19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
ÎKÎ CUMHÜEİYET 17 MAYIS 1971 • ty mayıs 1979 torihll blr gazetede «de| J mokrctik toplumumuzun üretıcı guclerinden özel sektörü» temsıl ettğıni blldiren cTürk Sanoyicıleri ve Iş Adamları Dern«ği»nln (TÜSİAD) cgercekpi cıkış yoluı diyo blr mesa|ı yoyınlandı. Bildirf, halkımtza cizlenmesi, incelenmesi ve tartışılması» amacryla sunulmuş. Bu bokımdan, özei ke3imde ağırlıklı ofan görüşleri yansıtan bu mesaj üzerinde Cumhuriyet okurlartna bilgi vermek ve tartışmaı yo oçmak yarorlı olacoktır. Önce, TÜSİAD'ın mesa|ının cok llginç blr zamanlama içinde verildiğinin bilinmesinde yorar vardır. Mesa|, ABD'nın Ü3ler iç:n pazarlık yaptığı, Türkiye'nin İslâm Konteransma katıldığı, IMF ve batılı cevrelerin borc karşılığı Türkıye'den bırşeyler istediği zamana rastlatılrrnştır. Bu ilgirıç ranstlantıyı vurgulodıktan sonra, şimdi ayrmtılara girebilirız. Mesajın giriş kısmmda, Tur*ye'nln voklar tcinde olduğu, ihrocatın azlığı, ekonomınin yürtımesı icm gerekli ithalat giderlerinin karşılonomadığı, yatınmlann ve mevcut sonayinin üretıminın hızla düştüğü, Işsiz sayıstnın giderek orttığı, bu arttşta uygulanon yanlış ekonomı polıtikoları ve sendikaların sorumlu olguğu vurgulandıktan sonra; «Turkiye nereye gidıyor, 8orumlulu< kımdedır» diye sorulmaktadjr. Sonra da bu sorulara TÜSİAD'ın goruşlen aoğrultusunda yanıtlar venlmektedir. 'ste, kamuoyunda tartışılmosı istenen yanıtlar bLinlardır, Şımdı TÜSİAD'ın yonıtlorım sırasıyla ele alaiım. «Arttk efiasyonun hızı yovaşlatıtmolıdır... Devlet, karşılıksız para basmak yerıne, başka vollor aramaiıdır... Parlomento henuz vergilendirilmemış kesimleri vergi kapsamına almolıdır... Vergi kaçakçılğı asgori düzeye Indirilmelidır > Gercekte, enflasyon hızının kesHmesini. vergi kocakcılığınm önlenmesinı, vergi kapsamının genışletilmesini kimss istemiyor değiMır. Ama, enflasyondan yalnızco devlet mi sorumludur? özel kesime acılan kredilerin. kolay kozanılan vurgun geiirierinın, flyatlardaki yapay şişkmliklerin bu Işte hic mi rolü yoktur? Kamu ekonomik kuruluslarında bilinen aşırı istihdam durumu, gecmış hükümetlenn politik eğılimlerinden soyutlanarok acıklanabilir mi? ffrîer? Bu hör teçebbC?fer tem«l erfrtftferîn' den aiıyorlor? Kışinln jyanl hür teşebbusun) teşebous şevkı niye kırılıyor da yanlış yönîere sevkedıliyor? Bu ışe neden olon aşırı müdahaleler neler acaba? Madenlerın kamulaştırılması mı? Bel'rt'lseydı, tartışma aoho kolay olurdu. rt «Dcho cok calışmanın aha cok üretmenın ve boiluğa kovuşman;n gercekcı yolu: Kişiyi rekabet ıçınde teşvıktır Zorlayıcı. önteyicı önlemıerle üretım artmaz Oısa olsa ekonomik vapı carpılır Giderek rejirn değışir.» Gercekten doğru. O haide pazarlarımızı pazar ekonomısının kuralları gereğınce dıs rekabete acalım. Bu yoilo ıstenen «rekabet icmae teşvık» gercek'esTiıs olur Ayrıca, zorlayıcı 1 cnlemlerle ekonomik yapı carpılırmış Cucenin kamburu örneği, zaten o denlı carpık kı, carpılırsa beikı düzelir! Rejımın değışmesı xonusuna gefince. Ecevıt hükümetı keslndır kı, ekonomik yapıda kök! IJ değışiklıklerden yana değıld r. Terslns, simü:k\ yapı ıslerlığe kavuçturulmak ıstenmekted.r. Bunun ıcin de bır takım hoşa gitmeyen önlemlerin alınması zorunludur. Bu öniemler kı; r sa donemde ozel kes rrn b' Döiümünü rahalsız etse bı!e, uzun donemde oniarın yararno işleyecektır Anlaş.lıyor k O7e> kes m uzun dönemcie > kendi yaranna şleyecek gec'C fpdakârlıklara bıle katianmak n:yetmde değlldir. Ovsa, vurgulamckta yarar vardır kı, rejim, bu kıta dönemil fedakârlıkiara katlanılmazsa değışecektT. Kendl deyımleriyle «hür teşebbüs» o zaman vok olacaktır Sonucta öze kesim doğatdır kl, kendi çıkarını gözetecektır. Önemli o'an bu cıkarın toplum yaranyia te's duşmevecek bicimde düzenlenmesidır. Ozel kesım adına, bu düzenlemeve kıso döneml' cıkarlar ıcin karşı cıkmak sağduyudan uzo*!aşmak olur 1980'ler Turkiyesinde özel kesımin bu olgunluğo hâ!6 uloşamamış olması doğrusu düşündurücüdur. (1) B. Hamltoğullorı, Cağdaş İktlsacfi Sistemler, S. 751'den. T Cavdar, Osmanlıların Yarı Sömurge Oluşu. S. 38. 1 p sosyalistdevrim partisi î9^~ı semmer GEÇİŞIN P R O G R A M :19 Mayı» Cumarttai Saat 11:00 Marks'ta ve Lenin'de Oevrim Kavramı Dr. Murat BELGE (Ist. Üniy. Ögretim Üyati) T«b!iğ üzerirt* tartışma Sos/al Yspıların Dönüştü'ulmesi Surecınris Emskçi Yıjınların RoiüProfesor Chiristıne Buel» Glucksmann (Frantu Mark«i«t Oütünürü) Tebîij Üzarine Tartı$mg 10 Mayıg Pazar SMt 11:00 Marksam'de Örgüt Sorunsa!ı/Mehm«f Ali Aybtr (SDP Genel Başkanı) Tebliğ Ûzerin* Tartıjma Sohbst: "Avrupa Komünizmind» (EurtCommüntama) Son Geliymeler" Chiristıne Buci Glucksmani (Fransız Marksitt Dueünürü) 21 M « v ı t PajzTtesı S«tt 16:00 Aç;k Oturum : "Turkiye Sosyaiitt Harekatimn Gundemindeki Soru.ilar" Blrikim Dergisi Aydın Köymen (SDP Genel Sekretar Yarriımcı») Alev Asteş (DISK ASIS GSRSI Başkan Ycrdımcı»ı) Munarrem Kılıç (DISK Genellş Sendıkstı} SEMINER YERJ : Türk Tabipler Birliği Toplantı Sslonu (inanbul LiM*i Karsıaı) Cajalo{!u • İSTANBUL S^ [ fitr/f >i ^ ^ ^ Gerçekçi Çıkış Yolu Doç. Dr. Tamer IŞGÜDEN Vergl kaçakcıtiğı. crtık cdeta «meşruloşmış> durjmdadır. Ama bu verg yı kaçıranlar kımlerdir? Devlet mı? Ayncc, verg. kaçırma yo!lannı goreh olarak kaDatmava yönelk Ityeni vergi tasarısı» hangi gucıerin etkıs.yle parlamentodan gecememektedir'' Ünlü holdınglert'n yaso tasarısı uzerindeki goruşleri neierdir? Bun lar bılinmiyor mu? «Şıddetlt ihtıyac dış kredllerle, uvgulodıĞımız ekonomık Eistem b rbırıne cok yakından bağlrdır. Pazar ekonomisinden gıtgıde uzaklaşan bi' anlayışla, ne batı dünyasında hak ettiğirmz yerı, ns yeterlı kredılerı, ne ae yct'nmiaro gerekli dı$ sermoyeyı bulobiVnz.t Mesajın bize gore en onem'ı yen burasıdır. Evet, dıs krediierie ekononık sıstem birbırme cok yakından bağlıdır Daha oçıkçası, batı çlış kreaiyi Turkiye'yi oncak kendi doğrultusuna sok mok omacıyla ve bu doğrultuyu denetim altında tutmek icin verır Bu, Osmanlı imparotorluğunun i!k borclanmasından başlıyarak böyledir. Batı, İmparatorluğun van somürge durumunu sağlama almak lcln adetc zorla borc vermlştir. «Avrupa sermayedarian devnn vöneticilerini, ruşvet dahil çeşitli yollarla borc almaya zoriamışlardır. Görüldüğü üzere, Içinde bulundugu güclük/ere raçjmen, «öğrene geldığimlz gıbi, Türk devlet odamları ılk fırsatta botıya el açmamışlardır. Aksine batı onlara zorla borc vormiştir.» Fokat, bott bu direnmeleri aşacaktır.J (D Şlmdl de durumun değişmeslnl gerektlren bır neaen voKtur Oemek kl, bctı djnyasında hak ettığımız yer, ycn sömurge, a'şa bağımlı durumun devcmıdh' İşadamları bunu mu ıstıvor? Pazar ekonomisinden nasıl uzaklaşılıyor? Doğıusu aniaşılabilir gıbi değ I. Gercekte, pazar ekonom:smin toplum yararıno ışleyeoıîecek bir yonı Türkıye'de hıcbır zaman geceriı o'madı. Yalntzca, gumruk duvorlcrı arkasınaa /ıllardır beslsdiğımız, o do â.sa bağ'mlı bır îukeîim sanayıı, cok uluslu şırkefler.n içerdski uzantıları, tekelci pazarlar, buniarın yarattığı vurgun geliier Buiıar billnmıyor m u ' Örneğın, valmzca trakîo'' satışlarında kurumlaşan koraborsa Olgusu ve vergi dısı gelırler unlü holdmgierce bılınmfyor m u ' Karoborsanın onlenmesı ;c!n yıMardır bu cevrelsröen hertıangi bir ses geidl mi? cDemokrati* toplumumuzun ureten verfrnli üreten temel gucunun hür teşebbüs oiduğunu artık anlamalıyız. Ekcnomimizi bır yasakcı mevzuat cğı icınae boğan, kışlnın teşeb bus $evkır(i kıron kışıyi yanlı$ yöniere sevk eden aşın müdaholeci ve guven sarsıcı zıhnlyet bunalrmın ostl nedenıdir» Demek. demokratik toplumumuzun bir de r «eslr teşebbüs» kesim var. Ve bunlar verimli üretmiyor, Esır teşebbösler herhalde kamu ekonomik kuruluşîan. Bu konu uzerinde söylenecek cok şey \/ar. Fakat yerı burası değil. Ancak, verimli uretmeyen kuruluşlor, üretımlerıni keserlerse hür teşebbüsler ne kadar yaşıyabf Saal 15:00 16:30 Stat 16:00 ÖNEMLİ NOT ~^\ | </avK;/o ile oluf, daittiyeler SDP Istanbu! il Bajkunl.lı : 1 / (ıtık/jl Caiitsı Svriyt POJOJI Kot • 2 Oeırt: T'itn U Saat /7.W> ilt 31:33 araıında t*min tiÜtbılır. ^ f Kanh Oyun buruyor Daha... OKTAY AKBAL Evet Hayır K onlor iclnde bir yatak. Az önce canlı bir genç insanı ısıton yorgan ve battanıye şimdi bir ölüyü ürtüyor.. Yaşamdan ölume gecıvermek bır anlık sorun... Uykuda. ya da gurültüyle uykudan yenı uyanmış bır insan son uykusuna dalmış o kanlı doşekte... Kuştepe I > sesı müdürü, öğrstmen Doğan Erdoğan'dır bu. TÖBDER kurucularından, ılencı aydın, gercek anlamda «üikü» adamı bır eğıtımcı, bir yoneticı... Zorbalar evinl basmışlor, ıçeri gırmişler, yatağmda uyumakta olan Erdoğan'ı kurşunlarla dellk deçık etmışler. Sonra do kocmışlor... Pazar gunü kırk beş dokıko araylo Ikl cinayet işiendi Mecıdıyekoy yöresinde.. Önce MHP Şişti İlcesi başkanı. sonra da Kuştepe Lısesı mudurü. İkı kanlı olay orasında bir ılişkj vor mı? Bunu koHuk a*ruşturmocılorı c ı karacaklor mı ortaya? Bifmem1 Nice gız koronlıklar jcin» de daha. Saymaya kalksam sayfalar dolar. Bırkaçını anımsatsam yetmez mi? Nerde Comert'ln kotili? Nerde Doğan Oz'ün katıli? Nerde Korafakioğlu'nun katıli? NerOe Mersın Ağır Ceza yargicının katlli? Nerde Tanılll'yl sakot bırokonlor? Nerde 1 Moyıs 1977'yi «konlı boyram» halıne getırenler? Nerde nıce nice aydının. oğretmenin canına kıyanlar? Sağcısı solcusu ile şiddet ateşmde yonıp kul olanlcr? Nerde Maraş'ta kardeşi kardeşe kırdırtaniar? Nerdeler nerdeler? iktidorlar degıştı. Başbakanlar, İçişleri Bakanlan, Emnıyet mudürıerı değıştı. Değışmeyen bır şey var: Bütun bu kanh olayiarın gızlerı olduğu gibi duruyor. Kalın perdeıer aralcnmad, bıle! Sağ adına sol odına kim basıyor tetığe? Kım ıtıyor ortaya bu katilleri? Kim koruyor? Hem en onemlısı, nıye bunlarırı pek çoğu yakalanamıyor? Yakalananlarsa, kendılerını suça kışkırtanları, ellerlne sılah, ceplerıne para verenlerı, nıye acıklanmıyor? Nıye anarşinın kaynağı ortaya cıkarılamıyor? Onbeş on oltı yaşlarında çocuk katılıeraen başka yakalanan nıye yok? Şımdı sıze bır beige: 26 aralık 1977 gunu bu sütundo cıkan vazımdan bir parca: «Mahalle muhtarı eiıne kalemi almış: «Mahallemız, ortaokui ve lısede aşırı soicu oğretmen'erın isımlerl aşağıya cıkarılmıştır. Buniarın buradon alınmasıyla okul duzetelecektır.» Turkce bozukluklarını değişîirmedım. Sonra adlar, eski M. Eğitım Müdur Yardımcısı Ferıt Dincer, lıse oğretmeni kar. koco Erdoğan'lor. eski TOBDER Istanbui Başkanı Erdal Altan ve daha başkalan... Şış'ı AP ilce başkanına venlmış mahalle muhtarının dilekcesi. İlce başkcnı gscmış daktılo makmesın'n başına «Adalet Part.si Şışlı llce İdare Kurulu» başlıklı bır kâgıda şu mektubu doktürmuş: «Scyın Bakanım, mahalle muhtanndan alöiğım şikâvet dıle<cesinın sureti ekte tckd;m edılmıştır. Kuştepe Orta ve Lıse ÖKulunda bulunan bu oğretmenlerın okul dıslplınıne a/kırı hareket ederek cocukıarımızı deıenere etme yoiunda oldukları beyan edilmekfedır Bu konuda zâtıâl(ierınız;n yardımlarını bekler, saygı ve hurmetlerımı sunarım » Türkce yazımı bilmeyen ssaygı ve hurmetsı yanyana getırmekten cekınmeven AP İlce Başkanının mektubu mart 1977'de Bckcnlığa gıtmış. Bır ay sonra M. Eg. Bakanlığı Orta Öğretim Gensi Mudurlüğü. İstanbul Valılığıne şu yazıyı yollamış: «Belırıtlen hususların 615 1321 sayılı genelgemız de gozönunde tutularak âcılen ıncelenmesinı, alınacak sonuca gore duşünceierintzin bildinimesııjl, ekin gerl cevrılmesını rıca ederim. Marıalle muhtarının gırişımı basarıyia sonuclcnmıştır Oğrencılen deienere ettfğt bıldırılen nasıl seyse bu dejenere etmek oeş oğretmertden ucu Kuştepe Li3esınaen aiın.p Anadoıu'aa bır başka okuls atanmışlardır Bır muhtann gücüne bakın slz, neler de becerıyor!» 1978'den sonra Doğan Erdoğan'ıc eşı Kuştepe L'sesıne gerı donmüşler Doğan. Lise Müdurluğüne atanmış. Ne var KI yenl müdüre karsı cevredekı gerıci guclenn djşmanlığı sona ermemış. Onu uykuda bastırıp canına kıyacak kadar.. «Gercek Bır Barış Kurmak» başlıÖını taşıyan o yazımı söyle oitırmism: «CHP barış getirmekle yükümlüdür bu alanlara. Yeni iktidarın M. Eğ. Bakanını cok buyük gorevler. sorumluluklar bek'ıyor» Kaştepe LıseSf Mudüru Doğan Erdoğan'la «uğraşart»lar sonunda amaclorına ulastılar, Curnaller. şikâyetler, gozdcğlorı sonunda zorbaiaria evini bastırorak canına kıymak... Bırkac gün once Emnıyet'e başvurmus, korunrposını Istemış, yanıt olamamıs Demek bir şeyler donüyordu cevresinde Daraldıkco daralıyordu ö'üm cemberi... Neydi sucu? Gercek bır eğitımci olmak mı? ilerici, atılımcı. devrımcl olmak mı? Gerılık, bağnazlık, cağdışilık karşısında savaş vermek mi? Bugün Doğan Erdoğon'dtr kurbart verdığimiz. Yarın daha başkası, öbür gun bır daha. bır daha. Faşizme kurban gıdecekler uc a$oğı üc yukan belirlenmıştir. O mahalle muhtarlorı, o gerı kafaiı is arkadaşları, o pol'tıka dışı blr şeys ak!ı ermeyen ilce polıtikocılorı bilmeverek fasizme aroc olmakîodırlar. Faşizmi kım mi temsıl edlvor? O kanlı e!ler kimin ellerl mi? Daha anlamadmız, göremedinız, bılemedinız mı? Haydl canım siz de!^ azetelerde veni yeni dava haberlerı cıkıyor. Bu hoberlerde, 1 Mayıs ıddianomeleri hakkında bilgt verillyor, u/gulanacak yaso moddesi göstenliyor ve cezanın hem alt hem ust sınırları czlliyor.. Kısacası, şu sanıkiar ıcin şu kadar aydan şu kadar yılo kadar ceza istendı denillyor. Genelllkls. kamuyu ılgılendiren her dava icin bo/le yapılır. iddıanaaiede gostenlen maddenin tovan ve tabanına bakılır, ona göre haber yazılır. Ancak, 171 sayılı yasa bakımından hukuksal bir sorun vardır. Çunkü, bu yasa ilkin 1742 sayılı yasayla değişikllğe uğramıştır. Sonra, 1742 sayılı yasa icin Anayasa Mahkemesl'ne başvurulmuş ve acılon dava Iptalle sonuçlanmıştır. Bu Iptalle ttrtikte, 171 sayılı yasadakl cezatann alt ve üst sınırları bakımından değişik blr sonuç ortaya cıkmtştır. Gerci. iptaHn ardif»dan 1932 sayılı yosa yapılmış, tır ama, bu yasa da sorunu çözebHmek acısındtm yetsrll ola»mamıştır. G 171 Sayılı Yasanm Yürürlük Sorunu > ANAYASA MAHKEMESİNCE, BİR YASANIN KALDIRMIŞ OLDUĞU HÜKÜMLER, İPTALDEN SONRA, GERt GELİP UYGULANAMAZ. 171 SAYILI YASADAKİ BÜTÜN MADDELERİN ALT SINIRI BUNA GÖRE DEĞERLENDİRİLMELİ. Turgut KAZAN zenleyan acık hükümler bulun mayışı, blzl yürürîuk kazanma yönünde blr sonuca götürmez. Tam tersl. Iptalden sonra eski metnln canlonacağı yolunda hü küm yoksa, o metnin yine ödül olarak kalacağını duşünmek ge rekir. Nitekim. başka ülkelerde de yeniden yürürlüğe girme, ancak pozltif hukuk tarafından benlmsenmişse kabul görmektedlr. Ömeğin, Avusturya'da durum böyledir. Bizde madem kl, özel bir hüküm yoktur. o halde eski metnin yürürlüğe girebilmesıne de olanok yoktur... davası ocılmıştır. Sözkonusu yasa Anayasa Mahkemesi'nce iptâl edildiğl Için. Ispcrta SulhCeza Mahkemesi beraat koran vermiştir. Ancak, Yargıtay 7. Ceza Dairesı. Iptalle birlikte 3008 sayıiı eski yasanın yururlüğe gireceğıni belirterek beraat kararını bozmuştur. Dairenin bu kararıno karşı, Yargıtay C. Başsavcıhğı itirordo fculunmuştur. İtiraz üzerine, Y C. G K. «iptalden sonra eski hükmün yürürlüğe giremeyeceğin.> belirtip beraat kararını onay' lamıştır (YCGK, 13/3/971, E 19707480, İtiraz/K 81) Bu durumo göre, 171 sayılı yasadakı cezaların miktarı hukuksal bir sorundur. Piyosoda satılan kitaplara bakıp sonuc cıkarılamaz. Zaten, bazı yayınevleri bıle, bastıklan metno «soru işareti» koymuşlardır. (Yasa Yayınları, Anayasa, 1977, sh. 148). Onun icin, konuyu enlne boyuna tartışmakta yaror vardır. Hemen söyleyellm ki, blze göre sözkonusu ya sada artık cezaların alt sının kalmamıştır. Alt sınır olarak ancck genel hükümler uygulanabılir. Yani, 171 sayılı yasa bakımından, cezalonn tabanı 7 gün olmak gerekir. Üsteiık 18. maddenin 1. bendl icm yalnız para cezası duşünülebliir. Şimdi. bu soylediklerimlzi biraz daha acıklamaya calışalım. Örneklerle Hukuksal Durum Bu sorurt, hukukumuzda tartışılmıştır. örneğin, Servet ARMAĞAN «iptâl üzerine yururlükten kalkmış eski hukümler'n kendiliğınden vürürlüğe giremeyeceğı» göruşünded'r. (S. ARMAĞAN, Anayasa Mahkememızde Murakobe S'Stemi, Doktoro Tezi, 1967, İstanbul, sh. 146) Prof. Nurullah KUNTER de «... rptâJ edden kanun ilga edılen kanun gibi olduğundan, iptâl edilen kanunlo yururlukten kalkmış olan hukunler, rptâi üzerine tekrar, kendi lığlnden yürürlüğe girmez» demektedır. (N. KUNTER, Ceza Muhakemesi Hukuku, Istanbui. 1978. sh. 404). Yine Prof. Mumtaz Soysal'o gore de «... B T hükmun iptâl edilmesıyls biriıkte, hükümden önceki hukuksa! düzenlemeler gerl geimez. yeniden canlanmaz. Artık, yascma organının... doldurmak zorunda olduğu bir boşluk sozkonusudur» (M. SOYSAL, Anayasonm Ankımı. 1977, sh. 208) Demek kı. iptâl edıien yasanın koldırmiş olduğu hükumler, iptalden sonra geri gelerneyecektir. NiteKim, bızm yargı crgonlarımız da bu ilkeyl benım semiştir. Konuya ilişkin ilk örneği, 11/11/1963 günlu bır Anayasa Mahkemesi kararındG göruyoruz. Davoda iptoli istenen yasa hukmü, bir başka yasayla kaldırılmıştır. Ancak, kcl dıran yosanın ügır moddeleri Anayasa Mahkemesi'nce ptâ1 edilmiştlr. Bu durumda, yüksek mahkeme «... İnceieme konusu maddenin daha önce yürürlük ten kaldırıldığına» Işaretle «... her ne kadar 45 sayılı yosanın 66. maddesi... iptâl edilmişse de. bu durumun dava konusu hükmun kendıliğinden ve yeniden yürürlüğe geçmesine imkân ve cevaz vermeyeceği meydandadır» gerekcesipe dayanıp «konusu kalmayan da vanın reddıne> karar vermiştir. (963/106 270 sayılı karar) Iklnc' örnek ise, Yargıtay Ceza Genel Kurulu'ndan gecmiştlr. 931 soyılı yasaya avkın davranıştan doloyı bir kamu Sonuç Gercekten, YCGK karan cok hakl) temellere dayanmıştır. Blr kez, Anayasamızda ve 44 sayılı vasada önceki maddelenn yü rürlüğ'a gıreeeğlno üişkrn bir huküm yeralmamıştır. ikıncisi, poz'tıf hukukumuzda boşluğun doldurulabılmesı Için yurürluk süresi tanınmıştır. Eğer eski huküm gerı gelebilecek olsovriı, böyle bir yürürlük süresi ta mmaya gerek kalmazdı.. Üsta lık, Anavasamıza göre, iptâl hükmünun genye ışleme olana ğı yoktur. Bu durumda, eski rretnın yenlden canlanabıleceği savLnulamaz. Kaidı ki, burada konu doğrudan «ceza» ıle iigilidir. Geza bakımından yorum ve tartışmalardan hareketle, bir hükmun uygulanaüılırliği sonucu cıkarılamaz. Cunku, ceza hukukunun temel ılkesı, cezanın yasada acıkca yazılı olmasını gerektırir. Nitekim, hem Anayasamızın 33. maddesi, hem de ceza yasamızın 1. maddesi bu ılkeyi benımsemıştır. Sorun ba zı tartışma ve yorumları beraberınde getirdiğine göre. yasa•nın yozdığı ocık b,r tceza» hükmü yolc demektır. Kısacası, 171«ayflı yasanın 1742 sayıiı yasayla değistırilen hükümleri bugun yururlukte degildir. örneğın, 18. madde ile yalnız para cezası uygulanabilir. Yine yasanın 19, 20, 21. 22, 23 ve 24. maddelerinde yer alan cuç aydans, aaltı aydan», «bir yıidon» ve «üç yıldan» sözleri bukuksal değerlerini yitirmiştir. Yani, bu maddelerde ceza ıle ilgıli «aşağı sınırlar» bulunduğu öne sürülemez. Ancak, TCK' nundakı genel hükümler esas alınabıİT. Yazımızın başında belirtmış oiduğumuz gıbi, sonradan çıkarılan 1932 sayılı yasa da durumu değiştirernemıştır. Onun için, 1932 sayılı yasanın 9. maddesıyle hopıs cezalarının alt sınırı değıl, üst sınırı etkılenebılmiştır. Dememız o ki, 171 sayılı yasadaki bütün maddeler 'cın. ait sınır 7 gundur ICumhurlyet: 4121) MfxiprnRgîti 6127776176 07 (Artaş: 85) 412S N Mtrruı Ttwuuıâu IÇIN SAİL'KLI ES TIM GEREK ünhersite adavian Z I. OrvRB 3 DtvRE FENSINIFLARI 1» MAYIS SlVtV Gf.TJ 21 M^VÎS S'.NAV G t S U GENEL YCTE.VEK S/k'FHRJ I î DEVRE 17 W»V1S SINtV C l \ ' U DEVRE: 11 MAYIS SINAV Ü'.SU yıldız oersanesi 3.Baskı Genel Yetenek 150TL Matematık . 100TI Orubjhçt Laddcsı bcjıtta't'ts^h"' Yumurcak Sineması \inı^l "2 9260 Z' İptalin Sonuçları Yukorıdo kısoca ozetlediğimiz gibi, 1742 sayılı yasa 171 sayılı yasayı değıştirmıştır. Söz konusu bu değişikllklerin bir bolümü ceza miktarlarını etkile yıcl nıteliktedir. Örneğln, bu yasonın 8. maddesıyle 171 sayılı yasadokl 18, 19, 20, 21, 22. 23 ve 24 maadeierde öngörülen cezalar aşağı ve yukarı sınırları artınlarak tdeğiştlrılmiştır.» |9U9B je|>(i;>)iS!esp uoııdoA blr olcü ve oran gosterüerek değıl her maddedeki ceza ayrı ayrı ele alınıp artınlarak ger cekleştirilmıştır Yani, boylece 171 sayılı yasado yer alan ceza mıktarlarma ilışkin bozı hüküm ler kaldırılmıştır. Sonradan, 1742 sayılı yosa Anayaso Mahkemesı'nin 14/3/974 günlü kararıyla iptâl edilınce, eskl hukumlerin yeniden yürürlük kazandığı düşunulmüş ve basılon tum kitaplara önceki ceza m.ktarları yazılmıştır. Ancak, bır yasanın koldırmiş olduğu başka yasa hükumle'i. artık hukuksal b'r değer taşımazlar. Kaidıran yasa sonradan İptâl ediıse blle, eski hükumler yeniden yürürlük kozanmazlar. Cünkü, değiştiren yasa cıktığı zaman değiştinlen yasa hukümlerı ölmüş olur. Anayasa Mahkemesi'nin değiş 1 tıren yasayı iptâl etmes . kaldı rılan Tiaddelere canlılık vermez. Durum bu olunca, 1742 sayılı yasonm Iptall üzerine, 171 sayılı yasonın eski hükuTi Serf artık kendlliğlnden geri gel mez. Ne var ki, pozitif hukukumuzöa bu konuyo illşkin acık hukumler bulunmadığı lcin, eskl maddelerln yasa metmne yazılması gerektiği düşünülmüş ve yayınevlerinin tamamı böyle hareket etmlştir. Hatta, yargı organlan bıle eskl maddelerl yürürlök kazanmış gibi kararlar vermiştlr. Oysa, hem basılan kltaplar yanlıştır, hem ds eskl hukümlert yürOriükte sayah yargı karar^an yanlıştır. Hukukumuzda bu sorunu du Yasal ve Ekonomik açıd*n TÜRK BANKA İŞLETMECİLİĞI SorurJar ön.enler Faft T. BAŞBUĞ B * a k a l v Yemiali Eskl MoımtaM lArons ABC: .,.) 4119 OKTAY AKBAL Bankacılıgı ve bir bütün olarak Finaos Keîunıni sorun!anyls »» önerileriyle inceleyen, 6 yılı aşkın gfizlem denet:ır. ve araştırüar nn urünü bir yapıt Uygulayıcüar için büyük pratik değer taşıyacak niteüktc... tıtena A d n t l ı EĞtTtM YAY1NLARI BİLİMSEL KİTAPLAR YATtNEVt AıUc«ra Cad 82 PK. 331 . tSTAKBUL Fiyst: 2X TL. Suçumuz Insan Olmak Yazar.n 1958 Turk Dil Kurumu Romar, öduiüru kazanmış bu ünlü yapıtının 5 Baskısı cıktı Fıyad 30 lıro E YAYINLAR: (P.K. 12 Ist.) Tri. 27 4aoa TÜRK SİGORTA EIMSTİTÜSÜ GIOER Teberrü ve Yardımlar Personel ücretleri 176.700 Konferans ücretleri 68.000 • **^ Huhtelif Gelirleı» Vak.Denet.Aidatı 15.757 Lırtasiye, ffıatbua 39.871 .50 Seminer giderleri 5.600 Muhtelif giderler 38.293 .96 GELÎR FAZLASI 177.371 .51 521.593 .87 1978 YIUI GELİRGİDER HESABI GE'JP 300. 000. 221. 593.87 521. 593.87 1978 YILI BİLANÇOSU AK7İF PASİF Kasa 8.877.1li Kuruluş fonu 200,000.Bankalar 563.670.79 Muh.Alacaklılar 11.929. Vadesiz:237.878.30 Muh.Gelirlep 1.585.648.93 Vadeli :32E.792.H9 Stok Hesaba. 24.030. Müdevver: 1.108.277. «*2 Tahvilİer ; 177', 371» 51 1.201.000. 1978 1.797.577.93 1.797.577.93 (llöncıhk; 277) ş 4Î3T
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle