15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURlra 10 ARMIK 1977 D 0 K 0 l SANAT EDEBIYAT örk dlUnin en eskl ürunlerl orasmdd cevırller onemlı bır yer tutar, Bu ceviriler. uygarlığımızın tarıhını, gelenek, Inanc, duşunce torınimlzı tanıtmak bokımındon zengınlık taşır. Doğu Türkistan do, Turfan'da ele gecen Uygurca yazmalor aras'nda korrşu kulturlerden yapılmış pek çok cevıri kıtap bulunmaktaaır. Bunlar genellıkle dlnsel metınlerdır. Genellıkle Manı ve Buda dinıerıyle ilgllidırler. Sanskrıt, Çın, Sogut, Tonar, Sak dıllerlnden cevrılmışlerdır. Bunlcrdan bırı Beşbalıklı bilgin Sıngkj Selı Tutung torafmdan Turkceye cevnlmış Altın Yoruk yanı Altın Işık adlı kltoptır Altın Yoruk'to Buoa dinınm llkeierı, Budo'nın yaşarrından oykulerle blrlıkto anlatılır. Bızım cdını bıldıgımiz ılk cevırmenlmtz olan S.ngku Selı Tutung. Cmlı Budıst hacısı Huan Tsang'ın yaşam oykusünü ve yolculuklarını anıatan kıtabı ao Uygurcoya cevırmıştır Bu tur cevırller arasında Sekız YÜKmek yanı Sekız Yıgın, Kalyanamkara ıle Papamkora hıkayesl. Kuanşı Irn Pusar yonı Ses Içren Mch qıöı metınıer dıxka'i cekmeKtedır. Bu dmsel çevınlere yara bokımını ve ılaclcn koru edınen anatorru ve fız,<oIO|iden sozeden tıp metlnlerı; astronomı, astrololl takvım k taplan da ekienmektedır Hattâ r/anl rahıplennce Akdenız kıyılanndan Ortaasya kültur cesresin» taşınıp Turkceye kazandırılnvş bır £zoo rornanı parcosı da aralannda yer almaktcdır. Bu geniş cevlrl eyleml eonucunda Türkce. belli ve düzenll b'r onlatım gucü kazanmışîır. Turk kültürunün daha onc» tanımcdığı Royut ve karşık dın ve fe'sefe kavramlarını dile getiren bırtakım 6oz« cukler bu cevlrllards Türkcey» cevrıterek karşılanmışfr. Bir böıCm sözcdkler da Tj'kcenin ses vapısına göre değlştirılerek yapi yerll'estırııerek aUnrtıştır. Bu cevırilarde rretnl Turk dllına uyguiama yolunda o dukoa serbest blr yoı Izlendığı. gereklı açıkloyıcı eklomelerle ana metnın geniş'elılıp da ha kolcy anlaşılacak halo getınldlğl gorulrrektedit. Islam dlnl benlmsendıkten sonra yenl kültur ve uygariık cevesi yenı cevıri hareketlerlne konu olmuştur. Islam dınlnın kutsal kıtabı Knr'on cevıri alonlarının boş nda yer olmtştır ilk Kur an cevirilerl satır altı T cevırlsl denen metlnler hallndeydl Yanf Kur'an'daki sozcukierın oltına, Aropco tümce iclndekı sıralanışlanna göre Turkce korşılıklor yazılıyorau Bu tur cevıriıerda Turkcenm sözdızlmı gözetilmış olmuyordu ancak Arapca sözierö Turkce karşılıkıor bulmakta özen gösterılıyordü. XIV. yy. aa, Anodolu'da Arapco ve Farscadan genış ölcekll bir cevıri gtrlşıml başladı. Islöm dünyasımn unıu sanat ve özellıkle de Dilım yapıtlcrı Ikı yuzyıl boyunca kolay anlaşılan bır dllle, cok zengın bır Turkce terım 6isteml kullanılarok cevrıldı Ama XV. yy don sonra yozı dılınde gıttlkce Çevırı Edebiyatımız Ve Kültürümüz * • Konur ERTOP ağırlığı artan ağdalı Osmarhca. butün yazııı metınler gıbı çevınıera de egerr.en olou Zatıan a Osmanlı kulturu, Arapca Fcrsca Tietınlerm or|lnallerıne sah p cıkıı. Çe/ırının yennı yaDancı metınler r kerdısl aldı Turk sanatçıları ve b'lgınlerı Arap ve Fors dı'lennde eser vermeğe koyulau of. Medrese artık cevırıyı gereksız saymağa başladı Tanzımattan sonra, yenı bağlanılan uypor'ıgın «ano dılı» sayılan Fransızcadan cevırıler yapılmağo başiar.dı Ancak IU cevırıler ıcnden kolay kolay c^ılamayocak, ka ns k d'ltl netn er ral ndevdl Osnanlıca so ra* rssrının hunerieri]. gosterrr"9 kaygısı çev r,vı anlas lrnaz b*c mlere sokuyorau Bır yondan ustunkoru antolo ıierd°n bı r yandan pıyasa romcnlon kullıvotlarındon yapılan cevırıier coğaldıkca cevırının dılı ve ar'at "iı dahc Sade eş'ı. Ote yandar cevr.len rretınler yenı ben msenen uygarlıgı daha yak ndon ve daho genıs ölçekte tarıtocok metınier oımaga boşladı. Çevırı, ysr.ı kjıturu, yaDancı kul'ürlerle besleme hareketıdır Cevrılen eserlerln secımı v6 cevn.ış bicmı yerlı küliuru zengı^leştrecegı gıbı yozloştırabılır de1 Bunun ıc n cev rının sağlam bır kultur an'ayışma bacjanrrası gere<ır Boyle bır anla/ış dlll•mne duiya klasıklerın n kazandınlmosı konusunu karşımıza c karır. Bugün bu konu buvuk ölcude cozumlenmlştır Ama bu boSan kolay kazanılmış değlldır Kiosıklenn cevrılmesl ve kulturumüze moledliTiesl ıçın cnce kulturumuzun bu gerekslnmeye ocık djrumo gelmesı gerekıyorrJu Duşınmetıyız kı. AhTist Mlthct Efendl, <Avrupa edeblyat eserlerlnden klas k sayılna\ derecesır buıanların yovaş vavoş dıI mıze cevrıtmesı»n! oğutledıği zaman buyuk tepklyle karçıiasmıştı Cenap Şohabettm fBizim, Avruponın klasık eserlerlne Ihtvac mız olmodığınıı soyleyebllmlştl Bu tortısmadan yarım yüzyıl sonra, dünya klasıklerl, bır kuitur horeketı cercevesı ıcınde dılımlze cevriınvş ve kulturumuzu beslemeğe boslornıştı?. Terctme Burosunun Dunya Klasıklerıne yönelık genış caplı C8;ırl hareketıne 1960lardan sonro toplumcu yapıtlann buyük olceklı cevıri hareketl eklenmfştır. Buoüi cevıri dılımız, cev rı teknığımız v i yontemlerımız gelışme lcndsdır K'osıklerden baska, cağdaş dunya kült^runun en yenı ürunlerl hemen hemen gunu gurune Turkceye Kazandınlmaktadır. Cevırlnın zengin blr noreket icınde yapılması teK kaynaktan, körukörüne olınıp takllt edılmesınl onlemektedır. Kültürumuzün eleş tırlcl duşunce duzeyınln yüVselmesı cevınlerın akıl ışığında denetlenlp benımsenrreslne ımkan vermektedır. Boylece artık çevırı, kulturümuz lcin takllt edılecek bır ornek oımaktan cıkmış kulture katkı sağlayan bır besin olmuştur Türk Sinemasmda duzen degışıklıgı Vedat TÜRKALt üzen defışıklıgı doğal kı düzenln sosvoekonomık yapısırun doğru kavranmasıvla başlar Siiıema dendi mı tatlı bır das gıbı guzel fılmlerden sö? etmek varken, o<u vucuya. sejırcıye bu konular ustune duçunrne^ı onermek. hiç te çekicı değıldlr Ke v»oa hm ki guzel fılme gıden yol da bu tatsız ^o runlann cözumunden geçer Her smema gıoı bızım smema duzenımız de ıçınde ohıştngu toplumun açık seçık damgas.n' taçır Tarıiın en eskı. en gen sısteni tefecı benrgan vapımızla tanhın en veni en gen ^ıstemı fınans kapıtali7rtunıa Batı Uygarlıgı adı flîtınaa küısede ımam nikahı '!e gerdefe gırmesınden oiuşmuş bır ucubedır bi7im sosyo ekonoîrık vapımız Kultürümü?' Sfnatımız dcnebılir kı butun yaşamımı/ alaturkah^ımız. alafranga lıgınuz yuzellı yıldan bu yaaa bu ucubenın çarpık çocugu gıbıdır Tekelcı fınan1» kapıta lızmının bs^kısı ıle yamru yumru edalmış top 'umumuzda, kepıtalunm ılen gö^e^lı aşenıa sında tanh alpnıra çiKaıdıgı kavramlar, ozjrurlük yasallık, özgür gırlşım giderek vatan mtllet ka\ram!an bile. ecernen guçlenn seıt bir yutturmaca oİHrak v neledıîı boş •?07cuk ler olarak kalmıştır Ancak guçlenen smekci sınıflann sahıp çıkmasıyla anlam kazanm ştır bu kavramlar Birbinne tam karçıt ikı p>' lem blçiml içenr bu yapı. Bir yanda tekelnHgın. ülkeyi kiralama, vatam satma, mı^etı emperyalizme bagımlı kılma özgurlugü. yasa' hgı. demokratık haklan çıgneme, özgür gııı şimi. yanşımı yadsvma. halkımızı, emekçı \ ı gınlanmın işsizlik pahalıhk cehennemlnd^ kahretme çizgisı, öte yanda buna karsı emek çı halk yıgınlarınıa bütun ılencı guçlerle bır likte yurüttugü özgurlük bagımsızhk ya=albk, deraokratik haklar ugruna Bavasım Tur kıyemuın yazgısını bu sa\a5imm sonucu be lirleyecektır Gelelım slnemamıza Smemamızda bu>uk D se"maye bırıkımJ olmamıştır Artı değer yıfını ışletmecı denen aracılar, tefecıleı sınema cılar (Arsa muîk sahıpleri ya da kıracılan). ıthalâtçüar, karaborsacılar star denen, sistetnın parlak resımlennce kapı^uıp talan edılmıştır bugune dek Yapımcı denen sinema kaoıtah'stı çogu kez bu ogelerı semırten bır vagmadd payına duşenle guç bfla gununü gun eden zavailı bır ozgur gırışımcıdıı' . Goruluyor kı bızım en eaki tefecı bezırgân iapımız smemada d=ı kapıtalıst gehşmcv1! engelleve gelmıştır Tanhsel asalak ogeîenmız le onakça kapısılanlar da sureklı bıçımde sı nerra dışına kacırılmıştır. hana hrmama, spartmana yatınlm'ştır Kazandıklannı mırasyedice harace\ıp tuke'en bovardal^ra haraç yedıren bır «jmuru alan d'r Tu; k Sme.T»a sı Kanı sureklı dışa akıtılıı . Buyuk serma>e bırıkımı olmayınca bü>uk tekelcı kurumlann varlıgı da soz konusu olmaz kuşkusuz Geıçekten de sınema alaru mızda. başka alanlarda egemen olan olçude buyuk şırketler, holdıngler gorulmez Yaımı tefecılık, aracıhk, ithalatçıhk. karaborsacılık, sınemacıhk gıbl ışlen de bırlıkte yurutup palayianan ba?.ı yapımcılarla, jagmada uyaniK bır kaç gınşımcırun buyuk kentleıde ozpllıklp Istanbul da buyuk smema baglantıla nm ellermde tutanlann texelınden soz ed lır Kendılenvle ortak buyuk tekeller oluşma\mca. ulkemızın tekelcı egemen früçle>i ellennın altmdakı Sansur Kurumu i!e denetlerler Rir.emayı Sansurde uvgulanan tuzuk tekcVı ıdeolonyı somutlaştınr Pol'.s kafasnla UT. gulanan tüzuktekı bır suru kavpak madde ehm kolunu baglar sinemacınm her şeyı yasaklar Halkınızı gönlunüzce sevemezsıruz. emekçılerın dertlerini yansıtamazsmız, ınsancıl duygu lan ışleyemezsınız ılerı bır duşunce^i savunamazsınız. Sansur Kurumu'nun yasalara da Anaiasa'va da aykın oldugu br suru hukuk oforıtesınce surekh yınelenır, egemen guçler gene de bıldıkleımı okuriar Hemen de kural gıbıdır. emekçı halk vı<nnlan avılıp ta zafer çanları çalmıya >xışlayınca faşızme geçer tekelcı sermaye Yanı «En çoven en gen ögelerının açık, terorcu dıktatorlugu» başlar. Bızde de pusuda beklemekte dır faşizm. Demokratik guçlenn yureklı vı?ıt dırenci olmasa bır anda zmdana çevırfbihr Turkıyemızl Gorulen. bılmen şeylerdır bun 3ar. Gözden kaçan bnetnli nokta su ki tekelcı kara baskı, başka alanlarda kıramadıgı dev rımcı aırenci sinema alanmda kolayca sşmıs yenj tuzuk uj gulamasıyla tam faşızme geçrruştır bugun Ara sıra nasılsa ıçık Sı/d ran çatlaklan, delıklen de iyice tıkadıktan ba^ka yenı tuzuk, kuçuk uretıcıleri sılıp supu en ye ru malı baskılarla, faşizmle ışbırlıgme yatkın dar bır çıkarcı kesıme sınema alan.nı tekelcı bıçımde açmaktadır. Smema emekçılerinin tarihsel yurüvuşüne karşı, Yeşılçam lçmdekı bu çıkarcı kesltnm elebaşüarından bın geçen hafta bır der gide şöyle dıyor: Ayağı yere basmıjan bır eylemmış yürüyus. Sansure teşekkur bıle borçluymuş smemacılar . Salt bır kaç fılmı nı sansurden geçırmek pahasına goze ahnmış bır kışıUk ozverısı sayılmamahdır bu sozler. Bu çıkarcı kesım sansure gercekten borçludur. Tekellerını oluşturacak ko,ul'ar sansurun küçuk uretıcılen k;nmmdan dogacaktır. Sansur kurumuyla aralannda elaltı bır organık bag da gerekmez. Aynı sovdan ıkı nesnenın tam bır rezonansla. halkımızın unlu deyımme uygun bıcımde uvgun \er de bırbırlennı buJmalan olavıdır bu Ger çekten namuslu sınemacılara ogurtu vermesı de dogaldır Demek kl ülkemıze özgü durum sinpma alanımızda da açık Beçik. ortaya çıkmıştır Ul kevı uyutarak soymak yolundakı teKelcı ege men güçlerin tam ortalık peşmdekı. halkı afyonlayan kaçış sınemacüanj la gerçek Turk Sineması'na sahıp olmarun sonımlulu^anda, bıhncındeki sınema emekçilerl sanatçılan ılen yapımcılar. ulkamızın vazgısı ıçın venlen savaşımda karşı karşıyadırlar bugun. Sınema nın da yazgısını belırler bu sa\aşım. Tekele ozenen yapımcı tıplennın, sınema sanatıyla. ulusal sinemamıza evrensel saygmlık kazan dırmak gıb> duygularla da alışvenşlen yoktur. Sınema onlar ıçın salt cıkarlan (Bır adım ötelenni göreTiediklen ıçın hem de salt gunluk çıkarlan) açısmdan onemlıdır Yurek lerınden hiç bır şey katmazlar urune Bıraz çokç* para venn de ahn yakın ısterse bas vapıt olsun, ehndekı fılmı, umurlannda degıl Gir Bu kımlıkteki kısılenn sinema yapıüarını vahşıce dograyan, yasaklayıp yok ederı san•ure kölelık etmeleri de yadırgamnaz. Tek becenlerı harcayıp zıyan etmektır sinemamızm yaratıcı emekçüennı, çoğunu yokluk ıçın oe suründürerek, kımıru varLk ıçmde çüruterek... Sinemada gerçek düzen degışimi Türk toplumunun ilen değışımuıe baglıdır kuş\uiuz. Yapımından dağıtımına butün süreçlerde sömüruden annmış bır sınema duzenı uzun vadeda beklenecek bır olgudur. Ancak bılınçlı sınema emekçılerinin bugunku aşamada da yükümlü olduklan onetaü goıe% len vardır. Smemamızın yaratıcı emekçııenmn ekmegıne de, özgurluklenne de duşman kaıa sansürun aranıızdakı beşmcı kollanna, ozellıkle tekelci yapımcı tıplerıne amansız bır sa vaş açmak ba^ta gelen gorevdır belkı de Na muslu yapımcı'arm, ılencı kuçük uıetıcılenn >en de emekçılenn yanıdır bu savaşta On lan bılmçlendınp kazanmak, jaratıcı emekçı ler ıçın ılen bır eylem bıçımıdır. Smema eme» çjienni sanatçılannı, tanhsel yurüyuşte bırlık. dayanışma ıçmde tutan ılen anlavış, b j savaşrn yurutulebüecegı tek orgut ıçmde, Tur kıye Sınema Emckçılen Sendıkası ıçmde de egemen kılınmalıdır. Turk Sınemasının vazgı smı bu savaştakı bılınç duzeyının juksekhgı belirler. Halkı uyutan talancılann, tekelcüen n smemasına da, halkı yucelten jaratıcı emekçılerin sıneması son verebıhr ancak Emek çılerın sanatçılann ehndedır uretım Uç beş sınemayı ellennde tutmayı manfet sa\an te kelcı yapımc lar fıım yapırnına kalkışmca, b:r hk. dayanışma ıçındesı jarahcı eTiekçıler, Turk Smeması'nın gerçek sahıplen hep bırlıkte buyuk bır keyıfle «Sen ovna vavrum sen ovna » turkusunu tutturduklan gun sme mamızda yenı bır donem taşhjacaktır. Fransa'nın üç büyük edebiyat ödülü verildi . ohn L'Enfer» adlı yapıtıyla Goncourt odö// I lunu kozanan Didıer Decoln uzerıne eleş" ^ tırmen Jean Marc Roberts şoyle dıyor. «Gerçek şu kı buyuk usta gorunumu yok. Yaıar olundugu zaman, boyle gülunmez, biraz fazla ctddl olunur. Goncourt odulunu kazandım, çok s«vincliylm, sozunu yuksak sesl» soylamcz, Solnt Etlenn» Avrupa Kupoaı tlnolinl yltlrdlğl akşam ağlonmaz.» Decoin, yaşamını Paris'ten 60 km. uzaklıktokl Chaurtourıes Bonnıeres'de sürdürmekte. Babosı Henry Decoln'in yanında buyümüş. Televızyona cıktığını bılen ora halkı, onun olduğu gıbl gorundüğünu bıur. Zorunlu kalmadıkça da TV yoyınlarma katılnaktan kocnır. Soruları ocıkyureklılıkle yanıtlar. Bır yazar gıbl değll. Gızll v« an'aşılmaz bır yanı olmasını ısteyen profesyoneller gıbl hıç değıl. Didıer Decoın'ln kışılığl öylesine renklt kl bunları yapmaktan onu klrrse alıkoyamaz. Sanırsınız ki bır cocuk oyun oynuyor. Yenı odu! kozanan kıtabıv'a kendine bağlı okurlan bır kez dcha kazandı Yltlrdlklenne gellnce onlarla zaten ılgılenmıyor: Yüksek katta otunıp saygmlık taslayan kışıler. Bır eleştırmenin dOYİmiyle Decoln, hlc blr toplu ığnenın patlatamadığı kırmızı balonların satıcısıd r, Her şey bır havalgücünün lctnden süzülüp gelir Romanları bırer öeneyımln özetıdır. Insan kafasrı ycran ıkılemler onun boşlıca konusudur Ve her zaman şu gerceğı vurgular romonları: Kahramanlor olmeK zorunda değıllerdır. Kımi zaman sakin, kiml zaman vahşı DecoIn'ın kışı'ığının bır tanını da boyle Belki de bır yazarın tanımı Decoln'l en lyl bıcımde belırlıyor«Lord Jım e. Moby Dıck'e v« Noel Boba ya hayran blr » «Kuçuk Mutluluğun Savaşçılan» <Les Combattans au Pet t Bonhsur> odlı kıtab yla Reicudot odulunu kazanan A phonse Boudard'a edebıyatın kanun dışı adamı dıyorlar. Jean Freustıe çoyie yazıyor onun ıçın tAlphonse Boudard, odul kazanan kıtabında sozunu ettlgl köyde 7 yaftna kadar kalmıştır» Buyukannesının yanında buyüyen Boudard oi kul gunlermı. «Normal, olağan blr cocuk oldugumu neredeyse unutacak duruma gelmlştlm. Kopya çekmekle zamanından once «uçlu yarınlanma hazırlık yapıyordum.» Okutdan sonra, Deberny • P.egnot basımevlnds calışmaga başlar. Bırden kendını savaştn sıcak ko^ları arasında btlur Boudard, Co nar'da yaraianır. Amenkan topou ateşmın neden oldugu bır obus parcası arka^ sına saplan r. 1946 yılında basımevıne gerl döner ve ca'ışmalarını surdurür. Bu sıralarda, Colette, Brasillach, Suarös, Camus. Sortre. Gıono ve Stendhal'ı okur, JuUen Blanc'ın etkısınde kalır. BoLdard 1951 yıllarında kan tükürmeya batjlar «Hastahane» adlı yapıtta sözünü ettiğl Bıcetre ve Brevannes ıle tanışır Ardından 5 yıl hopse hüküm gıyer Goturulduğü Lıancourt cezaevı sanatoryuiıunda 9C0 sayfadan oluşan bu kıtabı yazar r Se seo bır Ihtıyar olduğunu, karmaşık bur|uva topiL,mundan da nefret ettiğlnı de yodsımarraktad r Okuduk'arının etkısı surüyor onda. Celıne'tn, Bımon m ve Cendrars'ın esln kaynakları arasında yer aldıgı soyienebılır. Boudard ıçın hapıstianeden doğan bir yazar deyiT nı kullananlar da var. Gercekten cTesbıh Bocegının Boşka'cşımı» edebıyat dünyasınaa bır muştu çaylabılırc1!. c omonndaKi kış.ler orlatımı kadar ttgı cektcıydı Savaş zamcnınoa dusrrcnla Işbıri ğı vaponlar gangsterier Bu kişiler onu Dataklıga surukledı ama romoncı oinasıno do yol actı Regts Debray de ıLa Neıge Brule» (Kar Tutuşuyor) kıtabıyla Fernına Öduiu'nu aldı Lâtın Amenka ortammda geçen romaacio başlıca kahramanlar Fransız aydını Borıs, Avusturyalı Irrılla ve devrımcl onder Carlos'tur. Goncourt'u Decoin, Renaudot'yu Boudard, Femina'yı Debray aidı ALPHONSE BOUDARD DİDİER DECOİN Doğunun Gurbetçileri ocı btzlz, blzlz ylns bir buyuk bozguna yol oldugumuz artık ne acem bahcesl ne acem mulku ne de yaprakla ortülü havuz blr kaçgun sonbohar Ile talan edillp su yıkılıp, hüzun curuyup ve yol seflll doğlarımızdon blr Ipek uçurum dlye devrlllp sel glttlyse kaian kumuz blz blr talanlo başladık kendlmlzfi bundan böyle acınm ekmek ve tuz konaklanndan geçer yotumuı olum carktır, sevda dlrek ve ucsuz blr gurbete bağdaş kurduğumuzda mahsus c«lâm dlye söylener«k blr oğıdo durülür mektubumuz acı blzlz, blzlz ylne bozguna bağlıyız, yola mahkumuz Suya Şarkı Su eyuyor marmerl Yorulmayon damlalarıylg Orda kayalarm ardında Damarlarım duyuyor damlayışmı Fışkırdığmdo belkl gormeyecegim Ama serlnletecek senln dudaklarını Anıtor Yaşomo sevlncl vermlyorsa korkulur Yaşlanmoktadır bevnin Eün yabancılayacak dokunduğunu Gozlerln bulanocak yakında Ağzın oğu icmiş ocı Dlzlerin VesHc Avuclanndo tuzl ı damlalar Kesllmlyor «uyun sesl Uykunun arosında dlnle Durdurulamayı?ını tohumun toprakta Ve catlayışını kayanın Yarm genc blr dünya uyonacaktır ffilmi YAVUZ * Şaırln yakında va>. nlanacak olan «Doğu Şıınero odlı kıtabınaan Su taşı dellyor Başım donuyor «özcüklerden Suyun akışını Bır başkası anlatocaktır. Sennur SEZER
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle