22 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
l Kt 22 \^USTOS 19S0 B oştengıcfo, 25 OccrtE Eararfarrm v« tomarolayıcı önlemlerı büyuk bır umut g rışımi v« cıkış kapısı olarok kabul edenler, bugün varılan sonuçlar aşamasında pek de metnnun Bozükmemektedir. Özellıkle dışa açılma ve dövlz kazcrxJınci tşlemler •eferberllği. enflasyonu frenleme v« parasal dengeleme poiitıkaları sevindırlc) sonuç lara yol acmamtş; kararlann havada kaldıg*. dor boğazdan cıkış umut ve belırtüennln şlmdılik bulunmadığı endlsesl tyico yoğunlaşmtştır. Hatta bazı birlık ve örgutler aracılığı iie tnı dö şünceler acıkca kamuoyuna duyurulmuştur ve coğu kez bır uyan nıtelığınde olmuştur. 25 Ocak karortan ve 1980'ın ekonomik Vp» rtkli öbur gırişımlerl üç ana odak uzerıne otur* tulmuştur Bırbırıyla bağmtıtarı ve sonuçlorı lyiı CA araştırılamamış üc ano odak Bunlardan Wrisı dışa acılma konusunu özendirmedır. 8u konuda bir serl teşvık kararları alınmış ve Ihrocat patlaması sonucu ödemeler dengesınde göreco'i bır rahatlık umulmuştur. Ikıncısl lo talebin kısıiması ve üretlmin artınlmasıdır. Bunun tçın de esasen ana mucadele hedefl secilen »nflasyon tırmonışı. güdümlü pıyasa gorüntüsu gerısıne glzti olorak serbest bırakılmış, stokloma ve karaborsacılık gıbl yöntemlerle fiyat tırtnanışı adeta özendırılmıştir. Clcüicü önem'l nokta olarok da yopay ışlemlerin yoğun olduğu kesimler. daho büTuk bır serbestlık lclne itı'erek bir yandon maHyetlerin artmasına bir yandan da ekonomik değer yaratılmastnın engellenmeslne yol ocılmıştır. ömeğln para polıtıkası aracları öyle bir yapıya kavuşturulmuştur kl. belırli teşvık ve gelışmelerdsn yararlanmak lcın zorlamalı öz koynak artırımı ve fahış malıyetli kredi kultanımı adeta kaçınılmaz hale getirılmiştir. Bır bakıma ışletmeler para plyasası kıskac iarı arasında lyıce sıkıştırılmış, sununun sor» derece kısıtlı tutulduğu, tnevcut değerterln lso zaten flnans kesımınde dengell şeKilde dağıldıflı ortamda, tam anlamıyla bır fon bunolımıno yol acılmıştır. Hani Beklenen Döviz? olaylar ve görüşler Sevindirici Sonuç Yok Faik Y. BAŞBUĞ orotmoyacck b"r tOketlm seferbertığl M korşte laşılmaktadır Oysa tüketımi ve dışa dönük dövız çıkış kopısını kısıtlamanın yoıu olana karşı fıyat oynamalan lla caydırma yöntemınin uygulonması yer ne «yoklar» ekonomısı yarataraK sağlamrsa daha somut sonuc verir. Orneğın bulunmayan benzın, parası olup olmadığına bakmaksızın herkesl devre dışı bırakarak petrol faturosınaa göreceli bır tasarrufa yol ocar, Çok acıktır kl, Türklye bugünkü yapısıylo ürettığmin cok üstündekıni yeme dummunda olan bır ülkedlr. Bu tüketım sürecl 'cınde ana yerl ise petrol ve montaj sanayiınin gereksinim duyduğu hammoddeler almaktadır ve bellrttıöıcnız gıbı bu cok önemlı döviz tüketım kapılarındo fıyat caydırıcı etkı yapamamaktadır Öte yandan ihracat seferberllğınl aarboğaza ıten önemll bır başko neden ise. öconcü ana sorun olarak düşündüğümüz pora politikası Işlemlerıd r. Türkıye'de kenai kaynaklarıyla Işletme çarkını döndüren kesim kalmamıştır. İhracat kesıml ise tamaman dış kaynaklara baglı olarak calışmaktadır. Bu önemll niteiiğe karşm, halen tzlenen kısıtlayıcı ve yüksek malıyetli pora oyunlon. bir yandan pora bulmayı gücleştlrlrken, bir yandart da oluşturulan fonlann özellikle bürokrasl elinde calışmaz hale gelmesı nedeniyle, ihracat kesimlnl adeta cezalandırmaktadır. Başka deyişls özellıkle 25 Ocak kararlarındon sonro. secicl kredl uygulamasi omacıyla oluşturulan Teşvik Fonu gibl özel fhracat fonu öngörOlen saaece sözde kalan b r aldatmaca olmuş, ihracatın kre dıiendırılmesı konusu önemll ölçüde kllltlenmlş Ur. Hatırtanacaflı glb| yenl ekonomik onlemlerle blrlıkte bazı yenl ust orgonızasyonlara da gıdllmls ve bu arada Teşvik Dalrelen Başbakanlığa bağlı tek bir üst organda toplanmıştır Ama görunen odur kl, eskiden olduğundan daha katı bır şekilde, dev'et daırelen Merkez Bankası ve öbur aracı bankalar arosındaki yazışmalar yıne yaşamaktodır ve gsnel idai«nın cıkardığı karartarın Işletme doğrultusunda bir gırlşımclnın karar vermesl halınde sonuco varması Içın şekll aşamanın en az Ocdört ay atması gerek» mektedır. Bürokrasi başkasına oianak vermemektedır. Ekonomik önlem karorlan gennlırtcen ıcfne buyuK bır yanıigı soikonust omıuştur. Araclarm bağıntısız duşunulmesı ve nengeden yoksıın şekilde uyguiamaya koyuımosıaır bu yonılgı Sanayi ccrkı 1976 sonlarından ıtıboren buyuk olcuae calışamaz olmuştur Ve şon jcta uretm ve ıstıhdam sorur.u gerce«ten guntuk yo şamı etkıler hale gelmıştır Tırmcnan fıyatıarla bırlıkte ulusal gehr artışında ve boluşumjnde buyuk bır cökuntu meydana gelTiş bır yclunu bulup hammaddesını sağiayabılenler sıvrıli'lerken, genış bır ışletmeler ke^ım. de faalıyetterıni durdurma noktasına varmıştır. Ne var kı, bu kötu toblonun karşısında yer alan bır boşka konu vcrdır kı, buna gorb salt ödünc yeme llkesı cercevesındo ulusıararosı ekonomik dsnge ıcinde kendıne yer arayan Tür klye, 1977'lere kadar caiışm ş glbi gozjken eko nomık yapıs.yla 1977 sonrası yı'lora 35 mllyar dolar borc aevretme durumunda ka'mıştır. Bu rakam değışık nıtel kte oounçlsme'erj yansıtmaktadır kuşkusuz Ama yıne bu mıktar borcun önemll bölumıerl her yiı Turkıye'yı bcrc ertelöme sancılan ıc nde kıvrandırırken, ayrıca yıllık uc mılyar doların uzenndek, dış lıcaret açığı rakamlarıyla daha da duşundürücü bır yopıyı ve gelışmg surec ni de aynı zamanda özünde taşımaktadır. lyileşmeaen yana umutsuz bıçimdel Şlmdi özentl duzeylndekl uretimı narekete gecırrrenln başlangıcında ise durum farklı ve capraşık Bır kez harekete geçirllmesl amaclonan üretım dışa bağımtılığı nedeniyle kemerlert sıkma polıtıkasına ters Ikıncısi ise daha önemK ve yıne daha önce değındığlmiz para poiltıkasıyle uyumsuz bir görüntü sergilemeKtedir. Burada cok önemll bir noktayı hatırlatmokta yarar vardır. Bugün kısa vadell tahvll faizler! % 32, uzun vadelıler % 28 olarak belirlenmiştir. Oysa aynı değerlerl gercekte pıyasa oyunlarına arocı eden ve tosarruf sahıblne sunan kuruUşların reklamları net % 45 99 dolayla'inda faiz taahhutierıyle süslenmektedır Yani, bu tahvilın cıkaronına yüku, doğrudan doğruya ve dolaylı olarak % 100"» yakındır. üretımln finansman acmazında dıkkate almtT>osı gereken oranlar bunlardır Yenl faiz koramamelerlyle öyle bir kredl v tohvli pfyasosı o!uşnıru!muştur kl. Oretîmln yolın dış fınansmandan dolayı malıyetı % 60 ın Ozerındedlr Vurgulayalım Sa!t para sag anmasının malıyetı öbür gıder kaıemlenyle b rhkte nasıl bır duzeye varılacağını saptarraya calışmak gereksızdır. Bu acık gercege karşın üretımın tuketlmden yana karşılaşacağı durumun ge ecegı konusunda yorumda bulunmak olonoksızdır ÇOK dogal olarak yaratııdığı sanılan degerler bıf yandan olım gucü gıderek tukenen yenış kıtlelerın duyarsızlığı, bır yandan do uref m araçları olarak fınansal darboğazın sıkıştırması nedeniyle fartmaaan» değı! «djrmadan» /ana hareket gcsterecektır hıc kuşkusuz eıastıkıyetı cok katı ve kâr marıı cck yuksek vurçun kesımlen bu değerlendırmenın dışındadır Uzerinde durulması ge'eken ücuncü önemll makro ekonomik buyukljk se yaoay işlemlere zorianan para pıyasasıdır Para pıyasosına ılışkın ızlenen ana polıtıka şudur Fon sunuşunu sınırlı tutmak. KIT'lerl sağlıksız şekılde acıktan fmanse etmemek, emısyonu zorlayıcı her turlu banka. Merkez Bankası ılışkılerını engellemek Boylece mıktar teorısi cercevesınde ışlemlet ve devir suratlerınln duşürulmesıyle tstem bunalımmın önleneceği, Turkıye'dekı esas sorunun dcr ıstem yükseklığı olduğu dusunulrrustür Ne var kl, bu cok dar cercevelı auşünce ekonomık ünıteler dengelemesınde son derece olumsuz ve tehlıkelı gelışımlerı de peşınden süruklemıştir. Mıktar sınırlamaları bazı gelişımler üzerlne engelleyıcı baskı yaprrvsttr ama. esasen ekonomıde bulunan parasal defierlerın bu kez yoğun baskı.arla renk dsğıştırerek tekrar ekonomı lcın degerler halıne getırılmesı sonucu, hem ulusal gelırin yaratılması ve arttırılması anlamında pasıf bır konumda kalmış hem de yenı goruntuler icınde faız oyunları aracı edılmış olmosı nedeniyle malıyet arttırıcı bir nıtelik kazanmıştır Bugün hangı turde ve düzeyde oıursa olsun para pıyasasının dışında duşunu ecek «aklı» ve tkaralı» fon yoktur Her tur fonun cakıştığı yer cok değışık ve dolambaclı yollardan da olsa banka sıstemıdır. Bu yolların uzunluğu ve bazı mall bünye şışırme hesaplarıyla vardınlan karışıklığı, faız sapmaları ve malıyet arttırımları dışında hıc bır olumlu sonuca yol ocmamaktadır. Denenen yollar cok renklıdır kuşkusuz Işletme sahıbinın tahvıl oyunlarından solt sermaye arttırımına kadar genışletmek olanaklıdır bu yolu. Ancak satılıyor gözuken tahvılın de, artıyor gözüken sermayenın de gerısmde yatan paro, yatırılmadan döndenlen parasal ekonomik şişkınlıktır. Bugun yoğun bır sermaye arttınmı kampanyası sürdüruldüğü gözlenmektedır Özellıkle para kredl kurumları bu acıdan başta gelmektedır. Bu oluşumlan acıkca gözlemlemek olasıdır Ama hıc bır parasal kararda bu tür yapay işlemlen frenlemek ısteyen, yasal sınırlar dışında olanı ycsaı sınırtar ıcinde olanların yanına cekmek isteyen genel ıdare tasarruflarına rastlamak aynı ölcude olası değıldir. Süleyman Bey Hitler'e Benziyor mu ? Ne dersinlz?... Benziyor mu''... Hıtler'ın alnına doğru duşmuş bir saçı vardı, Suleyman Beyın tepesınde sac yok, Hıtlefın kare biç.m» bır b.yığı vardı, Süleyman Bey matrjş • Süleyman Bey Hıtler'e benzemıyor?... Pekı, ktme benzıyar?... Cuneyt Arkin'a, Alaln Delon'a benzıyecek değil ya'... Fıstıkç. Carter'e. bıtırim Schmıdfe benzemesı olanaksız Pınochefye de benzemez Süleyman Bey fızık ac»dan benzese benzese Musolını'ye benzetılebılır Al, n Süleyman Bey. 30 okka zayıflatın enses.ndck, ve şakaklanndaki saclon da usturayla kaz.tın. ozcok Musolın ye benzıyen bir görunüm ortaya c.kab.l.r Bunun ıçındlr kı Suleyman Bey, kendıs.ni Hıtlere benzetenler, az.msa Böyle şeyteri clddlyetsiz bulurum, dedl. Süleyman Beyl bir yana b.rakal.m Huseyln Feyzullah Turkeş Begl de bir yana b.rakai.m Ortada bir I6f dolaşıyor. laşızm tehükesmden soz edılıyor Turk,ye ye tum aa.rlig.yla bağdaş kurup oturacakmış faşızm .. rSuleymon Bey Hitler'e benzemiyor, Turkly» toşizmi Alman foşizmıne benzer mı 9 ... Benzemez. Nıçın''... . M , Cunkü Alman faşlzmi mllll Idr Turklye'cîe faşîrn gayrımıll' olmak zorundadır. Bırıncl Dünya Savaş.ndo yenık duşen Aimanyayo; Fransa ingıltere, Amerıka dayatmışlardı Versaılle Anlaşmasını . Yenenlerin yenılgiye uğrayan ulusa yuklenmelerı doğaldır Ancak yenilgıye uğrayan ulusun do ağır baskıtar altında tepkiler duyması doğal karşılanmalıdır^ Alman halkı sovaşın korkunc kalıtımlarını yuklenmıştl. ekonomik coküntü ıcmde kıvranıyordu, ıC ezıklığı ıcmde yoşıyordu Hltler böyle bir ortomda oluştu Yan zorboiıklc yan kurnazlıkla. arkosına hem Almnn haik.nmcyunu. hem Alman ordusunun desteğıni hem Almon endöstrısının gücünu almayı başardı Madencıler kralı Emıt Kirdorf celık tröstü llderl Frıtz Thyssen, sanayı kralı VVa'ter Funk'un yanısıra gercekten dunya capında bir auc oluşturan tüm Alman endustrısı Hıtler faşlzmlnl desteklemıştırB°rnovuc'duman. Nr ovuç kül: öluler, öiJier. ölOter. oluler. ölüler... Hitler, manyak ve megolomandı ama Hıtler'ın en bOyük cıkmazı. faşizmtn cıkar bır reiım olmayışında odaklanıyordu Buno karşm Alman faşizmlnm (özel adıyta nazizmin) ulusal bir endöstrlye dayondıa.ını da kımse yadsıyamaz Hıtler. yabancı bır kumpanyanm Almanyc'dak) temsılcisi veya muteahhitl olarak Alman polıtıka yaşamında boy gö9termedi. Türkıye'de faşizm gOYrımllll bir repm olur kökO (JTşorda komprodor sermayesmın dıktası nıtelığını taşır, Al manya nazizmının böyle bir özü yok Foşlzm heveslerl Ur ülkeyi nereya Cehenneme... Öyle bir cehennam kl orodo fabrlkatörüyle bankeri de cıra gıb) yanar. Türkıye'de Morrteoncu politikayı cok partlll re|lm gorünümü alttnda yıllardan ber! uygulayan sıyasal Iktldarların hıcbiri gercekten mlllıyetci değıllerdı Bugun de mıllıyetcilik bayrağını kökü dışardo gayrımıllı faşlzmln «uratına maske yapmak isteyenler ortada fır dönuyorlar. Amerıkan uşaklığında faşizm heveslennın ülkemızde gerçek mllllyetcl tepkıyl eo sert bıcmde karşısmda bulması doğaldır ve ötüm sokakjarda kol gezmeye başlamışsa. bunun tek nedenl, cöken Türkıye ekonomısin! toşizmln payandosında yoşatmak ısteğıdır Ama Süleyman Bey Hıtler'e benziyor mu?... dıye so* rarsanız Elbette benzemıyor. Parasal Çarpıklık Engeller Nerede? ihraoatın vo dolayısiyle dövlz kazanctnm ortmoyış nedenlen üzermde durmaya gereK yok Yıllardan ber! üzerınde kuramsal düzeyda »pekuıasyon yapılan ancak her devalüasyondan «onra mevcudun da bır dıllmı dışarıya kaydınlon bu konuda, yopısal bır yenilenmeye gitm*den ve tarım sektörünü ön plana çıkarmadan. bcğ'antılı olarak da uluslararası entegrasyonlora gıtmeden cıkış yolu butunamayacagına tnarv cımız tam. Bunun terslnden bakılırsa olaya. artırılamayan döviz olanaklanno karşm. dövlz Cıkış kopılarının genışllğl ve frenlenemeyişl. belkl de asıl tutarlı sonucun bu oçıdan gırişimterle eld* edileblleceğl konuyu daha da büyük ocmazlar lcıne Itmektsdır Bılındiğl glbi Turklve'de flyatlar tırmcndınlarak tüketimln kısılması omaclanrr.oktadır Sonucso ortada: Her yenl fıyot düzeymde bır öncekı dönem tüketimınl OKTAY AKBAL EVET HAYIR $ "Yiğit,, Bir Kişi! u ylglt Köker, kimdlr. necldir bümjyonnn. Ama APnın en çalışkan bir kişısi olduğuna hıç kuşku yok. Boş yere Genel Başkan Yardimcüı^ına getınnemışlerl Gerçekten. parüsıne çok yararh. genel beışkanına yardımcı bir görevh Gün geçmez kı adını radyolarda. TTlerde duymayalım. Kendahgınden konuşmaz, durup dururken meydana atılmaz bekler pusuya yatarak gozler Kımlerı mı? CHPnın Genel Ba'îkanını zaman zaman da Genel Sekretennı Bır bakmtşsınız Ecevıt konuşmuş, atıp tutmuş vermış verişUrn\ış Demırel'e APye Ecevıt «sayın»sız konuşmayan bir politikacıdır, aüp tutmalan venp venşUrmelen de behrlı bir duzeyde kalır Kımı zaman Ustünda? bu uslubu azacüt bozar, Demırerier gıbi konuşmayı dener Halk yığınlan kım daha baskın çıkarsa onu hakh mı gorur onu ustün mu görür orasını bılemem ama durmadan saldıran. durmadan karşısındakıne sataşan, d\rrma.dan çamur atan pohtıkacı tar surehgıne de olsa halkm dıkkatmi çekiyor Bay Yiğıt Koker işte bu ışm uzmanıdır Sanfcı işı gucu Ecevıt ı «marke etmek»! Hani futbolda unlü oyunculann ardına bır markaıcı takarlar onun ışı yalnızca o büyük futbolcunun oyununu bozmaktır peşınden aynlmamaktır, nereye gitse ızlemektır gerekügınde tekmeyle yumrukla yere yıkmak ne yapıp edıp hızmı kesmek asabuu boxarak becenksızlige düşmesını saglamakür. Ecevıt konuşmuş TV ler venyor dedıklennı Bıter bıtmez ötekı sunucu alıyor sözü, başhyor kalın kalın «AP Genei Başkan Vekıla Yığıt Köker, CHP Genel Baskanınm basm toplantısında söyledıklennı cevaplamış ve deroıştır kı .» dıye konuşmaya Bir kez değil on kez değıl yüz kez tanığı olduğumuz bır durvun bu. Nasıl da bıkmıyor Bay Köker gorevini bir kez bde nasıl ıhmal etmıyor' Böyle bır «fedaı» bulduğu ıçın Demırel oturup kalksm şukretsın. CHPlıler de «ah nerde bızde böylesı» diye ne kadar hayıflansalar yendır' Geçen akşam yıne aytu komedya oynandı TRT de .. Ecevıt, «Teı ördekı tırmanışın sorumlusu hükümettır Teror gunde 1520 kışının canını ahrken Chayatınun bahannı yaşıyorum' dıye kahkahalar atan bn başbakan göre\de bulundııkça terörun böylesine gehşmesıne guçlenmesıne elbette şaşıhnaz» dedı, ıktıdann başının sat egılımli terörisüeri korudugunu, hatta sagcıîann solcu göruntüsüyle olaylar yarattıklannı boylece sağ teröre mazeret arandığını söyledı. Ecevıt'm sözlennı okuyan sunucu nedense her zaman ya Iıafıf ya kısık sesle konuşiır, ama ardmdan sozü alan sunucu çogunlukla erkektır bu kışı AP G^nel Başkan Yardımcısı Yığıt Köker verdığı yazılı demeçte .» dıye bır başladı kı. Ecevıt m mandıncı sözleri uçup gıtU sankıl Bay Yığıt Koker ın ymeledığı sozler savlar hıç mı hıç degişmez, sanki bLr plak doldurmuş Ecevıt ın her konuşmasmdan sonra o bozuk plağı pıkaba takarl «Akan her damla kanda Ecevıt ve yandaşlannm manevı vebal ve gunahlan vardır» dıye başlar. sonra her zamankı suçlamalan sıralan 1974 affı, KontrgenUa, anarşıstlerle aynı çızgıde birleşmek, Atatürk, seçımden kaçmak. Ecevit'ln fıtne. fesat ve ıhtıras nöbetleri vb. Gercekle ügıslz laf kalabahklan .. Ne var kı AP Genel Başkan Vekıli görevinı buyuk bu baglılıkla sürdürmektedır. Okuyanlar, dınleyenler ne derler. ne düşunurler. bu bozuk plaktan bıkmışlar mı usanmışlar mı, umurunda degıldır Bay Köker'm! CHP Genel Başkarn konuşmuş, öyleyse o da hemen arkasmdan radyoya, TVye demeç veracek CHFde, Köker gibi birl yok! Demlren daklkası dakıkasına yanıtlamakla, lzlemekle, ona süreklı sataşmakla. suçlamakla, en ağır sözlen söylemekle görevli bir klşı yok CHFde Siz ne düşunursunüz bıhnem. ama Bay Köker kadar görevine bagîı, ya^ lan yanliş oldogunu bıle büe. salt başkanına, paröslne hizıaet etmek hevesıyîe bftylestne yirtman. cabalayan bir pohtıkacıya kızmah mı, yoksa «afertn» mi demeh? Bunu APlıler duşünsün... omanya. 23 agustos 1944 te Alman ışgalınden kurtuluşunun ve yenl düzenıne yönehşının 30. yılını kutlamaktadır 30 arahic 1947 de «Halk Cumhuriyeü»ni ilan etmış, 20 agustos 1965'te de bunun adını, «Romanya Sosyahst Cumhuriyeti* olarak degıştırmıştir. Kurtuluşundan oze'lıkle 1960'lardan bu yana, kendıne özgu sesını dunya kamuoyunda daha guçlü ve saygın bır bıçımde duyurur olmuştur. Kuşkusuz, bu saygınlıgm kazanılmasında, ülkenin ekonomik alandakı başarılarınm büyük bır etkısi olmuştur. Bu yazıda. Romanya ekonomısının genel durunvu ve son Beşer Yıllık Kalkınma Planlan uzennde, ana çızgllerle durmak istıyoruz. Hemen belırtelım kı, birer yılhk planlardan sonra Romanya. llkl 1951 1955'te olmak üzere Beşer Yıllık Kalkınma Planlan uygulamasına gırrruş ve bu duruma göre, ıçınde bulunduğumuz 1980 yılında altıncı Beş Yıllık Kalkınma Planı'nın son yüına gelmmiş bulunmaktadır. Önümüzdekı yıldan başlayarak da. 1981/1985 dönemını kapsayacak olan yedıncı Beş Yıllık Kalkınma Planının. uygulamasma geçılecektır Önce, Romanya'mn ekonomik alandakı gelişmesi hakkında şunlar söylenebılırUlusal Hasıla (Üretım) ve Ulusal Gehr açısından durum ele aluursa, 1950'ye göre lS75'te bu degerler on katı, 1978 e göre de onuç katı artmışür (Anuarul Statıstıc Al Republıcu Socıalıste Romanıa. 1979. sy 95) Ulusal Gelırde yıllık büyume hızı 1956 . 1965 donemınde % 7 9, 1966 1975 te % 10, 1971 1977 arası ise. % 10 9 olmuştur (Anuarul Statıstıc sy 637. Tbl 284) Kışı Daşma Ulusal Gelır artış hızı ise. 1971 1977 donemınde % 9 8'dır Bu verıler, otekl Sosvahst ülkeler arasında da, en yüksek gehşme hızı oranları olarak ortaya çiKmaktadır Aynı kaynaga gore Romanya'yı. Polonya, Bulgartstan ve Macanstan ızlemektedır. Romanya nüfusu, 1978 de 218 mılyondur Dogum oranı bınde 19 6, ölum oranı da bın de 9 6. bunlann farkı olan. yıllık dogal nufus artışı da binde on, yanı % l'dır. Boylece Romanya, doğum ve ölüm oranlannın düşürülnıesını önemli ölçüde başarmış bır ulkedır Bu görunümüyle, daha çok Gehşmiş Ülkeler olçütlenne dogru yolalmış bır ulke durumundadır. Ulusal Gehr artış hızıyla, klşı başına Ulusal Gehr R Romen Iktisadı ve Ilişkilerimiz ft ROMANYA, YENÎ DÜZENE YÖNELİŞİNİN 36. YILINDA EKONOMİSİNİ ÖNEMLİ ORANLARDA GELÎŞTİRMİŞTIR. ÜLKEMIZLE DE EKONOMİK İLİŞKİLERİ İYİ BİRDÜZEYDE SÜRMEKTEDİR. gelirin önemli bir bölümünün, bu arada 1965 lerden sonra üçte bıre varan bır oranının bınkım ve dolayısıyla yatınmlara aynlmasıjla gerçekleştınlebılmıştır Yatınmlara ayrılan fonlar 1951 1965 döneminde ulusal ge'ın n % 20 5'ınf oluştururken, 1966 1975 donemınde % 31 5 ını oluşturmuştur (Anuar. Stat sy 97, Tbl 41) Salt olarak ise, ulusal gehnn gıderek buyumuş olmasından dolayı, bu oranlann ıçerdıgi mıktarlar da gıderek büyumüştur Ornegın bu yıl sona eren 1976 1980 yıllannı kapsamış Beş Yıllık Kalkınma Planı. bır tnlyon Ley'lık yatınmı öngormuştur kı, bu rakamın 1951 1975 donemınde yapılan 11 trılyonluk yatınmdan bıraz aşagıda oldugu görülüyor. 1971 1080 donemınde sanayi aîanında ıkl mılyonluk bır çalışma (ıstıhdam) olanağı yaratılmış olduğuna degınılıyor 1981 1985 dönemını kapsayacak olan yedmci Beş Yılhk Kalkmma Planı döneminde ise. 130135 tnlyon Ley'lık yatırun yapılması öngörüluyor. Boylece, ulusal ekonominin sabıt anamal (kapıtal) stoku gıderek artınlmaya çalışılmaktadır. Sözkonusu sabıt anamal stoku 1950 1978 donemınde yuzden 701'e yukselmış, ancak, tanmda bu artış dört katı olmuşken, sanayide 17 katına çıkmıştır. Salt olarak ele alındığında, sabıt anamal (kapıtal) s t o kunun 1980 de ıkı trılyon Ley dolayında olduğu, 1985'te de üç tnlyon Ley e ulaşacağı bıl dırılıyor. tşte, değınılen bu anamal stok bazına dayanarak Romen ekonomısınde bu arada özellıkle sanayide çok onemh üretım düzeylerıne enşılmıştır Ve bu çabalan sonucu da, Romanya dış eko» nomık ılışkılerını hızla gelıştırmeye çalışıyor Sosyalıst ülkeler ekonomik bırleşmesı olan COMECONa uye olduğu gıbı, Gehşmiş Pıyasa Eko nomılen ve Azgelışmış Ulkelerle de sıkı bır ışbıriıgı var. Aynca, otekı ulkelerle ekonomik alanda (üretım, tıcaret ve hızmetler) karma or taklıklar oluşturmuştur Ülkemızle olan ekonomik ılışkılen de hızla gehşme gostenyor. Gerek, tesısler kurulmasında, gerek tıcaret iıacmınuı büyumesınde ıkı ulke arasında önemli gelışmeler vardır Boylece Roman ya ulusal ekonomıde behrh hedeflen gerçekleştırmek bakunmdan onemh başanlar elde etmıştır. .Prof. Dr. Nazif KUYUCUKLU hızı arasındakl koşutluk da, dogal nüfus artış hızının düşuk olmasından kaynaklanıyor Değındıtımiz toplam Romen nüfusunun 10 3 milyonu ışgucu, yani faal nüfustur (Anuarul Statlstic .. sy. 636. Tbl 283) Bunun 7.8 milyonu doğrudan doğruya mal üreten kesımlerde. yani tarım ve sanayide. geri kalanı da hızmetlerdedlr Ulusal Gelüin yapısına bakıldığuıda, Romen ekonomısınde sanayınln payı, inşaat (% 10 7) ıl e bırhkte. % 67 7 dolayındadır Burada, her za man değındığımız gıbı, Sosyalıst ülkelerde Ulusal Gelirın, Piyasa ekonomılerinden daha değışik olarak hesaplandıgını ve sadece mal üreten kesımler ve bunlarla ılgıh bazı hızmetlen ıçerdığim anımsamamız gerekır Bununla bırhkte, Ulusal Gehrde yukandakı sanayi payı. yıne de kuçümsenemeyecek bır orandır. Bununla Roman ya, Sosyahst ülkeler arasında Çekoslovakya (% 73 2) ve Demokratık Alman Cumhunyetı'nden (% 67 4 Yapım sanayu oranuıın yuksekhgı dıkkate alınırsa) sonra gelmektedır. Sanayı'de gehşme hızı dıkkate almdıgmda ise, bu açıdan Romanya'mn tanhsel perspektıf ıçın de, en yüksek bır gehşme hızı ortalamasını gerçekleştırdıgı görulür Bu ortalama, 1950 1968 dönemınde % 13 1, 19711977'de de % 12 7 olmuştur Aynca, sanayi kesımı 1978 de, yukanda belırttlğımız mal üreten kesımler. dekı 7 8 mılyon ışgücünden. mşaat dahıl 4 3 mılyonunu kendı yapısında toplamıştır. Tanm keslml Ulusal Gellrtn % 15 dolayındaki bir oranını yaratıyor Bu oran bazı kaynaklara göre daha düşüktur. Ulusal lşgOcunfln (faal nüfus) de, 1978de % 32 5'ı tanmda çalışmıştır. (Anuar Stat., sy 111. TbL 54). Romen tanmsal alanlan 14 0 mılyon hektar. tarla alan lan ise, 9 8 mılyon hektardır. 1978 venlenne göre, tarla alanlaruıın 72 mılyon hek tan, yanj yaklaşık % 73 4'ü Tanmsal Üretım Kooperatıflen, 17 mılyon hektan. yani "i 17 3'ü Devlet Tarun Işletmelen, geri kalan % 9 kadan da Özel Mulkıyet Işletmelerınce ışletılmıştır Tanm sal Üretım Kooperatiflen'ndeki alanlann oranı, bır süre önce daha düşük ıken, zamanla yukandaki duzeye enşmıştir. Ancak, aynı yıl Tanmsal Üretım Kooperatıf len'nm sabıt anamal (kapıtal) stoku 419 mılyar Ley olduğu halde. Devlet Tarım Işletmelen'nın 50 9 mılyar Ley, 1978 de Kooperatıflenn toplam yatırımlan 6 7 mılyar Ley olduğu halde, Devlet Tanm Işletmelennın 7 9 mılyar Ley'dır (Anuar Stat sy. 242245. Tbl. 112 ve 114) Tanm kesınu 1978'de (138 8 bın traktör e sahıp olmuş, 11 mılyon ton kımyasal gübre kullanmıştır (Anuar Stat sy. 247, Tbl 115). Toplam tanmsal üretım de, dogal olarak sanayım gensınde olmak la bırhkte, gıderek büyumüştur Toplam tanmsal üretım. 1950 1978 de yuzden 346'ya çıkmış ancak, bıtkisel üretım yüzden 322'ye çıkarken, hayvansal üretım 378'e yükselmıştır. Somut olarak ele alındığında da venler, bunu göstermektedır 1970 de 10 6 mılyon ton olan toplam tahıl üretımı, 1978 de 18 9 mılyon ton olmuştur (agJc sy. 253, TbL 118). Bunun on mılyon tonu mısır, 6 3 milyon tonu buğday ve çavdardır Ekonomıde ve özellıkle sanayıdekı bu gehşme, ulusal Konfederasyonumuzun Yürutme Kurulu Üyesı ve GENELIŞ Sendıkamızın Genel S9kreter. sınıfımızın mücodelecı önderı, ERTAN ANDAŞ'ın oni ölumu He Qzüntumu2 sonsuzdur Özüntumüzü mücadeiesıni sürdürmekle unutacağız. OİSK 11. BÖLGE TEMSİLCİLİÖt Cumhurıyet 4723 TÜRK HAVA YOLLARI AO.'NA SINAVLA (İngilizce, Almanca, Fransızca, Italyanca bilir) UÇUCU HOSTES ADAYLARI ALINACAKTIR ARANILAN NİTELİKLER 1 TC. uyruklu oimok, 2 jşe başvurma anında evll ofmamak, {Adaytor evll bulunmadıkianna daır kayıth oldukları nufus Idaresınden alacaklart bir belgeyı kayıt heyetıne teslım edeceklerdır) 3 En az lıse veya dengl bir okuldan mezun olmak 4 ingılızce, Fransızca Almanca ve Italyanca dıllennden bınnı bılmek (Ikıncı bır yabancı dılı bılmesi genel puanlamada 2 not kazandınr) 5 Sınav günunde 20 yaşına basmış ve 27 yoşından gün almamış olmak. 6 Boyu 1 60 m den kısa ve 1 70 m. den uzun olmamok ve boy kılo arasında aşın derecede fark bulunmamak (Adayların boy ve kılolarının scptanması icln şahsen başvurmalan gerekmektedır) 7 Belırli sürelı hızmet sozleşmesı koşullannı kobul etmek. 8 Savcılıktcn v» Emniyet makamlarından tsabıkası yoktur» belgesl olmak, 9 Daha önce hostes olup, yeniden muracaat »den adayların, o) 32 ycşınden Bön aimomiş olmalan, b) Görevlerinden meslekl yetersızllk, di3lpnn8lzlHc ve soğlık nedenterinden dolayı ışyerlerınden aynlmış olmamaları, gerekmektedır. Yukandaki nitelıklere uygun hostes adoylarının 229. 1980 pazartesl günö saat 09 OO'da Yeşılkoy'de THY Eğltlm Müdürlüğünde yapılacak seçme smavına katılabllme lerl ıcin ön kayıt Işlemlerinı 15 9 1980 pazartesl gunü 6aat 09 OO'dan itibaren en gec 18 9 1980 perşembe günü soot 17 00'ye kadar meeaı saatleri icınde tamamlamalan gerekmektedlr» Hostes odoylanmn 6n koyıt Islemlennl yoptırabllmelerl Icin, mezun olduklan okul dıploması, nüfus idareslnden alacakları evli olmadığını kanıtlayan belge, nufus cüzdan. aslı veya suretı. 8 adet yenl vesikalık fotoğraf, üstünde adresl bulunan 4 zarf ile bırlıkte Cumhuriyet Caddes. No: 198201 Harbıye Istonbul adresindekl THY AO Personel v« Sosya! tşıer Başkanlığma şahsen muracaat etmeterl rtca olunur. (Basm: 19719 . 4720) Satuö» : Çömlrarij*» a d m s : NAOtB NADİ Cmiı» C8AKI IGtL KKtNÇ A OmatadtUı TJL# CUMHÜRÎYET KASDI AHLAK r*SASIN» OTMATI T4AHR0T EDES S4/4 YenlrebB Trt • I 7 M « H«» • tZMtR: Haltt Ztj» Bolvan No 85, Kst S Tel 35 47 O 13 13 30 • »D4.N4 • S AtseOrk Cad. Turk Ban Kunmm U Hım W: 3 I t o : H Tel: J 4 S 8 O » W 1 BOEOLAB ANULKA KOOJT Soksk ABONE ÜCRETLERİ 4yi» tun t» Tart Oım TAKVİ M a AĞDSTOS 13» Oeoaı Tsyıa UOdüru : Oktay K U R T B O K E MMurt • Y»d?lert UüdüıO : OtU«n 1 • • n m notJMtJtoo «00 1.800 1800 «• 1X0 tm»k 4J3 |WTM^ Gftne; «J5 Akfua 19 S7 öile 13.17 taCkd B a a s «e n j t s ' OsUnotyat llntf*ıf* «• Gazeteclllk TJ13 >>gi>İT>ghı Tflrkoc» Oerad « m p U n j » vrunm, Ko.: aa«. Tdctea • n t r a Pnta KOOMB : *» AaJrat» Ubat»wtim T « : 13 »3 «8 17 03 Tsta 3136
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle