Katalog

DÖRT CUMHURÎYET 5 ŞUBAT l t M 33 «Bck. bak, bak nasıl da ylyor!» Mustafa, yuzu azıcık sararmış. azıctk da terlem.ş bır at gıoı ot yerken küturdeten Selmon a bakıyordu hıç bır şeye şaşmadan, bir kayanın üstune cokmuş. «Haydı kalk, çıçek toptayalım. Sana ben daha cok bulurum bu atlardan » Kayalıklorın arasına koştu. blr süru kurumuş bır kısmı da doha tomurcukta, bir kısmı da pampal pampal açılmış clçekle döndü. eHaydı sen de » Mustafa oylece bakıyordu sararmış yüzüyle buyülenmışcesıne. ıHaydı bırhkto, daha cok, daha cok toplayolım, gel1» Mustafa'yı elınden tuttu kaldırdı, uçurımnun altına doğru ındıler Uzun, kapkara ağzı kaleye yukarı bır kavak boyu açılmış rrağara sallantyordu soluklanarak... Kırmızı, dümduz uzamış gitmış kayanın ucunda da cok mavı cıcekler acmış bir top dıken duruyordu Salman çozlerlnı ona dıktı, Mustafa da kendılığınden başını kaldırdı Otekı hemen o anda çocuğun elını bırakıp «Topıa » dedı «Bak cıcekler orada yığm yığın Bak gıt de şu sarı cıceklerı al1» Mustafa usulca kayaların aralarından kavdı, c ceklere gıttı bır kucak sarı, uzun boyunlu çıceğı kucağına dolaurmuş geldı Salman onun yüzünde ılk o'araktan bır sevıncın, bır kıvancın korkuyla tedırgınlıkle ürpertıyle kanşık golgeslnln belli belırsız gelıp gectığ.nı gördü Bu durum bır lyıce daha costurdu Sclman'ı. Gene gülmeğe başladı. horozlor gıbı otüyor, ötüşleri karşı dağda coğa'arak yonkılanıyordu, cakallar glbl pavkırıyor, kurt gibı uluyor, cıngıraklı yılan gibı cın cın edıyor karşı dağ bınlerce cıngıraklı y lanla doluyordu Bır türkuye de başladı, Işte o hongı dılden olduğunu kendının de bılmedığı tu'küye . Duşsel bır dılden, duşsel bır türkuydu bu Belkı de sözcuksuz turkulerdi söyledığı Bır zamanlar boyle bır türkuyü kaval calan uzun sakallı bırısınden oğrendığını anımsar gibıydı Kırmızı. sacılan yağmur gıbı fışılayarak dağıian. kırmzısı yanıp sönen bıllurcasına dokülen parlayıp sönen uzun ınce bır bıcak. bir duman sarı bır su batcklık bır cığlık. sonra gene kıpkırmızı sacılan ığne ucu kırmızılar. yumulan kopkara gozler... Ağıt yakıyorlardı ok başortülu kcdınlar Dıyarbakır surlan.ın dışında. Mardın kopıs nda Sailanıyorlardı Aşağıdakl ovaya duman cokmüştü Bır cocuk boyunda ala bır karpuz duruyordu cocuklann yanında Kaval calan adamın boynunu vuruyorlardı Sacılan kanlar sal'anan kcdmların ak başörtülerinl kızı'a boyuyordu Ölulerın altından blr cocuk Cikarıyorlardı bırtakım adomlar Hıc anlaşılmcz bır dılden konuşuvoriar cocuğa bakıp bakıp dudak bükuyoriardı Bır karanlık gece ağır ağır geldı butun bunların ustunu orttü Gecede at nallannın seslerı karşı doğdo yankılanıyordu. karanlık ıslak ağır gece nal seslerml vo yankılarını daha da bıiyutuyorau Sonra at kişnemelerı, sonra ağıtlar gene kanlor, ak başörtüler surlarda el büyuJuğünde kapkara ışılayan. keh'ubar gıoı yanan okrepler .. Kaval calan kesrk baş, hem kayalık bır bayırdan yuvarlonıyor. hem de oğzında kavalı dunyanın yenl kurulduğundo srylenen ı!k turkjvü calıyordu Karşı dağda ağıtlar yankılanıyordu. Sonra da sesslz KIMSECIK YASARKEMAL IHc. karanlık, kocamon, ıslak blr çalı kökü, 6lum korkusuna bıle yetmeyen bır gücsüzluk, böğürterek gelen koku .. Ot, kök, menekşe kokusundakı olum. karanlık... Bır ses... Bır yüz guluyor. uzak. unutulmuş, dışlerı ak, bır rrerhem kaynatılıyor, dağ kokan, bır aydıniık acılıyor delıcesine... Mustafa kucağındakl c'cekleri yere koyuyor, koyalıkların ustünde gumüş ızler bırakarak giden sumukluboceklere gozlerınl dıkmış baKiyordu tSana, bak, şu kayanın ucundaki mor ç\çağl alıp getıreylm mı, bak ne güzel» Kayanın dıbıne koştu. tırmanmağa başladı. Mustafa ilk olaraktan belkı bır tepkı gosterir gıbı ettı, sonra yenıden eskl duymayan kıpırdamayan durumuna dondu Ama gozu Salman'ın düz kayaya tırmanışına takılmıştı. oradan bakışlarını alamıyordu Salman da gıttıkçe daha yavaşlayarak, arada da durarak kayaya cıkıyordu. Çıktı cıktı, bir yarığa gelince durdu, aşağıya baktı, yerden cok uzaklaşmış, başı donüyor, gozlen karorıyordu Kollarını kaldıracak hall de kalrromıştı ama aşağıda Mustafa durmuş ona hayranlıklo bakıyordu Gerıye olse de donemezdi Ya ölecek, ya ucurumun başındakl cok mavl top cıceğı alıp getirecektı Soluklanıp yenıden tırmanmağa başladı Kaya cok düzdü. arada sırada eilerınl sokup tutunduğu kucük yanklar da olmasa mümkunu yok bu kadar bıle cıkamazdı Mustafa öyle durup bakmasa coktan ınmıştl Salman Cocuk gozlerınl ondan alamıyor. Salman diretıyordu ya. blr karış da cıkamıyordu artık. Kolları kendinl taşıyamaz olmuştu Aşağıya bakryor başı dönüyordu Bir de usul usul geri ınlyordu Kücücük blr sakız calısının bittiğı yere kadar geldı Ellerı kanamıştı Yüreğl küt küt atıyor kolları çittıkce gücünü yltlrlyordu Orada durmuş sallanıyordu, kırrrızı yaproklı calının yanında Burada blr karış derınliğinde bir kaya cıkıntısı vordı, eilerınl cıkıntının arkasına kadar uzatmasa cokton cözülup düşmuştü Aşağıda durmuş kendlsfne bakan Mustafa'nın gözleriyle karşılaşıyor. Hacı Yusuf'u duşünuyordu. Hacı yoccg*rz. DegTl ml MuBtafOT» Mustafa susuyordu. «Değıl ml Mustafa?» Mustafa başını önüne eflmtştt Mustafa ölü blr eesle. «Gıdeceğlz,» dedı. Salman sevındi, sıcradı. oynadı, güldü, tokla attı, başının üstüne dıkıldı «Aüooooş.» dıye bağırdı. «Alloooş, her gun gldeceğiz» Geldı Mustafa'yı havaya kaldırdı. «Sana bîr ot yapacağım kl kamıştan, yarın, blr kocamon kamışım var kl, taaa kulakları böyle olacak. Göreceksın yorın sabah...» Akşom cıftlıkten Ismail Ağo getınco Zero hemen bugunkü olan bltenı ona anlattı. «Yaaa,» dedl ismail Ağa, «demek Solmon kardeşlnl sırtına bındlrıp onu ırmağa, kale boynuna götürdü, orada oynamışlar, oyle rrı?» Salman: «DeğMI ml Mustafa. gldecefliz, defltl ml?» POLİTİKA VE ÖTESI İİ MEHMEDKEMAL. Ne Desek Boş Sözcükler üstune şaka yopanlar defier ki: cMuş sözcüğunun anlamı doğudan batıya doğru gıttrkce kucülur. Turkıstan'da (muş) kedıdır. iran'a gelince fare olur, Fransa'ya ulaştığmda sinek olur.» Elbette muştan muşa fark va'dır Ama söylenışlerl bır oldugu lcm bunu uydurmuslardır. Muş, bızde btr ııın adıdır., Turküler de yakılmıştır» Burası Muş'tur Havası hoştur. BT tanıdığırr Muş'a öğretmen olarak' atanmıştı. Havası, suyu hoş gelmemiş olacak kı, bır de boktım ışı bırakmış, döndü, geldı. Mus'a demıryoiu vardıktan sonra blraz daha uzattılor Tatvan'a erıştı. Ama CENTO yüzünden Van'a bağlamadılar. Van'la Tatvon arasında feribotlar işler. vagonlan yükleyip karşı kıyıya götürür. Bundan blrkac yıl once bana bu ışın ostarının yüzünden pohalı olduğunu söylemışledrı. Hanı kıyıdan, doğrudan doğruya Van'a demıryolunu uzotsalar hem daha kullanışh, hem daha kârlı durmuş Iran Şahının hatırını kıramamış olacaklar lci, ferıbot oyuncağını icat etmlşler. tSen bır garlp cingenesin, neyln» Qere*c oömöşlu zurna'...» dlye boşa söylememişler. Tatvan"dan ferıbotla Van'a mı gkJecekslnlz, sootlnde de kalkrraz, saatinde de varmaz. Cünkü trenın ne IOman geleceğl belll değildır. Geleceğl belll olmoyınca. kalkmcsı nasıl belll olur?... Bır kezlnde inadım tuttu, ferlbotla gideyım Istedim.. Kamaralı imiş. Aldım blr kamara biletl, vurdum kafayı yattım. Uyandım. nerdeyse sobch oluyordu. hâlâ (erlbot Van'da. «Ne oldu?..t firan'dan gelecek tren gelmedl tiaho.» Yenıden uyudum. Gözlerlml actım, güneş blr mızrofc boyu yöks«Imlş, flölün ortasındayız Bıraz sonra da Tatvan'a ulaştık. CENTO gitti, Şah çlttl, petrol bulumruyor. hsrhalde ferlbotla taşımacılığa da son verlrler. Gölün kıyısından bırkac kılometrelık bır demıryoiu. bu oyun do bıter. Blr dostum anlatmıştı: tEşek, affınıza sığmırım, kırk türlü vüzme bilırmlş. Ancok gölün kryısına gelıp de tam yüzmeye duracağı zaman hepsıni unuturmuş. Golün kıyısından cefcilir, blraz otlar, anımsamaya colışır, anımsayınca gelirmlş.. Ama, tam yüzmeye duracak gene unuturrruş.» Ayı lcm de demeseler mı?... On turküsü vardır. dokuzu ahlat üstünedtr. Bızım yöneflcılerın de kac tane ekonomlk becerfîeri varsa, hepsi de devalüasyon ustunsdlr. SıVıştılor mı, hangısi olursa olsun. dışarıya karşı parayı düşürilyorlar. ovuclannı acıyorlar: «Blraz dövız ver«...» Sadaka ekonomisl işlemeye başlıyor. biraz ovalanıyorîar, gene avuclarını acıyorlar: «Bıraz döviz!...ı «Daha gecende verdik ya!...» «Blttl > «Aman. boğuluyoruz.» 0c, beş kuruş daha... Hadl bugunö de attattıfc... Yönn Alloh kerim. öztürkcenln «n cıvcıvlı ounlerinde yenı yapılan sözlöfle Alloh yerino Tannyı koymuşlar. Atatürk. blr gün sofrada yakmlarına demlş kl: «Allah yerlne Tanrı'yı koymamız ryi olmadu «Neden Poşam?> «Blzim mlllet Allohsu edemez. 6ıkı«tı mı Tann demlyecek Allah dlyecektlr.» Yandım Allah ekonomisl aldı başını gldlyor. Mlllet de «Allah Alloh» diyor Köy kahvelerinde partl tartışmasına glnşen AP'lılere sorun bakalım: «Demırel Demırel ml diyorsunuz Alloh. Allah mı?ı Demırel. kendl de ekonomık sorunları anlatırken sa dece Cenab ı Hak demekle yetınmedı. yurttakı Müslüman ların, bütün dünyadakı Muslümanların kandılıni kutladı Bır kez de değıl. bırkac kez... O da bılıyordu kı mubarek kandıl günu mılletın yüreği de kandıl gıbı yanıyordu Deveye sormuşlar«Yokuşu mu seversın. Inişi mı?» «Düz yolun suyu mu cıktı'» Blzde de bırblrlerıne soruyorlar: «En(la8yonu mu seversin, devalüasyonu mu?» «Onlarsız olmaz mı?..» «Olur» «İşte onu severim > Enflasyon da, devalüasyon da nedense hep kapitofist ülkelerae vardır, sosyalıst ulkelerde yoktur. Bunu soylediğınızde: «Vay solcu, vayl...» derler. Bız de onlara şımdl: «Vay enflasyoncu vay'...» mı diyelim? Ecevıt soiculuğu dönemı kapandı. şımdl Demlrel kapftalızmıne yöneldık Halkın dırenme gucu yeter, Hüda da fırsat verlr ıse Demırel Türkıye'yı kapıtalızm sürecıne sok tu. blrkac yıl sonra da kapıtalıstleştırecektır Düşledıği, «Böyyuk bır Turkıyeıdır Ama Türkiye Demirel sayesınde daha büyür mü, doha mı kücülür sağ olanda göreceğiz. Bır zamanlar ittıhatcı Enver Paşanın da düşledlğl blr ucu Romanya'da bır ucu Mısır da, bır ucu Iran'da. Turan'da büyuk bır imparatorluktu. İmparatorluk battı. Enver soluğu devrim Rusya'sında akJı. Imparatorluktan artan topraklarımıza glrenler tse İngılızler. Fransızlar, İtalyanlardı lzmlr'6 de Yunan g'»'mıştl. Mustafa Kemal gercekcl olduğu lcin hlc bir zaman İmparatorluk düşleri görmedı Edınebıleceğl coğrafya ve mllll misak sınırları ıle yetındl imparatorluk batmış, milII mlsak sınırları ıcıne sığışmışsak Mustafa Kemal gercekcıliğındendlr. Otuz yıldır kucük Amerıka, Büyük Türkiye düşleri görürken. bir de baktık kl hazınemiz tıngır elek tıngır sac... Gene avucumuzu ocıyoruz: «Bıraz doviz rıca edeceğım » «Her gün gldeceğiz, değll ml Mustafa?» dly« yaltaklandı. Gözlerinl belerterek baktı çocuâa Mustafa: «Gıdeceğız.» dedl sesl tltreyere*. Yusuf bu kayadan doha düz, blrkac mlsll damı Bundon sonra Salman Mustafayı atık bıyüksek bır kayaya bır kere cıkmış. oradan karrakmadt Her gun kale boynunda. ırmağın kıyıtal yavrularını aşırmıştı, hem de üc tane. SonSında, Topal Ibrahımsn bahcesındekl an kovanra bır daha da oraya ycKİaşamamıştı. Hacı Yularının arasında oynadılar. Salman o ılk cıkasuf gibı ucurumdakl kartal yuvolanna kadar madığı kayalığa cıkmış oradakl cıcekler! kocıkmak. koydekı butün cocuklann. Salman'ın parrrtış Mustafaya gettrıp vermıştı Cıcekler, bıle duşüydu. bır cıceklıkte kurumuşlar daha evde duruyorlar Aşağıdan gözlennl ona dıkmlş hayranlıkla dı Sonra Adanaya glttıler, kayalıkların arasınbakan Mustafa'nın gözlerınde sevlnc pırıltılan dan nergıs topladılar Adaca ovanın ortasına goruyordu düşnuş kucucük kayalık bir tepeydl Daho yak Uzun blr cabodan sonra kayadan Indlğinde laşırken tepeden koygun blr nergls kokusu gsellerı kan ıcındeydl. tepeden tırnaga da ofkeya kesmış, su gıbı de terlemıştl. Mustafa'nın göz lırdı ılık yellerle Alıclı koyağa da gıttller A'ıc toplayıp kokulu. yedıler Hacı Yusufun kartal lerı daha guluyordu Geldı cocuğun önünde duryuvalarının oltında da durup, orada, gözlerinı du, yuzu carpılmış, gozlerl koyulaşmış, sınsıleşyuvalara, kartallara dikıp gun doğumundan gun mıştı, cocuk bırden daha cok korkup sarardı. batımına kadar kaldılar Hayıtlardan arabalar, «Ne gulüyorsun lan, blr acık yerirri rrH gorkamışlardan türlu atlar yaptılar, ırmağın kıyısına dün? Oraya cıkmak o kadar kolaysa sen ck caygara kazıp soğuk sular ictıler. Karşı mahalsana» Elınden tutup cocuğu kayanın d'bıne leden ıncır. tcrlalardan karpuz kavun caldılar. hızla cektı gotürdu' «Haydı. kolaysa, bana güleButün bunlara hıc sevınemiyordu Mustafa, hıc ceğine sen bır karış cıksana > de konuşmuyordu. Salman onu nereye Isterse Mustafa usulca kayaya yapıştı tırmanmağa bır taş bebek gıbı oraya süruklüyor, ne isterse koyuldu. Tırmanırkan sonsuz blr güc harcıyoryaptırıyordu Cocuk glttikce kendl lcine yumudu ya. gene de tırmanıyordu... Yerden bır Insan luyordu Bu, Zeronun gozünden kacmıyordu yo, boyu kadar kayaya tırmanmış gttmıştı kı Salman cocuklann işıne karışmak, olanı biteni Ismail gene bağırdı: Ağaya soylemek Istemıyordu Bir de, arada sıra«in orodan, blr duşersen, düşer de ölürsen da, Mustafayla oynarken Sclmanın gözlerınde o anan olacak Zero benl tımaklarıyla parça bır tuhaf pırıltılar gorüyor korkuyordu. Bunu da mümkunü yok ismail Ağaya soyleyemezdı. parca eder » Cocuk usulcana kayadan sağıldı, geldl oSalman Mustafavı tutsak kılmıştı. O ne ısrada durdu Yüzü kül gibiydl. teree Mustafa cıt cıkarmadan yapıyordu O«Haydi gıdelım Yarın gene gelırlz, ben o nun ses cıkarmadığını anlayan Salman da, el zoman blr iylce kayanın başına cıkar. o çıce >• altından ona işkence yapıyordu, cocuğun ceklr lerı sana koparır getırırlm » geden, sümüklüböcekten, kurbağadan iğrendiSalman önde, Mustafa arkada koşarak kögıni bılıyor, kabuklarını teker teker kırdığı suye donduler Çocuk orkada kayalıklarda duşüp müklubocekleri, başlarmı, kanatlarını kopardığı kalkarak, otekının arkasından ne yapıp eylernışselli, bırer el büyükluğundekı cekırgelerı. sıvrılt tl de ulaşmıştı Onları karşılayan Zero cok tetığl kamış cöplerıne geçırdğıı yeşıl kurbağaları laşlıydı cocuğun onüne yığıyordu Mustafa önünde paramparca olmuş 6umukluböcek, cöplere gecfKaleye» dedl Salman umursuz, bıraz da mış, gozlerı daha da portlemış soiuklanan kurkafa tutarak. «Mustafa'yla kalede cok oynadık. bağa, ustuste cansız cekırge yığınlarını gorünYarın da, her gün de gıdeceğız» Salman'ın ce tırtır titrıyerek gozlerını kapatıyor. Salmansa lcını bır mutluluk doldurdu, sevlndl Eskı halıne bağırarak cağırarak, bır yabanıl oyunda cocuartık donrruş gıbıydı «Değll ml Mustafa' Musğun yoresınde donerek oynuyordu. tafa'yla yarın da at oyunu. kartal oyunu oyna Cumhuriyet Avrupa Güzellik Kraliçeliği Tacını Kim Giyecek? Adalann elektrik tenviri için Emanet, miizakeratta bulundu Adalann elektrtMe tenvlrı ıçın şehremone ü Istanbui Elektnk Sırketı Ue müzaıieratta bulunmaktadır Emanet bu tıususta çırketle uyuşmak ve bır oıukavole tanzim etmek üıeedır Bu mukaveler.ame berayi tetIdk Nafıa Vekalet'ne gönderileceitır Muka»elename tasdık ediltr edılmeı şlrfcet hemen tesisata Daşlavacaktır. reslsat Karula kadal temdit ed leceit buradan Buyökadayb geçinleceittır Muteakıfcen de dıî«r adslara cereyan ver<lecektir Aynl zamanda Kartala kadar c an sahada tenvlr edılecektîr Sirket tesi Sitı b raza kadar IK mal etmeei taahut etmiçtir Bu suretle vanu [stanbulun en mO htn kj sayfı\esi olan Adalarls Eren'coy ve Goztepe olhetle'l elek tnkle tenvir edilecek Ur Sehremaneti bu «emtlerin sokaManrn da temır ettirecektlr bırket cereyanı idalara Istanbul fıatına verecekt.r S.rkeUe Istenbuiun muhtelll ci betlelne veniden tallk edılecen 500 lamba mes'e'eslnde de uyuşulmu^tur Bu lambalar yakında talüt edlle oektır. BULMACA SOLDAN 8AĞAI 1 OerUls mOcadeieslyU mf a dlktatorlüğun devıildlJl v» ton olarak da ABD nin jardîm etme karan aldı^ı Amerika 01kesl. 3 Arap ülkelertne özgu olan. 3 Koşullarm bağlannuı olan ütanma, hicap duygusu. 4 Yüksek alkollü lçküerden. 5 Tersl coğrafl diUmlemelerden, blleşik terim 6 Tersl M kl dilde rahatlamış, sesslz, utkin 7 Tersl koşul. durum Tersi ev gereçlerinden 8 Tersi bir e?ltım kururruinuîun kısa adı Tersi essl Osmanlı Anadolu yapısal örgutlenmelerinden olan 9 Ça'ma duygusucu yenememe biçımınde ortaya çıkan hastelıga jrakalanmıs olan YVKARIDAN AŞAĞIYA : 1 Yayınlamak, yaymalc, b v sılı halde çogaltrcak 2 Başına bır bart eıüendiginds Orta Avrupa'nın önemlı sanayt bölg»lerinden Tersi çoÇul (M 1 Slddeta yagısla meydana gelen durum ve enpelîeri temizleme lşletni anlarrına bılesik teım. 4 Belirlı blr lslemden sonra genye kalan, bundan sonra S Ter«i çogul eki Bır hartm okımu$u Tersi bom çal£.rak v» nlen uyan 6 Eskı dilde suyla ılgüi tenmln bır durumu ABD'nın bir bolgesi 7 Btr okunuşu Tersl rplîk 123456789 Mübadele işlerinde itilaf elde edildi Ankan 4 (TtltfonU) Tevflk Kamll Beyle M Potesa ha\ale edilen mü badele mesailine alt müzakerat netscelenrni$tır M Foka* tstanbula avdet etmek üzereaîr Tevtık Karp.ll Be7 de perşembe günü tstanbula tvdet ederek komısyondakl lşlerlle ır.eşguJ olacakt'r Tü'lı Yunan mesalllnden mübadele Islert baricindekı hall lhtılatta bulmıan talt bazı hususat d i Hariciye VeKlimiJle Yunan seflrt arasında halledllecettttr Mübadele mesailine alt Ankara roOsakeratırurj blttigi bakkıaai. alakadar eehTimiı mehafillne busua maiumat gel rruştır Itllai esoslannın mabiyetıne daIT resmt malumata lntlz&r edüznektedir. Kraliçe bugün intihap edüecek Part» 4 (Hu Mo.) Dun altşam beynelmilel heyeti tertıbıye tarafmdan yalnız kraii çeler serefme bü, uk bir zlyafet vertldl Kra Uçeler ziyafete gece el biseleri ıle ı«tlrak ettı 1er Kraliçemız ılvafet te P&risın en münlm tenı akndemısınden mezun terzihanesınde ımal edii°n uzuo be/aı bır tuvalet gıymış tl. Ziyatette jürl oeyeü rsısl M V'alef krallçem z i sagına alm sı Eut^n zıyafet nuddetıiıce hazırunun enzarı hep kralıçemızde :dı Mubeccel Hanım gellr ken, glderken ve taam esnas nda bır çok defaJar alkışlanmıştır Kralıçemızm akşam Operada veniecek balo ya ıştırak için lazıra E»len bütün hazırlıklannı bıürmıştır Donohzd müessesesınae ımal edilen beyaz rava leî muhteşem manto kraliçemize pek zıyaae yakısmıştır Intıhap ya nn (bugun) Le Journal ldarehsnesında ysrpüacaktır. türterinden birj sanü gereç 8 Bir ülkenin kıs« adı Kısa baa ton 9 Tersl Ispanyanın Akdenlz'dtkl adalanndan. DCNKC BCUUCANIN CÖZCMI) SOLDAN SAĞAl 1 Akaryfckıt 3 Teoloj 1 Iakala He 4 ınA Yas 5 Do Ilk Ye < immeK 7 Realize 8 moS Kelam 9 Asal Kese. YCKAHIDA.N AŞAĞIYA : 1 Asındjrma. 2 Oa 1 Atkı irsA 4 F*anıme S Yolalmak. 6 Ala Kelek 7 kO Kile 8 ıgraY zaS. 9 Eîeleme. İzmir'de Yunan tahribatı Edebtyat BlrîlSi böyült salröniz AbdOlhak Hamld Beyln 80 lr.cj yıl dönOmü mOnasebeUle bugün ıçln bir toplanma tertlp eUnlstlr [hüfaı »aat S te BırIlk büıasında y&pılacaktır Resml m * kunlar Darülftaun, edebıyat mensuplan matbuat erkanı davet edilmlştır. Bu *»rwitr|i toplanroada &ziı Banıldirj yüksek ^ahsiyeM taziz. 80 lnd ya$ı teblik ve tesit olunacaktır Hudutsuz beyec&nı dahlyane kudretila Türlt edebt yatının Mmeı eserıerid yaratan Hamid'imiz san'at yolunda kazandıgı kıymet derecesine muvazl blr fimurl^ mumtazdır Ona daha uzun sereler temecci etmefl biı btr vazlfe BddedebUlrtz Dlleriz ö Hanüd tstlkbalde ds etrafuu çevıren edebiyat müntesiplerı arasırda iftiharla dolaşsın Türk ırfanm.n guneşj olan Hamid Beyi tebrik edenı. Yucan ordusu taratmdan yapılan tahrıbat baklnnda Iznür Ticaret Odksınca mahaller den esash tetükat yapıiruaktadır. Uşakta Vunanlüar ta raıından 650 ev, 100 magaza ve dükkan. 1 resml mebird, 3 hamam 3 mektep, 1 hastane, S ban ve otel, S caml ve mescit, 4 med rese 2 kireroıthaoe, 2 fabrika 26 çeşme ve ra terazisi U cem an 801 blna olup fcıymetle rl vasatı 1 717 500 lıra dır Dsak kaztsı ı ö y lenrıde yanan bınalann adedl ise 17B olup faymetl vasati olara k 2 000 000 liradır Şu halde Usak kazaa ıJe köylerlnde cem'sn 979 btaa yanmıştır Bun'an n takribl kıvmetleri 1.917.500 llradır Balık fiatları Oç dort günden barl şehnmlz sularından &s balık çıkmağa başlamıştır Buna binaen fiatlar tedricen yükselmektedir Dün aksa.na kadar piybS&da balık bo! denenııyecek dererede ldi Dünku peraçöyledtrkecde bsjık natlan Uskumru 80 100, Barbunya 90 100. Luler 100 . 120, Sazan 50 55, tztnarit 45 • 50, Hamsi 30 kuruştu. BAKIRKOY Incırli (Y. Evler Incırli Cad. 45), Cığdem (Cevızll Mah. Çekırge Sok. 1/A), Kardeş (Kerralpaşo Mah Lale Sok. 130), Koyhan (Yenı Kuleli Y. Beyazıt Cad. 2/A), Ferda (Yeşılköy, Istasyon Cad. 7/B). BEŞİKTAŞ: Şıfa (Hosfırın Cad 61), Nurson, (Gayrettepe Yıldızposta Cad. 25/5C), Ayfer (Dereboyu Cad. 54/A), Parlak (Arnavutk6y 1. Cad. 138). BEYKOZ. Sağlık (Beyaz Erguvan Cad. 11). BEYOĞLU: Pamuk (Taksım Meydanı 1), Tarlaboşı (Tcrlabaşı Cad. 92/94). Uğur (Kuledıbi, B. Hendek Cod. 44/1). KARAKÖY: Itimat (Tophane Boğazkesen Cad. 97). KASIMPAŞA: Dereboyu (Dereboyu Cad. 20), Can (Hasköy İskele Cad. 1). EMİNÖN0 Anado! (Carşıkapt, Yenlcerüiier Cod. 100), K. Ayasofya (Kadırga Uman Cad. 211). Yeşlm (Suleymanrye Cad. 7/B). FATİH: Yenl (Atikall Türbe Sok. 7/1), Canbokan (Fotih Malta Cad. 73/1), Yeni Vatan (Taşkasap MoflagüronJ Cad. 34/1), Gülen (Aksaray Sofular Cad. 97). G. O. PAŞA: Cetin (Kücuicköy yolu 8/A). KARTAL: Şıfa (Hürrıyet Cad. 14). CevizH (Bağdat Cad. Tuna Carşısı 269/D), Defne (Kaptanpaşa Ankara Cad) KADIKÖY: Huzur (Altryol Kuşdıll Cad. 1). Cicek (Moda Cad. 73). Pazar (Muvokkıthane Cad 41). Defne (Göztepe, Bağdat Cad. 252/5). Soylu (Fıkırtepe Mandra Cad. 50.) OSKOOAR: Bağlarbaşı (Bağlarbaşı Nuhkuyusu Cad. 323/3). Füsun (Acıbadem Nişantaşı Cad. 82), Merkez (Toptaşı Cod. 8). SARrYER: Murat (Sarıyer Yenimahalle Cad. 71). ŞİŞLİ: Pangaltı (Halâskârgazi Cad 46/1), Bahar (Kurtuluş Cad. 275), Altın (Nişantaşı Voli Konağı Cad. 46/1). 2EYTİNBURNU: Fuat (Sümer Mah. 28 Sok.) Vapurcular rekabeti Ticaretı bahrije eocümeii dJn de Ticaret Odas nda ıçUma ed»rek vvpurlar arasınd*ki ıüzum«'i2 rekabeti tezekkur etml$tlr Eneürnen rr uhtelıt Idaretenn tarifeien üzennde tetlülıat yot"i5 sevnseiain ücretîerınin n J cavlr «om"=u memleket ler navlonianna nazaran ve Kilorretre bası ı » a« Isabet e'tiÇi e * rülmus ve dıier Türk vapurianndan öt* vüzde 20 ucus bultınmuştur Encılmen bunun pek "^VTT rrunMfane o) ruŞu müdellel surette îsbat «den Wr mukavesell rapor ılf bır proJe Ihzanna başlanrmş Hamid ihtifali Yol parası vermiyenler Tarik bedeli naktlslnl vermivenlerın Kanlı ca Beyko» volunun insaatında ıstıbdaru elılmek üzere ttalile M lınde sevklenne devam edılmektedir Bunlardarj bazılannın kaçtık lan anlasılmıstır VIlavet dün poli" mudtri yetine verdlifl emirde bunlann evlennden ya kalar.arak ztbıtanın ne zaretı altmna tefcraı se^klerin, bıldlrmlştlr 12 kuruşa ekmek tnnlr 4 ( M . ) Pukara içirj akdan, mısır. bufedj.7 Te dannın yapılacak mahlut ekmek nevinln nümonesı mstluba muvatık oldugu takdirde 12 kuru şu geçraemek üzere satılması beledıye tara Lndan karar altan& »• linmıijtır. Çemberlitaş'taki hafriyat Hoüandalı hsan aüka mfltehassıa M Fet taratından Çemberlıtaşta vapıltnafeta olan hafıiyat henOz mOsbet bir netice vermemişür Matlup olan gavenln lstibsfcİ4 Içln haırlvatın eenlaletilmssi lazım nelmektedlr Bunun Içln de çemberlitaş etrafındakl soSak ve bınalann altını tcazmak lcap etmektsdlr Buna Imkan KörölmediSlnden hafrtyat'n mJ«bet bir netic* Terecegı zannedlbnemektedir. T.C. BEYOĞLU 2. ASLÎYE HUKUK MAHKEMESINDEN Süveyş kanalı varidatı Gecsn 1929 senesinde Süvey? kanalının umu mi basılatı 1.222 000 franga btllŞ olmustur. 1928 scneslne nazaren varldatta tezayüt vardır Yolculardan 14 835 000 trang tahsi dılmlşür. RantJdan geçen mevadı Kidalye mlktan 34 516 000 ton ldl Süveys kanalının varldaö teçen vapurlardan ve yolculardan alman resımle pilotaj ve remortal ücretlerlnden lbarettir GAİPLİK İLÂN1 Sayi: 979/348 Izmlr 1 ncl Karantina 748 hanede nüfusa kar yıtlı Kemal Konyahoğlu'nun yıllar önce Amerika'ya gıttığı ve 1973 yılından beri de kendısınden haber ahnmadı£ı:ndan gaiplığine karar venlmesi istenilmış olmakla gaip hakkında malumatlan olan klmselenn mahkememızın 979/348 sayılı dosyastna bilgı vermelerı ve gaip hayatta ıse keza adreslerini bildırmelen ılan olunur. 30.1.3980 tar Garp Trablı:<nı 3 ( a j ) DOk df Pot.ılle un kumanda»! altmdi bulunan ^ah^a k>jvvetlen 180 k<lometre"k bir vu rüyüşten sonra Ol>»riou me.klini iss&l et Trablus Garp'te haro mı? TQrk Fransız mu&he deslnin Imzasınaan son ra M Bnand Feth) Beye asırlardan ben mevcut olan dostluk rabıtalannı daha «ıvade lcuvvetlendlreeeS olan bu muthedeye tmzasını atmakla ne kadar bahtlvar olduğunu beyan etmistir Türkiye Fransa Postacıların mesai saati Paket poatanası raOdjnystüe Istanbul ba? müdıriyeü arasınds bir noktai naıar Uıtılatı hasıl olmu?tuı He veti vsküe mukarrentı; raemurlann saatl mesa< hariclnde çaltstınlmam&lanm amlr btı lunduğu halde 9 5 ten 4 S e kadar çalısmaa lazım gelen paket roemurlan saat 9 dan 6 ya kadar çahstmlmı.k tadır. Bombay 4 (ajı.) Demıryollan mOstaha. dımlnl grevl bugun başlamıstır Atölyeler bombostur Pakat. demiryollan servisı ifa edilmektedir BOtün istasvonlar polisin nezaretl altmds. bulunmaktadır Grevcılerden mürekkep bir takım gruplar Rrev lehınde propagarıda yapmaktadırlar. Bombay'da grev (Cumhuriyet 685) .