04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
uepremıer vsKyanus çevresınae oıuyor Ünlü deprem uzmanı Charles Richter'e göre depremlerin % 80'i Pasifik Okyanusunun sınırları çevresinde meydana geldi. 19531963 ve 19641976 yılları arasındaki dönem lerde büyük depremlerin sayısında bir azalma oldu. Ancak 1976 yılında büyük depremler /ine kısa süreli aralıklarla meydana gelmeye başladı SOVYETIER BİRLİĞİ özbekistan Kyzylkum Tıengs.n Temmul BU YIIIN İIK 8 AYINDA DÜNYANIN ÇEJiTli BÖLGELERİNDE MEYDANA GELEN DEPREMLER ıviısırm dış borçları 160 milyar liraya ulaştı U. S. NEWS AND WORLD REPORT'A GÖRE. SEDAT'IN BATI'YA AÇILMA POliîiKASI, MISIR'IN SORUNLARINA ÇÖZÜM GETiRMEOi. KAHiRE'DE BiR KAÇ Yll ÖNCESiNE DEK 1100 LiRA OLAN APARTMAN DAiRELERi, JiMOi YABANCI İŞAD^MLARINA AYLIĞI 20 BiN LiRAYA KıRALANIYOR. MISIR'DA ZENGiNıN HER GEÇEN GÜN DAHA ZENGiN, YOKSULUN DA DAHA YOKSUL OIDUĞUNU BELiRTEN U.S. NEW5 MUHABiRi. .KAHiRE SOKAKLARINDA iTHAL MAU SPOR OTOMOBiLLER, AT ARABALARIYIA YARIJIYOR. DiYOR. İ ld »T Içtnde önc« Çin'de sonra FHIplnier'de meydana gelen büyük depretnler. bu konuya güncellik kazandırmış ve azmanlar arasında yoğun tartışmalara yol açnuştır t'nlü deprem uzmanı Charles Richter'in bu konuda «The Times» gazetesinde çıkan yansını okurlarımna sunuyoruz: «Bir depremin şiddeti deprem bölgesinden uzaklardaki sismograflann kaydettiği titreşimlerin büyüklüğüne göre ölçülür. Böylece büyük depremler, dünyamn her yanında kaydedilir. Genellikle 6 şiddetinden büyük depremler tehlikeli ve yıkıcı depremlerdir. 7 8 şiddetindeki depremler «önemli», 8 veya şiddetli depremler Ise «büyük» depremlerdir. Şimdiye değin 8, 9'dan daha şiddetli deprem kaydedilmemiştir. Asağıda 1976 yılında kaydedilen önemli depremıerin listesl görülebüir: 2 şubat Guatemala (7,5); 6 mayıs İtalya (6,9); 16 mayıs Sovyetler Birliği (7.3); 7 haziran Meksika (6,6); 26 haziran Yenl Gine (7,2); 28 haziran Çin (8.2); 17 agustos Batı Çin (7,1), 17 ağustos Filipinler (8). bir DÜJME CÖRÜIDÜ deprem olmuştur. Alaska depreminden sonra 1976 yılına kadar büyük depremlerin sayısında yine bir düşme görülmüştür, Bu yıl ise. büyük depremler yine kısa süreyle birbirini izlemeye başlamıştır. Pasedena'daki Teknoloji Enstitüsü yönetmenlerinden Prof. Don Anderson büyük depremlerin sıklaştığı dönemleWe dünyanjn dönüşündeki değişimler arasında baglantı kurmuştur. Bu değişimler, günlerın uzunluğunda ve kutupların mevkiinde değişimlere yol açmaktadır. Bu gibi olağanüstü gelişmeler, Kuzey İtalya ve Pekin'in çevresi gibi dünyamızın beklenmeyen bölgelerinde büyük depremlerin meydana gelmesine yol açabilmektedir. Bu tur sürprizler gelecekte devam edebilir.» (Dıs Haberler Servisi) I RİCHTER, KUZEY İTALYA VE PEKİN'İN ÇEVRESİ GÎBf BEKLENMEYEN BÖLGELERDE MEYDANA GELEN «SÜRPRİZ DEPREMLERİN» GELECEKTE DEVAM EDECEĞİNÎ BELİRTİYOB • I yan Amerikan US News " and Worid Heport dergisi m'ihabiri Dennis Mullin, ülkesme döndüktcn sonra Mısır'a ilişfcn anılarını yazarken, Sedat ın «Batıya açılma» politikasının, bu ülkenin sorunlarına çözüm getirmediğini, Mısır'da zengmın her geçen gün daha zengin, yok suiur. ise daha yoksul olduğunu, beliniyor. Mısır'm dış borçlarının 160 milyar liraya ulaştıjını kaydeden Mullin. hızlı fiyat artışlan ve enflasyonist bastçının orta sınıfın omuzlarına ağır yük ler yükîediğini yazıyor. Dennis Muüin Mısır'ı şöyle an latıyor: «Mısır'da zenginler hâlâ zengin, Kahıre caddelerinde jet gibi giden ithal malı spor otomobiilerini, at arabalarıyla yarıştıayorlar, yoksul mahalleleri bir sokak ötesindeki gece Kulüp lerinin «aircondition»lu salon larmda ithal malı içkiierini yudurrJuyorlar. Kahire'de daha bir kaç yıl öncesine dek aylık kirası 70 dolar (1100 lira) olan apartman daire leri, şimdi yabancı iş adamlan na aylığı 1200 dolara (20 bin lira) kiralanıyor. Mısır'ın bir çok kentlerinde hâlâ konut sıkıntısı çekiliyor. Genç çiftlerin, oturabi lecekleri bir daire bulamadıklan için bazen evlenmelerini iki yıl geciktirdikleri bile oluyor. Mısır'da orta smıf, hızla yükselen fiyatların, gıda maddeleri sıkıntısının, enflasyonun ve ekonomıdeki bunalımm günlük yaşama diğer yansımalarımn tüm agırhğını omuzlarında hissediyor. Öte yanda Mısır hükümeti de büyük güçlüklerle karşı karşıya. Yalnızca 1976 yı'.ında Mısır, 38 milyonluk nüfusunu dojnırabilmek için dış ülkelerden 1 mil yar dolar tutannda temel gıda maddeleri ithal etmek zorunda. Bu ülkenin ödemeler dengesi açı ğının da bu yıl 3 milyar dolara (48 milyar lirai ulaşması bekleniyor ki bu rakam, Mısır'ın as keri alandaki harcama ve borç larını kapsamıyor. Mısır'm borç ları konusunda yapılan hesaplar, bu ülkenin 10 milyar dolarlık (160 milyar lira) dış borcu oldu ğunu, bu borcun 80 milyar liralık bolümünü ise, Sovyetler Bir liğinden alınan silâh ve diger savaş malzemesinin oluşturdugunu gösteriyor. Devlet Başkanı Enver Sedat ise Batı'ya açılma politikasım ilân ettikten bir süre sonra, Ortadoğu ve Basra Körfezi ülkelerinde bir «yardım arama» gezi sine çıktı ve petrol zengini dost lanndan âcil borçlannı ödnmek için ıik aşamada 2,8 milyar dolar elde etti. Sedat, söz konusu ülkelerden gelecek beş yıl içinde 12 milyar dolar yardım alacağı nı umuyor. Amerikalılar da bu konuda çok cömert davrandılar ve 1976 yılı için 1 milyar dolar lık para yardımımn yanı sıra, gı da yardjnunda da bulunduiar. Batı Avrupa ve Japonya da 200 milyon dolarlık yardımla ABD nın izinde yürüdü. Yetkili çevreler Mısır'ın gelecek için umut veren gelir kay naklannı sıralarken. Süveyş Kanalı, petrol ve turizmden söz ediyorlar. 1976 Arap ..srail savaşı sırasında kapanan Süveyş Kanalının 1975 haziramnda yeni den uluslararası ulaşıma açümasından bu yana, her geçen gün dünyamn en önemli su yollann dan biri olma özelliğini yeniden kazanıyor. Açüdığınuı ilk 11 ayında Kanal'dan 11 bin gemi geç ti. Süveyş Kanalından yılda 500 milyon dolar gelir elde edilmesi bekleniyor. SiSMOGRAFl Sismografi Uml. sadece depremlerin şiddetinin ölçülmesi ile değil, aynca depremler haklundaki tüm bilgilerle de uğraşır. Deprem kaydeden aygıtlara 1850 yıllannda rastlanır. Fakat ilk gerçek sismograf 1880 yılmda Japonya'da bir grup îngiliz bilim adamı ve raühendis tarafından kurulmuştur. Ingilizler, Japon hükümeti tarafından, bu konuda yardım etmeleri için ülkeye davet edilmişlerdi . Önceleri bu sismograflann amacı, topraktaki titreşimieri aynntılı biçimde kaydetmektı. 1889 yılmda ise hassas sismograflann büyük depremlerden sonra meydana gelen sismık dalgalan her mesafeden kaydettikleri ortaya çıktı. GUnümüzde iyl donatümıs tek bir sismografi istasyonu dünyamn herhangi bir yarunda meydana gelen büyük bir depremi tüm aynntılan ile kaydedebüir. ÇiN'DE MEYDANA GELEN $iDDETli DEPREM, 6 MiLYON PEKiNLiNiN YAJAMLARINI ÇADIRLARDA SLJRDURMEIiRİNE YOLAÇTL, OKYANUS BÖIGELERİ Insanlık büyük depremler hakfcmda âynnhh ve güvenilir bilgiye ise ancak 1896'dan sonra kavusabilmiştir. Bu bilpiler ışığında ortaya çıkan ilk gerçek büyük depremlerin merkezlennin genellikle okyanuslann bulundugu bölgede olduğudur. Depremlerin aşagı yukan °i 80'i Pasifik Okyanusunun sınırlan çevresinde meydana gelmiştir. Richter deprem ölçeği ise 1932 yılında kurulmuştur. Bu ölçek başlangıçta sadece Kalifomiya bölgesindeki depremleri kaydetmek amacıyla kurulmuştu. Ancak sonralan Profesör Gutenberg'in de işblrliği ile dünyamn her vaıundaki depremleri kaydedebüecek şekilde geliştirilmiştir Amerika'da bir kongreye katılan 152 kişi esrarengiz bir hastalığa yakalandı A EL • CUMHURRiYE BÜYÜK DEMEMLER YILI 1906 yılı tarihe büyük depremler yılı olarak geçmiştir. Bu yjl 8 şiddetinde bes büyük deprem keydedilmiştir. Özellikle San Francisco ve Valparaiso'da meydana gelen depremler büyük can ve mal kaybına yol açmıştır. Yeni Gine, Orta Asya ve Ekvator'da meydana gelen büyük depremler ise, nüfusun yoğun olmadığı bölgelere rastladığından Uk ikisi kadar büyük hasara yol açmamışlardır. 1906'dan sonra büyük depremler daha seyrek meydana gelmeye başlamıjtır. (Yılda bir ya da iki). Bu durum 1953 yılma kadar sürmüştür. 7 ilâ 8 arasındaki önemli depremler ise yılda asagı yukan 20 kez meydana gelmiştir. Güney AfrikaIsrail işbirliği ağdat'ta yayınlanan ElCumburiyye gazetesinde yer alan, Israil'le Güney Afrika'daki beyaz azınlık rejimi arasındaki yakınlaşmaya ilişkin, Mazhar Arif imzalı yazıyı sunuyoruz: TelAviv ile Johannesburg'daki iki ırkçı rejim arasında kurulan işbirliği sürekli olarak artmakt» ve her feçen fün yeni boyutlara ulaşmakta, yeni içerikler kazanmaktadır. Akla gelen ilk soru şudur: Bu işbirliği kimJerin yarannadır, yakın ve uzak hedefleri nelerdir? Bu soruların karşılığım ararken, İsrail Güney Afrika Işbirliğinin Afrika halklanna, Arap ulusuna ve dünyadaki diğer bütün halklara karşı geliştiğini görmek için büyük bir çaba harcamaya gerek yoktur. Bu işbirliğinin arkasında Amerika'nın ve bilinen kimi NATO çevrelerinin çıkarlan yatmaktadır. Çonkü soruıı. emperyalizmin ekonomik, siyasal ve askeri stratejisiyie iigilidir. Çin Hindi venil^isinden sonra Asya ve Afrika'daki siyasal ve askeri haritaları yeniden tlüzenlemcyi planlavan emperyalizmin şu amaçlara yönelmeye baıjladığı artık bilinmektedir: Arap dünyasındaki ve Afrika'daki ulusal kurtuluş hareketlerini engellemek, Arap petrollerinin geçtiği deniz yoUannı denetim altına almak ve hu petrollerin kavnaklanna yakın bölgelerde kalmak. Büyük Okyanus'la Hint Okyanusu ülkelerinin bir bölürnüne ve iiçüncü Dünyadaki diğer ülkelere siyasal, askeri ve ekonomik baskı yapmak işgal altmdaki Filistin'in ve Güney Afrika nın stratejik durınnlannı korumak. Bu durum, söz konusu bölgelerde bulunan ilericl ülkelerin ve ulesal güçlcrin, emperyallzmle ırkçı rejimlerin ortak çıkarlannın hem kendi ulusal bağunsızlıkları. hem de dünya barışı için oluşturduğu büyük teblikeyi görmelerini ve buna karşı siyasal mücadele vermelerini zorunlu kılmaktadır. Ancak, bugüne kadar görülen odur ki, verilmesi gereken siyasal mücadele. İsrail ve Güney Afrika'daki ırkçı rejimlerle onların koruyucularırun işbirliği arkasında yatan tehlikenin ulaştığı düze>ln altında kaimıştır. Bu durum da, saldırganlara, aralarındaki işbirliğinl sürekli olarak tırmandırma olanağuıı ve cesaretini verıniştir. Onlar artık, Afrika ve Asya'daki ilerici ve ktırtuluşçu güçlere karşı kurdukları ittifakın arkasında yatan gerçek niyetlcrini gizlemeye bile eerek görmemektedirler. Nitekim dünya kamuoyu, onlann, çatışmalaruı meydana jjeldiçi bölffelerin dışında bile savaşma hazırhklan yaptıklanndan söz eden seslerini duymaya başlamıştır. Hatta bu tehditler. Güney Afrika ırkçılannın Angnla'va saldırmalan ile ve siyonist komandolann binlerce kilometre uzaklıkiaki l'?anda'nın Entebbe havaalanında girişrikleri operasyonla uyguiamaya bile konmuştur. Bugfinlerde de İsrail. Güney Afrika ve Rodezya'daki ırkçı rcjimler, uerektiğinde dünyamn başka bölgelerinde de benzer girişimlerde bulunabileceklerini föriiltülii biçimde söylemekten çekinmemektedirler. Ancak ştırası da kcsindir ki. Güney Afrika'daki ve tsrail'deki ırkçı rejimler, efer Amerika ve bazı müttefikleri tarafından kendilerine askeri. ekonomik ve siyasal yardımda hulunulmamış olsaydı, bu ve benzeri suçları izleyetnezlerdi ve şurası da kesindir ki. eçer Afrika ve Arap ülkelerindeki ulusal ve ilerici güçler, kendi aralannda ulusal cepheler tnırmuş olsalardı ve mücadelelerini en iyi biçimde koordine etmesini bilselerdi, TelAviv ve Johannesburg'daki ırkçı rejimlerin isledikleri suçlar süreklilik kazanamazdı. Oysa Afrika ve Arap ülkelerindeki ilerici ve ulusal Rüçlerin kendi aralannda işbirliği vapmalan ve mücadelelerini birleştirmeleri. aslında vainız kendi ulusal bağımsızlıklan ve kendi kitlelerinin çıkarlan açısından değil. aynı zamanda irelecekleri ve dünya bansımn geleceğ] bakımmdan da gereklidir. Gerek Arap ülkelerindeki ve gerekse Afrika kıtasındaki Eelişmelerin ışığı altında, bugün için ve bupünkü ortamda istenmesi ve uymjlanması ırereken tek möcadele biçiml budur Dileyelim ki bundan sonra bu mücadele biçlmi gerçekleşsüı. (Dış Haberler Servisi) B İ5IİSNA Ancak 1953 yılı; bir istisnadır. Bu yıl Tibefte çok şiddetli bir deprem olmuş, bir iki ay sonra ise çeşitli yerlerde şiddetli depremler meydana gelnüstir. 1953'ten sonra on yıl, büyük depremlerin daha seyrek meydana geldiğı görülmüştür. Bu dönemde meydana gelen depremlerin tümü 8'den daha az şiddetH olmuştur. Ancak 1964'te Alaska'da 8,5 şiddetinde. AMERİKA'DA ÖLÜM ORANI GEÇEN YIL EN DÜŞÜK DÜZEYE İNDİ merika Birleşik Devletlerinın Philedelphıa kentinde bazı şüpheli ölüm olaylarımn meydana geldiği, kenttekı bütün doktorlann seferber olmasuıa rağmen ölüm nedeninin bulunamadığı bildiriliyor. Le Point dergisinin verdiği bilgilere göre, Eski Muharipler Derneğinin 152 üyesi, Philedelphia kentinde yapıiaa kongreden sonra teşhis edilemeyen bir hastalığa yakalanıruş ve bu hastalardan 27'si kısa bir süre sonra ölmüştür. Doktorlann «Lejyoner hastalığı» adını taktıkları bu esrarlı hastahgın şiddetli bir grip gibi başladığı, ateşin yükselmesi ile beraber başta şişmeler ve akciğerde ödemler meydana geldiği belirtilmektedir. Uzmanlar teşhis edemedikleri bu hastalığın geçen yıl New Jersey'de görülen İspanyol =Tibi olması olasılığı üzerinde durmaktadırlar. Bilindiği gibi İspanyol gribi 1918 ve 1919 yılları arasında, dünya savaşındaki kayıplar kadar ölüme yol açmıştır. Bu olay üzerine Philadelphia'daki tüm doktorlann, hastane ve Üniversitelerle birlikte hareketa geçerek, polis sorgularını andııan geniş bir araştırmaya giriştiği bildirilmektedir. Bu amaçla kongreye katümış olan 2000 kişiye çeşitli sorular yöneltilmiştir. «Kongre salonunda nerede oturdunuz?» «Hangi otelde kaldınız?.., «Hangi asansörleri kullandmız?», «Hangi lokantalarda yemek yediniz?» biçiminde 23 soruya alman cevaplar deferlendirilmek üzere bir elektronik be>ne verilmiştir. Bundan başka 1974 yılında aynı demeğin yaptıfı kongreden sonra da, 1?. üyenin aynı hastalıktan ölmüş oldugu anımsanmıştır. Ancak o tarihte bu olay üzerhıde fazla durulmamıştır. Uzmanlar önceki ölüm olaylanyla şündi ölenler arasmda ortak bir neden bulunup bulunmadığını arastırmaktadır. Bulaşıcı olmadığı saptanan bu hastalığın iki olay haricinde başka bir zaman görünmeınesi de hayret uyandırmıştır. Uzmanlar dernek Uyeleri haricüıde bu hastalığa tutulan iki şöförün de üyelerle beraber geziye katıldığını saptamıştır. Yapılan araştırmalarla ölenler arasında ortak noktalar meydana çıkarılınca hastalığın altındaki gizüı de çözülebileceği sarulmaktadır. İlgilîler olumlu bir sonuca ulaşılmaması halinde dahı araştırmanın gereğinde üç yıl daha sürdürüleceğini açıklamıştır. (Dış Haberler Servisi) PHilADElPHiA'DA QXi MUHARİPIER DERNEGi'NiN KONORESİ'NDEN SONRA HASTALANAN UYEIERDEN 27 Si OLDU PETROL ÜRETiCiSi Mısır'ın petrol üretimi de her geçen gün artıyor. Bu . ıl i'k ez petrol üreticisi durumuna gele cek olan Mısır'ın petrolden 350 milyon dolar elde etmesi bekleniyor. Tahminlere göre bu ül kenin 1980 yüındaki petrol üretimi günde 1 milyon varile ulaça cak. Kızıldenizle Akdenizi birbiri ne bağlayan petrol boru hattınin da hemen hemen tamamlanmış oldugu gözönünde bulundurulacak olursa, Mısır'ın 1980 yılmda petrol gelirlerinin 1,2 milyar dolara ulaşması bekleniyor. Mısır' da 33 yabancı firma petrol anyor. Bu yabancı firmalardan birinin yetkilisine göre Mısır 10 yıl içinde Küveyt düzeyinde bir petrol üreticisi olacak. Enver Sedat'm Batı'ya açılma politikasının bir sonucu olarak yabancı iş adamlan diğer alanlar da da geniş yatınmlar yapıyorlar. Hilton, İntercontinental ve Marriott gibi Amerikan firmalan. Mısır'm çeşirii kentlerinde turistler içuı büyük oteller insa etmeye beşladılar.» (Dış Haberler Servisi) ÎNGiLTERE'DE YAĞIŞLARA RAĞMEN SU SIKINT1SI DEVAM EDECEK LONDRA Ingütere'de haîta sonunun yağışlı geçmesine rağmen îngiliz hükümeti, su sıkıntısının süreceğini belirtmiştir. Ingiltere'de sx>n 200 yılın en kurak geçen yaz mevsimînden sonra hafta sonunda jağışlar başlamıştır. Gözlemciler, Galler bölgesinde ve adanın bir çok kısmında yağışlann sele neden olduğunu belirtmişlerdir. Bu arada kuraklığın etkilediği Belçika ve Fransa da son günlerde yağış almaya başlamıştar. Ancak Fransız yetkililer en çok yağış alan bölgenin kurak bölgeler olmadığuıı, sayfiye kenti Riviera'nın olduğunu bildirmişlerdîr. Fransa'da yetkililer son yagışlarm kuraklığı olumlu yönde etkilemediğini belirtmcktedirler. Hovvell, «Gelecek yıl ekonomimizin kuraklıktan etkilenmemesi için yağışlann yılbaşına dek sürmesi gerekmektedir» demiştir. CARTER: «ABD'DE BAŞKAN YOK. FORD İLE KiSSiNGER BU GÖREVi BİRLİKTE YAPIYORLAR» > E YORK Demokrat ParTW tinin başkan adayı Jimmy Carter, Atlanta'da verdiği demeçte, «ABD'de dış politika konusunda başkan yok. Henry Kissinger Dış işleri Bakanlığının yanı sıra bu görevi de birlikte yürütüyor» de miştir. Ford'un d:ş politikadaki tutumunu sert biçimde eleştiren Jimmy Carter ve seçime birlikte katılacağı başkan yardımcısı senatör Mondale, Pord yönetimınia özellikle yabancı ülkelerde yaptığı silâh satışlannı eleştirmiş, «Amerika şimdiye kadar demoıcrasinın silâh deposu olmakla iftl har ederdi, şimdi sadece bir silah deposu naline geldi» şe£linds konuşmuşlardır. Amerika'nın bu tutumu yüzün den şimdi bütün dünyamn bir silâhlanma yarışı içine girdigini öne süren Carter ve Mondaie, Kissinger ve Ford'un, «Son daici kada» Sovyetler Birliği ile bir stratejık sılâhiarı sınırlandırma aniaşması ınızalamanın telâşı ıçi ne ^irdiklerini iririio otmisiorHi. W ASHT\GTOV Amerflsa'da 1975 yılmda ölenlerin toplam nüfusa oranlarınm en düşük düzeye indiği bildirilmektedir. ABD Sayım Bürosu tarafından yapılan açıklamaya göre 1975 yılında Amerika'da 1 milyon 910 bin kişi ölmüştür. Bu rakam toplam nüfusla karşılaştırıldığmda ABD'de ölüm oranınm geçtifimiz yü % 8,4 olduğu görülmektedir ABD'de 1900 yılında ölüm oranı % 17,2 iken, 1950 yılında bu oran «,« 9,6'ya inmiş. aradan yirmi yıl geçtikten sonra 1970'te ise ancak % 0,2'lik bir düşüs görülmüştü. Amerika'daki çeşitli istatistik bürolanndan yapılan açıklamalarda. yüzyılımızm başmda ortalama ölüm yaşının kadınlarda 48, erkeklerde 46 oldugu, 1974 yılında ise bu rakamın kadınlarda 76 'ya, erkeklerde ise 68'e yükseldiği belirtilmektedir. Uzmanlar insan yaşamımn uzamasında, tıp slanındaki gelişmelerin önemli katkısı olduğunu, ayrıca kişilerln de günlük yaşamlanna her geçen gün daha fazla dikkat ettiklerini kaydeünektedirler. ABD'deki ölümler konusunda yapılan diger bir araştırma da, bu ülkede son yıllarda kanser, cinayet ve intihar sonucu meydana gelen ölümlerın hızla artmasına karşılık; kalp. karaciğer. böbrek ve şeker hastahklan sonucu meydana gelen ölümlerde azalma görüldüğü Jfade edümistir. ( D a Haberler Servisi 1 ZSA ZSA GABOR VE KÖPEĞI , > ı ÜNLÜ SİNEMA OYUNCUSTJ ZSA ZSA GABOR ÎLERLEYEN YAŞINA RAGMEN, HOLLYWOOD SOSYETESİNDEKİ «CANLI» YAŞANTISINI SÜRDÜRÜYOR. GEÇEN HAPTA YEDİNCİ KOCASINDAN BOŞANDIKTAN DÖRT GÜ>) SONRA SEKİZİNCİ EVLİLİGİNİ DE YAPTI. ZSA ZSA GABOR, Bü DENLİ SIK EŞ DEĞİŞTİRMESİNE KARŞIN, YILLARDIR KÖPEĞİNİ YANINDAN AYIRMIYOR. TÜM DAVETLERE, KOKTEYLLERE, HATTA PİLM GALALARINA «CENGİZ HAN» DA ZSA ZSA GABOK'LA BİRLİKTE GİDİYOR...
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle