19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
• Sahibi: Cumhuriyet Matbaacılüc re Gazeteci;'.* T.A.Ş. aduıa NADIR NATİÎ • Genel Yayın MüdürU OKTAV KLRTBOKE • SorumJu Yao İşleri Müdürü: BÜLENT UtKMENER • Basan ve Yayan: CUMHURIYEn Matbaaeılıfc ve Gazetecilife T.A.Ş. Ca*aioglu, Halkevi Soo No.: 39 41 TELGRAF ve MEKTUP adresi: CUMHIJRİYET İSTANBUL Posta Kutusu îstanbul No: 246 Teleronlar: 22 42 90 22 42 96 22 42 97 22 « 98 22 42 !«• * * ^ BASIV AHLÂK TA UYMAÎI TAAHHÜT EDEB • BtTîOLAR: Ankara Atatürk Bulvan Yener Apt. Yenısehir Tel.: 17 74 77 2=. 57 01 • ÎZN,y Bulvnrı No. 65. Kat. 3. Tel.: 13 12 30 12 47 09 ADANA Atatürk Cad. liğurlu Pasat. TeL: 14550 19731 ABOVE w İLAN ATLAR: 12 8 S 1 Yurtçi : 540 270 135 45 YurttUsi: 990 495 247.50 82.50 Ülke gruplarma ve ağırlıfcma göre uçak farkı okuyucu tara/ından aynca ödenır .. BH " 'MAKTU) A i ve 7. Sayfa (Santimi) ..... . 4, 5, 8. Sayfa (Santimi) Öîüm. Mevlid, Teşekkür (5 Santimi) Kiîan Nıkâh, Evlenme, Dofum ......... Yavın Kayatı (KKLÎMESİ) „ ..^... KayiD (KELÎAÎESİ) 750 170 140 300 250 4. 3. Lira » > s » » » TAKViM 21 HAZİRAV 1973 Güneş Öğla İkindi 5.27 13.15 17.16 ' Akşam Yntsı îmsak 20.44 22.48 3.09 YAHYA DEMİREL (Bastarafı 1. Sayfada) nn vtrlığt konusunda «bazı şüphe ve tersddütler belirdiğini» kaydederek, olayın, bu tarihten sonra derinlığine araştırıldığım belirtmişlerdir. Maliye müfettışlen Erdoğan Öner ve Mehmet Karaduman Yahya Dsmirel'in vergi kayıtlarını inceledikten sonra, ihracatın yapılmadıgı konusunda kuşkuların arttığını görerek durumu 23.9.1975 gün ve 1225 sayılı raporla, Bakanlığa bildirmislerdir. Maliye Bakanlığı Müfettişleri, Ticaret Bakanlığı Mufettişleri, Mus tafa Can ve Temel Sezin'in yurt dışında yaptıklan inceleme sonun da, Yahya Demirel'in «alıcı firma. olarak gösterdiği firmaların hiçbirinin İsvıçre ticaret siciline kayıtlı olmadıklarınm saptandığmı belirterek, konunun. bütün aynntılanyla ele alındığ, anlatılmaktadır. sunta ve az miktarcin mobilya ihraç ederek. muhteviyatı doğru olmsyan bu tescil beyannameleri ile haksız vergi iadesi ve fon ıadesı alması iiili ceza kanununun 342'nci maddesine temas etmektsdir.» Bu rapor gereğince, Yahya Demirel hakkında Türk Ceza Yasasının 342'nci maddesi geregince koiıışturma açılması gerekmektedir. 342'nci maddenin cezası 2 yıldan sekiz yıla kadardır. Aynı raporda Yahya Demirel hakkında «Kaçakçılık» hükümleri geregince kovuşturma yapılarak, hazineden aldığı yaklaşık olarak 20 milyon liranın geri alınması lstenmektedir. Kıta sahanlığı görüşmelerinin ikinci bölümü sona erdi BERN Türkiye ile Yunanistan arasmda Ege Kat.'a Sahanhğı görüşmelerinin ikinci bölümü dün sona ermiştir. Görüşmeye katılan taraflar. basın mensuplarına yaptıklan açıklamalarda görüşmeler süresi i'.inde hiçbir anlaşma yapılmadıgını belirtmişler ve gelecek toplan r ının hangi tarihte yapılacağı konusunda açıklamada bulunmamışlarlardır. Belirtildiğine göre, bu turda ileri sürülen görüşler ve kamlıkh olarak ortaya atılan bazı öneriler yeni toplantıya kadar Türkiye ve Yunanistan tarafından incelenecektir. Türk heyetine görüşmelerde Bern Büyükelçisi Suat Bilge, Yunan heyetine de, Dışişleri Bakanlığı Sıyasi Işler Genel Müdürü Büyükelçi Yuannis Cunis başkan lık etmiştir. Her iki heyette ayrıca birer jeolog da bulunmuştur.. KÜTAHYA'DA (Bastarafı 1. Sayrada) mın yetersiz oldugu gerekçesiyle dört gün sonraya ertelendiğini öne sürerek şöyle konusmuslardar: «Ayın 19'unda yapılan sınavlar usulsüzdür. Çünkü statik sınavlan 15 haziran günü hazırlanmıştır. Aradan dört gün geçiyor ve önceden hazırlanan sorular karşımıza çıkıyor. Öğretmene bu soruların daha önceden hazırlandlğını, kağıtların üzerinde 14 haziran 1976 yazılı olduğunu söyledik. öğretmen bize «Siz sorulara ce\ap verin. Başka bir şeye kanşmayın. yanıtmı verdi. Biz okul yöneticilerlne sormak istedik: Dört gün süreyle sorular nerede saklandı?> Ögrenciler, sorulann teksir edil digini, ancak okulun teksir makinesinin olmadığım öne sürmüşler, Sorular Ülkü Ocakları'nda teksir edilmektedir» demişlerdir. Sorulann bir komisyon tarafından hazırlanmadığını da savlayan öğreneiler, kayıt sırasında bin lira kitap parası alındığını daha sonra ikinci kez beş yüz lira toplandığını ileri sürerek şun ları eklemlşlerdir: «Bize gelen kitaplar hiçbir yarar saglarmyor. Özellikle Lineer cebir Türkiye tarihi, statik ve kimya kitaplan.. Bu okulu bitirinca de ne olacağımızı bilmiyoruz. MHP yanlısı öğretmenler ise 90 komünisti okuldan çıkanp istediğimiz hedefe ulaşacagız diyorlar.» Kütahya'da MHP'li komandola n n okullarda meydana getirdikleri olayların Milli Egitim Müdü rü tzzet Güdücü ve Öğretmen Li sesi Müdürü Selahattin Aydogdu tarafından düzenlendiği iddialan yaygınlaşmıştır İki Müdürün Kütahya'ya altı ay önce atanmalarına kadar hiçbir olayın çıkmadıfmı ancak bunlann gelmesiyle Jcomandoların eyleme geçtikleri tarafsız vatandaşlarca söylenmektedir. Ögretmen Okullarının kuruluş yıldönümünde Müdür Selahatin Aydoğdu'nun yaptığı konusmada 1940'lardan bugüne değin yetişen öğretmenleri, özellikle köy enstitüsü mezunu öğ retmenleri, eli kazmalı ihtilâlci ırgatlar olarak nitelemesi, olayların ilk başlangıcı olmuştur. Vali Nazmi Çengelcı, Tugay Komutanı Tuğgeneral Emcet Edizel, Belediye Başkanı Abdurrah man Kara ve yerel gazetecilerin taruk oldukları Öğretmen Lisesi Müdürü'nün konuşması, Öğretmen toplumu içinde geniş yanta uyandırmış; çeşitli demokrüik devrimci kuruluşlar müdürü kınamışlardır. Milli Eğitim Müdürü Izzet Gü dücü ve öğretmen Lisesi Müdürü Selahattin Aydoğdu'nun oluşturduğu bu «Devrimci öğretmen ve öğrencileri sindirme eylemi»ni. ÜlküBir Başkanı Ismet özdil ve sınav yolsuzluğuna adı karışan Celâl Karaca ile MHP yanlısı ögretmenlerle, komando öğrenciler pekiştirmiştir. Ağaç bayrammda TÖBDER'li öğretmenlerin, Alevi köyü olan Körs köyünde ağaç dikmelerinden sonra Milli Eğitim Müdürü'nün köye giderek «Bu köy kızılbaştır. Muhtarı da komünisttir.» demesi olaylara yolaçmıştır. Bu nedenle köy muhtarı Mustafa Sonkur Milli Eğitim MüdürU hak kında iki ayn dava açmıstır. ftalya'da (Bastarafı 1. Sayfada) önce denize ya da kırlara gidip pazar gününü geçirdikten sonra bugün öğleye kadar oy verecekleri sanılmaktadır. Yerel saatle 17' cteki katılma oranı tüm ülke düzeyinde yüzde 43.1 dolayında kalmıştır. 1972'de bu. oran jüzde 51,6'ydı. Pazar günkü İtalyan gazetelerinin manşetlerinde «İtalya değişiklik için oy veriyor», «Îtaly3 detfisiklik istiyor», «BuıtünkU oy dönüşü ojmsyacak bir sonuç ve karar oyııdur» şeklinde cümleler okunmaktadır. Haftalık Tempo dergisinin seçim günü S3tışa çıkarılan sayısının kapoğmda şöyle denıimektedir: ııitalya sayfayı çevirdi.. 20 naziran yeni sol parlamentoya girdi... Yeni Başbakan sosyalıst ..» Tempo bu konudaki vazssında da şunları pklemektpdir: «20 haziran günü Hıristıyan Demokratİ2rın hegemonvası ks.panmaktadır. Yeni sol güçler, ülkenin muhtaç oldugu düzeni getirecek katkıda buhınmak nakkını kazanmışlardır. îtalyan Komünist Partisi şimdi ne vapacaktır? Berlinguer demokratik reiımlerde bir hükümet ile bir muhalefetin şart olduğunu kabul etmek tedir. İtalya şimdi otuz ımın yıl süren tarihinin bu sayfalaruu çevirnüstır.» G ÖZ L E M (Bastarafı 1. Sayfada) etttjfinl bîldlrdlği 1442 takımı bu şrfrketten almıştır. Müfettişler, bu şirketin, 100 biıı lira sermaye ile kurulduğu ve 1974 yılınrta (i işçi çalıştırdığını saptamışlardır. Müfettişler bu şirketin hesaplanna da elko.vmuşlarriır. Once, 6 işçi çalıştıran bir işyerinin, Yahya Demirel'e, 1442 takım mobilya yapanıayacağını saptamışlardır.. sonra da, bu şirkete, mai sattığı ileri süriilen Mehmet Baş adlı kimserrin. Isııartanın Şarki!;aıaağaç ilçesinde izine bile rastlanmadıtn ortaya çıKarılmıştır. •Klasik Ağaç Ltd. Şirketine mal satan öteki şirket «ORSA Orraan Ürünleri Ticaret ve Sanayi Ltd. ŞirketUdir. OP.SA Şirketi. Yahya Demirel, Ali Çetin Şener, Zeki Hakkı Alpas ve Taner Enpinertan tarafından kurulmuş ve kuruluşu .MOî sayılı ve 23.3.1974 tarihli Ticaret Sicili Gazetesinde yayınlanmıştır. Klasik As;aç Ltd. Şirketinin kuruluşu, aynı sayı ve tarihli Ticaret Sicili Gazetesinde yayınlanrruş bulunmaktadır. İki şirket de aynı hinacla çalışmaktadır Maliye Bakanlığı Müfettlşleri, Yahya Demirerin, Klâsik Ağaç Ltd. Şirketinden mobilya aldığı, ancak aynı şirkete, I»ereste, sunta ve kontrplnk sattığını saptaınışlar ve şu sonuca varmışlardır: Biiylece Yahya Demirel, lcendisinin finanse ettişri Klâslk Afaç Ltd. Şirkrtine dolaylı toldan mobilya nıalzeme«i rerip. çok yüksek fiyattan imal edilmiş mobiiva almış görünmektedir.. Yapılaıı inceler prden de, bu iki şirketin yöneticüerinin hemrn henıen ynı Insanlar olması ve çoğunun da Yahva Demirel'in yanında çalısan kimselerden oluşması şüphe çekmistir. tnrrlemeler sonunda, bu şirketin, Yahya Demirel'e yurt dışına mobiiva ihraç etmesi için, gerekli sayıda nıobilya vapmaüı^ı da belirlenmiştir. Aynı incelcmeler göstermiştir ki, ihraç edilen mobilyaUrla Türkhe'den alındısı söylcnen mobilyalar arasında nitelik farklan bulunmaktadır. örneğln dört kapılı olarak hildirilen sardrop, üç kapılı çıkmış, mobilyaların «polyesterleri* ise yapılmumıştır. İMüfettişler, Ankara'dan Karadeniz Ereglisine mobilya gönderilip Könderilmedipi konusunu da inceiemışlerdir. Raporda şu sonuca ulaşılmıştır: Bütün ihracat partileri için Ankara'dan Isparta'ya ve Isparta'dan Karadeniz Ereglisine mobilya nakli bulunmadıgı.. Ankara'dan Karadeniz Ereglisine 27.7.1974 tarihinde mobilya olup olmadığı kesinlik kazanmayan 3 kamyon yük tasındığı.. 26.11.1974 tarihinde yapılan 4 ve S'nci parti ihracatından Ankara'dan Karadeniz Ereglisine 21 kamyonU mobilya götürüldüğü.. Bütün bu ihracat partileri için, bunlann dışında Ankara'dan Karadeniz Errğlisine nakliye yapılmadığı.. tesbit edilmiştir... Müfettiş raporunda. mobilyalar konusunda «Ekspertiz raporu» veren Necdet Alkanat'ın, bu mobilyalan nörmeden rapor verdiği, kesin belgelerle ortaya çıkarılmıştır.. Yani, bu konuda, nereye elinizi atarsamz, orada bir yolsuzlukla karşılaşmaktasımz. Müfettiş raporu, yurt dışına mobilya yerine sunta gon> derildiğini de belge re kanıtlara bağlamaktadır.. Suntalan tasıyan deniz motorlaruıın kaptanlarının ifadeleri ve konuyla ilfili fatura ve «cemi seyir jurnaileri» yurt dışına mobilya yerine sunta Köndrıildiğini kesinlikle ortaya koymuştıır. Yahya Demirel, mobilya İhraç ettlğinl bildlrdl|l tarihlerde. Türkiyedcn mobilya almamıştır. Bu bir.. Karadenlz Ereğlisine ihracat amacıyla mobilya (tönderilmemlştlr. Bu iki.. Yurt dışına, mobilya yerine sunta jönderilmiştlr. Bu üç.. Maliye Bakanı bu Işleri örtbas etmek lstemiştir. Bu dört.. Ticaret Bakanı bu yolsuzluklardan sorumludar. Bu da beş.. Bn mrmlekette hukuk varsa, adalet varna, mahkemeler re Savcılar varsa, Yahya Demlrel'in yeniden tutuklanması jerekmektedir. Npredesiniz Ankara Savcılan, neredesinl» Zonıruldak Savcılan?. Bu raporu okunmadınız mı daha?. Topnz (Baştarafı 1. Sayfada) biyatı başlatmıştır. Hayali yatırımlan daha önceden açıklıyabilmek için şimdi, Raporda, Gümrük ve Tekeı Bakanlığı MUfettlşi Fevzi Ertürk ta hükümet ortaklan arasında ilkel bir yarış ve çekişme sürdürülrafından hazırlanan raporda, Yah mektedir. ya Demirel'in yurt dışına mobilya yerine reviz kaplanmış Yıllar önce üretime geçmiş fab aunta ihraç ertiğinin saptandığı rikalar yeniden açılmakta. planve belgelere baglandığı belirtilda ve programda yeri olmayan mektedir. projesi ve ödeneği bulunmayan hayali fabrikaların temel atma •HEM ALICI HEM SATIC!» törenleri yapılmaktadır. Maljyo Bakanhgı mufettişleri, Kayseri'de Başbakan'ın törenYahya Demirerin 1974 yılmda sa le açılışmı yaptıgı ÇÎNKUR te tın aldıgını beyan ettiği mobil sisleri henüz tamamlanmamışyalarla ilgiii faturalan incelerlertır. Fabrika halen çinko üretiml ken, 1242 parça yatak ve yemek yapmamaktadır. odası takımlannın • Klasik Ağaç Bir süre önce açılış töreni ya Limked Şirketi.nden alındığını pılan tskenderun DemirÇelik te saptamışlardır. Bu şirketin hesap sislerinde. Türkiye'nin ihtiyacı larında yapılan incelemede, «Kla olan işlemiş demir çeşitlerinin sik Agaç Limited Şirketi.nin, iş hiçblrisi Uretilmemektedir. Sade yerinde 6 işçi çalıştırdığını, bu ce yüksek fırın çalışmaktadır ve işçilerin, 1242 yatak ve yemelc pik üretilmektedir. odası imâl edemeyecekleri sonuönceki yıllarda baslatılan öcuna varmışlardır. Bu şirketin, nemli yatınmların hemen hepYahya Demirel dışında, hiçbir si yüzüstü bırakılmıştır. kişi ve firmaya satış yapmadı Karakaya ve Aşagı Fırat gını da gören müfettişler, bu şir. projeleri, dış finansman sorunu ketin. Yahya Demirel tarafından çözülemedigi için gecikmekte•finanse» edildiğini öne sürmüşdir. lerdir. Altınkaya, Karababa, Yatağan, Kangal ve Çayırhan gibi İZINE RASTLANMIYOR önemli enerji projelerine 1P75 Klasik Ağaç Limited Şirketi yılmda 218 milyon Iira harcanyetkilileri, mobilya yapımı için ması gerekirken ancak 4 milyon kullandıkları malzemeyi lsparta'Iira harcanabilmiştir. nın Şarkiksraagaç ilçesinde Meh Ecevit hükümeti döneminde met Baş adlı bir kişiden aldıktemeli atılan 2. PetroKimya larını ifade etmişlerse de, yapılan araşürmalarda, Mehmet Baş' kompleksi için 1975 yılmda prog ramlanan yatırımın ancak dörtte ın gösterilen adresîcrde bulunbiri gerçekleştirilmiştir. madığı gibi, izine de rastlanma Dogu Anadolu'da halkımıdığı belirtilmektedir. Şirket yözın yıllarca beklediği et kombineticileri, 16 milyon tutarındaki naları, yem ve gübre fabrikaları malların şirkete Mehmet Baş tayüzüstü bırakılmıştır. rafından getirilip, fatura bedellerinin Yahya Demirel tarafından AfşinElbistan projesi fiödendigini bildirmijlerse de, Mehnansman yetersizliginden gecikmet Baş'ın varlığını kanıtlayacak mektedir. hiçbfr belge plde pdıiememiştir. Cephe Hükümetl dönemin•ORSA ŞİRKETİ. de, önceki yıllarda başlatılmış yatırımlar aksatılmış, fiili olarak Klasik Agaç Şirketine, büyiik yeni hiçbir ciddi vatınm başlatıl miktarda mal satan ikinci şirmamıstır. îşsizierin sayısı 2 mil ket, Yahya Demirel'in ortaklan yonu aşmıştır. Dış ticaret açığı ve kurucuları arasında bulcmdurekor düzeye ulaşmıştır. Döviz ğu «ORSA, Orman Ürünlerl TicareMrvleri tUJcetilmiştir. ret r e Sanayi Iîmited Şirketi» Bu gerçekler açıkça gösterdır. ORSA şirketi ile, Klasik Amektedir kl Demirel ve ortaklağaç Şirketi, ayru gün ve tarihli n hayalle ve yalanla vakit geçiTicaret SiCili gazetesinde yayınrirken, 1976 yılı yatınmlar acı lanan ilânla ticaret hayatına atılaından da kaybedilmiştir.» m:ş olup, her iki şirket de, aynı binada çalışmaktadır. Bu durumda, Yahya Demirel, mobüya ticaretinde, «Hem alıcı, hem satıcı» görünmektedir. Müfettiş raıBaştarafı 1. Sayfad») porunun 23'üncil sayfasında, BEYRUT TA DURUM «Böylece Yahya Demirel. kendi150 Amerika'lı ile 240 diğer yasinin finanse ettiği Klasik Ağaç Ltd. Şirketinp ylı yoldan mo bancınuı tahliye edildiği Beyrut' bilya malzemesi verip, çok yük un dün sakin oldugu bildirilmişsek fiyatlardan imal edilmiş motir. Tahliye işlemi sırasında re^ilya almış görünmektedir.» desim çeken foto muhabirlerini ürnilmiştir. kütmek için havaya ate« eden Filistin gerillâlarmın çıkardıkları OTEKI JtRKETLER sesten başka silâh ses: duyulmaMaliye Bakanhgı mufettişleri ömıştır. Filistin gerillâları tahiiteki şirketler iizerinde rintıklan ye bölgesinde büyük güvenlik :er araştırmalardan Yahya Demirel'tibatı aldıklarından, bir olay ç:kin 25.2.1974 tarihinde Kıbrıs'a ihmamıştır. raç ettigini bıldirdiği 185 yatak Washington'da bir açıkiama ya odası takımının hiçbir sirketten pan Beyaz Saray sözcüsü Ron alınmadığmı saptamışlardır. KıbNessen; "Tahliye olaysız ve kolay rı.' yollandığı söylenen 275 yatak geçivor» demiştir. odası takımınUan, ancak, beş adet takımın jrart içindeki firmaFRANSIZ SURİYE ORTAK lardan satın ahndıgı da belirlenBIL0IR1SI miştir. Müfettişler, yurt dışına öte yandan Sunye Devlet Baş gönderildiği ileri sürülen mobilyalarla, bu amaçla yurt içinden kanı General Hafız ElEsafın alınan mobilyalar arasında, nite Fransa'ya yaptı?ı ziyaret sonunlik farklan olduğunu da görerek, da, önceki gece bir ortak bilraporda bu noktayı da belirtmişdiri yayınlanmıştır. lerdir. Ortak bildiride, Fransa Cumhurbaşkanı Valery Giscard d'EsKARADENİZ EREĞIİSİME MOBİLYA taing ile Cumhurbaşkanı Esatın GÖNDERİLMEMİŞ «Lübnan'ın uzun süredir acılara boğan kardeş kavgasına bir son Maliye Bakanlığı Müfettiş ra porunda, Yahya Demirerin yurt verme zorunluln?wu» belirttikdışına yapmış göründüğü mo leri açıklan","' *•bilya ihracau için, Karadeniz ARAP RADYOIARI NE DIYOR! Ereğlisı'ne mobüya naklı yap LUbnan konusunda önceki gemadıgı, ancak bazı tarihlerde mo bilya olup olmadığı saptanama ce yayın yapan Arap radyoları yan üç kamyon yuklü mal ta ise degişik yorumlarını sürdür şındığmı, 26.11.1974 tarihinde de müşlerdir. Bu yayınlar şöyledir: yirmibir kamyonla mobilya götürüldügü ilerı surültnektedir. Mü BAGDAT RADYOSU: fettiş raporunda ayrıca, mobil«Lübnan'ın birçok bölgelerinde ya konusunda ekspertiz raporu Suriye re.iiminin işgalci birükveren Necdet Alkanat'ın mobilya leri ile Filistin ve Lübnan Ulu ları görmeden rapor verdiği sa sal Hareketi birlikleri arasında vunulmaktadır. şiddetli çarpışmalar devam ediyor. Suriye rejirrıinin isgalci bir SUNIA Ml, MOBİLYA M l ! Maliye BaKanhğı Müîettiş ra İikleri Lübnan daSında tanklarporunda, Karadeniz Ereğlisi H la ilerliyorlar. Sayda kentini top ateşine tutan ve uçaklarla bom manına yurt dışına ihıacat amabalayan Suriye işsalci birliklecıyla mobilya gönderilmediğini, ri. Beyrut'un batı kesiminde de limandan «Ûgur motoru»na yük Filistin ve Lübran Ulusal Halenen malın üç kamyonluk kap lama ve sıkma talaştan yapıl reketi birliklerine saldırdılar.» «Kemal Canbolat'm adamlan mış plakalar olduğunun anlaşıldığı belirtiimektedır. Ufur mo ve müttefikleri Lübnan'daki ulu torunun Magosa limanına «kap sal güçlere karşı giriştikleri saldınlarını sürdüniyorlar. Son lamalı sunta» tesüm ettiğinı bil diren müfettişler, bu konu olarak da ülkedeki Nasırcıîar ör gütüne saldırdılar. Kemal Cannun Atillâ Özçelik'in sahibi bolat'ın adamlan ve müttefiklebulundugu «Delta» şirketinin ya zışmalarıyla kamtlandıgını da ri bu saldınlanyla ateşkesi sag açıklamaktadırlar. Kaptan tbra lamak için girisilen çabalan bal him motoruyla yurt dışına göntalamak istiyorlar. yuvarlak m.i derilen malların da, «2 metre sa toplantısının vapılmasını enuzunluk ve 2530 santımetre ka gellemeye çalışıvorlar.» hnlığında paket kapiamalı pla ISRAİL RADYOSU: ka» oldufu müfettiş raporların«Suriye birlikleri ile Filistin da yer almaktadır. Kurtuluş Örsütü ve Lübnan sol Müfettişler, Beyrut limanına örgütleri birlikl°ri arasında Bey gönderilen malın da. mobilya rut'un batı ve dofu kesim'erinolmayıp cevız kaplama olduğu de şiddetli çarpısmalar oluyor. nun belgelerie sabit olduğunu Suriyelilerin denetiminde bulu bildirmektedırler. nan Beyrtıt Havaalar.ı çevresinde de iki taraf arasında şiddet BEIGEIER SAHTE li çarpı«!malf>r devam edivor. B'i Raporda, Maliye Bakanhfı müarada Hıri^tiTan lidprl«rden tç fettişlerinin. yurt dışı ihracatı ile is'.eri Bakpnı KâM!l $<"nıın i'e ilgiii olarak vardıklan sonuç şu Falan.iist ParM I.ideri Piver fîaşekilde özetleıımektedir: mayel, vapfık'irı görii?'7ierl^n «Ticaret Bakanlı^ına mobilys sonra. Ann Barı» Gücünlin bir ihraç edecefine dair tesril bean önre ülkeye ?önd»ri!mesf için çağr'da btılundıılar.» DemireVin. tlnha ?nnra tescil be(Dış Haberler Servisl) yannamesinde yazılı mallar yerine Aziz Nesin, Sovyet Yazarlar Birliği Kongresine . konuk olarak katılıyor MOSKOVA. (ANKA) Ünlü yazar Aziz Nesin, Sovyet Yazarlar Birliği'nin kongresine konuk olarak katılaeaktır. Moskova'da bulunp.n Aziz Nesin haksında Sovyet basınında geniş yazılar yayınlanmaktadır. Bu arada Sovyet Tass Ajnnsı da ünlü yazarla bir görüşme yap mıştır. Sovyet gaz^telerinde yaymlanan röportajda Aziz Nes.rı, Türk Sovyet dostlugunun Ata türk ve Lenin'den mıras kaldıgını belirtmiştir. Aziz Nesin. bu röportajda, «komşu olan Türkiye ve Sovyet uluslan barış ve uyum içinde yaşamalıdırlar» demiştir. Çesitli Sovyet yazar ve sanatçılannı yakından tenıdıgını 5öyleyen Nesin. «Edebi ba<îlanm!zın kökü tEriiıin derinliklerinde yatmaktadır. Orta çagdan kaima «Dede Korkııf» ve ('K^ro'lu» ma salları hem Türk hem de Azarbaycan halkmın kalbinde vaşamaktadır. Atalanmızın iyi gcleneklerf daha sonra N^simi ve Fuzul! gibi bü>ük ozanlar tarafından daha da srelistirilmiştir. Ve bu gelenek bugün de devam etmektedir» demiştir. TAHMINLER Pazar günü yedide başlayan ve yerel saatle gece ona kadar sürecek seçimlerin ilk günü tamam lanırken seçim tahminleri de yoğunlaşmıştır. İtalyan seçimlerini izlemekte olan yabancı muhabirler arasında yapılan tahminierde, Hıristiyan Demokratlara yüzde otuz ıkiden yüzde otuzdokuza kadar şans tanınmaktadır. İtalyan Komünist Partısi de yüz de otuz iki ile yüzde otuz altı arasında degişen «oylar» almaktadır. İtalyan seçimlerine, îaçist îtalyan Sosyal Hareketi Partisinden Berünguer'in daha solundaki par tilere kadar sekiz siyasal topluluğun katılmasına rağmen «başa güreşen» yainız iki parti vardır: Hıristıyan Demokratlarla Komünist Partisi. Bu nedenle tahmin ler de bu iki parti arasında yapümaktadır. Tahminler çogımhık la. seçimlerı bu iki partinin başabas bitirecekleri, ya da ara'.arında bir «göğüs ı'arkı» olacağı merkezindedir. Komünist Partisinin toplayacağı oylar diğer sosyalist ve sol partilere birleştirildiği zaman par lamentoda bir «sol çoğunluğu» ortaya çıkanp çıkarmavacağı yolundaki spekülasyonlarda ise buradaki sol partiler arasında Fransa'dakınin aksine ortak bir program bulunmadığmdan aynı gelişmenin beklenemeyecegi öne sürülmektedir. SON OLAY Yönetim Bilimleri Yüksek Okulu'nda komandolar şimdiye de ğin üç kez baskın yapmışlardır. Ancak polis buna ilgisiz kalmıştır. Son olarak önceki gün saat 14 sıralarında Azot Sanayii'nde çahşan Kaya ('ner adlı Diyarbakırlı bir ışçi, Zeki adlı bir komandonun bıçaklı saldınsına uğramıstır. Elli santimlik bir bıçak la işçi Kaya Üner'i arkadan vur mak isteyen saldırganı bir kadının gördüğü «Vuruyorlar» diye bağırdığı nakledilmektedir. Anla tıldığına göre bu uyarı üzerine arkasına dönen Kaya Üner, komandonun elinden bıçağını almıs ve onu tesirsiz hale getirmiştir. Komando daha sonra polise başvurarak dayak yeditinl iddıa etmiş. ancak görgü taruklanrun ifadesiyle işçi Kaya Üner'in suçsuz oldugu, Savcılıkça aydmlatü mıstır. Islâm (Bastarafı 1. .Sayfada) nün de katılacağını bildirmis tir. Bu amaçla MSP tarafından program hazırlanmış ve üç kez degışikliğe uğrarruş, ancak Suudi Arabıstan Sanayi ve Elektrik Bakanı gelme.sıne rağnıen, Irak ve Birleşik Arap Emirlikleri bu davete cevap vermekten kaçınmış, Kuveyt gelemeyeceğini bildirmiş, Libya ise bir genel müdürü göziemci olarak göndereceğini duyuımakla yetinmıştir. Sanayi ve Teknoloji Bakanhğınca hazırlanan ve MSP'U Devlet Bakanı Başbakan Yardımcılığı kanalıyla dağıtılan programda toplancyıla ilgiii olarak İslâm Birliği Ğenel Sekreterlıği ile Pakistan Dışişleri Bakanlığına da haber verııeceği. aynca konukların 22 Haziran a kadar Ulkemizde bulunacaklan yer almıstır. 17 Haziran günü toplantımn açılacağı belirtilmesine rağmen, görüşmelere Türk tarafından Erbakan, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Abdülkerim Doğru ve Dışişleri Bakanhgı Genel Sekreteri büyükelçi Şükrü ElekdAğ katılmış, Suudi Arabistan heyeti başkanlığını Sanayi ve Elektrik Bakanı Gazi El Kuseybi yapmış, Libya ve Kuveyt'in ise Ankara'daki büyükelçilikleri yer almıştır. Türkiye, Suudi Arabistan, Libya, Kuvevt arasındaki toplantımn sabah saat 10'da başlayacagınm daha Önceden programlanması neder.iyle perşembe günleri aynı saatlerde başlayan Bakanlar Kurulu toplantısı ertelenmiştir. Toplantımn ertelenme ya da ileri bir saate bırakılma isteği Neemettin Erbakan'dan gelmiş ve saat 10'dan sonra diğer bakanlara da haber verilerek Bakanlar Kurulunun 17.30'a ertelendigi bıldirilmişfir. Elazığdaki (Bastarafı 1. Sırfad») za. Talat Yılmaz'ın kullandıjı 24 AL 235 plakalı kum yüklü kamyonun freninin patlamasıyla başlamıştır. Bu kamyon sırasıyla karşı yönden gelen Ömer Yaylacı'run kullandigt 39 AD 436 plakalı kamyona yandan. Elâzığ Belediye Başkan Yardımcısı Namık Çitçinin kullandığı 23 AL 006 plakalı otomobile arkadan, Süleyman Yıldız yönetimindeki 29 AD 539 plakalı kamyona da karşıdan hızla vurmuştur. Kum yüklü kamyonun \urdugu otomobil 30 metrelik uçuruma yuvarlanarak alev almış, Namık Çitçi, eşi Işık Çitçi, kızlan Sabahat ve Ruba yanarak ölmüşlerdir. Seda Çitçi ise camdan çıkarak ölümden kurtulmuştur. Kum yüklü kamyonun son olarak uçuruma yuvarladığı kamyon da bulunan Aziz Yıldız ile Zeynep adlı karı koca derhal ölmüş. şoför Sülejman Yıldız da ağır yaralanmıştır. Üç araca çarp tıktan sonra uçuruma yuvarlrnan kum yüklü kamyonda bulunan şoförün kardpşi Hikmet Yıldız ölmüş, şoför Talat Yılmaz ise yara almadan kurtulmuştur.. Kıbrıs Türk (Bastarafı 1. Sayfada) Gayrî resml sonuçlara göre, saat 02'deki Devlet Başkanı seçirru leri oy durumu şöyleydı: Rauf Denktas (UBP) 26526 Ahmet Mithat Berberoğlu ıCTP) 7.798. Diğer iki bağımsız aday; Servet Dedeçay'ın 36 ile Mustafa Şev ki Lüzinyan'ın ise 44 oy aldığı görtilmüştür. Kıbns TUrk Federe Medisine 172 aday arasından 40 milletvekiH göndermek Uzere yapılan milletvekili seçimlerinde, partilerin saat 23'de ilçelere göre aldıklan gayri resmi oy sayısı da şöyleydi: LeRioşe: 37 sandıktan TKP: 23.0.56, UBP: 60.952, HP: 21.565 CTP: 17.37. Magosa: 13 sandıktan TKP: 894, UBP: 3.548. HP: 336, CTP: 758. Girne: 51 sandıktan TKP: 3.934, UBP: 12.792. HP: 2.416. CTP: 2 986 158 sandık, 37..542 seçmeni olan Lefkoşe'den 19 milletvekili, 135 sandık 26.853 seçmeni olan Gazi Magosa'dan 15 mil'.etvekili. 66 sandık 12.098 seçmeni olan Girne'den 6 milletvekili seçilecektir. Ancak seçim sistemine göre. milletvekillerinin dağılımım saçtaysıbilmek geçerli oy ssyısınm kesinlikle ortaya çıkmasır.dan sonra olanaklaşacaktır. llçelerde. t!çe Secim Kuıullar:\'!a. Lefkose'de Yüksek Seçim Kuntlu'nda oy ayı rımı ve satjtanması sürdiirfilmek tedir. Kesin sonucîann bugün alınacağı bildirilmektedir.. OLAYLAR MEMUR (Bastarafı 1. Sayfada) rıya 3flO lira yan ödeme ^etirildıgini belirten 4 kuruluşun Genel Sekreterleri, bunun nedenlen hak kındaki görüşlerini şöyle açıkia mışlardır: Devletin kilit noktalarına getir dikleri kendi adamlanna geçen yıla göre bu yıl yüzde 300 gibi çok büyük bir zam yapmışlardır. Yağma Hasanın böreği gibi devletin hazinesinden verilen bu paralar boşuna değildir. Vergi iadesi, ihracat, ithalat, müteanhit lilc gibi yollarla yapılan Hazine soygunlarını bu mutemet kişilerin gizlemeleri, kıyım ve zulüm makinalannı daha iyi çalıştırmaları için verilen birer teşvik priminden başka birşey değildir, örnegin, MUli Egitirn Bakanlı ğında, bu yüzde 300 zamdan 2 müsteşar, 5 müsteşar yardımcısı, 1 başmüşavir, 20 müşavir, 14 genel müdür, 4 daire başkanı olmak üzere toplam 45 kisi yarar lanmaktadır. Buna karşılık 22. 691 öğretmene yapılan zam ise yüzde 33'tür.» Dernek Genel Sekreterleri 1M7O197S döneminde fiyatların yüzde 160 orarunda, buna karşı lık memur maaşlannın ancak yüzde 35 oranında artış gösterdi ğini belirtmiş, getirilen yan öds melerin «sadece bir avuç yöneti ciye yaradığım» öne sürmüşlerdir. Lübnan'daki BAKANLAR KURULU ERTELENİYOR Bu arada, önceki gece kampanya süresi sona ererken ülkenin çeşitli kentlerinde sağcı ve solcu gençler arasında çatış malar çıkmıştır. San Remo ken tinde, gençlerin kavgasını ayırmaya çahşan üç polis memurıı faşist Sosyal Hareket Parttsi yö neticilerinden birinin kullandığı otomobil tarafından ezilerek afpr biçimde yaralanmıştır. Genel milletvekili ve senatör seçimleriyle birlikte, baskent Homa'da da belediye seçimlerl yapılmıştır. ltalya'nın birçok bü yük kentinde olduğu gibi, bu seçim sonunda Roma Belediyesi nin de büyük ölçüde komünist ve sosyalistlerin yönetimine geç mesi beklenmektedir. fc» KIRIKKALE'YE GEZİ MSP kanadı tarafından hazırlanan programa uygun olaralc konukların öğleden sonra Kırıkkale'ye helikopterlerle götüriilmeleri gerektiğinde, îçişleri Bakanı Oğuzhan Asiltürk aracılığıyla Jandarma Komutarüığmın üç helikopteri hazırlatılmıştır. Kırıkkale"ye yapılan geziye sadece Suudi Arabistan SanHyi ve Elektrik Bakanı ve Suudi Arabistan heyetindekiler ile Sanayi ve Teknoloji Bakam Abdülkerim Dofru katılmış, aynı gün Ankara'ya dör.ülmüştür. Bakanlar Kurulu saat 17 30'da topland'.Şında Dışişleri Bakanı Vekili Seyfi öztürk, Dışişîerir.in haberi olmadan Türkiye'de topIan7lar düzenlendifini <îöylemiştır. Bunun üzerıne Neemettin Erbakan, kendilerine Dışişleri Bakanhgı ilçilılerinin yardımcı olmpdıK'arını. ülkemi7de konuk İslâm yetkilileri bulunmasına rağmen Dışişleri protokolünce gerekh anlayışın gösterilmedieini anlatmıştır. öztürk de, bu top lantıdPn Dışişleri Bakan Vekili olarak ker.dısinin naberi bulunmadığım. Erbakan'ın yaptıfiı görüşmsieri gazetecilerden öörendi ğini, bu konuda bilgi verilmediğini ifade etmiştir. Erbakan ve Öztürk arasındaki bu tartışma gidarek dığer AP ve MS'r'T. Bııkanlara da yönelmiş, duruma sinirler.cn Türkeş. «Boyle keyfî tavırlara son vermek lâzım. bu yüzden kaç.ncı defadır tartışma oiuyor» dıyerek Bakanlar Kurulu toplantl salonundan aynlmış Demirel, duruma müdahale ede rek tartışmanın büyümesini önlemiştir. Birinci gtinkü toplantımn ciddıyetten uzak bir biçimde olması üzerine 18,19,20 ve 21 haziran gün lerini de içeren program iptal edilmiştir. Suudi Arabistan Sa nayi ve Elektrik Bakanı ülkesine döneceğini belirtince 18 haziran günkü «tslâm ülkelerinin "nümiizdeki 5 jalda yapscaklan ö nemli yatırimiar ve tekr>oloji tras»jrlen nakkmclaki taKdimlcri» ile 19 haziran günkü «Ekono mik işbirliği ve teknoloji transferlerinde kooıdinasyon esaslarının görüşülmesi, işbırüği programının ana hatları, atılacak ilk adımlar» koriulu toplantüar prog ramclan çıkarılmıştır Programda 18 haziran günkü konukların Karabük ve Karadeniz Ereglisine. ?0 hn/iran =ünü Bur.'a ve Gemlik'e 21 nairan «ünü cîe Istan bııl'a pötürülmelerının yer aldığı öğrenümıştır. Y1LKİ ATl^.NIN ARD1NDAN!.. KARAKAŞ Aslmda Doru, beneksiz, tüm doru bir kısraktı. Dikkat eden seyircıler farkına vardılar. Oysa kır aygıria savaşan atm almnda kocaman bir beyaz leke vardı. Ama bu eleştirilere biraz katılmak mümkün. Doru'nun çok belirli şekilde ayrılması, izlemeyı kolaylaşürırdı. Ancak bu da olanak meselesi. Biz haranın bize tahsis ettiği atları kuüandık. Özel at ısmarlayamazdık ki.. SORU Bir de, önemli bir sahnenin, kurtlarla savaşın inanılır olmadığı görüşleri var? KÜPELİ Bu da bir olanak meselesi. Türkiye'de ne yetiştirilmiş kurt, ne de sirk atı var. Bu yüzden bu sahneyi gerçek olarak çekmemiz imkansızdı. Mecburen film hilesi kullandık. Kurt ları hayvanat bahçesinde çektik. Atların da kendi aralarındaki kavga sahnelerini aldık, montajla birleştirdik. KARAKAŞ Ben gene de bu sahneyi daha iyi çekebileceğimize inanıyorum. Örneğin atların kavga sahnesini yazın çektik. Bu yüzden bu bölü mü kullanma olanağımız çok az oldu. Yeri gösteremezdik. Oysa luşın bir kavga sahnesi çekebilsek, montajda daha rahat olurduk. Kurtlan da çok daha iyi çekebilirdik.. Çok daha iyi detaylar alabilseydik. seyirciye o dramatik yapıyı daha canlı verirdik. Burada Çılgın adlı beyaz atı da romandaki gibi öldüremedik. O zaman yavaş çekim tekniği ile can çekişüği izlenimizi vermeğe çalıstık. Ardından, gene daha önce söylemiştik, saygı duruşu sahnesini koyamadık. Bu bölüm, fil min en zayıf yanıdır. Ben burada kendimizi suçlu yorum. Daha iyisini yapabilirdik, ama beceremedik. SORU Yılkı Atı'mn dış piyasada değer! ne oîabilir? KÜPELÎ Dış deyince iki olay var. Bir TV filmlert yarışmasında, sanat değen ile mücadeleye girmesı, ya da ticarî değen ıie, yabancı TV'îer arasında alıcı bulması. Her ıkısı için de. bu fümin renkli olması gerekırdı. Bir TV yapımcsı olarak en büyük armağan Ulusiararası bir armağandır. Ama bu, herşeyden önce, çok ileri teknık ve büyük maddi olanak meselesidir. Milyonluk fiimler arasına, 15 bin lira ile giriimez. KARAKAŞ Ticari bakımdan ise durum daha da karışık. Satış hedet'ı olsa Yılki Atı'nı aaha çok dramatik belgesel türünden yapmak zerek. O zaman mııtlak alıcı bulur. Buiur ama, biz satamayız ki. TRT'nin, film almak için yönetmelıği var, ama satmak için yok. Düşünülmemiş, şimdiye kadar. Once iş yöneticilerimize düşüyor. Satış kuralları belırlenmeli kı, dışa satmak için film yapmağı düşünelinı. Aslmda Yılkı Atı dışa çıkmak için atılmış ilk adım. Bu film, bir TRT yapımının da günün birinde bir BBC, bir ORTF de yer alabılecegini düşündürmüşse görevini vapmıştır. Buradan aldığımız cesaretle, yerlı yazarlara, yerli o)aylara dönük çabalarımız yoğunlaş3caktır. Diğer arkada.şlanmız da veni atUımiara gırecektır. B'J bakımdan mutluyuz. Cummırlvet'in Notu: Yerli " >aı ,ımlar açısııırian, TV'de vılın olayı olarak ortaya çıkan Yıikı 4trrıın veniden gösterilmesi için bııgüne kadar IRT'ye sansız başvurma vapıldı. fV Daire Başkanlıjınııi bu istckleri vc, filmin gösterildiği sırada elektrik kcsiimesl yüzünden IjJeme olaııağı bulanıayan Ankara'nın büyük bir bölünıünü riiUkate alarak. Yılkı Atı'nı bir kez daha programa alması yerinde olacaklır, kanısuıdayız. Kiiçüksn (Bastarafı 1. Sayfadst Küçüksu plajı ve arkasındaki mesire yerinin yat çekme yeri haline getiriimesınin birçok yasa ve tamime aykırı olduğu bildiriîmektedir. Verilen bilgiye şöre Sağlık Bakanhgı Boğaziçi'nde yat çekme yeri yapılmasını bir tamimle kesin olarak yasaklamıştır. Aynı şekilde Belediye yasaları da Bogazıçrnde boyle bir çalışma için ruhsat verilmempsini öngörmektedir. Anıtlar Yüksek Kurulu'nun almış olduğu Boğaziçi'ni koruma kararına 50re hazırlanmış haritalay^ isş, bu yer mesire yeri olarak gözükmekte ve bunun dışmdaki tüm kuüanımlan en.sellemektedir. Açık Deniz Tıırizm Şirketi'nin gırişiminin, kira şartnamesine de aykırı olduğu öne sürülmektedir. Bildirildigine göre pîaj ve arkasındaki sahayı Turizm Bankası'na satan Prof. SülejTnan Pırvana, bu sahanın yeşil saha olara>; kalmasını şart koşmus. aynı şart plajın kiralanması için yapılan ihale şartları arasmda da yer almış bulunmaktadır. Tüm yasalara ve kira anlaşmasına aykırı olduğu belırtiien bu girişim sonunda turizm şirketinin yılda milyonlarca :ira sağladığ: ve bunun haksız oldu ğu da öne sürülmektedir. Şirket yöneticilerinden alman bilgiye göre yat sahiplerinden teknenin su kesimine göre her metre için yılda 4000 üraya yaklaşan ücretler isîenmektedir. Ay rıca elektrik, su, iske'.e ve merdiven parası olarak tekne sahiplerinden talep edilen ücret ayda 1000 liradır. Bu hesaba göre orta boy bir tekne yılda 8090 bin lira getirmektedir. Bir sezonda 4050 teknenin alınabildiği sahanın şirkete yılda 3 milyon lira yı aşkın kazanç sağladığı, buna karşüık aynı yerin Turizm Bankası'ndan yılda 250 bin liraya kiralandığı belirtilmektedir. Küçüksu plajının yat çekme ye ri haline getirilmesinden yakınan Anıtlar Yüksek Kurulu yetkilileri, Boğaziçi'nde yasaiara aykırı kullanımlann son yıllarda yoğunlaştığını. iükemizin en güzel yöresinin de Haliç'ten sonra ikinci bir dökünfü yeri haline getirme çabalannm önlenemediğini söylemektedirler. flybar (Bastarafı 1. Sayfada) Lisesi'nde saklar,maktadırlar, onlan derhal yakalamalısımz» demiştir. Aybar, bakamn bugüne kadar sa'.dırı olsylan karsısında gerekli önlemleri almadığı için sorumlu olduğunu beürtmi.? şunları kaydetmistir: «Faşist katiller emniyet ku\'vet'erinin hoşgörüsünden cesaret almakta ve cinayet işlemeye devam etmektpdirler. Yurttaşların can güvenliklerini saglamadıgmız sürece demokrasiden. hukuk devlet indpn ve Anayasa'dan <=nz etnıe hakicına sahip değilsiniz.» Acı Bir Kayıp İyilik timsalı. biricik variığınıız eşim, canımız babamız. Zonguldak Liinan Başkanı Lütfü SAVAŞ'ı anı olarak kaybetmiş bulunuyoruz. Cenazesi 22.6.1976 (SALTı günü öğle namazını müteakip Fatih Camiinden kalkacaktır. Dostlara ve bütün severlere duyurulur." Kşi. Kelkis Savaş Çocukları: Vhidtn Savaş \evra » PROGRAM IPTAL EOILDI (Bastarafı 10. sayfada) de. Doru'nun romanda bu dönemde yer alan, geçmişi rıatırlamalannı, buradan alıp, kışa yerleştirmemiz oldu. Geriye dönüşlerde verdiğimiz, Doru'nun arabaya koşulduğu, yarış kazandığı sahneleri, kışa, Doru'nun en zavallı, en muhtaç, en kötü anlarına koyarak, etkiyi bir kat daha vurgulama hedefi güttük. Buna karşılık, bu dönemde Doru'nun cinsel yaşamını, onun için yapılan kavgayı, tüm kıskançhğı belırleyecek şekilde verdik. Kış aylarında vaptığımız değişiklikler konusunda, senaryoyu hazırlarken yazarla tartışmalarımız oldu. Örneğin, knrtlsrla yapılan savaşta, romanda Doru yoktur Sayar bu konuda «Dortı'yu okuyucuya Öyle tanıttım ki. ou savaşa girse. ilk ölecek at odur> diyordu. Biz gerılimi arttırmak, seyirciyi biraz daha olaym iç;ne sokmak için Doru'yu ktırt savaşına soktuk, buradan bitkin bir halde çıkanp bir vabanrı köve getirdik. KÜrELÎ Bir de maddt olanaksızlıklar var, bi ri romandan ayıran. örneğin kurtlarla savaşta at lardan bıri parçalanarak ölür. Bu hayvanın başın da öteki atlar bir saygı duruşu yaparlar. Romarun en duygusal böiümlerinden biridir bu. Bir defa biz bu atı öldüremedik. Öldürmemiz için satın al mamız gerekiyordu. 15 bin lira bütçeli filmde, bu nu yapamazdık. Bir başka yöntem, at mezbahasından bir parçalanmış at getirmekti. Bunun da gene satın ahnma ve Elmadağ'a taşınma masrafları vard:. Bunu yapamayışımız bize önemli bir sahneyi kaybettirdi. Biraz önce bahsettiğim, duygusal saygı sahnesini filme koyamadık. Bakın şöyle... Atlara bu sahneyi gerektiği gibi bir türlü oynatamadık. Metrelerce film çektik, olmadı. Oysa karlann üzerinde gerçekten parçalanınış bir arkadaşlan olsaydı, atlar istediğimiz havayı canlandıracaklardı. înanıyorum buna.. Zira Abbas Sayar bu romanı yazmadan önce atlar üzerinde büyük araşîırmalar yapmış. Harvanı iyi tanımış. Romanmda yazdığı her şartta, atlar, gene yazılan tepkiyi gösterdiler. Bu yüzden filmin pek çok bölümünü kolaylıkla çektik. Atları yetiştirmeğe, öğretmeye çahşmamıza gerek olmadı. Bu yüzden diyonım ki, eğer orada öîü bir at olsaydı, ötekiler. yazılan saygı duruşunu yaparlardı. SORU Bu değişiklikler, romanın genel hat lanndan ve özeilikie mesajından ne derece saptırdı sizi? KARAKAŞ Kesinlikle söyleyebilirim ki, ge nel hatlardan ve mesaıdan tek kelime sapma yoktur. SORL Filmde bazı kopukluk izlenimler) var. Doru'nun yabancı köve gelişi, sonra aniden gene kırlara çıkışı gibi? KüPELI Bu Konuda eleştirüer aldık zater. Olaylar, romanda uzun uzun anlatıhr. Sinemada bunu yapmamız çağdışı bir olay olurdu. Sinema da zamanın ilerlemesi ve defişmesi artık çok kı sa ve keskin çizgilerle veriliyor. Bu yüzden, kıştan, yaza gecişı, çok kısa, ama keskin verdik. Ya bancı köydeki tyiüksever Hıdır Emmi'nin atı tekrar ovaya götürüp bıraktığı sahneleri verme gere ği duymadık. SORL Bir başka kanşıkhk sebeb! de, Do ru'nun rrruptaki diger atlardan belirli şekilde ay rılmayışı idi kanımca. Bu vüzden seyirci, fümin kahramanını diJerlerindPn ayırd ederriedi. Örne ğin. «tların kavgasında. koyu renkli atı. Doru zan nettiler. Oysa bu Doru'nun aikı için kır aj'gırla kavga eden yeni sevgili idi. Kara ve Denizi Ancak GÖKLER TAMAMLAR ••T4 ı m m ı ı M •a?çLTNi>tR*nr vrrm
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle