Katalog

CUMHURiYET 30 OCAK 1977 T t DI TEKZİP Ankara Notları Mustafa EKMEKÇ1 DÜZELTME YAZIM • Sayın Gazetenizin 15 Aralık 1976 tarihli sayısında Kuştepe Llsesi Müdürü olarak şahsım (CEMALETTİN AKDERE) adı zikredilerek yolsuzluk yaptığım va bu durumu Milli Eğitim Müdürlüğüne ihbar eden Mutemet ve aynı zamanda okulun kaloriferclsinin başka yerlere tayin ettirdiğim yazılmıştır. Neresinden bakılırsa hakikata ter» düşen bu izahatın aslı şöyledir: a) Gazetede belirtilen mutemed VP kalorlferci ayrı çahıslardır. Bunlardan MAHMUT CAN okulun mutemcdi olan zat okulda anarşik hareket ve faaliyetlerde bulıuıan bır şahıs oldogo için kendisinl Milli Eğitlm Müdürlüğüne bildtrilmlş ve o merciin yaprmş olduğu bir iş lşlemle okulu değiştırilerek Kuştepe Lisesindeki vazifesine son vertlmiştir. Diğer şahıs ise okulda kalorifercilik yapan KENAN ADtLOGLU vazifesinde kasden ihmal yapan ve ter» cevap ve itaatsizliğıni azarladıgım için benl yanında taşıdığı keserle kovalamış VR bu yüzden kendisinl el'an Asliye Ceza Mahkemeslnde aleyhıne dava açmış bulunduğum şahıstır. b) Sınav kağıtlan ve teksir kağıtları ıneselesi ise: imtihan görevli öğretnıenlerin imtihanlara giren öğrencilerden ücret karşılığı toplanan paralar kasdedilmiştlr. Imtlhan sonrası toplanan paralar blr zabıt düzenlerek bHna getirlllr ve bu paralar okulun çesit.ii ihtiyaelarına harcanmak ve nereye harcandığı kurıış be kuruş makbuz ve faturslan alt oldugu deftere geçirllir. Esasen durumun tevzihl İçin Milli Eğitim MUdUriUğüne yapmıs bııhmduğum müracantla bir müîettişin celbi lle tahklkatın yapılması ve Hlzıımlu kontrol ve netlcenin bir an evvel ortaya çıkmnsı husıında yapılan arzuda bu harcamalann karşılığı olan fatura ve makbuzlar Mllll Egltim MUdürltlÇüne Rönderilmlşttr. c) Ciddiyeti lle tanınan {razetinizin böyle asılsıjs bir ihban tahklk etmeden neşrl esef vericldir. Genlş bir basın ve ynym lmkanına sahip olanların bu yekilde haysiyetlert hlçe sayarcası• \ çalakalem yazması toniRil ettiği zjhnıyetl de zedeler kanaatlndeyim. Kuştepe Llseai Md. Omalettln Akdere TARTIŞMA BÎLGİSÎZLÎK ÖRNEGÎ İki yıl Içinde eğitim örgütunün tUm kurum ve kuruluşlarının başma ve lçine bilgisiz, j'eteneksiz, koşullanmış kafalı kişiler getirilmiştir. Bunlar. ba şında bulundukları kurumla il gili yasa ve yönetmeliklerden haberli değildirler. Geçenlerde Ankara Milli Eğitim MudUrlU ğü blr genelge yayımladı. Bu rada, «hasta olmadığı halde» kimı öğretmenlerin «hekimle rin acıma hislerine hitap ede rek» sık sık rapor aldıkları ileri sUrülüyor, sonra da bun dan böyle okul ve dispanser doktorlarının dinlenme raporu vermeleri yetkilerinin kaldınldığı belirtilerek, eger raporu gerektiren bir durum varsa hastaneye gönderileoegl bildiriliyor. Genelgenin altında bir imza: Milli Eğitim Mudürü, Ali Rıza Çetiner. B57 Sayılı Devlef, Memurıarı Yasasını, Devlet Memurları Tedavi Yardınu ve Cenaze Gider leri Yönetmeliğini, Lise ve Ortaokııllar Yönetmeligini, bu yönptrnnlik ve yasaların ilgtli hü kümlerini bllen bir kişi, bu %enelgenin altına imza atamaz. Atamaz, çünkü, bilir ki devlet memıırlarının «ha.Ttalık raporlarının hangl hallerde, hangi lıekimler veya resmi sağlık ku rulları tarafından verileeeği ve süreleri ile bu konuya ilişkin diger hususlar» bir yönetmelik le saptanmıştır. Yönetmelikle saptanmış bu konu İçin ayrı içiemler getiren blr enıir çıkarılamaz. Çıkarılırsa bu emir yö netmelige aykırı olur. Hukuktan azıcık payını almış blr kışi, bir yönetmelik hükmünün, bir emirle değiştlrllemcyecefUni de bilir; ya da o görevde bulunamn bildiği var sayılır. 657 sayılı yasanın 107. mad desinde öngörülen bu yönetmelik Bakanlar Kurulu'nun 7/ 6913 sayılı kararıyla kabııl edilmiş ve yürUrlüğe konulmu* tur. Üç yıldır da yürürlüktedır. Bu yönetmelik 8. maddesinde, memurun hastaneye gönderilmesini doktorun takdlrine ve gerek görmesine bırakmıştır. Doktorun gerek göınıeslne bı rakılan bir konuda, nasıl olur da Milli Eğitim Mudürü yenı düzenleme hükUmleri koymaya kalkışıı? Bunun tek nedenl var dır: Bilgisizlik. Milli Egitim MUdürü olan lcişi. Lise ve OrtaokulUr Vc> netmenliğinl bilmek zorunda dır. Bu. bulunduğu görevin kendisine yuklediği bir zorunluluktur. Bilmemenin özrü de olamaz. Bu yönetmelik de 48. maddesinde okul doktorlannın, kendisine gelen hasta egitim görevlisini muaypne ve tedavi edeceğini, herbırı hakkında gereken onl^mı alacagını belirtmektedir. Milli Egitim Müdürii, okul dokloruııa (jere ken önlerni alma yetkisini ve ren yönetıneligin bu hükm'.inU de tanımıyor. Genelgede açıkça hasta ulmayan eğitim görevlllerinin gerçek dışı rapor aldıkları ileri sürül maktedir. Böyle bir sav ıleıl sürüldügünde. gerçek dışı rapor veren okul dispanser dok torları hakkında yasal soruşturma ve kovuşturma açnvık Kerekmez mi'1 Gi'rckir, [rprpkiıği açıktır. Yasa bumı söyler. Peki. Milli Egitim Müdürü yasanın göstcrdiği ynlu tutnıaz da, ngretmen'.prden n". ıster? Arkasından, aynı müdürliik yeni bir KPrıe'lip gondfi'riı okullara. Burada da diyor ki. «... yazımızdaki hususiur yanlış an laşılmıştır.» Cieııelgede so..ler yanlış anla.şılınca yapılacjak ış lem, yanlış anlamaya yol açan kapalı sözleri açıklığa kavuşturmaktır. Fakat böyle yapıl mıyor, aıalatı genelge ışlemden kaldırılıyor. Işlemden kaldırmanın nedenı de yazımıı «yjn lış anlaşılması». Bu nedenin gerçekle hiçbir ilgisi yoktur. öğretmen, genelgeyi yanlış anlnmamıştır. N'o mılüfyorsıi onu anlamıştır. öğretmenlerin, genelgeyi dogru anlayamayacak denli. okudıısunu l:avrnyanıayan insanlar olduklarını ileri süren bu ei'rekçpyi bir öftretmen olarak açıkr.a reddediyurum. Yanlış anlaşılma yokııır, yanlış anliitma vardır. Yanlış anlatan da Milli Egitim Mildürlügu'dür. Ilem yasaya. yönetmeliklere aykırı bir yazı çıkaracaksm. sonra da ayagın suya erinrp sııçu öğretmenlere yükleypceksin. Bu tutum, dürü»t bir vonelıme yakışmaz. Milli Eftitım Müdürl1l*ii'nvn, 4 yazınm anlnMİniPv ı ""'"""!( da yapsfaftı, srpn»' :pyi islemden kaldırmnk drftil; doftnısunu nnlntmaktır. Neymiş dog rusu? Yazmın neresi ynnlış anlaşılmış? Nasıl «nlaşıiirsfi. doğru olaoaktı? Insan gerçekten bu sovuların yanıtmı merak ediyor. Egitımle. ınemurlarla Uglll yasa ve yönetmelikleri bilmeyen bır yönetimden, zaten tutarlı bir işlem ve eylem beklenemez. BugünkU Türk ögretnıeni de beklemiyor. Bakanlık ve öteki eğitim örgütlerinin ba.şmda bulunanlar bunu bılsin yeter. Kendilerinclen başkara blr dileginuz ynktur. Saim AÇIKGOZ Vay halimize Sık sık yolculuk yapanlar, bilırier uzun yolculu^un ^u^iugU nü. Hele bu JOICUIUK yjğışlı Küıılfide, slabii".e yoüaıua ı;,e. liemen lnsanın alilıaii bır Ü7.ueyiş geliveriyor: «Yollnr bir ülkeııin kan damarıandır.» Huda11 l j a t l na sjore ülkemızı doKU k a n ya bas'ayan damarları bu stablize yollar mı? Diyfsi geliyor iıısanın. Bu yuüar üzcraıde yöziipek şol'örltr ve kndorıyle buşbaşa yolcular arisında da lıerşeyden habcr:iiz geıecegin ay dınları. Böyle yollarda hep susmak zorundaysmuz yolculuk daha da çp.kilııu;z olur. Elinizdeki gn zeteıeri karışluır tlurursunuz. Az surıra lâmtelar scıncr, o ug rii.ş ıi;ı ıidcr (.•lmiı.clen. Yanınız (Irtkıyle söyleşnıek istersiniz, .so nıurtkaıı birisiyse vııy lıalinize! Bozuk yollar, yagaıı kar, Van depremi içinize çöker du Senato'da CHP Diyarbakır Srnatörii Selâhattin Cizrelioglu ilginç bir konu.şma yaptı. AP'liler, hiç tepkl gosternıoden elleri şakaklarında dinlediler konuşmayı. Cizrelioglu, tutanaklara da geçen konuşmasmın bir bölün^lnde şöyle dedi: Hergün lnsanlar öldürulmekte, hayat. pahalılığı nedeniyle (akirlik, perlşanlık gittikçe artmaktadır. Bu durum ktırşısında devlete. insan haklanna aayanan lıukuk devletl yerine, insan ölüIrrine, sUrülen, sUrUnen Intnnlara ve haksızlıklara daynntın hukuksuzluk devleti demek daha dogru ve yerinde olniHz mı?.. 1977 secimİerlne sadecc; kcndi huzur ve Rüvenliğini temin ederek gitmek yanlış düşünce ve kararı Içinde görllnen hükümet bilmelidlr kl, hiikümetin huzur ve Rüvenllgi topyekun milletin huzur ve güveniigi ile kaimdtr. Hiç bir hükümet, milleti dikta ve terör t.edbirleri ve havasiyle huzursuzluk, emniyetsizlik ve gUvensizlik ortammıı sürük115'ereK kendi nuzur VR güvenliSini saglıyamaz. Bir an İçin sağlamıs K'irünse de bu devam edemez. Bııglin mcmleket 12 Mart öncesi durumdan çok daha ağır ve kanşık bir ortam içindedir... Çizrelioğlu'ııun konıışmasını CHP' liler, Tabii Senatörler ile Sunay alkışlarlı. AP'liler rlleri şakaklarında öylece kalakalmışlardı. Sunay da Cephe'nin tutumundan, ülkenin varriıgı noktadan kaygılı gözükmekteydi. Kullslcrde konuşuluyordu.. Sunay, karjraşa ortamından anarşidcn zerrece hoşlanmaz bllesin. Naf,il hoşlansın kt, başından sertivenlpr geçmiş, Talât Aydemir ayaklanmasında, koskooa Genel Kurmay Başkanı iken, evi basılmış, yatagmın altı Ustti allak bullak edilerek, karyola altlarında Sunay aranmıştır. Sunay, o sırada nftnnl Kurmaydaydı. Olaylara eşi tanık oldu.. Uzun zaman var ki, Süleyman Bey' den de hnşlanmıyor gibiydi. Taaa, 12 Mart'lardan öncesine dayanırdı bu. Bir önemli toplantıda, Runay gözlerıni Süleyman Bey'e dikerek şöyle demiştl: SUleyman bey, şu kardeşlerinizle İİRİH ioyleııtiler vav, bunları bir görüşüp sonuca bağlasak... Hay hay paşam; görüşelim. Bu arada benlm kardeşlerimle birllkte; siv,m oğlunuzun; damadınızın dosyalarını da ele alalım... Onlar İçin de »öylentiler var da... Vay, vay, vay... dlye içinden geçirdl Sunay. Bir gün yakın arkadaşlarına şöyle dert yandı: Kardeşlerlnin meselesinl bir ele alalım dediğimde bana ne karşılık verdi, biliyor musunuz? Bu konuşma o zaman kulislerde uzun uzun sÖylendi durduydu. Olayların tamklan yaşıyorlar daha. SUleyman beyin kardeşleri konusu çözUmlenmedi. Gece yarılan AP'lilerin kapıları çahnarak, A P oylarıyla küllennııye bırakıldı. Sonra da yeğen çıktı ortaya, iyi mi? SUleyman Bey, çok uzun btr süre i.şbaşında kaldı. Artık son dönemlerine geliyor olmalı. îlginç anıları var mıdır acuba? Dnha, Şellefyan'la ilgili anılar, 27 Mayıs'ta nasıl dağa çıkmak ıstedigi bile bilinmiyor. Mason derneğinin Uyesi mlymiş, değil miymlşt PoHüJca'da Solun Ileri «Demirel'ln içtenlikle yazılmış bir güncesi olsa kim okumaz?» diyor da, düşundürüyor insanı. Askerden döndügUnde, halk deylıniyle meteliğe kurşun atıyormuş. Bir bankadan on bin lira borç alabllmek için banfca mUdUrunUn kapısında kaç saat beklemiş? Sonra, yUksellp bUyük mansıplara erlştlğlnde neden o banka mUdürünU unutmuş? Makamını blle neden kabul etmemiş? Sellrn 1leri, GUnce'lerin «içtenlikle» yazılmasını şart koşuyor; o xaman zevkle okunurmuş. Bu dönemin milyonerleri, ömeğin bir naylon gazeteci neler yazar güncesinde İçtenlikle? Allah razı olsun ŞeUefyan'dan, benim bUtUn seneüerimi kırdı da beliml dogrulttum. Sonra işte böyle zengin oldum.. Faşoların güncelerl de İlginç olur mu? Beylik, ordu malı tabancayla naaıl kiralık katiller gibl siyasal cınayetlet işliycnlenn günceleri? Aylarca, yıllarca nasıl saklanmış, cephe ıktidaıında nasıl önemli görevlere getirilmiş, bunları anlatırlar artık böbürlene, böbürlene.. GUnUmuzUn kodamanlaruıdan bazıları evlendiklerlnden başlarlar anlatmıya ne bileylm? O gün nikâhım vardı. Kafayı bulmuştum. Bir mühendis arkadaşım geldl, neydi adı unuttum geçmiş gün, «Ulan gelin nikâh salonunda senl bekliyor, sen burda kata çekiyorsun» dedi. «Seni bir berbere götüreyim önce de şu perışanlıktan kurtul» dlye ekledi. Karga tulumba, berbere, oradan da nikâha yetiştlrdi benı.. Pazılarının anılarında İlginç olanları da olun Bir gün Suat Hayrl ÜrgüplU «Gl din Yüce Divan'a çekinmeyin beraet eder, aklanırsınız. Ben çıktım YUce Divan'a bir şey olmuyor» d"df, «Olmaz. diyo karşılık verdim, o mahkeme beni beraat etlirmez, mahkum ıUer. Ondaıı sonacığıma...» Biri, bir ramazan günU harıl harıl nasıl bir kadeh konyak aradığını da yazar mı günceslnde acaba? Biri, namaza neden iktldara geçtik ten sonra başladığını, cumalara glderken gazetelere nasıl telefon ettirildiğlni, foto muhab:;lerl çağrıHığını? Biri, blr CİA ajanıyıa dostluğunu, görüşmelerinl anlatır mı acaba? Kulislerde dolaşa, dolaşa olup bitenlerin perde arkalarını öğrenlr oldum gallba. Kodaman eşlerinden biri; saunaya eşinin makam arabasıyla gidiyordu. Bir genç kıza arkadaşları: Git Sauna'ya, orada «x»i bul. Işini görür.. dediler. O da kalktı, saunaya gltti. Sauna'da 90 derecede yanına sokuldu. îşine yardımcı olmasını istedi. Kodamanın eşi; çevresine bakındı. Olmaz, ben bizlmkinin işlerlne karışmam. Ne isterse kendi yapar.. Sauna tenhalaştıktan, öbürleri havuza gittikten sonra Kulağına egildi: Burada olmaz. Saımaya R«7et(?rl kızlnr filr.n da geliyorlar. Sen nve. [^el, orada konuşalım. İşine yardımcı olacaBir kodamanın makam oriasında bayan gazeteciden «makas» almak isiemesini de okur muyuz güncelerde acabaî Yszılmazsa nerden biHriz? «Helo bazılarını?» «Ahlâk», «din». «milllyetçilik!> sömürüsiınün de iç\üzltnü do böylo lııtulmiiş «Küncelerndan ml öğreneceğiz? Belki biri de, bugünlerde kulislerde pok söylenen «riev kıırt planınnın ne olduğunu anlatır. Bu, uzun adıyla «dev le'i kurtarma plarıı» rnıdır? «bozkurt» diyetnediklerinrlen ml, «devkurt» demişler? Solcuları içeri tıkma planı mıymış bu? GUnceleri olsa olsa, ctnayet romanları niteliginde olubilir bazılarının,. Üsiün« de «geceleri okumaymız» diye yazılır. Korutürk'ün «güncenlcrini okumak isterdim doğrusu. Ne umutlarla geldiği yerde, brı umutları kısa sürede nasıl yitirmekte olduğunu anlatırdı herhalde. Semih Paşa da. komandoların orduya Ki/malfirını nasıl hnledigini anlatır, bun lardan çok yararlanırdım. Bu, «Ankara Notlanonda Zekeriya .Srrtel'in yurda dnnm? iMeftin* definffcektlm. Zekeriya Sertel'den 19B8 H9 lnrda o zaman olurdufu BokU'dan bir mektup almıştım. Mektubunda Sertel. yurda dönmek istediğini, kendisine bir gazeteci olarak nasıl bir yardımım olabilirsf, bun\ı yapmamı istiyordu. Durumu Dışişleri Dakanlığmdan sordum, araştırdım. Siyasal iktidar karşıma çı kıyordu. Dı^işleri topıı tçişlerine »tıyor; arada döndilrUyorlar; oyaiı:rorlardı. Yanıtladını mektubunu. Aşagı yukarı şöyle dedim: rur. Gcçenlerde Erzurumdan Adanaya hareket ettim. Yanımdaki gençle nedense anlaşamadık. Ne surdumsa evet ya da lıayır gibi kısa yanıtlarla yetindi. Ama çevremizde sekiz kişilik b grup vardı ki, insan «Tanrı kimseye böyle yoldaşlar nasip etmesin» diycsi geliyor. Buııların dörciü kız dürdii erkelc. Ko nuşmalarından hepsinın de Atatürk Universjtesinden arkadaş oldukları anlaşılıyordu. Bu sekiz kişi kırkbeşkişiye bedel ml bedel. Ani bir kahkalıa salıveriyorlar. Başlar o yana çevriliyor, kimileri «cuk, cuku «Lâ havleıı çekip iusuyor. Ama bizimkiler oralı degil. Arada bir kadın sesi yültseliyor. «Lingo lingo şışo ler.» Arkasından yine gulüsmeİp.r.... Yargıtay GENELİŞ'in üye sayısının eksik gösterildiği itirazını yerinde buldu DlSK'e b a | h GENEL tŞ Sendlkası Genel Başkam Abdullah BMttirk, 34 sıra nolu ifkülunda işkolu yetkisinl çoğunlulc Sendikası GENELÎŞ'e vermeyen Çalısma Bakanlığı karannuı Yargıtay 9. Dairesince bozulması uzerlne bir açıklama yapmıştır. Bajtürk Çalışma Bakanı Şevket Kazan'ı • Gerçek dışı beyanlarıyla Bakanlığı yanıltarak ağır hizmet kusuru işleyip, görevini kötüye kullandıgını» söyledlği Ankara Bölge Çalışma MUdür Vekili Hakkı Koca hakkında soruştuima açmaya çağırmıştır. Baştürlt bu konuda özetle şöyle demiştir: • 34 sıra nolu genel luzmetler işkolunda en çok üyeye sahip sendikaya Unınması gerekcn işkolu düzeyinde toplu sözleşme yetkisini, sendikamız GENEL ÎŞ'e vermemek için bir yıla ynkın sürodir direnen ve türlu fırıldaklar çeviren MC iktidan Çalışma Bakanhğı ve Bölge Çalışma MUdiirlUklerl, nıhayet yargı organlarmm en yücelerindeıı biri olan Yargıtay'ın tokatını yemişlerdir. Yargıtay 9. Hukuk Dairesi, Çalışma Bakanlığının 1976/16 sayı ve 16.12.1976 tarihli yetkl uyuşmazlığı kararı.nı itlrazımız Uzerine bozarak kaldırmıştır.» Bir tablo ve sonuç Çocuk ldlm. Hayvanın iki taraluıa birer sandık yükiedıklerini ve her tandığa yorcaniara sarılı ikişer gocuk konulriu gunu gördüm. Lapa lapa kar yagıyor, memur tayin edildisi yere gidiyordu ailece... Eskı rae muriyet hayatının meşakkatlı ve çilelı yönleri vüzlercâ sayfaya sığdırılmaz. Ru bir kelimenin yazılmasını gerektiren sözün özü şudur: 1970'den sonra erhekll olanlar, tşinin mahiyeti yani; iş se viyesi, işçl, bekçi, vazife ve tah sil derecesl ne olursa olsun herhangi blr tahdide taol tutulmuksızın maaşları hizmet müddetlerine göre hesaplamak yük seltilmiş olup, o tarihten bu ya na yüksek maaş almaktad.rlar. Hal böyle iken 1970'den önre emekll olan beyaz saçlı soluk benizli, dizinde takat, ^özünde fer olmayan kafileye gelince on lar sonraktler gibi imtiyazlı değil, onlar ancak ellerlndeki dip lomalara ve son aldıkları maaşa göre tavan denllen yere ulaştnca ileri gidemeyecekler ve orada kalacaklar denileıek Hukümetimizce bu yolda işlam ya pılmış olması eskl emeklinin bağnnda blr hançer varası açmıştır. Evet tahsil derecasine göre, çünkü blllyorlarkl eski devirde % 34 kişi yüksek tah sil yapabiliyordu ve evet bilıyorlar ki Türkiye'mizde şiıııdıkı kadar degil üniversite, lise ayarında okul da yok ıdi. Birınd Cihaıı lıarbinde arpa ekmeğini bulamamış. selalcun binbir çeşidini tadmış, IstikUıl Savaşına katılmış, en mesuliyet li işleri mum IŞIKI altında nıijvaffakiyetle başarmış ve nihnyet yüzUnun akı ile emeklı ulmuş, az mans vo az ikrnrniye almış ve işte bu sebeblerden ötürü esasen mağdur ve peıışan blr hale düçmüs olan bu zümreye ait maaş işinin 'incelık le ele alınması gerekirken ne yazık ve ne garip tecellidir ki; tam terslne, vunın abalıya kabi llnden yıllann yıprattıgı bu klmseler yani; yalmz slvil nıemur emeklileri yüce TUrk Mılletl huzurunda Inkâr edılmesi mUmkün olmıyan bUyiik bir haksızlığa düçar edllmlşierdir. Eski memur emeklislnin hplen emekli sandığında hazırlannıak ta olan maaş farkı ise; jocukla rı aldatmak için kullmılan «bak seninki de cicl» Ubırlnden farksızdır. Eskl emekll çocuk misall avutulmak tstemtyor. eski emekli mUnhasıran yani; ayrıca kendisine mahsus olmak üzere bir hak da talep etmiyor O, akl» durRiınluk veren, »kıl ve mantıga sıgdırılması nsıa müınkün olmayan ve Eer'.in duvaıını andıran, emeklivi ıki ye bülen ayırımın ve hatta eski lerin hepsine deftil de, yulnız eski sivil nip.mur emeklilenp.e ıeva KÜrUlen haksızlığa kar?ı sesini duyurmak istiyor. Şu lıale bir bakın; ıki hak nahlblnden birine veriyor diğenne ver ıııiyor ve dönüp adaletliyim diyor... Radyo ve Televizyondan çu blr ıki kelimeyi devamh dmlemekteyiz. (Hukuk devıeti ve sosyal adalet) E büyük TUrk Milletinin lemsilcileri! kanun yapan Btijük Millet Mecüsi üyeleri her türlü haksızlığa khrşı olacağız diye yemin euerek iş başına geldiniz. Ayrı ayrı beptnize hitap ediyorum; 197'J on cest ve sonrası denildiğinde bu ayırımın makııl ve adilâne izah edilebiür bir yönü var muiır? Eskl emekliler fakru zaruret lçlndedirler. Böylece bu katileye bir yumruk da biz tndirnıı» olalım demeyin. Bu eşitsizlik nedir ve neden bvı kafilenin seslni duymuyor veya duymnnıaz llktan geliyorsunuz? Siz süvleyin hak hukuk ve sosyal adalet bunun neresindedir? Şakir DIIRÜKAN Kar hızlandıkça hızlandı, otobüs de aksine yavaşladı. Soför pür dikkat içinde. Kimi dindar yurttaşlar dua ediyor. Bizimkilerin hiçbirşeyden haberi yok. Devam ediyorlar «Çadınmın U«tüne şıp diye damladııı'ya. Bırara muavin onlara doğru yaklaştı. «Arkadaslar, buyrun mikrofona. Şarkı okuyun, bilme ce sorun, fıkra anlatın yolculugumuz ncşeli geçsin; bu tür harcketlcriniz yolcuları rahatsız edıyor» dedi. Berikiler susar gibi oldu. Arkadan «Oh be kurtulduk!» diyenler oldu. Halbukl kurtuldukları neredeydi? İçnı için, lık fık gulüşüyorlardı. Bu sesslzlıgı «üh s:ına yandım Zuh tü» diye tutturan bir erkek sesi bozdu. Arka sıralardan «Lütlen susalım» diye laf atanlam aldıran kim? Devam etti aylar, vaylar, Zühtüler, şişeler, mişeler... Biraz dalmışım. önümüzdekllerin yanımdakine, «Blzimle yer değlştirin oraya geçersek arkadaşlarımızla daha iyl dalga geçeriz.» demesiyle irkildim. Ama o Universiteli gençlere «arkadaşıyla daha çok dalga geçmek» isteyen gençlere söyleyecek bir SÖT, bulamadım. Çünkü onlar bir şöför muavininden daha bilinçsizdilÜlkemizin bozuk yolları tamir edilebillr. Ama o içi boş Universitelller nasıl tamir edilecek? İşte bunun için «Vay halimize» diyorum! Necdet ÇAY ZeytlnbeU K a u b u ı Babamı amcalar öldürdü!.. «Siz, Kdlme nnırına kBdar gelln, hen Türkiye'deki kalbur üstü gazetecilerl toplayıp gellrim. Siz Bulgar sırnrından elinizi kolunuzu sallıyarak, hatta koşarak içeri girin. Kimse size bir şey yapamıyacaktır.» Zekeriya Sertel, bu mektuba karşılık verdi: Yaşlı olduğunu, karadan böyle blr serUveni gttze alamıyacagını, hele koşmasının olanağı bulunmadığını söyledi. Birşey yapamadığıma Uzillüp durdum. Sonra, Paris'ten uçakl» Istanbul'a geldi. Yine uçakla. iktldar Sertel'ı sımrdişı etti. Zekeriya Sertel'in yurda dönmesine neden olan yasfcl bir engel yok. Üstelik ortada Sert*l lehine bir Danıştay kararı da var. Danıştay kararı uygulansa, Sertel yurduna dönebilecek. Korutürk, bu konuda ne dUşünür acaba? Amma, merak ediyorum. Zekeriya Sertel böyle bir dönemde nlye geliyor Türklye'ye? TUrkiye yaşanıl&cak bir Ulke olmaktan çoktsn çıkmadı mı? ölmeye gelmek İRtiyorsa o başka. Soyut dergisinin ocak sayısında, Ali YUce'nin bır şiiri var. Dergiyi göremiyenler İçin Yüce'nin şiirini buraya aktarmak istedim. Şiirin adı: «Görgü Tanığı».. Küçiicük hlr sabalı / Blr çocuk sabahıydı / Anam olnıadığı İçin / OyuncaSım uvandırdı heni / Taradı saçlarımı / Optü yüzümden, Yerslz foksüz hlr sabah / Bir riksüz sabahıvdı ' Artıni hiitiin f'6z\criml / Baktım dünyayn gnzniizre / Ne kımıltı ne ftsılti / Çıt çıkarmadan duruyor / Kncaman blr ağıt / Anamın giilrç viizüntle, Babam nlmadıgı İçin / Oyunca^ım kucakladı beni / Gıdıkladı mıncıkladı / Attı tıuvaya havava / Solu&u aha kokuyordtı / Brn|ı kaytan kaşlan kara / Ak düynemlşti «açUrına. Ablam olmadıjh İçin / Ovnncajtım tuttu cllmden / Götürdil beni (teznıpye / Kar yafcıyordıı başuıvı / OlmUg kuşlar va|ıyordu / Ak hlr uvku olmuştu ölüm / Anamın kar* gözlerinde, Rabaını amralnr vurdu / Abllcr öldilrılu ablmi / Babam çok kitap nkıırmuş / Alılm yazı yazarmı» duvarlara / Beni vurmayın amcalar / Ne okııma blllrinı ne yazma, Bahıımı nracalar nırdıı / Abiler ftldürdii ablml ahlamı / Kerntl kcndlnr Sld"! anam / Onıı hiç klmse öl flürmec1! / Ben anama küsüm yargıç aınra / Ölürken beni öpmedl. Evas'ın merkez işyerinde 95 işçinin sözleşmelerinin îptali direnişe neden oldu Evas'ın Silâhtarağa'daki merkez iş yerinde 95 işçinin iş akidlerinin feshedilınesi, işçi direnişine yol açnuştır. DlSK'e bağlı Maden tş Sendikasına karşı, TUrlc İş'e bağlı TUrk Metal tş Sendikasının örgUUendirllmek istendiğl bildirilen iş yerinde Maden tş yeni toplu sözleçme içtn yetki başvurusunu yapmışken, 95 İşçinin İş akdinin feshi tepki lle karşılanmış, işçller tazminatlarmı alınıyarak fabrika önünde direnişe geçmişlerdir. Maden tş'in 3. dönenı sözleşmesinl yapmak ; lizere, eskl toplu sözleçmesinln feslh blldiriminde bulunduğu şu dönemde, işçilere yogun baskılar yapıldıgı ve TUrk Metal İş'e glrmeye zorlandıkları öne sUrUlmektedir. Daha önce DGM direnlşi gerekçe gösterilerolc 28 İşçinin iş akidlerl feshedilmiş olan iş yerinde, işveren önceki gün 95 İşçinin daha gerekçesiz iş akidlerini feshetmiştır. Toplam 210 işçinin çalıştığı Evas'ta işçiler, çıkarmaların tUmü lle sendikal ve siyasal olduğunu öne sürerek yasal başvurularını yapacaklarını bildirmişlerdir. Bu arada işveren de iş akidlerini feshettiği işçilere toplu bildirimde bulunurken labrikaya jundarma çagırnıış ve tAzminatlarını almayı kabul etmiyen işçileri fabrikadan dışarı attırmıştır. OKUYUCU MEKTUPLARI Erdem'den cezamın nedenini öğrenmek istiyorum Sayın Bakanım, koca bir Bakanlıkta, önemli olgular dışında, hukuka aykırı ya da haksız sayılabllecek bütün olup bitenlerden bilginiz olması düşunülemez. Bu nedenle de bunlardan dolayı kendinlzl, en azından vıcdanen, sorumlu saymamakta bir dereceye kadar haklı olabilirsiniz. Bu durumda ise haksız bir işlem ya da lşlemler karşısında kalanlara başka bir Umit ve çare kapısl kalıyor: Kendllerini siz sayın Bakanlarına duyurmak. Ben de işte bu amaçla bu mektubu yazmış bulunuyorum. Sundugum 3 eylül 1976 günlü dilekçemln katmıza vardığım, Orta ög. Gn. Md.lUğunden bilgi istendiğini öğrendim. Ama bana söylendlginln terslne olarak sonuçtan bir bllgi edinemedim. Simdi uğradığım haksızlıklara gelelim. Bunîar çeşitli yasaların çiğnenmesi şeklinde bir dlzidir. Ama ben burada ancak İki tanesini sunmaklb yetineceğim: bir başvuru Uzerine 49 sayı ve 22 haziran 1976 günlu kararname ile Galatasaray Yabancı Dil Yüksek Okuluna atandım. Fakat yeni görevime başlatılmadım, kararnamem iptal edildi. Bunun nedenini ve varsa suçumu anlamak için katına çıktığım örgün Yük. öğ. Dairesi sayın Başkanı da Orta öğ. Gn. MUdürünün yaptığı gibi, birden parladı. Yine bir bağırtı, bir çağırtı içinde kovuldum ve hiç bir neden anlayamadım. Olaylarm bu akışında şu nok talar dikkat çekicidir: tabl tutulmasının nedenl nedir? Sayın Bakanım, durum kısaca bu. Yüksek Bakanhğın bana karşı böyle davranmasında benlm yasalara ya da kamu vic danına uymıyan bir suçum var sa, olmuşsa tarafıma bildirilmesine; şayet böyle bir suçum yoksa hiç olmazsa uğradığım haksızhklardan sonuncusunun giderilmesine; ve takdirinizle ortaya çıkacak yeni durumun yine bu sütunlarda kamuya duyurulmasına yüksek direktiflcrınizl diliyorum. Bu yazımla da ilgilenilmez, cezamın nedenini ya da uğradığım haksızlığm düzeltildiğlni makul bir süre içinde ögrenemersem bu keyfi islemlerin; Bakanlığın başı olarak sizin bilginlîi ve izniniz altında yapıldığına ve vicdanî sorumlulugunu kabullendiğinlze hükmedecek, böylece, dâvayı «muhkumoi kübra»da açmak Uzere ka patacağım. Derin saygılarımla. Şükrtt TAHlRGtL AUtürk Akşam Llsesi Ogretmenl Öğrenci velilerıne çağrı Geçen deri yılı MC hükümetince Ortaklar tlköğretmen Llsesine gönderllen müdUr ve Türkeşçı öğretmenleı. çocuklarımıza etmediklcrlnl bırakmadılar. Bu yıl da Eğltlm Ens,titüsüne Ülkii Ocaklarının seçtıgı kişiler dolduruldu. Şlnıdı lise kısmında okuyan lakat TUrkeşçiliği kabul etmemekle bUyUk suç işleyen (!) çoeuklarımıza her gün çbjitll hakaretler, dövmaler, tehditler, notla korkutmalar olu yor. «Acaba çocuğum bir gün vurulacak katiüerı bulunmayacak mı?. diye rUyalarırna glriyor. Okul idaresine de, Bakanlığa da başvurduk.. Olumlu hiçbir güvence göremedik. Anlaşılıyor kl kUçük sınıftakıleri de komando yupmak, razı olmayanları zorla siluhla sındirmek üzere anlaşmışlar. Ders Kltaplarıuın da tnsanı çlleden çıfcancı yönleri herkesçe billniyor. Eğitim EnstitUlü komandolar gözü dönmüş, külhanbeyl gibl hergün saldın düzenlemekteler. Bu gidişt yakından görelim, kasabalardati komiteler kurup öğrenci vellleri olarak okula gelip çocuklarırmzı bir defacık ziyaret edellm. Çocuklanmızı düşman elinde esır bırakmış gibl ölduk, bir ','llnümÜ7.U de bu lşe verelim. Faslst baskılara karşı çocuklarıınızm gpleceglnı düsün«rek tedbir alalım. YUreklerlmlz dostluk kar cieşlik • barı^ özgürlük yolunda birleşsin. Muğla ve A.rdın'dan İki öfrencl VelUl AITIIAR GREVİ BİR YIL OLDU Yine DlSK'e bağlı Maden İş Sendikasının Altılar Sıhhi Tesisat Fabrikasında 26 ocak 197öda başlatmış olduğu grev blrincl yılını tamamlamıştır. 305 işçinin çalıştığı fabrikadaki grevin birincl yılını tamamlaması uzerine blr açıklama yapan 1. Bölge Temsilcisi Urat Tokmak, işçilerin 5 Ura saat ücret.i, 3 maaş ikramlye, iş guvenliği isteklerlnl işverenin fazla görmesl Uzerine greve gittiklerini, işverenin de aynı tarihte lokavt uyguladıguıı hatırlatmış, grev uygnlamasında bilinçlenen işçinin, dayanışma grevi hakkını ve lokavtııı kaldırılmasını lstediğini »öylemiştir. Isvan, maaş ve ücret ödeyebilmek için yüksek faizli kredi aldı Belediye Başkanı Ahmct Isvan, işçi ve memurlann maaşlarını ödeyebilmek İçin özel bankalardan 80 milyon lira yüksek faizle kredi sağlamıştır. Hükümete de durumu blldlren Isvan, lller Bankası kanalı ile gereken yardımın yapılması istegini bir kez daha yinelemiştir. Isvan, işçilere ıki aylık borçlan bulundugunıı bellrtmiş ve «tşçilerimiz iki aydan beri ücretlerini almadan çalışmaktadırlar. Bu duruma son vermek için özel bankalardan temin ettiğlmiz kredi lle maaş ve ücretleri hemen ödeyecegî?;» demiştir. Belediye Başkanı, yenl gellr kaynakları temln fitmek için belediyenln bazı arsalarını satışa çıkaracaklannı belirtmiştir. Isvan, bir kurulıın satılacak arsaları saptamak için çalışmalarım sürdUrdügunü söylemiştir. a) Orta öğ. Gn. Md. lUğü be nl Galatasaray Lisesinden alarak cezalandırmıştır. Ama arka sından blr yüksek okula atanmam İçin de «muvafakat» ver miştir. Bu muvafakat bir çeşit yükselme sayılabileceği için sicilimde yazılı bir suçum olma dıgını, bir önceki işlemin keyfillğini, dayanaksızlığını gösterir. b) öyleyse ayni Bakanlığın 1) Yedi yıldır Galatasaray Lİ başka bir dalı olan örgün YUk. sesinde çalışmakta iken hiç bir öğ. Dairesi, çıkardığı karamagerekçe gösterilmeden ve de bir meml hemen arkasından niçin tahkikat geçirmeden Orta öğ. iptâl etmiştir? Bu gün yüksek Gn. Md.lüğün(ln basit bir emri okul öğretmenliği okul sıralaile buradan alınıp Atatürk Ak nndan daha dün çıkmış olanşam Llaesine verlldim. En so lara verilirken, köy öğretmenlinunda, bu naklimln anlayamtı ginden başlıyarak yUksek okudığım nedenini öğrenmek Umit luna kadar her basamağında ve dlleğlyle Orta öğ. Gn. MUdU 34 yıldır emek verdiğim BakanrUnun huzuruna çıktığımda da lığım, bu denll hizmetten sonburada ani bir parlama ile ço ra elde edebildiğim bir hakkı cuk gıbı azarlandım. Blr bağır bana niçln çok görmüştür? Miltı, bir çagırtı arasında, şaşkm 1! MUcadelede K. Maras boıgeoturduğum sandalyeden beni sinde bir kesimın «oete reisi» koluından tutup dışarı alan bay olarak çarpışan bır babanın ve sekreter olmasaydı, belki de dö bu vatanın bir öz evlâdır.ın, vülecektim. Yunanistanın azınlıktakl Türklere lâyık gördüğU bir Işleme / Daha öncelerl yaptığım Ingilizce Hocamı Arıyorum İki yıla yakın bir süredir pftremediğim ve adreslni kaylîettigim Ingilizce hocam Cemll Keskin'i arıyonım. Hocam bu yazı mı okur yazarsa veya adre^int bilen varsa, hana bildirinerse çok sevineceğim. Varcan KTSKÎN Asnnbav Orrtuevl Patnos AGFtl