Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Iti llrklye'd> «sol» k"vrnrrünın tarlhsei gelişnieni'i psnmaları Içlrde freçırriigi anla.n deftlşikliklrrı çok llginç oluyor. Hemen her döncmin belll bir «sol idpoiojisi» ve ftnde gelen «sc!cu» düşünürleri. yazarları var. Ama bakıyorsunuz, bir iki dönem geçtlkten sonra, önceki dönemin solcıılun dUzenin bir parçası haline gelmlş, tutucuların öfkeslnt çekmiyor, hatta saygısını kazanıyorlar. Bu, çogu zaman, hayata «solcu» olarak başlayan blr vazar veya duşünUrün, sonradan, tepkilerle karşılastığı için fikirlerini törpUiemesınden ileri gnlmiyor. Vazdıklarını okuyunca görüyorsunuz ki dUşUncelerinde baştan sona kadar bir tuîarlılık var; değlşen onun düşünceleri değil, toplum yapısı. Tophım yapısı degişince, yan; bellı bir ilorleme sağlanmca, bir zamanlar «sol» Köritnen düşünceler yapıya oturmuş, yapıyla çakışmış. Tabiî burada «sol. sözüyle anlatılan, smıfsal blr analizın temellerine oturmus bir «sol» anlayışı, yanl sosyalizm clfgıl. Bir çeşit «radikalizm» olarak nıteleycbiliriz hu çeşıt «soUuluğu». Ama Türkıye'nin idpolojık yapısında öyle bir özellik var kı, gerek radikallzmin kendi kendini algılayışı. fierpkse toplumun geri kalan kesimlerinin onu algılayışı, örneftin Katılı Ulkelerde olduğundnn çok farklı. Batı'da bır radikal aydın, kendi radikalızmiııi burada görülen blçimlerde koytnaz. Oradaki tutucular da, böyle bir radiknie ne kadar şiddetle karşı çıkarlarsa çıksınlar, onu «düzen dışı» Körmezler. Bu garip durum, sagın, solun, gerçekçl bir tanımının eksildiğinden ileri gehyor olmalı. Bu eksikliğin nedeni de. olsa olsa, Ulkemtzdeki egemen ideolojinin kendine özgü biçimlenişi olablllr. Yukanda süylecliğimiz, sağ ve solun sınıf ölçüiüne ftöre beltrİPnen tanımının eksikliğl, bu ideolojinin hlr Hzelligldir. Osmanlı devletiniu son dönemlfinndeki Bntılılaşma hareketlerinden bu yana, «ulusca» kalkınmak, ılerlemek ya da geri kalmak sözkonusu edllmiş, bu «ulus» butün HiftU içinde «sınıf» diye bir otgunun bulundugu hiç bir zaman sörülmek lstenmemiştir. Gene bunun blr gerefti olarak. kalkmma sorunu da üretinı ilişkilerinden soyutlanarak nlgılanmıştır. CUMHURİYET 1 EYLÜL 1976 T OLAYLAR VE GÖRÜŞLER * Sol,, Kavramı Üzerine Murat BELGE Ilerlemek böyieee blr bülnçlenme, bir eftitim surununa indırgenmiştir: Bir yarıda «aydın», bir yanda biİRisiz «halk» ve çıkarları için onu «karanhkta» bırakan «yobazlar». Bu durum, bü tiin stirpç içlnde önemli bir yer slan aydının kendi rolünll algılayısını da yansıtır. İlginç bir şey: Batı dillerlnde entellektUel» kelimesi «zckâ» ve «akıNla Ugilidlr. Bizde buna karşılık olan «aydın», Batı'nın uygarlık ışığını alan kişi oluyor. Batı kapitalizmi. diinya için en ileri oiçilytt kendısi oluşturageldlginden, bizim gibi şi'ızlonni çevireceğı bir icloal ülke göremiyordu. Dolayısıyle orada daha ıyi bir düzeni düsünnıek. varolnn düzenin aksaklıklarını yok edecek bir sıstemı bulmaya çalışmakla eşanlamlıyiı. Ovada. toplumun işleyişınin gerçek mekanumasını kavramaksızm kurulmuş ilerleme ıdaolo.jıleri, «utopik sosyalizm» dediğlmiz dtişünce Hkımlarını yarattı. Ama bu «utopik» sosyalizm btle, niç degilse yüzeysel şekilde, Baı.ı toplumun.la varolan çelişiklerin bllincindeydi. TUrkiye 'se, ön'in de her zaman çelişkisiz bir Avrupa modelini gördUğli için, sadece «ulusça» llerloyip bu ldeale ulaşmaya çabalıyordu. Bizde de eşit dereoede «utopik» dUşllnce biçimieri tUredl; »ma toplumun varolan yapısını Avrupa'ya benzettneye göre koşullandıkları için, bunların «utopıi: sosyAlızmiı değil de, «kapitalizm ütopyası» olarak nitelendirilrnelerı gerekir. Bu ideolojiyo göre çıkış noktası hep Tiirklye'nin geri yapısı olmuştur. Özlenen varış noktası ise, her zaman için, Batı ülkelerinın «ldeal» düzenidir. Böylece, çıkış noktası da, var;ş noktası da, dünya kapitalist sisteminin içinde kanyor. tdeoloji, görece geri bır kapitalizmle, z'Ğrece ileri bir kapitalizmin çelişkisine »öro bclirleniyor. Varolan gerçeklikle (Türkiye). Czlrsvvı durum (Batı Ulkeleri) arasındaki mesaîe ı*n azından degişmediğl, hattâ belki de art'.ı^ı ıç;n, bu ideolo.iik yapıda her zaman radikaliz:na yer var. Ama bu radikalizm, her zaman kapitalist toplum biçiminin sağladıgı ufıık çizgisinın Mnırları içinde kalıyor. Bu yüzdcn her dönem kendi «sol ideolo.ıisını», «solcu» yazar V dilsüQ nürlerlnı yaratıyor («sol»un smıfsal tanımımn dışında). Bir süre sonra da, bu «solculuk» rillzen ıçınde asıl yennı alıyor, yani düzemn parçası haline geliyor. Gerçi bu yapı, her zaınan gerici ldeolojileri de barındırıyor; kapitaiizm c Bncesi geri Uretim Ili?iklerlne kar»ılık olan bu ideolojilerden kaynaklanıp, lıbnral ya da tp.c kal burjuva aydınlarına yönelen bulli bir üaslı her zaman için var. Ama bır zaman «aşırı so: cu» gibi görünen liberal ya da radikal, sonraları kendiliğinden evclllesiyor, hatt* resmi ldeuloJinin bir parçası haline bile gelebiliyor. Ne var ki bu sureç. daha çok tek tek blreyler ıçın röz konusu. Tiirkiye'nin egemen idejlojısınde böyle bir biçimlenişln varlığı, Türkıye'rlp bireylerin ötesinde varlıgını sUrdiirebilen nesnel bir radikalizmın her zaman kendine tutunncbk bir yer bulmasmı da »aglıyor. Bireysel temsilcileri sonunda hep düzenin parçası halina gelse de, akım kendisi, değişen koşullara kendini uydurtrak yaşıyor. Ya da, şimdiye kadar yaşayabilmişti, diyelim. 1970'lerden sonra İse bu ldeolojik yapının yasamnsı gliçle$miştir. Çünkü Türkiye'nin bugün vardıgı iireticl RÜÇler £p.hsrne cjuzeyi ve bunu karşılayan sınıfsal konum, sermaye birikiminin vardıftı oşama, kısacası, TUrkiye kapitalızmının durumu, Releneksel egemen idîolojinin bu düzmece ayrımlarını sertçe .sarsıyor. iSarsılsa da, busbtitUn ortndan kalkacağını söylemek için vakit hentiz erken olabilir; özellikle ^u son dönemın parlamenter buhranı hükümctin, hükümetsizlikten ağır basan buhranı radıkalizm ıdeolojisine yeni bir soluk verdi. Gene de. Türkiye'de bundan sonra görecegimiz toplumsai clayları, bu geleneksel ideolojl ile algılamak yani daha doğrusu, gerçek bir şekılde ftlsçılanmasını önlemak herhalde pek mümkün olamayacak. Cerçi Türkiye'de toplumsal utopyaların sonu pek tîelmlyor: küçük burjuva kokenll aydınlp.rımiiî, kapitalizmi en iyi bilen ve en iyi uygulayacak olanlann kapitolistler olduğunu bir türlü kabul edemiyor ve kapitalizmin dışına çıkmadığı Ribi, kapitalizmin şcrçekçi biçimde ışlemesırK! de ongel olacak bir takını Utopik tedbirler önermekten geri kalmıyorlar. Ama TUrkiye'deki temel sınıf mücadelesi artık modern ve evrensel boyutlara ulaşmıştır ve Rün gcçtikçe, aydınlarımızı ütopyalardan vazgeçip, Türkıye'nin izleyeceği yolu gerçekçi bir biçimde dlişunmeye zorlamaktadır. 1 A I A "Ben,, ve "Devrim,, . nsanoğlıı son yüz yıl İçinde lkl Kerçeftln blllnclne ulaştı. Bİr: Toplumlar bellrll bilimsel yasalara göre sürekll biçimde dcglşiyorlar. tki: İnsan çabasıyla bu dcğlşlml hızlandırmak ve ylinlendlrmek olasıydı. Bllincin bu aşamasına blr kez vardı mı insanoRİu, klmse onu tutaınaz. Bu yüzden çağımız «Devrlmler çaRi» nilelijtiııe erişti. Dünyanın her yanında, esklmiş ve rürümüş toplum duzcnlcrlnl yıknıak, yerlne yenislnl kurmak için eylemler başladı. Ne ezilen, ne ezen, ne sttmürülen, ne de itfnıürenin bıılunmadığı hakça düzenlerl kurmak için çalışan insanlara devrimci dendl. DUzenî d^ftlştlrlp yerlne yenlslni kurmak görevl vc özleml, buRÜn dünyayı baştan sona sarmıştır. Ne var kl toplumlarda esld lle yenl ve sömüren ile g»mürülcn arasındaki çattşmanın blrden blre bltecegi düşünülemez. Uzun blr tarih süreıldir bu; bizden sonra da sürecektir. Türkiye'de ılüzeni deKİştlrmcye kalkışan nlce Mşlnin bu gerçeği iylte helleınesinde yarar vardır. Çünkü bazıları, olaııta saflıklarıyla düzcnl değlştlrmek İçin yola çıkarlar; bir süre sonra liendileri deglşmeye başlarlar. Bu lür olayların çeşitli örneklerine raslaınak kolaydır. SözRell^i ııdam mangalda kül bıraknıaz, burnundan kıl aldırmaz devrlınciclir; bıçagının üstünc bıçak koydurtnıaz, kendisine pis dedlrtnıpz; sağa lıot, sola zot, derken dar hogazlara girlllr; kahramanımız, üç • beş aylık tııtukluluga dayanamaz; llllahı şaşar; devrinniliklen vazgeçlp düzenl dpğiştlrnıe.ve tövbe eder: düzeni deRİştiremrylnre de karakterlni drğiştirir. Hüyln kişilere kızılır mı? Hayır. Insanoglunun veşltll gerüvenierlndcn birlclir bu. Hoşgörüyle bakılması gerekir olan bltenlere .. CiinkU insanlar da deftlşlrler. Bu dcglşlm, klmindn olumluya dofcru grllşlr, ktıniıule olumsuza... Baştaıı hızlı devrimci Korüniiıken dar boğazlarda Hanya'yı Konya'yı anlavanlarııı; devrimclllgln sorumuna hiçbir zaman jrtcrlnce varamadıklaruıı düşünmek gercklr. Bir de zamanlama «orunu vardır drvrlmctllkte... Her devrimci, kişisel kerametlyle düzenl değiştlrecetlne Inanır. Gerçekte bencl'Uge dönük bir Inançtır bu. Zaman gfçcr, düzen değişnıezse hızlı devrimci değlşmcyc başlar; her sahah ayna karşısında aJaturka bir »urkının güftesi geUr dilinin ııcıına: Saçlarıma ak dUştil, Sana ad bulamadıın. Yavaş yavaş beden organlannda dpğisim karaciğer esklsi Rihl dayanamaz lçklye; mlde başlar gaz yapmaya; akctger dlk yokuşta başlar Holıımava: kalb eskisi gibi pompalayamaz kanı, böbreklerln siizgeci tıkannıaya yüz tutar. Kırkından sonra hastalık edeblyatına sarar lnsan, evrenden yavaş yavaş çözüleceğinl nnlar. Ama hızlı devrimci Iskele babasından palamarı çözilp Yahya Kemal'In Sesslz üeml'sl gibi blllnmeyen ufuklara doğru yönellrken düzen değlşmemiştlr. Ne yapmalı öyleyse? Devrlmclllk bir Kenellk hevesi gibi kursakta mı kalacak? Hızlı devrimcl İçin tehllkell dönem haşlar. Umutsuzluk, bezglnllk, kırgınlık, yeni kuşaklara güvenglzlikle dolar yllregl... Harcanan gençlik yıllannı torbasına doldurup sırtına vıırdu mu, çckllir blr köşeye: susar, oturıır, çalışmayı bırukır, emekllUğini ilân ttmlstir. YeryUzUnün her yanında fıkır fıkır devrlmler çagı yaşanırken, Angola'dan Vletnam'a, Porteklz'den Ortadogu'ya flcğin dünya gürül gürül çatışmalarda devrim heyecanını yaşarken ıımutlarını yltirenlere bak verillr ml? Eskilerln blr tekerlcmesi vardı: lşte geldik gldlyomz, Şen olasın Halep şelırl. Hayata bu tür bakış açısıı, blllmden ve devrlmden h»« berslzlerln mantığından dogar. Devriml ya gençllk ya da iiftretlm dönemlerlnde arayıp bulanııvanların, devrlmclllkle zateıı hir İİRİIeri yoktur. Bunlar klşlselllğe dCınük fclsefenin kölesidirler. Devrim ya benle olur, ya da benl ırgalamaz diyen, devrimci değil, benci'dir. 1978'lar TUrklye'sl gürül gUrttl blr halk uyanısım yaşıyor. Bu uyanısın heyecanmı duyamıvan havattan koDuktur. Emperyalizm ve Kapitalizm.., OKTAY AKBAL izi m a h v e t m c | Evet Havır SlVAS KURULTAYFNIN SESİ Uzyıllarca dünyanın en saygın imparatorluğu nitcliginl üzerlncia taşımış olan Osmanlı Devletl 17. yüzyıldan itibaren tek sözcükle Avrupa'nm gtldümti altına gırmış, ylrminci yllzyılın ikinci yarısında da emperyalıst devletlerin dört bir yaa dan ışgaline uğranaıştı. İki ytir, yıldan beri çökmesi an be an stiregelen devletin sıyasal etkinlljfi; dıştan emperyalistlpr. içten de ulusal devinimi tüm giicüyle baltnlamak çabasında olan kurulu düzen yanlısı sapık blr siyasal kadronun olusturıiuğu «Istanhııi HUklimetlHnce utanç veri ci bir düzeye indirgenmişti. Sir Bnsil Zaharoff gibi, Batı Ülkelârinde yaşayan ve PanEleniznı sevdasına tüm ekononıik giiçleriyle sarılan etkili Yunan ZPIIgınlerinln İngllız destegiyle oluş turdukları siyasal etklnligln ilk aşaması Mondros Ateskesinin 7. maddesine dayanılaralc tzmir vo yöresiniıı lşgali olclu Bu, lllkenin Kesınlikle parçalanmasınt hedef alıyordu. 15 mayıs 1919 günii sabahı yiğit gnzp»eci Ha^an Tahsin T ' binasına yaklaş Y 57 Y l l ÖNCE BUGÜN 4 EYLÜl 1919'DA TOPLANAN SlVAS KONGRESi'NDE BATILI EMPERYALiSUERLE YERLi iŞBiRLiKÇiLERiNE BAGIMSIZLIGIN ıLK DERSi VERıLMtŞTI. t Isteyen emperyallzme ve bizl yutmak Is teyen kapltaHzme karşı tüm milletçe savaşmayı uyfun Bören bir meslegi taklp eden insanlanz» diynrdu Mııslara Kemal Paşa... Baftımsızlık Savaşı daha sürüp (tldlyordu. V'ıl 1931. Kapitalizm ve emperyalizm elele vermls Türk ıılusunu yeryuzuııdeıı kuldırmak uğraşına glri»ml»lerdl. Kapitalizmin, enıpcryalizmin iç ve duj uşaklan başyardımcılarıyüı. Bir yandan Yunan ordusu. bir yandan Hallfe ordusu Türk halkinın bagımgızlık ve kurtuhıs direnclni kırmaya çalısıyordu olanca guçlerlyle... İşie Mustafa Kemal b»yle blr fflnde sdyledl o *»z(l emperyalizm ve kapltaliznıe karsı tüm ulusça »avasmak gerek Buffün de durum pek farklı defll. Ylne uluslararam kapitalizm ve emperyalizm yenl maskeler altında aynı amaca yiinelmistir. Blzl mahvetmeye ve yutmaya... İç ve dış dU«man ylne detflsmcmistlr. Elll bes yıl önce Yunan'dı dış düşman, btıpün ylne öyle. Iç düşman gericllikti, ylne öyle... Yarım yüzyıl Ronra di». nüp dolagıp aynı noktaya geldlk. Muı«tafa Kemalln komutasında verlp kazandıgunız savası yenlden vermek. yenlden kazanmak sereklynrdu. Bahkeslr'e bagü Balya Uçeslndeki Atatürk anıtına Muvtafa Kemal in bu suzlerl yazılmış. Kmperyulizme ve kapltaliznıe karşı savaşmak buyruğu... Yazdıran da Balya Kaymakamı Kemal Baykal lle Beledlye Baskanı All Sururi Inal Atatürkiin en guzel buyrugunu anıta kazdıran klşiler övKÜye değer blr iş yapmışlanlır. Oysa MG lkildannm MSP'll îçlşlerl Bakanı Asllturk'ün emrlyle BaUkeslr Vallsl Babacan, bu konuda »orustur>na açtırmışür! rÎM egenç yönetlclnln lfadelerl almıtıış, KaymaM^n !?*«" B Ö t e v d n «»W*»tınlıp Blngöl 1 1 Hukttlf tşlerl 1 MudUrlügüne atanmıstır. Scn mlsln, Atatürk'ün, emperyallzm ve kapitallzmle savafa «sğıran ÖHlmsüz •«derlnl anıta kazdıran?.. Her çey apaçık... Atatürk düşmanları ne yapıp edlp Atatürk'ü unuttunnak, ortadan kaldırmak heveslndedlrler. Geçen Rün hocanuz Velldedeoğlıı'nun yazdıfı gibl «AUtürk'ü Unutturmak» Istiyorlar. MSPnin bütün varlık nedcnl. Atatürk dcvrlmlne karşı çıkmamdır. Böyle blr partinin Atatürk CumhııriycUnde «var» olabllmesi bilc şaşırtıcıdır. Dcmokrasl dediğlmiz düzen, çoğulcıı demokrasi adını verdiğimiz yöntem, blr toplumu Reriye, çnğdısına cötüren politikacıların kolayhklu at koşturdugu blr alan mı olmalıydı? TUrkiye Cumhurlyetl Anayasası, Atntürk devrlmlnlrı temel ilkele'rl, MSP'nln, MSP çlzgislııdck! bir takun slyasal ürgütlcrln karşısındadır. öyle lken çagdıgı polltlkacılar söz sahlbldlr bugün. Seçlm kazanmamış, lıalkın çogunlııgunun onayından geçmemiş blr takım particikler TUrkiye'ye kcndl kafalarına göre bir blçim, blr anlanı vermek yolundadır. Bizl mahvetmek Isteyen emperyalizm ve blzi yutmak igteyen kapitalizm!.. BugUn de aynı yolcla değil mi? Bunu Bay Aslltürk'lc Bay Babacan görmez ml, bilmez mi? Görmüyorlarna, bllmlyorlarsa no Işleri var bu cörev yerlcrinde? Emperyallzmln, kapitalizmin TUrk ulusu İçin ne biiyiık tehllke oldugunu görmcmek, bilmemek. ya da görmezllktcıı, bllmezllkten gelmek en azından o emperyallzme, o kapltaHzme lılzmet etmck sayılmaz mı? Bir Cumhurlyet Bayramında açılan Atatürk anıtına cmperyalizme, kapltaHzme karşı srtzlcr yazdıran blr kaymakamın, büyük sııç lşlemiş gibi görevden alınıp, başka bir il'e RİlrUlmegl, bir Belediye Başkanınm sorguya çekilmesl MC iktidarındakl Tiirkiye'nin acı blr gOrünümüdiir. Deınck emperyallzmle, kapitallzmle savaşmak, savaşa çağırmak yasa dısı blr davranış; bir sııç sayılıyor? Atatürk bile söylemlş olsa bu sözil, MC iktidarının Içlslerl Bakanı bagışlamıyor, hemen işlenıe geçlp emperyalizmc, kapltaHzme karşı çıkanları cezalaııdırıyor... Emperyalizmc ve kapltaHzme bundan lyt hlzmet edtlemez. TUrk ıılııııunun çıkarları bundan İyi önlenemez. Atatürk dUşmanhffinın, MC'nln bazı ortaklarında nasıl knklit olduğu bundan lyl ortava çıkanlamaz... AtatUrk yolunda yürüyen, tek umudu hu yolda yürümek olan. emperyallzmle, kapltallzmle, çağdısı, gericl akımlarla. savaşan TUrk ulusu, eninde sonuml.i MC çıkmazından du kurtulacaktır. Balya Kaymakamı Kemal Baykal ve Belediye Başkanı înal glbl Inançlı Atatürkçüler varken, böyle devrlmcller yurdıın dört blr yanında çağdaş uygarllk savaşını verirkrn, yarınlarımızın aydınlık olacağını bllmellylz. Asiltürk'ler, Babacan'lar. Erbakan'lar, şunlar bıınlar Relip geçer, Atatürk kalır, AtatUrk devrlmlne Inananlar zaferl kazanır. Atatürk «lüşmanlıgını bir silâh glbl kullanarak polltlkada üst basamaklara çıkacaklarına inananlar, blr gün gellr tarihin unutulmuş çukuruna tepe taklak yuvarlanıp glderler... Haluk ÇAĞDAŞ tarak, ona aynen «Mustafa Kemal ile R&uf Bey'i tutuklayarak kurultaya engel olmanıza olanak yoktur. Yurdu karışıklığa götürmek, halkı birbirine dlişürmek ancak devlet düşmanlannın işine yaramaktadır. Ben bu yerde vali bulundukça bu tiir kotü gi rişimlere izin vermeyeceğim. Bu konu sizce böyle biline..» diyen yurtsever Sivas Valisi Reşit Pa şa'nın bu davranışı, kurulu dü zen çıkarcılarına indirilmlş agır blr darbeden başka bir şey deglldi. Tüm resmî niteliklerinden arınrtıktan sonra ulusun bağrına yaslanıp ondan güç alan Mustafa Kemal'i Kurultay'da en çok ugraştıran konu, «manda sorunu» olmuştu. Birtnel Dünya Savaşı sonunda emperyalist devletlerin Wilson ilkesini kendi çıktrları ııgruna kullanmak yolunda gellştirdlkleri bu sorun, umudunu yltirmiş aydın kişilerco kurultayın açılışım lzleyen ilk günlerden ltibaren hararetle öne rilmeye başlanmıştı. Ama Man da neydl, klmln mandası kabul edilmeliydl? Kurultay tam dört degerli gunUntl bu komıyu tartışmakla geçlrmlştl. Denizli delegesl Necip All Bey, «Amerikan Mandaterllği» nl hararetle savunan delegelere karşı, «Efendller, slz îstanbul'dan buraya man da satın almaya mı geldlniz?» dl ye karşılık verlrken, aynı gün lerde, «Anadolu Kadınları Slvas MUdafaal Hukuku Vatan Ce mlyeti»nce çekilen bir telgrafta da, «Giydiglmlz kefen, yedlgimiz zehir olsun, saldırgan düşmanla . ı defediniz» deniliyordu. Önce leri Kurultay'da alablldlglne agır basan manda fıkrlni, güç birliği yapan gerçek yurtseverlcrin oluşturduğu ulusal bilinç silip atmıştı. ÖNEMLi KARARLAR Coşkulu bır hava ıçıııdp çalış malarma başlayan Kurultayın en önemli kararı bölgesel örüütlcrı birlestıren «Anadolu ve Rume 11 MUdataai Hukuk Cemiyeti» nin kurulmasıydı. Böylece böl gesel kurultayların birleştirilme si ve girişilen eyleme ulusal bir nitelik kazandırılmast sağlanmış oluyordu. 11 eyltll 1919 günU ça lışnıalarını bltlren Kurultay, uzun tartışmalar sonunda hazırlanan on maddelik bir nilrtır ge ile bunu uygulayacak blr yürtltme organı nıtellglndekl «ile yeti Temsiliyenyı saptamıs ve alınan kararları aşagıdaki biçl miyle tüm ulusa ve yabancı tem silcılere bildirmlşti: 1 Türkiye'nin sınırları içindeki bölgeler bölünmpz btr tüm olup, burada yaşayanlar birbir lerine karşı saygı ve özverl duy gularıyle dolu, toplum koşulları nın gerektirdiğl yaşantılanna bag lı öz kardeştlrler. 2 Osmanlı Ulkesinin tümlügiinün, ulusal bağımsızlığın ve «Hllâfet lle Saltanat MakamiMiın korunması İçin ulusal güçleri et kin ve ulusal egemenliği Ustün kılmak esastır. 3 Osmanlı tllkesinl parçala mak ve UstUnde Rum ve Ermenl makta olan Yunanlılara «Benim öltimli çignenıeden bu topraklardan geçemezsınız» deyip ilk kurşunu sıkarken. Mustafa JCemal Paşa ve çavresindeki devrimci yurtsever subaylar Şişll'dekl tarihi evde, kurtuluşun eylem asamasının Anadolu'dan başlaması geıekliliglni kesin çizgilerle belirlemişlerdi. Bu düşünceyle Samsun'a gelen Mustafa Kemal Paşa, verilecek bağımsızlık savaşının çetin sorunlarmın halkla blltUnleemekle çözümlanebilecegine lnanmıştı. Samsun'da kalrhgı kısa silre içinde devrim düşuncelerinin stratejisini saptamakta duraksamadı. 25 mayıs 1919 Rünil Havza'ya geldiğinde hazırladığı ve tüm yurt düzeyine saldıgı genelgeslnde ulusal örgutlerln kurulmasını önerdi. TBMM'nin toplanışına kadar ulusal eylemln geçirdiğl »şamalar, bir hazırlık döneminden daha ötedir. 21 haziran 1919'da Mui tnfa Kemal Paşa'nın Samaun'a çıkışından otuz lkl gün sonraki Amasya Toplantısı, yapılacak halk eyleminin gerek idoolojili, gerek uygulama planındaki gelişmeleri açısından rastlantılara ve olayların zorlamasına bırakılmadığını göstermlştlr. Mustafa Ksmal Paşa, o günlerin atılımcı Sıvas Valisl Reşit Paşa'ya Amasya'dan gdnderdiği mektubunda; «Vatanın çökme tehlikesinl açıkça gösteren aîamanın kanlı eylamleri ulusal vlcdanı blr kurtuluş emoll etrafında çabuk bir sekilde toplamaya başlamıştır» dlyordu. Oamat Ferlt Kabineslnln «Şu rayı Saltanatmn onayına sundu ğu Sevr'ln esaslarıru oluşturan boyunduruk belgeslne karşı ulu sal bir ugraşıyı zorunlu gören bu düşünce, 23 temmuz 1919 Erzurum Kurultayında kargı ey lerr.ln varlıgına olan inancı pekiştiraıiş, ancak bu lnanç belirgln boyutlarını Sıvas Kurultayında gerçekleştirmistir. ILAN 1 Gıda • Tarım vn Hayvancılık Bakanlıgı, Uebu • Çayırova Teknik Zlraat Ortaokuluna alt, takrtbl 150 ton elma »gacınâan toptan açık artırma suretlyle satılacaktır î Artırma 15.9.1978 gUnü »aat 15.00'de Okul td»re blnasında yapılacaktır. 3 Satılacak elmanın muhammon bedell 150.000 TL. olup, geçlcl teminat 8750 TL.'dır. 4 Satışla ilgili şartname mrsal saatlerl dahılında okulumuzda Döner Sermaye Saymanlıgından temln edll»bılir. 5 tşletmemlz 2490 sayılı kanuna tabl deglldlr. (Basın: 23283/100R1) GERÇEKLEJTIRMEYE GE(I$ Devletleri kıınnak amacına yonelik girişimlere karşı savunma ve karşı koyma eylemleri hep blrlikte yapılacaktır. 4 TUm azınlıkların dogal hakları saklı oldugundan bunlara ayrıcalık verilmeyecektlr. 5 Osmanlı Hukümetl bir dış baskı karşısında Ulkenin herhangl bir parçasını bırakmak zo runda kaldıgı takdirde, Hilâfet ve Saltanat Makamı ile yurt ve ulusun dokunulmazlığını saglayacak önlem ve kararlar alınmıştır. 6 Yıırt blrliğimizin böltlnmesl kuramından vazgeçilmesinl, soy, din ve cografi haklarımıza uyulmabinı, aykırı girişimlerin et kisiz kılınmasını ve buna yönelık kararlar alınmasıııı beklemektcyız. 7 Ulusumuz, insancıl ve çagın gereklerlne uygun, amaçları bilimsel ve ekonomlk kalkınma gereklerimizi kabul eder. Bunun için, yurt guvencesi saklı kalmak koşulııyla Ulke bütUnlügU ne göz dikme.en dış devletlerden gelecek her türlü yardımı sevınçle karşılar. insancıl koşul lan içeıen blr barışın da ivedilikle yapılmasını cn yüce ulusal dilek sayar. 8 Ulusun kendi geleceglni saptayabilmesi, hUkümet merkezinin de ulusal iradeye bafclı olması zorunluğu, ulusal nıeclisln zaman geçirmeden toplan masını ve . urt ve ulus yazgısı Uze rinde alınacak tüm karanarın bu meclisin denetimine sunulmasını gerektirmektedir. 9 Ulusal direnmeyı gerçekleştlrmek İçin kurulan tüm der nekler «Anadolu ve Rumell MUdafaa1 Hukuk Cemiyeti» adıyla blrleşUrilmiş ve bu «Cemiyet» her ttlrlü siyasal akımlardan ve kişisel tutkulardan tUmüyle arıtılmıştır. 10 Anadolu ve Rumoıl M U dafaa1 Hukuk Cemiyetinin 4 ey 1U1 1919'da Sivas'ta toplanan Kurultayınca kutsal amacı lzlemek ve genel örgütü yönetnıek İçin bl. «Heyet1 Temslllye» seçilmlş, köylerden il merlıezlerine kadar tüm ulusal örgüt blrleştlrilmlştir. TUm dUnyada genlş yankılar yapan Kurultay kararları alındıktan ve bildirge yayınlandıktan sonra Kurultay Kurulu, say gınllgını t'lmden yltı.miş Damat Ferit'e şu anlamlı telgrafı çekmlşti: «Ulusumuzun hiç blrlnlze güvenl kalmamıştır. Ynsasız eylemlerlnlz, daha uir aat sürerse ulus artık kendini her tür'.U glrişlml ve eylemi yapmakta ser best ve haklı bulacaktır. Bu son uyarımızdır.» 4 eylUl 1919'dakl Slvas Kurultay'ınm Uzerlnden 57 yıl rçeçtl. Iiu kurultayın aldı^T lurihspl ka rarların Ulusal Kurtuluş Snva şının temel ögesinl saptaması yönünden öneml pek büyüktür. 4 eylül, sosyal degişlmo geçmiş Türk hr.lkının batılı . ıryalist lere ve onların yerlı işbir'ik "•ileri ne ilk dersl verdlgl ve yeni TUrk Devletlnln İlk temel taşının konulduğu gundUr. öâRENCİLERİNE OKUUA BERABER LİSE SON özel ÜNİVERSİTEYEHAZIRLAMA ........ t15KY1İ»U Ç«mb«rlitaflstanbul 284848284849 27 98 27, (Motlf: 411/10083) ESKiŞEHiR VALiLiĞiNDEN : Eskişehir Özel İdare 3, Işhanı Proje Yanşması: Sehrimlzde lnşa edilecek özel İdare 3. Işhanı Mimarl projelerirün hazırlanmau lşl Eskişehir îll özel idare Dalml Komlsyonu tarafından yanşmaya çıkarümıştır. Bu yarışmava çehrimizde çalışan turn nıimar ve mUhendlsler lştlrak edebllir. ÖOÜLLER: 1 ÖdUI 20.000. TL. 2 ödül 10.000. TL. 3 ödüj 5.000. TL. İki adet manslyonun herblrine 2.500. TL. verilvcektlr. Proje teslim surest 4/Eklm/1976 Pazartesl günü saat 17.30'da sona erecektir. Seçilen projenln tatblkat projelerl İçin aynca (50.000.) TL. ödeneecektlr. Yarışma şartnamesl Eskişehir özel İdare MUdürlUgünden temln edUebillr. (Basın: 22645/100B4) YOLİŞ Federasyonu Başkanlığından: DUYURU Federasyonumuz, kurulu bulunduğu ışkolları yönetmellğinin 18. sıra numarasında kayıtlı «lnsaat» lşkolunda, Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 17.8.1976 tarih ve 76/14713+14723 ' sayılı kararı ile «18 sıra numaralı inşaat işkolunda lşkolu düzeylnde toplu İş sözleşmesl yapma yetkisl» almıştır . İnşaat işkolunda faaliyet gösteren daha önoe sözleşme yapmış olduğumuz veya federasyonumuzla sözleşmesl bulunmayan lşverenlerle işkolu düzeyinde toplu iş sözleşmesl yapma yetklsi munhasıran federasyonumuz taralından kullanılacaktır. lşkolu yetkislnin kullanılması bakımından hiçbir sendlkaya yetki verllmemiştir. tnşa'at lşkolunda faaliyet gösteren tüm lşverenlere duyurulur. YOLİŞ FEDERASYOND YÜRtTME KURULU îskenderun Endüstri Meslek Üsesi Müdürlüğünden : 121.766, TL. muhammen bedelll 192 knlem mftlzemo okuldakl şartnamesine göre 22.(1.1976 çarşamba günü saat 11.00'de kapalı zarf usuluyle ihalest yapılacaktır. Istekllıer 7340, lira teminat makbuzu, tekllt mektubu, Ticnret Odası belgesini ihale saatından blr saat ovvellne kadar Llsemtede toplanacak Komisyona mUracaatlan, postada olacak gecikmeler nazarı itibare alınmıyaöagı ilân olunur. (Basın: 22812/10035) 4 eylül 1919 gUnü «Slvas Mek tebi Sultanisinnin kuzeye bakan bir bUyükçe odasında toplanan ve yurdun çeşitli yörelerlnden gelen 38 delegenin oluşturdugu Kurultay'ı açarken Mustafa Kemal şöyle diyordu: «Vatan ve ulusun kurtuluşunu amaç alan zorunlu nedenlor, gizleri bunca sıkıntı ve uğraşı kar şısında Slvas'ta topladı. Devletin sinestnde yabancı baıskı ve lşkencesl yerleşmişken, ulusun kur tuluşu ancak vatanın bagrından doğacak ulusal güçlerden gel«bilir.» Ne var ki, tarthsel Süreç İçinde sık sık görUlen bir gerçek tüm katılıgıyle bir kez daha or ta yere çıkmıştı. Ulusal uyanışa ket vurmak ve kurultayın toplanmasma olanak vermemek ıçin Damat Perit Huklimeti Elâzıg Valisi Ali Galip'i Slvas'a gön dermiş, Kurultay delegelerinin tu tuklanmasını buyurmuştu. Duru mu ögrenlr öğrenmez Istanbul HUkümetlnin tçislerl Bakan» Adil Bey'i makina btsına çagır Türkiye de ilk kez bu tür bir dergi çıkıyor! Yazarlan, konularının uzmanı. Yazıları orijinal. Fotoğrafları dsıl kaynaktan. Bina Kiralanacaktır 6 eylülde cıkıyor! Vstanbul Telefon Bâşmüdürlüğünden: BaşmUdUrltieUmUzUn asagıdakl yazüı semtlerde açacagı yenl lş yerleri için 9 adet blna klralanacaktır. 1 Blnanın bulunacagı semtler: a) ÜskUdar, Kadıköy, Kızıltoprak, Erenköy, Suadiye, b) Kminönü, Beyazıt, Lâleli, Aksaray, Patlh, Fındıkzade, BakırkOy. c) Karaköy, Beyoğlu, Takstm, Osmanbey, Şlşli, Mecldiyeköy, Okmeydanı. 2 Binada arpnaoak şartlar. a) Bina 2500 M2 veya daha büyük olacaktır. b) Vasıta ve personel girtş çjkışına musalt olacaktır. c) Blnanın 10 vasıta park edebllecek kapasltede otoparkı bulunaoak veya clvan buna müsait olacaktır. Blnanın klrası 1 llâ 2 yıllık peşln ödenebilecektlr. Tallp olundugu takdirde tekliller en geç 23 Kylül 197S perşembe günü saat 12/00'e kadar Gayrettepe Yıldız Posta Caddesi'ndeki BaşmüdUrlüBümuz Yapı Kısım Amirltgine verilmesı, Ayrıntılı bilgi İçin asagıdakl telefonlara müracaat edilmesi. Tel.: 66 11 11 «8 13 68 (Ba*ıın: 23603/10097) ( BemraTUNCA Mehmet KORTAN Nişanlandılar Besiktaf Cumhurlyet 10103 (Manajans: 2018/100R2') • • « * • • . .