Katalog

Cumhuriyet 10 5 KASEVI 1981 İçtüzük Komisyonu Başkanı Necip Bilge: Meclisi Mebusan ve Meclisi Ayan tüzükleri de inceleniyor ANKAKA, (Cumhuriyet Bürosu) Danışma Mecüsi İçtüzük Komisyonu Başkanı A. Necip Bilge, «Meclisi Mebusan ve Meclisi Ayan dönemlerini de kapsayacak hiçimde tüm dahili nizamnameleri ve içtüzükler inceleniyor» dedi. Danışma Mecüsi Nevşehir üyesi A. Necip Bilge, Cumhuriaçıklamada, İçtü; yet'e yaptığı zük Alt Kornisyonunnn çalışma lannı sürdürdüğünü söyleyerek, «Içtüzüğün ana hatlarının miş içtüzükleri de inceleyerek bir sonuca varmayı amaçüyoruz. 1 2 Anayasasmın kabuiünM4 den önceki dönemleri, hatta Meclisi Mebusan ve Meclisi Ayan dönemlerinin dahili nizamnamelerini bile inceüyoruz. Alt Konüsyonda beliren görüş ler kısa bir süre sonra İçtüzük Kumisyonuna sunulacak, Kotnisyonumuz da bu görüşlerden bir taslak metin hazsrlayarak Uanışmu Meclisi Başkanlığına içtüzüğü verecek. Danışma ıMeclisinin 9 kasımda tupla nacağını biliyoruz, ancak gündemin ne olacağı şimdiden bel li değii. Kişisel gürüşüm, içtüzük taslağının 10 kasım tarihin Haber Merkezi Doğu Avğu Karadeniz bölgesine son den sonra Danışma .Meclisi Cerupa üzerinden gelerek öncenel Kurulu'nda görüşülebilir 24 saattir aralıklı olarak yağhale gelebileceğini samyorunı.» ki günden beri Türkiye'yi etkimur düşmekte. Necip Bilge, Danışma Meclisi altına alan soğuk ve yağışİSTANBUL'DA DOLU si içtüzük taslağında «Geçerli lı hava, Erzurum ve Sivos'ta İstanbul'da hava sıcaklığı oy oranmın nasü düzen'enece•kar yağışını başlatırken, tüm 16 dereceye kadar düşerken, ği» konusuna ilişkin bir soruyurtta hava sıcaklığında düş öğle saatlerinde 510 daki ya, «Bu konuda şimdiden bemelere de yol açtı. ka kadar süren dolu yağısıyliren bir görüş yok. Ancak bu Devlet Meteoroloji İşleri konudaki aksamaları hepimiz la birlikte yağmur yağdı. biliyoruz. Kesin bir şey söyleGenel Müdürlüğünden alınan Ankara'da bu yıl dışarıdo ha me olanağından maürumum» bilgiye göre, yağışlar yurdun va sıcaklığının 15 derecenin Kuzey ve Doğusunda yer yer altına düştüğü günlerde kalo karşılığıru verdi. Danışma Meclisinin kendi içetkili oluyor Hava sıcaklığırifer yakılabileceği bitdirildı. tüzUğünü kabul etmesinden nın düşmeye devam edeceği Belediyenin acıklamasına gö sonra, Milli Güvenlik Konseyi' bildiriliyor. re, kalorifer alev boruları. kö nin 22 ekim tarıhli «Danışma Meclisinin içtüzüğü hazırlamür yakıt kuilanılması halinErzurum ve çevresinde hava nıncaya kadar uygulanacak çasıcaklığı sıfırın altında bir de de haftada iki kez, sıvı yakıt lışma esaslarına ilişkin karar» kullanılmosı halinde haftada receye kadar düştü ve dün da yürünükten kaliacak. sabah kent merkezine kar yağ bir kez temizlenecek. KaloriDanışma Meclisi, en geç 23 fer yakıcılarının kurs görmüş dı. kasım 1982 pazartesi gününe ehliyetli kişiler olması zorun kadar da 15 üyeli Anayasa KoTrabzon'da da yağmurla birluluğu getirildl. misyonunu seçecek. llkte kar yağışı görüldü. Do15 üyeden oluşacak olan Anayasa Komisyonu için seçimler, Danışma Meclisinin içtüzüğünü hazırlamasmdan sonra yapılacak. belirleme aşamasına geldiğini» belirtti. Bilge, «İçtüzük taslağının 10 kasım tarihinden sonra Danışma Meclisi Genel Kunılu'nda görüşülür hale gelebileceğini sanıyorum» dedi. İçtüzük Alt Komisyonunun tüm ay .nntılan içeren yoğun bir çalışma içinde olduğunu söyleyen Necip Bilge, özetle şöyle dedi: «Alt Komisyon çauşmaları sü rüyor. Çalışmalarımızda çok eski dönemlerde uygulamadan geç Türkiye'ye gelen turistler arasında Yunanlılar ikinci sırayı alıyorlar B 1981 yılının ilk 6 ajnnda geçen yıla oranla gelen turist sayısının yüzde 8,8 artarak 552 bin 126'ya ulaştığı açıklandı. ANKARA. (Cumhuriyet Burosu) 1981 yılının ilk altı ayında ulkemize gelen ycbancı turist sayısının geçen yılın aynı donemine oranla yüzde 8.8 artarak 552 bın 126'ya ulaştığı belırtıidı. Ulkemize gelen yabancı turistler arasmda 61 bin 504 ile Aimaniar birinci sırayı alırken, 49 bin 632 ile Yunanlılarm ikinci sırayı aldıkları belirlendi. Turizm ve Tanıtma Bakaniığı Turızm Planlamosı Genel Müdürlüğünden verılen bilgiye göre, 1979 yılının il kaltı ayında 571 bın 309 olan yabancı turist sayısı, 1980 yılının aynı dönemınde 507 bın 507ye duşerken, bu yılın aynı döneminde 552 bın 126 oldu. 216 binı kora. 153 bini hava, 46 bıni tren ve 136 bini deniz yoluyla giriş yapan yabancı tuhstlerin ülkelerıne gore dağılımı şöyle: «61 bin 504 Aiman, 49 bin 632 Yunanlı, 42 bin 731 Amerikalı, 39 bin 895 Iranlı, 35 bin Haber Servisi 7 482 Fransız, 32 bin 121 Bul İstanbul Transseksuel ameliyatlarıa ilgar, 28 bin 846 Polonyalı, 23 bin 533 Suriyeli, 22 bin 530 gıli oıarak tüm ozel hastane ve doğum klinıklerınin denetYugoslav, 20 bin 860 Ingiliz.» Turızm gelirlerinde de 1981 leneceğıne ilişkin açıklamalar yılının ilk altı ayfnda, bir ön gecerlık kazanmadı. il Sağlık Müdürluğunjn yeterli kadrosu cekı yıla oranla yüzde 35.3 olmadığı için geniş kopsamlı artış olduğu belirlendi. 1979 yılının ilk altı ayında 144 mil bir denetlerneden vazgeçildl. yon 589 bin dolar olan turizm il Gağlık Müdürlüğünce Bul gelırleri, 1980 yılında 113 mıl gar ve Fransız Hastanelerinin yon 035 bın dolara düşmüşken el konan ameliyat kayıt defbu yıl 152 milyon 904 bin do terlen ise incelenmek üzere lara ulaştı. mufettışiere tesiim edildi. ÖTurizm giderlerinin ise 1981 zel Çapa Hastanesinin evrakyılının ilk altı ayında 40 mil larınm ıncelenmesinin tamamlandığı ve hazırlanan müfettiş yon 989 bin dolar İle 1979 raporunun Sağlık ve Sosyal yılının aynı dönemiyle eşdeğer Yardım Bakaniığına gönderilbicimde gercekleştiği, buna dıği de öğrenildi. karşın, 1980 yılının 55 milyon 895 bin olan ilk altı ayına oKayıtlarının ıncelenmesi soranla yüzde 26.7'lik bir azalnunda kapatılan Ozel Çapa ma olduğu saptandı. Hastanesinin yöneticileri, söz Öte yandan ülkemizden yurt konusu amelıyatların geçmiş dışına cıkan yurttaş sayısında yıllarda yapıldığınj ve hastada sürekli bir artış gözlendi. nenın 16 ekim 1981 tarihinde 1979 yılının ilk altı ayında 504 1 yıllık aradan sonra yeni bir bin 596 olan sayı. 1980 yılının kadro ile calışmaya başladıaynı döneminde 566 bin 679'a, ğını öne sürerek hastanenin 1981 yılının aynı döneminde acılması icin Sağlık ve Sosde 588 bin 789'a ulaştı. yal Yardım Bakaniığına baş Doguda kar, Batida dolu HÂL OALIŞIYORLAR Şirketi Hayriye daneminden kalma vapurlardan Halas ve Kaıender şehir hatları seferlerinden alınarak onarıldılar. Bu iki gemi şimdi turisiik amoçSı hizmetler için kullanılıyoriar. Sirketi Hayriye'nin 7 0 yıldır halâ yolcu taşıyor Reha ÖZ B Mehmed Kemal POLİTİKA İgne ve VE ÖTESİ Cuvaldız ir Atasözumuz, İğneyi kendine, çuvaldızı başkasına bahr...* der. Elhak, doğru söylenmiştir. Biz de, son günlerde değerli ve dikkatli oKuyuculanmızdan boyuna «çuvaidız» yemekteylz. Ben, biraz dalgın ve biraz «üjengen» bir yazanmdır. Bazı eski şiirlerden alıntüar yaparken vezni, anlamı bozduğumun farkmdayım da, kaikıp bir kitaba bak maya uşenirim. Bu yüzden de bir çok dostlardan yazılı, sözlü zılgıtı yerim. Ne yapalım, her yanılgının ceremesi zılgıt olsun! B Şiar Yalçın dostumuzdan zarnan 7aman bazı «uyanlar. aürım. Biliyorsunuz, Şiar Yalçın, İttihatçüann ünlü Maliye Nazırı maslup Cavit Beyin oğludur. Çok yetenekli, aydın, bügili bir hukukçumuzdur. Bizim gazetede çözümu hayli güç bulmacalann mucidi. briç öğretmeninin öğretmenidir. Değerli bir çok biltmsel çevirileri de vardır. Son günlerde gözumden kaçmayan bir yanlışunı şöyle duzeltiyor: «Yeni nesil aruz diye bir şey bilmiyor, eskı edebiyaturuzın yeni hazinelerinden zevkyâb olmak şöyle dursun, nerede ise tek bir kelimesini bile anlayamıyor. Bu durumda sizin gibi ünlü bir yazar da eski şiirimize gereken saygıyı göstermekte kusur eder, bu konuda umursamaz v© kayıtsız davranırsa hâlimiz neye varır? Yazınızda Nâmık Kemal'in beyitini *Sanâ senden gelir bir işde ancak dâd lâzımsa I Ümidin kes zaferden gayrdan imdâd lâzımsa» yerine, hem mefâülün mefâülün mefâülün mefâülün veznini bozacak şekilde hem de imlâ yanlışlan ile dolu olarak *Sana senden gelir bir işte dât lazımsa I Ümidin kes zaferden gayriden imdât lazımsa.' şeklinde iktibas etmişsiniz. Eski şiirimize ve özellikle aruza olan saygımdan kaynaklanan bu ictisanmı mâzur göreceglni umar, saygılanmı sunarım.> Mektubun altında imza var, ondan sonra bir «hanıiş» yer alıyor: «Kendi adınızı pek âlâ, TDK'nu kızdıracak biçimde «d» ile yazıyorsunuz...» diyor. Adam olana az zügıt mı? Şiar Yalçm'ı son Ankara'ya gittiğimde bizim buroda görmuştüm. Bulmaca meraklüan çevresinl almış, bu konuda bazı yanlış doğru alışverişinde bulunuyorlardı. Vakit, çahşma saatini geçtiği için biz de Sofu Tuğrul ile yan odada tavla aüyorduk. OyiiTiiiTrm7.ıı seyretti. Benim oyunu çok beğendiğini söyledi. Bir oyun da onunla oynayacaktık ama elektrikler söndu. Başka güne koduk. Şonra Mustafa Ekmekçi'den duydum ki, beni evinde tavla oynamaya bekliyormuş. Tam gidelim diye düşünürken, çalan bir telefon sesinden öğrendik ki, çok sevdiği kaniş köpeği gece hastalanmış, sabahleyin ölmüş. Matemli imiş, tavla ertelendi. Söz mektuptan açılmışken, hapisaneci dostiardan gelen mektuplara biraz yer verelim. Kızılcanamam Cezaevi'nden yazan Lütfü Oflaz, *Gözden ırak olduğu için gönulden de ırah olmamayı hatırlatıyor, duygulu sözlerden sonra yeniden *tashihi karar' istiyeceğini bildiriyor. Dileriz ki, bu başvurusu. bu kez olumlu karşılanır. Mektubunu, *Ah, sizleri, meslektaşlarımı ve bir gazetenin çatmnm altını nasıl özledim bir bilseniz. Daktilolannızın tuslanna her vuruşunuzda beni anımsayın!» diyor. MamaJf Özel Askeri Ceza ve Tutukevi'nden yazan gazeteci arkadaşım Attilâ Aşut da, *siz gözaltına ahndığınızda ben içerdeydim. Bu yüzden, çok sonra öğrenebildim durumu. Neyse ki şimdi özgürlüğünüze kavuşmuş bulunuyorsunuz, Yauiannıa izliyorum* diye bana teselli veriyor. Sağolsun, onun da tezelden kiirti.ilTrm.sini, özgurlüğüne kavuşmasını dilerim. Tarsus Cezaevi'nden dost bir okuyucum da, «fnsanhğın mutluluğu için uğraş verenlere selam olsun!..' diyerek Cahit Külebi'nin olduğunu sandığım bir dörtluk gönderiyor: Siz kara göklerin yıîdızlan Işıtm yurdumuzu sabaha kadar Ama düşe kalka, ama yorgun Alın benim gönlümden de o kadar İlhami Soysal dostumu özledim. Aylarüır tutuklu bir yazarımız. Duruşması başladı... Dilerim ki, yasalann kapalı kapılan açüır da, özgurlüğüne kavuşur. Gene buluşuruz, onun ısrarh ve inatlı hapis tavlalanna birlikte başlanz. Ya özlediğimiz kıvrak kalemiyle döktürdüğü yazıları... Onu da gazetelerin beklediği sayfalannda okuruz. Bir zamanlann ünlü sesi Denizkızı Ettalya, Yedi Gün Dergisi'nin 12 nisan 1933 günü yayınlansn 5. sayısında anılarım aitanrken şöyle diyor: «Bir sabahtı.. Adadan ilk vapurla dönüyorduk.. Yolcular az dı, hepsi de Ada'run ve Istanbul'un en kibar, en maruf siınaları idi. Yaz sabahı çok hoşuma gitti, güvertede oturduğum kanepede biraz uzandım... Bir şarkı tutturdum. Bir şarkı. bir şarkı daha, bir şarkı daha. Sadi de kenıan çahyoruu. Saatler geçti. Etrafuna baktım, ka ra görünmüyor.. Sordum: « Neredeyiz kuzum Sadi?...» O da farlanda değildi.. Etrafına bakındı: « BlLnıem..» Biraz sonra kaptan yanımıza Indi: « Affedersiniz.. Ben bir ka bahat ettim.. Sizin vapurda olduğunuzu gördüm. Fırsat bu fırsattır diye dümeni çevirdün.. ANKARA, (Cumhuriyet BüroHayırsız adayı geçtik.. Yolcular su) Veteriner Hekımler Der neği Başkanı Doc. Dr. M. Ta da:» « tlle kaptan, vapuru Ishir Hatipoğlu, ıVasalara göre, tanbul'a geç götür.. Mes'uliyet Türkiye hayvancılığınin tüm bize!... tşi hallederiz.. Diye sorumluluğu veteriner heklmbaşladılar. O günü adadan ilk ler e aitken, Tarım ve Orman vapur İstanbul'a saat ikide gel Bakanlığı bu yetkileri kısmaya di. Bunu hiç kimse bilmez..» Yukarıdaki anı, Şirketi Hay yeitenmekte, hayvancılığı süriye'nin vapurlarına ilişkin.. Ba rekli dışlamakta ve gözardı etzıları hâlâ çalışan Şirketi Hay mektedir* dedi. riye'nin kömürlü kaptan köşk Doç. Dr. Hatipoğlu istanbul leri numarah vapurlarına.. Üniversitesi Veteriner FakülteBİR DÖNEMt si'nce düzenlenen, f Ataturk'ün SİMGELİYORLAR 100. Doğum Yıldönümü'nde Birinci Dünya Savaşı'ndan önce alınan bu vapurlar hâlâ Türk Veteriner Hekimliği» seŞehir Hatları İşletmesi'nde yoi minerinde yaptığı konuşmada, cu taşımayı sürdrirüyor. Köülkemizde hayvancılık gercemürle çalışan bu küçiik v&ğınin gömlmesi zorunluğuna puılar, Eminönü iskelesinde, değinerek özetle şunları söytarihi Galata Köprüsü"yle birledi: likte bir tarihsel dönemi sim«Hoyvan, canlı bir fabrikageliyorlar.. dır. Bütün yan ürünlerl endüstŞirketri Hayriye, 1853 yılmda İngiltere'den alman altı va rinin blrer önemli maddesinl pur ile işe başladı.. Ve daha oluştururlar. V e bu ürünlerin ilk vapurlarda ad yerine baca hiç birisinin pazar sıkıntısı lara numaralar kondu. Bu geyoktur. Ayrıca, hayvancılık dö lenek, şirketin 1944 yılında veviz girdisi olmayan tek sekrini Deniz Yollan ve Lamanları törümüzdür. Öyleyse, hayvanUmum Müdürlüğüne bırakması cılığın birincj sorunu olan na değin sürdü. Bu tarıhten örgütlenmeden işe başlamak baslayarak numaralar bacalar durumdayız. Hayvancılık hizdan çıkarıldı ve kaptan köşkmetleri bağımsız olarak ele a lerinin yanına kondu.. O yülarda kaptan köşküne lınmalı, bütün hizmetler tek elnumaraları yazılan vapurların de toplanmalıdır. Bunun lcin bir bölümü işte bunlar. Genelde ya «Hayvancılık Bakanlığı» likle Boğaz'ın Anadolu ve Rukurmafı, ya da Başbakonlığa meli yakası arasmda yolcu tabağh bir «Hayvancılık Müsteşımayı sürdüren bu emektarşarlığı» oluşturulmalıdır. Acıklardan ancak 10'u günümüze ca söylüyorum, er veya gec dek kalabildi ama. Arkadaşlannın teker teker çürüğe aynlabu sonuca varacağız, blzlm rak, kadro dışı bırakılmalarmı dileğimiz erken vonlmosıdır.» görerek... İşte Erenköy, Boğazlçi, Kalender, Saraybumu, Güzelhisar, Göztepe, Halas, Burgaz, Küçüksu, Sanyer ve Humeükavağj.. Boğaziçi, şimdiki hızlı gelişimini, daha doğrusu bu denli sağlıksız gelişimini bir anlamda Şirketi Hayriye'ye borçlu. Şirketi Hayriye vapurlarının Boğaziçi seferlerine başlaması, bu gelişimin başlangıcını oluşturuyor.. KÜTAHYA, (Cumhuriyet) Yaz mevsiminde Boğaziçi'nde Kütahya Şoförler ve Otomobü oturan ve hergün tstanbul'a geHp gitmek zorunluğunda olanciler Derneği Baskanı M. All lar, 1851 yılında sefere konulan Aytun, bölgede meydana gelen «Vükela Vapuru» ve 1853 yılıntrafik kazalannın büyük bir kısmının karayollannın yeter da Şirketi Hayriye vapurlansizliğinden kaynaklandığını be nın çoğalmasıyla, sürekli olarak burada oturmaga başladılirtti lar. Bu döneme değin kullanıKütahya Şoförler ve Otomolan ve «piyade» denilen kayıkbüciler Derneği Başkanı Aylar, gerek Şirketi Hayriye vatun, Türkiye'de şoför esnafının sorunlannın aynı olduğu purlannın çoğalması, gerekse nu belirterek, «Kütahya'da bü bunlan kullanıp, sürekli artan masraflarma dayanabilecekleyük bir kömür havzası rardır. rin azalmasıyla birer birer orta Bununla birlikte önemli ma dan kalktılar. Ve sonuçta bu geden yataklan, madenciliğe pa lişim, Boğaziçi'nin neredeyse ralel olarak gelişen sanayi ve betondan bir yığın şekline döberaberindeki kamyon taşıma nüşmesine, neredeyse yokolma cılığı gelişmiştir. Kütahya'nın aşamasına dayanmasıyla noktakarayollan bu gelişmelere ce landı.. vap veremez duruma gelmişBOĞAZtÇt"NİN ÎNCİLERİ.. tir» dedi. $irketi Hayriye vapurlarma İlişkin neler anlatılmaz ki?.. BALIKESİR'DE Açın bakm eski dergileri, gazetelerin sayfalarını, neler göreÇÖPLER ceksiniz.. Eskiden Boğaziçi'nin birer İMHA süsü kabul edilen bu vapurlann kaptanlanna, iskelelerde dururEDİLECEK BANDIBMA, (Cumhnriyet) ken, çevTedeki yalılann pencerelerinden kahve ikram edilirBalıkesir İl Sağhk Kurulunun miş. Yanıt olarak, teşekkür ola belediyelere gönderdiği bir tarak, hemen her tanıdık yalının mimle, toplanan çöplerin gömönünden geçerken çalman uzun me suretiyle unhasma karar bir dtidük.. verdiği bildirildi. Boğaziçi'nin bu eski incileri Balıkesır ilindeki tüm beleni Nezihe Muhittin, Boğaziçi diyelerce aynen uygulanınası Dergisi'nin nisan 1937'de yaistenen kararda, çöplerinı söz yınlanan 7. sayısındaki anılarır leşme ile satan belediyelerin da şöyle anlatıyor: de sözleşmelerine bu maddeyi eklemesi ve çöplerin gömme su «Akşamüstü güneşin altm retiyle imhasım sağlaması geyaldızlanyla şalardayan boğarektigi kaydedildi. zm mavi sulannda 44 numara Şirketi Hayriye'nin numarah vapur ları, tarihi Galata Köprüsü'yle birlikte Eminönü Alanı'nda tarihsel bir dönemi simgeh'yorlar... Hatipoğlu: Hayvancılık sürekli gözardı ediliyor ıun şakrak bir telaşla arkasuıdan beyaz kadife köpükler bırakarak geçişi, pürüzsüz ve genç sesiyle müjde verir gibi ötüşü, bütün küçükleri, bilhassa erkek çocuklan pencerelere, nhtnnlara üşüstürürdü..» Yalnız anılara mı?.. Gazetelerde karikatürlere bile konu olurdu Şirketi Hayriye'nin vapurlan.. İş,te 27 ağustos 1929'da Cumhuriyet Gazetesi'nde yaymlanan bir karikatür.. «Yemiş» iskelesine uğramayı unutan «Haliç» vapurunun kaptanını alaya alıyor.. Altında şöyle bir yazı: «Kaptan (Üzüm yiyen yolcuyu gördükten sonra) Eyvaaah! Yemiş'e uğramayı uııut tum..» Belki de dünyamn hiçbir ye rinde rastlanamayacak bir eskilikte olan ve hâlâ da kullanılan bu vapurların en genci Halas, 1915 doğuralu. yanı tam 66 yaşmda. En yaşlılan olan Saraybumu ve Boğaziçi ise 1910 doğumlu, yani tam 71'er yaşındalar. Burgaz 1912 doğum lu, 69 yaşmda. Öteki yeciisi, Erenköy. Kalender. Göztepe, Güzelhisar, Küçüksu. Sarıyer, Rumeli Kavağı ise 1911 doğumlu yani 70'er yaşındalar.. Ve bu vapurlar nalkın kömür bulamadığı zamanlarda bile hanl harıl kömür tüketmekteler. Seyir halindeyken saatte 550700. dururken ise 135165 ıtilo arasmda.. Yetmişe yakm yıl önce alındıklannda halk arasında bü>aik sevinç yaratan, çıktıklan «tenezzüh» seferleriyle Boğaziçi'ni birbirine katan, nice eğlencelere, nice alemlere tanık olan bu vapurlar, şimdilerde son model hemcinsleri arasmda öylesine küçücük, sağlarmdan sollarmdan isler, kurumlar saçarak, ama hâlâ da hiçbir şekilde yakınmaksızın îstanbuUuları taşımayı sürdürüyorlar. Üstelik de hiçbir zaman Jılet yapılmayı düşünmeksizin (!..) Trarîsseksüel ameiiyatlarta ilgili soruşturma sürüyor Tekel dıssatımından 35 milyon dolar sağlandı tstanbul Haber Servisi Tekel Genel Müdürü Niyazi Sürenkök, ekim 1981 içinde Te kel tarafmdan gercekleştirilen dışsatımdan 35 milyon 304 bin 616 dolar döviz geliri sağlandığını büdirdl. Sürenkök'ün açıklaraasmda İsveç ve Norveç'e şarap, Suriye ve Lübnan'a alkol, Kıbrıs'a bira, Suudi Arabistan ve Yugoslavya'ya da sigara ihraç edildiği belirtildi ve ayrıca rakı ve yaprak tütün ihracının sürdürüldügü ifade edildi. Tekel'in yaprak tütün dışsatımınm geçen yılın satış donemine göre yüzde 224'lük artış gösterdiğini de büdiren Sürenkök, açıklamasında «ekim ayın da, 12.074.528 kilo yaprak tütün ihraç olunmuş ve 34.901. 887 dolar döviz girdisi sağlanmıştır. vurdular. Bulgar ve Fransız Hastanesinin ameliyat kayıt defterlerlnin incelenmesi sırasında bazı güclüklerle karşıloşıldığı da behrtilıyor. K»pİ»n Öte yandan, Özel Capa Has tanesınde Prof. Dr. Mındıkoğlu tarafmdan yapılan transsek süel ameliyatları soruşturan Fatih Cumhuriyet Savcılığı, bu güne dek bir kişinin ifadesinl aldı. Savcı Yardımcısı Süreyya Kitapçı, cinsiyet değişikliği ameliyatını Bulgar Hastanesinde olmuş bir kişinin de Şişli Cumhuriyet Savcılığına gönderildiğini söyledi. Şişll Savcılığı ise söz konusu kişinin ifade vermek üzere Sav cılığa gelmediğini, transseksüel cmelıyatlarla ilgili bir soruşturmaları olmadığını bildir • di. Fatih Cumhuriyet Savc, Yar dımcısı Süreyya Kitapçı, cinsiyet değişikliği ameliyatı olmuş öteki kişilerin de Ifadelerinl aldıktan sonra Prof. Dr. Mındıkoğlu'nu Savcılığa cağıracağını ve ifadesinin alınaca ğını acıkladı. Cerrahpaşa Tıp Fakültesl öğretim üyelerinden Prof. Dr. Ali Nihat Mındıkoğlu hakkında İstanbul Üniversitesl Yönetim Kurulu kararı ile kurulan üc kişilik soruşturma komlsyo nu da calışmalarına devam •diyor. Soruşturma komusyonu nun hazırlayacağı rapora göre Üniversite Yönetim Kurulu Prof. Dr. Mındıkoğlu hakkında karar verecek ŞİRKETİ HAYRİYE VAPURU Geçmiş dönemlerde Şirketi Hayriye vapurlarının aksaklıkları basında sık sık söz konusu ediliyordu. Yukordoki karikatürde bir iskeleye yanaşmayı unutan Haliç Vapuru eleştiriliyor. Kütahya'da yol yetersizliği kazalara neden oluyor MP'nun yılbası cekilisinde 3,5 milyar lira dağıtılacak AVKARA (THA) Milli Pitane 4'er, 5 tane 2 milyon, 6 yango İdaresi Müdürler Kurutane 500 bin, 2o tane 400 bin, lu yılbaşı çekilişinde 3 milyar 40 tane 300 bin, 60 tane 200 489 milyon 300 bin lira dağıtılbin, 100 tane 100 bin, 5.000 masım Kararlaştırdı ve en bü tane 50 bin, 10.000 tane 40 bin, yük ikramiyeyi de görülmemış 25 bin tane 30 bin, 50 bin tane bir düzeyde, 40 milyon lira o2000, 200.000 tane bin liralıi ik larak beürledi. ramiyeler izleyecek . 40 milyon liralık en büyük ik Yapüan plaıüamaya göre, ramiyeyi birer adet 35, 30, 25, toplam 1 milyon 287 bin 440 20, 15, 10, S. 8, 7, ve 6 milyontalihliye 3 milyar 489 milyon lük, 2 tane 5'er, 3 tane 4'er. 4 300 bin iira dağıtılacaktır. Yılbaşı çekilişinde bilet fiyatları, tam bilet bin lira, yanm bilet 500 lira, dörtte bir bilet 250 lira olarak saptanmıştır. Milli Piyango yetküilerl ile TRT yetkilileri arasında yapılan görüşme sonucunda anlaşmaya vanldı, TV ve radyo nun yılbaşı proğramı sürerken büyük ikramiyelerin ara anons larla duyurulması kararlaştınJdı. Esiyle birlikte 3 kîsiyi öldüren 72lik dede ömürboyu hapse mahkum oldu BLTISA (THA) Geçen yıl Yenişehir ilçesinin Mahmudiye köyünde 45 yıllık eşini «bakire çıkmadıfı» gerekçesiyle, 2 kişi yi de eşiyle ilişkisi olduğu için tabancayla nırarak öldüren 72 yaşmdaki Ahmet Türker, 3. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 1 yılı hücrede olmak üzere ömür boyu hapis cezasına çarptırıldı. Dava dosyasında yeralan bil gilere göre, Yenişehir ilçesinin Mahmudiye köyünde oturan 72 y3şındaki Ahmet Türker, 45 yıl önce evlendiği eşi Zeynep Türker'in bakire çıkmaması ü zerine eşinin ilişkide bulundugu kişiieri araştumıştır. Olay günü eşı Zeynep Türker'i İbra him Gülsüm'le yakalayan Ah met Türker, İbrahim Gülsüm ü tabanca ile vurarak öldürmüştür. 72 yaşındaki Ahmet Türker daha sonra eşini ve eşiyle ilişkisi olduğunu öğrendi ği 80 ya?ındaki Mustafa Çırak'ı da öMürmüştür. 3 kişiyi öldür dükten sonra kaçan Ahmet dede. bir süre sonra Bursa'ya gelerek Cumhuriyet Savcılığına tesiim oldu. SİNOP'UN BOZUK MEYDAN SAATLERİ ONARILIYOR SİNOP, (Cumhuriyet) Yıl lardır bozuk olarak duran ve bugüne dek bakım ve onarıını için hiç hir irişim yapılmayan Sinop un meydan saatleri. çazeternizin konuya ilişkin yavıııı üzerine onarıma alındı. Sinop meydan saatlerinin çahşmadığı yolunda gazetemizde çıkan ha ber üzerine Samsun'da bir saatci ile anlaşma yapıldığı öğrenildi.. Yetldliler. Samsun'lu saatci ile yapüan anlaşmada bakım ve onarımı çerçekleşemeyecek saatlerin değiştirilme sinin de bulunduğunu helirttiler. Sinop kalesi kulesinin clört tarafında bulnnan ve onarıma ahnan saatlerin takıldıktan son ra kırılmaz camlarla korumava ahnacağı bildirildi. (Fotoğraf: Sevkl V1LDIRIM)