl. luun ocak, şubat ve mart aylannda toplam 5ı Anadol otomo MGK Oyelerl de, Mersln yöbil iirettiklerini belirtti. Somer, resindeki nakliyecllerin tutumbuna karşüık kamyon, kamyolarının olumsuzluğuna değinenet ve minibüs üretmeye derek, Ortadoğu ülkelerine yapıvam ettiMerini ve aym dönem lacak kara taşımacılığının ülîçlnde toolam 1415 motorlu akeye büyük döviz geüri sağiaraç çıkardıklannı vurguladı. Tioari araç piyasasının kısa, or vacağım söylediler. *a ve uzun dönemde azalacağıSEYDİŞEHİR'DE ru sanmadıklaruıı anlatan Somer, «3 ayda Sl otomobll rakaEtlbank Yönetim Kurulu üim, rakam deŞildir. Bankalann yesl Emekli Orgenerol Eşref faiz oranlan düşerse, istihsal Akıncı ve Seydişehlr Alümin(Baştarati 1. Sayfada) verjjJsl kalkarsa ve bedelsiz ityum Tesisleri Müdürü Rıfat nun Assamblede temsil edllme halat sınırlandınlırsa daha çok mesi sonucunu doğuracak. Bu Kont tarafmdan karşılanan otomobll ureteblliriz» biçiniinda Ankara'nın cararıru vermeEvren'e kalabalık bir yurtde konuç"u. den önce hesaba katması geretaş topluluğu ve öğrenciler taTofas Oto Ticaret Pazarlama ken b u konu olarak gözükürafından sevgl gösterileri yaMüdürü Savaş Şatıroğlu ise yor. pıldı, cicekler sunuldu. Daha 1981'in ilk üç ayı ıgınde piyasa Oylamada Türkıye açısından sonra Evren ve komutanlar, ya toplam 1450 adet otomobil diiğümü sosyalıst grubun tututeslslerde incelemeier yaptı, mu çözecek. Sosyalist gruptasürduklerini, aym dönemdekı yetkililerden bilgl aldı. Alü ki genel eğilim Türls grubuüretimın 1778 olduğunu belirtti. Şatıroğlu, dağıtımlannın minyum tesislerinde vasıfsız nun temsilinin sürmesi yolunişci sayısmın vasıflı Işci sa da olmakla birlikte yıne de bu 1287'sinin Murat 131, 163'ünün de Kartal olduğunu, 1980 yılının yısından fazla olduğunu ve grup kendi ıçinde bir biitün oavnı dönemlne göre yüzde 40'larak hareket etmiyor. Sosj'abunların ücretleri arasında Uk bir düşüşle karştfaştıklannı lıst grupta Türk grubunun bir fark olmadığını gören Evvurguladı. Eayilerin kontenjan ren, «Kömür fşletmelerinde temsil edilmesıru savunan Uyelannda belirgin bir «ertelemei! ler olduğu gibi, karşı göruşte de aynı durum var. Yer altınizlendigini kaydeden ŞatıroglJ olan üyeler de var. tskandinav, da çalışanla yer ustünde ca Fransız ve Yunan sosyalisîlenda faizlerin azaltılmasının, belışon hemen hemen aynı ücdelsiz tthalatm sınırlandınlınanın aleyhte oy vereceği tahmin smın ve istihsal vergisinin yeretj alıyor. Bu önemll bir ak ediüyor. İııgiüz İşçı Partisı niden düzenlenmesinin sart olsaklıktır» dedi. Evren, alümin temsilcüen de bugüne kadar dugunu öne stlrdü. yum tesislerinde üretilen mal aleyhte oy kullandılar. Alman Sosyal Demokratların lehte oy zemenın kopı ve pencere yapı mında kullanılmasının yan kullanmalan güçlü bir olasıhk. lış bir uygulama olduğunu be Ispar.yol, îtalyan ve Hollanda lirtti. Bu uygulamanın bırakı sosyaîistlerinin durumu orta(Baştarafı 1. Sayfada) da, îsviçre sosyaîistlerinin ise Dışişleri Bakanı TUrkmen, lıp alüminyumun başka alan iehte oy kullanmaları olasılıgı kendisinin Genscher'e ABD gelarda kullanılmasını önerdi. oulunuyor. zisi, Genscher'in de kendisine .Evren, Incelemeleri sırasında Sosyalist grup 60 dolaymdaki Moskova ve Varşova gezileri çl tuiumu ile calışan mü üyesi ile 170 üyeli Assambie hakkında bilgl verdiğinl de ron yaklaşık üçte birini oluştusb^lerine ekledi. fiendisleri görünc9, «Gerçek ruyor. Ancak Türkiye ile ılgılı mühendis makinanın altına Bu arada Türkmen, meslekyapılacak oylamada 33. döne daşım Türkiye'ye davet etti. girerek çalışandır» blcimlnde me katılacak delegasyonlarda Bu davetin gelecek sonbaharda konuştu, eelebilecek değışik isimler ya gerçekleşeceği samlıyor. Evren ve beroberindekiler nında, yeni döremde grup sayıdaha sonra Ankara'va döndü lannın da değişebilmesi de cyler. îpmanın sonucunu etkileyebüecek. (Baştarab 1. Sayfada) Oylama sonucunda Türk gru bunun Uyeliğinin sürmemesi büyUk işçiler için 10 bin Ilra yolunda bir karar çıksa bile, 16 yaşından küçukler için 6690 1080011000 Camlnıriyet AssambleTiin tavsiye niteliğin lira oldu. Bakan açıklamasında Reşat 12500 12750 dekl karan, Avrupa Konseyi Asgari Ücret Komisyonu"nda Hamlt 11500 11750 Bakanlar Komitesı'ne havale e karann işçi ve işveren kesi10000 10500 Azlz dilecek. Bakanlar Komitesi'nin minin oybirliği ile alındıgını NapolyoB 1000010500 karan kesinleşinceyp kadar da, büdirdi. Komisyon tanm kesiîngflia 1300014000 Türk grubunun üyeliği bütür. roi için yeni asgari Ucreti da24 Ayar Statuîart 1600 1610 yetklleriyle sürecek. ü3. sonra saptayacak. 24 Ayw yerli 1570 1575 (Baçtarafı L Sayfada) Gelellm ml izlne? Billyorum bizim mah kaşınuza değil, getirecegünia dövizler için, hep bir agızdan gelin diyorsunuz. Peki peki gelelim ama.. Gümrüklerde insan glbl muamele gdrecek mıytz? Gumrüklerden çıktıktan sonra ne olacak? ... Esnafınız, inşaat sahipleri beyler, şoförletlnlz, gazinoculannız bize insan gibi muamele edip alacagımız herhangibir şeyin normal Jiyatını mı isteyecekler, yoksa «Almanyalı» geldi, kazıklayalım dlye ml hareket edecekler? Şoförler arabalanna bindlgimiz zaman blzi soyacaklar mı?» Sonılar böyle gidlyor.. Ve yurtdışından gelenlerln karşüaşması ihtimall olan her meslek grubuna karşı şüphe ve güvensizlik içeriyor.. Işln acı yanlanndan biri, Işçimlzin belki de fartana varmadan, bir biiinçaltı dürtüsüyle «Esnafmız»... «Şoförünüz» diye yazmasu. «Sizin» esnafınız, «Sizin» şoförünüz» Onlan bülnçaltandan kendisinln saymıyor.. Kendi «Toplumnunun içinde saymıyor Yabancı gibi görüyor. Kendi toplumu, burada söylenen ve onu kıran, onu iten tieyimiyle «Almanyalı» çUnkütstersek onu da şiddetle eleştirebiliriz. Ne olursa olsun, insan yurt dışında iken yurduna bu kadar yabancılaşmamalı, güvensizlik beslenmemeli diyebiAncak blr yandan bu gOvenslzligln kaldınlmasını saglayacak önlemlert almak da blze, vurdumuzda yaşayaıılara düşer» Şurası bır gerçektir kı, yurtelişındaki işcüerlmize bır nevi gıpta hissiyle bakmak, onlann bize göre çok ditha rahat koşullar altında yaşadığını, paralannm bol olduğunu ve onlardan daha fazla para almanm bir hak olduğunu ve düşünmek, genel bir eğilim halir.e gelmistir. Bu eğiliml, bizim bavulumuzu taşırken 50 Ura, onlann bavulunu taşırken 5 Mark (yanı 225230 lira) isteyen yük işçisinden başlayarak Türkiye'de karşılaştıklan çok kıınse gösterlr. Tek tek insarüarda bu bakış açısmı bir anda degişörmek güçtür. Ama sadece bir ömek vereyim: Resmi tarifelerde ve uygtılamalarda da bu bakış açısmı degıştirmek güç müdür? Sadece bir ömek ıereylm: Ankara'da Esenboğa Hava Alanında tisi resmi taksl tarifesi var.. tki ayn kapıdan çıkan yolculaı ki kapılann arasındakl uzaklık 50 metreden tazla degildlr şehre gitmek için tki ayn ucret öderler. Yurtiçinden gelıyorsanız 1500 Ura ödersiniz.. YUrtdışmdan geliyorsanız 2000 lira ödersiniz.. tkisi de yazı ıla ilan edilen, tarifedir. Ve ucretler resmen makbuz karşılığmda ödenir.. Niçin? İkisi de aym taksi, aynı benzin?. O yurtdışından geliyor ödesin.. Orada daha lyi koşullarda yaşamamn kefaretini ödesln der gibi. Sonra da adam Türkiye'ye, kendi ülkesine selmeSten korkuyor. «Sizin» adamlannız bana şunu yaparsadlyor.. Ve belki de tatile baska bir ülkeye gidıyor. Bu gidişi, en başta resmi tarifelerden ve uygulamalardan başlayarak durdurup. tam tersine, yurtaışındakı işçilerünizi, hatta biz burada yaşayanlardan da daha iyı muamele görür hale getirmek gereklidir. tsviçre'deki işçı: Biliyoruz bizim mah kaşumza degll, getıreceğırruz dövizlere bakıyorsunuz.. diyor.. Ee ne yalan söyleyelim, biraz da ona bakıyoruz.. Ama getirecekleri dövizleri alırken de hakicaıı vererek almals zorundayız.. Zaten başka türlü almak da, gortUüyor ta. eıtükçe güçleşiyor.. Hakkını verirsek, geçende «Asıl tunstler..» vazısın da belirtmeye çalıştıgım önlemlerle. şimdikindpn kat kat fazlasını alabiliriz. Ve aynı zamanda gönüllerınl de yeniden Scazanarak.. Bizim tnsanlarımıza, «Sizin insanlannız» demelerino olanak bırakmayıp, onlann kendi insanlan olduğunu yeniden hatırlamalannı sağlayarak.. İsviçre'deki işçi vatandaşırmz geçen yıl Turkiye"ye geldi mi bilmiyorum. Ama bu yü gelmelidlr. Daha doğrusu, onun ve onlann gelmesini saglayacak her türlü önlemin alınmasına, bu arada onlar için organize geziler duzenlenmesine ve geniş kampanya'arla duyurulmasına, hiç vakit geçirmeden başîanılmahdır. Çünkü «Asıl turist», san saçlı, maui gözlü yabancı pasaportlular değil, onlardır. BuKöşeden ALTAN Evren (Baştarafı 1. Ssyfad») Ronrakl çalısmalar İle kamtlamıstır» dedi. Evren şunîan söyledi: «Polls teşkflatmuz ne kadar laıvvetH ve çiiçlü olıırsa vurtta hnzur ve sükım o kadar rahatlıkla ve daha koiavhkla sağlana bilir. Ve asıl mühim olanı da gerelrtleinde bunlarla Rörevli nlan Jdare amlrlerimizln vaktly ta olduğu gibi sık sık silahlı knvvetlere müracaat etmek 15zmrtu ortadan kalkar. Bövlec* sllabiı kuvvetlerimlz de ic emnivetten ztyade dış emniyete dönük çBrevierine dönmüş olur.» Bu arada emnivet mensupîan .Atatürk Kültür Merkezl İçin 6 milvon lira ba§ıs yautılar. îstanbul'da Taksün'deki Atatürk Anıdı önünde tören yapıldı, Spor Sergi Sarayı"nda şenlikler düzenlendi. Ankara'nın Avrupa (Bastanfı 1. Sayfada) Avrupa Konseyi ist., Iklnci Dünya Savaşı"ndan sonra 1949 yılmda 10 Avru pa ülkesi tarafmdan kuruldu. Belçika, Danimarka, tzlanda, tngiltere, Fransa, Hollanda, ttalya, îsveç, Norveç ve LUksemburg ta rafından kurulan Konsey'e 195O'de Türkiye ile Yunanistan, daha sonraki yıllarda ise F. Almanya, îzlan da, Avusturya, tsviçre, Mal ta ve Kıbns katıldılar. Ispanya ve Portekiz, bu iki üikede demokrasiye geçildikten sonra 1977'de üye olmuşlardı. Buna karşılık, Yunanistan 1967'deki albaylar cuntasından sonra üye likten çıkanlma noktasına gelmlş, ancak Konsey'in bu karannı beklemeden kendisl Uyelikten ayrılmıştı. Avrupa KonseyiYıin Par lâmentosu olan Assamble liye ülkelerin 170 parlamento temsilcisiyle olusuyor. Avrupa Konseyl üyellğlnln çok temel blr koşulu vardır. Buna göre, Uve ülkeler «Batı demokraslstnin t^mel ilkelerine bağU kaidıkça» üyeliîderini sürdüre bilirler. Görüldügü gibi, Avrtroa Konseyi, hemen bütün Batı Avrupa ülkelerini içeriyor, buna karşılık Avrupa Parlamentosu sadece 10 AET ülkesinin doğrudan seçilmis parlamenterlerin den olusmuş durumda. G? nellîkle, her iki orgarun blrbirlertnm kararlarmdan etkilendiklerl kabul edillyor. Uzay (BaşUratı i. Sayfada) labilecekleri soylendi. Bu aracia NASA'daki yetkililerden biri astronotlan beklettiklerinden ö t ü r i özür dileyıp elektronik beyinleri kastederek «ördeklerin tümü düzene sokulamadığm dan geclktik» dedi, ancak saat 18'de denemeden vazgeçüdiği ve pazar günüae ertelendiği kendilerine bildirildi. Uzay Me kigi"nin yakıt depolanndaki 2 milyon litrelik sı\i hidro.ienle sıvı oksijenin boşaltılıp değiştirilmesi gerektiğtnden 48 saatten önce hazır olması olanaksız. Türkmen Asgari ücret Fevzi (Baştarafı 1, Sayfada) 29 eldnı 1923 t e asaleten Genelkurmay Başkanlıgına atanar Mareşal Pevzi Çakmak, bu görevini arahksız 1944 yılına kadar sürdürmüştü. 1944 yılında emekli olan Fevzı Çakmak, 10 nisan 1950 yüında veial et ALTI N
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle