24 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
ON CUMHURİYET 11 MART 1980 Yugoslavya'da dizginleri elinde tutacak *etkin bir grub,,a gereksinme var Dış Haberler Servisi c M I: AREŞAL TİTO'nun ölüm döşeğinde bulunduğu şu günlerda üzerinde en cok durulan sorunlardan birl yaşh llderln ö|ümünden sonra yerinl kimin dolduracağı. Gerçi Mareşal Tito, ölümünden sonra ülkenin yönetilmesj lcin kolektif başkanlık sıstemj kurmuşUr. Ancak Belgrad'da genel kanıya göre kolektif başkanl'ğa karşın, bu kurumu denetteyecek ve ıpleri eiinde tutacak bir cetkirt gruba» gereksinme vardır. Siyasal gözlemcilere göre Vladimir Bakaric, Stane Dolanc ve Savunma Bakanı Nikola Ljubicic arasında en güçlü olanı, Bakaric Belgrad'da siyasal gözlemciler Tlto'nun ölümünden sonra «etkin grubun» önde gelen üyeleri arasında özellikle üc Islm üzerinde duruyorlar: Bunlar Vladimir Bakaric (67), Stane Dolanc (54) ve General Nikola Ljubicic'tir (63). Bir Hırvat olan 67 yaşmdakl Vladimir Bakaric hem partl prezidyumunun (başkanlık kurulu) hem de kolektif başkanlığın üyesidir. Bakaric ayrıca ulusal savunma komiteslnde de en yüksek duzeydekl sivil yetkilidir. Gözlemcılerin kanısına göre. Bakaric partinin lc güvenlik dairesini de yönetmektedir. Böylece Bakaric Tito'nun ölümünden sonra Yugoslavya'nın cen güçlü adamı» olabilecek durumdadır. Bakarc'in 2. Dünya Savaşı sırasında Mareşal Tito'nun savaş arkadaşı olması da, kendisinin Tito'nun ölümünden sonra liderlıği ele alma şansını güclendirmektedir. Savaştan sonra ise Bakaric Tito ile birlikte Yugoslavya'yı Sovyetler Birliğlnden kppartmıştır. Bakaric o güniere ilişkin şu anısını anlatın f Tito'dan telefon 1948 yılmda bir sabah Tito'dan acele telefon gellr. Mareşal Bakarıc'in derha! bir uçağa binerek Moskovaya gitmesinı ve Stalin'le görüşmesini emreder Bakaric «Ama Stalin'ın bir Yugoslav temsilcisine hakaret etmeye çalışacağı kesin» der. Tito ise şu yanıtı verir: cEvet çalışacaktır, ama ancak sen izin verirsen bunu başarabllir.» Kimi gözlemcîler Bakaric »cln tYugoslavya'nın TalteYrand'ıt demektedlrler. Bakaric son yıllarda Tito'nun liberalleştlrme ve ademî merkeziyet tezlerini savunmuş ve o günde çalışmalar yapmıştır. Ancak Bakaric'in sağlığının bozuk olması Yugoslav yetkililerlnl kaygılandırmaktadır. Ciğerlerinden rahatsız olan Bakaric. gecen yıl uzun süre Adriyatik sahillerinde dinlenmlştl. TİTO'NUN Ö Ü Ü SONRA LİDERLİK İN ÜÇ Ü Ü ÜZERİNDE STANE DOLANC (54) • F£,7 Yunanistan Arap dünyasıyla ilişkilerini güçlendiriyor Ocak ayı sonunda Filistin Kurtuluş Örgütü Siyasal Daire Başkanı Faruk Kaddumî'nin Atina ziyaretinde, Yunanistan'ın FKÖ'yü resmen tanımayı kararlaştırması, Yunan Arap ilişkilerinin önündeki en önemli virajın dönüldüğü biçiminde yorumlanıyor. "lyr A nn/^v'nun güneydoğu t 1 1 j \ JL \/ kanadını oluştuGENERAL NİKOLA LJUBİCİC (63) t *a H «Genç» yöneticiler Solovenya Partisi başkanı 54 yaşmdakl Stane Dolanc İse DURULUYOR "1977 sonunda İller Bankası I kaynaklarından 1,5 milyarın MC ortaklarınca paylaşıldığını saptadım, Erzurum'a icabıma bakılmak için gönderiliyorum,, llizGüner, Hakkâri llİmar Müdürlüğüne sü rülen bir hanım memur, «Kac günde gidersi nlz oralara» denılınce «Van'a kadar ucakla gitmeyi düşünüyordum.THY'nın haii ortada. Bursa Hava Yolları da Van'a calışamaz sonra karkış var. Bahardan önce kaikmazmış oralarda. Ama gide ceğim mutlaka gıdeceğım» diye başladı. 4 bin 407 lira harcırah tahakkuk ettırdıklerini söyledi sonra. Başının nasıl derde gırdığıni sorduk, «Sizin yüzünüzden» diye anlatmaya başladı: «Ben daha önce de bir kıyıma uğramıştım. Araş tırma Daıresınde calışıyordum. Sızın gazeterilzl oku duğum lcm kendısmın benimle . calışamayacağını söyledi. Kim diyeceksiniz, Aziz Kesemen... MC döneminde Araştırma Daıresı Başkanıydı. Dert denemez hem nicm özür dıleyecekmişsiniz. Resmen yasaklasınlar gücleri yetıyorsa. Kâğıt. döviz dar boğazı, filan deyip bir ölcüde yasaklıyorlar zaten. Fakülte mezunu olarak utanmıyor musun Cumhuriyet gazetesi okumaya diye hakaret etmeye de yeltenmişti. Gerekll cevabı aldı sonuçta..» VLADİMİR BAKARİC (67) ran iki komşu ülke Türkiye ile Yunanistan'ın dış polıtıka çizgılerinde son zamanlarda yeni yonelimler gözlenmektedır. Türkiye'nin bir par çası olduğu İslâm dünyasıyla^ ilişkileri zayıflamaya yüz tutmuş ve Batı ile ilişkileri daha da güçlendırılirken, AET'nin 10. üyesi olması kabul edılmiş ve öteden berı kültürel ve coğrafi nedenlerle Batı'nın ayrılmaz bir parcası olarak benımsenen Yunanistan'ın Arap dünyasıyla bağları gelişmektedir. Yunan Arap ilişkilerindeki en önemli viraj Ocak ayı sonunda Filistin Kurtuluş Örgutü'nün Dışişleri Bakanına denk Si yasal Daire Başkanı Faruk Kaddumî'nın Atina ziyaretinden son ra alınmıştır. Kaddumî'nin Atina' da Yunan Dışişleri Bakanı Yorgo Rallis'le yaptığı gorüşmelerden sonra FKÖ'nün Yunanistan'da bir temsılcılik açması karara bağlanmıştır. Temsılcilik, bahar ayları içinde FKÖ Lideri Yaser Arafat'ın Atina'ya yapa « cağı resmi ziyaret sonunda açılaaak ve çalışmaya başlayacaktır. Yunanistan'ın Politikası Arap «Genç» Yugoslav yönetlcilerl arasında en etkin olanı dlye nltelendirilmektedir. On yedi yıl ordu haber alma örgütünde calışan Dolanc Komünist Parti Prezldyumu üyesidir. Dolanc'm kişiliğî ise tartışma konusu olmuştur. 197Q*lerln başlarında Hırvatistan'da milliyetçilerl temizlerken acımasız davranmakla un yapmıştı. Yakınlan ise onu bir «pragmatist» olarok gö~ rüyorlar. 68 yaşmdakl. General Nikola L|ubiclc İse. 1967 yılmdan bu yana Savunma Bakanlığı görevîni yürütmektedir. General Nikola da Bakaric gibi 2. Dünya savaşı sırasında Tito'nun yanında çarpışmıştır. Tito'nun muhafızlarının komutanı olan Nikola L|ubicic Tito'nun Almanlar tarafından yaralandığı Dvar savaşında Mareşal'ın yanında bulunuyordu. Kendini siper etti Bazıları L|ubiclc'in bu çarpışrnada kendisînî TitoVa sîper ettiğinj söylemektedirler. 1967 yılmdan bu yana Savunma Bokanlığı görevim yuruten Ljubicic, Yugoslavya'nın savunma gücünü arttırm« yolunda yaptığı başarılı atılımlarla dikkati çekmiştir. Gözlemciler Tito'nun ölümünden sonra Bakaric, Dolanc ve Liubicic'in Işbirliğl yaparak Yugoslavya'nın geciş döneminl, cKazasız belasız» atlatmasına çalışacaklarını tahmin etmektedirler. SAHİPSİZ MEMURLAR RÖPORTAJ Erbil Tuşalp Yunanistan, tıpkı Türkiye gibi 1947 yılında Fillstln'in takslminl ve ikiye bölünmüş ülkede bir Arap, bir de Yahudi devleti kurulmasını öngören Birleşmiş Milletler oylamasında aleyhte oy kullanmıştır. Ancak, 1948 yılında Türkiye'nin yeni kurulan İsrail devletini tanımasına karşılık, hiçbir zaman îsrail ile diplomatik ilişki kurmamıştır. îsrail'i «de jure» olarak tanıma makla birlikte ticari ilişkiler kuran Yunanistan gene de, Arap dünyası üzerinde Türkiye'ye orania daha Itibarlı bir durum kazanmıştır Nitekım, Başbakan Karamanlls, geçen yıl Suriye'yö yaptığı gezide «Yunanistan'm İsrail'le diplomatik llişkl kurmayı düşünmediğini» söylemiş ve ülkesinin «Batı'dan bu yön den gelen baskıya karşı koyduğunu» ileri sürerek Arap dünyasını üzerinde Yunanistan'ın ltibarını pekiştirmey! amaçlamıştt. Yunanistan'ın geleneksel olarak sürdürdüfiü bu Arap politl kasının önemli hedeflerinden birinin Türkiye'yl bölgede yalnız bırakmak olduğuna kuşku duyulmamaktadır. Türkiye'ye karşı en katı tutumun basını çeken Yunan politikacısı PASOK Lideri Andreas Papandreu, Karamanlis hükümetini sürekli olarak Araplara yakın bir politika izlememekle eleştirmıştir Karamanlis'in İsrail lle diplomatik Hişkl kurmamakta dlrenmesi bile Papandreu'yu tatmin etmemiştir. Karamanlis hükümetini FKÖ'ye karşı tavnndan ötürü eleştiren Papandreu 1979 Eylül'ünde FKÖ Lideri Yaser Arafat'ı Atina'ya davet etmiştir. w AET, Türkiye* Yugoslavya ve Romanya ile ilişkilerini geliştiriyor vrupa Ekonomik Topluluğu (AETJnln son aldığı JfaFariar cereevesinde Türkiye, Yugoslavya ve Romanya ile ilişkilerini geliş* tirmeye başladığı görülmekte ve bu gelişmenin sürdürülmesln de de kararlı olduğu anlaşılmaktadır. Türkiye'nin AET'ye tam üye olmak yolundakl ısrarlı başvuruları Karşısında bunun «kısa dönemde olanaksız» olduğunu söylemekten çekinmeyen AET, buna karşılık Ankara'nın Istediğl kolaylıklar ve yardım konusunda gecen dönemlere oranla daha cılımlıt bir tutum îziemeye başlamıştır. Bu ilişkilerin, Nisao içinde daha da sıklaştırılacağı belirtilmektedir.. Nitekim gectlğimlz günlerde, Türkiye'nin AET'den aldığı bazı sanayi girdilerine yeniden gümrük uygulamaya başlamasının kabulü ve üstelik buna karşılık AET'nin Türkiye'den aldığı bazı gıda maddelerine ve bazı dokuma ürünlerine uyguladığı gümruk alanlarını önemli ölcüde düşürmesl, gerek Brüksel'de gerekse Ankara'da cdondurulan ilişkilerin yeniden ışınmaya başladığı» şeklinde yorumlanmaktadır.. Gerçekten de Dokuzlar, geçen ayın sonunda aldıkları kararlar uyarınca bir yandan Yunanistan'ın tam üyeliğinin Türkiye'ye herhangi bir zarar getirmeyeceği güvenceslni verirlerken, öte yandan ca Türkiye'den daha fazla dışalım yapmayı, Türk işçilerine daha geniş hak ve olanakiar tanımayı ve parasal yardımı arttırmayı kabul etmektedirler. AET üyesl ülkelerde toplam olarak 650 bin Türk Işcislnln yaşaöığı bilindiğinden, bunların AET üyesi ülkelerde «serbest dolaşımlarına» olanak tanınması, Ankara'nın bir ölcüde rahatlamasına yol cçmıştır. Türkiye'nin İçinde bulunduğu cffias» durumundan kurtulmak Gmacıyla AET'den önemli parasal yardımlar beklediği de bir gerçektir. Türkiye. geçen yıl AET üyelerine olan 5 milyar dolar tutarındakl borcları için yeni bir takvim düzenlenmesini kabul ettirmiş olup yeniden ve 3 milyar dolar tutarında bir borca gereksindiğini belirtmektedir. AET yetkilllerl de topluluğun uzun dönemdekl amacının, bir yandan Türkiye'ye yardım ederken bir yandan da bu ülkenin dışsa tımlarını ve dolayısıyla döviz gelirlerini arttırması olarak belirlenmektedir. YUGOSLAVYA VE ROMANYA: AET'nin Türkiye gibl. İlişkilerini geliştirmek" Istedlğl ikl ülke de Yugoslavya İle Romanya'dır. Yugoslavya İle bir süreden beri başlatılan ve olumlu yolda giden ilişkilerde temel amaç, Tito sonrası Yugoslavya'sını yitirmemek olarak belirlenmektedir. Nitekim bu amaçla. Yugoslavya ile topluluk arasında, süresi 1978 yılında dolan ticaret anlaşmasının yerine yeni ve daha yakın ilişkileri öngören bir anlaşma düşünülmektedır. Yugoslavya AET'den. bazı mallardakl gumrük oranlarının duşürülmesini ve kendisinden daha fazla dışalım yapılmaSını Istemektedir. öte yandan. AET'nin Romanya lle ne gfbl gellşmelerl pldolddıâ» fienüz açıklık kazanmamakla birlikte. bu yakınlaşmanın da gümrük oranları ve daha fazla dışalım temellerine dayandırılacağı sanıl maktadır.. (DIŞ HAPERUR F Gerçekten de Karamanlis hü kümeti, İsrail ile diplomatik ilişki kurmamakla birlikte FKÖ'ye de kuşku lle bakmıştır. Bu tutum, Yunan Arap Ilişkilerlnin tüm olumlu yanlarına rağmen, Yunanistan'ın Arap dünyası lle ilişkilerini güçlendirmesinde baş lıca engell oluşturmuştur. Yeni Dönem 1979'un son aylarında PASOIC un yanısıra Karamanlis hükümeti de el altından FKÖ lle temaslannı arttırmıştır Ekım ayının llk haftasında Arafafın Ankara'ya gelerek FKÖ'nün Tür kıye temsilcıliğıni açmasının Yu nanıstan'ın FKÖ'yü resmen tanıma konusunda Yunanistan'ın çabalarını hızlandırıcı rol oynadığı dıkkat çekmektedır. Sonuç olarak, Yunanistan, Türklye'nm 1979 sonbaharında attığı adımı bırkaç aylık bir geçıkmeyle 1980 llkbahannda atmaktadır. Bu gecıkme gibi görünmekteyse de, aradan gecen aylar Türkiye, Arap dünyasıyla bağlarının iyıce gevşemeye yuz tut tuğu bir dönemı ifade etmektedir. Üstelik, Türkiye'nin İsrail ile diplomatik ilişkilerini sürdürmekte olmasına karşılık Yunanistan Arap dünyası önünde böyle bir dezavantajo da sahip bulunmaktadır. Tanınmış Fransız gazetesi Le MOnde, Yunanistan'ın attığı bu adımın Arap diplomatik cevrelerinde memnunıyet yarattığını, Yunan . Arap ılışkılerının normalleşmesinın Yunan halkının geleneksel olcirak Arap yanlısı tutumuna uygun düşeceğıni be lirttiklerini kaydetmektedir. Le Monde'a göre tarihsel gelenekler. siyasal faktörler ve başta petrol olmak üzere ekonomik gereksinmeler Yunamstan'a bu adırrı attırmıştır. Yaser Arafat'ın kısa bir süre sonra Atina'ya yapacağı resmi ziyaret bu adımı somutlaştıracaktır. Dış Haberler Servisi N'olacak? ir başına Hakkâriye gltmeye kararlı Filiz Gü ner'e «Gelecek için ne düşünüyorsun, ne olacak bu işin sonu?» diye sorduğumuzda şu yanıtı verdi. «Babam emekli öğretmen. Erkek kardeşim. bir yıllık devlet memuru, ona da işyerıne de baskılar var. Benim ne olacağım belirsiz. Hakkâri zorlu bir macera. Kısacası, sonunda emekli öğretmen maaşına mahkum ediieceğiz sanırım.» B Erzurum'a gldişin bunlarla llglsl lllşkisl ne? demeye fırsat kalmadan Ahmet Unutmaz şöyle tamamladı sözlerinl: «Şimdikl Genel Mudur Aydın Evrenkaya eskiden Simmel Genel Müdürüydü. Erzurum'a icabıma bakılmak İçin 'gönderiliyorum.» vardı, hâlâ da var ya... (Bende Isterlm) demlş, Şeref ae (üye değilslniz sandığa) demiş. Vay efendim sen misin böyle yanıt veren. Gecicl görevle Bılecik'e sürüldük Ikimiz de>. Genel Müdürün akrabası ama... suzluklarortaya cıkarmış, raporlar vermiş» bir devlet memuru Ahmet Unutmaz. İktlaar değişikliğinde akrabalık kâr etmemiş, tâ Erzurum'a sürüimüş.. Söze 1977'den başladı: «Emekli olmuş yüksek bürokratlardan, ya da secilmemiş milletvekillerinden oluşan denetçıler çemberi kırıldı. Banka calışanı olarak denetçıliğe seçildım. İller Bankasının özel yasasında belirtildiğl biçimde denetienmesl lcin diretmem, ısrarım pahalıya mal oldu.» hmet Unutmaz «devlete ne kazandırdığı» ko nusunda soruyu beklemeden «ne kazandır dım diyeceksiniz değil mi?... Herkesin so runu aynı oluyor da?» dedi ve anlattı. «1977 sonunda İller Bankası kaynaklarından 1,5 milyar liralık paranın MC ortakları arasında bölüşüldüğünü tespit ettim. Örneklersek 40 milyon liralık döner fon kredisinden 157 milyonunun secim öncesi AP'lı Belediyelerce kullanıldığını saptadım. Simmel'le ilgill bir yolsuzluk vardır. Bilirsiniz bu konuda Yerel Yönetim Bakanlığına bir raporum oldu. Yerel Yönetim Bakanlığı tüm ihalelerin durdurulmasıyla ilgili bir genelge çıkartmıştı. Haftada bir ker toplanan Simmel Müdürler Kurulu toplantılannı sıklaştırarck ihalelerin tamamlanmasını hızlandırdı. Bu ihalelerin tutarı ise. 8590 milyon lirayı buluyordu. Bu İhalelerin öyle öykülerl var ki... Hangi ihalelerin hangl müteahhide verileceği bile önceden bilınir hale gelmişti.» Bîzi uyandırmadan gitme ıvas Şarkışla. Sivrlalan köyünden Hasan oğlu Mustafa Cam «12 aralıkta sürtüşmeler başladı, 28'inde tayinim çıktı Ocağın 15'nde de onüc yıllık memuriyet haya tımı bu zarfo koyup Işten çıkardılar» diyerek özetledl Ticaret Bakanlığının Yurttaş Konserve Fabrikasından atılışmın öyküsünü. «Son geceyl unutmadım» diye devam etti sonra: «Çocuklarım baba bizi uyandırmadan gitme.» dediler. Gidip dönmemek de vardı. Dönüp dönemeyeceğiml ben de bilmiyordum. Onun sıkıntısı ile geçirdim geceyi. Belirsizlik zor şey. Normal bir tayln olsaydı, evlml coluk çocuğumu toplayıp giderdim tabi. (Biz sizi oraya dene meye gönderiyoruz, slz orada devamlı olaruktan kalacak değilslniz dediler) Asarımlı keserimll bir yönetimin güvenmemek deneyinden •'geçtik, lnanmak onun için güç»... • nın akrabası ama «kötü işlerle uğraşmış, yol • ller Bankası Genel Müdürü Aydın Evrenkaya S B llecik'te 15 Şubatta mazeretsiz işe gelmedi diye işten atılan Sefer Aydın şöyle tamamladı: «(Bütün arkadaşlara dağılsa ne otur) dedi Genel Mudür. (Demirel iktıdara gejdi bollaşacak nasıl olsa, sabredın) dıyecektim ki, kendımi kapının önünde buldum. Bundan sonra ne yapacağımı bılemiyorum. Kars'a gidip babamızın yanına yerleşmekten başka caremiz kalmıyor. Karımı ve ikl yaşındaki oğlumu alıp köyüme dönmeyip ne yapayım? Kendi ulkemlzde köle gibi davranıyorlar bize.» Babamın yanına dönmekten başka çare yok 1,5 milyar lira paylaştılar Karı koca iki insan «Biz Turhan Salman ve Durul Salman olarak Salman ailesinin ikl bireyiyiz ve şu anda ikimiz de işsiziz. Neden, sorusunu herkes kendi yanıtlasın Istersen. Ya da ben sözcülük yapayım» diye söze başladı Turhan Salman ve devam etti: «Eşim Durul Salman, Ticaret Bakanlığında kadrolu basın danışmanlığı yapmaktaydı. 9 bin lira kazanıyordu ayda. Aralığın 26'sında emeğinden yararlanma olanağı kalmadığı bildirilerek kapının önüne konuldu. O gün bugün koşturup duruyor Durul. Üç Cumhuriyet gazetesinl rahatça dolduracak kadar belgeyle hak arıyor...» A Genel Müdüre yağ yok kl nedenle süruyorlar kıyıyorlar Işçileri memurlari:. Biri, herkes için belirli: Siyasl inanç. Bizdekl asıl neden de bu tabil. Bu nedenle onüc yıldır kaç kez evlmden Işime sonu bllınmeyen yolculuk yaptım. Belirsizlik yaşatıyorlar Insana. Belirsizlik yaşatarak yıldırıp yıpratmak Istıyorlar, belli olmayan bir sürü şeyl ardarda ekleyerek Işkence yapıyorlar. Gelellm yağ sorununa: Yurttaş çalışanları yardım sandığı yönetim kurulundaydım. Genel Müdür Güneş, Gül'ün geldiğl gün yağ dağıtıyorduk. Şeref Aydın'ı Genel Müdur cağırıyor dediler. Gittl arkadaş, muhasebe bölümünde şefti. Yağ sıkıntısı Yasalar bîze başvurun diyorsa da endime gelince...» dedi, bir sigara yak| P «Karı koca işsızlerın» öyküsünü anlatmayı sürdürdü: «Anadolu Ajansı Genel Müdüründen bir yazı aldım ki barut. Etendim ben 18 aydır san(Arkası 9. Sayfada)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle