Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURIYET 21 EYlOl 197fi TE* 1 Ankara Notlan TARTIŞMA Onlar ne anlar bizinı halimizden? Mustafa EKMEKÇİ Blz kadınlar nelere benzetıllyoruz akljm almıyor doğrusu. Bir bakarsınız ayakkabıya benzetilip «Kadın ayakkabı ^ibidir, sıkarsa çıkarır değiştlrirsitı» denmiş, bir bakarsınız bır başka şeye, örneğin elmaya benzetilmişiz. Ama bu benzetmeler ancak, akh fikri konken partllerinde. gezmede, eglencede olan, o cictlibicili elbiseler içinde bulunan üretimden kopuk, yoksulluk nedir bilmeyen kadınların hnşuna gider. Yoksa sabahuı köründe köyde tarlaya, şehirdü fabrikaya giden emekçi kadının, evde köle glbi çalışan ev kadınının hosuna gltmez. Hat1 a biz bilmeyiz bu gibi şeyleri. Onlar bıraksmlar bu benzetıne leri de köyde Iraz anunın, fabrikada Ayşe bacının, evde Hatçe kadınm derdi nedlr onunla ilgilensinler . Köyde Iraz ananın, fabrılcada Ayşe bacının, evde Hatçe ka dınm dertleri bir türlU bitmez. Biri evinde güneşin doguşunu bilmez, öteki dış dünyada neler olup bitiyor onu bilmez. Ki ml tarlaya, sırtmda çocuk: çapa ya glder, kiml tezgah başmda evde yalnız bıraktığı veya köyU ne gönderdiğl 3 aylık bebesini düşler. Ve bunlar katmerli sömUrüye uğradıklarmı bllmezlor. Vteha. doğrusu katmerli sömürUldükleri gözlerden ırak tutul mak lstenir . Hanl ya, tam dertlerlmize gelmişken, bizim dertlerimizle ilgilenmek soıunlarımızı güya çözmek isteyen bir dornekten bahsedeyim. ÜlkUcU Hanımlar Derneği... Geçenlerde Kuzeteleri gözden geçirirken rastlamıştım. Amaçları da pek güzel tıanl. «Bir müsluman kızı yalnız başını örtmekle iş bitmez... Müslüman kızı mini etek giymez, so kaklarda açıic saçık gezemez. Müslüman kardeşim sen başını ve vücut hatlarını açıp ge^.eınezsin, sen bir müsluman kızısm, sokaklarda evsiz barksız kadınlar glbi gezemezstn... vs.» gibi şeyler. Sanki biz emek çi kadınların sorunları bunlar mı?, sankl açık saçık gezip mini etek giyenler bizlermişiz. Yok kardeşim yok. Açık saçık gezen, her haltı karıştıran onlar, bol bol edebiyat kesen ylne onlar. Emekçi kadının sorun ları nedir, isterseniz öğretellm ÜlkUcU hanımlar. Bizim sorun larımız slzln dedikleriniz degil, gerçek yaşamımızı gözler önüne seren, günlUk yaşamımızdan ayrı dUşUnülmeyen sorunlardır. Biz, geçlm sıkın'.ısı, açlık, yoksulluk çekeriz. Blz fabrikada çalışırken evde yalnız kalan, hasta olan, kaza geçirerek sakat kalan veya Ulen çocuğumuzun hasretini, acısını çekeriz. Yoksa sizin gibi medeniyetin, kadınları cehalet devrlnln bataklıklarına yuvarlandıgını söyleyerek gerçek sorunlarımızı çarpıtmayız. Bakın bir de şöyle btr şey deniyor Hergün gazetesinin 7 haziran tarihli sayısında Alpaslan Çakıroğlu tarafından: •cSıze yalnız şunu söyliyeyim ki bizi batııun kadınlardır. Gidinln gidileri . » Evet. aynen boyle. Top lumdaki bozuklukları kadmlaruı Ustüno yükloyorck çarpıtan Çakıroğlu tek cümleyle bunları sbylUyor. Vo bunun gibi daha birçok şeyler söylenerck Rerçekler unutturulmak istenıyor. lşte bbyle bir düşünceden kal vap belli ÜlkUcU Hanımlar. lara gellnce; sorarım onUra, kadınlarımızın her şeyden uzaklaşmasına, evin o uyuşturu cu havasında aptallaşmasına, tezgâh başında elinl makinaya kaptırmasında, tarlada çocuk doğurmasına neden olanlar kimlerdir? Slzin vereceginiz cevap belli ÜlkUcU Hanımlar.» «Alınyazıtnız böyleymiş», «Kadın kısmı evde oturur, çocukla rına bakar» vs. Hayır. Bin ke re hayır. Kadmlarımızın yalnız Ulkemizdeki kadınların değil, birçok Ulkedekl kadınUrm, bu duruma düşmesinln, ezllip hor görUlmesinin nedenlni toplumsal gelişmede aramalıyız. Bundan yuzyıllarca ön ce kadmın ezilip hor görUlmesl dlye bir durum yokmuş. Da ha sonraları toplumda klml ki şilerin mala mUlke sahip oiması, kiml kişilerin de yoksuılaşmasıyla kadınlar da Ikinci sınıf vatandaş durumuna, Urotimden kopuk bir duruma düşmUşlerdir. GünUmUzde ise, hem ev kölesi hem de sermayenin kölcsi dvırumundadırlar. Onların güçsUzlüğUnU öne süren palıon az Ucret vermekte, ana olduhta rını hiçe saymakta, her şeyden Onemllsi insan olduklarını h:çe saymaktadır. Yani Uretime katılmasma rağmen kadın hâlâ ezılip hor görülmekte, onlara «aşağılık yaratıklar» gözüyle bakılmaktadır. Evet, biz kadınlar bu durumdayız. Eğltimden yok sun, dUnyadan bihaberiz. Ama bu hep böyle mi gidecek? «Büy le gelmiş, böyle glder» diyereic bos mu vereceğiz? Hayır Ülkü cü Hanımlar sizler glbi demiyaceğiz, biz çalışan, çalışmayan emekçi kadınlar bu soruya. Cün ki bUtün sıkmtılar, dertler bizim omuzumuzda. ÇUnkU ezllip hor göıülenler sizler değil bizleriz. Ve siz ÜlkUcU Hanımlar, evet sizler ÜlkUBir, ÜlkuTok gibi emekçi halkımızın gerçek sorun larına, yasalanmızın yasakladığı şeyleri kılıf edip, yani layik lik ilkelerinl hiçe sayıp gerçekleri unutturmak istlyorsunuz. Laylklik ilkesinde din ile dovlet işleri kanştırılmaz deniynr. Ama sizler bu ilkeyi unutup, daha doğrusu kulak arkası td!p sorunlarımızı bazı çevrelerin çı karlarına uygun bir blçinıde çarpıtmaktasmız. «Müslüman kardeşim, sen sa çını başım açıp, sokaklarda evsiz barksız kadınlar gibi gezemezsin» diyorsunuz. Çok gUzel doğrusu.. Kadmlarımızın so kaçımlmaz bir sonuçtu. kaklara düşmesi ancak bu ŞGAtatürk'Un başlattığı bu em kilde açıklanır, öyle mi ÜlkUperyalizme karşı savaş tam cU Hanımlar? Bunu ancak siz 45 yıl sonra TUrk işçlsi ve sizin gibi düşünenler böyle aTUrk halkı tarafından anlaşılı çıklar. Sorarım sizlere, ekmek yordu. 1965'in 27 mayıs sabahı parası uğruna sokaklara düyollara ve duvarlara şu yazı ya şen kadınlar niye düşmüşler? zılıyordu: «Emperyalizme pay Acaba onların başlannı sokados». Bu, ne kadar derin ve caklan bir yuva, karınlarını do acı bir gerçektl. yuracakları bir dilim ekmekleri Yıl 197H. 54 yıl sonra bir 30 olsaydı sokaklara düşerler miy Ağustos daha yaşıyoruz. Sev di? Bir de onlara soralım: «Isgiyle, coşkuyla, özgürce ve ağ ter miydiniz bu duruma düşme zımızdan şu sözler dökülüyor yi» diye. Cevapları «Hayır» oladu: Bir daha otuz ağustoslar caktır. Hem bizler ml, blz eolmasın ve bu millet bır daha mekçı kadınlar vu da sabahtan emperyalizmin boyunduruğu al akşama dek evde Işlyle, çocutına girmesin. ğuyla mutfakta uğraşan ev kaRizler Türk halkı ve özellikle dınları mı gezip dolaşıyor, eg TUrk gençllfti olarak kendinıize leniyor, açık saçık goziyoşu soruyu sormahyız 30 Ağus ruz? Bizim bunlan yapacak ne tos sabahı: TUrkiye'de emper zamanıtnız, ne paramız var. yalizm ve kapitalizm var mı Olsa bile yapmayız. Yapacfiğıdır? Blz omınla mıicndele edi mız şey «Acaba herkes Döylo yor mUyHzV'Her Tttrk c"nci bu ml duşüntlyor» olacaktır. sorunun yanıtını vermek zorun Evet Ülkücü Hanımlar ve on dadır. O gençlik, \tatürk'ün lar gibi düşünenler... Herkes yarattığı gençlik ise. slzin gibi düşünmUyor. Kadın Mehmet TEZKAN sorunumı daha doğru, daha iyi BASINKÖY bir şekilde düşünenler de var. Ülkemizde kadın sorununa ilericl bir açıdan yaklaşan ve gün geçtlkçe yaygınlaşan bir demek var. Bu dernek sorunlarımıza sizin gibi bakmıyor. «Her lş yo rinde kreş» diyerek çocuklanmı zm iyi yetişmesini, «Eşit işe eşit Ucret» diyerek sosyal eşitli rı, insanları acımasızca har ğin sağlanmasım, «Analığın top cayanlann beyinlerinde bir ı lumsal bir işlev sayılması» vo şık yanar mı, yureklerlnde U «Analığa saygı» diyerek analığa zuntüye benzer bir kıpırdanış gereken degerin verllmesi yoolur mu acaba? lunda biz emekçi kadınların Mutluluğumuza katkıda bu sorunlannın çözumü İçin önem lunmaları İçin, Tanrı.r.n, :insan 11 adımlar atmaktadır. Ve bu soyu»na armağanları olnn do şekilde sorunlarımızı doğru bir ğaya ve omın sevgili yaratıkları biçimde gözler önüne sermektena gözlerini yummak, onlan tü dir. ketmek, akıllı ve yUrakll nar Slz UlkUcüler Uericilerin örcı mı? gUtlU olduğu bUtün kesimlerde Aynca: «Hayvanlan Koruma paralel örgUtUnUzU kurarsımz. Cemiyeti»nin, Gülhano Parkın Fakat biz emekçi kadınlar, kim dakl bu zavallı hayvancıkların ler bizi düşünüyor, sorunlarıdurumundan hiç mi haberlerl mızm gerçek çözUmleyicisl kim yok? lerdir, hangl örgUtlerdir bunu Toplumumuz, insanına, hay gün geçtlkçe daha lyl görüyovanına; doğa'ya bu kadar şef ruz. Ve ben bir emekçi kadm kâtsiz oldukça erlmeye mah olarak tum emekçi, çalışan kumdur. Niçin kendimize sev çalışmayan kadınlanmızı gergislz, sefkatsiz bir dUnya hazır çek sorunlarımızı dlle getlren Uyoruz? bu dernek İçinde örgütlenmeye çagınnm. H. SUNER Ayşe ASLAN Üsküdar tSTANBUL Bir tekstü fabrikasında Işçl Miyaneli işkence çorbasını sever misiniz? TürkiyB Barolar Birllği'nln, olağanüstü toplantısı, DlSK'In yurt çapında gtriştigl direnişler; le tam bir uyum göstermiş, Barolar Birliğinln aldığı kararlar işçüerin DGM'ye karşı giriştiklerl dlrenlşin doğal bir desteği olmuştur. Belki ilk kez, lşçilerle, aydınlaı, öğretmenler ve öbür emekçiler arasmda böylesine bir eylem bağı kurulabilmiştlr. DlSK'in direniş eyleml, bazı gerçekleri gün ytlzüne çıkardı. Örneğin, SUleyman Bey, «DGM nin işçilerle ne ilgisi var?» mı dedi, lşçller eylemlerinden sonra DUM'yi boylamakla anladüar çıplak gerçeği. Ellmin altında, Oguz AygUn ile llhami Ertem'in yasa önerileri var. Bunun 13. sayfasında 9. mad denln Uçüncü ftkrasmda şöyle denlyor: «... 275 sayılı Toplu îş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Kanununda ve 22.11.1972 gün ve 1630 sayılı Dernekler Kanununda yazılı suçlarla 10.7.1953 tarih ve 6136 sayıh Ateşll Silâhlar ve bıçaklar hakkındaki Kanunun değişik 12. maddesınde yazılı suçlar..» Adana'da dlrenişto bulunan işçiler, soluğu Adana DGM'de alınca iyice anlamışlardır, DGM lerin işçi olaylarma bakıp bakmıyacağmı. Adana Devlet Güven lik Mahkemesinin, Uyelerl, «görevsizlik» kararı vermlşler. «Bu işler bizl Ugilendirmez» demişlerdir. Ancak, Başbakanın herkesln gözUnün lçine bakarak söylediğl sözler ortadayken, İşçiler DGM'lere götUrülmüşlercftr. Yeni gelecek yasanın taslağı da ortada. Açık hükmünü yukanya yazdım. Bir de, yasa önerileri, yant taslakları kabul edüdikten sonrakl durum vardır. Şimdi, Devlet GUvenlik Mahkemelerinde görev ya pan tUm yargıçlar, savcılar, 11 ekimde yenileneceklerdir. Yenl gelscekler, cephe iktidarınca suzülerek getirileceklerdir. Iktidarın kafasında yatan budur çünkU. örneğln, paraların Uzerine «Bozkurt» resimleri çizmeye pek meraklı olan bir ilçe yargıcı, DGM'ye atanmak Uzere cephe hükUmetince aduy gösterilebilecektir. YUksek Hakimler Kurulu, YUksek Savcılar Kurulu son seçimi yapacak değiller mi? Ne var bunda işkillenecek, denilebilir. Yüksek Hakimler Kurulu'nun, YUksek Savcılar Kuıulunun seçim yapması varken, niye ona iki katı aday verjliyor öyleyso? Niye YUksek Yargıçlar Kurulları. orneğln kötüler arasından daha az kötüyü seçma du rumunda bırakıhyor? Bunun ada letle, iyi niyot duygusuyla bağdaşır neresi var? Yargıçlara da söyliyeceğlm çok şey vardır. Yargıçlar, gerçekte hukuka aykırı olan, böyle bir atama biçimine karşı çıkmalı, Devlet GUvenllk Mahkemelerinde fîörev almamalıdırlar. Türkiye Barolar Birli*i'nin önerlsi de bu yoldadır. Türkiye Barolar Birligi Genel Başkanı Faruk Erem, DGM'ler için «sivil sıkıyönetim» mahkemeleri deyimini kullandı. Yani, bunlarla iktidann sivil sıkıyöneiiml getirmok istediğini söyledi. Bu sözlerin daha mürekkebi kunımadan, SUleyman Bey, basın toplantısında Faruk Erem'i doğruladı: Gereklrse sıkıyönetlml da getiririz... dedi. Ah, bir sıkıyönetimi getlrebilse, SUleyman Bey zil çalar oynar... 12 Mart'ta yakayı kurtarmış, olanlar önce alınır içeri, artık işkenceden işkence beğen. Mtyanelisinden... Komandolar, faşolar, lddianamelere neler yetiştirlrler, kim billr? Ancak, buna gücli yetmez SUleyman Bey'in, YUksek Askeıî Şura'da trfan özaydınlı'nın konuşmasmdan sonra, .toplantıyı bırakıp çıkmış. Niye? Süleyman Rey'i yakından tanıyan, AP'nin ileri gelenlerl bile, DGM önerileriniıı meclislerden kolay çıkamıyacağı kanısındalar. öyle açıktan demeç ne vermlyorlar elbette. Anadolu KulübUnde, kulislerde konuşuyorlar. Dillerini Ust dişlerine yakın damaklurına vurup, konuşuyorlar: Çırk, çırk... Çıkmaz bu kanun. Bir kez, gayri ciddl. Çıkmasına imkan yok... Bazıları, öyle diyorlar, onlar da AP'li: lhtUâflar çok. 163T1 dışarda bıraksa, TUrklş ile CGP karşı, içeri alsa MSP karşı.. Tam çorbanın içine diiştü bizimkl anladığım... Kulislerde, sonra sonra sözler döndUrülUp, dolaştınlıp Süleyman Bey'in durumuna getiriliyor: .,.:„..>...., Celâl Bey, K&mran Inan'ı destekliyormuş. SUleyman Bey'den öcünü böyle alacakmış kongrede... Ben tahtnln ediyordum. Süleyman Bey'l bağışlamış olamaz Celâl Bey... Daha yakın bir arkadaşı, şöyle konuştu: SUleyman B«y, Urkektlr aslında, o kadar yürekll görünmesine bakmayın. Kendine güvense, komandolara bu kadar yüz verir ml? Kendine güvenen adam, böyle mahkemeler mi kıırar? Daha öncelerl yazmış nuydım, Mehmet Atagün'ün gerçekten say gınlık uyandıracak tipte bir kişi olduğunu? Yargıçlıklar, savcılıklar yapmış bir kişl. Belki bir kez daha ya seçilecek, ya seçilemiyecek. DGM ilo ilgili olarak, SUleyman Bey'in de bilgislyle. bir önerl hazırladı verdi. Süleyman Bey'se, Atagün ttnerislnl geri almayıp, lfi3'U de çıkarmayınca bozuldu. Ortalık da, bundan sonra tam çorbaya döndü. İyi mi? Atagün, Yargıçhk, Savcılık yapmış ama ufak tefekmiş. Bir daha, AP grubunda dövülürse. bunun da altında SUleyman Bey'in parmağı olduğunu bilesiniz. Genel kurullarda üstü kapalı 8öylenenler, kulislerde açık açık konuşuluyor. Ürneğin Anadolu Kulübünde: Süleyman Bey, başka yöntem uygulayacakmış... Şapkadan tavşan çıkarma yöntemi. Şapkadan şimdi, DGM'yi çıkarmayı denedi, olmazsa onun kuyruğuna bir kurdele bağlıyacak... Herkes şaşıracak.. «Aaa, tavşamn kuyruğunda kurdele var, bak Çırk çırk çırk...» Sadettin Bey'le Mutlu ne zaman çıkacak şapkadan? Onlar, şapkada degil çanta da çoktaaaan.. BüyUk kongreyl bekle sen... Genel Kurul salonunda, SUley man Bey'in yanına gellp gidenleri seyredlyorum. Sabri Keskin, suratı asık dolaşıyor. Kastamonu lkiye bölUnmuş de.. SUleyman Bey'in yanında kim ler oturuyor, tanıyamıyorum. Eski bir gazeteci de böyle sorup duruşuma kuuyor. Ayrılırken, şöyle diyor: Seni de atacaklar Içeriye, gö rürsün bak... Colâl Kargüı'ya çok acıdım, SUleyman Bey'in basın toplantısında öldü. Dell dolu derler di. Severdim ben. SUleyman Bey'in basın toplan tısını Cumhuriyet'ten Yalçm Do ğan izlemişti. Yalçın Doğan, top lantıdan sonra, Süleyman Bey'in kaçak güreştigini söyledl. Yalçın Doğan'a göre, Demircl, DtSK'in eylemlerinden dolayı, CHP'ye sataşma fırsatından baş ka bir şey bulamamıştı. Hangl soru sorulsa, SUleyman Bey, sö zü CHP'ye getiriyordu. Pusulayı şaşırmadan bazı gazeteciler, SUleyman Beyle yarış etmlşler. Biri, «Ordu otobüslere el koymalı, grevi durdurmalı» demiş. «İşçiler arasmda da barem getlrilmeli» demiş, bir baçkası. Bu nu da soru dlye sormuş. Böyle sorular şu demek oluyor: Haydl efendim, güzel bir lâl söyleyin de yazalım.. Böyle şeyleri, TRT'deki naylon pazeteciler daha çoİTVe erv iyi yaparlar. Efendim, uçak kazasında ölenler için TUrk halkına bir mesaj yayınlayın, biz de onu kendl sesinlzden yayınlıyalım... Ecevit, bir demeç verdl. SIze bir okuyalım da, slz de ağzının payını veriverin.. Onunkinden önce yayınlıyalım sizinkini... Geçmişten anımsanm, bir Ba kana, atmadığı temel attırılmıştı da, Bakan «Ben böyle bir temel atmadım» dlye yalanlamıştı TRT den. Bunlar da basm kartı taşırlar, gazetecidirler. Gazeteciliği de yere, yerin diblne batırırlar lşte... o GENÇLİĞE SORU Blrinci DUnya Savaşından sonra emperyalist ve terörist devletler gözlerini bir tek yöne çevirdiler. Avrupa emperyallzmi yeni kurbanını bulmuştu; Osmanlı Imparatorluğu. Emperyalizm, Turkiye'ye top la tüfekle gemiyle askerle gelmiştir. Emperyalizmin bundan daha açık geliş tarzı yok tur. Osmanlı Imparatorluğu bu açık olarak gelen empcryaliznıe karşı çıkmadı ve çıkamazdı da. Fakat Ankara'da emperyaliz me, kapitalizme, lerörizme, sömürgeciliğe karşı Uacürk'Un önderliğinde yenl bir Tiırk devletl kuruluyordu. lşte 13MM' nin 21 ekim 1920'de yayuıladıâı tarihî beyanname: «TUrkiye BUyük Millet Meclisi, millî hudutlar dahilinde ha yat ve iştiklâUni temin... atidiy le teşekkUl otmjştir. Binacnaleyh hayat ve jstiklâlini, yepü ne ve mukaddes emel bildiği Türkiye halkını, emperyalizm ve kapltalizm tehakküm ve zulmünden kurtarmak irade ve hukimiyetinln sahibi kılmakla gayeslne vâsıl olacağı kanaatlndedlr.» Ve 26 ağustos günü başlayan harekâtı 30 ağustos gUnU per çinleşti. Avrupa emperyalizml bUyük bir darbe yemişti. Em peryalist devletler geldlklerl gl bl gitmiyorlardı. Topunu, tüleğini, silâhını bırakarak kaçıyorlardı, bir daha dönmemek Uzere. 2. DUnya Savaşından sonra emperyalizm TUrkiye'y bambaska boyutlar altında gelmiş tir. örneğin dış yardınılar, petrol ve madenlerimiz Bu gelişınde no kadar başarıh olduğu tartışmaya değer ayrı bir konudur, fakat gerçek şudur ki 30 Ağustos bir çağdır. Kal kınmamış ve yarı kalkınmış devletlorin uyanmasında, emperyalizme karşı savaşmasında etken ölmuş bir çağ, Atatürk'ün yarattığı bir çag. Hin distan'da, Afrika Ulkelerindn ve en son Vietnam'da emperyalizme karşı bir savaş verilmiştır. Ve emperyalizm her se ferinde maglup oluyordu. Bu fstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi Dekanlığmdan FakUltemizin kıymetU öğretlm llyesl, Matematlk Araştırma EnsUtüsü DirektörU ve Universitemizln eskl Rektörlerinden, Prot. Dr. İOĞ Nazım TERZİOĞLU'nun 19.IX.1976 günU vefat etmis olduğunu büyük bir üzüntU İle öğrenmiş bulunuyoruz. 22 eylül çarşamba gtlnü saat ll'da Üniversite Merkez binasında yapılacak törenl ve Beyazıt Camiinde kıhnacak öğle namazını müteaklp Zincirlikuyu Kabrlstanında toprağa verile cek olan Merhuma Tanndan magliret ve ailesıne sabırlar dlleriz. (Basm: 24814) 10811 SEVGlSlZ BİR DÜNYA «TARTIŞMA» sUtunlarında «Doga düşmanı blr tt. t mu?» başlıklı yazıda değinilen konular; medenî bir oörüşU, r.klı, yüreği olan her lnsanı, düşündürten, acı çektiren, hırçmla^tı ran, utandırtan meselelerden olması gerekır. Ne yazık kl; giderok, vahşl leşip «bana ne?»ci olan bir toplum tablosu çlzmekteyiz. Oysa kl; ecdadımız, tabiatscver UJ1, lnsanseverliği, hakseverliği İle bizlere örnek olmalıydı. Nedense; bugünkü toplumumuzda, duygulu, haksever, yar dımsever, hayvan ve scver kişllere «aklı az» kişl gözüyle bakmak eğilimi yer alıyor. Geçenlerde blndiğim taşıt GU1 hane Parkı'nın önunden geçer ken; kentin gürültü ve hayhuyundan biraz olsun uzaklaşabil me hayaliyle taşıttan inip GU1 hane Parkı'na glrme gafletınde bulundum. Parka glriş biletl almak Uzere yerli ve yabancılann oluşturduğu kuyruğa girdiftimde pışmanlık duygusu kaplaınıştı ıçimi. Ondan sonrakl her adımda UziintUm ve dehşetlıiı artarak, adeta kaçarcasına, Gülhano Parkının sahil çıkış kapısından dar attım kendlmi: *tr adımda şahıt olduğum; doğanm, ınsan eliyle, ayağıyla hırpalamşı, bırakılmışlık ezmişti beni. Hele hele; «Hayvanat Bahçe si» denen çllehanede, Dakımsız Uktan, pislikten uyuzlaşmış, ruh hastası olmuş, sefilleşmiş jrill ufaklı hayvanın, bilinçsiz, adeta eziyetçi bir ziyaretçi kalabalığı karşısında dylesine zavallı ve şaşkın bakışları vardı Ki, sormaym. Insanlığımdan utandım: Sizler • bizler glbi; Uç'ler, beş'ler, yüzler seslenme çaba sında bulunsa, doğayı, hayvanla BAŞSAĞL1ĞI Dejjerll ve iyi Insan Kapfan Pllot Sosyal Sigortalar Kurumu, Adana'da konut yaptıran 62 kişiyi yurdun her yerinde arıyor ADANA Sosyal Sigortalar Kurumu, Adana'da kendilerine konut tahsis etmek için 62 kişiyi yurdun dört bucagmda döne döne ararken, yapımıru bitirdigi 1509 konutu da ayrıca »ahiplerine teslim etmeye hazırlanmaktadır. Adana Havaalanı yakınlarında 19(i9 yılından bu yana yaptınlmakta olan ve sonunda bltirilebilen 1509 konut için başvuranlardan 62'si o gUnden bu yana adres degiştlrdlğinden bulunamamaktadır. SSK da konut lateyen bu yurttaşların haklarının kaybolmasını önlemek için bUtün vasıtalara ba^vurarak kendllerlm anımaktadır. Üte yandan, tanınmış çiftçilerden Hasan GUlek, 1509 konutun yer aldığı yerleşme bölgesinde 10 mllyon liraya modern bir cami yaptıracaktır. Cami için arsa ayrıldıgı, Hasan GUlek tarafından projenin hazırlatıldıgı bildlrilmektedir. Adana'nın en büyük işçi sitesi olan bu bölgede, 1509 sosyal konut dışında, okul, çocuk bahçesi. otopark, kreş, çarşı, açık hava sineması, dlnlenme yerleri gibi tesialer de yer almaktadır. Celal TOPÇUOĞLU'nu kaybetmenln büyük üzünfösü Içlndeylz. Alleslne bajsağlığı ve merhuma Tanndan rahmef dileriz. CJEKERCilER KOLl. $Ti İLAN KARAYOLLARI 1: BÖLGE MUDÜRLUOÜNDEN Bmgemlz ünitelerinde çahştırılmak Uzere aşağıda ünvanı, sınıtı, adedl, derecesl kayıth Teknlk HizmeUer Sınıfı kadroya sınavla «Tejsntk Ressam» alınacaktır. Ünvanı Sınıfı: Adcdi: Derecesl: TEKNÎK RESSAM Son basvunn» tarihl Basvurma yerl Baçvurmada sranacalc belgeler Tek. Hiz. 6 12 11/10/1976 pazartesi günü saat 15.00'e kadardır. Bundan sonra yapılan muracaaUar kabul edilmez. KftrayoUarı 1. Bölge Müdürliiğü Personel Amirliği KUçükyalı ISTANBUL (Telefon: 52 19 00/46) a) Dilekçe (form) b) NUfus hüviyet cüzdanı ash veya onanmış örnegi, c) 3 adet vcslkalık fotoğraı, d) öğrenlm belgesi aslı veya onanmış ömeği, e) Sağlık raporu, I) Savcılıktan ahnacak iyi hal kağıdı, g) Askerlik belşıesi (lîrkekler için) a) 30 yaşmdan büyük olmamak, b) Askerliginl yapmış olmak (Erkekler içir.) c) Endüstri Meslek Lisesi, Yapı Meslek Lisesi, GUzel Sanatlar Akademisi, Tatbiki Güzel Sanatlar Akademist gibi okulların resim, dekoratii sanatları ile ilgill bölümlerinden mozun olmak. Karayolları 1. Bölge Merkezmde 12/10/1076 salı günü saat 9.0ü. a) Türkçe Kompozisyon i b) Matematlk c) Sosyal Bilgller. TUrk Pevrtm Tarihi, d) Meslegl ile ilgill konular (Teknik resim) (Basın: 24674/10786) OKUYUCU MEKTUPLARI Cumhurbaşkanımıza açık mektup Sayın Cumhurbaşkanım, Kıbrıs Barış Harekatımn 2. yıldönümü nedeniyle yayınladığınız mesajı radyolardan duydum. ölen şehltlere rahmet, biz gazilere başarılar diliyorsunuz. Sağolun efendim. Ben Kıbrıs'ta 12 harekâtlara katüdım. Sol kolumdan yara aldım. Gaziyim. Ortokul mezunuyum, bUnyem çok saglamdır. Ancak, slze, bana İş ararken sorulan soruları arzetmtye çalışıp durumumu açıklayacağım. Hayatımı devam etlirmek, dul anama, yetim kardeşlerime bakabilmek için iş aradım. Çeşitli sınavların, örneğin, Toprak Mahsullerl Oıisı. Demir Çelik Fabrikası, Kırıkkale MKE Te slslerı vs. glrdlm kazanamadırn. Bana Milliyetçı partilerden hangisine ne zamandan berl Uye olduftum soruluyordu. Ben de henüz oy kullanma hakkına yenl haız oldum. Parti de tutmama şimdilik gerek yoktur devlnce. her glttiğim yerden elim boş döndum. Kaybettim sınavları. İki ökUzün çektigt karasabanın kıracj topraklarda cılız cılız yetiştirdiği mahsulUmuzU kel, küt dişli dövenle eritmeye çalışıyor, lhtiyar ökUzlerimlzle boz kırlarda yanıyorum. Çalışmak ayıp değll, zoruma giden çalışmak değil, bana Millıyetçl partilerin Uyesl olup olmadığımın sorulmasıdır. Beş Parmak dağlarmda savaşırken şimşek glbi çakıp, yel gibi eserken bana neden hangl partldensin dlye sorulmuyordu? Anladım ki savaşta, askerlik gereğl olacak, yurt fakir fukaranın, çalışma ve de sulh zamanı tesbihl tasavvutu olanların demek. Hem 1921lerde yurdumuza saldıran düşmana karşı koyup, hasta adanu dlrllten Istiklâl Harbinl yapıp TUrk ulusuna Ozgürlük veren dedelerimiz ve Kıbrıs'takl kahraman Mehmetçlk acaba hangi slyasl partlnin Uyesi ldiler? Kamuoyuna ve Türkiye'nln sahaında slze arz ederim. Işyerlerine girerken blz Kıbrıs gazllerlne öncelik tanınsın demiyorum. Ancak böyle mantık dışı, akıl kân olmayan sorular UzUcUdUr. Devlet kadrolanna ehll klsller ahnması gereklldir. Ben ve benim gibi sağ kalmıs gazl ar kadaşlarımın torpili de şerefle Kıbrıs Barış Harekâtı gazisi olmanın gururudur. Her 20 tem muzlarda göğsUnU gere gero Kıbrıs'ta çarpıştık diyoruz. lşsiz de olsak bu serefl blzden kimse, torpilll de olsa alamaz diye teselli ediyoruz kendimizl sayın Cumhurbaşkanım. Kore'de savaşanlar aylıfia baftlandı. Biz Kıbrıs'ta savastık. Ma> aş ya da sadaka değil ls lstlyoruz. Işaizliğimize çare bulunmasına öncülük yapmanızı diler, saygılar sunarun. llyaa AKDEMİE Utaılosla Kurtuluş Mah. Altınblsar BOR îzmit Haydarpaşe arasmda yılbaşından itibaren elektrikli tren işleyecek İZMÎT , lzmit ile Haydarpaşa arfsında yapım^tamamlanmış olan çlft demiryolu hattı Uzerinde elektrikli trenler yılbaşından sonra islemeye baslayacak%tir. ' Demiryolu hattmın döşenmesl İçin toplam 315 milyon llralık harcama yapıldığını bellrten llgi111er, elektrikli trenlerin lzmit Aritlye arasındakl bazı bölümlerde sehir içi dahil tek hat Uzerınden lşleyeceglnl ve Herlde bu bölümlerde de gidiş gelis yollarının nyn ayrı oİAcagını açıklamışlardır. (a.a.) Emekliler eşitlik istiyor Devlet baba, kapısında kul olanları, yıpranmış kişileri, emeklileri ve daha bir çok yok sul, muhtaçları, sosyal Rüvenllğe kavuşması gerekenleri sorum Hılugunu yuklenmiş durumdadır. Bundan kuşkumuz yoktur. Memnunuz bu girişiminden. Fakat bazı haksızlıklara yol veriliyor. Bu da ayncalık diye kamuoyuna aksediyor. Haklı olarak kamuoyunda sert tepkilere yol açıyor. Mıde bıılandırıyor. Devlet memurlarının hak ve hukukunu belirten devlet memurları kanunu çıkartıldı. Çıkartıldı ama, bir kararname İle son buldu lşlemler. Bu kez de emeklileri ele aldı. Ele almasına aldı ama, 1974 sonrası 1970 öncesl dlye nitelenen bir ayrımla karşımıza çıktı. Bu yıllar ara sında kalan emekliler sankl cezalandırılmış biçimde işlem gördü. lU7:i 1074 yıllannda emek1 olan lkl memuru ele alalım. 1 Ayni maas ayni ikramlye alıyorlar. 1974 emeklisi yeni kanundan yararlandı. Dört misll ikrumlye (arkı aldı. 1973 emek 11si alamadı. Arada kalan dört devrenin günahını kim çekecek? Sosyal adalet bu mu? Böyle ml tecelll edecek Sosyal adalet?. Bir an evvel bu bUyük haksızhğın glderllmesl dlleğlmlzdlr. Sallh KUTLD Emeltli Eğltmen Basvurmada aranacak Bzel sartlar SmaT tarthi Sıaav konuları