25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
İKİ CUMHURIYH oğukkantı duşünülüp «Ulusal Pianda» 6nlemi alınmazsa, Türklye'dekl fhükümet so runu» Turkiye'nm meşum yollar icıne duşmesi istidadım taşıyan bir «ulusal konu» olacaktır; hotto şimdiden. olmuştur. 226'yı bulan ciKtidar olur» kuralı, bu dönemoe bu kuruluş biçımı ile. olumlu sonuc vermedi. icteki asayişsizlik cözülüp yüzbinlerce genc. ciddi bir biiimsel eğitime kavuşturulmazsa; ekonomideki dorboğazlar temizlenip, «ücretler» fıyatlaro tuketimlerüretlmlere ihracatlarithalatfara koşut ve eşit kıfınmazsa; dış ilışkilerdeki kilıtlen meler ve ipoteklenmeıer acılıp. onurlu bir kişiiik diplomasisl duzeyine cıkılmazsa: bunun sonu Prof. Bahri SAVCI nerelere varır? Her kaosun vardığı yare: Suyun bulonmosındon kendisine olanak doğması nı bekleyen monolitlk (yekporej bir otontaryanizm diktacılığına.. tutum duşmanlığı yolu izlenmesi önlenebllir. loşma uydurma süreci icinde kalmı$tır: yani Demokrasinin «hükümeti». ulusun iktidarını Önlenmelidır da.. Buna. Nasn zorunlu olduğutekelci 6ermayenin somürusü icinde kalmrştır. bir tutarlı grup bütünlüğü icinde kullanma hükü muzu anlamak içın şu ckısır döngü»nun irdeÖte yondon do gıttıkçe gel/şen tanmsal teknometidir. lenmesine gecelim, loji ve ekonomik destek ile kuvvetlenen toprak Oysa, bizim 229'umuz, nosıl bir hükümetZamonında. dünyodo, bir üretim sistemi egemenlerinin geıenekseilik süreci icinde. yanı tir? Yargısal bir hesap verms olasıiığı korkudeğişmesi olmuştu. Turkiye. buno ayak uydu merkezleşen tarımın sömürüsü lcmde kalffiışsuna kapılmış bir «iktidar tutkusunun; bakanramamiştır. Cünkü, burjuvosını, (onun. teknolo tır. lıkıann bir bölumünü 450"de 16'lık bir azinlığa; lisibürokrosisidüşünüetiği ile beraber) yaşam öteki bölümünü de 450'den 34'lük bir boşka asistemini kuramamıştır. Hep üstteki aeğerler kuDaha öte yandan da. altyapı oiuşması des zınJığo ipotekliyerek; her ikisi ile birlikte, Turrumlaryoşaro bicimleri ile uğraşmiştır Baîının.teğlnden oldukca yoksun o.'duğu haide, aydınkiye'yi yeniden bir 18, 19 ve 20'nci yüzyılboşı orAmo bunaan da başarı gösterememiştir. larseckinler, Türkiye'ye bir şeyler getlrrneâe. neklerinden beter bir emperyolizme teslimiyeCunkü, üstte kobul etîiğı değerleri alttoki eko boyiıno caba göstermişlerdir Serbestlik. eş/tt'e götürme hükümetidir. nomık oluşumun üste vuran gslişimleri otarak. lik. guvence (zaman zarnan sosyalieşme) layik lesmebir sürece vuramamıştır. Olon şudur: Ve bu hükumet. böyle bir teslhniyet ile: Türkiye'yi daho şimdiden a^aviş bakımından ya Toprok duzeninin derebeyllkleşmesi; onun Böylece; ıslohatcılarlo. Jöntürklerle. ittihat şanılmazlık; gecim bakımından dayanılmazlık üstünde emperyalizmleşmiş olan b:r batı finons cılarla, Kuvayı Milliyecılerie cok parfi liberal ülkesi durumuna getirmiştir. O. ortık, hıc bir kapitol kaplaması.. 8u kcrma sosval olarak da, lerince, bu demokrasileşme ve cağdoşlaşmo öolumlu karor veremiyor. Fakot. gelinip kendisi getenekçi lislamcı) âyan sistemi ile ham ahlot geleri, türlü dönemlerde. türlü oranlarda. halko rw tesfim afması icin uluslararosı finans kapibir Doğulu kapitalleşmeburjuvaloşma gelişmemol edilmiştlr de... tale ricalarda bulunuyor. Ricası, biroz kabul sı getirmiştir. Fakat toprak geleneksellerinin tanmsal sö görörrce de, en tipik bir «altdanlık kompleksi> Bu Osmonlı gelenekciliği ile hum ahlot Ba murusü ve israfı: uluslararası sermaye uzantı ile öğünüyor. Bu bir kaos'tur. Ve işaret ettitıcılık karması sisîemin kendi ekonomiksosyalsının ticari sömürüsü ve israfı; hic bir birikim g"imiz diktonın cağmasıdır. kültürel birikimi yoktur. Kendf icinde, sof bir komamıştır Ortada.. Yoni. kapitalist yontemAslında bu bir kısır döngüdür. Uydurma buriuvalaşmabirevselleşme ekseninde tutarle; bir üretimtüketim dengesi. bir ihracat itbir kapltalizmin bozuk düzen sisteminden cklılıgı da yoktur. Onun ıcin; kapitalistleşme burhalat açıksızlığı. bir fiyatlarücretler kosutluğu madıkca ondan kurtulunmaz da.. Ama azınlıklo juvalaşma. breyselleşme tutkulorına karşın, bur temellerine dayolı sömürusüz ekonomi kurma ra Ipoteklenmiş bakanlıklar yolu ile. dolu dizjuva uygarlığıno, onun kendi verimliliğine. düolanoklan yoktur Türkfye'de gin cöl fonatîkliğl, step milliyetciliği (bu bir uşün berroklığına, yaşam estetiğine varılamalusculuk değildir) feodalite taiıakkümü, sermaAma, belll merkezler ve cevrelerin ekonomıştır. Türkiye. hep. bir yandan dıstan bir uye sömürücülüğü. sosyal ve loyik düsunce ve mik gücteri. kuruluşları, örgütleri. sıyasayo yan luslararası tekelci sermave uzantısmın buriuvo sıyarak, Türkiye'ye boyuna. bu olanaksız, ola 17 KASIM 1977 S OLAYLAR VE GÖRÜŞLER UMUTLU SANCILAR sılıksız, geçeralz, spekuiasyoncu Rapitallst von temi zortamışlardır. Bu nedenle de, boyuna, sağlıksi2.. tutar8iz dor boğazların birinden cıkıp birine girilmektedir Her dor boğazın İcinde, yöneticiler de. coreyi iki önlemde buluyorlar: a. Türkiye'nin Batıfinans kapitaline tutsakiığı oranını arttırarak elde edilecek gecici olanaklarla, kücuk bir ekonomik hareketlilik ya ratmak umudu ife. Batının kucağıno daha tazlo teslim olmo b. Bunu eleştiren tüm akınnları do, bir komunızm suclaması ile 6zmek üzere, reıirni darolton zecirier yoluna gitme. işte zam paketleriyle paramızın değerini duşurme birinci önlem icindedir Arkasmdon «anarşıyı gıderme» gerekcesme dayanorak geiecek olan (aslındo finanskapitol cıkarlarım koruyacak olon) polisci önlemler pa keti de. ikinci önlerri oluşturacoktır. Hep böyle olagelmiştir. İttihatcılarBalkanlardokf siyasal bunalımın, yurttaki ekonomik bunalımn caresini, cmuhalıfleri temizlemede» görmüşlerdir. Dernokrot Parti. bi' ekorormk nefes almak icin. geniş ölcüde pora değerini düsürmüş tür. Amo arkasından ancak kıtlıklor gelmiştîr. AP de birkac kez, Batı fınanskapitaiinin kucoğma. daha bâyük ölcude teslimiyet hamlelerine girişmiştir. Arkasından gene aynı şey gelmjştir: Ekonom.'k zorluKlar, vokluklar. kıtlıklar. sosyal uyamşı boltalama, balyozlama girişimîeri... Hepsinın arkasında. yakınan sesleri kısma: doğruyu tutarlıyı arayışlorı boğazlomo vordır. Bu bir kısır döngüdur: Kaos'o varon.. Yuzbin lerin okulsuz kolışı; milyonlonrv zeytinsi? ko/ışı; durumu gercekten bir kaos karmaşası düzeyine cıkarmıştır: bir monolitık otoritaryanizm diktasına acık kılmıstır belki de.. Türkiye, bu acığı kapar; bu kaosu doğıtır; bu kısır döngüyü bozar; CHP icindeki nefis dene tlmi: Iş gücleri arasmdaki dallonma budaklanma: hotta AP icindeki kımıltılar. kısır döngüyü kırma birikimini olusturma sancılarıdır 5,5 İnsan; 3,5 Dolar.. arihte 16 devlet kurup coğrafyada 3 yurt sahibi olmok doğrusu kolay değil. Anayurdumuzu Ortaasya'da bırakarak yavruvatan Kıbrısa cıkmısız. Bu dıırum bir toplum icin sıkıntılıdır. Rumeliden Anodoluya göc ettikten sonra iş bulamıyarak Avrupa'ya calışmaya giden yurttaş gibi bunalımıara düşmemiz dogaldır. Şimdi Kıbrıs' ta ne yapocagımızı da pek bilemiyoruz 17'inci Türk devletini Ada'da ilân edlp bayrağımızı da cektik direğe; ama, en başta cHıristiyan dünyasr> bizi «yavruvatamımızda «istıiacı» sayıyor. Babalık davomızı kimse dinfemek istemiyor. VVasghinton askerf ambargoyla bastırıyor. Süleyman Bey dil döküyor: « Olur mu? Biz Amerika'nın sodık müttefikı değilmiyiz? Sadakat cezalandırılır mı?:; Hey g/di!. Eski bir Turk devletinin hakanı olsa, sıcrayıp titrer. kendine dönerek palasına dovranır ve gökgürültüsü gibi bir naro aıoröi: Hahayt. savulun bre... Körolası delikli demir bir yano, ucok coğındo yoşadığımızdan namımıza lâyık gösteri yapamıyoruz. Jetlerin yedek parcaları Amerika'dan gelmezse komünizme korşt kendlmizi savunamıyacağımız icin 16'ıncı devletimizfn zor durumda bulunduğunu, 17'inci devletimizin yardımıno koşmanın kolay olmodığını anlıyoruz. Oysa biz böyle mlydik? Lise 3'uncü sınıfta okunan 2'inci MC tarih kitabına göre. 16'ıncı yuzyılın ortasında Sultan Süleyman ye:'yuzündeki her 5 bucuk insondcn birini buyruğu altına almışlı. Amo yine kitabo göre Süleyman'ın «Cihan Devleti bütün hoşmet ve sevketine rağmen, kotülük filizlerinden temizJenmiş değildi • T îşte MC Türkiye'si... OKTAY AKBAL Evet Hayır RHEİN'DE AYIŞIĞI M ehlem ve Königsvvinter Rhein Nehrinin romantlk yörelerinin. biriblrin« cok yakın, fakat biribirinden cok farklı görünumdeki ikiz koraeşleri gibidir. Şimdi Kanuni değil, ama Demirel Süleyman'ın dönemlnde de hcbire «kötülük filizlerini» ayıklamaya cabolıyoruz. Oevleti kurtarmaya calışıyoruz. Ama komünlstler bırokıyorlar mı? Bunlar herşeye el atmışlar. AP'd Yılmoz Öztuna'nın yazdığı ve Lise 3'üncü sınrfta okutulan tarih kitabına göre komünistler neler yapmıyorlar ki! « Komünist kultür, dile saldırarak nesilleri birbirini anlomaz. dışardaki vatandaşlcrla ayrı kelimeler kullanan, klasik eserlerini okuyamaz, belirli savıda uydurma kelimelerle geniş düşünce sahasına apılomoz hale getirmek istemiştir.» Dil devrlml Atatürk'ün eylemi olduğuna göre Llse 3' üncü sınıfto okuyan bir Türk çocuğu Atatürk'ün komünist olduğuna inanmok zorundadır. Ama bir de solculuk sorunu var. Bugünku porlamentodo solun 214 milletveklli oturuyor. İşte kötülük filizleri Büyük Millet Mecllslne de sızmıştır. Llsede okuyan cocuklarımıza öğretmenler kitabın şu dersini de öğretmek zorundadırlar. « Mi'lerlerarası sol, (...I klasik resım yerine deienere resim. klasiK musıki yerine deıenere musikı. klasik şiir yerine vezinsiz. kafiyesiz laf yığmları ortaya cıkarmıştır.> Feyyâz TOKAR nızlığını kanıtlayan bir yeni olay ftşkırıyor. Ve her oloyın gerisinden Yunanistan'ın. Türkiye'nin yapamadıklonnı yapma yolundaki cabası da ortaya çıkıyor. NasH geldikleri ve ne icin gönderıldıkieri tam olarak bilinmeyen Alman komandolonm taşıyan ucoğın. Esenboğa'dan gönderillşinden sonra, Yunanistan Girit Adası'ndo ikmâl yoptırmo olanağını vererek. o konudaki meyveyi de toplarnasını bilmiş. Bunun kanıtlarını uzun boylu tartışmayo gerek yok. işte. aşaÖıdaki satırlar Başbakan Schmidt'in Türkiye Başbakanına yaz dıgı mektup: •Türkiye Cumhuriyeti Başbakan/ Süleyman Demirel Ankaro Saytn Bay Başbakan. Biraz önce lufthansa ucağının yolculonnın ve mîırettebatının Mogadişu'da kurtarıldığmın sevincü haberinl aldım. Bunu size bildlrmek ve teşekkür etmek benim icin önemlidir. Bu başarılı sonucun. tedhişcitikle savaştaki uluslararası işbırliğînde ortakloşo cabayı kuvvetlendireceğinl ümit ediyorum. Helmut Schmidt Federal Almanya Başbakanı» Ve bu da Yunan Başbakanına yazdığı mektup: «Yunan Hükümeti Başbakanı Konstantin Karamanlis, Atina Saygıdeğer Boy Boşbakan. Tedhişciler tarafından kacırılan Lufthansa ucağının yolcu ve mürettebatının Mogadişu'da kur tarılmasından sonra, teknik ve cMektubumu başko y«rden attırocoğım. Zlro burada göz altmtlayım. Zorfın üstünde «Cumhurlyet»! görünce hemen açarlor. Sonra yln« zorfloyıp öyl« BÖnderirleı, taahhütlü diye. Amo folokoplsinl de almış olürlar. Anlayış gostereceğinizi umarım.» Uzun bir mektubun sonunda bu not var. Klm ml yozmıç? Bir öğr«nci, bir kiiçük gorevlü... Degil, hlç biıi değll. Buiunduğu yerln en büyük mülkfy» omiridir bu moktubu yozan. «Burada gözaltındoyım» diyen... Mektuplarının açılıp, fotokoplslnln ceklleceğinl soyleyon... Evet, bir genc kaymakam, oydın, uyanık, gercekten yurtsever bir kaymakam . MC dönemlnde Türklye bu durumdadır işte!. Bir kaymakam bile bir takım guclerin, örgütlerln denotiml, gözetimi aftındadır. Daha once okuduk, yargıclar, savcılar bile görev yapmaktan cekinlyorlarmış. MC'nin havasıno kendini kaptırmayan, fl#n duşuncelf, daha doğru»u Atotürk Devrlminin cizgisindeki irili ufaklı flörsvliler kofkunc bir boskı altmdo yaçıyorlor. Bir kaymakam bile kendinf özgür saymazsa, mektubunu başko bir yerden poctayo verdirmek gerakllliğlnl duyorsa, g»ris\nl t)z düşünün!... Bu genc koymakamın yazdıklarını CHP Genel Başkanı Ecevit'ln okumasını lıterdlm. Yakın bir geleceğin Başbakanı soyılon bir lider, yarınki Iktldarında boşarılı olabilmek icin gercek yurtseverlerin sözlerlne, yakınmolarına, gözlemlerine, düşüncelerin» önemle kulak vermeli... MC'cilerin okuyup okumamaları önemll değll. Boştur onları etkilemek, bir $eyl«r onlomalarını beklemek! MC döneml gecip bitinceys kadar çekeceğiz bu clleyl. Önemll olan yarm. Varm kurulacak CHP iktfdan... O zaman bir şeyler değlşmell. kâkünden değişmell. Ama değlşir mi, değlşecek mi?. Tüm umudunu Ecev/t'e, ortanın solunda oldugunu söyleyen CHP'ye bağlayantarda böyle bir kuşku wr, bir Inanmazlık var. Genc okurum buiunduğu yeri anlatıyor, yoksulluğu, gerl bırakılmıslığı... Köylere elektrik verllmiş, daha doğrusu bağlanmı?, ama salter indlrilmemlş. Ampullerl bile takılı köy kahveslnde otururiarken köylulerin işte söyledikleri: «8osver kaymagam beğ, sen bizcileyin üzme tatlı canını. Biz ne köppek oluyoz kl bize alettirik virsinler, nemize blzim elettlrik. Sen de ko golunu rahata alidlrsln, otur ottuğun yirde.» Genc kaymakam «Yak bir slgara daha» yazımı okurken duygulanmıs, yakmış bir sfgara daha, olmış kaleml ellns, yaşamını, serüvenlerfnl, acılannı dile getlrmlş... Sucu büyük genc yönetim odamının. Bir yerde Ülkü Ocağını kopottırmı?, Bir arama sırosmda oluklu komalar, zinclrler buiunduğu icin... Ama bağışlamamışlor onu, atandığı başka bir yerde ateş etmlşler üstüne, o da karşıiık verince Kacmı?lar. Clpinl devirmfşler. Çocuklarını öldürmeye kalkışmışlor. Evlnl bombalamakla korkutmuşlar. Kısacası kaymokomı görev yaptığı licede gözaltına olmışlar, dört yandan cevirmi$ler. «Yaktım bir sigara daha. Ne yapalrm yanl. İstifa mı edelim? Memleketimiz ve halkımız hizmet bekliyor. Bu onların hakkı. Yirmlnci yüzyılın son ceyreğinde insanlar artık elektrik, yol, su, okul, ögretmen istemekıe 6onuna dek haklı.» Umut nerde? Var mı umut? Orası da belli değil!.. cBir karamsarlığımı daha belirteyim. CHP iktidara geiecek. bu kesin. Amo bukolemunlor yine suyun yuzünde mi kolacak? 28 yaşındaki bir faşo, albay rütbesinde en önemli bir göreve geldi. Haydi o temizlenir, ama öbürleri? İkili oynayanlar? İktidar yanlılarının yanında «komünistler»e veriştirenler, ilerlcilerin yanında safkan yurtsever kesilenler? Mangalda kül bırakmayanlar? «Ben demistim zaten» ciler. «Böyle hükümet mi olur?» cular... Bunlar ne olocak. Bu mıymıntı bukolemunlor yine zeytinyağı mı olocak? Yurtsever ilerici aydınlar sessiz ve gösterişsiz halk hizmetcflen' bunlor yine aıtta mı kalacok? Yine her türlu kahır, yalnızhklar, anlasılmamalar, sesini duyuramamalar olocak rr.ı? Vafi olmok istsmiyorum, yurtsever, volilerle çalışmok istiyorum. Bu gercekleşecek mi? İşte bundan tam umutlu deâilirr ve karomsorım. Bir sigara daho yokıyorum.» Göz oltındakf bir büyük görevli böyle yazıyor İşte : Bir kac kez öldürülmek istenen, gözdağı altında yaşayan, mektupları aciıp okunan, hele bozı mektupiarı gönderildiği yere varmayan bir yurttoş. Hem de o ilcenin en büyük mülkiye amiridir böyle konuşan. İşte MC Türklyesl! İşte Demirellerin Türkiye'yi getlrdiği cizgü. «Cumhuriyet'in biz okurları ile siz yazorlorı orasında ilginc bir bütunleşme var. Ben bu size yazdığım mektubu karıma yazamam. Size yazabilirim ancak. hissederiz aynı şeyferi. Böyle bir bütunleşme dünyanm başka bir yerinde daha var mı, acoba. cok merak ederlm» diyor değerli okurum... İnsan sevlnfyor, mutluluk duyuyor böyle okurlarımızın seslenişleri karşısında... Umutsuzluklar, karamsarfıklar yenik düşecek Türk aydınmın halkıylo bütünleşmesi sonucunda. Bundan kuşku duyulamaz. Yazorı, aydını, görevlfsi. askerl, sivill, genci, yaşlısı, yönetlcisi, yönetlleni bir büyük «bilinctte blrleşlyor. Hızlı hızlı, koşarcasıno... Bizlerl karamsarlıktan kurtaracak tek gercek, tek umut budur. ÖZÜR Dünkü «Hasta Adam Olmamak» başlıklı yazımın son bolümu, satırlarm karışması sonucu anlamını yftlrmiştir. Özür dilerim. O A Torihsel ve görkemll Berlin'ı yeniden başkent yapma özlemı icindeki Federal Hükümet'in, «VViedervereinigung» (tekrar oirleşme) yolundakf usanmasız girişimleri sırasında. sıkıştırıldıöı küçük Bonn şehrinin. nehre dog ru uzanan ve bizlm icerenkoyıi onımsaton kısımlarıdır bunlar Dışişleri'nin eleştirllere uğraycn karakteristlğinden ayrıcalı blt cizgi icerisinde oluşmuş bir diplomatımız şimdi Bonn'da büyük elcimiz. Kendine özgü zarif duygusollığı icerisinde, iki yılımın gectiği Mehlem'de eski evimin karşısında yeni inşa edilen b'r otelde ayırtmış yerimi... Ctel odasının bir penceresinden evımi gâriivor, öbür pencereeirden. karşı kıyıdaki Königsvvinter'i seyrediyor ve onılarımo dolıyorum. O yılların genc boşkatipleri Kâmuran Gürün'ler, Necdet ilci'lerle paylaştığımız bu eve. yine o yıllarda Avrupanın ceşitli kentlerine dağılmış, cogu, parlak yorınlar vaadeden genc üiplomatlarımız. ya gece yatsı konuğu. ya do bir kahve ic'mlik zoman oyırarak gelip gecerlerdi... Şimdi bir kısmı önemli postlarda Türkiye'yi temsil ediyor. Bir kısmı da Ankara'nın. Bengaldeş'iolarak adiandınlmış sakin bir binasındo, en verim'i dönemlerini, «salla başını al mcaşını> diye tanımloncn b<< memur tipinin karşıtı olarak. sal lamadıkları başları ils maaçlarını alarak, tozlanıyorlari.. Bonn'un nadir ayışıklorindan (mehtaplonndan) biri Rhein'in cok az kıpırtılı suları üzerin©, Königsvvinter'den süzülen şarap meyhanelerinin ışıklorını, *Ben Tanrı misaflriyim> diyerek iteklemeye cahşırken, Königsvvinter sokaklarında gördüğüm ve yılIar önce yazdığım bir cümleyi anımsıyorum. tBu sokoklar Könıgsvvinterlıler İcin, Königsvvmterliler bu sokaklar icin yarotıl mışlardır.» Königswintere bir Kez uğrayan bu onlamlı sokak tabelasmın gerceğini hemen gö rür; Enfes Rhein şarapları tie belirli bir kıvama erişen meyhane sakinleri. dışarı cıktıklarında iki ellerını acıp. bu darocık sokaklarm duvarlarıno yoslanarol" düşmeden gidebilecekler) yera ulaşırlardı. Königswinter'de değişen bir şey yok. Gercekte, Mehlem'de de doğayla kucaklaşmış çift kat lı evlerde, Bonn'un kabaran ve patlayan nüfusuna karşın cirkin lik getiren mimari bir değişme görülmüyor. Fokot anorşinin ve anarşistin ürküttüğü Almonya' do. özellikle diplomatlann ve hü kümet üyelerinin yaşadığı bu yö relerin. sakin tabiatıyla celişkl icerisindeki görüntüler var artık... Silâhlı pollsler, panzerler, zırhlı arabalar... Mogadişu olayının Almonya'daki tepkileri ve tartışmaları anlaşılan kolay bitmeyecek... Halkı Marksist felsefe icerisinde eğitilen, ordusu Rus yönetlminden etkilenen Somali, bir denge unsuru olsun diye, jandar ma ve polis kuvvetlerlni d© Batı Alman uzmanlara yetiştirmiş. Mogadişu baskınmda bu eski işbirliğinin getirdiği .yarer sevincle anımsanıyor. Fakat olay sadece bu noktodon değerlendlrllmiyor. Başbakan Schmidt Batı Atmanya ile Somoll orasındaki mevcut ilişkiler dışında. Başkan Carter'ln, Başbakan Callaghan' ın. Kral Halid'in de Somoll üzerindekl etkınliğini harekete gecirmek icin caba sarfetmiş... YALNIZLIĞIMIZ Günümüzde her olayın gertsinden Türkiye'nin giderek yal DB<ORASVON ^RIŞMALARI E» DeKorasyon Dsrgısı.rrımarlıK,dekorasyon,teKstil,s«r8mı* »eendusin tasanmı dallarmaaodijller verryor Sonuçları ve kazanan eserıerın Ev ve Dekorasyon Dergısı'nde yayınıanacagıOızayn 78 yarışmalan dızısi sonunda Odü>fsndıriıen yacıtlar îoplu naidesergileneceK ILK ODÜLLENDIRME Mimarlıkdaîmda: KONUTÖDULU 100 M2 BD ödüilenöırrrıeae.yatayaa ya da öujeyde çözumıeftmı? net 100M2 Kadar Konut binmlerı öeğeriendiriıeceK Ayrıntılı bilgı ve katılma formu EV DEKORASYON Oerglsi KASIM sayısınd» ÛDULLER >Z0.O00TV ^ S.OOOTL 3 SOOOTi.' SEÇICI KURUl Prot Mimar MumiS TÛPKMEN Proı Mımar Utarıt tZGI Prot Mımar Büienı OZSB Mımaf v.ımaz SANLi Mıma' Güney ÇİLİNGIROĞLU Pro( tc Mımar Önaer KÛÇÜKERMAN Mıma» Nurı ÇETIN [E« Dekorasyon Dergısı Danı$manı) secim beyannomesinde haklı bir calımla dile getirerek, cGoreve geldiğim zaman tablo şöyleydi» diyor. fCunta idaresinin ceşitli sağlık yardım personeliyle. kulhataları Türkiye'yi her kesimde lonılon bir Lufthanso ucağının odomokıllı gücfendirmîşt*. Türki Güney'e ucuşunda Glrit Adaye askeri gücü bakımından kuvsı'nda bir aro duruşu yapobildivetliydi. Türkiye Kıbrıs'to kuvvet ği icin size ve Yunan hükümetıliydi. İlk hedefimizin kuvvet denne icten teşekkür etmeye kengesıni soğlamak olması gerekidimi zorunlu hlssediyorum. yordu. Eşit guçler haline geldiUluslararası tedhişclliğe karşı ğimizde Türkiye ile olon sorunsavaşta daha sıkı işbirliğinin gelanmızı daho kolay cözümleyebi rek li olduğu yolundaki konuşma lecektlk. Bunun icin de Turkiye' (arımız goyet canlı olarak belleyi siyasal ve ekonomik ilfşkileğimde. İnsonlığın karşılaştığı bu rinden anndırıp. bir anlamda izo felâket ancak bütün sorumlulale etmemiz gerekfyordu. Gecen rın dayanışmasıyla glderilebilir. surenin icerisinde bunlann hepBunun icin size kolpten teşekkür si mevcut imkânlar en iyi şekilediyorum. de değerlendirilerek yapılmıştır.» Helmut Schmidt Karamanlis gelecekte daha Federcl Almanyo Başbakanı» sert girişimlerin olobileceğini be lirttikten sonra. işte bu sert giri KARAMANLİS DİYOR KİI.. şimlere hazır olabilmek icin. daTarihsel boğlar sloganıyla bir başka dostluk anlayışı gösterdi ha kuvvetli olarak iktidora gelme dileğini ocıklıyor. oy istiyor» ğimiz ve karşılığını bekledt§mifz OSMANLI BORCLARI Almonya'ya yaklaşım politikosı Karşımdo ayışığı yavoş yasurdurülürken, yoşamsal konulo Königsvvinter rıno sahlp cıkan Yunanistan'ın vaş kayıyor. ve afdığı sonuctur bu. Gercekte bir ışıkları da doğonın yerini alan yanda ileriye dönük bilinçli bir sevimsız bir işgalcl olmamak politika saptamış ve adım adım icfn tek tek sönüyorlar. ilerleyen bir Karamanlis, öbür Schmldt'in telgrafları, Korayando Meclis aritmetiğinin ödun man/is'in söyleviyle 20 yıl önleri icerisinde hükümet etmeya cesinin koşullannı anımsıyorjm calışan bir sayın Demirel var. Hoson Işık'/n başkanlığını yapBu hükümet modelinin tartışıltığı bir Türk ticaret heyeti o maz sakıncalorı, o işbirliğini al tanhlerde uc oy kadar içir. kışlayarak getirenler tarafındon Bonn'a gelmişti. Türkiye'nin Osvakit cok gecmeden görülebilemanlıların dahi borelonnı ödecek olursa. hıc kuşkusuz Türki dikleri anlatılıyor, Demokrat ye'de bircok şey değişecek. ÜlPartinin giderek sertleşen ve ke Du capraşık yoldon sıyrıla özgürlukleri kısıtlayıcı bir cızgıcaktır. Türkiye gayet acık bir bi de yürüyen iktidorının. demokcimde yolnız.'iğa iteklenmekte rasiyi yozloştırmayacağına, bir dir. Türkiye'nin bu yalnızlık ciz devlet memuru tutukluğu icinde gisindeki durumunu, Koromanlis ki girişimlerfe inanc sağlanrrayo calışılıyordu. O günlerin Almonya'Si savaş yoralartnı sarmaya calışon ve II. Dünya Savaşının ezikjjçjini yoşoyan bir Aimanva idi.. O yılların ünlu Iktisot Bakanı Erhart, «Ben gercek Türk dostuyum, hastalığımzı kabul edin. hastayı masaya yatıralım ve gereken ilâcı verelim.» diyordu. Türkiye'nin böyle dostları vardı. Ekonomik ve siyasal güçlüklere korşm kendi icinde tufarlı bir hükümet rie vardı. Bugünün hükümet:nin bir kanodı IMF heyetine dert anlatmaya calışırken. öbür ucu calım satıp, «biz kendimize ysteriz» diyebiiiyor. Oysa dünyado pek cok şey değişmiş durumdo. II. DünyG Sovaşındon önce coğrafyalcn ile ekonomilerini birleştirrjiiş olan büyük devletler, şimdi küçülttükleri coğrafyalorı icerisinde büyuttükleri uluslararası ş'rketlerle egemeniiklerıni sürdurüyorlar^ Türkiye'nin en bosit konuların 6a dahi büyük gücler daha ne koparınm kaygısı icinde telefonlara sarılıyor ve bakıyorsunuz Bonn'dan cıkon sesle Pcris'teki birbirinin aynı oluveriyor. Almanya «Çanokkate gecil mez>in anılarını coktan unutmuş. Kendislnden kopart.lıp olınmış doğudaki ailelerinin anılarını do Silerek, ekonomik devleşmanin yolcusu olmuş.. Tanklarının ve Messerschmidt' lerinin gücünü, mark'ının değeriyle yer değişikliğine uğratırken, biz dizginleri Ameriko'cio duğumlenmiş Almanya'dan, Kıbns işine cözum bulmadan ve Amerika'ya karşın yardım İS'iyoruz. Bunu yaparken ucağını kovalıyor. Karamanlis'e de pas veriyoruz. Kadınlarımıza örtmeye baslcdığımız peceyi dış dünyomızo da karo bir tül gibi cekiyoruz. icte, dışta herkes aynı soruyu soruyor, «Bunun sonu ne olocok?»... Yanıtı bulabilmek ic:n. cenaze törenlerinde Sn. Demirel ve Sn. Ecevifin selâmlaşmo farı. Cumhuriyet bayramlarında el sıkışmaian bokalım yetecek mi? Biz ki, 16'ıncı yüzyılda yeryüzündekl her 5 bucuk msondan birini buyruğumuz altında yaşatmışız, şlmdl 3 bucuk dolar almok icin Amerika'yo boyun eğiyoruz. Olur mu? Zırva tevil götürmez. derler ama, Milliyetcl Cephe ortaklığının Milii Egitim kitaplarında götürüyor. Lise son sınıf tarih kitabı. yalnız ic politfkada solu kınamokla kalmıyor; vezinsiz şiir yazon şairlerl suçianıakla da yetlnmlyor; Amerikan sovunmo politlkasmı da ele olarak dlyor kl: « VVashington milli savunma masraflarını asgaride tutmak gibi sakim bir politikanın icine girmiştir.» Sözün kısosı. günümüzde ABD'ne sllâhlanmo slyasetlni öğütleyen bir tarih kitabını llselerde cocuklarımıza okutuyoruz. . Jİniversiteye giriş kursları zDÖRTLER IDERSANES ı Modern ve klasik sınıflar:| , lise son 5 kasım 19 kasım 'beklemelilerll kasım 2 aralık KAY1TLAR DEVAM ETMEKTEDİrT Yetenek ağırlıklı ^Cağaloğluİst.Tel.22 24 60 ] Cumhuriyet 10780 Kürklü Deri Ceket ve Kumaş Pardesü Diktirilecek Üniversitemiz personeü icin ici kürkîü deri ceket ile kumaş pcrdesü ölcü üzerine kapolı zarf usulü ile teklif aİTiak suretiyie diktirilecektir. 3u işe ait şortname Satınalma Ofisinden 50. TL. yo olınabiln. îşin muharnmen bedelı 132.OCO. TL. Gecici Teminatı 10.000. TLdır. En son teklif verme ve zarf acma tarihi 5 aralık 1977 günü scat 14'tedir. Üniversitemiz işi düedığine iptol etmeye yetkilıdir. Tel.: 65 34 C O yaptırmaya veya ihaleyi Cumhuriyet 10781 BOĞA2İCİ ÜNİVERSİTESİ P. K. 2 BEBEK Gevher Nesibe Tjp Fakültesi Dekanhğından Fokultemlz Dohiliye Bilim Dalında bir adet Profesör kadrosu acıktır. İsteklilerfn 1750 sayılı kanunun 25. maddesi ve Üniversiteler öğretim üyelerinin seclmleri ve Profesörlüğe yükseltilmeleri hakkında tüzük hükümleri gereğlnce 30 Kasım 1977 tarihine kador öz gecmişleri ve neşriyat listeleriyle Tıp Fakültesi Kayseri Dekanlığıno müracaatları rica olunur. I.T.U. Eiektrifc Fakültesı Dekanhğından Fokültemizde mevcut bütün kürsülerin ceşitli dislplinlerinde acık culunan asıstan kadrolanna tayin yapılacaktır. 1750 sayılı kanunun 29. maddesindekı şartlora haiz isteklilerin 1.12.1977 perşerr.be günü calışma saatı sonuna kadar Dekanlıgo bir dilekce ile başvurmaları duyurvlur. ' iBasın: 29008) 10763 (Basın: 28912) 10779
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle