27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET 7 EYLÜL 1976 TEDİ Ankara Notları TARTIŞMA Tarihsel Çevre ve Safranbolu Mustafa EKMEKÇt Ülkemlzde. tarihsel çevrenln korunması, mimari mirasımıza sahip olma bilincine ulaşılma sı ve bu amaçla somut örnekler oluşturulması; son yıllar içinde çok sözti edilen konular dandır. Böylece, soruna kamu oyunun İlgisl çekilerek, tarihsel çevrenln bozulmasmdan du yulan kaygılar yaygmlaştırılmak Istenilmektedir. Gerçekten, bugün kentlerimizdeki tarihsel, mimart dokunun hızla değiştiği blr döne me girmiş bulunuyoruz. özellikle, Anadolu'muzun çok eskl yerleşme yerlerl olan kasabalarında bile, büyük şehirlerriekl apartıman dalre yaşantısından esinlenilerek ve etkilenllerek bahçeli eski ahşap evler, yerlerini beton bloklara bırakmakta, yeşlllikler kaybolmakta ve eskl kentlerimizdo de tarihsel mimart güzelllklerin yokedilmesi için sanki özel ve yoğun bir çaba harcanmaktadır. Istanbul'da Boğazlçi'nln korunması, Ayasolya yöresi ve çevresinln bozulmaması konuları basınımızda çok genlş blr yer tutmaktadır. Oysa kl, (11kemizde sadece Istanbul'da değil, Anadolu'da da korunması ve hem de özenle korunması gereken mlmarl değerlere sahip kentler bulunduğu, her nedense kamuoyuna yeteıince yansıtılamamıştır. Bu kentler arasında Safranbolu'nun özel bir yeri ve değerl bulunduğu, tarih, sanat ve mimarlık çevrelerinin genel ve ortak bir görUşudur. Sa£ranbolu kasabası, Batı • Karadeniz bölgemizln lç kısmında Zonguldak tl'ine bağlı bir îlçe merkezimızdir. 13. yUzyüda Anadolu Selçuklulannın yö netlmine geçmesinden bu yana, Kuzey • Batı Anadolu'nun önemli bir yerleşme ve kültür merkezi olan kentte, AnadoluTiirk sivil mimarlslnin en guzel örnekleri gUnUmüze kadar bozulmadan kalabilmiş ve kent dokusu, kentln, kendlne özgU niteliklerl nedeniyle kendiliğinden korunabilmiştir. Hemen hepsl lki katlı genlş evleri, evleri çevreleyen yemyeşil bahçeleri, havuzları, çıkmalı ve bol pencereli, tavan, dolap ve ocak çevrelerl ahşap sUslemesl odalann yer aldığı konakları, eskl ticaret dttzenımizin «Lonoa» yönetimlnden kalma somut örneklerlnl oluşturan çarşısı, hemen her sokak basında yer alan ve halen devamlı suları akan tarihsel çeşmeleri, her mahallesine dagılmış cami, han, hamam gibi yapıtlanyla Safranbolu, ilginç bir görünüm içersinde, büyük bir mimari değer taşımaktadır. lan yetkilllerinin, Safranbolu halkının bu konıüardaki dileklerini dinlemcleri, halkın duyduğu bazı kaygılarla ilgili sorularını yanıtlamaları bilim adamlarınm halk ile kaynaşmalarını sağladı. Bilimsel gcrçek lerin halka sunulmasında ve benimsetilmeslnde nasıl bir yaklaşım gerektiğinin anlaşılması içln, dUzenlenen tartışma ilginç bir deneme idi ve başarı ile sonuçlandı. Aynı zamanda, yalnız laboratuvarlann, kitaplıkların, sınıf ve konferan» salonlannın dfirt duvarı arasında değil, halk önünde ve halk ile birlikte toplumsal sorunlara çözUm yolları araştırılmasmın daha gerçekçi ve doğru bir yol olduğu böylsce kanıtlandı. versitclerlmiz değil, yasal g8revleri geregl konu ile ilgili devlet kurumları da, bu yolda tuturlı bir yaklaşım içersinde olsunlar; tarihsel çevreyl koru manın olanaklannı saglasuüar ve uygulamaya geçilsin. Bir tarihsel kentin korunmasmın gerektlrdiği bUtün giderlori, o kontteki mimarî değerlere sahip klşilerin karşılaması düşünUlmemelidir. Sahip ol duğumuz kültUrel degerleri v« bu arada gUnUmüze kadar, mutlu rastlantılar sonucıı, her nasılsa ulaşabilen mimarî mirası korumanm ulusal bir görev olacağına inamyorsak, bu korumanın gerektirdiği giderle ri karşılayacak kaynaklara ve sağlanacak kaynaklan kullanacak bir örgüte gereksinme var dır. Bu kaynaklar kişlsel kaynaklar olamaz; çtinkü, mimari miras konusu yapıt, özel mUlkiyet hukuku ile ilişklll bl le olsa, geniş ölçek içersinde toplumun olmak gerekir, her eski özel yapıt, o'nu yapan ve ya yaptıran klşlnin değil, o klşinin yaşadığı dönem toplumu nun nitelik ve özelllklerini yan sıtır ve örneğin Safranbolu'da değer verilen herhangi bir eski ev, «Ahmet Efendi oğullaıının veya Mehmet Efendi Zadelerin» mirasıdır denmiyor da, eski TUrkOsmanh döneminin kültUrel mirasıdır deniliyor, şu halde; korumanın gerekUrdlğl giderleri karşılamada, parasal yönden, kişisel kaynaklar değil, toplumsal kaynaklar bulmak zorunluğu İle karşı karşıyayız. Devlet kuruluşlaruun bu kaynaklan kullanarak, özel vakıt ve derneklerln katkılarını sağlayarak, mlmarl değer olarak korunmuş somut örnekler göstermeleri zamanı gelmlştlr. Bu konuda, Safranbolu İçln ilgl göstermeğe hazır özel kurumlar vardır. Kültürel sorunlara olan yakınlığı İle her türlU övgüye hak kazanan «T. Turing ve Otomobil Kurumu» Safranbolu'ya da el atmış bulunmaktadır. Yaymları ilo Safranbolu1 nun tonıtümasında öncU olmuştur ve önUmüzdekl günlerde, Safranbolu'da mimarî değerlerın korunmasında restorasyon yolu ile Rüzel örnekler vermenln hazırlıklannı tamamlamak üzeıcdır. Bundan sonra görev sırası 11gili bakanlıklarmdır. Bakanhk üst yöneticlleıi, «Esklye rağbet olsa, bit pazarına nur yağardı» şeklinde bizzat tanık olduğumuz görUslerinl torketmelidlr. Safranbolu, saciece mimart nürasın bulunduğu blr kent değil, aynı zamanda korunduğu bir kent olduğunu kanıtlayacak somut örneklere sahip olmahdır. 1lerde, «mimarî değerlere sahip Safranbolu gibi blr kentimiz vardı, ne yazık, koruyamadık> dlye döğünmek ve yakınmak lstenmiyorsa, daha tazla gecikilmemelldir. ÇünkU, günümUze kadar «dede yadigun» ve «baba mirası» olarak kişisel çabalarla korunabilmlş Safranbolu evlerini ve turih&ol çcvreyi korumağa, her kentimizde olduğu gibi, Safranbolu'da da, sosynl değer ölçülerlnin degişmesi ve ekonomik baskılar sonucu, bundan sonra, kent halkının da, belde yönetimjnin de gücU yetmeyecektir. Kızıltan ULUKAVAK Safranbolu Belediye Başkanı ATLILARLA İTLİLER.. «... Karaca kampında blzlm o da daha aynntüı bilgiler var: kuldan 11 arkadaş çalışıyoruz. Kurdukları yayınevl, Ankara'da îşçtylz şu anda. Hizmet ettiğimiz bir öğretmen lisesinden yönetlklşller müsamahasız solcu. Için lecekmiş, £11 an... de iktisat profesörlerl var. AraIrkçılığı, şovenizml yaymak da sohbet ediyoruz. Ama, her lçin, taşo gençlerden nasıl, neresohbetten sonra slnlrim bozulu lere değin yararlanıldığının 11yor. Blzden önoeki nesil az çalışginç bir örneği geldi bana mekmıs. Şu profesörler solcu yetiş tup... tirmlş adam yokluğunda. Bir Lokantaya, ya da kampın yeara kolejll öğrenciler vardı. Ka mekhanesine oturmuşsunuz, hizpitallst çocuklan olmalarma rağ met edenin insan kıhğına girmiş men ellerinde Marks'm Kapital'l bir «Bozkurt» olduğunu nerden var. Amerikan müziğlyle eğlenip bileceksiniz? yabancı dille sosyal çalışmalar Dolmuştasınu belkl, yanınızda yapıyorlardı. Bulunduğum yer, oturan kim? Ellnizdekl gazeteye TUrk millstlnln servetinden as dik dik bakıyorsa, anlaşılabılir lan payı alan, bu parayla kumar belki. oynayarak eğlenen gayeslz boş Ankara'da bir emekll memur, ve kendlni alim zanneden geri Koç Yurdunun karşısında kasasekâlılarla dolu. Kampın bütün ba girmişti et almak içln. Köşepersonell ülkllcü sayıhr. Adam de sandalyenin Uzerlnde blr yaşlan çok huzursuz edlyoruz. He h kadın oturuyordu. Kadın emek le kampimıza gelen Bulgar kafl 11 memura dert yanıyordu: lesl lçlndeki TUrklerle dlkkatl Ne olacak bu evlâtlarımızın çekeoek kadar arkadaş olmamız hali? Vallahi, başına birşey gelcanlannı sıkıyor. Gemlik Ülktl mesin dfye, gellp burada okulun Ocaklan çok faal çalışıyor. Şlmkarşısında k&sap dUkkâmnda bek di Eğltlra EnstitüsU kız öğren liyorum. cileri var bltişiktekl kampta, ÜlEmeklt memur aeıdı kadına, klleU öğretmen ve kamp dokto«Ne yazık ki öyle, hanım... dedi. ru var. Tanışıyoruz. Kızlara bol Kadın dlikk&na glren sakallı miktarda, Devlet ve Töre veriyoru«. Ve yaşayıp gldiyoruz. Slze blr genet göstererek yakınmasını Bulgar kafilesi lçinde bulunan surdürdü: Hep bu Allahın belâsı sol TUrklerle yaptığımız sohbetl konu edlnen bir yazı gönderiyo cular yUzünden başımıza gerum. Uygun görürsenlz Bozkurt' lenler... Memur huylanmıstı azıcık. ta yayınlarsınız. Haa, bir haberlm var: Türkiye'nin başına be Sordu kadına: Har.un, oğlun hangl taraflâ olan bu ndamlardan aldığımız bahşişleri ve lkt aylık Uc tan? Türkeş'in emrinde.. ona çaretlerlmlzl biriktirerek btr yaUşıyor.. ymevi kurduk...» Olay, tam Ankara Devlet MlYukarıdakl mektup, Kocaell marlık MUhendlslik Akademisidolaylarında bir kampta çalışıp nin karşısında geçiyordu. Daha garsonluk yapan bir komando rtnce acımıs olan emekli memur dan, bir başka yerdeki komando kadını azarladı: arkadaşına yazılmış. Mektubun Gilit, asıl başbelâsı aenln oğlun. Bir de burada onu bîkliyorsun değil mi? öldürsün ama, ölmesin dlye.. giiit.. Süleyman Bey, bilmlyor mu Faşo'ların nereden kaynaklandıklarmı? Onları koruyan, şimdıye değin kollıyan kendisi değil miydi? Demeç olarak vermedi, söylemedi mi? Onlar, bizim eskl psnçlik kollarımızdır. Bizdendir yani.. Ateş bacayı sardıktan sonra, rektörlerle yapılan toplantının açıklamasına «... Yasaj kuruluşların kanun dışı eylemleriyle mücadele edilmeslnin zaruretl» FÖzlerinin eklenmeslne »ss çv karmadı. Ama, açık açık da «Bu, yasal olup da kanun dışı eylemlerin sahibi MHP'dir» dtyemedi. Aynı açıklamayı yaptığı gün, ClIP'yi de Ecevit'i de komü nistltkle, anarşlstlerl bagışlamak* la sııçladı. Bu nedenle, rektörler le yapılan toplantının sonunda yayınlanan açıklama da havada kalmıştır. Hiçblr inandırıcılığı yoktur yani. Konya'nın Ermenek ilçeeinde, kaymakamm babası, Bursa eskı MHP adayı Ermenek köylerini dolaşmakta, MHP örgütüııü kurmaya uğraşmaktadır. Köy lerin blrçoftunda yanıtını alıyor, kaymakamın babası ya, «Allah kahretsin, blze ne?» diye ses çıkarmayıp, kaymakam cipiyle dolaşan MHP adavını görmezden gclenler de oluyor. Mektuplar, haberler alıyorum. Halk lyiden lylye umutsuziuğa düşmekle Anr.dolu'da. At, yerlni kurda bırakmakta. O, sağa sola dalayarak yılgı salmakta ortalığa. Elazığ'da CHP 11 merkezi yerle bir edilebilmekte, CHP'nin Genel Sekreter Yardımcısı Hasan Esat Işık taşa tutulmakta kışkırtılmış Faşo'larca. TÖBDER Elâ2iğ iı merkezlnln camları kırılabümekte, dükkânlar yaSma edllmekte... Ölenler var, ölü sayısı her geçen gün artmakta. Süleyman Bey, hiç de güven vermiyen bir yüzle «üzüldüm» diyor. Haydi, Cese ya, «Bu dükkanlan, CHP il blnasını yagma edenler, aftan yararlanıp hapisaneden çıknıış olanlardır» diye. Diyemiyor. ÜzUlmüş... Elâzığ'ı da, o yörenin insanlan nı da çok iyi bilirim. Taa 1957 yıllarında, oradan röporta.Uar yaz dım. Halkı konuklara karçı son derece de saygüıdır. «Gaggom» derler, severler insanı. Öyle, ırk çıları, şov leri de zerrece sevmezler. Kitapçı dükk&nlarını, plakçılan yağma etmek Elazığ'm tarihinde yoktur. SUleyman Esy'in koruduğu, bu nedenle YUce Di van'a gideceği «faşonların işidir bunlar. Blr genel başkanlık İçln, bir başbakanlık Için değer miydi, cintyet şebekelerine ses çıkarmamak, açık açık laşoları da suçlamamak... Halk canından bezmiştir. Hava Harp Okulu'nda diploma törenl sırasında SUleyman Bey alkışlanmanıış, Irfan özaydınh alkışlaıv nuş. Bu bana Menderes'in selâmlanmadığı günleri anımsattı lster istemez. Bunlardan olsun bir ders çıkarmıyacak mıdır? AP nin başına geçtiSİ ilk yıllar, «Bizim DP ile bir llgimiz yok» dedi.. Sonra, sonra «DP'nin devamıyız..» şeklinde konuştu. Kır'at'ı simge olarak aldığmda söylemişti: Buna Kır'at demek yanlıştır. Bu kır'at değil at'tır.. Hiç inanmamıştım, bu sözlere.. Niye doru, yahut sarı at değildi de kırat'tı? Şimdi, birl tle çıkar, bozkurt değil kurt'tur. Irlçılıkla bir ilgisl yoktur», bir başkası. çok eskilerde söyledıği «Boynuzsuz koyun boynıızludan hakkınl alacak, öyle bir düzen istiyoruz» sözlerinl unutup, Mc Carthy'ciliği >iuMUrürse, klme nasıl Ipanaca Ancak, şu gerçeğl de kabııl etmek ve dile getirmek zorunluğundayız. Bllim çevrelerinin öncülüğüne ve Safranbolu'da olduğu Ribi kent halkı ve belde yönetlminin çabalarına karİlk olarak, Istanbul Teknlk şın. mimarl mirasın korunmaÜniversltesl Mimarlık FakUlte sı ve tarihsel çevrenin bozıılsi'nin, Safranbolu Uzerlne eğil masınm önlenmesi konusu, hemek ve Safranbolu halkına sa nilz Ulkemizde duygusal bir özhip oldukları mimari mirasın lem olmaktan öteye geçirileönemlni anlatmak çabası içer memiştlr. Oysa ki, Batı Ulkesinde olduğunu gördük. Bu a lerinde eskl kentlerln ve hatta maçla, Ünlversltenin «Mimar Bttikanlar'da ve özelUkle Bullık Tarihi ve Restorasyon Ens garistan ve Yugoslavya'da eskl titUsü» ile kent beledlyesi bir TUrk kentlerinin bütün özellik likte, geçen yıl, İlk «Safranbo ve nitelikleriyle ve özenle kolu Mimari Degerleri ve Polklo runduğunu ve her yıl artan saru Haftasınm dUzanledller. Bu yıda turist çektiginl hep bilyıl da, 612 ağustos 1976 tarih mekteyiz. Mimarl değerlerlmlzln gelelerl arasında tekrarlanan 2. Saf ranbolu halkının mimari mira cek kuşaklara da bozulmadan sı koruma gereğlnln bilincine aktarılması lçin Safranbolu kavuşmasındft önemli bir a|a kentinde ilk adımlar atılmıştır. Yugoslavya'da korunan Sa ma oldu. «Hafta» sırasında, açık h»v»» raybosna kenti glbi, ülkemlzde da dUzenlenen tartışmah top de blr Safranbolu örneği oluşlantıda, Universite öğretim Uye turmamak içln hiç bir neden leri ve blr kısım kamu kurum yoktur. Yeter kl, sadece Ünl Kararı, Halk Verecek okul yok iken) daha da yoğun laşacak. Camileri Iıer köydo bir iken ikıye çıkarma dücklerini gerçekleştirecek, rsalei nurların yasaklayıcı maııkeme kararlarına rağmen serbest bırakılması gerçekleşecek, ızınsiz olarak Kur'an kurstarı t.çıl ması genişleyecek, kadınm iş hayatından alınması ve okutulmaması uygulamaya ve de hiç pratik faydası olmsv«n der» ler getirilecek, Arapça lisanının okullarda okurulması iurıtiuu olacaktır. Böylece btr gertye dönUs .«ınğlanacaktır. MHP'nin, lşlerl zor ve zorba lıkla, yani faşist usullerle yü rütmeye çalışması, kczu I fcla asırların gerlsinde kalmış knta biçimlerine göre bir topHım oluşturmaya çalışan kafataaçıhk gibi hiç bir ilmi değeri oımayan ve bir milleti felakete stl rükleyecek ırkçılığı tmnel görüş kabul eden «maceracı ve hayalci» bir davranı^ı programlaştırmak istemesi faşist bir devlet kurma rüyaları için geriye dönllş sosyal gelismoyi saptırma çabaları dUşUnülebilir. Ve bugünkü glbi uygularca ya konabllir. Veya AP ve onun başkanı tflbi «Bu anayasa ile TUrkiye Idare edilmez» Anayasada değişlklik yapılması gerekir, diyerek MSP'nin Mecelle düzenini toplumun ileriye dönUk gelişıgetirmeğe çalışmak, layikliği mini geriye çevirmek, en azınkaldırmak, imam hattp OKUIdan durdurmak istemesi, «Ben larını diğer okullar yerine KP Damştay kararuu yerine getiretirmek ve de çoğaltmak istek mem, getirlrsem anayasayı lhleri (ziraat okullan, teknik olal etmiş olurum» diye kendl kullar hatta birçok yerlorde ilk kendine ve kendine has görUsDarvin'ln Evrim Teonsl geçerliliğini kaybetmemlştir. K.l dı ki her geçen gün, dognıiuğu belgelerle peklsmektedir. Dofea değişmekte. iizerinde yaşayan her şey de bir değişlm süıer.i içinde degışmektedir. Biçimsel olarak İnsan dünden buRüno kadnr ne denli dc&işuvse, düşıin hayatı da o kıdar değiştı. Keza toplum da r.ereden nereye geldi. Köleci top lumdan, kapitalist ve 'sosyalı.M topluma. Hep ilçrlye doğru, iyı yi gttzeli buima yoiunc.a, r>ıuı bu gelişmftler. 'Ztıman içinde ileriye dönlik çaba ve gelışımlpr de duraklamalar, sapnıalar oi muştur kuşkusuz. Hatta gori ye döndUrulduğu bile. Tıpkı yakın geçmişimızde 12 mari done mindeki Erlm operasyon ve bal yoz hareketleri glbi. Bazan fa şizan baskılar vurdurma, hapsettirme şeklinde olabilir, bazan da Anayasa ve yasaları de ğiştirerek veya yeni yasalar ge tirerek olabilir. «Türkiye'de sos yal uyantna, ekonomik gelişmeden ilerdedtr, bunu durdurmak gerekll» diye düsünenlerin kurmak istedikleri faşist aUzenlerde ancak düşünebilinir. Gerici düşünler iktidaıa geldik lerlnde programladıklan bu düşünlerini gerçekleştirmek is tiyebilirler. le, kendine ÖzgU saçma sapan bir hukuk ortuya gıkurmıtıi ısleyerek konuşan bh purlinin baskanı ve MC'nln başbukunm dan beklenebillr. Zaten varsıi burjuva kesimirıin, işbirlıkçl sernıayedarlann adına konusnn, onların çıkarlarım savunan kışiler ve partilerden ileriye dönük, bUyuk halk çoğunluğumm yararına bir davranış elbette beklenemez. Onların çabası ve temel felseteleri halkın uyanma sını önlemek yönUndedir. Pakat CH[P gibi halkjn un.udu olan. degtşcn ve gelisen koşullara göre toplumun goreksnı melerıne yanıt verecek bir sıyası partl için geriye dönmek olanuksız olduğu Ribı, durmak dahi dUşUnUleınez Kendini venilemek, kendini a$mak, ileriye doğru atılımlar yupnıuk zorundadır. Aksi halde tabanda uyanan halk demokratik usullerle, ileriye dönUk, kendi sorunlarına eğilecek bir itiş ve zorlama ile bunu yapacak veya yaptıracaktır. CHP'nin lçerisinde ileriye gitmekten korkan ve yerlerini saltanat koltuğu sananlar şunu ıyi bilmelilerdir ki CHP yenıliklere, Uerici, devrimci, hal'cçı hareketlere karşı koyan, çıknrcıları, tutucuları kadro dışı bırakmak zorundadır. Bunu halk kendisl yapacaktır. Bunlar istemeseler de halkın bu karannı kabullenmek zorundadırlar. ÇünkU CHP'de kararı halk verir, halk verecektir. Onlar değil. Mımtafa ALP Avuk«t MALATYA Yasalara aykırı olarak 18 uzmanın"~ DGSA'ya alımnadığı öne sürülü^or •» • •: (Iatanbul Haber Servlsl) v. • • . Kısa adı TÜMAS olan Tüm Üniversite, Akademl ve Yüksek Okul Asistanları Birliği'nin yazılı olarak yaptığı açıklamada yurt dışında öğrenim yaptırılan 18 uzmanın, Istanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademislnin yükUmlUlüğUnU yerine getlrmeyişinden dolayı bir türİU aslstanlığa alınmadığı ileri sUrUlmüştür. Açıklamada özetle şOyle denllmlştlr: • 1418 sayılı yasa uyannca Reslm, Heykel ve Dekoratif Sanatlar dallanndan 18 klşl uzmanlık öğrenlmi İçln çeşitll Ulkelere gönderümlşlerdlr. 196871 yıllarında Devlet Planlama Teşkilâtı'nın önerisl, M1UI Eğitlm Bakanlığı'mn aracılığı ile DGSA'nin lstegl İle DGSA'ya öğretim üyesl yetiştirilmek amacıyla açılan sınavı kazanan 18 arkadaşımız, yurda döndükten sonra uzun blr süre bUro memuru olarak çalıştınlmıslardır. Eklm 1974 tarlhlnden başlayarak söztl geçen Akademiden görev isteyen arkadaşlarımıza, 1416 sayüı yasaya göre kadro hazırlamış olması gereken Akademi görevlileri, yer göstermemiş ve sorumluluktan k»çmıştır.» . ''' D G S A yönetlminln bu tütumunu suçlayan TÜMAS, 18 kl» şinin uzman eleman olduklarını, ancak kendllerinden yararlanma yoluna gldllmek istenmediğlni Ueri sUrmüştür. TÜMAS, DGSA'nin tavrını «yasa dışı» olarak nltelemlş ve uzman elemanları bilnyeslne almayarak açık tavnnı ortaya koyduğunu savunmuştur. Ayrıca çeşitli sanat dallarında yetlşml» 18 uzmanın, dayanışma hallnde oldukları ve yasal haklannı alma doğrultusunda Danıştaya baş vurdukları açıklanmıştır. ." Dcdim ya, bunu temizlese temizlese yüce divan tomızler. Belkl de. bunca çaba, polltlkada kalma hırsı, yüce divanlara gitmemek içindir ne bileyim.. Gazeteclllğe. yazı yazmağa yeni başladığım yıllardı. î . 'de bir sav cılar çağırır, köylük, kasabalık yerde polis değil jandarma oldugundan kapımıza jandarmalar ge lirdi. Anam öğüt verirdl: Hay oğlum, atlı sıgmış, ttll sığmış şu dünyaya sen mi sığamıyorsun? TUrkiye o hale geldi ki, haydl yer bulabilirseniz sığışm bakalım. Devlet dalrelerlne bakın, fabrikalara bakın, okullara, yollara, ^okaklara bakın. Bakın heeey, CHPIller uyumayın.. fam? •• " " .»'. • • • • ' ACI BİR KAYIP Eskl Umum MUdürümüz değerli ve iyı insan DişTabibi ORHANTÜZÜN Saat: 13.30 18.30 Samatya Cad. No. 400 Telefon: 2175 82 Donald Alfred FiDDlEin ölünaunü büyük bir UzüntU İle ögrenmlş bulunuyoruz. Cenaze roerasimi 7 Eylül 1976 Salı günu saat 15.00'te Periköy Protestan Mezarlığı Kiliseslnde lcra olunacaktır. Dost ve yakınlarına başsağlığı dileriz. VEFATLAR iÇiN Kıvmetn nocnlar n duahaıılardaiı müteşeickll cenaze meraslm eöblmiı, blr telefonla emrint7dfidlr. Oazpı'e Uanı ve umum muamelât tçm tyrı blr Ucret alınmaz. Cenaze Işlerinl lşletmemlz deruhte eder, acı gunlerinlz) paylaşınz. OKUYUCU MEKTÜPLARI MEMURA REVA GÖRÜLENLER Bir kez yaşlı blr emekll memur bana şöyle dert yanmıştı: «Hocam, eskiden memura çok değer verilirdi. Her yerde memura hürmet gösterilirdi. Maalesef simdi bu durum hiç yok» dedi. Bu memur devlete bilfiil 31 yıl hizmet eden emekll bir memurdu. Ben bu emekll m* murun görUşUne katılıyorum. Şimdi hangi memur çocuğunun ya da blr yakınının memuriyete intisabını istiyor. Çoğu memurun istemediği bir gerçek. Ama neden istemiyor. Bunun nedenle rini araştırmak gerekir. Bunun nedenlerinl böyle sıralama olanağı vardır: n) Memurun aldığı maaş çok yetersizdir. Bir lstatistiğe göre, memurların ezici çoğunluğu, 1500 ile 2000 lira arasında maaş almakta. Bu maaşlu momurun değil 30, 15 gün geçlnmesi bile mUmkUn değildir. b) Memur, işçi sınıfının sahip olduğu haklara sahip değil. Örnegin, memurun sendlka kurma hakkı, grev ve toplu sözleşme hamkı yoktur. c) Ayrıca bazı polttik çevrelerin özellikle devrimci memurlar Uzerinde, yoğunlaştırdıkları menfi propaganda r. yvesinl vermiş, bazı memurların ve memur kitle örgütlerimn ne yazık ki kısır menfaatleri içln, halkın gözünden düşmelerini sağlamaya çalı.şmışlardır. Bazı memurlar da, aıemurluktan ayrılıp işçl statüsüne tâbi olmak istemekte, ya da .a maaş veren isyerlcrlne geçmektedir. Bu durumların olmama sı içln, tüm memurların maaşlarının derhal arttınlması ve memurlara grevli, toplu sözleşmell sendika kurma hakkı ta nınmalıdır. Memurlara uygulan mak istenen tüm politik baskıi rtn, (öcellikle şimdi çok hls settiğlmia baskılarm) kal ması şarttır. O zaman mranur hem huzuı lçınUe görev yapacak, hem d( memuriyet halk tarafından vilen sayılan ve intisap edilırr' si gereken bir meslek olarak kabul edilmftğe başlanacaktır Bunun gerçekleşmesi devlet.ın memura her dönemde sahip çıkmasıyla mUmkündUr. Sahip çıkmalı ki. memur halkın gözünde değerli ve itibar sahibi olsun. NİYAZİ ASLAN Deftcrdar Mehmet Bey llkokulu Oğ. A. Hisarı / tst. BP MENSUPLARI VE ESKİ MESAİ ARKADAŞLARI ISLAM CENAZE 1SLERI TEL: (Cumhuriyet: 10190) 40 68 86 47 20 06 NOT: Bütün muameleler .şletmeye aıt olmak tlzere yurt içl ve yurt dışından yurda cenaze nakli raoılır GUntln her aaatinde emıintzdedir. (Cumhuriyet: 10187) KAYIP Sinop Emnıyet Müdürlüğünden 1972 senesinde Sınop 2608 6551 kayıt ile aldığım pasaportumu kaybettim, hukümsüzdür. HANtFE ALTUNTA^ (Gazeteciler /10204) KAYIP Ist. Hukuk. Fak. almış olduğum şebeke ve I.E.T.T. kartımı kaybettim, hükümsüzdür. OSMAN TUNÇBİLEK (Cumhuriyet: 10206) KAYIP Afyon Emniyet MUdUrlüğünden 1974 senesi 1974/599 kayıt ile aldıgım pasaportum ve Pransa'da oturma kartım kaybol du, hükümsUzdur. ALt KELEBEK (Gazeteciler: /10195) KAYIP NUfus cUzdanı ve «grenci karneml kaybettim. HUkUmsüzdur. Eyvan Buluttekln (Cumhuriyet: 10198) İZMIR BELEDİYE BAŞKANINA AÇIK MEKTUP Izmir'in Karabağlar semtl KEMERBOGAZ1 gecokondu mahallesl halkıyız. Mahallemizin sorunlarım Cumhuriyet gazetesl aracılığıyle duyurmayı uygun bulduk. Sorunlarımmn dlkkate alınıp en kısa zamanda çözümünü istiyoruz. Sorunlarımiiin çözümü içln Kemerboğazı tıai:<ı olarak her tUrlU yardımı yapmaya hazırız. Yeter ki belediye halkıyla el ele versln. Izmır 8elediyesinln mahalle halkıyle bırlikte olmasmı istiyoruz. Halkın beledlyesi olduğunu gecekondu mahallerinde de ıspatlanmasmı istiyoruz. Beleüıye'nln önderlığim istiyoruz. Mahallemizin yolu yoktur. Bu nedenle doğum sancıları İçinde kıvranan kadınlanmızj hastaneye ulaştırmak güç ve geç olmaktadır. Kışın yakacak odutı ve kömür gibi önemli ihtiyaçUrımızı evimize (»etiremlyoruz. Özellikle 4165/24 sokaktaki evlerin durumu kötUdUr. Mahalle halkı olarak maddi yardınıda bulunmak istiyoruz. Yolumazun yapımı dozerle sadece dört saat sürer. Bu kadarcık bir zaman için belediyenin dozerınl esirgemeyeceğinizi biliyoruz. Mahallemizin en önemli sorunlanndan blrl de su sorunudur. Mahalledekı kuyular mikropludur. Yakın zamanda salgın hastalığına rastlanacaktır. Bu duruma kamuoyu tanık olacaktır. Su boruları mahalleye kadar döşelldir. Yalnız çeşmesl yoktur. En kısa zamanda acilen mahalle çeşmesı yapılmalıdır. Belediye su araçlarının haftada bır deia getirdiklerl su sorunu halletmiyor. Tasıma suyla değlrmenin dönmediğı örneği... Mahallemizin elektrik durumuna gelince: Mahallemizin büyük blr bölümU elektrik almıştır. Yalnız 4165/24 sokağı elektrik dlreklerı dlkllirse bu sorunumuz çözümlenmış olacaktır. tzmir Beledlyealnln seslmize kulak vermesinl istiyoruz. Ismall ORAL Kemerboğmzı Halkı Adına ACI BİR KAYIP Şirketlmizln Kurucusu ve tdare Meclisi Eski Baisi, Özel hastane istediği hastayı almayıp ölüme terkedebilirmi? 4.7.1976 tarihinde Nizip'in Akçaköyllnde beklenmeyen bir kaza neticesinde eşlm damdan düştU ve hemen Gaziantep Özel Ali lhsan Tahtacı hastanesine koma halinde getirdim. Hastonede bulunan Doktor Alt İhsan Tuhtacı tüm yalvarmalarıma rağmorı hastamı kabul etmediler. Burası özel bir hastanedır, biz istediğlmiz hastayı kabul edip etmemekte, dilediğimlzl alıp almamakta serbestiz diye cevap vordiler. Sayın ilgililerden soruyorum. Acaba gerçek böyle mi? Hastaneler de mi istediğinl alıp istediğinl almaz, istenmeyen 'ilüme terkedilir. Bu hastane nlve açılmış? Karım halen Gaziantep Amerikan hastanesinde komada yatıyor. Şükrü 'NAL Nlzip İlçcsl. Akçaköyü NIzip Gaziantep DONALD ALFRED RIDDLE t eylUl 1976 tarihinde vefat ettiğini teessürle Oğrenmiş bulunuyoruz. Dost ve yakın larına başsağlığı dileriz. BP PETROLLERÎ A.Ş. ve KERVANSARAY A.Ş. Idarc Meclisi Âraları (Cumhuriyet: 10189)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle