18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
ON CUMHURÎYET 12 MART 1980 Kıbrıs Rum Yönetimi VValdheim'in önerilerine olumlu yanıt verdi LEFKOŞE, (a a) Kıbrıs Rum Yönetiml. Birleşmiş Milletler Genel Sekreterl Kurt VValdheim'in, toplumlararası görüşmelerj başlatmak amacıyla yaptığı son önerilere olumlu yanıt verdiğini açıklamıştır Yapılan resmî açıklamada, görüşmelerin en erken bir zamanda başlaması tçin Türk tarafının da aynı şekilde hareket edeceği umudu belirtilmiştir. Rum yönetiminin açıklaması, Kipriyanu ile özel temsilci Golindo Pohl arasında dün yapılan görüşmeyi ve Rum yönetiminin konuyu Güvenlik Konseyine götürmeyi düşündüğü yolundaki söylentileri izlemektedir. Bu arada, Kıbrıs Türk Federe Devleti Başkanı Rauf Denktaş, «Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Kurt VValdheid'ın son girişimleri başarısız olur ve toplumlararası görüşmeler başlamazsa Maraş ve kendi devletimizi ilan konusunda gereğini*yaparız» demiştir. KTFD Başkanı Denktaş. Birleşmiş Milletlerln Kıbrıs konusunda aldığı son karar çerçevesinde toplumlararası görüşmelerin asla olamayacağını bildirmiş. «Bu çerçeveyi ortadan kaldıran bir yaklaşım lazımdır. BM Genel Sekreteri VValdheim'den ricamız budur, görüşmeleri engelleyen bu karan kaidırsın» şeklinde konuşmuştur. İngiltere'de bulunan KTFD Başkanı Denktaş, Londra Radyosu'nun Kıbrıs'daki son durum ve toplumlararası görüşmelerin başlatılması konusundaki gelişmeler ile ilgili sorularını cevaplandırırken, kendisinin Makarios ve Kipriyanu ile yaptığı görüşmeler çerçevesinde görüşmeye daima hazır olduğunu bildirmiş, toplumlararası görüşmeleri esas engelleyen tarafın Rum toplumu olduğunu söylemiştir. İran Cumhuriyeti'nin ilk Meclisi seçiliyor Derleyen: Cengiz ÇANDAR 270 üyeden oluşacak parlamento seçildikten sonra, hükümet kurulabilecek ve İran'ın Devrim Konseyi ve geçici hükümetlerle yönetilme dönemi sona erecek. Cumhurbaşkam Benisadr ile Beheştî'nin İslâm Cumhuriyet Partisi arasında parlamento çoğunluğunu elde etme mücadelesi, cunıa günü yapılacak seçimlerin güncel politika aeısından en önemli yanrnı oluşturayor. ran'da Devrim sonrasının ilk parlamento seçimlerl önümüzdekl cuma günü yapılacak. Seçimlerin önemi, islam Cumhuriyeti'nin bir yıldır sürdürdüğü kurumlaşma çaba iarında son ve en önemli dönemeç olmasında.. Parlamentonun oluşmasıyla hükümet de kurulabilecek ve İran'ın Devrim Konseyi ya da geçici hükümetlerle yönetilmesi dönemi sona erecek, İran, Devrimcl düzeni kurma çabala rına daha istikrarlı bir ortam Içinde girişebilecektir.. I Yeni İran rejiminde Güçler ayrılığı,, " ran parlamentosu, dünyanın her parlamentosu gibi bir yasama organı, bir yasa koyucu olacaktır. Ancak, yeni İran Anayasası'nda varolan bazı hükümler 270 üyeli Meclis'in işlevlerine, öteki çağdaş parlamentolara oranla belirli kısıtlamalar getirmektedir. Bunlann başında Koruyucu bir Konsey (Guardians Council) adı verilen bir Anayasal organın varlığı gelmektedir. KORUYUCULAR KONSEYİ: Yeni iran Anayasası'na göre 12 kişiden oluşacak olan Koruyucu Konsey, İran Parlamentosu'nun tüm kararlarmın İslâm kurallanna uygunluğunu saptamakla görevlidir. Koruyucular Konseyi'nin onaylamadığı hiçbir parlamento kararının yasalaşma şansı bulunmamaktadır. Koruyucular, Konseyi, lider (Fakih) İmam Humey ni tarafından atanan 6 bin adamı ile ülkenin yüksek yargı organlarınm göstereceği hukuk uzmanı aday ların 6'sının parlamento tarafından seçilmesi sonucunda oluşacaktır. Humeyni, 6 üye ve Başkan olarak Devrim Konseyi üyesi Ayetullah Mehdevi Kani'yi atamıştır. bile. VELAYETİ FAKIH: İran Parlamentosu'nun üzerin de bulunan ikincisi ve daha önemli organ Anayasa'nın öngördüğü Velayeti Fakih kurumudur. Buna göre, Fakih sıfatmı taşıyacak kişi başkomutanlığı üstlenmekten başka Parlamento'yu feshetmek, Cunyhurbaşkanı'nı görevden alabilmek, ordu komutanlarını atamak ya da azletmek, savaş ve barışa karar vermek gibi olağanüstü yetkilerle donanmıştır. Bu Fakih, bugün, İmam Humeynî'dir. Anayasa'ya göre, Fakih'in ölmesi durumunda ya yeni bir Fakih seçilecek ya da olağanüstü niteliklere sahip bir kişi yoksa beş kişilik bir Fakihler Konseyi kurulacaktır. İmam Humeynî, sahip olduğu bunca olağanüstü yetkiye karşın bunlan kullanmayacağını ve halk oyuna saygıh olacağını, Cumhurbaşkanlığı'na seçilen Benisadr'a başkomutanlık yetkisini devredip, Kum'daki özel kalem bürosunu kapatarak göstermiştir. Velayeti Fakih kurumu, kimilerine göre Şii düşüncesindeki «imamiye» anlayışının bir gereğidir, kimilerince ise Humeynî'ye Anayasal bir statü ka zandırma zorunluğunun sonucudur. I IRAN'DA DEVRİM MUHAFIZLARI 2 , onun başlangıcı 27 Şubat 1978'e rastlar. Cünkü, İMF İle ilişki kurup. devalüasyon yaparak iktidardaki varlığını koruyan hükümetlerln sayısı sadeoe dünyada değil, Türklye'de de çok azdır. Ondan dolayıdır kl, CHP ağırlıklı hükümetin tyenl bir koz» olarak ilerl sürdüğü devalüasyon karan, aslında sonun başlangıcı niteliğini taşır. Akşam saat 9'dan sabah saat 4.30'a dek süren toplantı önce teknik verilerin sergllenmesiyle başlar. Arrcak, saatler llerledikçe sinirler gerginleşir, sigara dumanlarsna politik kaygılar karışmaya başlar. Toplantıdaki genel manzara bakanıyla. bürokratıyla tüm CHP ekibinde bir tdevalüasyon fobisinin» varlığıdır. S KISKACI.NDA D TÜRKİYE Yalçın DOĞAN İMF almıyor.. Bizim hükümetimiz alıyor. Karar bir yandan ödemeler dengesi açıklarına çözümler getirecek, bir yandan da birikmiş milyarlarca dolar borç ların bir bölümünün ertelenmes) çalışmalarını başlatacaktır. Türkiye şu anda hem dış para, hem de Iç para sıkıntısının doruğunu yaşamaktadır. öyle, siyasal sonuçlar çıkaracak eğilimler ve yarışlar yerine, ekonomik olarak ne yapılması gerekiyorsa, onu söyleyin. İtham yerine karar alın.» ava birden ağırlaşır. Salona bir sesslzlik çöker. Sigara dumanları arasında Ecevit'in sesi derin sessizliği bozar: «Oturuma devam edelim. Siz ne öneriyorsunuz Sayın Köprülüler?» Ticaret Bakanı: «İhracatta vergi ladesinl artıralım. Kaldı ki, 1972 yılında çıkan bir tebliğ devalüasyonun belirli bir oranına kadar Maliye Bakaniığını yetkili kılar. Ancak. bir orandan sonra Bakanlar Kurulu karar verir.» İşletmeler Bakanı Bulutoğlu : «İhracatta vergi iadesi üçbeş azınlığm zenginleşmesinden başka bir işe yaramaz. Temel bir karar değildir Belki bir yan karardır.» Anayasa'ya göre İran parlamentosu (Meclisi Şurayı Millî) 270 sandalyeden oluşacaktır.. En fazla sandalye başkent Tahran'ın temsilcilerine ayrılmıştır.. Tahran milletvekili olarak 30 kişi secilebilecektir.. İran İçişleri Bakanlığı Tahran'a ayrılan 30 sandalye İçin 460 adayın mücadele edeceğini acıklamıştır.. Secimleri. ahşılmış parlamento secimlerinden ayıran çok belirgin bir özellik bulunmaktadır.. İran'da parlamento koltukları için sadece siyasal par tiler değil, aynı zamanda toplumsal amaclı örgütler ve grup lar ve dini kuruluşlar da aday gösterebilmektedir.. Bu bakımdan, seçim sonuçlarının elde edilmesinden sonra oluşaoak parlamento kompozisyonu alışılmış biçimiyle bir partiler yel pazesini sergilemekten çok. sl yasal akımlar ve duşünce okulları yelpazesinl yansıtacaktır.. 14 Mart seçimlerl özellikle Cumhurbaşkam Benisadr ile ül kenin en yaygın siyasal kuruluşu olan İslâm Cumhuriyet Partisi arasında üstünlük kazanma mücadelesine sahne olacaktır.. Devrim Konseyi Genel Sekreteri Ayetullah Beheştî' nin liderliğini yaptığı ve din adamlarının egemen bulunduğu İslâm Cumhuriyet Partisi, Cum hurbaşkanlığı secimlerinde Benisadr karşısında ağır bir yenil giye uğramıştı. Parti, seçimlere büyük bir iddia ile hazırlanmış tır.. İslâm Cumhuriyet Partisi' nin parlamento aritmetiğini ken di lehine çevirmesl gerçekleşir se, Devrim önderliğinin Ayetullah Dr. Beheştî ve Hüocetülis lâm Rafsanjanî gibl unsurları lçeren kesimi Cumhurbaşkanlığı secimlerinde yitirdiklerini bir ölçüde geri almış olacaklar ve ya sama organına egemen olarak Cumhurbaşkanı'nın etkisinl sınırlayabileceklerdir.. Bu nedenle, parlamento seçimleri, bir anlamda, İslâm Cum hurlyeti rejimine din adamiarı grubunun mu, yoksa İslâmcı olan ancak din adamiarı grubu dışında kalan unsurların mı egemen olacağı sorusuna yanıt getirecektir.. Parlamento'nun yapısı İktidar mücadelesi Ecevit sorar: Çare nedir? «İMF ile görüşmeden kararları alalım...» cevit'in toplantıyı açmasından sonrd llk sözü Kenan Bulutoğlu alır: c Türkiye cok büyük bir döviz bunalımındadır. Bir yandan işçl dövlzlerinl çekmek, bir yandan Ihracatı artırmak, bir yandan da kaçak ithalatı ortadan kaldırmak gerekir. İthalatta büyük rant lar (yasa dışı yüksek kazançlarY.D.) oluşmuştur. Şunun önüne geçmek için Türk llrası yeniden değerlendirilmelidir. Devaluasyonla birlikte temel kamu ürünlerine ve bu arada petrole de mutlak zam yapmak zorunludur. Yakında İMF lle ilişkilere geçllecektlr. Ne var kl, İMF İle İlişkilere geçilmese blle, bu kararlar alınmalıdır.» Maliye Bakanı Ziya Müezzlnoğlu toplantının başında konuşmak Istememlş, daha çok diğer bakanların ve teknisyenlerin konuşmasını dinlemiştl. Onun içln de, konunun Bulutoğlu tarafından açılması onu memnun etmişti. Kendisl İMF İle Türklye'nin llişkilerlne damgasını vurmuş ender kişilerden blriydl. 1950'lerden başlayarak 1980'lere dek Türkiye'nln sadece İMF ile llişkilerinde değil. önemli dış ekonomik llişkilerinde de Imza sahibiydı. Kayserl'nin bir köyünde 570 klşl arasından tparasız yatılı» sınavını kazanmış, arkasından Mülklye'de dönemlnln fen çalışkan» öğrenclsl olarak zamamn Cumhurbaşkam inönü ile aynı masada yemek yemiş, Maliye Müfettişliğinden sonra Hazlne Genel Müdürlüğü, Kurucu Meclis üyellğl. DPT Müsteşarlığı, Avrupa Ekonomik Topluluğu katında Türkiye Büyükelçiliği, Bonn Büyükelçlliğl gprevlerinde bulunmuş, 12 Mart'tan sonra Melen Kabinesinde Maliye Bakanlığı yapmış, bir ara Kıbrıs Koordinasyon Dairesl Başkanı, CHP Kayserl senatörü ve nihayet CHP'nin Maliye Bakanı olmuştu. Otuz yıldan bu yana kimbilir belkl de, blnden fazla toplantıya katılmış, yönetmiş, bu alanda çok az politikacıda bulunan deneylerle beslonmiştl. işte, şu anda bu deneylere rağmen, kendini gergln hisssdiyordu. E Yeni Anayasa ülkenin yürütme organlan olarak Cumhurbaşkanlığı'nı ve hükümeti öngörmektedir. Devrim Konseyi sözcüsü Hasan Habibî, bu konuda yaptığı bir açıklamada, «İran Cumhurbaşkanı'nın Fransa Cumhurbaşkam ile İtalya Başbakani'nın sahip olduğu yetkiler ranına denk gelen bir yürütme gücüne sahip olacağını» ifade etmiştir. Başbakan'uı yetkileri ise Frasa Başbakanınınkini andırmaktadır. YÜRÜTME ORGANLARI u tartışma sırasında IMF'ye gidilmesl azçok kesinleşmiş, İMF ile görüşmelere geçilmesl kararlaştmlmıştı. Bunu fırsat bilen Sanayi ve Teknoloji Bakanı Orhan Alp oldukça orijinal bir düşünceyi dile getirdl: «Madem dış kredi gereği var ve bu dış kredl İçin IMF'ye gitmek gerekir, o zaman gidelim. Devalüasyon gerekiyorsa, onu da yapalım. Hazır İMF devaiüasyon istemiş, suçu IMF'ye atarız. O istedl ve o yaptı, deriz. Bundan da yararlanırız ve devalüasyon yaparak döviz elde etmiş oluruz.» Sanayi Bakanı Alp'in bu sözleri kimilerinde tebessümlere yol açtı. Kimilerinin sinirlerini gevşetti. Saat sabahın 4.30'unu gösteriyordu. Başbakan Ecevit, «Son karan Bakanlar Kurulu versin. Birkaç saat sonra Bakanlar Kurulunu toplantıya çağırıyorum. Orada görüşürüz» dedi ve 28 şubat günü Bakanlar Kurulu toplandı. Orhan Alp'ten bir inci B 15 üyeden oluşan Devrim Konseyi kendi içinde uyumlu bir organ değil üyeden oluşan İran Devrim Konseylnde iki grup göze çarpmaktadır: Batıda eğitim görmüş aydınlar ve görüşlerl daha katı olan din adamiarı. Din adamiarı konseyde çcğuniuğa sahiptir. İki grup arasında sorunlara yaklaşım farkı İse, Cumhurbaşkam Abulhasan Benisadr ile güçlü İsiâm Cumhuriyet Partisi liderl Ayetullah Dr. Muhammed Beheşti arasmdaki sürtüşmede simgelenmektedir. Benisadr Cumhurbaşkanlığı seçimln! kazandıktan sonra, İmam Humeyni onu Ayetullah Beheşti yerine, Devrim Konseyi başkanlığına getirmiştir. Humeyni Benisadr'ı ayrıoa Silâhlı Kuvvetler Başkomutanlığına atamıştır. Bu olgu ise Ayetullah Beheşti tarafından tpek hoş» karşılanmamıştır. Siyasal gözlemciler cuma günü seçilecek, olan mecliste, Beheşti'nin kendine yandaş sağlama şansının, Benisadr'ınkinden daha fazla olduğunu belirtmektedirler: Cumhurbaşkanlığı secimlerinde gücünü, Hümeyni'nln desteğinden alan Benisadr'm partisi, ya da sağlam bir örgütü yoktur. Oysa Beheşti'nin islâm Cumhuriyet Partl si çok iyl örgütlenmiş olup, ülkenin her yanına yayılmıştır. TUTUMUNU DEĞİŞTİRL. Ayetullah Beheşti, ooak ayının başlarında rehlneler bunalımını sona erdirip, dikkatlerl iran'ın diğer sorunlarına çevirmek eğilimini göstermiş ve tutumunu yumuşatmıştı. Ama Benisadr'm Cumhurbaşkam seçilmesinden sonra, Beheştf yine sertleşmiş ve rehineler sorununu yokuşa sürmeye başlamıştır. Siyasal gözlemciler Beheştl'nin Benisadr'ı güç duruma sokmak amaoı ile tutumunu değiştirdiğini ileri sürmektedriler. I p H Partiler Gruplar Sıra Bakanlar Kurulunda... B Ecevit Hükümetinin Ticaret Bakanı Teoman Köprülüler, 1978 devalüasyonuna karşı çıkmıştı. B ulutoğlu «Doları 25 lira yapalım» derken, bir şey daha ekliyordu: «Işçi dövizlerine da ha yüksek bir kur verelim. 27.50 lira olsun işçl dövizi.» İşletmeler Bakamnı dinleyenler llk kez seslerlnl burada yükselttiler. DPT Müsteşarı Bilsay Kuruç karşı çıkti: « Devalüasyon lyice Incelenmeden yapılmaz, Yapılırsa. sonuçlarını lyl kestirmek gerekir. Bir pa ra operasyonu siyasal sonuçlar verebilir. Bunun ör neklerl var..» Dışlşlerl Bakanı Günduz ökçün: tBen burada bir şey söylemek Istemlyorum.. Yarın Bakanlar Kurulunda konu nasılsa yeniden ele alınaoak, orada konuşurum.» Işçi dövizîne daha yüksek... D evlet Planlama Teşkilatı, İktisadl Plânlama Dairesi Başkanı Oktar Türel: « I M F emperyalist bir kuruluştur.. Törkl ye şimdi yeniden İMF ile ilişkilere geçmek üzeredir. Aldığımız bilgiye göre, Maliye Bakanlığından bir heyet hafta sonunda VVashington'a gidecektir.. Dolayısiyle burada bir karar alınacak heyet öyle yola çıkacaktır. İMF gerçekte ulusları, az gellş miş ülkeleri fakirlik çemberinde tutan bir kuruluştur.. Onun için dikkatli olmak zorundayız..» Oktar Türel'in bu sözleri Meclisteki Başbakan lık Odasında bulunanlar arasında tepki yaratmıştır. Başbakan Ecevit sorar: «Pekl, ne vapalım?...» Devlet Bakanı Hikmet Cetln söze girer. «Ne yaparsak yapalım, ancak gitmeden, ycN nl Washington'da görüşmelere başlamadan blz kararları alalım. İMF ile görüşerek değil görüşmeden kendi kendimize karar almalıyız..» Bulutoğlu: «Yapılacak şey 25 liralık yeni bir kur saptamak, ayrıca işçiye 27.50 lik bir prim vermektir..» Muezzinoğlu bu noktada konuya girer: «Kararların kesin bir biçimde alınmasına taraf tarım.. Ancak. VVaşlngton'da pazarlık gucümüzün de bulunması gerekir. Bunu dikkate almak zorundayız..» Emperyalist bir kuruluş... Devalüasyon kararının alındığı 28 şubat 1978 tarihli Bakanlar Kurulu toplantısmda kabine içi ilk çatlak da meydana geliyordu asyon yapıldı, Menderes Idam edildl sonunda. 1970 devaluasyonu Demlrel'ln devrilmesine yol açtı, 12 Mart geldl. Şimdi blz yeni bir devalüasyon kararına gidiyoruz. Oysa, Türkiye devalüasyonlara karşı çok hassastır. İktidarlar büyük yara alıyor. Tarih de bunu kanıtlıyor..» akanlar Kurulu'nda Muezzinoğlu «devalüasyon yapılmazsa, Türkiye'nin güç durumda kalacağmı, döviz için devalüasyonun gerekli olduğunu» savundu. Ekonomik Işlerln eşgüdümünden sorumlu Devlet Bakanı Hikmet Cetin devaluasyonla birlikte ele alınması gereken diğer ekonomik kararların ve bu arada petrol zammının da zorunluğunu dile getirdl. Bu sözler üzerine Enerji ve Tabil Kaynaklar Bakanı Deniz Baykal yerinden bağırdı: «Benlm böyle bjr zam taleblm yok. Bu tör çalışmalardan da haberim yok.» Bağımsız Bakanlar da çeşltll nedenlerle petrol zammına karşı çıkarlar. Ancak devalüasyon kararını onaylarken Orhan Alp şöyle konuşur: «Madem ne ıstiyorlarsa yapıyoruz, barl tam yapalım da, onlarm dediği olsun ve İMF'den para gelsin.» Bir gece önce «Bakanlar Kurulunda konuşacağım» diyen Dışişleri Bakanı Gündüz Ökçün söz alır: «Devalüasyohlar hükümet yıkıyor. Onun içln karşıyım ben bu karara.» D Teoman Köprülüler karşı çıkar... icaret Bakanı Teoman Köprülüler llk kez düşüncesinl açıklar: «Devalüasyon yapmayalım. Bunun siyasal sonuçlarını göze alamayız. 1958'de devalü T I şte. bu sözler üzerine Muezzinoğlu yumruğunu masaya vurur: «Siz ne demek Istlyorsunuz?.. Benl Batı'ya teslim olmaka ve Iktidarın hayatıyla oynamakla mı suçluyorsunuz? Bu devalüasyon kararını Müezzinoğlu'nun yumruğu evalüasyon oylandı ve kararlaştırıldı. Ancak, Işçi dövizi İçin prim önerlsl geri çevrilmiştl. Petrol ürünlerl dışında, temel ürünlere de zam yapılması yine aynı toplantıda kararlaştırıldı. Işte, Ecevit Hükümeti en büyük hatayı petrole zam yapmamakta Işliyordu. Petrole zam yapmaması birkaç ay sonra başına büyük Işler.açacaktı. Hatta gercekleştlrdiğl devalüasyonun etkisinl bile İMF'nin gözünde silecek ölçüde bflyük bir hataya düşüyordu. Petrole zam yoktu. Cünkü. petrol zammına llişkin çalışmalar, ylne pratlk siyasal bir hata olarak, Ener|l ve Tabll Kaynaklar Bakanlığı dışında yürütülüyor, bu Işlerden sorumlu Bakan Denlz Baykal'ın haberl olmaksızm zam seçeneklert belirlenlyordu. Deniz Baykal hazırlanan seçeneklerle llk kez Bakanlar Kurulunda karşılaşıyor ve «yetkl tecavüzü» dlye nltelendlrdiğl bu olaya «Enerjl Bakanı olarak» karşı çıkıyordu.. Böylece ka bine içinde llk çatlak da belirmlş oldu. Baykal ile Hikmet Çetin'In arası açıld». COnku, Cetin petrol zammınt kendi uzmanlarıyla hazırlatmış ve Baykal'a haber vermemiştl. 1 Mart 1978 günü Türk Lirası dolar karşısında 19.25'ten 25'e düşürülmesi karan Resml Gazetede yer alıyor, yüzde 33 oranındakl Cumhuriyet Tarlhlnln yüksek devalaüasyonlarından blri daha yürurlüğe glriyordu. Hafta sonunda Petrol zammıni cantasmda taşımayan altı uzman yuzde 33'lük devalüasyona güvenerek «Ecevit iktidarına yeni ufuklar açacak» VVaşhington seferlne gldlyorlardı. İMF merakla yeni Iktldarı ve aldığı kararları bekJlyordu... Ancak, Türklye bu yola nasıl glrmişti? Bunu bllmek içln 1946'ya dönmek gerekir. Ve 1946 devalüasyonun renkH öyküsünü blimek gereklr... Petrole zam kavgası.. Seçimlere en iddialı olarak ha zırlanan İslâm Cumhuriyet Par tisl dışında, Benisadr'ı destekle yenler «İslam Devrim Kongresi» grubu adı altında bir aday listesi ile katılmaktadırlar. Ay nca, eski Başbakan Mehdl Ba zargân'ın liderliğini yaptığı Iran Özgürlük Hareketi ile İran Devrimi'nin laik kanadını temsil eden eski Dışişleri Bakanlarından Kerim Sencabî'nin liderllğindeki Ulusal Cephe, Tahran İçin 20, Tahran dışındakl lller içinse 9 adayla seçlmlerde yarışacaklardır.. Soida yer alan örgütler ara sında en iddialısı olarak solcu islamcı Halk Mücahitlerl Örgütü gözükmektedir.. Mesut Rajavî önderliğindeki örgüt, Ab durrahman Kasımlu önderliğindeki Kürdistan Demokrat Partisi İle Kürtlerln etkin dinî liderl Şeyh İzzettin Hüseynî tarafından da desteklenmektedir. Solun diğer örgütlerl arasın da yer alan Halk Fedayllerl İle Sovyet yanlısı Tudeh'in alacağı sonuç ise merakla beklenmektedir.. Washingtonfda yeni Israil Dışişleri Bakanmın, Camp David anlaşmalarının uygulanmasını güçleştireceğinden kaygı duyuluyor ABD Dışişleri Bakanlığı İsrail Dışişleri Bakanlığın* İzak Şamir'in getirilmesi ko nusunda yorum yapmayı red detmiştir. Dışişleri Bakanlıftı sözcüsü JHodding Carter, Şamir'in İsrail Dışişleri Bakanlığı* na atanmasmın bir «iç sorun» olduğunu, bu yuzden yorum yapmanm dogru ol mayacağıru söylemekl0 yetin miştir. Sözcu bununla birlikte Amerikan hükümetinin İsrail* in yeni Dışişleri Bakanıyla «çalışabileceğini» bildirmiştir. Washington'daki uzman cevreler ise. Şamir'in atan masmın Camp David Anlaş masını guçleştireceğinden kaygı duymaktadırlarj WASHtNGTON, (a.a.) " Devrim Konseyinde Bensadr'a karşı Beheşti'nin ya nında yer alan diğer bir sertlik yanlısı din adamı ise Ayetullah Hasemi Rafsanyani'dir. İslâm Cumhuriyet Partisi'nin 2 numaralı adamı ve eski İçişleri Bakanı Rafsanyanl geçen yıl Forghan tedhiş örgütü tarafından duzenlenen bir suikast girişiminde yaralanmıştı. Devrim Konseyinde önde gelen diğer bir din adamı da Ayetullah Abdül Erdebili'dir. Erdebili, Humeyni tarafından baş savcılığa atanmıştır. Liberya'da geçen hafta başarısız bir darbe girişimi olmuş MONROVİA, (a.a.) Llberya Devlet Başkanı Wllllam R. Tolbert, geçen hafta İçinde Liberya hükümetini devlrmek amacıyla bir darbe girişimi yapıldığını, ancak girişimin bastırıldığını söylemiştir. Tolbert, darbecilerden 40'ının halen tutuklu olduğunu ve darbe lideri Gabriel Baclus Mathevvs'un da Monrovia'dakl Vatikan Büyükelçiliğine sığındığını belirtmiştir. Llberya'nin New York'da görev yapan bir diplomatı olan darbe liderl Matthevvs, ülke içinde «Halkın İlericl Partisi»nl örgutlemlş. ancak bu partinin giriştiği eylem, güvenlik kuvvetleri tarafından bastırılmıştır. Devlet Başkanı Tolbert, hükümeti devirmek İçln önce genel grev çağrısı yapan Matthevvs'ün, 4 mart tarihinde, kendisinin başkentte olmadığı bir günde iktidarı ele geçirmek için harekete geçtiğini bildirmiştir. YARIN: Mecliste «devalüasyon» sözcüğünü duyan herkes soruyordu: Nedir bu?
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle