Katalog

CUMHURİYET 5 TEHMÜZ 1975 Cül üreticileri "Hökümet ahın bizim gülümüzü, bızi tüccara, tefeciye tutsak kılmasm,, diyorlar Gül sonu... îsparta yöresinde «Gül sonu» eözcüğü Orta Anadoluda «Harman sonu» ya da Ege'de «Tütun sonu», «Tütün satımı», Karadenızde «Fındık sonu ve «Çay satımı» eözcükleriyle es değerlidir... Yaşamını toprakta sürdüren lnsanlann «son» sozcüğü alm yanlandır. Başbakanımız Süleyman Demirerin kendine özgu deyişiyle «Teşkilâtlanmamış kredi müesseseleri» bu «son» sözcüğüyle köylünün kanını emmeTîtedir. örgütlenmemiş kredi müesseseleri olan tefecüer bugün beş vakit namazmda niyazmda kişıler olup, adlannın başına nedensa «Hacı» sozcüğü koydurmaya özen gösterirler. Bundan ötürü bu kişüer Hacı Osman, Hacı Mehmet gibi adlarla tanınırlar. Bu kişılerin meslekleri ise manifaturacüık, hahcüüc, toptan bakkahye gıbi işlerdir. Beş vakıt namazmda niyazında olduklan lçin de anahtarU MSP'ye bağhdırlar, hatta 1 ve ilçe yönetim 1 kuruUannda görevlidirler. Köylü kış aylannda sıkmtıya düser. Kooperatifler yardım eUni uzatmaz, banka kredi vermez. Köylünün tek nğınacağı kişi t*v fecldir... • • TARTIŞMA C4 Gül Üreticilerî ÖNCE ÇUVALDIZI KENDİMİZE,, yapmaktır; başlığından büyük puntolarla reklâmlara gırışıp akla gelen gelmeyen «türlü çeşıtlı» kandırmacalarla halkı oyalamanın yaran, anlamı nedır? Çuvaldızlar az büe .. Saym Tanju yazısında bır kaç yerde «Cumhuriyet dışındaki gazeteler» deyımini kullanıyor. Çunkıi, Cumhuriyet gazetesı geçen yıl c,'c 34.7, bu yılın ılk yarısında da « 0 30'luk bır ~ ıierleme kaydetmış, yeni okuyucular kazanmıştır. Yazarın sadece rakamlar vererek Cumhurıyet'ın yeni okuyuculara kavuşması üzerinde fazla durmaması, biz Cumhunyet okuyuculan açısından çok önemli bır odak noktasıdır. Yakm geçmıste «OlağanüstU bir dbnem»de Bilinen nedenlerden dolayı Cumhuriyet okuyuculannın sayısı hızla düşmuş, o karanlık donemden sonra ise, okuyucular eskı Cum huriyet'lerıne kavuşmuşlar, yine hızla okuyucu sayısı yukselmıs ve yukselmeye devam etmiştir. Evet, radyo ve özellıkle televizyon ga?;te okuyucularının sayısını Pıyangolara karşın etkılemış, azaltmıştır. Cumhurıyet'ın ise artmıştır. Niçuı? Bu, toplumsal bakımdan yeni ve üzerinde durulacak bır inceleme konusudur. Bize gore; Cumhunyet, hiç bir dönemde pıyangoculuğa heveslenmemış, allı pullu bır yayın organı gorüntüsüne bürünmemiş, seks resimli sayfalar duzenlememış ve daha baçka özentilere yönelmemlştir. Öyleyse, Cumhurıyet'm yayın ılkelerinde sağlam yol vs yontemler vardır. Halka, okuyuculanna içtenlıkle güven veren, cıddî yurt gerçeklerme bakış açısı çağdaş bır yayın organı... Ataturkçuluğe ve devrım ve ilkelerıne baglı, savunan bir gazete.. Yazarları 1 nançlı, değerlı. halka yör.elik... Cumhunyet bır halk unıversıtesıdır bence. Basınımızın Cumhurıyet'ten oğreneceği «değer»lerın sayısı az degıldir. Cumhuriyet, Cumhuriyet dönemımizm bir sımgesı olmustur. Bu, bır yaranma ve abartma olamaz. Genel kapsamı ve anlamı olan bir göruştür. Kemal ÜSTÜN RöportaJ ve fotoğraflar: Hikmet ÇETİNKAYA GtHer Üreticiler tefecîden yüzde 100 faizle kredi alıyorlar KöylU gelir tefecl Haa Mehmet efendinin dıikkânına» Şöyle sıkıla sıkıla anlatır derdini. Hacı Mehmet köylünün «ıinntamBI gözlerinden anlamıştır. «Isler çok kötü, beş kurusum yok!..» Köylü perişan, düstü dusecek, yıgüıp kalacak... «Aman Hacı etnml perlşan durumdayım. Sen bilirsin, etme eylame...» Tefecl Hacı kumaı kumass güler... «Ben seni kardeşlmden fazla •everim. Ama elımden blr şey gelmez, hele bır git ögleye doğru gal...» KöylU umutsuz, çıkar gider... Şimdı dinleyelım Yusuf Gun'den tefecl oyununu Isparta'da. . «Boynu bukuk çıkar gıderız Hacı emmının dükkânından. Isparta çarşısında dolanır dururuz öğleye kadar. Öğleye doğru gelırız Hacı emmının dükkânına. Hacı emmı öğle ınmnmı eda etmeye gltmiştir. Hacı emmı az sonra çıkagelir elınde doksanlık tesbihinl şakırdata şakırdata. Oturur iskemleye. Şöyle bir sağa bir sola sallar başını. Bız eUeıinus ttaumuzde gayet saygılı...» «Sizin sıtaşık oldufumızu bfUyor Hacı emmi?» «Elbet bılıyor, tüm numaralar ondan ötürü...» Bakalım köylü lle Hacı emmlnin arasında nasü bir konuşma geçlyor: «Duşündüm taşındun bu işin çıkan ne diye. Sonunda karara vardım, blr yardımda bulunayım diye...» ONBİN SENET, BEŞBİN PARA sandık tsparta'y* ulaşınc» blr açıp bakarlarmı? kl çıka çıka bir iki oy... Sordular baaa, «Nereye glder bu oylar» diye. Baçımı salladım ben de, ne büeyim der gibisine. Çünkü gaseteci değü, gül alıcıraydık. Islamköy'de hanl hanl bir çaİLşma. Bir ay içinde köyün tüm sokaklan asfaltlanacak. Bu arada büyük bir alan yapılıyor. Eh ne diyelim dedık dansa tüm köylere... Islamköy'de ezilmiyor mu gül üreticileri? Elbet eziliyor. Orada tefecı yok mu? Elbet var. Ancak bu ezıklik diğer köylere oranla daha az. Ama bır sömurü düzeni gozle görülecek kadar ortada. KooperatiJt şımdilerde topluyor çiçekleri. Ama parasını ne zaman alacak Uretıci. Orası simdılik bilinmıyor. Islamköyiüler diyorlar ki: «Hökümat alsın blzım gulümüBÜ, bızi tüccara, tefeciye tutsalc kılmasm...» Ama AP'li Mustafa Gürkan ise bir koşulla alıyor köylünün çıçeğmı. Kağıtlar onunde fabrıkatorıin. •Atın bakaum şuraya imzayı..» «Hele bır. okuyayun beyım...» «Al oku...» Okuyor koylü... Gülün devletleştınlmesinı ıstemiyoruz... Bu sozcügun altına ımza atacak. Sonra gülun parasuu gul yağının ıhracatından sonra alar cak. Oh ne güzel, ne güzel.. Tutunde bu başka turludur. thracatçı devletten alır kredıyı. O krediyle tutünü köylüden toplar, ıhracatını yapar ve milyonlar kazanır... Sonra «Ben ülkeme şu kadar dovız kazandırdım» deyıp çıkar ışm içınden. Gülde bunun bır baska biçımı. Beş kuruş vermeden gül. ıhracattan sonra para . Biz ıletehm dedik Islamkoy'lü gul uretıcılerının sorunlarını Saym Demirel'e .. Canlarına tak etmış tefeciler. Şöyle yardım elinin uzamasını ıstıyorlar. Hanl seçımlere şurada ne kaldı diyorlar... Eh biraz da uyanıruslar. Bir bakarsıni2 Ankara'ya dofru yüruyüse çıkmışlar. Olmaz olmaz demeyin, şu dünyada neler olmuyor ki... TARIN: ÜRCTİCİNIN ÇILESl Yılların deneylerind»n süzülup gelen ve gerçekleri dıle getıren devışler vardır. Yanılgıları, haksızlıklan başkalanndan önce kendi ıç dünyasmda arayan, hatta ıgneleyen ve taslayan bır halk deyışı özeleştırıyı yalm bıçimde sımgeler: • Önce ıgneyı kendımıze, çuvaldızı başkasına » Bu halk deyışınde, ararsak. nıce gerçeklerın anlamını ve gızıru buluruz... Değerlı yazar Sadun TANJU, 216.1976 günlü Cumhuriyet'te (Haftarun Raporu) köşesinde sözunu ettıfimız halk deyışını bıraz değıştirmiş ve daha da sertleştirerek «Once Çuvaldızı Kendimize . » dıye yazısını başlık yapmış. Ve inceleme yazısında önce iğneyi defıl, çuvaldızı kendilerine Türk Basmına batırmayı yeğlemış.. îyi de etmiş. Ne olur, bir yürekll poUtik». cı çıksa da Cuvaldızdan vazgeçtik lgnelerl olsun, başkalanna değıl kendilerine batırm» denemelerine başlayabUse!.. Ama onlar nedense hep kendılerinden başkalarını eleştirırler, yererler, hep çuvaldız kullanırlar. Çuvaldızlarla da kalmazlar; kurşun sıkan eller bulurlar; sopa, zmclr, bıçak sallayan kollan korur ve kollarlar... Keyse, burada konumuz politıka, politıkacı değıl, basmdır ya da gazetecılık.. Saym yazar ve araştırmacı Tanju, yazısında bır gerçeği sayıların dılı ile gozler önüne serıyor ve ışık tutuyor: «... 1975 yılı, Türk basını için önemli bir başansızhk dönemi olmustur. Cumhuriyet dışında tüm gazeteler okuyucu kaybetmişler ve en az üç yüt bin yeni okuyucu kazanması beklenen basınımız, eski okuyucularuıdan üç yüz blnlni y1tirmiştir» di>or. Bu konuda gazete adları vererek ayrmtılı açıklamalar yapıyor. Aynca; «Cephe Jktidarı Basınının Durumu», •Büyük Basın Nereye Gl diyor?», «Televizyon ve Gazeteler» ve «Kendi Kazdıgı Kuyuya Düşmek» ara başlıklarıyla "bu onemlı sorunuÇuvaldızları batıra batıra inceleyıp arastırıyor. Ve yazı, «BASIMN GÖREVİ VARDIR» bolümunden aktardığımız şu goruş ve yargıyla noktalanıyor: « .. lılusça böyle siyasî ve sosyal bunalımlar yaşanıldığı bir dönemde, üstelik televizyon ve radyo devlet yayın organlannın işgal edilip halka karşı kullanıldığı «rünlcrde, basın ciddi bir iç eleştiri ile gerçefc görevine >önelmezse, tsHhiroiünü ornamaııtış olur. Bu yazı, çuvaldızı kendimize batırma denemesidir.» Yazar, gozlemlerınde, gorüşlerınde ve yargısmda Bır halk deyımiyle verden göge kadar haklıdır kanısındayım, katılıyorum. Ancak Türk basınmda çok onemlı bır soruna Piyangoculuğa nedense şöy le bir değirup geçmış.. Halbuki, basınımızın sonınlanrun başlannda okuyuculann çoğunluğunun «Kupon makaslamacısı» durumuna düşürülmüş olması gelir. Bır toplum, bu denli «bedava»cılığa ya da «şans talıh» ovunlarına itilmemehdır. Bu tür davranışlarla, kutsal sayılması gereken EMEK, hıçe sayılmakta ve anlamını yitırmektedir. Ahlâkı sadece dınsel ve cınsel açıdan yorumlayan sağcı basın, gazete satışmı pıyango yoluyla yükseltme zorlamasmda Aldatmasında da diyebüiriz hıç b:r ahlâkl satanca ya da «günah» görmüyor mu acaba? Her lsin, her mesleğin temel ve toplumsal gorevleri vardır. Pıyango idaresi plyan^c dü7cnler, gazete çıkarrr.az, Knap yayınlamaz. Basırun göreT,i de «gazete» nıteliğı tasıyan yayın BU NE BiÇiM ADALET? duğu eskl yeni emeklilerin arasındakı uçurumun açılması ile açıklığa kavuşmuş oldu. Tevekkelı değü, dedelerımız: «Eskıye ragbet olsaydı bıt pazanna nur yağardı» demeraışler... Elendım, bır taban tavan modasıdır aldı yurudü, bızlera revâ görulen bir çelık tavan ki, akbabalann hücumundan koronmamız için olacak her hâlde, bızlerin de bu delınmesi mümkün olmayan tavan altında Cumhuriyetimizın 10. yü marşmdaki (Tanhten once vardık, tarihten sonra varız) satınnı, (70'den evel vardık, 70'den sonra varu) şeklıne dönuştürerek okumaktan başka çâremız kalmadı. îşin gerçeğinde yatan acı haklkat ise, dünya hukuk tarihinde, târihi adalet ve târihi kavânın'de eşı emsâli görülmemiş bir denge bozukluğndur ortaya çıkan tabloda gorünen. Emeklilerin durumu oylesine arap saçma dondu kı, hıç kımse, yarın ne alacağını bılemez hale geldı. Tıpkı efendım, at yarışlarının bahsi muştereklerınde ve Mıllî Pıyango'da olduğu gıbı . Emeklılık bır lo'arya oldu sanki. Elınde tuttuğu terâzirun bir kefesine bır kanun koyuyor Devlet baba. otekı kefe havaya kalkıyor. Bir zümreden memnuniyetsizlilt nldalân yükseliyor: Bız de isteruuuuk .. haydi o kefeye bır kanun daha konuluyor, bu sefer dığer kefe havaya kalkıyor, başlıyor karşı zumreden memnunivetsizlık ve «Bız de Isteruuüük» sesleri yükselmeğe. Bu ne blçım adalet kardeşim boyle? Sanki ortada paylaşılamayan bır hazıne varmış gıbi. Şerıatın kestıgı parmak acımaz demişler, buradakı Şerıattan maksat (kanun) olduğuna gore, kanunlar pazarlık. konusu edüemez, münakaşa edılemez, çekısılemez demektir. Amma gelın gorun kı, bızde demokratık anlayışm çok acaip bir tezahüru olarak, muhteUf topluluklar veya zümreler adına ortaya çıkan eşhas, kanunlar konusunda Devlet, ve onun icracı elemanlan ile pazarlığa gınşıyorlar, baskı ıcra edıyorlar ve bu yüzden ışler uzun süre askıda kahyor, birlnin yaptığım ötekı bozmafa çalışryor. Mahalle kavgalannda duyulmayacak sözlerl radyo ve TV'de haber bulteni altında da dınlıyoruz. Bu hengâme arasında, kınun parmağı kimm gozüne girdigi belli degil, 40 rruiyon kafada 40 mılyon değişik fıkir peyda oldu sanki .. Haldun ÇALIKOGLU Isml var cisml yok bir sümrütü anka kuşudur şu adalet denilen nesne vesselâm... Hak eşitUgi, sosyal adalet, hiçbir zümreye üstün haklar tanmmaması gibi lâfları her fırsatta lsitiriz. Adalet MUlkün Tsmelidir demişler. Gerçekta ise, adaletin mtilkün neresindk ol 10 Temmuz'un anlamı Kişi, bir toplumsal varlık, bır biyolojik varlık olmasının yanında, bır hukuksal varlıktır da. Ve bunun maddî önemi büyüktür. Bu nedenle, toplumsal bir kurum olan Hukuk'un ve hukuksal organlann, kuruluşların, uygar dünyamızda her zaman içm yüce yerleri vardır; o yerler, sonsuza dek. çağdaş hukuka inananlarca, onu savunanlarca korunacaktır. Işte, bu yuceliğin önemınl kavramış uygar dünya ulusları, 10 Temmuz'u, Dunya Hukuk Gunu olarak kutlamaktadırlar. Bırde de 10 Temmuz, 1967 yılında. Bakanlar Kunıîunca, kutlanmasına karar verilmış bır ozel gun önemınl kazanmıştır. Ancak, 1967'de ve bugüne değin geçen 8 yılda, 10 Temmu» larda, Dünya Hukuk Günü kutlama programlannda nelenn yer aldıgmı, Hukuk Fakültelerımizce, Adalet Bakanlığımızca, özel hukuksal kuruluşlarımızca (Türk Hukuk Kurumu'nca, Türfclye Barolar Birhğı'nce, Turk Hukukçular Birlıği'nce, v.s. orgutlerce) barolanmızca o gün neler yapıldıgını, ne yazık ki şımdıye dek ogrenebıimiş değılız! Oysa, hele 12 Mart 1971'den bu yana süregelen olaylar ve Toplumsal Devlet, Hukuk Devleti onurunun çiğnendiği, askıya alındıgı yülar nedeniyle, Dünya Hukuk Günü'nün, 10 Temmuz'un degeri, öneml, bır kat daha artmıştır, hiç kuşkusuz. Şimdi öğrenmek istiyoruz, 1976"nın 10 Temmuz'unda, Hukuk ile üglli hangl sorun, gün'ün ana konusudur? Yoksa, unutulmuş mudur bu büyük gün?! Danıştay kararlarının keyft biçimde uygulanmadığı, Türk Bürokrasisi'nin çağdışı anlayışla yönetildigi şu ortamda, şu günlerde, değil Dünya Hukuk Gününün, başlaülacak Turk Hukuk Haftasının, tüm illerinüzı, Uçelerimizi, bucaklanmızı köylerimizi kapsayacak genışlikte organize edılmesinde, duzenlenmesınde büyük yararlar görüyoruz. Taman AKBATAR Gfll yafı kazanı yakılıyor... man şöyle blr bakacak nahlara ve değer verecek hemen: • Metrekaresl yüzelll liradan alayım...» •Etme eylema Haa Osman emmî...» «Senl severiın ben. Brzîm işinuV 6ö oğtü, bak sıkişmışsın...»*" Verecektır metrekaresıni yüEelli liradan halılan. On bin liralık senet imzalamıştır tefeci Hacı Mehmet'e ve almıştır halıları. Hacı Mehmet'ten aldığı halılafı yan yanya satmıştır Hacı Osman'a. Yani üçyüz liradan aldığı on bin lira değerindeki halıyı beş bin liraya vermiştır. Hem Hacı Mehmet kazanmıştır, hem Hacı Osman bu işte. Köylü İse beş bin lira buldugu lçin gül satımına mutludur. Bu mutluluk çok sürmez aslında. Çünkü gelecek yıl yine bağlanacaktır tefeciye. Sanki gobek bagıdır Hacı Mehmet'ler Hacı Osman lar... «Neden vermez devlet blze kredi?» Bu soruya ne yamt verecektlr îslamkoylu Başbakanımız Suleyman Demirel. Saym Demirel'in seçim bolgesidir îsparta... mez. Biz de gül alıcısı, reçelci olarak gırerız. ORMA'ya traktor şoföru olarak gırdiğimiz gibi .. Süleyman Demirel'in akrabalarından kimıleri solcu. Bunlardan tjgltetmen olanı geçenlerde evlendi. Dügünune Demirel'lerden •Irfmse gelmedi. Islamkoy'd» etkinliği gün be gun arttığından çekıniyorlar bu öğretmenden. Isparta'da öğretmenler şöyls konkenı, okeyı bırakıp kbyleri tarasalar kimı gerçekleri göreceklerdır. Aydınlığa geçişte öğretmenlere büyük görevler düstügüne inananlardanım. Isparta'ya yırmi kilometre ötede Gdnende halkın bugünkü bilinç düzeyine ulaşmasına tek neden ogretmenlerdır. MC hükümetiyle bırlıkte Gonen'de öğretmen ve öğrenci kıyımı olmustur. Faşo ofretmenler Gönen'e atamnışlardır belırli gorevlen ustlenerek. Ama koy halkı o'nlara gereken yanıtı vermıştir. Doğru dürilst ilkokul oğrenimını tamamlayamıyan Süleyman Gönen, kınından sıyrılmış bıçak gibıdır faşolann karşısmda. Islamköy'de gül lireticileriyle konuşurken, polıtıkaya da değıniverdik. Ağız torba değil ki büzesin. Her kişi bir sey söyler doğru yanlış .. Islamköy'de en a?ağı altmı» kışı CHP'ye oy venrmıs. Ama BIZ BAB4LAR Geçmısl hiçbir millete ipotek olmamış Turk halkının bugun iç«Kt«Tj)»uJandugu soayo • ekononulc gen icalnuşlıgı, bız babalann genç kuşafa devre hazırlandığı kotu fakat ornek bır mirastır. Atatürk Türkiyesınden bu yana, kendi menfaat catışmamızdan bugun mutlu bır azınlık ve elı kolu bağlı yoksul halk dogmuştur. Memleketın her turlü sanayı, kalkmması, kulturel ve sıyası gelışmesı, koku dışarda çok uluslu trostlenn Türkıyemızdeki uzantılarına terkedilmıştır. Vatanın vaılığı ve bagımsızlığının temelı olan savunma araçîarı bıle bız babalarca bır kapıtalıst dunya liderinın göruşü emrıne ipotek edllmisUr. Halkın kültürel yönden kalkınması, vatamn özgur geleceğı uğruna halkın trilinçlenmesi askıya alınrruştır. Bugun çeşitli görüşler etrafmda kümeleserek birbirine karşı çeşitli siyasi yelpazeler meydana getiren gençlik, biz babalann çıkarlan utruna birbirleriyle savaşan intıkam kamplan haline gelmiştir. Biz babalar, özel çıkarlar uğruna, fikre saygıyı reddettiren bir şartlandırma ile aynı özgeçmışe sahip bu vatamn çocuklanm kamplara ayırmaya devamda halen ısrarlı mıyız? Is> ter sağ görüşü savunur görünsün, ister «ol görüşü savunsun ve ısterte muhatazakâr veya tarafsız davrjınsm, ijkiç ahşverişı bulunmayan veyahutta fikre saygmın yok olduğu, uzlaşması güç kutuplaşmalar sözdedostlanmız kadar basta düşmanlarunızı da mutlu kılar. Fakat netıcede ezılecek olan bız babalar ve bızım oz evlâtlarımız olacaktır. Herhalde evlat acısı ozel çıkarlanmızdan daha uzücudür. Babalar veya mıllet adına babalık yapanlar, genç nesle bıraktığın bu mıras artık yeter. Şuphemiz olmasın kı genç kuşak bızi nefretle anarken dedelerını şükranla anacaktır. Kendi öz varhğımız olan neslimıze bıraktığımız insanhk, vatana katabüdiğimiz varlık şimdılik sadece ıhanettir. Şöyle bır iç ve dış dünyaya bakarak, kân da zaran da jnıklenecek olan kendi neslımize bundan sonra millet ve vatanın geleceği ve insanca yaşamı uğruna yardıma dönelim. Dileyelim ki Atalarımız ve blzim çocuklanmız bır kuşak boyu bu ihanetimizi bağışlasınlar. Çünkü suçlu olan sadece bla babaîanz. H. Ibrahim DİNÇ Çay Paketleme Fabrikası işçilerinden KURUÇEŞME/ISTANBUL «Sagolasın Hacı emmi, Allah ne muradın varsa versin.» Hacı tesbihini bir kez daha şakırdatır... «Kaç para derdinl görür senln?» Köylü sıkıla sıkıla: «Beş bin lira Hacı emmi.» «Ben sana bir senet hazırlayacagım. Tam on bin liralık bir senet. Üç parça hah verecegim. Sen bu halılan al Hacı Osman'a götür satarsın.» İSIAMKÖY'DE Oyun burada başlar. Diyelim metrekaresi üçyüz liradan aldı îşte böylesine ezilir gül üreticlhalıyı köylü. Senedi imzaladı on 8i İslamköylü Süleyman Demlbin lira üzerinden. Ahp gıdecek rel'in seçim bölgesmde. Hacı Osman'* halılan. Hacı OsIslamköy'e «Cumhurıyet» gıre INŞAAT ÎLÂNI S. S. EVİN İ K İ YAPI K00PERAT1F! BAJKANIIÖINDAR 1) S ^ . EVİM lşçl Yapı Kooperatıfi adına 59 lşçl meskenl ihüva etmelc üzere yaptınlacak B.A. Karkas mesken Inşaatı kapalı zari usulüyle ve göturü fiyat esaslanna göre eksiltmeye çıkanlmıştır. 2) lşin keşif bedeli 10.835.711 lira 98 kuruştur. 3; Bu ise aıt şartnameler ile üıale evrakı Sosyal Sigortalar Kurumu Genel Müdürluğü înşaat îşleri Müdürlügü lle Sosyal Sigortalar Kurumu Istanbui Emlâk ve înşaat Müdürlüğünde görülebiUr. 4) Eksiltme 22/7/976 günü saat 10.30'da Sosyal Sigortalar Kurumu Istanbul Emlâk ve înşaat Müdürlüğünde iş sahipleri tarafmcîan kurulacak îhale Komısyonu marifetiyle yapılacak, kati ihale Sosyal Sigortalar Kurumu Genel Müdürlüğünoe netıcelendırflecektir. Müteahhit, înşaat mukavelesıni Kurum ve Kooperatıîle müstereken aktedecek, ödemeler Kurumca direkt olarak müteahhide yapîliicaktır. 5) Eksiltmeye glrebilmek için isteklilerln : a) Müteahhitlik karnesi B grubundan keşlf bedeU kadar, b) Yapı araçlan blldırısi, c) Teknik Personel beyannamesi (Noterden tastikli), d) Sermaye ve kredı olanaklarını açıkhyan malî durum büdirisı, e) Dilekçenin veriliş tarihinde elinde bulunan işleri açıklayan taahhüt bildirlsi. t) Taahhüt beyannamesi. thale tarihinden en az üç gün evveline kadar (ihale günü hariç) Sosyal Sigortalar Kurumu Istanbul Emlâk va înşaat Müdürlüğünde kurulu istırak belgesi Komisyonu Başkanlıgma yazı ile başvurmak üzere bu işin eksiltmesine glrebilmek için «yeterllk belpesi almalan ve bu belgeleri kapalı zarflanna koymalan şarttır.» 1976 vizenin havi Tıc«ret Odası vesikanın zarf içine konması gereklidir. 6) Muvakkat temmat mtktan 338.821,36 llra olup, Sosyal Sigortalar Kurumu Istanbul Emlâk ve İnşaat Müdürlügüne yatırarak makbuzu kapah zarfa koymalan ve zarfı znakbuz mukabllinde İhale Komisyonu Başkanlıgma üıale saatinden bir saat evvel vermeleri lâzımdır. (Teminat mektuplan Sosya) Sigortalar Kurumu Genel Müdürlügü adına vadesiz olarak alınacaktır.) 7) îdare ihaleyi yapıp yapmamakta ve>a düedıgıne yapmakta serbesttir. 8) Telgraı ile müracaatlar ve postado^i nki gecltaneler kabul edümez. 8) 5237 sayüı Belediye Kanununun 21. madd«. 3 bendi gereğince, Belediyelerce llânlardan alınac, r^'iii ve reslmler müteahhlı firmalara alt olacaktır AncaK ihale yapılmadıgı takdlrde Belediyelerce llânlardan almacak vergl ve reslmler Kooperatll tarafmdan ftrienecektir. Keyöyet ilân olunur. (Cumhunyet: 6720) BU HAFTA YANKI•• DERGİSİNDE JU YAZILAR VAR: TÜRK BASININ1N DURUMTJ: OKTAY KURTBÖKE, ABDÎ ÎPEKÇİ, NEZlH DEMÎRKENT VE OKTAY VEREL KONUYU TARTIŞTILAR. • SANAYÎ BAKAN1 ABDÜLKERİM DOĞRU, ÎSKENDERUN OLAYININ IÇ YÜZUXÜ «YANKI.YA AÇIKLADI. • HÜKÜMET «TIR» KARARNAMESİNÎ NÎYE DEĞÎŞTIRDI? • DIŞÎŞLERİ BAKANLIĞI'NDA 50 DÎPLOMAT MAHKEMEYE BAŞVURUYOR. • MUHSİN BATUR VE NAHIT ÖZGÜR BİR SAVUNMA SEMPOZYUMUNDA GÖRÜŞLERÎNÎ AÇIKLADILAR. • YANKI'NIN «SAĞLIK», «SEKS». «ÇOÇUK>, «SPOR», •MÜZİK» BÖLÜMLERİNDE HİÇ OKUMADIĞINIZ YAZILAR... YANKI TURKİYE BASININ KENDİS1NDEN EN ÇOK İKTİBAS YAPTIÖI TEK «HABER DER6İSİDİR.» • OKUYUCU MEKTUPLARI Tekel Genel Müdürü ve koruduğu Cibali Sigara Fabrikası ile Nakliyat Grubu Müdürlüğünde işyeri düzeyinde to; lu soaleşme hakkını kazanan DÎSK'e bağlı sendıkalarla toplu sözlesme masasma oturmayan Tekel Genel Mudürü Atılla Çandır, sendıkaların yetkılennın yasal olduğunu kabul ettiğinı, ancak görüşme masasına oturmadaı once 50 bınden fazla ışçı çalışan tum Tekel camıasımn çıkarlanm dusünmek zorunda bulunduğunu ve bakanından musaade almadan toplu sozieşme masasına oturamıyacağıru beyan ettıler. Bir sendıka ile toplu sozieşme masasına oturmamakla ışçı hak larının nasü korunacağını anlı yamadık doğrusu. Saym Gtnel mudur DISK'e bağlı sendıkalarla toplu sozieşme masasına otur makla tüm tekel camiasının çıkarlanm defıl, bugunku ^ktidar la ışbırbğı halinde olan Türk • Iş'i korumuş oluyor es^^ nda. Çunku çok sayın genel müdüru muz bılmektedir kı Türk Iç'e bağlı Tek Gıda İş Sendikası ile imzaladıgı toplu sozieşme tekel işçılennin hiç birısinı memnun etmemişMr. Ve Tek Gıda îş Sen dıkasının yöneticilerine ateş püskürtülmektedır. DtSK'e bağlı sendıkalar bu verıleri kabul etmıyeceğı ve daha iyl şartlarla imzalamaya mecbur kalacağı bir toplu sözlesme sonunda Tek Gıda îş Sendikasının tekel büuyesınde tamamen dağılacaktır. Bu durumda ışçiler daha çok hakka sahıp olacaklar ama Türk Iş zararlı çıkacaktır. Oyle değıl mı çok sayın genel rnüdürumüz. Size bir sey sormak istiyorum. Tekel Memurlan Derneğinin îstanbul Şubesi Başkanı ile bu derneğin çıkardığı DOST gazetesınn yazı işleri müdürünü 2. dereceden tenzilen 4. derecede bir vazife ile Adana ve Diyarbatar'a sürgün ederken de tüm tekel memurlannm, çiKarlannı korumayı mı düşundünüz? Sızkı Tekel Memarlan adına çıkanlan bır gazetede memur haklarını savunan kimseleri deıece tenzllı lle sürgun edersinız Nasü olur da toplumun çıkarlanm korumaktan bahsedeoüırsıniz? He le ülke çapmda ve tüm halkın gozlen önünde oynanan şu ka çak sigara rezaleti :wsusur.da en küçük bir cepkı gostermez ve önlenmesi kanunî görevlerinızden olmasına rağmen tedbır almması ıçın hıç bır çaba harcamaz ve hazınenin milyarlarca zarara uğramasma göz yumarken. DİLEKÇELERİME CEVAP BEKLİYORUM Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı îstanbul Beledıyesme bağlı Cılt ve Zührevı Hastalıklar Hastanesı eczacısı ıken (Sicil No: 552) 15 9.1972'de emekli oldum. Bilâhare 39 aylık maaş farklarından yararlanmam ıçın önce mtıbak formumun aydınlığa kavuşması gereğıyle Bakanlığa mart 1975 ile ocak 1976 terihlen arasında dört dilekçe sundum. Aslmda, intibak formunun Bakanhğın ilgıli dairesi tarafmdan hazırlamp göndenlmesı gerekirken, 14 aydan beri bu konu aydınlığa kavuşturulamamıştır. Bu konudaki dılekçelenme bır türlu olumlu bır cevap alamadım. Konuya ilgililenn yardımcı olmasını dilıyorum. İsmaiJ UZGEL Ataköy 4. Kısun 0 Biok, No: 146/J ÎSTAJfBÜL DUYURU TÖB DER (Tüm Ögretmenler Birleşme ve Dayanışma Derneği) 3 Olağan Genel Kongresı 24, 25, 26; temmuz 1976 tarihleri arasında Ankara'da Mecaübey Caddesi No: 57'deki Derya sineması salonunda saat 10.00'da aşağıdaki gundemle toplanacaktır: G ÜNDEM : 1 Açüış ve saygı duruşu, 2 Genel Kurul Başkanlık Divanının seçilmesl, 3 Genel Başkanm açış konuşması, 4 Konuklann konuşması, 5 Yönetim Kurulu'nun çahşma raporunuıı. denetleme ve onur kurulu raporlarınm okunması, 6 Komısyonlann seçıml, 7 Eleştinler ve aklarna, 8 Taslak bütçe ve kadroların görUşülmesi, 9 Tüzük degışikhği, l'i Genel Kurul karar tasanlannın görüşülmesi, 11 Dılekler, 12 Seçimler; 13 Kapanıs. TÖB DER YtRÜTME KURULU (Cumhuriyet: 6719) Başında, kendisi ve akrbalan hakkında açılmış meclıs soKITAP İSTİYORUZ ruşturmalannı türlü çeşitli ayak Yeni kurmuş olduğumuz Er oyunlan ile engellemeye çalışan zm Devnmci Kultur Derneğıne bırinm bulunduğu ve çağ uişı kıtap, dergı ve gazete gonderir kalmış dıger ortaklarla oluştusenız Erzınli devrımciler ola rulan bugunku : "C Hükümetı rak memnun oluruz. Saygılan sıa ış başuıda tuttuğuna ve en mızla. doğal kanunı yetkınizı kullanmak için bıle bakamndan izin Erzin Devrimcl Külttir almak gerektijbni söyliyerek zaDerneği lönetlm Kurulu Erzin HATAY •valııhğınızı ortaya koyduğunuza gore, kimlerin çıkarlanm düşüKİTAP nebüeceğinız kendıh*ınden orllçemizde açılan Derneği taya çütmıyor mu? Ha ne dermize tüm devnmci kuruluşla sıniz Saym Genel Müdürumuz. rın kitap yardımlannı bekliyoruz. Cavit TATAHOGLU Tekel Genel Müdürlügü Me. Çarşı içl No: 21 Sabanözü Çanlan ünkapam İSTANBÜL Bizler, Hendek îlenci Gençler Derneği olarak, lokalimızde bir kitaplık açtık. Kıtaplıgımızı genişletmek ıçın kitap bağışlarına üıtiyacımız vardır. Bu alanda sızın de yardımlannızla bırlikte tüm aydinların kıtap, dergi ve gazete gondermenızı beklıyoruz. Hendek İlerici Gençter Derneği Yönetim Kurulu KiTAP İSTEKLERİ