23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Kanlı çarpışmaların önü bir türlü alınamıyor BEYRUTTA YAYINLANAN ELSAYYAD ELSAYYAD BEYRUTTA DERGİSİNDE LÜBNAN ÎÇ SAVAŞININ YOL AÇTIfil MADDİ ZARARLAR KONUSUNDA ÇIKAN BÎR YAZIDA. ÜLKEDE KANL1 ÇARPIŞMALARIN EN AZ 30 MİLYAR LÜBNAN LÎRASINA (200 MtLYAR LÎRA DOLAYLARINDA) EŞtT ZARARA YOL AÇTIĞI RELİRTİLMEKTEDİR. YAZI ŞÖYLE DEVAM EDİYOR: • \C SAVA5 SIRASINDA İÇ SAVAS SIRASINDA 6000 KURULUS YAĞMA 6000 KURULUŞ YAĞMA EDİLDİ, 120 FABRİKA YANDI VE BANKALARDAN 600 MİLYON LÜBNAN LİRASI ÇALINDI. M ^ ^ ı ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ n M M l ^ H » ^ ^ ™ ,, ~ ^,, , , , Politikada borunlar ERGUN BALCI LübnanMa Arap Saçı Ticaret sektörü, iç ve dış tlcaret olmak Uzere, tümtiyle felce uğradığı gibi, ticarî kuruluşların hemen hemen hepsi yakılıp yıkılmıştır. Bazı yerlerde bıılunan çarşılar baştan başta yıkıntıya döndü. Şurada burada yakılmakıan kurtulan maftazalar da yagmaya uğradı. Beyrut limanında buhınan ve arabalar, ev araçları ve gıda maddeloriyle dolu olan 15 depo tümüyle talan edildi. Yakılıp yıkılan ve yağma edilen mağaza ve kuruluşların sayısı 6 binin UstUne çıktı. îç savaş, devlet hazinesine yılda 600 nıilyon LUbnan lirası gelir getiren ve tilkerıln başlıca gelir kaynaklarından birini oluşturan otomobil tlcareti durdu. Bu alnnda çalışan yedek parça saııcılannın. otomobil komisyoncularmın ve temircilerin uğradıkları zarar da ayn bir rakkarr oluşturmaktadır. Lübnan'ın 197.') yıbnda toplam degeri 800 bin ilâ 1 milyar Lübnan lirası arasında deftişen 40 bin otomobil ithal etmesi beklenmekteydi. ALTI BİN KURULUŞ YAĞMA EDİLDİ Lübnan'm bir yıldan fazla blr süredir içinde yaşadıgı öltim, yıkıntı ve talan ortammda meydana gelen can ve mal kaybnıın kesın bilançosunu çıkarmak için vaktin henüz erken olduğu kuşkusuzdur. Ne var ki 70 bin kişinin ölmestne ya da yaralanmasına ve sakat kalmasına yolaçan iç savaşta meydana gelen maddl zarara ilişkin Braştırmaların ilk sonuçları ahnmıştır. 30 mllyar Lübnnn lirasından az olmayan maddl zarar, 1974 yılı hesaplarına göre LUbnan ulusal gellrinin üçbuçuk katına ulaşmıştır. Hemen belirtmelidir kl bu zarara uğrayan yalnn özel sektör değildir. İç savaş yüzUnden tiretimin durdıiÇiu kanııı sektrtrü dp büvük zarar görmüştür. SAVAŞTA EN AĞIR DARBEYİ YİYEN 5EKTÖRLERDEN BİRİ DE ÎURİZM SEKTÖRÜ OLDU. YAPILAN HESAPLARA GÖRE BU SEKTÖRÜN GEÇEN YIL UĞRADIĞI ZARARIN TUTARI 1,5 MİLYAR LÜBNAN LÎRASINA ULASJI. Lübnan savaşının maddi zararı 200 milyar lirayı aştı da, geçen yılın ekim ayından sonrs savaş ortamına boyun eğmek zorunda kaldılar. O tarihten bu yana Lübnan bankalarından gerek nakit para olarak, gerekse kiralık kasalardaki mücevher, senet ve hisse senetleri olarak 600 milyon LUbnan lirası tutarında soygun yapıldı. Bundan başka, bankaların uzun süre kapalı kalmaları. meydana gelen güvensizlik yüzünden 4 milyar Lübnan lirası tutarında blr paranın yurt dışına transfer edılmesi, yurt dışından transferin durması ve Lübnan bankacılığınm öneminı yitirmesi de, bankaların uğradığı zararın öbür yönlerini oluşturmaktadır. Uiuslararası Beyrut limanında trafik zaten çok yof'undu ve üy yıldan beri büyük bir sıkışıklık v.irdı. îç savaş patlak verince trafik bu kfz tam tersıne, hemen hemen tümüyle durdu Çünkü Beyrut. limanı artık savaş alanma dönmüştü. Örneğin geçen yılm son üç ayında. Beynıt lımanına gelmek üzere denize açılmış olan 300 şilep, ıç 120 FABRİKA YANOI Sanayi sektörünün de iç savaşta uğradığı darbe çok ağır ve acı oldu. Ülkedeki en büyük fabrikalardan 120 tanesi yakıldı. Bu fabrikalann toplam değeri 500 milyon Lübnan lirasının altmda değildir. Sanayi sektörünün uğradığı zaraı yalnız bununla kalmadı. Bu sektördeki Uretim %90 oranmda durdu ve Lübnan ekonomlsinin belkemiğini oluşturan ihracat da bununla birlikto durdu. LUbnan'ın ihracat yaptıgı dış pazarlar, meydana gelen güvensızlik yüzünden DaşKa Ülkelerden mal almaya başladılar ve Lübnan bu pazarlarını kaybetti. Sanayi sektörünün gerek mevcut kurultışlarında. gerekse uygulanmak istenen yeni projelerde istihdam durdu. Sanayi sektöründe çalışan uzman kadrolar ve bu alanda yatınm yapmaya hazırlanan sermaye dışanya kaçmak zorunda kaldı. K SAVAŞTA GİİNDE ZAMAN ZAMAM ÖLİ» SAYISIHIH 200 KİŞİYİ AJTI6I LÜBNAN'Di BU FOTOGRAFTAKİ SAHNE OIAĞAN KABUl EDİIİYOI BANKALARDAN 6 0 0 MİLYON ÇAUND! LUbnan bankalan, güçleri ve tecrübeleri sayesinde iç savaşın ilk aylannda ayakta durmayı başardılar» da, bu uzun sürmedi ve bankalar GRİP SALGINI ABD'DEN SONRA FRANSA'Y A SIÇRADI PARİS Bir süre 8nce, Amerika'da başkan Ford'un genlş blr ası kampanyası çamasına neden olan grlp salgımnın, şimdl de Fransa'nın bazı yörelerinde görüldüğü bildirllmekledlr. Bu konuda blr yazı yayınlayan, L'Exprest dergisinln verdlğl bllglye göro, Fransa'da son dört ay Içlnde grlbe yakalanıp ölcnlerln sayısı bir önceki yıllara oranla üç kat daha fazla. Amerlka'da geniş blr ası kampanyası açan vc bu nsdenle seçlmter İçin propaganda yapınakla tuçlanan bajkan Ford'un yeni yenl eleştlrllere hedef oldugu da haber verllmektsdlr. Baskan Ford'a karşı girlşllen on clddi elnstlrl ise Nobel ödülü sahlbl Dr. Gerald Edelman'dan gelmljtir. Doktor Edelman'a flöre, Baskan Ford grlp aşııı için mllyonlarca dolar ayırmakla bu parayı sokağa atmaktan başka blrsey yapmamaktadır. Cünkiı grlp virüsü devamlı bir drğlslkllk içind*dir ve bu virüsün kendisini yeni kofullara gore ayarladığı blllnmrklcdlr. Niteklm 1920 yılında Ispanyol grlbl olarak billnen bu vlrüs blrlncl diinya tavatmda ölenlerden daha .fazla. in»*n kaybına yvJ açmıstır. Aynı vlrüs 1930 yılında lekrar meydana çıkmı? ancak bu kez sadece domuzlarda görülmüs vc Insanlarn bulasmamiftır. 1957 yılında ise domuzlardan insana geçen vlrüs, Çin'den bülün dunyaya yayılmış ve bu nedenle de «Asya grlbi» adını almıjtır. 1975 yılında aynı vlrüs Londrı'da m«ydana cıkmıs ve Victoria gribi adını almiftır. Mer ejrlp salgınından sonra ilnç firm.ılnrı ile laboratuvarlarda aşı ürtllmlne girlfilmssine rağmen bu asılarla sadece °o50 gibl dü$ük bir bağışıkhk oranı sağlandıjjı blldırıliyor. Ancak bu K*tıı>lanm» dSneml Wm*« virüsbn, nedeni benif. utptanamayan bir bl^imd», d«ği»tlgi de billnmektedir. Bu bakımdan uzmanlar, aşı iiretmek yrrlne organızmanın mikroplara karsı savasım bicimi üzerindeki arafiırmaların derlnlestirllmetlnl önermekledirler. (Dış Haberler 5ervisi) savaş yüzUnden başka Ulkelerin limanlanna yönelip yüklerini oralarda. boşaltmak zorunda kaldılar. GUvenstzlik yürllnden meydana gelen bu durum. I.Ubnan ekonomisıne afeır bir darbe vurdugu gibi, Bryrut limanından ötekı Arap ülkelerine karadaı yapılan transit nakllyatın da durmasına yol açtı. Bu işleri yöneten birçok şirketler bürolannı başka üikelere taşımak zorunda kaldılar. Başka Ulkclero kaçan yalnız şirketler değildi. Birçok yabancı hankpların Beyrut'tak* şubeleri de kaçmak zorunda kaldı. Bu yüzden de istihdam, finansman ve dış ekonomik Uişkiler alanlarınaa bilvüK bir boşluk doğdu. Hatta <?iden şirketler arasında, Lübnnn'ı bir daha dönmemek üzere terkeden ve çalışmalarını başka Ulkelere nakledenler de vardı. Posta, telgraf, telefon, telsiz glbl haberleşme araçları da iç savaştan etkılendiler ve çoğu zaman tümUyle iaaliyetlerini durdurdular. örnejin 1975 yılı sonuna kadar Beyrut Postanesinde 20 milyon meKtup birikti ve dağıtılamadı. LUbnnn'm dıs dünya ilo haberleşm?si zaman zaman kesildı. TURİZM SEKTÖRÜNDE 1,5 MİLYAR ZARAR îç savaş yüzUnden en ağır darbeyi yiyen sektbrlerden biri de tur!zm sektörü oldu. Bu sektörtln 1973 turizm mevstminde uğradığı zartrın tutarı 1,5 milyar Lübnan lirasına ulaştı. Bu miktara Beyrut'taki büyük turistik otellerde meydana gelen iıasar da dahildir. Sadece yılhk turizm geliri ise B0() milyon LUbnan lirasıdır ve ülke 1975'te bundan yoksun kaldı. Bu yıl da yoksun kalacağı kuşkusuzdur. Konut ve tarım alanlarında meydnna gelen zarar da diger sektörlerdekinden az degildir. İlk tahminlere göre 30 milyar Lübnan lirasından az olmayan bütün bu zararların yanı sıra, Lübnan, sahip oldugu güveni de tümüyle yitirdi. Olaylar yatıştırılabilse, iç ve dış ekonomik ilişkilerin normale dönmesi içit gerekli çalışmalara başlansa blle, LUbnan'ın esklden sahip oldugu uiuslararası güveni yeniden kazanabilmesi için en azından b«j yıllık bir süre gerekmektedir DENKTAŞ, CUMHURİYET'E ÖZEL DEMEÇ VERDi Yağmur ATSIZ bildiriyor BONN Istanbul'da soıu eren fslâm Zlrve Konforansı'ndan ayrılaruk Bonn'a gelen ve Parlamento'da tenısilcisi bulunan üç Federal Alman partisinin dış politlka ıızmanlarıyla. bu arada Uışişleri Bakam Hans nietrlch Genscherle frörüfincier yapan Kaııf Oenktaş, «Cumhuriyet»e özel bir dtmeç vermiştir. Rauf Denktaş'ın sorıılara yanıtları şunlardır: SORU Hafta başmda çıkan Alman gazetelerinden pek çoğunda, örneğin «Die VVelt.te şöy le denilmekteydi: cPKÖ'nün TUrkiye tarafındsn tanınması, solcu Türk tedhişçilerinin bundan böyle Filistinlilerce desteklenmemesinin bedeli olabilir. Ama TUrkiyle ile FKÖ, bir yandan tsrail'in, lşgâl ettiği tüm Arap topraklarından çekilmesini talep ederken, Islâm Dışişleri Pakanlarımn, Kıbrıs'taki Türk fetihlerini onaylamalanndaki çelişkiyi nasıl açıklayacaklar?» DENKTAŞ Bunu Alman basını söylüyorsa ben çok üzülürUm ve onlarla konuşmak isterlm. Fark şudur. Bugün, Mısır, Suriye, Ürdün ve Suriye bunca yıldır İsrail'in elinden kurtaramadıkları topraklaDENKTAŞ Kesinlikle yoktur. Bu ısle ugraşan başka temsilcilerimiz var. Avrupa Ekonomik Topluluğu. hâlâ. Kıbrıs'ı Makarlos'un temsil ettigi göıüşiinden hareket ederek, ayrıca onunla temaslara girişerek, barışı geciktiren, hatta engelleyen bir ttıtum içerisindedir. Yant Makarios'u şımartmaktadır. Bunu yazdık. sözlü olarak tekrarlıyoruz. Burada bir kez daha basm aracılıgıyla duyurulmasında yarar vardır. SORU Kıbns TUrk kesiminin ekonomik durıtmtı konusunda öteden beri bir takım şikAyetler var.. DENKTAŞ Vardır ve olacaktır da. Ama ben, iki ayda bir TUrkiye'den gelen ineeleme iıeyetlerınin raporlanna bakarım ve kendl gözümle Bördüklerime bakarım. Bizim bugün sahip olduğıımuz topraklardan savaş silindiri geçmiştir. Bir kere bunu unııtmayalım. îkincisi, tarım alanında olsun, öteki ekonomi alanlarında olsun, her geçen gün hızla ilerlediğimiz apaçık ortadadır. Eğer 6S.00O göçmenin getirdiği sosyal sıkıntıları göz önünde alırsanız, bir de savasm getirdiği yıkıntıyı unutmazsanız, insafsızhk etmemeniı gerekir. Özellikle tarım alanında çok ilerliyoruz. SORU Evet ama, bu 65.000 Türk göçmen» karşılık Rumlar da 200.000 göçmen yerleştlrdiler. Üstelik onlar biiyük bir ekonomik hamle içindeler. Yani her yerde yazılan, söylenen bu... DENKTAŞ Kesinlikle propagadadır. Bir kere 200.000 değil yalnızca 95.000 kişidir. Sonra onlarm kesimi, savaşın yıkıntısını görmUş değildir. Ancak bir sosyal sorun olabilir. Ama ellerinde pora oldugiına, her yerden yardım gördüklerine bakarak, durunalarının o kadar kötü olmadıgını söyleyebiliriz. Ama ekonomik hamle filftn bunlar gerçek değildir. Elimlze gelen bilgiler vardır, diplomatlann raporlan vardır, üstelik onların Londra'daki itirafları vardır. Bunu artık gizleyemıyorlar. Biz, geceyi gündüze kattığımız halde, daha kısmen hâlâ, ev onarıp, kaybolan mobilyalanmızı yerine koyma çabaaı içindeyiz. SORU Peki ya turizm konusu? DENKTAŞ Turizm, herşeyden önce hlr a». yapı eksiklerimizt gidermege ugraşıroruz. En geg 15 haziranda, artık uzun pistli hava alanlanmız tamamlanmış ve işletmeye açılmış olacaktır. Bununla aynı anda. Londra lstanbul Lefkoşe direkt uçuşlarımızı da başlatıyoruz. Ingiltere ile başlattığımız bu turizm faaliyetini, en kısa zamanda öbür Avrupa ülkelerine de yaymaya çalışacağız. lngiltere'de sıraya girmiş Insanlar var. Bekliyorlar. •AVRUPA EKONOMİK TOPLULUĞU MARTIYOR. KANIMA GÖRE BASKISI ÜZERİNE HARCANMIJTIR. MAKARİOS'U $!• KLERİDES ATİNA'NIN 100 BİN W İS.SİZ KALDI Lübnan iç savaşınm yolaçtığı bir sosyal felftket daha vardır. Bu da, savaş yüzünden bir issizler ordusunun meydana gelmesidir. Çeşitli sektörlerde çalışan ve savaş yüzünden lşsiz kalanların sayısı 100 bine ulaştı. Bunların 7 bini bankalarda. 16 bini turizm sektöründp, 40 bini de kamu sektöründe çalışmaktaydı. Bütün bunlar ve diger sektörlerde çalışıp şimdi işsiz kalmış olan işçiler, aileleriyle birlikte aç kalmak tehlikesiyle karşı karşıyadırlar. Dahası da var: îşlerini kaybetmediklerl halde sekiz aydan beri Ucret ve maaş alamayanların da sayısı 100 binin altmda değildir. Bunların bir bölürnü yurt dışına gitti, digerleri de ya silahlanıp savaşanlara katıldılar, ya da açlığa terkedildiler. (Dış Hsberler Servlsl) •MAKARİOS YÖNETİMİ BUGÜN DÜNYADA TANINAN BİR YÖNETİM OLDUGU İÇİN KIBRISLI RUMLARDAN DA YARDIM İÇİN DESTEK ARIYORLAR. «BİZ GECEYİ GÜNDÜZE KATTIĞIMIZ HALDE. DAHA KISMEN HÂLÂ, EV ONARIP, KAYBOLAN MOBİLYALA RIMIZI YERİNE KOYMA ÇABASINDAYIZ.» Ubnan'daki durum tam btr Arap saçına dönüşmüştür. Bir gazete okuru için kimin kimle kavga ettiği kimin kimi defiteklediğini anlamak her halde zaman zaman çok güç olmakudır. Sorunu, daha koiay anlaşılabilmesi için şu biçündc ortaya koymaya çahsalım. Lübnan'da halen Uç kavga yapılmaktadır: Bunlardan birincisi ve temelde olanı tüm sosyal ve ekonomik ayncalıkları kendinde toplamış olan azınlıktaki Hıristıyanlarla, bu ayncalıkların eşit biçimde dagıtılmasını isteyen çogunluktaki MUslUmanlar arasındaki sınıf kavgasıdır. Ancak bu temel kavgaya son zamanlarda iki kavganın daha açıkça katılmast uzerine durum Arap saçına dönüsmUştür. Bunlar da Suriye lideri Haiız Esat'ın kişiseı sorun ve kaygılarınm yol açtıgı müdahale ile, Lübnan iç savaşının uluslar&rası boyutlara ulaşması sonunda or^ıya çıkan degişik nitelikteki kavgadır. LUbnan'daki toplumlararası çarpışmanın sınılsal niteIigi üzerlnde şimdiye değin çok duruldu. Biz, durumu Arap saçına dönüştüren diğer iki oluşum, yani Hafız Eut'ın müdahalesi İle sorunun uiuslararası boyutlara erişmesi oluşumu üzerine egllıııek istiyoruz. Hafız Esat, LUbnan'da Hıristıyanlara karşı kesin bir Ustünlük saglayan Mlislümanların savaşı kazanmalarına ve nihai zafere ulaşmalarına izln vermeyerek duruma müdahale etmlstir. Suriye liderinin bu davranışınm nedenlerini incelemeden önce, yol açtıgı karmaşık sonuçlara bir göz atalım: Hafız Eaafın önce Surıyede Uslenen ElSaika gerillalarım, sonra da gerilla glysileri içinde Suriye askerlerinı Lübnan'a göndererek ateş • kesı saglamaya çalışması. savaşı kazanmak üzere olan solcu Müslümanların sert tepkisine yol açmıstır. Hıç bir ülke ya da grup bir savaşta nihaı zafere erlşmek Uzere olduğu sırada elinden silâhı bırakıp «haydi artık ateşi keselım» demez. Böylece LUbnan'lı solcu mUslÜmanların lideri Kemal Canpolafla, Suriye'deki sol egilimli rejimin önderi Hafız Esat'ın ara«ı hızla açılırken, LUbnanlı sağcı Hıristiyanlar da Hafız Esat'ı desteklemeye başlamıs ve ortaya çellşkili bir durum çıkmıştır. LUbnan'9 MUslümanlarla Suriye arasında başlayan gerginlik Cumhurbaşkanı seçiminde dorugurıa erişmiştir. Seçimi bilindigı gıbi MüslUmanların desteklediğl Raymond Edde'ye karşı, Suriye'nın desteklediği ve Samın LUbnan'a müdahalesini savuhan Elias Sarkis kazanmıştır. Dıs basında çıkan haberlere göre seçim günü Suriye'li subaylarla El Saika gerillaları LUbnan'lı milletvekillerine oy kullanmaları için «nazik fakat kararlı» biçimde parlamento binasına kadar refakat etmişlerdir. Ertesi gün ise solcu lider Canpolat seçimlerin bir komedl oldugunu ve aslmda Hafız Esat'ın kazandığım ifade etmiştir. Bu arada Filistin gerillaları da aralarında bölUnmüşlerdir. Filistin Kurtulus örgütüne mensup gerillalar LUbnan'lı MUslümanlarla uzun süredir kader birligi yapmış, onlara Hıristiyanlara karşı yardım etmişlerdir. Oysa Suriye'den gelen Ea Saika gerillaları ateş kesi saglamak için Müslümanlara karşı Hıristiyanların yanında bir tutuma girişmişlerdir. Bu tııtum FKÖ geriUalarını kızdırnuş ve iki gerilla örgütü aralarında çatışmaya başlamıştır. Böylece bir tarafta. LUbnan'lı solcu Müslümanlar ve FKÖ gerillaları, karşı tsrafta İse Suriye, ElSaika gerillaları ve Lübnanlı Kıristiyanlardan oluşan çelişkili bir tablo çıkmıştır ortaya. Şimdi gelellm Hafız Esat'ın bu çelişkili tablonun dogmasına yol açan mUdahalesinın nedenlenne. Hafız Esat Lübnan'da Kemal Canpolat'ın önderligindeki solcu MUslÜmanların savaşı kazanrnalarım tehlikeli buldugundan ülkeye müdahale etmiştir. önce LUbnan'da Filistin gerilla'larının etkıli olduklan solcu bir rejimin kurulması İsrail'in tepkisine yol açabilir ve KudUs hükümeti bu kUçUk Ulkeyi istilaya kalkışabilirdl. Böyle bir oluşum ise Hafız Esat'ı İsrail'e karşı hiç lstemediğl blr savasa sürUkleyebılirdi. Ikinci olarak, LUbnan'da radikal bir re.limin kumlması, Raas Partisi'nin Cemle kanadını temsil eden Hafız Esat'a karşı kendi solundan gelen baskıların yoğunlaşması na yolaçabilirdi. 14 Nisan tarihli «Foregn Report» dergisi, Hafız Esat'ın Suriye Komünist Partisine karşı yogun bir b»skı politikasına gırlştijini va bu partinin üyelerinin hareket fegtlrlÜgUnU büyük fllçüde kısıtlandığını bildirmiştir. Bu arıuSs Üniv'ergite ve okullardan da komünist eftilimli öğretim Uyeleri uzaklaştırılmaktadır. Ülkesinde kendi solundakilere karşı böyle davranan bir liderin, burnu dibindeki başka Ulkede kendlnden daha solda bir reljmin başa geçmesini istemeyecegi açıktır. Ve nihayet LUbnan'lı MUslUmanlar tarafmdan son zamanlarda giderek daha çok ileri sürülen iddia, Hafız Esat'ın LUbnan'ı «büytik Suriye'nin» bir parçası olarak gördügU ve fırsattan yararlanarak ülke üzerindekl denatimini uzun süre sUrdürmek niyetinde olduğudur. Lübnan iç savaşı uluslararası açıdan da, karmaşık bir görününı ortaya koymaktadır. Hafız Esat'ın müdahalesine karşı gerek ABD ile Israil, gerekse Sovyetler Birliğinden bir ses yükselmemiş olmaaı ilginçtir. Associated Press ajansı. Elias Sarkis'in Cumhurbaşkanı seçilmeslnden sonra Beyrut'taki Amerikan özel temsilcisi Dean Brown'un görevinin sona erdigini bildirmıstir. Lübnan'da solcu Müslümanlann kazanmasını istemeyen îsrail de ABD ile birlikte Hafız Esat'ın mUdahalesi karşısında sesini çıkartmamıştır. Buna kitrşı Suriye Baas Partisinin can düşmam Irak Baas Partisi kıyameti koparmış, Libya da solcu MUslümanları destekledigini açıklamıştır. Lübnan iç savaşı, Sovyetler Birliğini ise çok güç duruma sokmuştur. Moskova. Suriye'nin müdahalesini desteklese, Filistin gerillaları ile Irak'm şimşeklerini Uzerine çekecektir. MUdahaleye karşı çıksa, bu kez, Mısır'la yaklaşıma girişen ve ABD'ye yavaş yavaş daha ılımlı davranmaya başlayan Hafız Esat'ı gücendirerek kendinden uzaklaştıracaktır. Kremlin bu durumda, ses çıkarm&mayı en sağlam yol olarak görmektedir. Böylece dış güçlerin çıkar hesaplarının da işe karıştıgı Lübnan iç savaşında ülke halkı yüz Ikı yüz, öteki dünyaya göçmektedir. Ama, bu oluşum, büyük devletlerin çıkarlarının kesiştigi noktada yakalanan küçük Ulkelerin değismez yazgısı değil midir? L "Fransa, ABD'nin uydusu değildir,, Franm Cumhurbaşkanı Giscard d'EataIne'ln ABD gezlsi Amerlka'd» olumlu rtkl yaptı. d'Eataing'in Anıerlka'ya hareketinden önce Paris'te yaptığı basın toplantısı ise, Fransa Devlet Başkanının siyasal görüslerinl vansttmak bakımından llglnç blr nltellk tasıyor. Okurlarımıza (iiscard'ın bu basın toplantısında öne sürdügü göriislerl sunuToruz: Giscard d'&taing New York kentine gitmck için yola çıkmadan önce dUzenledlgi basın toplantısında, Fransa'nın hâlâ ABD'nin güvenilır dostu olduğunu bildirmiştir. d'Estaing ayrıca Ülkedeki «komünızm telıllkesini» kesinlikle giderecegini ve Fransa'nın Batı dünyasında kalmasını saglayarağım belirtmıştir. Bazı Amerikalılann, Fransanın NATO'nun as keri kanadından çekilmesinl yanlış anladıklannı belirten Fransa Cumhurbaşkanı, Fransanın NATO'nun siyasi kanadının üyesi olduğunu hatırlatmıştır. d'Estaing. «Fransa 196B yıhnda Gen. de Gaulle'ün Cumhurbaşkanlıjjı sırasında NATO'nun askeri kanadından »yrıldı. Barış döneminde bagım sız ve hükümran bir devletin NATü örgütünün askeri kanadında kalması olağan değildir. Üstelik biz kendi savunma gücümüzU kendlmiz denet lemek istiyoruz.» demiştir. Fransa'nm ABD'nin dostu olup olmadığmı soran bir gazeteciye d'Estaing «Şüphesiz ki ABD'nin dostuyuz: ama Amerikalılar kesinlikle şunu bilmelidir Fransa bir dosttur, uydu değll.» demiştir. Fransa Cumhurbaşkanı d'Estaing Fransanın NATO üjesi Ulkeler içinde ABD'nin dışında tek ulusal nükleer savunması bulunan Ulke olacagını ve bugün Fransa'nm yeryUzUnün UçUncU nükleer gücü olduğunu belirtmiştir. 1978 yılında yapılacak Fransa Cumhurbaşkanhgı seçimlerinde Komünist Parti ile ittifak kuran Sosyalist Partinin adayı Mitterand'ın Cumhurbaşkanlıgı seçimlerini kazanın kazanamayaca|ını soran gazeteciye d'Estaing «Siyasette kehanetler geçerli d^ğildir. Siyasal yaşam eylemle belirlenir. 1974 yılında bu sorunu çözümledim. 1978 yılında da eylpmlerimin aynı biçimde bu sorunu oözümlemeye yeteceği kanısındayım» demişlir. (Dış Haberler Servisl) KIBRIS TARIM YA DA EKONOMI ALANINDA HER GEÇEN GÜN HIZLA ILERLIYOR,, n geri alıp da Filistinlllere, «Buynın, işte devletlniz.» deseler durum ne olacaksa, Türkiye'nin Kıb rıs Türklerine yaptığı da işte odur, ben, lstanbul'da da Araplarn anlatmaya çalıştım bunu; SORU Filistin Kurtuluş örgülü'nün ve genellıklc Kilistinlilerin. Kıbns TUrklerlne karşı tu tumları tam bir açıklık içlnde midir? DENKTA^ Filistinliler bugün vatanlarını kurtarma savaşı veren lnsanlardır. Onlarm birçok davranışlarını ve manevralarını anlayışla karşılamak gerekir. Makarios yönetimi bugün dünyada tanınan bir yönetim oldugu için Kıbnslı Rumlardan da yardım ve destek anyorlar. Ama ben, kniplerinin dnha çok bizlerden yana olduğu inaneındayım. SORU Pek), nu arada Mısır'm tutumunu nasıl defte.rlendiriyorsunuz? DENKTAŞ Bu ker Istanbul'da Mısır ile aramızdakt buzlar. genış ölçüde edmiş, kırıltnıştır. SORU Bonn'a Rellşimzin, Avrupa topluluğu İle de llisklleri gelıjtlrmek bakımındsn bir anlamı v&r mı? Arap şeyhlerinin yeni yatınm alanı: Mücevher LONDRA Avrupa'nın belli baflı kuyumculuk mcrkczltrlndsn ikiıi, yani Londra ila Ziirlh, blrkac aydan bari vmdlye kadar rastlanmadık mlifteri akınıyta karşı karjıyadır. Bu müştarilar, varlıklarını, para dalgalanmalarından etkllenmayecek blr alana yatırmak Itteyen petrol »nglni Arap Şeyhlerldlr. Petroldrn dünyanın paratım vuran Arap 5»yhlarl, tablolardan, «M mebilyalardan, antlka «jyadan sonra jlmdl uluslarara» mücavharal plyasatına ydnelmljlerdir. Arap Şayhltrl böylallkla blr anflaıyon döneminde, paraları İçin güvanilir yeni bir yatınm alanı peşlndedlrlar. Gerçekten de Arap (ilkelerl blr »üredlr altın piyasasını artık tsklsl kadar «güvenlllr» bulmamaktadırlar. Tahran'dan, Riyad'dan, Beyrut'tan gelen Emlrler, Şeyhler, tengin tücrarlara sık sık Lnndra'dakl cChrlstie's» ya da Zürih'tekl •(S»th«byParkeBern«t»te rastlamak mUmkün dUr. (a a) KLERİDES SORUN U SORU KİPrides görevinden niçin çeklldi? Canından mı bezdi? DENKTAŞ Benim kanımca Klerldes, Atina hükümetinin baskısı Uzerine harcanmıştır. Üçüncü Viyana görüşmesinde karar almıştık. Rum taralı, toprak Istemlerini önce bir haritayla bize sunacaktı. Sonra Brüksel'deki Çağlayangil Bitsiyos görüşmesinde cie bu durum, iki taralça teyid edılmişti. Ama bıına ragmen Atina hükümeti, son anda, bunun arkasından hemen barışın gelecegını farketmiş ve buna engel olmak istemiştir. ÇUnkü Kıbns. bütün dünyaya karşı Türklerl saldırgan ve istilâeı olarak göstermek üzere Yunanistan'ın elinde güçlü bir kozdur. Oysa Atina hukümeti, Ege sorununda çok daha kolaylıkla alta düşebiür. İşte bunun için, Ege sorunu çözUmlenmeden önce Kıbns sorununun çözUmlenmesini istemiyorlar. Bu düşüncelerinden ÖUirü de son anda Klerides'i bir kenara çekip, «Vatan ve millet ugruna seni harcayacağız. Sen de sesini çıkarmayacaksın>, demis olabilirler. IClerides'in, o günden beri bu konuya ilişkin tek bir açüüama bll» yapnuuıu* olmuı anlamlıdır. ATOM SİLÂHLARI... Gözlemciler, Fransa'da, «Cumhurbaşkanı d'Etıtsing nükleer silâh kullanabilecek kadar güçlü bir lider midir?» sorusunun kamuoyunda sık sık sorulduğunu belirtmektedirler. Fransn'nın yüce çıkarlan KÖZ konusu olursa atorn süfthlarını harekete geçirecek düğmeye basıp baeamayacagım soran bir gazeteciye d'Estaing «Fransa'nın yüce çıkarlan neyi perektiriyorsa onu vanmaktan kacınmaz» yanıtını vermlstlr.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle