17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriya* 30 EKİM 1981 Toprak Reformu Tasarısı MGK gündeminde 1982 yılı için 75 milyarlık bir fon olusturulacak Topraklar vergi değeri üzerinden . kamulastırılacak ANKARA .(Cumhuriyet Bürosu) Milli Güvenlik Konseyi gündeminde bulunan yeni Top rak Reformu Yasa tasarısı top rakların «vergi değeri» üzerinden kamulaştırılmasını öngörii yor. Toprak reformunun geniş bir biçimde uygulanmasını sağ lamak amacıyla, reformda önceliğin devletin su götürmüş olduğu alanlar ve bölgelere ve rilmesi üzerinde duruluyor. Yaklaşık yedi sekiz aydır Üzerinde çalışılan Toprak Reformu Yasa tasarısı son biçimi ni alarak Milli Güvenlik Konse yi'ne gönderildi. Devlet Bakanlığı ile Toprak ve Tarım Reformu Müsteşarlığı yetkililerince hazırlanan tasarı, daha sonra çeşitli bilim adamlarınm görüşü ahnarak, üzerinde yeniden bir çalışma yürütüldü. Son biçimi Bakanlar Kurulu'nda görüşüldü ve MGK'nin gündemine alındı. Önümüzdeki günlerde MGK' da görüşülmesine başlanacak tasanlar arasmda yer alan Top TASARIDA, DEVLETİN SU GÖTÜRDÜĞÜ 1EÖLGELERDE YENİDEN KAMULAŞTIRMAYA GİDİLMESİ ÖNGORULUYOR. REPORMDAN KAÇMAK İÇİN BAŞVURULACAK HİLELERİ ONLEMEK AMACIYLA DA BAZI ÖNLEMLER ALINMASI KARARLAŞTIRILDI. rak Reformu Tasarısı toprak sahiplerine bırakılacak arazi miktarları konusunda üç seçenek öngörüyor. Arazinin kuru ya da sulu olmasına göre bırakılacak arazi miktarları ayrı ayrı belirleniyor. Toprak sahiplerine bırakılacak arazi mik tan sulu topraklarda daha az, kuru topraklarda daha çok olacak. Bunlann miktan tasarıda üç seçenek öngörüyor. Bırakılacak kesin miktar MGK ta rafından saptanacak. ÖNEMLÎ BtR YENtLtK Ancak, tasan burada önemli bir yenilik getiriyor. Daha ön ceki deneylerin ışığında hazırlanan tasarı, devletin toprak reformunun gerçekleşmesinden sonra sulama projesi getirmesı durumunda, «yeniden kamulaş tırmaya gitmesini» öngörüyor. Örneğin, bir bölgede kuru ara zi ölçülerine göre toprak sahibine toprak bırakılıyor. Ancak, aynı bölgede daha sonra devlet bir baraj yapıyor ya da sulama projesi gerçekleştiriyor. O zaman «kuru arazi» bu projeden sonra «sulu arazi»ye dö nüşeceği içın, devletin bu bölgede yeniden kamulaştırmaya gitmek hakkı doğuyor. Bunun da mantığı «kuru araziye göre sulu arazinin veriminin yüksek oluşu» ve aynı zamanda «devletin sulama projesi için belli maliyetlere katlanmış» olması. VERGİ DEĞERt ÜZERİNDEN Tasaruım en önemli maddelerinden biri kamulaştırma yön temine ilişkin. Tasanya göre, kamulaştırma «vergi değeri» üzerinden gerçekleşecek. Bir başka deyimle, toprak sahibi ne kadar vergi ödemişse, bu miktar kamulaştırmalarda ölçü olarak alınacak. Ancak, burada ortaya çıkabilecek bir «hile»yi önlemenin yöntemi de getiriliyor. Eğer, toprak sahibi herhangi bir ver gi değeri büdirmemışse ve ara zisinin kamulaştmlması söz konusu olduğu için, yüksek bir vergi değeri bildirme girişimin de bulunursa, bu devlet tarafmdan kabul edilmeyecek. Böy le durumlarda komşu topraklarda ve aynı çevrede ne kadar vergi bildiriminde bulunulmuş sa, kamulaştırmaya temel olarak bu vergi değeri alınacak. Toprak sahıbıne kamulaştırma karşılığının ise en son yü rürlükte bulunan ve sonradan Anayasa Mahkemesi'nce iptal edilen yasadan farklı olacağı belırtıliyor. Eski yasada kamu laştırma bedelinin ödenme süresi yirmi yıldı. Şimdi kamulaştırma karşılıklarının on yılda ödenmesi düşünülüyor. Bu nun da gerekçesi olarak «para değerindeki düşüşler» gösterıliyor. BELLİ BİR TARİHE GÖRE Tasanda bir başka yenilik, kamulaştırmalarda «belli bir ta rihteki durumun göz önüne a* unmasına» ilişkin. Topraklarını kamulaştırmadan kurtarmak is teyenler geçmış yıllarda çeşitli yontemlere başvurmuşlardı. Ör neğin, avukatlık yaparken mesleğıni çiftçı göstermiş ve kamulaştırmadan toprak kurtulmuştu. Ya da aile içınde toprağın mülkiyeti bölunmüş ve de değışik kişılere ait gibi gö rünen mülkıyet, gerçekte yine aile bütünlüğü içinde kalmıştı. Ve topraklar kamulaştınlamamıştı. Şimdi, bu tür «hileleri» önlemek amacıyla, yeni bir kural geliyor. Eoı da «belli bir tarihteki durumun» değerlendirılmesine ilişkin. Kamulastırılacak topraklar için belli bir tarıh saptanacak. O tarıhte mülkiyetin dağüunı, meslek ve diğer öğeler birlikte^ele alınacak, bu ölçüler içinde" kamulaştırmaya gıdüecek. ÖNCE ÜRPA, SONRA... Toprak Reformu Tasansı Toprak Reformunun 1973 yılında başladığı Urfa'da öncelıkle bıtirilmesıni öngörüyor. ürfa'da toprak reformu çalışmaları yürütülürken, başka iüerden bir ikj ilçe seçilecek. önce bu ilçelerde 'başlayacak. Yeni ü ve ılçenin seçiminde öncelik ölçüsünü, devletin su götürmuş olduğu bölgeler oluşturacak. Bu açıdan bakıldığında, aşağı Fırat havzasında yer alan ilçeler ile Akdeniz bölgesinde yer alan bazı ilçelerin öncelikle toprak reformu bölgesi ilân edılmesi büyük olasılık. Toprak reformu yürürken, bir yandan da kiralama işlemleri sürecek. MGK gündeminde bulunan tasarının yıl sonuna dek yasalaşarak yürürlüğe girmesi bekleniyor. Tasan MGK'da olduğundan, ayrıca Danışma Meclisi'ne gönderılmeyecek. Toplu konut girisimleri icin kredi tavanı 1981 yılı için ayrılan 4 milyar liralık fonun yüzde 80'i kredi ve alt yapılara, yüzde 17'si arsa alım ve kamulaştırmalara, yüzde 3' de yatırımlar ve teçhizatlanma kesimine ayrıldı. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) îmar ve îskan Bakanlığı Toplu Konut girisimleri ile ilgili olarak 1981 yılı için 4 milyar liralık bir kaynak oluşturdu. Bakanlık yetkililerinden alınan bilgiye göre, 1981 yılı içm oluşturulan 4 milyar liralık kaynaktan yararlanmada öncelik Sosyal Sigortalar ve Emlak Kredi Bankası aracılığı ile yapılan Toplu Konut'lara verilecek. Bu kaynağın gteri kalan kısmmdan, 31 aralık 1981 tarihine kadar kredi tahsisi için başvuran kooperatifler yararlanacak. 1981 yılı için ayrılan bu 4 milyar liralık fonun yüzde 80'ni kredi ve alt yapılara, yüzde 17'si arsa alım ve kamulaştırmalarına yüzde 3'de yatırım ve techizatlanmaya ayrıldı. îmar ve tskan Bakanlığı yet kilileri ougüne değin alışılagel 4» •• miş yöntemlerin tam tersine, *}QCllK Toplu Konut girişimlerine 44 kredi tavanı getirilmediğini belirterek, uygun bulunan baş vurulara işin bitirilmesi için gerekli tüm kredinin verileceğini bildirdiler. Inşaatına başlanmış olan Toplu Konut'lar için ise, kalan kısım için gerekli kredi ve rilecek. Örneğin, 300 milyonluk bir girişimin 100 milyonluk bölümü tamamlanmışsa, İmar ve Îskan Bakanlığı geri kalan 200 milyonluk bölüm için özel kredi açacak. 1982 İÇİN 75 MİLYAR Toplu Konut Yasası gereğince, 1982 yılı içerısinde Toplu Konut girisimleri içın 75 nıilyar lira dolaylarında bir fon oluşturulması bekleniyor. Yetkililer, bunun daha da artabileceğini ifade edıyorlar. Toplu Konut Yasası'nm diğer maddelerine açıklık getırecek yönetmelik çalışmaları da sürdürülüyor. İmar ve İskan Bakanlığı'nda kurulan komisyonlarca yürütülen çalışmaların büyük bir olasılıkla önümüzdeki kasım ayında tamamlanıp, taslakların aralık ayı içerisinde Toplu Konut Yüksek Kurulu'na sunulması bekleniyor. Toplu Konut Yasası'nm İhale Yasası'na uygun olmayan yepyeni yöntemler getirdiğini belirten yetkililer, yönetmeliklerin ağırlıklı ve yeni ilkeler kapsayacağını kaydettiler. Bu arada, Toplu Konut Yasası'nın 31'nci maddesi gereğin ce îmar ve îskan Bakanlığı'nıh işlevlerini yasaya uygun yürütebilmesi için Merkez ve Taşra örgütlenmesini yenileşti recek çalışmalar da sürdürülüyor. MÜFTÜLÜĞÜN UYARISI SİLİNMİŞ Zlyaretçilerl uyaran İstanbul Müftülüğünün yazısında «Türbeye para atmanın dince yasak ve günah olduğu» yazılan bölüm bakıcı aile tarafmdan silinmiş ankara.. anha.. Müşerref HEKİMOĞLU Bir türbe, bakımını yapan aile tarafmdan gelir kaynağı olarak kullanılıyor Eyüp Sultan'm sancaktarı Abdurrahman Şami'nin mezarı ol duğu öne sürülen bir türbe, bakımını üstlenen aile tarafmdan bir gelir kaynağı olarak kullanılıyor. İstanbul Müftülüğü'nce her türbeye olduğu gibi buraya da ziyaretçileri uyaran bir pano asılmasına karşılık, panodakl para atmonın dınce yasak ve günah scyıldığını bıldıren bolum kazınarak sılınmış. istanbul Haber Servisl 10 binden fazla işçi konutu bitirilecek,. Sonbahar Aksamlarmda.. üzel bir sonbahar yaşıyor başkentimiz. Ara sıra Botanik Parkı'nda yürüyorum. Ağaçlann sararan, kızaran yapraklannda doğanm gizıni, görkemini seyrediyorum. İlkbahar gibicoşkusu, deliliği yok ama olgun, oturmuş, nerdeyse bilinçli bir güzelliği var sonbahann. Akülı, uslu, direnen bir gü zelliği, bir savaşı güzel sona erdirir gibi... Botanik Parkı Çankaya'nm göbeğinde. Dar yollan, inişleri, çıkışlarıyla nereye baksanız Çankaya'da bir tepe uzanıyorsunuz. Şu yol Başbakan konutuıra, konuklar köşküne uzanıyor, bu sapaktan Ingiliz Elçiliğine gidersiniz, bu yanda Hindistan Elçiliği, biraz ötede komutan köşkleri ve de Penbe Köşk Son ra kirası bile astronomik boyutlara varan apartmanlar... Ama ağaçlann yeşiline dalınca çevreyi unutuyor, doğayla bütünleşiyor insan, sonbahann şiirini yaşıyor. Biraz da felsefe yapıyor. Işte yapraklan sararmış bir ağaç, dallan çıplak kalacak nerdeyse, hafif bir esintiyle uçuverecekler. İşte rengtni yitirmemek için direnen başka bir ağaç, yapraklannda bir yangın seyreder gibisiniz. Ya da çok öfkeli bir ağaç bu, parkı kirletenlere, doğayı sevmeyenlere öfkelenmiş gibi ateş. püskürüyor. Çamlarm yeşilliğinde tüm renkler soluyor birden. Yeşil bir çamda yaşam boyu rengini, varhğını koruyan erdemli bir kişiyi selamlıyorsunuz nerdeyse. Her mevsim yeşil kalabilmek ne güzel değil mi? Solmadan yaşayabilmek. Ama çam olmak kolay mı, çevremize bakınca çamlann bardak olduğunu saptıyoruz ancak... Başkent akşamlan da Botanik Parkı'na benziyor biraz. Kimi zaman bir yaprak dökümünü hissediyor insan. Kimi zaman da bir çam dalının diri yeşilliğinl. Örneğin Verda Erman'ın konserinde yemyeşil bir akşam yaşadı başkentliler. Önce Rahmaninof'un konçertosu, sonra Stravinsky'nin Petruşka'sı, orkestrayı yine Gürer Aykal yönetiyordu. Verda Erman konçertoda önde, sanatını vurgulayarak, uzun saçlarmdan Rahmaninof dökülüyor gibi, Petrüşka'da gerilerde, orkestranın bir parçası olarak çaldı. Benl çok etküedi bu olay, aynı sahnede, önde ve geride, aym ustalıkla çalabilmek çok güzel bir olay. Geçen hafta resim sanatımızm bir ustasını da selamladık Ankara'da Avni Arbaş Artizan Galerisi'nde son çalışmalanm sergiledi. Kütahya'dan, Bodrum'dan. İstanbul'dan bir rüzgâr estirdi. Botanik Parkı'ndaki çamlar gibi yeşilini koruyan bir ressam Avni Arbaş. Kütahya çinilerinde horozlar dövüşüyor, atlar şahlanıyor. Bodrum kıyılarmda ya da kızkulesinde güneşler parlıyor. Güneşli resimlec^yapmış Avni, seyrederken ısınıyorsunuz. Acaba çok mu üşüdük ya da bir güneş özlemi mi var, Turan Erol'un İzmir sergisine götürdüğu tablolarda da güneşler par lıyordu. Dışişlerinden îsmet Birsel'in Türkuaz Galerisi'nde açtığı sergi de çok düşündürdü beni. Bu diplomatımız ekonomiyle uğraşıyor, çok yönlü ekonomik ilişkiler genel müdürü. Kişiliği de çok yönlü, öğrencilik yıllannda Paris'de başlayan resim çahşmalannı da sürdürüyor. Kırk kadar tablo sergiledi Türkuaz Galerisi'nde. Açılış kokteylinde başta bakan îlter Türkmen Dışişleri ailesi, yabancı diplomatlar çoğunluktaydı. Kimi seyirciler de soruyordu. Dış politikada neden bir resim çizemiyoruz acaba? Örneğin kimi dostlanmıza neden bir tırça atamıyoruz? Dış politikada çizgileri vurgulayan bir resim özlemi giderek yaygınlaşıyor ama şimdilik ressam diplomatlann yapıtlannı seyrediyoruz. Kimileri de soruyor. Neden yalnız dış politikada resim özlemi, dış politika iç politikanın bir uzantısı değil mi? Geçerli bir soru bu. Ancak resim yapmak da kolay değil. Boya ister, fırça ister, tuval ister, el ister, yürek ister, belli bir birikim ister. Yoksa boyalan yüzunüze gözünüze bulaştırmak tehlikesi var. Resim yapmak başka, ressamlık tutkusuna kapılmak başka galiba. Usta ressamlann yapıtlannı seyrederken insan daha çok hissediyor bu gerçeği. Ressam olmak bir rastlantı değil. Aynca siyasal resimler ortak oluşur değil mi? Geçen hafta Danışma Meclisi'nin açılışında rastladığım dostlarla bunu konuştum. Aralannda 1961 Anayasası'nın çalışmalarma katılmış kişiler de var. Aradan yirmi yıl geçti. Türk toplumunun sorunlan, özlemleri, bek lentileri yeni boyutlara ulaştı.. Yirmi yıl önce kurulan Meclisin çizdiği resimler tarihin sayfalanna yansımış bulunuyor. Şimdi yeniden göreve başlayanlar nasıl bir tablo oluşturacaklar bakalım? Yaşayarak göreceğiz. Danışma Meclisi'ne Sadi Irmak'm başkan seçilmesi umutlu yorumlara ve esprilere de yol açtı başkent çevrelerinde. Yaşı, ömrünun sonbaharına gelmesi önemli değil, soyadı Irmak, diyorlar. Sonra da ekliyorlar. Irmaklar tersine akmaz... G • SULTANAHMET TEVKİFHANE SOKAĞI GİRİŞİNDE SULTANAHMET CAMİİ MÜEZZİNLERİNDEN BİRİNİN OTURDUĞU EVİN MÜŞTEMİLATI BOYANARAK TÜRBE HALİNE GETİRİLDİ. Sultanahmet Tevkifhane So kağı gırişınde, Sultanahmet Ca misi müezzinlerınden biri otu ruyor ve evin müştemilatı da «türbe» oiarak kullanılıyor. Yıl lar boyu, havlular bgğlanmış kabirin üzerine para atarak dılekte bulunmak alışkanlık ha lıne gelırken, vatandaşların at tıklan paralan da türbenin ba kımını üsîienen aile toplamış. Ne var ki İstanbul Müftülüğü'n ü n buraya da uyarıcı bir pano asması işlerın kesat gitme sine neden olmuş. Panoda şöy le denilıyor: «Muhterem ziyaretçl, Kabir ziyaretl dinimizde sün nettir. Bu ziyaret sırasında se lam verilir ve ölünün ruhuna kur'an okunur. Türbelerde mum, yakmak bez bağlamak, dilek taşiarı ya pıştırmak, para atmak, kurban kesmek ve doğrudan doğruya, ölüde n dilekte bulunmak dinimizde yasaktır, günahtır. Kablrler, ölümden ibret almak için ziyaret edilir.» Müftülük böyle diyor ama müezzinin eşi «Türbey e Allah rızası için bakıyoruz. Bunun te mizliği var, elektriği var. Masrafı oluyor. Para atmak yasak landıktan sonra eskisi gibi gelir sağlanmıyor.» dıyor. Eskisi gibi olmasa bile yine de «üç beş kuruş» gelir sağlayabılmek icin pano üzerindeki uyarılardan «para atmak» bolümü nü kazıyıp silmişler. BağKur Kanunu yeniden düzenleniyor # YENt YASADA BAĞIMSIZ ÇALIŞANLAR VERGÎ MÜKELLEFI OLDUKLARI TARIHTE NITtBAREN SİGORTALI SAYILACAKLAR. ANKARA, (THA> BAĞ KUR Kanununun yeniden düzenleneres BAGKUR üyelerıne bazı yenılikler getireceği öğrenıldi. Sosyal Güvenlik Bakanlığı Yasal Düzenlemeler Kurulu ta rafından hazırlanan yasa tasarısının aynen kesınleşmesi halinde, bağımsız çalışanlar, vergi mükeletı olduklan tarihten itibaren Sıgortalı sayılacaklar. öte yandan tasanya göre BAĞKUR üyelen sağlık hizmetlerinden yararlanırken, ilaç bedelinin yüzde 20'sini verecek ve muayene ücreti olarak da en az 50 lira ödeyecekler. Halen yürürlükte olan BAĞKUR kanununa göre üyeler sadece yaşlılık, malüllük aylığından ıstıfade ediyor, ölümleri halinde hak sahiplerine ölüm aylığı veriliyordu. Hazırlanan yeni kanun tasarısına göre ise, BAĞKUR üyelerine tanınan hak ve menfaatler genişletılecek ve SSK'da olduğu gibi Sosyal Sıgorta yardımları verilecek. Tasarı kesinleştiği takdirde BAĞKUR üyelerınin sağ lık yardımlarından ıstifade edememe konusu da giderilecek. MECBURİ SİGORTALI OLMA Sosyal Güvenlik Bakanlığı ya sa Düzenlemeler Kurulu tarafından nazırlanan ve Bakanlar Kurulu'na sunulacak olan yeni BAGKUR kanun tasarısının önemli maddelerinden birisi de mecburi sıgortalılık şartının getirilmış olması. Tasarının 24. maddesine göre sigortalı sayılanlardan vergi mukellefi olanlar, mükellefiyetin baş langıç tarihinden. vergiden muaf olanlar ise kanunla kurulu meslek kuruluşlarına kayıt olduklan tarihten itibaren, bu kanuna göre, kendiliğinden mecburi sigortalı olacaklar. Bu suretle de sigortalı olanların hak ve yükümlülükleri, sigortalı olduklan tarihte başlamış bulunacak. Öte yandan gene tasanya göre sigortalı sayılanlar, sigortalı olduklan tarihten itibaren en geç 3 ay içinde kuruma başvurarak kayıt ve tescillerini yaptırmakla yükümlü olacaklar. Vergi daireleri ise, bu kanun Kapsamına giren mükelleflerin DU kanunun yürürlüğe girdiği tarihten, sonradan mükellef olanları da mükellefiyetin tescil tarihinden itibaren BAĞKUR'a bildirecekler. Kanunla kurulu meslek kuruluşlarmda vergiden muaf olanlar bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren, sonradan üye olanları ise üye kayıt tarihinden sonra en geç 3 ay içinde BAĞKUR'a bildirmekle yükümlü bulunacak. Konunun bir başka Ilginç yanı ise müezzinin eşi tarafmdan Eyüp Sultan'm sancakta rı olduğu söylenen Abdurrahman Şami'nin 672 yılında Bizans İmparatorluğu'nun merke zıne kadar nasıl girdiği. Üstelik, Türbeler Müdürlüğü'nün, Vakıflar Başmüdürlüğü'nün ve İstanbul Muftülüğü'nun bu konuda bir bilgısi yok. Sultanahmet'teki türbede kimin yattığı bılinmıyor. Abdurrahman Şaml hakkında bilinen ise Ayasofya'da bir Rifai dergâhı olduğu ve Ab durrahman Şami Tekkesi olarak anıldığı. Rifailık ise 12. yüz yıl sonunda kurulan sünnj tarıkatlardan biri ve İstanbul'da da 30'dGn fazla dergahı var. Cumhuriyet'in ilanından sonra öteki tekkeler gibi bu da kapa tılmış... Askeri Yargıtay YoBİş'in kapatılması kararım bozdu ANKARA, (THA) Askeri Yargıtay, Ankara Yolîş Sendikasımn kapatılması ile ilgili kararı esastan bozdu. Askeri Yargıtay 4. Dairesi, Askeri Yargıtay Başsavcılığının bozulma yolundaki mütalaası ile gönderilen dosyayı inceledi, îş Mahkemelerinden görüşler aldı ve kapatılma kararmı yerinde bulmadı. Askeri Yargıtay 4. Dairesinin gerekçeli kararında, Ankara Yollş Sendikasmm kapatılması ile ilgili kararda, belirtilen suçun, sıkıyönetimin ilanına neden olan suçlardan olmadığı ve Askeri Mahkemenin bu konuda görevsiz olduğu kaydedildi. Ankara Sıkıyönetim Komutanlığı (3) Numaralı Askeri Mahkemesi, Yolîş Federasyonuna bağlı Ankara Yolîş Sendikası hakkında açılan davada sendikanm son genel kurulunda yapılan tüzük değişikliği sonunda, tüzüğe konulan bazı maddelerin Anayasaya aykırı olduğu ve suç unsuru taşıdığı kanısına vararak, sendikanın kapatılmasını kararlaştırmıştı. Askeri Yargıtay 4. Dairesinin bozma kararından sonra dosya Ankara Sıkıyönetim Komutanhğı (3) Numaralı Askeri Mahkemesine gönderilecek, mahkeme Askeri Yargıtay'm kararına uyarsa dosya sivil mahkemeye sevkedilecek. ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Balgat'ta Türkîş Yapı Kooperatifi tarafmdan yaptırılan 4906 konuttan 634'ü dün tö renle hak sahiplerine verildi. Balgat'ta işçi bloklarındaki ilk okulda düzenlenen törende konuşan Sosyal Güvenlik Bakanı Sadık Side «10 binden fazla işçi konutunun terkedilmlşlikten kurtarılarak tamamlanmakta ol duğıınu bildirdi. Sigortahlann yıllardır ödediği primler değer lendirilerek binlerce işçimiz bir an evvel konut sahibi olacaktır» dedi. Şide, «Bu yü içerisinde Sosyal Sigortalar Kurumu*na 10 milyar liraya yakın konut kre disi ödendiçini» belirterek «bu miktann 1980 yılı sonuna kadar dağıtılan kredi toplammm dörtte birine yakın olduğunu» bildirdi. Şide özetle şunları söyledi: «Gösterilen büyük gayret sonunda buçün bir bölümünü hizmete açtığunız Balgat kooperatif evleri ile Karabük'te yapılmakta olan kooperatif evlerinde inşaatlar süratle yürütülmektedir. Diğer parti işçi konutları daha sonra hak sahiplerine teslim edilecektir. Öte yandan Ankara ile Eskişehir ve Kütahya'da SSK'ca yap tırılan toplu konutlar da tamamlanarak 11 ve 14 kasım 1981 günleri hak sahiplerine da ğıtılacaktır. ' Böylece, 10 binden fazla İşçi konutu terkedilmişlikten kur tarılmış olacaktır. Sigortahlan n yıllardır ödediği primler değerlendirilerek binlerce işçimiz bir an evvel konut sahibi olacaktır.)» Törene MGK üyesi ve Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Sedat Celasun, Baymdırlık Bakam Tahsin önalp, îmar ve îskan Bakanı Şerif Tüten ile diğer yetkililer ve yurttaşlar katıldı. Balgat İşçi Bloklan îlkokulu bahçesinde İşçi Sitesi yapımını yüklenen întur A.Ş. tarafmdan yaptırılan Atatürk anıtı da Orgeneral Celasun tarafmdan açıldı. GENEL İŞ KAMULAŞTİRMA BEDELİNE İTİRAZ DURUŞMAS1 BAŞLIYOR ANKARA. (UBA) DÎSK'e bağlı Genelİş Sendikası kayyımlannın sendikaya ait Ankara'da yd.pılmakta olan, genel merkez bınasının kamulaştırma bedelıne yaptıkları itiraza ilişkin davaya 2 kasım pazartesı günü 13. Asliye Hukuk Mahkemesinde başlanacak. Halen yapımı sürdürüîmekte olan GenelIş genel merkez binası, Devlet Planlama Teşkilatmın ıhtıyacı için 9 milyon liraya kamulaştırılmıştı. Ancak, GenelIş kayyımları kamulaştırma bedelinin piyasa fiyatlarındin çok düşük olduğunu ileri sıirerek Ankara Sıkıyorietım Komutanlığma başvurmuşlardı. GenelIş kayyımlarmm konuya ilişkin başvurusunu görüşen Ankara Sıkıyönetim Komutanlığı «Gayrimenkulün tespit edilen kamuiaştırma bedelinin, rayiç bedelden düşük olduğu anlasıldığından yasal süre içinde tezyfdi bedeli davası açılmasını» uys;un e;ördü. Bu"nun üzerine Genelİş kayyımlarmın Aı^kara 13. Ashye Hukuk Mahkemesine başvurması üzerine, konuya iliskm 981/636 sayı ile bir dava açıldı. 2. kasım günü durusmaları başlayacak olan dava, Genel Iş lehme sonuçlanırsa Çankaya semrinde yapılmakta olan bma için 197 milyon 354 bın 958 lira kamulaştırma bedeli farkı ödenecek. Okuma yazma oranı yüzde 67'ye yükseldi ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) TİCARET SİCIU GAZETESİ BAŞBÂKANLIK EMRİNE VERİLİYOR İstanbul Haber Servlsl Odalar Bırliğinin yayın orgam olarak basılan Ticaret Sicil Ga zetesi, Başbakanlık emrine veriliyor. Bu konuda hazırlanan bir yasa tasarısı Bakanlar Kurulundan geçirilerek Konseye sunuldu. Bütün şirketlerin kuruluş ilanlannın yer aldığı Ticaret Sicil Gazetesinin bir ilandan en az 50 bin, günlük birkaç yüzbin lira geliri var. Tasarı yasalaşırsa, Ticaret Odaları Birliği tarafmdan basılan ve geliri Birliğe kalan gazete, Başbakanlık Basım Evinde basılarak geliri Hazineye kalacak. yüzde 1 örnekleme sonuçları Devlet İstatistik Enstitüsu, okullaşma oranları konusunda Ekım 1980'de yapılan Genel da bilgi verıyor. Buna göre, Nüfus sayımının örnekleme yön bir öğrenim kurumundan metemı ile elde edilen sosyal ve zun olan 19.122.458 kişinin yüz ekonomik bulgularını açıkladı. de 74,5'i ilkokul mezunu, yüzBuna gore Türkıye'de yaşayan de 3.8'i bir yüksek öğretim ku44 milyon 736 bın 957 kışinın rumu mezunu bulunuyor. Bir yuzde 51.5'i erkek (23.066.759), öğretim kurumundan mezun er yuzde 48.5'i ise (21.670.186) ka keklerin yüzde 4.8'i kadınların dın. Toplam nüfusun yüzde 64' yüzde 2.3HJ yüksek öğretim ünün 1265 yaşları arasmda diplomâ'lı. Yüksek öğrenim gör olduğu belirlendi. 12 yaşmdan küçuk olanların sayısı ise 15 16 milyonu geçti. DİE'nin açıkladığı verilere göre, 1975 yılında yüzde 62 olan 6 yaşmdan büyük nüfus içinde okumayazma oranı 1980'de yüzde 67'ye yükseldi. ANKARA (UBA) Danışma Altı yaşmdan büyük erkeklerin Meclisine seçilen işçi temsilciyüzde 80'inin. kadınların ise leri için Türkİş Genel Merkez binasmda rahat çalışabilyüzde 54'ünün okumayazma bildiği saptandı. Okuryazar ol meleri için özel bir oda ayrılmama oranının büyük yaşlar dı. Türkîş Genel Başkanı îbda yükseldiği ve 65 yaşmdan rahim Dsnizcier, Yönetim Kuyukarı erkeklerde yüzde 6O'ı, rulu toplantısı sonrası Danışkadınlarda yuzde 90'ı bulduğu ma Meclisine işçi temsilcisi olagözlendi. rak seçilen Mustafa Alpdündar, Güvenç ve Şakir 1980 genel nüfus sayımının Vahap müş 732.630 kişinin yüzde 77 5'i erkeklerden yuzde 22 5'ı kadınlardan oluşmaktadır. Bu oran ilkokul mezunları içın sırasıyla 61.3 ve 39.7 olarak goz lendi. 12 yaşın üzerindeki nüfusun yüzde 61.9'unun iktısaden faal olduğu belırlenirken bu yaş grubu içinde 11629 636 kışinın iktisaden faal olmadığı izlendi. Danışma Meclisinin işçi temsildlerine TürkIş binasında özel oda ayrıldı Öğünç'ü odasına davet ederek kendilenyle bir sure görüştü. Görüşme sırasında İbrahim Denizcıer, Danışma Meclisine seçilen işçi temsılcilerıne, işçi sorunlarını, Meclis'te eündeme getirerek savunacaklarına olan inançlarının tam olduğunu belirterek, kendilerine daha rahat çalısabilmeleri amacıyla Tıırk îş Genel Merkez binasmda özel bir oda ayrıldığını söyledi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle