Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
D Ö BI CUMHURiYET 30 OCAK 1977 ABDULCANBAZ TURHAN SELÇUK DE&tfcLi &İ töH WlÛY, 'DA A0PtlUAN5AZLAK . AMA ÜK KfZ. OUN , HEHPE Ç0<HiM EfENOİLE^ı,, ÂTJVORLA^ . PEKİ, ABDÜLCANÖAZ'LA*. NER£DE ?. DofcT ^BAKAMLi Yu^fAN'PA AflDüUANJM'U* YOKMu ? Mwrti,Eu£*İNOE U ME frü ONLAP UÖMütö/t YoKlVTAN SAM YELİ Yazan: Mehmet SELAHATTiN 34 Park Otelln pastanesinde oturmuşlardı. Saatlerc» konusmadan öylece durdular. Dışarda kar vardı. Etraflarma çamurlu kar sıçıatan olotnobıllerin geçişini seyrediyorlardı. Hep, yaşlı, emek11 memurlar vardı pastanede. Ilk günlerde Fahriyle Belmayı, meraklı gözlerlc takip etmişler, sonra, bu sessiz sedasız, ara sıra konu^an, güzleri karyılaştıkça blrbirlerlne tatlı tatlı gülen çıfte alışmışlardı. Pastane sıgara dumamyla doluydu. Sıcaktı da. Aynlrna vaktı çoktan geldiği halde dışarınm soğuğunu bir türlü göze alamıyorlar, bir nevı aşk sarhoşluğu ıçınde yanyana oturuyorlardı. Konusup anlaştıkİBrı halde, birbirlerinden bir türlü aynlamıyorlardı. Sonu yoktu bu isin. Belma'yı akrabalanndan birıyle evlerıdırmek isüyorlardı. «Adamı sevmiyorum ama, babamın ısrarlarına dayanamayacağım» diyordu. Biliyor musun, babam aramızdaki ilıskiden haberdar Ya! Konuşuruz onunla. Size zararımın dokunacagıru söylüyor bana. Benlm siz« zararım dokunmuyor mu? Yo! Hayret. Niçin hayret? Sizi tanıdıktan sonra hem mutlu oldum, hem rnutsu* öyle bir iç sıkıntım var kl ne olduğunu btr türlü anlıyamıyorum. Benim yanımda da oluyor mu? Hayır. Senden ayrılınca baçlıyor. Ne biçlm dünya bu? Eaşkalarına zarar vermeden yaşanamaz mı bu dünyada? Galıba yaşanamıyor. Niçin ama? Bilmiyorum. Baglı olmak ne fena ?ey. Nasıl? Çok dugündum. Kendiml çoeuklarımdan ftzla g§vmedigirnl anladım. Ha! Anladım şlmdl. Peki, ne olacak sonumuz?. Sonumuz... Ne olsun ittiyordun? Ayrılacağtz elbet. Ya! Başka çaremlz var mı? Yok. Yok ama, buna dayanmak da zor. Tabi zor. Yıllar sürebilir belki birbirimlzi aevmemiî. Cterçck sevgi galiba ümitsiz olduğunda aşka dönUşüyor. Birlesseydik belki bir gün birbirlmize düsman bileolabilirdik. Nasıl yani? Zaman ilerledikçe, çocuklarından, karından seni ayırdığım ıçin bana öfkelenecektin. Bu kızgınlık çok geçmeden düşmanlığa dönüşecektl. Anlıyorum. Halbukl şimdi bu sevglyl uzun yıllar tçlmizde saklayabiliriz. Zaman zaman, beraber bulunduğumuz günleri hatırlayarak mutlu olablliriz. Bu günleri ömrüm oldukça yaşayacağım. Yalnız bir şeye lnanmanı istiyorum. Senl dtlnyada klmse benden tazla sevemiyecek. înanıyorum. Susmuşlardı yeniden. Taksim'den bindlği tramvayda oturacak yer bulmuş, başmı eama dayayarak, kızla aralarındaki konusmayı hatırhyordu. Rüyada yaşar gibiydi. Aklına yazın geçen bir olay geiince gUldU. Bir otelin bahçesine gidiyorlardı sık aık. Bol agaçlı, çiçeklerla iüslü, kat kat bir bahçeydi bu. Genellikle kimse olmuyordu orada. Gelen çiftler hep otele giriyorlardı. Onlarsa bahçenin bir köşe.sınde oturuyorlar, ögle yemeklerini burada yiyorlardı. Belmayı ilk defa orada öpmuştü. Gery; kız kollarını boynuna dolamış, saatlerce dudak dııdaga kalmışlardı. Ne tatlı bir sarı. lıştı bu! Boynuna dolanan kolların sır.aklığını, verdigi hazzı hiç bir kadında bulamamıştı o güne kadar. Gunlerce sürdü bu hal. Bir gün kendilerine servis yapan garson, kulagına pğilerek: Beyefendi lsterseniz içeride odalarımız var, demişti. Fahri, bu tekllfi utanarak reddetmiştı. Garson uzaklaşınca, kız sormuştu: ~ tçerde odamız var, dedl. Ya! Evet. tster mlsin? Hayır. Seninle olacajını «annetmlyomm. Nasıl yani? Hiçblr cinsî tntu duymuyomm sana. Piliyor musun, ben de öyle. Zaten soguğumdur ben. Denedin mi? Evet, Fransa'da. Hiçbir hıs duymadım. Öpuşmeyi seviyorum, fakat onu asla. Ben isteseydim?... Darılırdım sana. Bugüne kadar son derece rfendlce davrandın. Belki de iğrenirdim senden. Belki. Oradan ayrılırlarken, bir çiftln otelden çıktıklannı gören kız: Zavallı hemclnslerim, demiştl. Niye ama, o kadar kötü mü bu İJ? Değil. Pakat para Için yapıhrsa .. I7f. Korkunç bir jey. Onların böyle düjündüklerini sanmıyorum. Belki de. Kızı düşUnüyordu oturdugu yerde. Fatih'e geldiklerinin farkında bile olmamıştı. Birdnn, etrafmdaki sessizliği hissederek irkildi. Kimse kalmamıştı tramvayda. Koşarak atladı. Kapıyı geç açtılar ona. Reyhan aglıjoırtu. Nilüfer kan kuştu, dedi. Ne! Kan kustu kız. Doktor getirdtnlz ml? Evet. Ne dedi? lyi bakın. Verem olmuş kız, dedl. înanamıyordu bir türlü buna Fahri. Nasıl olur, nasıl olur, diyordu mütemadlyen. Son Rilnlerde kesik kesik öksürüyordu kız. Sararmıj, golmu?, eayıflamıştı. Kimse farkında değildi bunun. Herkes kendi derdine düşmüştü. Ana, Işledigl günahın altında her giln blraz daha •ssillrken, baba, gi7li aşkıyla evl, çocuklan arasında bocalamanın ıstırabını çekiyordu. Çoruklarından, evinden kopmasına imkân yoktu. Bflmayı lie unutamıyordu. Hele o sabah uyandığında, içini birden dolduran sıkıntı his«lyls onu hayattan bezdlrmlş, ölmeyl düşdnür olrnuştıı. Şimdt kızmın hast*landığı, hem de çarest» bir derde tutuldugunu öftreniyordu. Bir müddet, ne yapaoağmı bilemeden olriuftu yprdı* kaldı. Sonra, koşar adımlarla. merdivenieri ikişer ikişer atlayarak, Nilüferin yattıgı odaya gitti. Kızı, arkaaına yastjklarla besleyerek, oturur ffibı yatırmışlârdı yataga. Babnsını Rfiriin<«, iirkmüş bir gazalın gözlerini aniıran bakışlan sevınçlfi parıldadı. Epeydir baba ilgısınden mahfum kalmıştı. Yavrum, dedl Fahrı. Canım, cığerım, bir tanem benim. Bab«. (BEVAM1 VAR) Ne dedl MUIB? Ortado&u'da Devrim Yılları ED «Tugay ülayı» lkl nukünıet arasında, yukarıda anlattıgım blçimde, tatlıya bağlanclıkt.uı sonra benıın ıçin Kahire'de Misyon Şefi sıfatıyla zor bir dönenı daha başlamış oluyordu. 19r>3 yılı sonlrırının olaganüstü olay ları nc de olsa Turk ve Mısır hUlcüıTictler';de ÜU ac;iı< bir bunıkluk bırakmıştı. Büyıık elçlmlzin koftulması skand<»iı rpsmen kapanınıştı amn Tiirkiye nın Kahireye yeni bir BUyU!c»lcı göndennesi uzun bir stire snz konusu olmazdı. Nitekim, Hulu sı Fuat Tugay'ın ayrılma tarthi olan 5 ocaK 1954 '*n ye.ıı 3tiy''kelçi Rıl'kı Rlıştü Zorlu'nun Kahire'de ise başladıftı 1955 Temmuzıına kadar (Maslahatguzar Charg* d'Affalres) olaıaK görfv de kaldım. Bu devrodn öyle zamanlar oldu ki hUkümetimizin takdirini kazandın' vıne Oyıd Kiınlflr de oldu kı Bakanlık «mrine almmama ku oayı ia.dı. Ku çıkı» ve inişlerın sebebi ne beninı olaganüstü basarılanm, ne de bagışlanmaz yanhşlarımdır. 1954 lle 1955 yılları arasında basımdan geçen olaylan anlattıgım zaman görevimin güçlüğü. verdlglm sınavm çetinligi anlaşüacaktır. «Tugay hâdises'»nln lesmen kapanmasmdan sonra BUyükelçi likte büyük hir resmi kabul düzenleyerek Mısır t'Ukün.eti v« hariciyesınin ilnri gelenlerlyle yeniden normal üişkiler kurmaya baçlamıştık. O sıralarda îhtiıâl Konseyl de tngilizlerle SUveyş Kanalının boşaltılması konusunda anlaşmaya varmış, Mısırın tem baftımsızlıgını saglayan bu anla?ma ile ihtllâlin genç subayları mil letin göztinde «vatan kurtaran arslan» durumuna ytlkselmişti. Bu durumda faydalanarak Nâsırın nnsıl adım ad.m ıkiidara vak laı<tıgını. Mtıhammed Nec.b'i na sıı bir tarafa ıttıijıi on>cki Vi lumlerda anlattıtıı tktidar dlzgl»uerl Hlrnüyl» eline geçer geç.Tiez Nâsır, ıl? ride parlak sekilde ıspat edecegi devlet adamı nlteliklerini ve ciıs politika yönptimindeki ustalıgını ortaya koymaya basladı. önce içeridekı muhalefet yuvalannı temizlemok ya da sındiimek yo luyla işo koyuldu. Iskenderiye sohrinde kfmdisine yapılan ve bir uydurma tertibe pek benzeyen sııikast girişnnımi bahane ede rek, en güçlU mııhalefpt HrRUtü gibi RÖrünen «Müslüman Kardeşlpr»in öndp ıjelonlerlni idanı fittlrdi. Aşırı sağcılara böyle bir gözdagı verirken solcııları da Ihınal etnıedi. Komünist tanınan ya da komünlstlerle llişigi oldugu söylenen kim varsa, başta aydınlar olmak üzere, tümünü hapse tıktırdı. Memleketin siyasî hayatmda kök salmış Vafd Partisi içinde kıpırdanmalar olduğunu haber alınca da partinin en dişli lidene rtnl yakalatıp mahkHmeve v dirdi. Bunlann içinde adları bir stlrü kirli islere karışmış olanlar da bulundugundan, halk oyundu ilibardan düşürülmeleri Riiç olmadı. Yalnız Mustafa Nalıas Paşanm adı hâlâ bayrak nibi c'algalanıyordu ama o da balki yaşlandıgmrlan belki de eski rejim zamanmda alıştığı mliradple yön temlerinin artık p.tken olmadıgını gtirdüğlinden, subaylarla çatıjmaktan vazgeçip koseye çeku mpyı ypg bulriu .. VE YİN! AMERiKA Ccmal AbdlılnAsıı oır yından ıçerdekı durumunu sağlamlaştırmaya çabalarken öte yandaıı rla ihtilAl rejiminin uluslararası alanda kendini kflbnl Bttirmpsı için birtakım ince mane" alara gırişiyordu. Batı devlptleri Nâ sırın kurmakta oldugıı otoriter ıdareyi kuşku ile izliyorlardı Mısır halkmın bvı ıçine krnanık asık yllzlU Yarbaya karşı SPVRI ile dolu olmadığını ve yuzyıllar boyunca kuvvet karşısında eğil nıpgn ahştıjjı için askeri diktaya tepkl gösterpmediğınl '•abanrı gözlemoilpr biliyorlardı. Necip Nâsır çatışmasını izleyen kritık bosalan Ulkelere kendi nüfuzunu yerleştirme peşınde kostugu yıl lardı. Mısırda henüz zayıl du rumda bulunan askeri ıdarenln fakir Avrupa yenne zengın A merikaya daha kolay yönelecegı hesaplanmıs olabilir. Bu hesab» hir de Kahire Sefirlerının Mısıı rla NAsıra alternatll olarak ko müni.'îtlorden basasıiiin buiım madıgı yolundaki telknlori ek lpnirse, Washington'un ' ncden vıllarca Nâsır'a belbagladıgınıı. anahtarı bplki bulunabilir. Nâsır ve arkadasları da kendileri dü şerse aşırı solcuların ısbasına gelmesinin kaçınılmaz olduğu kanısım Amerıka huivümeth'ri'1 yerleştirmek içın, doftrusu, çok iyı ıalıştılp.r. Hele iKridarıannın ılk aylarında Amerika Sefaretl Hatti müzakerfler sürtlp ıridpr ken Kahiredekı Ingiltere s«faretınden özel olnrak ögrendiftınıp Köre, Nasırı rn çok ofkelendireıı madde bu ıdi. Mısırlı Albayuı lürkıyi'je ne clcnli Jtluk (!) duyguları beslc diğini ilk kez o sırada anladım Sonraları Nasır Ttlrkıye ve *"• sı cephe almak cin nıçbıı fı satı kaçırmayaıan ve 19fi4 te işt Makarios'B silâb (»ondeımeyf kadar vnrdıracaktıı. Ingilizler. Mısırlıların bütün direnmclerine karşın, TUrkıye'yp saldırı haline Kanalın yeniden işgali şartını kabul ettırmeyı başardılar. E'iıııda Mısırlılariı. bir an önce anlastııayı ımzalayui zafp.ri dünyaya ilftn etme •.ithırsızlıgı ıçınde bulunmaları bzy Büyükelçi Mahmut DiKERDEM Kanal Anla?masının imzalanmasını ızleven günlerde Nisır'ın bir Knhırp dprgısinde TUrkiye lakkında ıkı sayfalık bır vazısı ya yınln'.ıdı. «KARDEŞ TtyRKİYE» başlıjını tasıyan bu yazıda N.i sır TOrklerle Arapların kardp^; nldııklarını belirtiyor, Atattirk'lnı Kurtulus Harpketini övüyordu. Bplki de Nasır. Kanal anlasması müzakprplprt sırasındn Türklye'ye karşı İBkınclıgı tavrın hükümetı ıntzco olumsuz karsılandıgını lı Irrrk r.'.'.ci dpvlmlp bir «rusveti kelami'csde bulunmak istpmiş ti Dunıp dururken IIPIP O ıjlln kü hava ıçorisınd" kendi im^n sıvla Türkiye'yı öven lıir vazı vayınlamasına baska anlam vprmek güçtü. NP olursa olsun, v«n Ankara'da biivuk ilgi lle karşılan Başkan Nâsır kamuoyunun henüz hoş karşılamayacağı gerekçesiyle Menderes'le görüşmeyi reddediyor KAHiRE'DE MASLAHATGÜZÂR OLARAK GÖRFV GIM 1.5 YIL MESLEK OLDU DiYEBiLiRiM HAYATIMIN t N GüÇ YAPT1OONEMi 1955'lerin en ilginç yönlerinden biri ABD'nin Nâsır yönetimini' desteklemesiydi, genellikle askerî cuntalara karşı görünen VVashington, Komünistlerin eline düşer endişesiyle Mısırlı ihtilâlcileri kolluyordu.. * • riyorrluk. Babarnn bir zat. olan Kahire Valisi bana sıkıntısıru belli etmemoye çalışarak acple bir ziyaret programı hazırlama vı vaad ettı. Gerçekten de Kahire Valisi'nin rıirk konugunıı karşılama ve ağırlamada KÖsLer cügi dikkat. ıçtenlık o günkii şartlar içinde daha ıyisl beklene miyecek gıbiydı. Henıen soyln mpliyım kı bunda Valı Kemal Aygün'ün sempatm kışilıgi. zekâ ve olgunlııgu başlına otken oımustur. Ne var ki, Ankara Valisinin ziyaret aınaoı bır ıyıniyet gösterisinden ibaret değildi. K>;n:al Aygün'p Ö?.P1 bir gorev verilmit.ti: Başhaknn Mpııripres'in Cprnal AbdülıiiiMr'la bulutiup görüşmeRİni riüzpnleyecpkti. Aygün'Un N'lsıı'a 'jl'iyıi'nsyrt ıi'.caı'jr ııiiı cliği .Tcsaj şu ıdi: «rılr'c'./ö Bas bakaı ı Albay NAMI ile fn kısa j'">;dn bul'isıiıan ıs « iınriPdir L'f.pr Saym Albav T"rkıyR'vc c(»:meyi kabul oderı^r» rınp esi görUimemı;: na^ırlanacak vr iurl. oilyllk sevgi «rtfctenlorıyls karşı$avel VKV tıCı'. Tür Relmeye miisaıt dnftilss Rasbakan MenJeres helı^ngi t.iT tarlhte Kalure'>* <<itmcye nazırdır. Bu da mütnklln cörül n^paigı ta!;dırrie Vi'Uu'orKinın orıı ve tarnfsıı btr memlekstte ye: almasına rar'dır ) KiBARCA AUATIUYORUZ Dıploınası lıayatıntla bcnzeri pek sık görülmcyen bu hareketll mesaj yazılı degildı, Ankara Valısi tarafından sözlü olarak Nasıra iletilecektı. Ayglin böyle bir nvsaj taşıdığını bana önreden bildlrmemiştı. yalnız ziyaret sırasında Nâsır tarutından kabul edilmeye büyük önem verdiğinl sezınlemiştım. Nâsır blzi Basbakanlıkiaki makamındn kabul «l tı. Yanında yalnız bir tercüman vardı fakat teıcüman Aıapça ve Ingilizce biliyordu. Kemal Aygün iso Türkçedpn başka dil konuşmadığındhn zörüşme benim aracılıgımla sürdürüidü. Karşılıklı nezaket «ozlerın den sonra Aygün Ba.'jbakan Menderes'in mesalmı Nâsır'a bildi/ dıgı zaman odadn bir sessizlm oldu: Nftsır duraklamıştı. Dog rusu, ben de saşırmıştım. Tur kıye hükümeti başkanı M1311 hUkümeti başkamnı davet otms< istıyorsa bunu Kahire Buyüknl çilijji kaımlıyla d ı 'urması hnltâ önceden bov'e bır davetin ka bul edılme şansm1 bızden *ı> ruşturması tfertnvmez miyri!? Kendisi Mısır'a »elmok ıs'.yor sa yıne önceden Vınara'dalcı Mı sır Sefaretınden sonda.) yapılnin sı gerekl! deftil nnvdi? KısHcası, ne yönden bakılırse bakılsın. Aygün'ün getirdigi mesaj «damdan düşmeıılıkten ».urtulamıyor du. Nftsır'ın blraz ünc «rfettigl dostluk ve tyinlyet sdzlerindan sonra tatsız btr naber vermtk zorunda Unlan lnsanların ıikintısına düstUffü ««ıliyordu. KOJ tugıınu bana doSru çevirdı ve sestne agır bır UM vererek jıuı ları söyledi: tS:z Mısır'da ıiBi'n ?amandır bulun'iyoısunuz cnun için durumu savııı Aniurs Valı smden daha ıyi cn.'T4,nız. Başbakanınızıu daveııne cefnnkür eclpritn. Ancak, bu daveün aınacı hprhalde Mendrties ile N»»ır arasında kiştsel bir baj kurmak (Dpvamı 9. Savfada) Zamanın Ankara Valisi Kemal Aygün'ün Kahire ziyareti de o günlerin ilginç anılarından biridir. Eski günlerden kalan bir davet üzerine yapılacak bu geziyi Mısırlılara bildirdiğimde, haberleri olmayışı, beni hayretler içinde bırakmıştır.. lıca rolü oynıdı. Amerikanın Mı sır lehine işleyen baskısına kar sı Ingilizler: «TUrkiye'yı leda mı edeceğız?» deyince Amerikalıur Ihtilâl Konseyine makul da/ ranmasını salık verdiler. lngiltere'nin ylrml ay içerisınde SUveyş Kanalındaki tüm kuvvetlerird geri çekınestni öngören anlaşmanın nüıayet imzalanrrmsı Mısır'da bayram havası yarattı. Askert ldare anlasmayı Mısır tarihinin en büyük zaferi glbi göstermekte ve basarıdan kendine pay çıkartmakta kusur etmedl. Zaman geçtikçe daha iyi anlıyorum ki Nasır ve arkadaslarının Muhammed Necib'i btrkaç ay içinde halkoyuna unutturabilmıs olınalarında bu anlaşmanın buyük etkisi olmuştur. Mısır halkı 70 yıl boyunduruftu altmda vaşadıgı îngillzleri son askerine kadar memleketten çıkarmayı bajşaran genç subayları bagrına baıınıış, ama onların iktidaıa bir ^t7. yerlestlkten gonra bir daha gıtmeyecegini nnlayınca hayal kırık lıgına uftramıştır. dı. özettnl bildlrnrus oıaugurr, makalpnın tam çevırisunı iel,tra' la ulastırmam is^ndı. Ararlnn birkaç gtın "pçt.ıbten sonra da Ankara Valisi Kemaı Aygün'ün Kahire Valisinin uaveLUsi olarak Mısır'a geleceğı bildirildi. Ben ilk önce bu karşılıklı lltifatlanıı Ankara'daki Mısır Sefirlnce hazırlanmıs bir yakınlasma tesebbüsU olduju kanısıını vardını. Fakat Ankara Valisinin ziyarp ti haberini Mısır Hükümetınc ilettigim zaman karsılagtıgım sas kınlık vanıldıfımı gHsterdi: Böv le bir davetten klmsenın haben yoktu. Evet, Kahiro Valisi bn iki yıl önce • belki Faruk zamn nında bnzı komsu ve dost u; kelerin valilerini Kahire'yi zivı rete çagırmujtı ama zıyarellet için bir tarıh saplAnmamı«tı. Zaten lhtilftl karısıklıgında hu davetler dosyası unutulmuşm bile. Şimdi bi7 Ankara Valisınm birkaç yıl ttnceki çagnyı mem nunlııkla kahul edip iki haf'j •onra Kahire've gcleceğınt bılriı doneınde bır büyük devletın sert müdahalesı Nâsırın duru munu sarsmaya yeterdi. Ama talıh Nnsır'dan yana ıdi: Muhar:>mpd Neclb'e kar»ı lktidar kavgasında onu dcsteklpypn Amprıka, Süveyş Kanalından ktyıtsız şartsız çekilmelerl için tn"ilizleı uzerinde baskı yapmayı Ustiine alarak Nflsır'a büyük prestlj sag lama fırsatını verdi. Amerlka'nuı tutumunda başlıca rolü Kahııe' deki BUyükelçisi Jefferson Calfery'nln oynadığma evvelce d1ginmiştim. Eaşkan Roosevclt ın yakın dostu olan ou ya.>lı ve tec nibeli diplomatın Nasır'ı c'^tp'K lemesl, ABD'nin lMO'lerde lzle fiifti dış politika ftçısındc:' kol.^ nnlaşılır bir tutum deftildlr. Çün ku o dönpnıde Amerikn • ' mok ratik olmnyan bütUn rejimlere saK ve sol diktatoryalara '.arşı çıkıyordıı. Fakat belki de madalyontın ötpki yüzünil umıtuyonını: O yıllar Amerik<ın.n Asva, Afr l;a ve Ortadogu'da Itı^ıltere imp*ra torlugunun tasfiyesı sonııcun3ı etrafında kurdukları ag gdrüiı.ıe ye dpgerdi. Büyü/.clçi Caifer/yi baş tacı etmi^lerdi. Her fırsatla onu pohpohluyorlar. 46rüşlerin den esinlendiklerini veni jîjımı Amerıka modPİi üzerıne Kurmayı dUşündüklerını söylüyorlardı. Mr. Caflery de Ihtilal Konseyindeki subaylardan bahsederken. My Boys Çocuklarım! demekten zevk duyuyordu NE DENli BİR DOSI! Bu ilginç oyunda kim kimi aldattıgını sanırsa sansın, sonuç meydanda ldı: Arrıerika îngiltoie nın Süveyş'ten çekilmesi için Londra hükUmeti üzeıinde baskı yapıyordu. İngiltere bu baskıya dayanamayacaKinı anlnvınca, goıüşmcleri uzatmak ıçin. savaş tehlikosl hallnde Knnalın yenideu ı<?galı konusu Uzerinde direndi. Bu arada, «TUrkiveye bir saldırı nlıırs.i lıınili/ kuvvptlerinin Kanala dönebllrccgi» kosulu Us'ün de ısrarla duıdu. Mısırlılar bu şartı kesinliklp reddediyorlardı. TiFFANY THORRSON NASIL ÖIOÜ 4NUT1B BULMACA 8OLOAN SAC.A: 1 Doğu Anadolu'da bir ilçe 2 Bilginler, eskiden sarıklı diıı bilginlerine verilen lsim Gelecek S öz ve ttlm anlamıyla kullanılmayıp onun blrey özelligi amaçlanarak öne aUrülen söz Tarih önceslne dayanan efsane 4 Bir erkek Isml Mal ile il irill 3 Bir çogul eki Tersi yer, bulunulan yer B Hayvan barınagı Sin, gömüt Tersi utanç 7 Yerli malımızın simge si Bir hayvan 8 Gazete veya dergide çıkan yazı 9 Içten bagh. YUKARInAN AŞAĞITA: 1 Osmanlı dönemlnde Trak ya kıyılarına ve topraklarına verilen lsim Dumanın yaladıgı yerde bıraktıgı kar» leke 2 Kimyada madde 3 Tan vakti, gtln agarması Kabarma 4 Af dtleme Bir nota S Hoş. lanma. hosa giden duygulamm Arabozukluftu B Gtmilerdn ambarlara VP makınp bttltlgüno hava vermey* yarar bez veyn saç baca 7 Ahçı yamajjı Tersi somına seslı bir lıarf getirlldigm de geçici anlnmmda htr söz bn lirir 8 tstanbul'da bir semr Urtaaına sesll bir harf getırıldı 1 23456789 çou tyiroı KltZ MltS TONES Di$i BOND ginde uzaklık ölçüsü birimi olur 9 Gilven. r>« NKÜ BULMACIANIN ÇOZÜMl): SOLOAN 8AGA: 1 Dadaloglu 2 Asil Salk 3 Nakıt 4 lle At El S Mal reksA 6 Akyuvar 7 alE Eza 8 Ki Ata Ar 9 Alık Çat. VI KAKItlAN AŞAGlYA: 1 Oaniınarka 2 Asalak İl 3 Dikclya 4 Ali Ulak S tarveT 6 O* TeA Aç 7 gaB krK R Li E s Zat 9 Ukalalar.