01 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
m osval Yaymlan, Turlc dusün ve bilımine yıllardan b«ri gordugü hızmetı basan ıle surdürüyor, onu bu yüzden ne denlı kutlasak yerıdır. Sbzu Sosyal Yayınlardan açışım, onun çıkarmış olduğu ıkı büyuk yapjt uzerınde saatlenmı seve seve ve ılgı ıle geçırışımdendır son gunlerde Genç ve çalışkan dostum Attıla Tokath'nm «Ekonomık Doktrınler Tanhı» ve «Fe'sefe Defterlen Lenıru adlı kıtaplardır soz konusu olan. Bu ıki onemh yapıtı burada, kısa bır yazı ıçınde değerlendırmek olacak ışlerden değıl elbet, bunu bılmez değılım. Sonra o ıkı bujuk kıtabı okumuş bıtırmış de değılım; gerçekte bu gıbı >apıtlar bır ajdımn hep elının altında bulunması gereken yapıtlardır înceleyıcıler ıçın sayılı kaynaklar olarak gostermelıvıa onları. Ayrıca burada şımdı behrtmem gere<or kı, sozgelışı «Ekonomık Doktnnler Tarıhı. ıU anda adından alınacak ızlenımle, sadece ekono mıcılen ılgılendıren bır yapıt savılmamalıdır. Bana sorarsanız, bır duşunce tanhıdır o NıteJcım benı daha başlarda, çok yıl once Çan Yayınlan arasında bastırdığım «Gelışen Komedya» adlı kıtabımın «Ilkçağda Bır Tartışma» bolümünde, sanat açısından karşıtlıklannı metmlerle gosterdıgım Platon ıle Arıstonun, ekonomı alamnda da nasıl karşı karşıva bulunduklanrun, her aydını ılgılendırecek bır bıçımde ortaja konulmuş olmasıydı Bu bakımdan dıyebi lınm kı, adını verdıgım kıtap (ya da ıkı kıtap) bellı bır uzmanhgın dar alamna ozgu değıl, tam tersme, çağını ve bundan oturu de duşunce tarıhıni bğrenmek, bılmek isteyen her aydını ılgılendırecek nıtelıktedır. 2 TEHMUZ 1971 Kltabı ofeurken, lyi blr rastlanh, Soyut dergisının hazıran sayısındaki cMarksçıhk ve Bir însan Goruşu» başhklı yazı llgıml çektl; Polonyalı bır Marlcsıst olan yazan Adam Schaff da işte bu konuyu, bıreyın otonom mu, heteronom mu olduğu konjsunu ışhyor. Koca bır kıtabın «adece bır sayfasından japtığım bır alıntı ıle başka ve onemh bır soruna geçışım yersız bulunmasm Ijı ve ozlu kıtapların her sayfası ınsan aklını hızlandırır, onu sorundan soruna koş turur, yorar «Ekonomık Doktrmler Tarıhı» adh kıtabın bır bolumunden açarak Marksızme değın ıler'e>T;ım ıse, dogrudan dojruva kıtabın ereğıne ujgundur Bırıncı cıldmde, Yunan felse fesmde polıtık ve ekonomık ıdealızm ve çokuşu, ekonomi polıtığın doğu^u ve lıberal ogretmın olumlanışı, sosyahst oğretının ılk kurucuları, sanavı aevrımınm etkılerf karşısında ekonomi polıtık, XIX vüzyılda bellı baş'ı sosyalıst duşü nuler bolumlerını kapsayan «Ekonomık Doktrmler Tanhı., ıkıncı cıldmde Karl Marıcs'ın du şuncesı. yeni bır klasık ekonomi polıtık, dunya savaşları sosvalızmın kumluşu ve emperyalizm çağinda ekonomık duşuncenın gene! evrımı. çağd?ş dunvada ekonomık du^uncenm bıivuk gelışme eksenlerıne toplu bır bakış konulanna uzanır. Belki bu bolum başlıklan genel olmalanndan oturu okura kıtap üstüne ayrıntılı bır kanı vermekten uzak bulmacaktır, ancak hemen soy lıyeyım kı kıtabın ozelıkle ıkıncı bolumunde, sadece sosvalıst ekonomı anla\ısının felsefesı uzerınde aurulmamakta. sosyalıst ııygulamanm orneklerıne de gınlmekted'r Sozgelışı «Sosvalıst rejımde işletmelenn ozelhğı ve pıvasanın rolu» baslıklı bolum Sovvetler'de yatırım, plan, kazanç buyüme gıbı komıları aynntıları ve tartışmaları ıle vermektedır Burada kar^ılastığı mı? durum, b'r takım so7nuklere yenı anlamlar verılmesmı gerektırmektedır Sozgelışı, «re<v bet» bunlardan bırıdır; Sosyalıst bır toplumda uretım araçları devlete aıt olmasma rağmen, rekabetçı bır surecm var olabılece»ını ılen suru yor kımı dUşunurler Kıtap şu ılgtnç sozlerle son buluyor: «Sosjalızmın kuruluşu ılerledıkçe ekonomık duşunce de derlnlemesıne bır donü şum geçırecektır şuphesız Çunkü Hegel'ın dedığı gıbı Tanh ıçınde duşunce, var olan gerçeğe bağlıdır, bu duşuncenın hem temelı, hem de kılavuzudur var olan gerçek. Bu gıbı bılgılen sadece sağduyumuza bırakmaktan, ya da gazetelerden oğrenmekten vazge çıp okuyarak edınmeğe yonelsek belkı daha ıyı olur S OLAYLAR VE GÖRÜŞLER OKUYARAK Melih Cevdet ANDAY nemll yapıtında, benı, sozgelişi ilkçağ Tunan topljmunun düşun yaşammda ekonomık bunalımların etkısı bolumu çok tuttu Başka bır dejışle sovlersek, demokrasının beşığı dıye bılınen eskı Atınada, bıreydevlet ıhşkısınde başgosteren \.abancılaşmanın ortaya çıkışına parmak basış bıçımı çok ılgmçtır Soyle kı, yasalar (demek devlet) bıre>ın mutluluğu ıle bır yonde ıken, son ra nasıl oldu da, bıreyın sorunları çozümsuz kalnerdı 7 Devletm mutıuluğu ıle bıreyın mutluluğu ozdeşlık (ıdentıtj) ıçınde ıdı re oldu da bun lar uyuşmazhk durumuna geçtıler'' Konu burada tum olajlar \e duşunler tanhı açısından oyle sıne onem kazanmaktadır kı, buna uvarak rmtologja, tragedya VP fe'sefe bırbırlerırı Hımleyerek bıze bır uygarhSın genel gorunumunu verebılmektedır Başka bır açıdan bakıldığında net> taze kalmış olan ozgürluk sorununa bağlanır ko nu Fenzerı mantıkla dıteunursek, Sıte'nın yurttaşı yasalar ıçmde kendını tam ozeur bulması gerek'rken bu kez onlarla nıçm çatışır duruma gelmıştır9 Tragedyalarda konular neden hep ^eç mış masallardan alınıyor ve bunların sonunda bırey neden çıkmazda kalıyor' Giderek \apısalcılarm goruş açılarmı araya katarak. çozulmez bılmece nedır ve çozulmez sanılan bılmece çozulunce bırey nıçm belâva çarpılmaktadır'' Bu soruları sadece ıkı bin beş yüz yıl oncekı bır toplumun durumunu anlamlandırmak ıçın değıl, gunumüzü anlamak ıçın de yanıtlamak zorundayız. Hegel asağıdakı satırlarla bu yanıtı vermektedır «Yunanlılann. ozgurluklennin ilk ve hakıld şeklı ıçınde, bılınç içınde olduklannı ılen suremeyız (sosyal dayanışma bılıncıne demek ıstiyor), başka hıç bır düşunceve kapılmaksızın, yurt ıçın yaşama ahşkanlıgı hukum suruyordu onlarda Bızım anlayış gucumuzde başta gelen devlet soyutlamasıru tanımıyorlardı Bu Atına, bu Sparta, bu tapınaklar bu sunaklar bu bırlıkte yaşama tarzı, bu jurttaşlar ortamı bu gorenekler ve bu ahşkanlıklar dıve kavradıkları so mut, canlı bır yurttu, tum ereklerı bujdu. Kskl Yunanlı ıçm yurt, dışında yaşayamayacağı bır zorrnluluktu » Burada olağanustü bır derınhkle anlatılan şey, bılıncıne vanlmamış, bu yuzden de doğal olan bır toplum bırey uygunluğudur. Ve kıtabın yazarı şunları eklıyor «Eskı Yunan dumasına paramn kullanınu VII vuzvılın ortalarına doğru gırmiştır. Tıcaret yolu ıle \enı servetler yukselecek ve sosyal hayatın dayanaklan altust olacaktır. O andan ltıbaren de bırey, yasanın değerınden şuphe duy mağa başlamıştır » Bız surdurelım yazann uslamasını; paranın tann olduğu toplumda bırejden deUetle ozleşmesının ıstenmesı, boyle bır ıstekte bulunulurken demokrasının erdemınden soz edılmesı ve onun geçmışrne dek (Atına'ya, ama orada butun ozgur yurttaşlar yonetıme katılabılıyorlaıdı "başlangıçta) uzarulmasındakı tutarsızhk, başka bır dejışle bızı kandıramayan o sahte tavır, gelır bırevın devlete yabancılaşması noktasında du ğumlenır Bu da Marksıst dünya goruşunan çok iyı anlaşılması gereken ozudur Yoksa burju\a duşunurlerının bırey ozgurluğunü yuceltmelerı de, Marksızmi kaba saba anlayan kımılerının ıse bırey bzçurlügünü tümden yatsımalan da bızı hıç b:r tutarh sonuca goturmez. YAZ OKUUI KAYTTIAR BASLAMISTIR ogretım 5 temmuz UKS.M I V K M CAOOtSi PH 9 Ttktor 4SZII2 ( DILKUR INGIUZCE yenı baslayanlar az bılerler ve ıyı btlenier cın ^ ^ ^ ^B VJ^ DİLKLR (KEL IIERI Y1B1MCI t»L MlKSKKt InsHizcc « I »tretımmde tek uzman kuruluf Nıtekım baştakı «Edıtorün Notu» bolümunde bu durum belirtılırken denılıyor kı: «Bu eser sadece bır ekonomık doktrmler tarıhl değıldır; toplumsal alt yapıyı en dolayımsız bır bıçımde yansıtan bır ustyapı kurumu olarak ekonomık duşuncenın, doğuşunun ve çağlar boyunca gelış mesinın de bır tanhıdır. Dolayısıyle, bu eser, ayru zamanda ozellikle ekonomi pohtık alamnda ürun vermiş düşunürlenn yanı sjra, başka alanlarda (özelhkle de felsefe ve toplumbılım alamnda) verdıklerı eserlerle ekonomi polıtığm gelışme sinde etkılı olmuş dusünürlerın goruşlerını de kapsamaktadır. öyle sanıyoruz kı, okur, daha ılk yaklaşmada, esenn bu nıteliğmın farkma varacak, gerek kapsamı, gerekse getırdığı bakıs açısı bakımından Türk ekonomi polıtık lıteraturun de gerçek bır boşlugu doldurduğunu fcorecektır.» Gerçekte de, Parıs Üniversıtesl ekonomi polltlk profesoru Henn Denıs'm. bıivuk btr emek ürünü olduğu ilk karşılaşmada anlasılan bu o (Ajans 70: 359 «607 ELEMANLAR ARANIYOR TJluslararan blr eirket: Istanbul Merkez Şuoesınde KISIM ŞEFLERİ olarak istıhdam edılmek üzere ıyı Ingılızce ve Fraasızca bılen elemanlar üo Iyı îngilızce ve Fransi7xa bilen MÜHASEBECt aramaktadır. Taııplerin ogrencılıkle ilışiğı bulunmaması, askerlıklerını bitırmıs olmalan şarttır Tahsıl ve kısa özgecmışlenni bıldiren yazılı muracaatlann ACELE PJC 437 KARAKÖY adresjıe gonderılmesi rica olunur. Evct Hayır Bıktık, TJsandık! OKTAY AKBAL Görüşümüz Bu mu Olmalıydı? eçenlerde Ankara'da Bırlesmıs Mılletler tarafmdan «Bol gelerarası mıneral mühenr dıslığı ekonomısi» adı altmda ıl gınç bır semıner duzenlendı Semınere Guney Amerıka, Afrıka ve Asya'dan 33 gerı kalmış ulke delege gondermışlerdı Bıldırı vermeye gelenler ıse, ABD, Fran sa, «Ingıltere ve Kanada'nın mıneral endustnsınde un yapmış kışılerıydı Her ne kadar delegeler rastlantı olarak konunun başlığı ıle mesleklerınm ad benzerhğı gıbi bır nedenle semınere katılmak uzere gondenlmışlerse de, bıldırı verecek uzmanlar B M. taraiından tıtızlıkle seçılmış. konularmı butun aynntılarıyle bılen kışılerdı. Uzmanlar, her fırsatta, alçak gonullülukle bıldıklennı delegelere anlatmaya çalışıyorlardı Kuşkusuz en çok şaşırdıkları şev de, hencesın bılmesı gereken dıllerden bırmı konuştukları halde, çevrelenndekı delegelerın oğrenmek zorunda oldukları bır çok şeyı ne kadar ılgısız dınleyıslerıydı. G BIRLEŞMIŞ MILLEÎLERCE DÜZENLENEN «BOIGELERARASI MİNE RAL MUHENDISLIGI EKONOMISİ. SEMÎNERİNDE BıR TURK DELEGESİ, MADENCILIGIMIZ KONUSUNDA TAM ODL'NCL' BıR KONU$MA YAPTI. olsuzluk, yasa dısı islem her yerde, her ulkede olabilir. Ama bunlır ortaya çıkartlmca ilgıliler, sorumlular bu konulan didik didik ederler, suçlulan adalet önune geörirler, kamuovu onunde bu tur çirldn Isleri ayıplarlar, kötttlerler. Hiç bir zaman sevlrci kalmazlar. hele üstunıi ortmeye, sıradan bir olay gibt Rdstermeve çalışmazlar. Bir Bakan, bir Başbakan gözler onune serilmiş bır «olay»ı «nıazur göstermek» yoluna sapmaz; yasalara karfi e^'nıiş. karanlık yollardan mihonlar mrmuş kimseleri, hele o kişiler krndl vakınlariysa, saklamak, korumak, kurtarmak çabasma girısm«, (jirlsemez. Yapılacak ilk iş, bu tür olavların çirkınliğinl belirtmek, sonra da »oruşturmanm dogruluğu adına görevJnden aynlmaktır. Bay Dtmlrel'den bövle bir davranış beklendi. Ne zaman? Aylar önee Nerde! Nerde gorevden avrılmak. vefenmin, kardeşinin adının ceçtlji bir takım olayların, hiç degilse yanlıslığım, çirkinliğini belirtmek . Tam tersine davrandı MC'nin baş lideri; yejftnini, kardeşint ne suçladı, ne avipladı. Bır Meclıs Konusvonıı kuruldu mobllya konusunda, avlardır başkanını seçemedi. Bay Demırel soruşrurmanın gerektifi iribı \apılmasını istesevdl bu karma komisvon çoktan çalışmalara başlamış olurdu. Yapılacak iş, muhalefetın adajnnı komis>on başkanı seçmekti. Ama biliyorlar ki bu komisvon çalıssa, araştırmalara girisse, sonuç MC için, MC'nin baş lideri içın ivı olmavacak. O vuzden uzat ıızatabildiçince . Gazetemızde çıkan son vazılan okudnnuz. Dofrusn bu tür karmaşık işlerden anlamak zordur. Nıtekim «Mobilra Dosyası» diye bir kitap vazmış t T |ur Mumcu ile Altan Ovmen bile lşin içinden çıkamaz duruma gelmişler! öymen'in treçen giınkü yazısında llplnç bir öneriıi var «Bu konunun altından gazeteci çalışmasiyle çıkılmaz. doktora çalışması da vetmez, en iyısi fakültelerde ders olarak okutulmalı, hatta bashbaşına bir üniversite açılıp, adını da \ahva Kemal Inlversitesi koymalı» dlyor. öymen ve Mumcn gibl hukuktan, iktisattan anlayan yazarlar gazetecfler bUe bezginlik getirdlkten sonra haliamız ne yapsın. nasıl çıksın birer bilmeceye döndurülmüş konulann içindpn" Maliye Bakanı Bay Ergenekon bakın en diyor son kredl konusunda: «Ben banka müdunı değUim. Söz konusu bankauın Mallje Bakanlığı ıle ilgili bır tarafı yok. Eğer bu krcdınln yolsuz olarak verıldiği tesbit edilirse Bankalar Kanununun 80. maddesine gore banka yöneticUeri Savcılıja verılir. Kredivi alan kişinin ise hiç sonımluluğu yoktur. Kredl hak. kındaki sorumluluk banka joneticllenni ilçdendıren bir ı>. tlr» 1yı mı? DemıreHer jine sıvrılacaklar aradan . Kredi \erense yandı! Nive slze, bana, ona, buna \ermez bu milyonlan da «Demirel» adını taşıyan bir is adamına verir? Alanda suc yok, verende var, o da, yas.ılara aykın bir yan varsa! Sanıinm bunu da bir biçünine koyarlar, kredi vermisse güvendiği için vermiştir, nasıl olsa faiziyle alacağını bildiginden, der uste çıkarlar! Ayrıca bu habert duyurana, yazana. çizene çatarlar, onları suçlarlar. Zaten Bay Ergenekon şlmdlden bunu yapıyor, dlyor ki: «Ayrıca bu nevl raporlann mutlak gizliliği vardır. Yeminll murakıplann sorumluluğunu Bankalar Kannnunun 14 Te 75. maddeleri Uyin etmiştir. Bu maddeye gore gtid belgeleri yayınlayanlar da suça istirak etmiş sayıürlar.» Blr aüe çıkıyor İsparta'nın bir kdyunden Yoksul değil8© de, varlıklı da değil .. Gençlerden iüsl okuyor, muhendli oluyor. Ama ne cevherll çocuklar bunlar! Birkaç >ü içinde vüksek öğrenim çöreni de görmeycnl de eski deyimle «miljoner», büyiik iş adamı kesülyorlar, bankalardan istedikİeri kadar krediler alıyorUr. İçlerlnden birl ünlu bir politlkacı olmuştur, Başbakan koltuğundadır. önlerinde kapalı duracak kapı kaunamıştır . Daha vülarca önceden başladı bu tür açıklamalar, aradan bir 12 Mart fırtınası geçti, sonra yeniden ortaya çıktı mobilya, sunta, kredi, bilmem ne haberîeri, belgeler, tanıklar, kanıtlar, tutuklamalar, tahliyeler.. Hep «Demirel» adı dillerde, gazete sutunlarında! Durmaksıan «milliyetçiük» sörö eden Bay Demirel hiç ml hiç üzubnez, en jakınlarının söz konusu edildiği, baslıca kahramam sayıldığı butun bu olajlardan hiç mi sorumluluk duymaı! «Benim ynzumden, daha do|rusu bana dayanılarak olup bitiyor bu isler» diye hıç mi dü&unmez! . «Benim adım Suleyman Bevler» devip yurüvup gitmekle herşey duzelir mi sanır? Oysa hiç bırşey dözelmı.vor, ortadan kalkmıyor, kardesi, veğeni, kim vaparsa bu tur ışleri, hepsinın afırlığı kendisinın ustune binlyor.. Yıllardır «Demirel» aılesinin avrıcalıklı işleri, girişımleri, hunlara ait soylentıler bıkkmlık \erdı, usanç ujandırdı halkımızda Butün bunlara karşı MC iktidarının Basbakanı «Bunu Maliye Bakamndan sorun» derse, o Bakan da «Gizli raporlan açıklajan, yajınlajan suç ışlemış olur, kredi alanm hiç bır sorumluluğu joktur» dı>e vanıtlarsa arapsaçına dönmuş işler büsbütün karısır, kordfiğüm halıne gelır.. Kordüğumleri çozmenın yolu da bilmem ki nedir? Bu sorunun yanıtını duşunmeje başlamanın sırasıdır . y Dr. Saldıray İLERi Hacettep* Ünı. Ogretım Gorevlııi desi boksit yataklsn Ile bir çok ülkenın ilgisini çekmıştır. Boksıtlerle ilk kez bır Ingıliz truruluşu olan Bntısh Alummum ilgılenmış ve 1942'den bu yana milyonlarca ton boksıti Ingiltere'ye taşımıştır. Fakat, Afrika'da ılk bılinçlenen ülkelerden bıri olan Gana, 1957'de bağımsızlığına kavusunca, Başkan Nkrjmah, boksit yataklarının daha tyi değerlendmlmesi içın, ABD'ne baş •vurmuştur. Ne var ki bu sıralsrda ABD'run alümınyumdan daha çok ham boksıte gereksinımi vardır Bu nedenle gorüşmeler uzun süre askıya alınır. Fakat, Mısır'dakı Asvan barajı projesi Sovyetler, Zambıya demiryolu ya pımı Çın tarafından desteklenmeye başlayınca, ABD, Afrıka kıtasındakı denetımı karşı bloka bırakmamak ıçn Gana'da kurulacak olan alümınyum tesıslenni desteklemeyı kabul eder. Yapılan anlaşmaya gore ABD kokenh çok uluslu bır kuruljş olan Kaıser Alümınum, Tema'da bır hman, Volta nehn uzerınde, Akosomba'da bır baraj kuracak ve boksit madencılığı başlajınca ja kadar gerekırse hammedde dış ahmla sağlanacaktır. VALCO adı altında kurulan şırketin bü yılk payı Kaıser'ın, gerı kalanı da Gana devleti ile yine bır ABD kuruluşu olan Reynolds Metal'ın olacaktır. Baraj ve lıman 196ö'te tamam landı ilk alümınyum ıse 1967 de uretıldı. Butün bu yatırımlar sonucu, Gana hukumetı ulkedekı boksit bır Ureticinln uluslararası parara gırmesi çok püçtu Çok uluslu kuruluşlara sormadan boyle bır ıse kalkışümamalıydı Az gehşmış ulkeler kesınlıkle denenmemiş yenı ybntemlen v'amamalıydılar. Bunlar karmaşık işlerdl; yeteneksız ellerde olunv suz sonuçlar verebılırdı Sorunjar bu kadarla da bıtmıyordu. Madencilik her zaman çevre sorurdannı da bırlıkte getınyordu. Gelişmış ülkelerde çok orneklerı vardı bunun. Çevre kırlenmesıni, doğanın korunmasını sağlayan önlemler yatınmlan buyuk mıktarlarda arttırıyordu. Ama uzmanlar, yıne de gorev Gelışmekte olan ülkelerin malennı eksıksız yenne getırdıler. oencılığı bu yukii kaldıramazdı. Ne demektı «gelışmekte olan ul Ovleyse çevre kırlenmesı kaçıkeler»' Elbette kı bütun ulkeler nlmaz oluyordu. gelışıyorlardı. Ama kımılerı yaButun semıner boyunca on bır vaş, kımılerı, bıraz daha hızlı. gun bu konular ışlendi durdu. Sonunda hepsı gehsecektı Hızlı Semıner ıstenıldığı gıbı etkılı da gehşenler yavaş gelışenlere, ozel oldu. En uzucu janıt da bır lıkle, madencılık konusunda var Turk delegesınden geldı Bu dedım etmelıydıler. Yavas gelışen legemız, • «Goruluyor kı madenler yeraltı kaynaklannı en ıyı cıhkte ılerı derecede urun elde şekılde değerlendırmelı, ham ye etmeye gıtmek az gehşmış ulkerıne ışlenmış cevher satmalıydı. ler ıçın guç bir ış, bızım ıçm en Ama madencılık guç iştı, buvuk uygun olanı yarı ışlenmış cevsermave, gehşmış bır teknolojı, herı gehşmış ulkelere satmak ve yetışmış uzmanlar, enerl. ula işlenmış urun almak » demek geşım \e benzerı bırçok şeye ge reğinı duydu reksınım \ardı Eğer butun bunGerçekten doğru olan bu muylar sağlanamaz^a madencılık ba du1" şansızlıkla sonuçlanırdı Hele ıle Gehşmış ulkelerın çok uluslu rı derecede urunlerın de elde Jcuruluşlan. bunun çok guzel bır edılmesı ıstenıyorsa, çok daha orneğını Gana'da sergıledıler. dıkkath olmak gereluyordu PaGana. Batı Afrika'da, yeraltı zar konusu da çok onemlıvdı, kai naklan zengm bır ul'cedır deneje enşmış olmadan yenı Ozelıkle, alummyumun hammad madenciliginin de eeliseeefinl umut edıyordu. Fakat, Kaıser, madencılık içtn yapılacak yatırımlann çok buyıik olacağını", bunun içın gerekli anaparanm bulunmadığını, ayrıca ulusallaştırmanın devamlı bır tehdıt olduğunu ılen surerek, Gana'da madencıhğe başlamadı Te sıslenn çalışması ıçın gerekli boksit ve varı işlenmış boksit, Jamaica'daki Kaiser madenlenn den ve yıne çeşıtli polıtık neden lerle Jamaıca da kurulmuş, tesıslerden getırıldı. Bu arada. Bntısh Alüminum, her yıl Ingıltere'dekı tesıslerı beslemek ıçın, Gana'dakı tesıslenn gereksırum.nden çok daha fazla ham boksitı üre tıp, ham olarak ulkeden alıp göturdü. Ne var ki, baraj, liman ve alümuıyum tesıslerının yanısıra yüa leroe raodern yerleşım merkezi de ortaya çıkmıştı. Gana, dışa bağımlı, doğal karnaklannı bir mırasyedi gıbı satıp, kapıtalist ülkelenn mallannı tüketen bıiyuk bır pazar durumuna getırümısti. Ankara'daki semınere katılanlar arasında Gana delegesi d« vardı. Üzerinde egretı duran Batılı gıysılerı ıle oturduğu yerden bıldınlerı dınlerken, madencıliğın ne kadar karmaşık bır ış olduğunu bıldıgı ıçın, kuşkusuz en ıvı değerlendırmejı o yapıyordu. Dınleyenlere tepeden bakarak konuşan, gelişmış ülkelenn bu bılgıç adamlarının soyledıkieri gerçek olmalıydı. Çunkü, hıç bir ekonomi kuralına uymayan boylesine karmaşık madencılık islerını, ancak onlann danışmanhğı nı yaptığı çok uluslu kuruluşlar yonetebıhyorla'dı. * Bu bilim adamımıza blr «üre bnce BM'de surekli danışmanlık önerildi. •• Madencüik ratınmlan, alümınvutn uretimi için yapılan tesıs vatınmlannın yuzde onunu geçmes. Reklâmcılılc: 101 6606 ÇAĞOAŞ YAYINLARI ÇIKTI VEOAT GÜNYOL'un otwT*nAımj blr Idttbım daha tonuytrutt Yeni Türkiye Ardında Fiy.t. t5 ür« ÇAÛOA9 VAVINUIU Haflnvt Sok. No. 3941 İ8TANBUI ıınıııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııiHNi TEŞEKKÜR Aramızdan ebedıyen avrılarak bızleri yalnız bırakan çok sevgılı buyukierımız aılemızın tek \arliklan aanemız SAiME BAYKURT Babamız | g ARiF BAYKURT Babaannemız ANTAKYA BELEDIYE BAŞKANL1ĞINDAN 1234 412,12 TL Iık Bülent Ecevıt Taddesının tek tarafh kaldınm işı kapalı zarf usulu ıle ıhaleye çıkarılrruştır. 2 İhale 6/7/1976 salı gunu saat 15 30 da Beledıye Encumenınde yapılacaktır 3 Muvakkat temmat 12 970 TL 'dır. 4 Ihaleye gırmek ısteyenler 2490 sayılı Kanuna gora hazırlayacaklan zarfları ıhale saatınden bır saat once Encumen Başkanhğma vennış olacaklardır. 5 îhaleye gıreceklenn en geç 2 7/1976 cuma gunü mesü saatı sonuna kadar 250 000, TL Iık ış bıtırme belgesı veya (C) grubu muteahhıtlık kamesı ve 1976 yılına aıt Tıcaret Odası belgesı ıle muracaat edıp ıdareden yeterhk belgesı alması gerekır. b Inaleye aıt evraklar mesai saatlen dahılınde Fen Işlerı Mudurluğunde goruleüilır 7 PTT ıle japılan muracaatlarda gecıkmeler nazan ıtıbare alınmıvacaktır. 24 5'1976 (Basuı: 18534 6618) Turgutlu Belediye Başkanlığından PTT. ldareslnce yenl doşenen telefon hatlan münasebetıyle bozulan muhtehf beton, asfalt, parke yollann yapım ışi mevcut keşıf ve şartnamesme gore kapalı zarf usuluyle yaptınlacaktır. Keşıf bedeli 280 000, lira olup geçid temınab 14.950, lıradır. Ihalesl 16.7.1976 güml saat 15'de Beledıye Encümeninde yapılacaktır. îsteklılerin Karflannı ihale saatından bir saat evvel Enctimene vermeleri, postada vaki gecıkmeler nazara alınmaz. Encümen ihaleyi yapıp yaprsamakta serbesttir. (Basm 10172/6619) | 5 S S 5 NECMiNÜSA BAYKURTfun cenaze merasımıne bızzat katılarak bizleri bu acı gunürnfl» de tesellı eden telefon, telgraf, mektup gondererek ve evi»nıze gelen, çıçek gonderen tum akraba, dost, ve buyuklerımıze sonsuz mınnet ve teşekkürlerımızi sunanz. EVLATLARI ILAN ailMIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIHH DUYURU Şırketımız Umumı Heyetı aşagıdakı gundemde gosterılen mevzuian goruşup karara bağlamak üzere 19 7.1976 günu saat 10 00 da îstanbul'da 4 Levent karşısı Yamaç sokak 15 no lu mahalde toplanacaktır. Hıssedarlardan toplantıda kendılennı vekaleten temsıl ettırecek olanların yazıh vekaletnamelerını toplanhdan önce şırkete tevdı etmelenni rıca ederız. TAMT\Ş TEKNIK AMBALAJ VE MIKİNA S\NATt VE TİCARET A.Ş. G Ü X D E M: 1 Genel Kurul başkanük Dnanının seçimı ve dıvana toplantı tutanaklanrun ırraa yetkısının verılmesı, 2 Yonetım Kurulu üyelenrun yeniden seçımi, 3 Seçimı yapılan Yonetım Kurulu uyelennin ücretl«rtnın tesbıtı, 4 Nama muharreT olan hisse senetlerınin hamilıne çevrılmesine karar venlmesi, 5 Dılek ve temennıler. (Beşıktaş Reklâm 378) 6826 TLÂ N îstanbul Yedinci Asliye Hukuk Hakimliğinden TELSÎZ OPERATÖRÜ AL1NACAKTIR 657 sayılı yasanın 48'ıncı maddesindeki şartlan haız, bulunmak, asgarı ılkokul mezumı, 35 yaşını aşmamış ve fiılı askerlık gorevlnı ıfa etmış olmak kaydıyle Taşra teşkılatımız ıhtıjacı ıçın Telsız Operatbnı alınacaktır. istefcUlerm 14.7 1976 gunu saat 9'da Ankara'da Genel Mudurluk mer'tezınde japılacak ımtıhana katılmak uzere aynı gun ve saatte Genel Mudürlügumuz Haberleşme Şubesmde bulunmalan nca olunur. TOPRAK MAHStLLERt OFİSt GENr MÜDURLÜK (Basın: 19491/6633) 1975/623 Davalı Nefıse Kurt Yenıkapı caddesı Alboyacılar Sokak No 30 Aksaray Îstanbul Gıresun, Bulancak kazası Şemsettın Mahallesi Hane 14, Cılt 1, Sayfa 43'de Nufusa kayıtlı Mehmet Kurt tarafından Davalı îvefıse Kurt aleyhme ıkame olunan geçımsızlık nedenıyle Boşanma ve muşterek Çocuk Şengul'un velajetının de\acı Babaya verılmesı davasmdan dolayı davalırun adresının meçnul olması ve gerekli tahkıkaüara rağmen tespıt edılememesı sebebıyle hakkındaxı dava dılekçesının \e duıuşma guııunun ılanen teblıgıne karar venlerek duruşmanın devamı 11 101976 saat 10 30'a bırakılmıştır. Mezkur gun \e saatte duruşmada hazır bulunmanız veya kendınızı yetkılı bır vekılle temsıl ettırmenız aksı takdırde hakkınızda gıj'ap kararının da ılanen teblığ edıleceğı hususu dava dılekçcsı •e durusma gününun tebhğı jerıne kaım olmak uzere ılan olunur. (Baam: 5&2S) 6622 TALOVA 4SLİYE HTKUK HAKt>rLl6lNDEN: Esas No: 976 119 Davacı AU Ssza! tarafından, davalı Ş. Koy Halkah yokuşu 257 Durulaks Kauçuk Fabrıkasmda mukım Macıt Sezal nezdınde AFİFE SEZAL aleyhıne açılan boşanma davasında. Davalı Aiife Sezal'ın yukanda vazılı adresıne çıkarılan davetıje teblığ edılmed^ğı gıbı zabıtaca da japtırılan tahkıkata rağmen adresınm tesbıtı mumKun olmadığından dava arzuhalmın ılânen teblıgıne ve duruşmanın 9 7 1976 cuma gur.u saat 9 40a bırakılmasma karar verıhmş olup, muayjen gun ve saatte bızzat gelmedığınız \eya bır vekılle de kendınızı temsıl ettırmedığınız takdırde, namınıza gıjap karan teblığ edılecegınden dava arzuhalı tebhği yenne kaım olmak uzere ılânen tebbg olunur. 15 1976 (Basın. 5334/6621) T.C. ILAN FRA NSIZC A Ksoılrey rakasnnda oturao OgrencUer* Strasbourn Oniversıtesı mezunu baran ögretmen taraiındao *ran*ızea derM Teriltr Her çesit tercümeler T»mlw TÜRKİYE BİRLİK PARTiSi BÜYÜK HALK GECESt 3 TEMMUZ 1976 saat 19 OO'dan itıbaren Spor ve SCrgı Sarayında yapılacaktır. TEL: 586896 KAYIP Adapazan Nüfus Daıresınden aldığım nüius cüadanıını kaybettım. Venisınl alacağundan eskisinin hükmü yoîctur. Hasan DEMtR Cumhurivet 6627 • YtTtK U.T.T. Kartımı ve Sebekeml kaybettim. Hükumsuzdür. OSMAN NTJRl ÇAKM\K Cumimrlyet 6*29 BiRüK ÇIKTI Gazetemiz Bjrlık'ın bu sayısııu mutlaka okuyunm. (Cumhurlyat: M3S)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle