16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
LONDRA MEKTUBU HELSİNKİ NİHAİ SENEDİ: YENİ BİR BARIŞ TEKNİĞI Denfe ÇARKACI Helsinki Nihai Senedi, uluslararası konjonktürün pürüzlerini tek başına giderebilecek güçte değil es bCltlnden otuşan N&ıa! Senedta 1 BöIUmO AvrupB güvenligı re devletler arasındakı ılıştalero hâkun olan ılkeler, 2 Bolumu ekonomi, bılım ve teknoloji ve cevre alanlarında ışbırlığı, 3. Bolümü otekı alanlardaki lşbırlıgı, 4. Bolumü insancü ve oteta alanlardakl işbırlığı, 5 Bolumu ise konferansm sürdürulmesı ıle ılgılı ılkelerı ıçermektedır. Devletlenn egemenliğıne saygı, içışlerıne ksnsmama gibı genel ilkelerın yanında, çevTe kırletilmesi, runzmın gelıştirılmesl, aılelerın bırleştırilnaesi gıbı degişık konulara da değınen Nıhaı Senedın hangı hukuk kategonsme gıreceğı de tarttşma konusu olabılır. Metnın «Konferansın surdürulmesı» başhğını taşıyan son bolumundekı bır açıklamava gore, Senedın «kütuğe yazılabıhr nıtelikte olmamakla bırlıkte, bnrütün butun uvelerine Birleşmış Mılletlenn resmı belgesı olarak dağıtalması amacıyla, Bırlesmıç Mjlletler Genel Sekretenne gondenlecegı belırtılmıştır. Oysa Bırleşmış Mılletler Şartma gore andlaşma nltelığmde her belgenın BM organlarına karşı ılen surülebilmesl lçln tesczl edılmış olması geretorîeirtedır Dığer yandan devlet başkanlarının konuşmalanna bakıldıgı zaman Senedın hukukî mahıyetl hakkında yeterlı bır açıklama bulmak olanagı yoktur. Ancak bazı devlet başkanlannm da Senedın bır andlaşma nıtelığınde olmadıfıru kesmlıkle ıfade ettıklen gorulmektedır. Metnın andlaşma nıtelığınde olmayışı, karşılıklı ıradelenn belırlı bır konuda açık ve kesın bir bıçımde uzlaşamadıklan «anlasamadıkları» anlamına gelmez Ancak bu durumda kabul edıien metnın ıçerlğınl ıncelemek gerelar. Nıhai Senedın bınncl bolümündekı ilkeler açıBindan. sanınz kı, tartışmaya gerek voktur. Bunların, bıçımsel yonden dahl bağlayıeılığı kesın olan rnetmlerde yer almış olması, aynca, bırer mılletlerarası orf ve âdet kuralı nitelıgınde (bazı yazarlara gore buyruk kural) olması, bagiayıcılıkİarı konusunda her turlü kuşkuyu ortadan keldın r Başta Bırleşmış Milletler Şartı olmak uzere, 1945'ten sonra kabul edılen bırçok metınde ver alan, aynca devlet uderlennin resmi açıklamalannda da tekrarlanan bu ilkelerl şoyle sıralayabılınz: Devletlenn egemen eşıtliğı, tehdıde veya kuvvet kuUanmaya başvurmama, devletienn ulke bütunlugu, anlaşmazlıklann banşçı yollarla çozumu, de'ietlenn içışlenne kanşmama, habcların kaderlennı kendılennm saptamalan hakkı, yükumlulüklenn ıyı nıyetle yenne getirilmesi, lnsan haklarına saygı . Ancak insan haklanna saygı ılkesi konusunda Helsinki Nıhaî Senedınde ıkılı bır duzenlemeye rastlanılmaktadır. Şoyle kı; metnın bırıncı boİumündeki ınsan haklanna saygı ıle üg.lı paragraf, dıger paragrafiardaki, kışı ve düşunce değışım ve dolaşımına ılışkın açıklamalann, oz bakımından lnsan hakjan kategonsme gırebrleceklen halde, aym hukukı değerde olduklan soYİenemez Bınncı boiumdekı ınsan haklanna ılışkın genel Ukder, yıne başta Bırleşmış Mılletler Şartı olmak uzere, bzellıkle 1966'da Imzalanan ınsan haklan sozleşmelen, 1950'de imzalanan Avrupe lnsan Haklan Sozleşmesınde \e hukuki nıtcüği tartışmalı olmakla bırlıkte, sıyasi oneml buytlk olan 10 aralık 1948 tarihlı Evrensel însan Haklan Bıldınsınde değışlk bıçım ve yoğunlukta yer almış ılkelerdır. Helstaki Nıhaî Senedıni imzalamı$ bulunan devletlerln, bu belgelenn tarnamına taraf olmayışı, insan haklanna saygı kuralının bağl»yıcı olmadığı aruamına gelmeı. Bu kuralın tüm devletlert baglayan BM Ş8rtının 55 56. maddelerinde kaynaklandıgı, »ynca çok sayıda mılletlerarası belgede tekrarlanması sonucu, bir orf ve âdet kuralını oluşturacak yoğunlukta bır uygulamanın süregeldığı unutulmamalıdır. Bununla birlıkte bağlayıcılığını tartışmasız kabul ettığımız bu bölümün dahı genel ıfadelerden oluştugunu, ozgurluklerin tanımı yapılmadığını, »uurlama ajıraçlannın belirtümedıgını goruyoruz. Nıhaı Senet temel hak ve bzgurlüklenn konınma8i açısından da yenı bır garantı yontemi getırmemektedır. Ancak ınsan haJtlanna ve temel ozgurlüklere saygı başhgı altında belırtüen kurallann sonuncusu şoyledır. «lnsan hakları ve temel özgurlukler alanında katılan devletler BM AndJaçmasına ve ükelerıne ve lnsan Haklan Evrensel Bıldınsme uygun olarak dairanırlar. Bağlı olabıleceklen ınsan nakla nna ılı^sun uluslararası sozleşmelen de kapsama.< uzere bu alanda uluslararası bıldıriler ve sozleş melerdekı kayıtlı yukunılülülüerını de yenne getırırler » Sanınz kı bu açıklamanın görevı devletlenn yukumlüluklerının kapsamını ve aynı zamanda sınınru belırtmektır. Daha sonrakı bolumlerde, kışüeri de ılgılendırdığı olçüde ınsan haklan kategonsme dahıl edılebılecek, ekonomi, bılım, teknoloji, çevre korunması, ulaştırmanın gelıştınlmesı, tunzmın gelıştırümesı, goçmen ışgucunün ekonomık ve sosyal yonlennm geiıştınlmesı, personel egıtımı, âıleıerın bırleştırılmesı, çeşıtlı devletlenn vatandaşlan ara smda evlenme, kışısel ya da meslekı gezalenn duzenlenmes:, enformasyon alışvenşuun gelıştuılme»ı, gazetecılenn çalışma koşuUannın ıyüeştonlnıesı! kultur uninlerının açık uıtulması, egıtım alanındaka ışbırlığı gıbı konularda kabul edılen ılkelenn bağlayıcılık derecesı ıse tartışılabılır. Bu bolumlerde kullanüan «destekleyeceklerdır». «Kolaylaştıracaklardır», «çaba gostereceklercUr», «olumlu ve ınsancü bır anla>ışla ınceleyeceklerdır» gıbı yuklem ve dejımler aktuel bır yukumlulugü değıl, zamanlaması de\letlenn takdlnne bırakılmış bir ışbırlığı programı nıtelığındedır. Goruldufü gıbı Nıhai Senedın her bolumü aynı hukukı degere sahıp değıldır. Hatta bolumler ıçındekı ırade açıklamaları da daıma kesın bır yukumluluk getırmemektedır. Tüm bolumlerin otonom hukuk kurallan duzeyme ulaşabümesı, ılende bu amaca yonelık olarak kabul edılece* IKI veva çok taraflı andlastnalarin akdedılmesıne bağlıdır. Nıhai Senedın bu yonune degınen bır Sovyet hukukçusu, mılletlerarası anlaşmalann ınsan hak ve ozgurlüklerinın bır «lıstesınl sagladıklannı, yoksa ounlan duzenlemedıklennı ve düzenlemenın son tahlılde, de^letın sosyo • ekonomılc karakten taraiınaan üelırleneceğıne» işaret etmektedır. Yazar, deiletm «ortak ıradelenyle ortaya koycukları tavsıyelenn» uygulanabılmesı ıçın yenı anlaşmalann ;*apılması gerektığını ılen surmektedır. Hatta daha da ılen gıderek, Konferansın «yenıden onayladığı en onemlı ılkemn ınsan haK ve ozgurluklerıyle ılgılı do avsız duzenlemenın devletlenn ıç yetkjsıne aıt olacağı» goruşunu savunmaktadır. Hukuki degerlendırmelere karşı ne denh dayanıksız Oıursa olsun, Helsinki Nıha. Senedi olduğu i " olmadığı>la son derece onemlı bır dıplomank beleedır. Yenı otonom hukuk kuralları ge tırmemekfe bırlıkte, bazı koşullarda >ol gosterıci bır pro?ram / anlaşma olabılır Nıhaı Senet sojut, zamar dı<;ı bır metM olmayıp, uîaşıiması geregen bır detant ' banş platformu oluşîurrr.aktadır Zaten \ibancı basında Helsinki Nıhaî Senedın den ÇOK «Helsmkı mhu»ndan soz edıldığı gorul mektedır «Hclsırki ruhu»nun tam olarak gerçekleşmesl, buvuk d°vletlerln j ukurnluluklerını ıvı nıvetle yenne getırmelerıne bağlı oldugu kadar, yıne bu devletlenn heruz hukuk kuraUarının Kesmleşmediğı alanlarda da ışbirlığıne yanaşmaîarma bağlıdır Helsinki N hal Senedınln somut etMsi ne olmuştur 0 Konferanstan sonra Ust duzeyde yapılan zıvaret!erın «onunda vavmlanan or'ak bıldınlerde Helsmkı'de kabul edüen ilkelenn uzun sureli bır polıtıkariT ternellerını oluşturdugu belırtılmıştır. Ömeğın Son et Fransız ortak bıldınsı (ekım 1975) ve\a Îngıli7 Romen ortak bıldırısi (eylul 1975). Birçok de> let başkanı avni doğrultuda açıklamaîarda bulunmu«tur Daha somut bır sonuç olarak Sovvetler Bırlığı'nın dokuz Avnjpa dev'etıiîe vabanc! gazetecılenn ca'ısms'annın kolaylasünlınası konusunda imzaladıeı andlasmalar anıla B İNGİLTERE'DE SEÇIM SİSTEMİ, KÜÇÜK PARTILERE ŞANS TANIMIYOR • L BERAL PARTı SON SEÇıMLERDE Yl'ZDE 20 ORANINDA OY A.DIGI HALDE 13 MıLLETVEKıLı ÇKARABıLO: VE PARLAMENTODA % IX ORANINDA IEMSIL EOıüYOR. iberal Parttnm îşçî Hukümetinl destekleıu* onunde ılk sınavı \erdner; AET KomısyorU kararırdan sonra, sıvasal oart.ler kamu?yw Başkarüığına seç'.en Rav Jenkms den Doşalan mılletvekılhğı ıçm yenılenen ara seçımi îşç. Part sı nın ve L berallerm bozgi'nu ıle sonuçîandı. Işçı Part.sı Stechford da 27 yıldır kazand.gı milletvekıllıgmı °1> 17'lık bır ov kajması ı!e Muhafazakarla'^ K?ptırırssn LiDe'aller dordımcu pati curomuna ındıler Aslında. son zamanlaraa âamuoyunu'i be.ırlı bıı oıçı^de Muhafazakarlara yoneldığı bıhnıvordu. Iç çehşKilen nedenı ıle eı<onomık bunalımlar Karşısmda kararsız ve tular sız gonınen Isçı Parf s\ aa seçım yenıisısıni «her ıktıdann aonem ortasmdakı oîağan oy kaybı^na bEKinor Mohafazakarlar erken seçım ıstebermesını yıneleoıler. LıbTaller, ara seçımın hemsr onrresınde aç'klanan >enı \ıl butçesme, rr.uhalefetîe bırlıkfe /ca^fi ov kullanniaya hazınaruyordu kı, seçım Dozgunu ustur.e hukumetı ies teıilem?yı vegleâı.er Ş'rr.dı gundemde, oırı htikumetın dururrvnu d^° r ı Irgtbz s'jasal yaşanaının gelecegmı etkıleyecek oneiıde IKI kona var: A\rupa PaTiamen^su'nun doğrudan seçımıerl v» seçım sıstem sorunu. t O'» vandan. aogudan seç.mlerde uygjlaııacak spç:m sıs'eTiı soruna. Ingılız genel seçım sıstemru etkıııvebılrre oze'l.gn ıle, ozel b.r onem r taşıyor S'vasal çe\ e'er A\ rupa Parlamento^u seçım sıst°mı tarMşmalarmın, Lond"a Parlamento«u na voneleo.'eceg nın b'lıncndeler. Aslında, eKonomiK bura.ımlarıa sarsılan suçler dengesıa n lenıden bıçımlenme surecınde, top u.nsal fruçlerı pa!amentoya jansıtan «ecın < =;temınm ; ne ^enıden tartışılmaja başlanması doğal sayılabılır SEÇıM SiSTEMI îngılız s*>Ç!m s:steml, lS52'den 1948'e dek uzanan degışıın surecının urunu olan. da roıge1 basıt çogiLT uk ^ıstemıd'r U.ke. mıiletvekılı sa yısına e«ıt b35 SPÇ,TI bolgesme ayrılıvor ve 1er bolgeden en ço^ o\ alan aday seçıhyor. Yajuz Kıızey Irlanda nın OZPI durumu nedenı ıle orada rısbı 'emMİ ugjlanıvor Bı.mdıgı gıb:, Kuze7 I r Ianda'da nufusın 1 3 unu katoliiUer. 2 3 onü protestanlar oıu>=VlJru\or. Bas t çoğunluıc sıs.emi, kuşkusuz kuçuk t>ntılere şans tanımno'" Orneğın, uçuncu partı aurumundakı Lıberal Par'ı, son seçımlerde .vak aşı«c n 20 oranjr.üa oy aldığı halde, 13 rmlleue*;» lı çıkarabıidı ve Panamentoda °o 2,2 oranmda temsJ edılnor. Eğer msbı temsil SiSteml uygu.ansaydı. Lıberal Partı yaklaşık 151 mılletvekılı çıkaracak ve hıç b;r partı tek başına çoğunluıc sağlavamavacaktı Eu nedenle nı>!bi temsil 3iste mmuı Lıberal Partı ıçn yasarrsal bır onem taşıması doğal. Geçen ay, guven claması sıra»mda. f:rsa*ı degeriend ren Lıberaller, Işçı HJKIİmetıne destek koşum olarak, Avrupa Parlampntosu secımlermde n sb ; temsil sıstemı kjllanılmasını onerdıler tşçı Part'sı de vumu$aıt oır t'i'um almak zorunda kaldı ve mılletvekıUernm serbest ov hakkı tanıvacağı sozu verdı Partıler.n «eçım sıstemlerı ue ılsıll tutumlarını değerlendırebıimek ıç*n, ı'<ı buyuk partının duıumlarına defcınmek gerekıyor. Avnıp» Gfivenliğı ve îşbirllği Konferansı 1975 yazında Helsinln'de toplanmıştı smırlandırılması (SALT) porusmelen bır turlu sonuçlandınlamadı Gerek ABD'nın Cruıse programı. gerekse Sovyetlenn SS 18 ve SS N 8 uzenndekı çalışmalarının sılâhsızlanma goruşmelenni hızlandırrralan beklenemezdı Dığer vandan eylül 1975'te goru°melenn arefesınde N'^TO Genel Sekreterı Josenn Luns un «Sovvetler Bırlıgı ınsan haklan konusunda hıçbır sınırlamayı kaldırmamıştır» (D*vanu 9. Sarfads) bilir COMECON'un A.rupa Ekonomik Topluluğuna. Helsinki Nıhaı Sened'ne davanacak bır ışbırlığı şartmın hazırlanması h?kkında yaptığı çağrı da olu'rlu bır geaşme oiarak değerlendırılebılır Buna karşı detantın maddı temelını oluçtnracak olan «ılab^'lanma alanında be'ırlı bır sonurun elde edıldığ' sovle^emez YJıardan ben sürppelen A\rupa'cla kııv\ef'enn dpngelı ve karşılıkh azaltılması gorüşmelen (MBFR) ıle stratejık sılâhlann • INGıLÎERE'DE DAR BÖLGELı SEÇıM SıSTEKı UYGUUNIVOR ULKE. MıllETVEKıLı SAYISINA EJıT 635 StÇıM BOLGESıNE AYRIIIYOR VE HER BOLKDEN £N ÇOK OY ALAN ADAY SEÇıLıYOR. Coşkun KARADENiZ FRANSIZ BİC FiRMASI AMERİKA'DA TRAŞ BIÇAĞI PiYASASINA EGEMEN OLUYOR ransız^rın ılnlü Bır fırmasının Arnerıka' da^ı bajnık ş^rieılerle reiaoete eırerek traş bıçagı pıyasasına egemen olmaya başladığı bıldırılmektedır L'Express der^smde yer a an Dir yazıya gore, bıçağı Korlenens kadar kullamldı^an sonra tumuyle atılan traş makınesmı ılk olarak pıvasaja çıkaran Bıc fırması dev bır ş.rket olan Gıllette'm Amerıka dakı egemenhğını golgelemıştır Amenkan sermaye çevrelermın sozcusu du1 roırıundakı «Bu^ıre ^ Wees» der^ısı ıse Gıl Jettp'e orar.la kuçuk b'r f:rma sayılan Bıc ın gırışuğı bu rekabetı. dın kıtaplarındaıu Davıd'le Gohath'm savaşına benzetmıştır B'c fırrraeı daha once de, tukenmez ka lem \e bıttı^ı zaman atılan çaxmaklan:.le Amenkan pıyasasında burjk gedıkler açmıştır. Bu ıkı tur eş\ada buvuk bır başarı kazanaıı Bıc, s hacmı 1 " m lvar dolar olan > Gıllette e kafa tutmava baslamış'ır Ştmdı îse savaş bıçağı, korlerdığınde tumuyle atılan traş makmesı uzermde voğunlaşmıstır. Fransız fırmasınm korlendığınde a'ııan traş bıçakları konusunda. eskı başanlanndan eslnlendıgi fırma vetkılılerınce açıklannııştır. Bıc şırketnin sahıplerınden Baron Marcel Bıch «Anenka gıbı buvuk bır pıyasada mtu nabılmek içm o pıyasanın ıçmde olmak, hatta uretımı dahı orada vapmak gereklıdır» demışt.r Fransız fırmasınm. merkezı Bosıon'da bulunan Bıc Pen Coro adh şubesınm serm&jesı 10 milyon dolardır Kuçucuk bır kalem ıçm buyuk bır ya*ınm sayılan bu mıktar sayesınde Bıc. Amenkan tukenmez kalem pıyasasının juzde 80'mi ele geçırmıştır Bu ba^an yuzunden Gıllette Wnte Bros adj dol makalemıni pıyasadan ve dağıtıcı rırmalardan gen çekmıştır. r PARTİUt • BIÇAĞI KORLENO161HDE ATIUN TRA$ MAK1NES1N1 ıLK OLARAK URETEN BıC FıRMASI. ı5 HACMı 1.5 MıLYAR DOLAR L OIAN AMERıKAN GıLLETÎE J1RKET1 ı E REKABETE GıRıSJı. îşçı Partısı 20 yuzvıl hasla^mda kurularak, eelışen ışçı sınifı ^e değ'«;en toplumun gerısıne duşen Lıoeral Partı'i.a Muhafazakarlar jcarşısmdakı yenn; a!dı 1924 ve 3929 da ıkı kez lukumet kurmasma kar^ın az nlik'a olduğundan radıkal değ'şıkhkler sağıavamadı 1945'de Ou'.ük çogunlukla kazannca, KOmur. elekfrık, gaz, ç*l k ve ulasıın s^nayılermi mıllıleştırdı Sağhk hızmetlerını sos>a'lestırdı ve kapsamh sosyaJ sıgorta uvgulamasım gerçetleştırdı. Bugun, îngılız solunun bmuk çoguiluğu uç ayn kanat olarak Işçı Partısı ıçınde \er alıjor. Ortalama oı'a rı *• 40 dolaylannda Bu ovun *i 73'ını ışçı sır.ıfından almalanna kars'n bu smıfın partısı sanlamazlar. Bugun mılletvekıllerının °i 28'ı ışçl temsUcılerınden oluşuyor Muhafazakar Partı'de ıse ruç ÎŞÇÎ mıl)et\ek'h yok. BıC FıRMASININ ÜRETıMıNıN »o 30'UNU OLUŞTURAN TRAJ BIÇAĞI. KÂRIN \ 7 3 ' UNÜ SAĞLIYOR. URETıMıN YıNE % 3 0 ' LUK BOLUMLıNÖ 0LU5.TURAN BAZI TU VALET MALZEMELERı ıSE KÂRIN ANCAK % 15'ıNı SAGLIYOR. Amtrika'da GİUette flrmasınm etkinUğl »zalıror. Gelenekse! sağcı Muhafazakar Parti, runümuzde Ingııız sermayesm \e muhafazakar dtişunceyi temsil edı^or. Bu partinın de ortaıama ojları % 40 aolajlarında Oylarının '« 50'sıni ışçı smıfından • 50'sını varlıklı sınıflardan alıyonaı. » Iskoçya ve Galler'de zayıf, eğer yalnız Ingıltere' de seç^m vapılsavdı, sa^aş sonrası vıtırdığı s;çım lerın dordunu kazanacaktı Son vıllarda iıder bunahmı vaşavan Muh3fazakâriar. flî den jaşlı olan lar ve kadınlardan en yu.csek. 18 20 yaş kesımınden en duşuk oranda oy alyorlar. PARTilEftiN TUTUMU Seçım sıstemleri, oy oranlannı beliTÎi koşullarla parlamentoj'a yansıtırken, aynı zamanda partılenn nıte.ıklenr.ı ve oy oranlannı da etk'lıyebıhyorlar. Çogunljfc sıstemı, Ingılterede olduğu gıbı, ıkı «buvuk partı» yaratıyor. Sıyasal ÇPVreler bj sıstemı Ingılız solunu bırîeştıren bır etüen sajarken. r.ısbı temsMaı îşçı Partısı nı boleceğı kanısındajar Işçı Parüsı'nın çoğunluk sıstemuı: savunma nedenlennden bınsı bu jlalıafazakarların, bugun degıl ama îşçı Partısı'nın sola kayma durumunda msbı tems.le doneoılecealen one suniiujor. öte yandan çoğunluk sistemmin partılen nıeel olarak büyuturken, nitelıklennı zajıfla'ma özellığı de var. Iktıdarda olmasına K*ırşın, her so runa üç ayn önen üreten Işçi Partısı guçlu b:r partı sayılamaz. Ingıiız sıvasal çevrelerı, «orta yolcu» olmaktan başka bır ozellığı olmayan Lıberal Partı'ye ver:'en oylar, genelJıkle ıkı buyuk partıye venlen (tprotes'o ojları» sajıvorlar Son ara seçımınde Muhafazakarlara kavan ^ 17 lık ov bıle, aslında Muhafazakar Partı'je veriıen oljmlu oydan çok Işçı Partısı'ne venlen oVixisuz oylar sayılabıhr Muhafpzak.^lar bu oyları, kamuoyuna bunalımİErdan belırh çıkış »ollan onererek almış değıller. Ingıl'ere'de yıgı'an «omnlar, «pro'esto ovları» ıle kt dara gelecsi parülerin guçlennın otesınde bınkıyorlar. KANADA tTHAL ETTi Kullanıldıktan sonra atüar traş makınesi yenı bır buluştur Bıc bu tur makınelen ılk olara.^ 1975 ynmda Avropa pıj'asasma sjrmuştur. 1976 yıhnda da Kanada bj traş rn&kınelennı ıthal etmışt.r Gıllette fırması tehhsejı sezd.ğı ıçm Good News adıru verdığl ^em bır model hazırlamıştır. Bunun uzenne Bıc Amerıkahların ünlu Phılıp Norrıs prubuyla, onun şubesı olan Amenkan Safety Razor adlı fırmasınm satın almak ıçm goruşmeler yapmıştır. Bu operasyon Bıc'ın Amenkan pıvasasının vuzde 13"une ejemen olmasmı saflavacaktır Tras maıanelerı p yasasının yuzde 60'ma egemen oîan Gıllette e orarJa yuzde 13 çok kuçuk bır sayı olmakla b rlıke. Bıc fırması ıçın bır atlama taşı oia cağı da kesmdır. Ancak mart a;,T haşlannda Federal Tıcaret Komısyonu trostü onleyen yasanın yardı mıyla Blc ile Phılip Morrıs arasında vapılması tasarlanan anlaşma'a karşı çıkmıştır. Baron Bıch b j engellemeye ragmen umud'intı ^.tırmemış ve «Onumüzdekı uç vıl ıçmde bu konuya tekrar gelecegızı demıştır. URETİM VE KÂR Bu arada Amerıcan Safetv Rasor firmasınm ışçuerı, yetkılılenn aldıkları karan protesTo etmek ıçm gostenler yapmıştır. Bununla beraber federal maKamların aldıkları fcararın en azından şımdıhk, Gıllette şırKetırun buyuk olçude ışme yaradığı da belırtılmektedır. Yıne de şırket yetkılılen bu Kuçuk Fran•:ız fırmasınm dmamızmını kuçuk gormemekte ve ondan çekınmektedır Çunku bu kez Bıc fırması Gıllette'm en onemlı faalıyetı olan traş bıçağı uret:nrnın hedef almıştır. Traş makınelen \e bıçakları Gıllette'm bü;uk bır servet ^apma^ını sağlamıştır. ZamanIa Gıllette üreümıni degışlk alanlar» ds yö nelrmiştir. Bununla beraber ürettmin yüzd» 30unu geçmeyen tras oıçagı, k i n n yuzde 73' unu saglamaktadır Bazı tuvalet eşyalan ıs« uretımm \uzde 3P uru oluşturmasma karşılık şırke'e sadece kânn yuzde 15'mı sagiaraaktadır 91 MilYON DOLAR Gıliette fırmasınm son yıllarda iirunler ortaja kojTna gırışımi basarısızlıkla sonuçlanmıştır Cep hesap makınaları ve elektronık saatler fırmaya bujuk masrafiar açmıştır Braan ıle bırleşıp Avrupa pıyasassna açılma gınşımlerı de duş kırıcı sonuçlar vermıştır Fırma, kânnı 9ı milyon dolarla rekor duzeve çiiardığı 1S73 yılmdan bu jrana, d»ha az kârlar elde etmeye başlamıştır. Ba nedenle şıritet vekıl 'eı malları çeşıtlendırmekten vazgeçerek, en .cârlı olanlara yonelma karan almıştır. (Dış Haberler Serrisl) SURtYENtV B\ŞKEVTİ ŞVMT3A Y4YINLVMN TEŞRİN (EKIM) G*ZETESİNDF. YER \h\\. T\VL.4XDL \ tLGtLl YAZININ ÖZETtM Sl'VÜ YORLZ. ayîand'da geçen ayın sonlannda meydana gelen başarısız assen darbe gınşımı, daha sonra da darben.n lıderı olara* gostenlen eskı Genelkunnay Başkanı'nın ıdam edılmesı, dıkkatlerı ven'dpn Asya'nın bJ ıstıkrarsız ulkes ne çev.rdı B ..ndığı gıbı, Amenka Bırleşık De\letlerı ıle ozel ılısK.Ierı ouiuna^ Tayîand'da geçen yılın ekım ayında bir askeri aarbe omuş \e ıktıdara el kojan askerler Par lamentoîoı feshetmış, s.; asal partılenn faa'i j eltermı yasaklamış, tum ulkeyı sıkıyonetım aJtına almışiardı. T Teşrin (Suriye gazetesi) Tayland'da yöneticiler tarihe ters düşen yönde yol alıyor şarısızlıklan arttıkça daha çok baskıva ve terore başvurmajCadır. Bona ragmen haUın mu nalefet'm kıramarraktadır Eejıme karşı en etîin mucadeıev: ıse Tajlandlı oğrencıler vermektedırler Bagune kadar oğrencılerın gırıştıklerı dırenışler her aefasında kanlı çatışmalara donuşmuş ve bırço< kışının olümune ya da yaralanmasına yolaçmıştır. Gerek uğradığı başarısızlar ve gerekse estırdığı teror havası, Bangkok rejımının tumuyle halktan kopmasma neden olmuştur. Bu durumu farkeden jonetıcıler ıse, hem kendılerınm \e hem de ülke'enmn iadenni her gun bıraz daha fazla Amerıka'nın elıne teslım etmekte dırler Amenkalüara gelınce; oruar da, ç.rı Hındı'ndekı ağır yenılgılermden sonra Tayland'ı ellennde tutmava buyuk oren gostermekte ve bjnu stratejık planlan açısından gereka gormpktedırler Bugı^n Tavlard topraklannda bu'Çok Amenkan askeri ussu bulunduğu gıbı oolgeje jaKin denızlerde cırıt atan Amenkan sa\aş gemılerının ıkmal merkezlerî d# yto» Taylana lımarüandır. Ne var kı, Tayland halkı, ulkesındekı Amenkan askeri varlığına karşıdır Amenka'nın Vıetnam ve Kambocja'ya karşı saldırıja geçtığı donemlerde ulkelerının bu saldırılarda ığrenç bır bıçımde sıçrama tahtası olara^ kullanıîdıgını Taylandiılar unutmamışlardır. Çın Hındı > erulgısınden sonra Tavland'dakı askeri varhğı da sarsntılar geçıren Amerıka'nın bu durumu onlemeıt ve askeri varlığını benımseyecek bır yonetımı işbaşına getırmek Içm 10 ekım 1976 darbesmı duzerledıi'rı «oyleyen gozlemcı'er, bu asrbede CIArun onemlı ro! ojnadıgım l>elır'mektedırler n«deni, iktıdarın bu cunta gruplarının temsılcüen arasında Amenkalılarca «eşıtsız» bır bıçımde dağıtılrnış olmasıdır Kımı gruplar bu dağılımdan memnun kalırken, kımılen payma razı olmamakta \e dığerlerme karşı ofkeienmektedırler. Cunta gnıplan arasında başgosteren bu rekabet ve çekememezlık, yonetımde ve ordunun ust duzejmde onemlı bır bolunme yaratmıs, herkesın bırbırınden kuşkulanrrıasına yol' açmıştır Aslında butun ou bozuklükların başlıca nedenı, ulkenın Amenka nın denetımmde bulunmasıdır Ve Tayland, Amenka'nın dene tunı altmda kaldığı surece. ıçmde bulundugu bunalımlardan kurtıdması so\le dursun, bu bımalımlann dana da artacağı ve ulkenın kotüden en kotuve gıdecegı kuskusuzdur. •AMftfiKAH IALANI. Tayland'ın ekononuk ourumu da son derec« kotudur. Ulke ekonomısı tumuyle Amerıka'ya bagımlıdır. Amenka ıse, ulkenın başlıca tanxn urunlen olan kauçuk, pırmç, kenevır gıbı maılaıını en ucuz fıva a almakta. daba doğrusu talan etmektecur Bana karşı Tayland'a mamul maddelen ve en çok da luks malları fahış fıvatlarla satmactadır Bu üurum uıkeae hayat pabalıhgının alabıldıa ne srtrrasına, uusal gelırm duşmesıne, ış^'z sa\ı&ının buyuk olçide çogalmasma ve bırçoıt eKonomık sorunlarm yıgılmas^na yolaçmış bui jrmaktadır Butun bu bozakluklar halkın ofkesınm g^ttıkçe artmasma neden oldugj gıbı, askerî renmın aevnlmesım re uikenın vaoancı egemenhgınden kurtarılarac: demokra'ık ve adalete daya.'ı bır yonetınrn kjralmasını amaçlayan bazı devnmcı orgutlerın olucrra.=ında da etken olmuştur Ne var kı, askeri re ım bu~un bu oluşumlar karşı^maa t j t ı:nunu degıştıreceğıiıe, bıldeı \oldan avrılmamak'a dıret^ktedır Gorulduğıı gıcı Tayian'am basınt gelenler, vonetıcılerının 'arıhın gel'şmp^'.ne te*s bır v>nde rol almaja ça!ışmal?"nc''n ılen gelmektf»dir. (Dış Haberler Servisi) Aslında Tayland eskıden de ıstıkrarsız bır ulke olarak bılınmekteydı Ne var kı, Çm Hındı ' arımadasında meyaana gelen ve guçler denge SJII temelınden sarsan koklu degışıklıklerden sonra bu u.ke kendmı busbutun açmazm ıçın de buldu Çm Hındı Yanmadasında esmeye bas layan venı bır hava, Tayland'ı onemlı olçude e'kıledı. Amenkalılann da işe kanşmalan so nucunda Tayland, askeri cuntalann ık^'dar koî tugu tarafınaa çarpışmaya başladıkları bır ül ke durumuna geldı Son askeri darbe gırışımı de, ^ıe bu ıktıdar kavgasırun bır haİKasmı oluşturmaktadi'' HALKTAN KOPUK YONÎÎiM» Bugun Bangkok'ta ıktıdan elmde tutan ve f ekım 1976 tanhmde vapılan askeri darbe so nucunda işbaşına gelmış olan rejım, halkın sorunlanna çozum bulmakta agır bır başansızIıga uğram'ştır Bıırıın en belırgm kanrı, Tavland halkımn b'rkaç k°z bu reiıme karsı bas kaldırmıs olmasıdır. Anpak bugunku rejım, ba CUNTA GRUPIARI» Tr.jland daKi askeri şefler arasında gori nuşte bır butunljk goza çarpmastadır Anra> DJ butunluk aldatıcıdır. Gerçekte ı?e çeşıtlı ci'ita grup'arı arasında içm ıçın kızısan bır ık tıdar »avgası surmekteriır. Bunun en önetnli
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle