Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
İJCf Cumîmrlyetin nlteliğini boean blr deglşlkinc ola CUMİURİYH 17 M A M 1977 asama organımızda gittikçe beMrgtateşen Hr eğıiım var. önce Anayasa'ya aylurı yasal&r çiitanlıyor. Bunlar ıptal edilmce, ilgıli yasa hukumlen Anayasa metnı halıne getirllıyor ya da onu engelleven Anayasa hukümleri kaldınlıyor örnegın 1961 Anayasası'nm 82. maddesının 3 fıkrası TBMM uyelennın aylık ve ddeneklerlr e yapılacak zam ve ılâvelertn ılk genel seçımden sonra uygulanmasını ongoruyordu. Anayasa Mahkemesı, bu kurala aykırı bır yasa hukmunü (1327 sayılı yasa, m 93, C) Iptal edıncc, 82. madderun 3 fıkrası maddeden çıkanlarak bugunkü maaş fırtınasınm tohumları ekılmlş oldu. Ardından SiKiyone'ım Yasası'nın 15 maddesmde yer alan 3 gunluk goze'ım altına alma suC resı Anavasaya avkırı bulunarak ıptal edılcîi Bu kez Anayasa üe «mevzuat» arasında «orta»cı bır yol izlendı ve Anayasa'nm 30. maddesmde 'öngorulen süreler 15 gune çiKarılmak suretiyla 3^ madde yenıden değıstınldı Bunun gıbı Sıkıyone'ım Mahxemelerının sı.<ıvonetım kalktıktan sonra gorevlenne devam etmesıne nnkan veren hukum (Sıkıyonetım Yasası m. 23) de ıptal edilınce. adı geçen huküm, geçıcı Anayasa maddesı hâlıne getırıldi Y OLAYLAR VE GÖRÜŞLER Mevzuata Uygım Anayasa! Dr. Fazıl SAĞLAM SBF ANAYASA HTTKTJKTJ ASÎSTANI yorumlanmakladır Boyle blr sonueu hukuk mantigı ıle bağdaştırmaya ımkân joktur 21 Dayanılan man'ık sajcat oıunca onun üze nne ınşa edJİen zınctrletne gerekçamn de değennl kaybedeoeğ. açıktır. Ancak bu duşunce zıncın, Anayasa Hujcukumurun br.emlı oır soıununu ılgı lendırdıçı ıçm, a%nca ele=;tınlmeden geçılemez 1971de Anaiasanın 147 madd^sme es e^.en venı bır hukme gore, Ana\asa Mahkemesı, Arıa\asa değışıklıklennı bıçım kosu'laııra ujgunluğu açısından aenptler Ana\asa Mahkerr>»sı, bu kuralı genıj vorumlamış. Ana'asamn 2 mac'desnde ver alan devletln nitelıkiennden herhangı bırının Anayasa degışıklığı ıle zedelenmesını devlet seklının değışıkliğı ıle b'r tutarak bıçım denetımını •>z denetmınden ayıramnacak bır gsnışlığe ulastırmıştır. Bovlece bıçım denetımı adı altmda her turlu .\na>asa deği«ık!ıgını özunde denptleme ımkânı açık tutulmustur. Bu goruşe kptılınır ya da katıl'nmaz Bu yazı çerçevesmde ou konunun tartışmasına gırmek ıstemıvoruz Ancak tartışırlığı açık olan bu gorumn ınandıncı olabıl•nesı ıçın, en azından kend: lçınde tubarlı s o nuçlara goturmesı gerekır. Şımdı konuya bu açıaan eğılelınr Mankeme, ıtır<ız konusu Anayasa hukumlen ile multayet hakkının ozune dokunulduğunu ılerı suruyor Bır kez 6ze dokurulmazlık ılkesi (AY m IV, yasalar ıçın soz konusudur. Bır Anayasa hukmunun hakkın özüne dokunması mumkun dejhldır Çunku Anava?a hUkumlerı arasında hı; erarşı yoktur. Bır hakkı kuran Anayasa nukmu ıle onu sınırlayan Anajasa hukmu avnı hukuksal değen taşır Orneğ'n olum cezasının yaşama hakkının ozune dokunduğu açıktır. Ancak TBMM ne olum cezalannı onama yettust veren 64 m°.dde de bır Arayasa hukmudur. Ve Ana^a<;a Mahkememızın olum cezasını Anayasaja avkın bulmama nedenlennden bıri de budur Bu bakım dan herhangı bır Anavasa deg'Ş'klığı ıle getırılecek bır sınırlamadan devlet seklının değışmesı sonucunu çıkarmak mumkun değı'dır .^ncak Anayasanın haklar sıstemıni butünu Ue bozacak bır değışıklık bu nıtelıkte gorulebılır fömeğm bellı bır organa hakları yururlükten kaldırma vetkısının venlmesı gıbı> Kamulastırma bedclın;n, malıkın bıldıreceğı taşınmaz mal degerını aşamıyacağını ongoren bır Anayasa hukmunü, bır kaç yıllık deger artışını kapsamıyor dıye Anayasa Mahkemesı ne gore karşılıksız kamulaştırma musadere anlammdadır ve mulkıvet hakkının ozune dOKunur Ancak tasınmazın ger çek karşılığı maliÂe oden.rse, kamulaştırma müsadere olmaktan çıkar Gerçı emlâk vergısı ma likın bıldıreceğı gerçe'v değer uzerınden oden^r Ancak vururluctekı Emlâk Vergısı Yasası OJ bıldırımı bazı ıstısnalarla 5 jıllık surelere bağ lamıştır. Bu sure ıçnde taşmmann değen ar tacağından, vapılacak b:r kamulastırma gerçe< değenn çok aitında kala~aktır (Parantez ıçıı> de belırtelım kı Anayasa Vahkemesı, 38. mad derkn değısıklıster. oncekı metnınde yer alan •gerçek değer» terımınden pıvasa değennı anla maktadır. Bu yorumun oldukça tartışmalı oldj ğunu belırtmekle jetmelım ) Karar, bu temel mantık üzerıne yapılandınlan zıncırleme gerekçelerle sor.uca gıtmektedır. Buna gdre, ıtıraz konusu hukumler, mıilkıyehakkmın ozur.e dokıuıdugu :ç n Cumhurıyetımızın msan haklarına davalı olma mtehğım bozmakta, eşı'lıge avtrn sonuçlar yarattığı ıçın hukuk devletı ılkes' ı!e başlangıç 'lkelerını zedeıemekte, dolayısıyla da Cumhunjet ın degışmezlı ğı yolundakı bıçım ılkesme ı AY m. 9) aykırı düşmektedır rak gormenın cıddılıkle bağdasır bir hukUKi ge rekçe olmadıgmı duşunuyoruz Hele Anayasa Maİkemesmın çok dana vahım değışıklıklen, örneğm, yargıç bağımsızlığmı, doğal yargıç ılkesmı ve dolayısıyla hukuk deiletı ılkesmi çok açık bır bıçımde zedeleven de\let suvenhk mah kemPİerıne ılışkm Anayasa degısıklığmı değışmez ]ık ılkesme ayiCirı bulmadiğı gozonunde tutulursa, karann hukuk dısı saıklerle oiuşfugu izlenıml ister ıs^emez ağırlık kazanıj'or. BU GAZETE., aktım otobus durağında Cumhuriyefi açmış oknyoT, yınma >aklaşıp sormava başladım. Nıçin okuyorsunuz bu gazeteyi? Gozlerinde soru işaretiyle bana dondu, «sana ne?» der gibi.vdi, sorularımı surdürdüm: Renkli fotograflar mı basıyor? Ilavır. Çıplak kadın resimleri? Havır. Oteki gazetelerden daha çok sayfalı da değil.. Değil. Pivangosu var mı? Yok. Otomobil mi verijor? Vermez. Motosiklet? Yok. Apartman, ev? Hayır. \ltın dağıtır mı? Dağıtmaz. Renkli ilavcler mi verir? Hajır. Elinden gazetevi aldım. evirdlm, çeTİrıllın, elestirid blr çözle inceledim, feri verdim: Baskısı da, ötekilerden iyi deçil. E\et. Harfleri de pek kuçuk, zor okunuyor. Ovle, Ama yine de satılıyor. Kuşkusuz. Hem daha pahalı ötekileraen .. Evet. Sonra bu ?azetevi okuyanlara saldınyorlarmış ., Oluvor bovle şevler. Yine elinden aldım gazeteyi, bsstan sona evirdim çertrdim. \3LZI, yazı. vazı Doğrn dürüst fotoğraf yok. Bunca jazı hergun okunur mu? Okuvan okur. \icin alnorsunuz bu gazetevi? Hem de zor bııluvorum, çoğu zaman sabah 10'da biter, bulunmaz. Dağıtııru da pek iyi degil. Yineledim Pekı, niye alıvorsunuz bu gazeteyi? Bu soruyu «Deli mfcin be adam, gıdip daha renkli, daha çok savfalı. kuponlu, otomobilll, pnangolu, evli, apartmanlı, çıplak kadınlı, dedikodulu ve daha ucuz gazeteler varken. Cumhurivefi almakia ne kazanıvorsun?» biçiminde sormustum. Okur, tınmadı, gazetesini açtı okumasını surdurdu. ••• Türkıve övle bir ülke ki, anlatması zor çıfıt çarşısma dönmuş hır politika ortamında, kapkaç duzeni savurganlığmdd, Cıımhurıvet ın pittıkçe gelı>mesi, varım vuzyıllık va^amının en önemli donemini yaşaması, toplum için gerçek bır unıut, gerçek bır ışıktır. Tum saldırılara karşın, tum baskılara karsın. tum olumsuzluklara karşın Cumhurnet sapasağlam duruvor ayakta. \e gun geçtikçe gelişivor, javnlıvor. »avgınlasıvcr. Çunku bu gazetenin gerçek sahibi okurlarıdır. Her tnr baskı ve saldırıva ugrasa da, bilinçll ve çağdaş insan ve vurttas olmanın onururm taşı>an okurlardır Cumhurlyet i Cumhuriyet yapan . Mal, mülk, pıyango cici, bici, valan, dolan, çıkar, mikarın bozuk diizeninde gerçek savgısınm bilincine varmış olanların saldınya uğraması, baskılar aitında kalmasını doğal karsılıyoruz. Bu shasal iktidar yıkılacak yakında birgun ve Cumhunvet yaşa>acak «e sürecektir. B Zarar Görecek Olan.. Anayasa MahKemes^, ' akarıda eleştırdığımız karara 7'ye karşı 8 oyla varmıştır. Eu karar ayrj konuda \eraij. 23 j 1976 tarm \e 1976 İS sa\iıi karann tam tersıdır 'Aa' şeçen karann r"etnı ıçın bkz. RG: 12 8 1976 • 15675) Ma'.ıkeme 7 ay ıçınde jnozae yuz far.dı bir goruşe nasıl varmıştır? Son olaraK bu noıc'a',1 mcelemek ıstıyoruz. 38 maddenm 2 \e 3 fiKralannı Anayasaja ajkırı olmadığı sonucuna \aran 23 3.1976 'arıhlı karar, 4 e karşı 11 oyla i.nmı^ur Bu fıkraların ıp'alıne ^arar \eren mah^erre hajetı ıse, ıkı kı sı dışmda eskı heyetm aynısıdır Bu da gosterı\or kı mahkememn 7 ay oncekı ıçtı.ıadmdan donmesı. japısındakı degı^ıklıgın eserı değıldır. De gışık.ık, uç uyenm fıkır degı=tırmesınden ılerı gelmıştır Bu tıyeler, eskı kararaa 38 maddenın . ve 3 fısralarm Anayasa'/a avnrı gormerrusler, ancaK, banu farkıı bır gerekçeve dayandırmışlardı Onlara gore 38 maddenır 2 fıkrasındakı .<ulal sadece beyanm 'apndıgı tarıhı kapsarnaktadır Fıkrada, ouncıan soma vukubulacak değer artışlanrın odenmıyeceğı ^oîunda bır Rcıklık joktur Aksıne 2 fıkrada « Mjlıkın. bJaırecegı vergı değen.» denildıfi halde î fıkrada yalnızca « . Taşınmaz mal kar1 l.g.nın vergı değer.ımden soz açılmaktadır Şu .ıalde bu uyelere Kore 3 fıkrada beyan uzerınde darulmayacağı ve valnız mâlılıın dava hakkı bulundugu açıklan mak ıstenmıştır. Gorulu>or kı bu gerekçe, 11 .019"6 tanhlı kararın dogurdjgu sonuca, 38 maddenın 2. ve 3. fıkralanm ıptal etmeden, yorum yoluyla varma yı denemektedır. Her ne kadar zorlama bır şeres çe havasını tasıyorsa da son karann yukanda belırttığımız sakatlıklanna burada raslamıjoruz. Bu gerekçenın kenaı ıçmde tutarlı ve son karara gore aaha sağlam bır hukukî dayanaga sahıp olduğunu belırtmek gerekır. Ancak oyle anlaşıhyor ki bu sa;nn üyeler ıçın onemli olan gerekçenın hukukilığmden cok, ulaşılmak ıstenen sonuç, yın» kamulaştırmada pıya=a değerının odenmesını sağlamaktır Bu uveler sonuca once vorum yoluyla ulaşmayı de nemışler, ancak çogunlufeu kenaı yorumlarına çekemeyınce 7 av once Anavasa'ya uygunluğunu savundukları ıtıraz konusu hukumlenn, bu kez Anayasa'ya ajkırı olduğunda karar kılmışlardır Mahkeme üvelenmn goTuş değiîtırmelerınde kınanacak bır jon yoktur Ancak bu degışlık, a\ m sonuca ulaşmak ıçın ceşıtlı gerekçeler ımal e'me blçımme bumrurse, bunt?an zarar gorecek olan Ana\asa Mahkemesı'nın r f orıtesı ve dolayı sıyla hukuk devletı duşunces aır. Bu ornekler çcğaltf.abılır, ama soz jtonusu etmek ıstedığ'mız anlayışın yetennce sergılendığı kanısır.dayız. Bekçilik Beklerken... Yasa kovucunun anayasanm üsturdüğU ilke«inı bır turlu benımseyememış olmasını, bugune kadarkı yapısı gozonunde tutulursa bır dereceye kadar anlamak mumkun. Ancak, varlığmı anayasanın ustunluğu ılkesınden alan ve bu ılkenın bekçılığıni yapması beklenen Anayasa Mahkemesı'run de avnı eğılıme kendısını kaptırması, dogrusu anlaşılır gıbı değıl îşte bu yazımızla Anavasa Mahkememızın, Mevzuata uygun Anayasa anlayışı» adını verdıfımlz eğıluni yansıran bır karanru eleştırmek ıstıyoruz. önce bır noktayı belırtmek yennde olur. Anavasa Mahkemesı, bazı sıyasal saldınlar dışında bılimsel çevrelerce fazla eleşürılmış sayılmaz Bunun nedenını, hukuk devletının temel dıreğı olan bır kurumu fazla yıpratmama endışesınde aramak gerekır. Ancak, gun geçtıkçe bunun doğru olmadığı ortaya çıkıyor. Bılımsel çevrelerce tıtızlıkle eleşünlmejen bu: yargı kurumu, yalnız ve denetimsiz bırakılmış demektır Denetımsız kalan bır gucün keyfilığe kayma eğıümı gostereceğı gozden uzak tutulmamalıdır. Bu bakımdan Anayasa Mahkemesi'ni eleştırmek, onu yıpratmak şöyle dursun, bır bakıma hukuk devletı savaşımında ona yardımcı olmak anlamındadır. Anayasa Mahkememız 12 10 1976 t*rıh ve 1975 46 sayılı bır karannda (RG: 20.1.197715825 mukerrer) Anayasa'nın kamulastırmayla ılgılı 38 maddesının 2 ve 3. fıkralanm ıptal etmiştir. Bu fıkralar, Kamulastırma bedelınin malıkın beyan ettığı vergi değennı aşamıyacagını, taşınmaı mal karsılıgının vergı degermden az takdlr edılmesı hahnde malıkın ıtıraz ve dava hakkının saklı olduğunu öngbrmekte idı. Eleştirilen îki Nokta Bu dolambaçh gerekçeyı bir pazete makalesl çerçevesmde, aynntılara gırmeden ikı ana noktada eleştirmek ıstıjonız1) Bır kere karar. da>andı*ı temel man'u açısmdan sakattır. Anayasa'va aykınlığın olça su jasa değıl, anajasa kuıallarıdır Itiraz korus'i olmayan yasa hukumlerının su ya da bu ıçerığe sahıp o'ması, bır Ana\asa değı şiKİığının denetımıne olçu vapılaTiaz Ojsa ka rarın dayandığı olçu, jururlukt^Ki Emlâk Verjısı Yasasıdır. Şımdı bır an ıç n bu yasanın mâlıke herhangi bır sure ıle basjlı kalmaksızm taşınma zmdakı dlsger artıs!ar".ı bıldırmp yetkısını tanıd! ğını düşünelım. Bu d'irumda ıtı r az Konusu Anavasa hukumlennın Anavasaya avkırıhğı nasıl tartışılabılırdı? Mahkempnın kurduğu mantıga gore, bır yasa hukmünün ıçerıgı, Anavasa kurahnın ka derını tayın etrrekte, onu Ana^asaya u\gun \a da aykm kılmakt», yanı Anayasa yasalara gore Bir Yazar Hesaplaşıyor! OKTAY AKBAL Evet Hayır TARTISMA Olgunlaşmış bir kapitalizmin deneyi ve biz 24 suoat 1977 perşemoe ta rıhlı Cumlıurıjette >a>mlanan «Işçı ış\eren ılışkılennde son durum» başhklı ılgınç yazı, konuya ılışkm çok bılınen ancak yınelemekte yarar urodugum açıklamalar getırmeyı duşundurdu Clkemızde ışveren kesımı ısçı ışveren ılışkılerıne jT3klaşırken A\rjpadaxı gelışmıs ka pralıst uJîeleruı deneylerırı d hal etme çabası ıçınde gor.mujor. Bu caba MESS ye^küılerıru « Bu sakat uyguHmavı duzeltmemn çaresını araılıtımızda gordük kı, toplu sozleşme duzerune bızden 50 60 vd once gırmış bulunan b ı*un batı ulkelennde çaüşma ıco şullan ışveren kjruluşlan ıle ışçı kuruluşlan arasında boı gesel olaraK saptaruyor Bo^le ce, aynı :ş kolunda ısyerlen \e çalışanlar arasında bır orne* çalışma koşullan uj'gulanıyor * bıçımınde açıklamalar > japmava gotunıyor Gelışmış batıh kanıtalıst ül ke'.enn çnfunda çalısma koşullaıının ucretler çalışma bıçımı, ış guvencesı, ıs guvenlıgı ışçı \e ışveren kesımmde mer<ezıvetçılık ılkelenne davanan orgutler yoluyla saptandı^ı dogru Bu uvgulamanın en vay Bin orrıeKlermı I<;kandınav ul kelerırde sonıyoruz \ncak olgunlaşmış bır kapitalizmin deneylerını ıthale çabalamanın yanılgısı bır jana, Iskandinav ulkelennden salt bır tanesınae uygulamanuı ve ısçı haklarının bır kez daha gozden geçınlmesı, gerçeklenn ve urgulamanm MESS vonetıcilennın savlarmdan, beıüentılennden oldukça farklı olduğunu gosterebılecektır Batılı kapıtalıst ülkeler arasında, ışçı ışveren orgutlenmesınde merkezıyetçılık, ışçı nak larınm saptanmasında ışkolu sozleşmesı yonetımının en çok benımsedıfcı Norveç omejjıne bakalım: 1 4 mılyon ucretliden 630 UOO' ını kapsayan ışçı kuruluşu LO, 8300 fırma ıle 360 000 çalışan adına karar alma yetkısıne söhıp ışveren kuruluşu NAF'ın bugune kadar çalışma koşullannı ust düzeyde kararladığı Norveç de 1899 martmda kurulan Norveç Işçı Federasyonu, 1907'de ışko'.u duzeyınde i'.k toplu ış sozleşmesını yapmasmdan oldukça once guçlu bır grev fonu, daha da onemhsı «sempati grevı» hakkını elde etmiştir. Bu hak ıse, ışkolu duzeyınde vapılan toplu sozlesmelerde arzu edılen oranda başan sağlanamaması olasılıgında. ışçı federasyonunun ışkolundakı tum ışyerlennde jrreve sntme vetkis»nf sılreklı taşımasını olanaklı kılmıştır. Bu gerçek, ömefi lthâl etme* ;steyen!erce gozden uzak tutul maya çalışılmakta. Norveç de sanavıleşme olgusuna paralel olarak başıavan ısçı ve senoıkalaşma hareketıen daha 1887'lerde kurulan Işçı Partısı üe sureklı organık ılışkıler ıçınde olmuştur. Re formcu bır partının sureklı o laraü ulke yonetımını elınde ou londurması ısçılere ışçı ış veren orgutlerı arasında «ucret dondurması» bıçımınde anlaşmalar ounası halınde bıle °ore li olarak aurumlarını kotuleştınneyecek haklar getıreoıltnış tır. Omeguı; 1973 vılında ıiaz.rlanan «ekonomık onlemler pa ketı», fıyat artışlannın ' i 43 oranmda devletçe tazmını fı yat artıslannı onleyıcı devlet desteklemelerıne yılda 250 mılyon Kron ayrılması, çalışanli nn kullandıklan otobus, tren vb gıbı tasıma araçlarma zam getırıîmemesı gıbı kımı polıtı kalar gelıştırmıstır. Benzer şe kılde 1975 yüında hazırlanan onlemler paketı; dolaysız vera' lerın azaltılması gıbı polıtiıîa larla gorelı olarak çalışanların \amnda olmuştur Noneç de ıs guvenjğı ve ten zen konular pazarhk konusu tıle edılememek'edir 1 ocak 1977 tanhlı «çaliîma çevresı» gıbı yasalar ışçılerm kımı temel haKİannı guvence a'tma almaktadjr. örneğın sozü edılen yasa tehlıkelı çalışma koşullan ıle karşılaşmaıarı halın de ışçılerın temsılcıierı yoluvla, mufettışlık teşfcüatma bıldırmeden once ışı durdUTma kararı alabılmesı gıbı yetkılen ıçermektedır Noneç'de bır tek ışçı ionfederas\onu vardır Bu nedenle ış\eren orgutü farklı konfeaerasvon uvesı sendıkalara fark lı davranma gıbı bır ajrıcajga da sahıp değıldır. Butun bunlann ötesınde. br negın 1974'de, 1961'den berı ilk kez olmak uzere bır çok ioz leşme ısr olu duzeyınde degıı ışyeri duzeyınde gerçeklestınl mıştır Norveç'de . MESS gerçek işleyışi en az bızler kadar bılmektedır uma rım. Bır kez daha natırlatmakta yarar gordum. Ancak ulkpmızde yıllardan ben surduru len kurumların ıthah propogan dalanna artık kımse kanmıvor Tumumuz bılıyoruz m Uı kelerde ortava çısan kurumla ıın kokenınde ulkelerın uretım ıhşkılen vardır. Oleunlaşmıs o'r kap'talızmın deneyını ıt hâl Turkıve'ye olgunlaşrrış bır kapıtalizm getırmeyecektır Ayşe AKKÖR Sosyo Ekonomik Araştırmacı Bergcn NORVEÇ ırıncı dell Nurl, adalet nnünde söyle konuşur: «Fabrikafla çalışıvordum. Bu para ile teçinemi\oruz diye konuv tuğum içın komunıstlikten hüküm giydim.» Bu, «sicillı. sabıkalı bır komünist» sayılan blr vurtta^m sozleridir. 1946'da sosvalist partiler SıkiTonetim Mahkemesine verilrnislerdi. Şefik Hüsnü, Esat Adll ve yandaşlan Savcınm tck bır olçustf vardır: «sanık daha önce bir hüküm giymif ım?». Karşısma getirilen sanıklann hepsi daha önce komunistlik suçlanndan ötüru çeşitli cezalara çarptınlnuşlardır. Sanıklann bu durumları gozönune ataıurak » diye 141142, maddelerin uyjulanmasını ister «Bu para ile geçlnemij oruz» diyen bir isçi 1940larda bal gıbi komünist sayılır, mahkum da olurdıı, bir sure sonra yeniden adalet önüne çıkarıldığında «cski mahkumluğTi» sozonune alınır, bu kez daha da ağır bir hfikumlulüğe uçrardı. Böyleydi işin >öntemi Komünist diye mimlenen, damgalanan kışıler de npvmiş «u solcuiuk, sosyalistlik, komunistlik Ui\e bır takım kitapları okumaya haşlarlar, işi ridciije alırlardı, toplum vasamında «kızıl» damgasını sonuna dek taşırlar, ilk tutuklananlar, Uk sürfünlerde toplanı\eren kişıler olıırlardı. Kendilerl de inanırlardı çerçfkten solcu, gerçekten «komünist» olduklanna F |Uzel Pazarlama Müdürü arıyor I Makına Sanayıi \ Ş • En az uç yıl tecrubelı (özellıkle, otomotıv sanavıı ürunltrırm vurt içi pazarlam:>ı ve ıbracalı kcnularır.da tcırubîiılct tercıh edılır), • askerlıkle ılışkısı bulunmavan, Hep yazarım: Yordumuza gelen blr Frausız yazarı kendisiyle goruşen solculann hiç de komünist, sosvalist olmadıklanm anladığını söylemişti. «Kendilerini öyie sanıjorlar, başkalan da öyle sanıyor, bir Rarip iş bu» divordu. «Ovsa, Transa'da bu solculann soylediklerinl, gerçekleştlrmek istedıklerini sağcılar da savunuyor, kimse onlan komünist savnuyor» diye ekliyordu. Evet, gerçekten bu garip bir şeydir. Insanlarımız kimi zarrutn zorla, ktml zaman bilmeyerek itilirler bir vana. Orayı benimsemek zorunda kalırlar. Yasal fuçler de onlan belirli bir danıpıyla benimser. Ömür boyu surup pider bu durum . Burhan Arpad'ın >azarlık ve Raıetecilik aıularını topla\an «Hesaplasma» adlı kitabını okurken bu konuya daldım hırden . Arpad, yıllarca mubabirlik etmiştir yaıarlıjnnın \amsira . Hem de yakm iarihimizin en ilginç günlerinde. 1945i5 arası Arpad konuyu dafıtmayan. uzatmavan, arrıntılarm kalabalığına düşmeven hir yazardır. Ovkulerı de bovledir, jrundelik vaaları, eleştirileri de . Koskoca bir yaşamın anılannı 131 savfabk blr kücük kitapta toplavıvermis. Guzelhısar'daki çocukluk günlerinden başlıyor tijatro, sinema tutkunlutruna, oradan edebiyat ve dergicilife. gazetecilıgr gırivine Kadar anlatıyor, ordan da ba^ın izlenimlen, demokrası sav asımındaki tamklıkları, 2" Majıs devrirai gozlemlerine gelijor .. «Vatan.da birlikte fıkra yazdığımız çünlcri anlatırken Kendimi o geçmis zaman içinde buldutn, ortak anüar, ortak kuşkular, sevinçler, acılar Kendi yazdığım bir kitapmış gibi >atan buldum zaman zaman. Bu kuçük kitapta gormesini, yazmasını, anlatmasını, sorunlann ozune ınmesını, o özdeö anlamı ortaya çıkarmasını bilen bir gazetecınin, bır yazarın yasam seniveni var. Okuru kendine çeken ilçinç vanlariyle .. Çıinkü Arpad anı yazıvorum diverek kişisel şeylerden soz etmemiştir. Belki de bilerek kaçınmış bundan. Iyi mi etmiş, kdtü mü. bir sey so>leyemem. Her yazann ayn bir tutumu vardır. Aıiz Nesin anılannı ikl kocaman ciltte topladı, daha da bitiremedı. Yası Aziz'den de buviik olan Arpad'ın da istese ciltler surdurebilecek anılan, gözlemleri rardır. Ama bepsini yüı otuz blr sayfada toplamış . Irpad serçek bır Istanbul insanıdır. Bu kentin bozularak değışmesını gelismesini değil gorerek üzıılen biri. Kitabının sonunda şdjle diyor: «1976 dünyasında 1916 Istanbul'unu nasıl özlpyebilirim? Zamanın biıtün diinvada daha iji bir varından vana ileri yöneldiğini bilen bir jazar olarak. Butun dunyayı değil ama, Balkanlardan Iskandinav ulkelerine, Akdeniz kıyılanndan londra'va kadar değişik toplum dfizenlerinın güniunüz yasayıslannı aı buçuk izlemiş eski bir Istanbullu olarak Diinya, insan çofunlufunun daha iyi yarınlan için hııla desi?İyor. Ar»d» bir sürçmeler, tokezlemeler geçicl söre terslikler olsa da. Ne var ki, yirmi birinci vürvüın aydınlık belirtilerine sadece bir Tİrmi dört vıl kaldığını düşünmek bile umutlandırıvor. Fakat Istanbul için ivimser olamayacağım. Sımf tırmanmalannııı, sovgun salçınlarının. binlerce vıllık t»rih ve mimarhk eserlerini daha çok, daha çok banknot uğruna tahrip edildiğl 1976 Istanbul'u iç karartıvor. Zlra Istanbul ilkel saldırılarda olsun, Haçlı saldırılarında olsun böylesüıe vakıp yıkılmamıştı.» «Hesaplaşma»da her rürlii hesaplasma var. Bir vazann kendi kendiyle, çevTesivle, basın dünyasivle, geçen zamanla, vaşamın tiırlü oyunlariyle hesaplasması' Bütün bu anlı tatlılı hesaplasmadan ak almla çıkmayı başarmak . tşin bu zor janını Burhan Arpad gerçeklestlrmiftir. «Hesaplasma», bu başannın tanıği.. • çok ı>ı Ingıiızcc bilen, • yukstk oğrentm gormuş (ozellıkle ODTC ve>a Boğazıçı L'nı^er'ileîi mczunları tercıh edılır), • en çok 45 yaşında. Jsteklı'.erın. ozgeçmışlerı ve bırer fotoğrafıarı ıle >aztls olarak •'Uzel Makına Sana>ıı A Ş. Ramı. TopçLİar Kışla Cad , No 1 Istanbul" adresıne başvurmaları rıca olurur tıcret dolgundur. Muracaatlar gızlı tutulatikür. (Manaıans, 751) 2553 Hukuk mu, anarşi mi, bağımsızlık mı? Barolar Bırhğırun bir gunluk mah.;emelere gırmeme prote^to kararma bazı avukatlar katıldı, bazuarı ıse katılmadı Fakat jıne de karann uygulanmasına Katılarlar çogunlukta. Buna rağmen sag basın ve cephenın Şaoanvızyonu bunu ınkâr edıyorlar. Acaba neden' Neden olacak, ıslenne gelen tarafı alıyorıar, ıstemedıklerı tarafı atıjorlar. Mahkemelere gırmeyen avu katlan savunuyorlar. Şoyle kı, avukatlann müveklullerı o gunku duruşmalarda perışan olduklannı savunarak ışın kujruğundan çekmeje başlıyorlar Halbukı asıl sebebi anlamak ıçın ışm başından tutarak avukatlann mahkemelere neden gırmeaıklerıne değınmıyorlar. Işın başına değınseler gerçekler oğrenıleck. Işın başmdakı gerçek olan şudur: Barolar Bırlığınm aidığı karar, mahkeme kararlannın uygulanmayısına karşı bır gunluk boykottur Bır de hukukçuyu hukuka davet edercesıne hukuk kurallarından bahsedenler var kı, bunlar da eğer kanuna karşı aelenler var ıse ınahkeme edılnıeden dırenışle, numayışle hukuk ar.layiçinı bağdaştıramıyan lar da \ar. Bunlara da cevap olarak devletımızde, şımdıkı hukumet zamanındakı kadar Danıştay kararlannm uvgulanmadığı gorulmemıştır. Bu kararları uygulamayanîar nakkında neler yapılmıştır? Hal böyle ıken ülkemızde, bu hukumet zamanujda hukukun varlığı ıle yoklugu tartışılacak duruma geldıyse, hukukun varlıgından supae edJıjor demektır. Hu kuıcçularımra da bır numayışçı ve anarşının yatağı halıne getırecek kadar kımsenin hakkı yoktur Hukuku bu kadar ıyı bılenler pcaba ne zaman<î«nben hulcuk kurallannı yerine geü"n«>ktedırler. Protestonun o dugu gun TV mahkeme\p gııen avukatlardan ıkı gorun^u \ord.ğı nalde ma.iKemeya gırmsven avukatlardan bır goruntu verdj. Fukuk ojnun neresmde, hukuku sokakta mı arayalım? TV mahkemeye gırmeyenlenn yaptığı basın toplantısını verırken, saçîannda sıyahı kalmamış avukat Barolar Bırlığımn kararlanna neden katılmadıklarını açıklarken, mad de madde kanunlardan ve bagımsızlıktan oahsetmektedır. Madem kı. bu kadar bağımsızlık istiyor da Barolar Bırlığıne neden kayıtlanıyorlar? Kayıtlanıyorıar da neden kanunlara uymuyorlar? Barolar Bırlığımn kararlarınıı. sıjasetle ılgilı olaugunu one surerek katılmadıklarmı sovluvorlar Acaba duruşmaya gren sayın avukatlanmız, s,\asetle değıl de sıyahsetenle mı ılgıleruyorlar? TV bu gorun'ulerı boyle verıp dururken, ertesı gunu TRT Seçım Kurulu da Sayın Şaban Karataş'm durumunu bır karara varmak uzere toplandı Sonra da hıçbır sonuca varamadan, 16 martta yenıden toplanmak uzerh dağıldı TRT Seçım K J ruiunun, sayın Karataş'ın durumu hakkınaa bır karara %ararrayacak kadar ağır bır yükun altına gırdüerse, onların d^ en kolay yapabıleceğı bır ış var. O aa TRT Seçun Kurulundan istıfa etmektır. A1I Osman F1R V MALiYE BAKANLlCl DARPHANE VE DAMGA MATBAASI MÜDÜRLÜĞÜNDEN SINAVLA MEMUR ALINACAKTIR 857 sayılı Devlet Memurları Yasasına tabi olan Kuruluşumuzda boş bulunan kadrolara ayn: yasanın 48 maddesir.de jazılı kosulları tasıvan, Ocak 1977 tarıhmde 30 yaşını geçmemış askerhgmı yapmış (erkek adajlar ıçmj Unıversıte, Lıse ve Meslek Lısesı aiatbaa Kımya, Endüstn bolumlerı) mezunları arasından sır.a\la memur alınacaktır. Yazılı sınav 31 mart 1977 perşembe gunu saat 14 30'da Yıldız'dakı Darphane bmasında vapılacaktır. Muracaat suresı 29 mart 1977 salı gunu saat 17 30'a kadardır Istekhler bu tanhe kadar Mudurlujumuz Darphane Denetçılıgı'ne (Yıldız îstanbun basvurabıhrler Yazılı sınavda başanlı olanlarla aynca bır goruşme yapılacaktır Sınavı kazananlann memurne'e almıp alınmıyacakları hususunda îdarenın takdır hakkı varaır (Basın • 13364) 2558 çıktı Sabahattin Eyubogiu Mavi B ağ1 şç 1m ! z Kara Ekleric rent bu>mım Okur*eatınıt bu yapıc, Erubofluna haffinlıjınıl Oıha da srttıracaktır. Fıyatı : 25 Lıra MEHMET SAFİ PAR 15 mar* 1977 salı gunu Tanrı rın rahmetıne kavusmus'jr Azız naası 17 mart 1377 peşembe gunu Şı«lı Caraıınde kılınacas oğle namazından sonıa Zıncırhkuju'da kı aıle kabnnde 'opraga venlecektır Yik:ılanna. dostl^rına ve Daruşşafaka Topluluguna başsağlığı dılerız. Tar.n rahrr.et eylesm. YURDUMUZDA BİR MilYONA YAKIN KOl. BACAK VE GOVDESi SAKAT ıNSAN VAROIR. BUNLARl' iJE VE ÎOPLUMA YARAR DURUMA GETıRMEK MıLli VE iNSANi BiR GOREVDıR. TÜRKİYE SAKATLAR DERNEĞt İst Şb. 21 88 82 DÜZELTME 7 mart 1977 gunlü «Tartış ma» kosemızde «Çağdaş Toplımda Jeo'.on Muhendısliğınm Yerı» adlı yazısmda veı alan Jeolojı Yük ^Tuh Muzaffer M Evırgen'ın vanhşlıkla «Jeolo ı Muhendıslerı Oaası Başkarn» olduğu belırtılmıştır. Düzeıtır, oztir dılerız... ÇACDAŞ YÂYIfİLARi; Cağaloğlu Halktvi Sok/nö: 394» . , » ;• •• Istanbul DARÜŞŞAFAKA CEMıYETİ