Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
fti Olmak ya da Olmamak! otumserlık, yenılgı demektır Fakat mem'.eketımmn gıdisatı uzerınde kotumser olmasak bıle, bu sutunlan, tedırginhklerle yazıyoıuz Kuşkulu, uzgun, hatta cıdcu sarsıntılar içındeyız Çunku Turkıye'de artık her şey, en son hızıyle her alanda, bır son hesaplaşma\ a doğru suruklenıyor. Bu hesaplaşma; o alanlarda, bır olumluluk ve\a olumvurmk aıasmdakı sonuç hesabıdır Yam bu alanlarda z?man, olumlu bır gelışme ıçınde mıdır, ^ksa ulkermzde, zanıanın akışı ıçınde, sağduyunun \e umıdm jenılgısı, degerlenn ıflası, çaga ayak uvdurmanm gucunü yıtırışı ve müesseselenn ıtıbarsızlasması mı bu sonuç he&abına damgasını vuracaktır? Şımcu Turkıje'nın kacer taym edıcı sorunu budur Hatta buna «\ar olmak veya olmamak sorunu» da dıyebılırız Bunun bojle olduğunu duşunmek, tartmak ve bu problemı ortava atmak ıse, Parlamentonun, hukumetm, ulkemızuı varlığı ıçın anaıçenJerın, kısacası mıllî gıdısatımıza yon tayın edenlerın oldugu kadar va belıu de onlardan zıyade, a>dınların, artık on planda geıen, aydınca \e cesoır gorevıdır Çunku bır ulkede aydın susarsa, orada artık macera adamı dıle gelır ve demagok, mıllptın sozcusuymuş gıbı kor.uşur Aydınların bu gorevının tam ve uvgar bır cesareue yerıne getırılmes», yanı bızı, hem ıçımızde bassız, guvensız, hem dışarıda yalnız \e itibarsız bırakan sorumsuzlukların sahtelıklerın \e kendı kendımızı aldatışın, butun tehlıkelen ıle ortata senlışı ıçm ıse, sanıyorum kı artık, kaybedılecek tek oakıkamız bıle \oktur Cunku bugun memleketimızde, kavramlar oyle karışmış, akımlar o\le so^su/laşmıs ve aiına polıtıka denılen sefaletle, polıtıkacı denılen şaşırmış msanlar ovlesıne bırbırlenne gırmıs, oylesıne ıtıbarsızlaşrmsla.dır kı, ou durumu hatta, «Bizansın son eunlerı>.ne benzeten kalem sahıpieT. bı!e gorulmustur 3ız bu beizetıse katılmıvoru? Çunku Bızansm son gunlerı, gerçl sokagın harekete geldıgı ve deilet otontesımn bır tür ıflas ettıgı gunlenydı Ama o gunlerde, yanı devlet sorumluluğunun yennı, sorumsuzluğun, kavgaların aldıgı o gunlerde, hem de guçlu oır Imparator goıuoen Justınvanus saltanatında alevlenen mavıler yeşıller kavgasında (tsa'dan sonra 170. yıl) ve valnız bır gunde, Istanbul Hıpodromunda (Sultan Ahmet mevdanı) 30 00O kısı can ver* (Nıka nvanı) O gun orada, yalnız kan ve kılıç konuştu. Ve sokak ka\gası, sokagın, meykanımınn son damlaâın» kadir direneceğımiü »löganlarımızı gene de yıtirmeyehm. Ama ş'inu da bılivoruz kı. değıl dunyanın super devletlerı, hatta daha ark* planlarda gelen ve hemen hıç bırı. hıç bır uluslararası dai'amızda, bıze bazen tek oy bıle vermeven daha arka plsndakı dev'etler arasında bıle, hem ıç yapımız, hem moral dajanaklanmız. hem ekonorrumız, hem sılâhlanmızla, mılletçe, daha pek çok duzenlenmelere muhtaeız Onemlı zaaflar ıçınae bulunuvorur Yann dunyanın ahnyazımıza neler yazdığını ıse oldukça belırgın olarak seCmek, o kadar zor olmasa gerek Bır ulke kı ıhracatı, ıthalatının uçte bırıne mer, ıhracat gelirı de. hemen tıimu ıle •adece, petrol ve turcvlerıyle, araoa, lastlk, yedek araba parçalanna gıder, bır ulke kı, son yayınlandıği gıbı 37o 000 ıs adamı, avlık gelırlerını, ortalama 83*? llradan az çosterırlerse bır ülke ki, randımanlar ve gerçek ıhtıyaçlar aranmadan, yalnız bır ödemeler devleti halıne bürokratlaşır, bır ulke ki daha 1922 yıh meclıs açılmasında Atatürkun vaaaettığı. ılân ettıtı toprak reformu, 54 yıl sonra bıle onun emanetı detrrettığı çocuklarının elınde gerçeklesemez, agalann bıvık altından güldukleri bır alay konusu olarak suruklenır. Ve televızyonda ılân edıldıÇı ?ıbi, bu yıl artık hükmü v n a erecek olan kamulastırmadan, bütun Urfa ilinde, ancak 161 aileye o da takıntılı bır toprak sadakası halinde bır şeyler duşer Kısacası bir ülke kl, ünıversıtelennde dersler okunmaz, sokaklarda gençler gupegündüz \n)rulur, ama katlller bulunmaz Devletm hakkı ve malı ıse, Yağma Hasan'ın böre^ı gıbi venir. lçılır, paylaşılır. o zaman, o lılkede çdkuntuyu ve tükenısı gormemezlıkten gelırsek, devlete suıkastte bulunmus oluruz. Kısacası bıze, yenı ınsanlann, hamıyetll v« aydın ınsanlann, gerçek avdınlann, !âf ebelıği değıl, bır yenıden duzenlenmeyi saglavacaklan, bir yenıden doğuş, yenıden uyanış ve mılletçe bır kendını bulus lâzım Bu kendım bulus, ya başarılır, ya başarılamaz Ama ruhu ve davranışlan ıle bozulmuş polıtıkacının tekelınden, bu ulkenın, artık kurtanlması şarttır. Yoksa politıka demagojı halinde cürer gider, ekonomı spekülasyon halinde sürdünilür ve soygunlarla doymavan yağmacı, bu defa da devlet ışletmelenne, devıpt çıftlıklerıne goz dıker ve ulkeyı haraç mezat kendı tapularına katmak ısterse, ünıversıteler kapamr, unıvsrsıtelı'sr, halâ behrsız katlller tarafından kursunlarursa, bu tukenış, ne yazık kf, kaçmılmaz bataklıklara vanr ve oralarda, mılll varlıkla beraber, mılll haysiyet de, ne yazık kı, erir gıder. CUMHURİYET 2 2 Harf 1976i K OLAYLAR VE GÖRÜŞLER Doğum Ağrısı mı Tükeniş mi? Şevket Siireyya AYDEMiR danın sır.ırlarını a?tı Sebet) neydı' Sebep basıttı. Sadece bır kavram kanşıklığı1 Gerçı bugun Turkıye'de de soı, bir Çok olaylarda, artık sorumsuz güçlerın gıbıdır. Ve kavgalann üzerlennde, her turlu sorumluluk du\gusundan joksun bır takım hasta ruhlann estırdıgı bayraklar dalgalanır Cehalet ve çağ dışı ıhtıraslar, sankı ıdeallermış gıbı kutsaUaşhnimak ıstenır Ama son guvencemız olaralc gene bır millct var, Bu mıllet kendı ıcmde coşan butun sosyal relışkılerı tarıhmden aldığı o sağ au>u uyanış ve dırenışı ıle, butun sorumsu* guçlere karşı eger haykırabılırse' . Ama bız gene, bu utanışta da en büvuk gorev gene kendılenne duşen avdmlara donehm. Ama bütun ufukları, kendılennı ıçıne kapandıkları kör duvardan ıbaret olan demagoklara değü de, tilkeyı \e dunyayı «Dir sert kaya uzennden» bakar gıbı, bu'un boyutlan ıle goren gerçek aydınlara seslenelım Ve soralım Ülkemızı gittıkçe saran, gıttıkçe çıkmazlara surükle>en bu duygusuzluk bu mkar, bu sorumsuzluk ve guçsuzluk, daha ıyı yarınlar ıçm bır doğum ağrısı mıdır'? Yoksa, bır tukenış mı9,. Sanıyoruz kı cevap goğuslen parçalarcasına haykıran bır «Tukenış'» olacaktır O halde \e evvela, basta şu partıler denılen, ama bir turlu partı olamayan, jalanı ve yalancılık ıthamlarını, hem de de\let yayın cıhazlanndan, gunluk, resml edebıyat haüne getıren değersız tahrık merkezlerının gercek huvıyetlennı mıllete açıklamalıdır Sıyaset gıbı ekonomıyı de kumar masası oyunları halıne getiren bütun cıhazları, ve sorumlu organlan, mılletın onünde, mutlaka terazıye koymalıdır. Hem de tarihl bır gorev olarak t$te şımdi aydınların, ihmal kabul etmea gorevı budur Ama bu kadar mı? Hayır! Hastalık, artık, toplumun yapısmdâdır. Bu konuyu her vesıle ıle ele alacağız. Şımdı başka bır konuyu hatırlatalım Gene bu sutur.larda ve daha 1971, yanı şu ne ıdığı hâla tartışılan ve onu yapanlarm da Ure rmdo anlaşemayıp, hala birbirlennı tartakladıkları «12 Mart darbe, mudahale veya uyan»sı günlerınde unıversıteler uzerınde durmuştuk. Oralarda olup bıten şeyler, daha verlmli günlere bır «doğum ağrısı mı'» konusunu ışlemiştık Bu jazımız vesılesı ıle ve Sajın Prof. Muvaffak Seyhan, 3 aralık 1971 tanhlı Mıllıyet'te, şunları yazıyordu «Sayın Şevket Surevja Avdemır'ın, bır süre bnce Çumhunyet'te «Doğum sancıları çeken unıversıte» adlı, çok değerlı bır yazısı çıkmıştı Demek kı uruversıtenın kurulusundan 40 «eneve yakın bir zaman geçmesme rağmen bu dogum, hâlâ bır türlü mümkün olmamıştır » Evet Sayın Profesx>r, nazık ilgınızi çeken o zamankı sorumu eger bugune uygularsak unıversıtelerımızdekı sancıları, artık sadece bır dogu. ma ulaşamamış olarak da değtt, hatta. «^ozun butun anlamı ıle, dupeduz bıı çdkuş, bır tukenış olarak vasıılandırmakta, ancak gerçegı dıle getırmıs oluruz Evet, doğum ağrıları de*ıl, mr t ıkenış' Hem de jalruz, unıversltelerimızde mı* Hayır' Hemen butun mıllı yaşam alanlarunızda. Oysa ote yandan, bızım her mıhnetten başka, şımdı bır de bu tuken*se tahammülumuz yoktur. Hemen her vesile ıle tekrarladıgımız gıbı, ba artık, son topraklar üstunde son Ttırklerir Gercl kendımıze guvenimizı ve bır felâket karşı«mda, BÜYÜK OYUN SADUN TANJU B ir C\\ ajânı, 12 yıl görev yaptıktan sonra, bıldıklerinl «CtA GlNLLGl» adlı bır kıtapta yaymhyor Kıtabı okudum. Philip Agee gerçek adının bu olduğunu üa sanmıyorum ya Amerikanın ozellıkle gen kalmış üçüncu dünja ülkelermde gırıştığı eylemlerin nasıl başlatıldığını, nasıl gelıştınldığını ve hangı amaçlara yoneltıldığını uzun uzun anlatıyor. Nıçın anlatıyor? On ıki yıl suıeyle kendısmın de katıldıgı bu kirii işlerin sonunda mıdesinı bulandırdığından mı 9 Kıtabın gırışınde boyle bır \ıcdan hesaplaçrrasının vapıldığma değgın sozler var. Ama bana kalırsa, çağın en büyuk ımparatorluğunun gorunmez kollannm nerelere kadar uzandıgını ınsanlann bılınç altlarına ıyice yerleştırmek amacı daha baskın. Bay Philip Agee, hâla hızmette olabıhr. Hastalık Nerede? Bir Ülke ki? Fakat yazdıklan yine de ılgınç. Önce nasıl yetıştinldığinı anlatıvor. Özel yetıstırılme merkezlerınde, Amerıka adına goreceğı hızmetlenn başarıva ulaşabılmesı içm temel kuralları oğrenıyor Dış ıstıhbarat çalışmalarının haberalma raporlarındakı bügıler nasıl elde edılecek9 «Coğu kez parayla tutulan ajanlarla.. Secilecek aianlar. olavların eelişimini brgutün istedıği şekilde saglıvacak en vüksek kademedekl politikacılar, bilim adamları. iktısatçılar \a da askeri önderlerdır. 8ecilen kışı onderlik durumunda bulunduğu için CtA'ya kendi filkesinın resmi sırlannı vermivecektır Ama bazıları, Amerikatla kendi iılkesınln cıkarlarının birbirlerine çok yakın, hatta avnı olduğuna \e CI\'nın istedlği bilgivi sağlamakla iılke^i açısından herhangi bir kayba uğranmıyacağına ikna edilebilır » Başka bır yontem'' «Hur dumada çok rastlansn başka hir dış istıhbarat yontemi de, CİA ile vabancı ülkelerın guıenlik te haberalma »ervislerinin birlikte çalışmasıdır. Yabancı serrislerle 11(1 kurulmasına «bağlantı harekâtı» adı verilir. Bunun amacı, bllgi değiştokuşu tapmak, ortak evleme girişmek ve bu servislere sızmaktır. Bilgi değis tokuşunda eenel kural, gerekmedıği surece karşı tarafa hic bir şev \ermemektir. Ama vabancı haberalma servısleri bllgi alışverışl lcın basla yaptıkianndan ve relismemiş ulkelerde sertısler kendi baslanna çok az vararlı bilgi topladıklarından. ikinci kural. alı? veriste ağırlığın CtA Urafında kalmasına dıkkat etmektir.» Philip Agee dostumuz, gözlenmizl açmamız için, bilgllerinı aktarmayı sürdürüyor: «Teorik olarak, çalışmalar Terli serrisin haberi olmadan sürdürülebıldiği takdirde. CtA'nın bağlantı servislerivle bir eyleme girişmemesl gerekir.» «Bir de CtVnın verli servislere sızma konusu rardır. Bağlantı kurulan vabancı servislerdekı vetkill kisileri elde etmek İçin surekli caba cösterilmes) zorunludur.» Bütun bu zahmetlerin gerçek amacını da ajanyazar söyle özetllyor: «Dış istihbarat çalışmalan. ozellıkle duşman \a da do«t forünmeven hükumetlerle öteki vabancı devietienn niyet ve vetenekleri konusunda bilgı edinmek için yapılır. Dıs haber toplama çabalannın ilk hedefi, Sovvet Prezidvumunun karar alma çalışmalannda hazır bulunacak hir ajanı Kremline veriestirmektir. Böyle blr hayali durumdan sonra. haber toplama çalısmalan, sıravla bütun otckı hükumetlere, bunlarm sıvasal büımsel ve ekonomik sırlarına, oradan da aşırı solun en karanlıkta kalmış komiınist ya da devrımcı gruplanna kadar genlşletilir.» «Amaç, komunıtt blok dı>>ındaki biıtun detrimci örgut lerin >etenekleri, planları, goretllleri, üteleri, zayıf ve guçlü vanlanyia uluolararası UiskUeri konularında bılgi toplamaktır.» «Özellikle geri kalmış iılkelerdeki komünist partilere ve öbur devrimci örgutlere ajanlar verleştlrmek, her CİA merkezi için, terevağdsn kıl çekmek kadar kolaydır.» AJan yazar, ülkenın siyasal yaşamuım iyice içine einp sıvasal gelışmelen kendı istedıği ybne çekmett ısteven CIA'nm turlu manıetlerıni SSyrp dokttikten sonra şöyîe devam edıyor: «Sonuç «adece yerll peimkatüara nfıafl yardım «aftamak ve çalısnıalanna yön vermek değlldir. Amerika için tehlikeli görüien durumlarda, CİA, bir siyasi partıvi kullanıp seçim çalışmalarına girişerek CİA'nın kendilerinl desteklediğinin farkında olan ya da olmayan adaylara tnaU yardımlarda bulunur. Milvonlarca dolariık bu tür işlemler secimden bir yıl önce baslar. Yoğun bir propaganda ve halltla iliskiler kampanyasını başlatmak, sayısız kukla örgiıt yaratmak, muhalerete karşı koyacak zorba ekipler kurmak, istenmeyen adavlan göMİen dusürmek için alçaltıcı «oylentiler »avmak ve kıştartmalard» bulunmak gibi eylemler sürdürülur.» «Ordu dışı dolayb aavas harekâtıyle vakın llcisi olan bozguncu eylemlere «militan eylemlerl» adı verilir. Örneğln, merkez, izinll polis memurlanndan va da dost bir sivas) partınin mllitanlarmdan zorba ekipleri kurarak ve destekJeverek komünistlerle aşın solcularm toplantılannı basar, gosterilerinl engeller ve fildırroa yoluna giderj» Nasıl bır dünyada yasadığımın iyi bilmek gerekiyor. Dudagının bükerek, iğreniyorum biitiın bunlardan diye> rek sorumsuzlugunuzu ılân edemezsıniz, kendıruzl olup bıterüerın dişında düsünemezsinız. Yaşadjğımız dunyanın gerçekleri bunlardır ve eğer daha güzel bır dünyayı yaratmak istıyorsak, herkes kendısme düşen sorumluluktan kaçmayacaktır. Ovid Demaris'in «KtRLl tŞLER tHPARATORLUK. LARI» kıtabında, büttin bu savaşın ne için ve kimin için venldıgı anlatılmaktadır. Korunmak istenen Amerika halkı degıl, o halkın içinde buyuyüp bugün bütun dünyayı sarmış olan ekonomik ve sıyasal çuçtür. C\\, Amerika ultısu adına değil, Ford'lar, Hughes'ler, Rockefeller'ler, Generai Motorsiar, ITTIer, IBM'ler, Boeingier, Lockheed'ler, Esso'lar, Westuıghouse'lar adına bir duzenın korunmasmı ustlenmıştır ve bu duzenın işbirlikçılert ile elele verıp tum ınsanlıtı acıya boğan kirli işlen çevırip durmaktadır. Geri kalmış bır ülkenın sola açıünası, uyanması, yenı bır duzen kurma çabalan bunun için CIA"nın en acımasız saldırı planlannı ve eylemlenni yaratmaktadır. Amaç, somurüye açık bir dunya ile, özgurlüklerini ve haklannı Istevemez toplumiar duzenınl elden kaçırmamaktir. Amenka'nm dorduncü buyuk vakiı olan LİLLY ENDOWMENTuı Amerika içinde kendi vatandaşlanna yaptırdıgı şu propagandanuı seviyesı bıle. yaşanılan dünvanm en ilen gelır ve egıtim düzeyıne erışmış toplumlarından bınsıne reva görulen davranışın hınzuca ve sömurü dolu havasını estirmektedır: «HıristiyanUr! Silâh başına! Düşman kapımızda'. Hıristiyanlığin zırhını kuşamn ve savasa gidin. Birçoklaruu almaya geidikleri gibl sizi de almaya celdikleri laman. karanbk bir gecede, rutubetU bir bodrumda. ucuna susturucu takılmıs büyuk namlulu bir tabanca çıkartır ve ensenize dayarlar.» Kendılenne tanınan vergl muafıyetleri ile kasalanna akan mılyarlarca lırarun bır kısmını böyle seviyesiz, Korku ve dehşet verme amaçlı propagandalara, sola karşı halkı savaşa sokma planlanna yatıran tekeller, Insanlan ve toplumları, kendi oynadıklan buvtlk oyunun pıyonian gıbi gormektedırler ve içte de dısta da a^nı ovunları ovnamaktadırlar. $ILI KARA D\KBh kitabuıda Armando Uribe, Allende'nın bırleşmış halkçı ıktidarım devırenlenn, Şılı'de yaranlmağa başîanan halk mutlulugunu ınsanlığa haram etmekten kaçınmadUOannı çok iyi anlatır, Üç yıilılc iktıdan suresuıde Allende bakır madenlennı ve ITT gıbi buyük yabancı tekellerı mıllıleştırmişti. Büyük mülklert bolmüş ve toprak mülkıyetınae halk adına onemlı gelışmeler sağlamıştı. Halkm sosyal yaşamı duzelmış, tükettm mallanna isteğı artmış ve tam bu noktada, çağdaş uygarlığımızın görkemli temsılcıleri, Allende'nın sol yönetımınl tuzaga düşürmuşlerdı. BUtun yabancı kredı Kurumlarının kapılannı kapadılar, mal gondermedıler, mal almadılar ve halkın uyanmış tntiyaçlannm psıkoiojik ortamında «Allende size darbk jetirdl» propagandasını yerli ışbırlıkçUerıne yaptırdılar. Bır füm seyrettım geçenlerde. ALTIN adlı bir tngiliz fılmi. Afrtka'da oır altın madenl üzerınde ovnanan bir büyük şlrket oyunu. Yöneticiler merkezde planladıklan Dir kararla, madenln hisse senetleri üzertnde borsa oyunu ovnamaya kaikışıvorlar \e hiç bir sevden haberleri olmavan işçilere, arkasında bir veraltı gö!U bulunan taş seddl deldirıyorlar. Binlerce tşçinln ooÇulması ve binlerce Radının, kızın. çocugun, ananın babsnın rnutcıı^luÇu rcdtr tet t Dostlanm . Üzerinize oynanan oynnian Dilm»'den yaşamayın StZ DE VARSIMZ 6 YÖNTEM AÇILAN GÖZLER Şemdinli Turkıye'de mi? OKTAY AKBAL Evet Havır Giderilemeyen Haklar Çelişkisi asatann Anayasaya uygunluğunu denetlemede, »on çozümlemede, temel görevın Anayasa Mahkemesıne duştügu beilı. Fakat bu mahkemenın de, iptal için onüne getırılen yasalann dişında kalan yasalan denetleyemeyeceğı de açık. Anayasa Mahkemesınde ıptal davası açmaya jetkılı olanlar, boyle bır davayı türlü nedenlerden otüru açmamış olabılırler. Bu durumda, bırey olarak, Anayasaya aykırı olduğuna inandıgunız yasaların mahkemelerdekı uygulanmaları sırasında «savunma» yolu ıle üstumuze dusenı yapmamız gerekır. Gerçı, yasalann Anayasaya uygunluğunu denetlemede, mahkemeler elıyle yapılacak denetım, çok zor ışler Buna karşın, ben, 298 sayılı Seçımlerm Temel Hukumlen ve Seçmen Ku tüklen hakkındakı Yasanın, «Yırmı bır yaşını bıtıren her Turk seçmendır» dıyen 6. maddesınm Anayasaya aykırı olduğundan ıp talı ıçın bu yoldan yurumeye ıki kez kalkıştım. 1973'tekı ılk gırışımım Trabzon Aslıye Ceza Yar gıçlığmı aşamamıştır. 1975'tekı ıkıncı gınşımım ıse, Of Aslıye Ceza Yargıçlığınca «cıddı» bulun duğundan Anayasa Mahkemesi boyutlarına ulaşmıştır. Y emdinli, Gtinejdotn Anadolunnn blr ucunda, lran »ınırlanna jakın hir ilçemız. Burada \a$a.\an bir yurtUstan bir mektup aldım. Sonıyor. henıdinll Türki.ve Cumhuriyelinin bir parçası mıdır? Haritayı açıp bakars>anız. o>le. Bırim topragunız. Iran"a daha yakın Iraktan daha urak. ^uzjıllardır buim. Ama Şemdınlllı yurttaş soru>or. burası Turkiye midir? «Şemdinli Turkiye'nin gune>doguda son durafıdır Sosyal imkânların hıç biri ilçemizde mevcut degildir. Ojrenim durumu kısıtlı. llçede bulunan ortaokulda sadece ıki tane *Uj>er oğretmen var. öğrenciler surekü olarak bos derslere Birmekteler. Yolumuz üç a\danben kapalı Posta ilçemize havran sırtında eelmekte. Türkiye'je tek bağlantısı olan telefon hatlan en ufak bir yağısta on btş gun kapalı kalır. Doktorumuz, Uâcımız, saglık memurumuz bile jok. Hakkâriden gondenlen bir miktar ilâç bazı yetkUüercc halka satılmamakta Iki ay »çinde ilçemizde bıri doçumrian, biri çığ altında kalmaktan, altısı grip veya soguk aİRinlı^ından olmak uzere sekız can kajbettık. Kojlerle hiç baglantımız olmadıgı için oradaki durumları hiç bilmiyonız.» Semdmll, Turki>e'nin Hakkârl Uine baflı bir llçe merkesi. Durumu boyie, iki stajyer oğretmen \ar, Uâç yok, doktor, sağhk memuru bile vok, telefonlar bozuk, posta ne zaman gelir kımse bılmez. Türkije Cumhıırivetinin Şemdinli üt iljisi nedir peki? Büsbutun kopuk mudur bu ilçeden? Ha>ır. «Yirmi gun once ilçemizde be? adet silâh yakalandı. Suçlu olarak tutuklanan sekiz kişhe ilçe jandarma komutanlıpında dort gun ışkence japıldı. Kendilerıvle Roruştujumuzde de^amlı olarak tuzlu su içirUerek do\Tilduklerim sovledıler, da. yakla me^dana gelen izleri gösterdiler. lsmini bılmedığım birı hasta olarak hapishane koğuşunda vatmaktavdı. Subat a^ının ikisinde askerden terhis olarak ilçemize gelen kardeşlerımizden on bir kişi haıa şartlarının bozukluğu nedenivle uç gun dağda açlıkla savaştılar. Butun çabamıza rağmen hiç bir ilgıli olara el uzatmadı. Yine subat ayının on altısında somestr tatili için ilçemize gelen öğrencilerden on iki Idşilik bir grup donuş yolunda çığ altında kalmışlardır. Yaşları on beş, on sekiz arası olan bu öğrencilerden sadece ikisi kurtulmuştur. Bu iki oğrencinin imdat çağırması uzerine orara giden halkm çabasıyle uç ofrenci daha kurtanlabilmiştir. Çığ altında kalan Mecit Kaya adlı Mersın tlkoğretmen Okulu öğrencisinin cesedi ıki guniük bir uğraşmadan sonra çıkarılmıştır. Yine ilçemizin Gelişin kovundeki çıg olaymda yüz yetmiş koyun ve sekiz insan karlar aitında kalmışlar, biıyük çabalarla altısı sağ olarak kurtanlabilmişlerdir.» Yurdumuzun uzak kbselerinde olup bitenleri duymuyonız bile Varsa voksa bmuk kentlenmiz, buralarda olup bltenler. Şemdinlililer kendi dertleri, acıları, valnızlıkları, bırakılmışlıkları içinde çile dolduruyor. Gazete sütunlanna bile eeçmivor Anadolu'nun gdzden, gdnulden uzaklardaki kasabalan, koyleri. Bir utanç duyuyorum, bö\le mektupları okurken. •Orda bir koj \ar uzakta O kov bizım kihumuzdür. O\ledir, ciet öyledir, ama nasıl bizim? Kaçıt ustunde bizım. Oralara gonderdiğimiz bıkkın. üzgün, bczgin gorevlılerin acımasız. kızEin, «icraatı» ile bizim! Tecer'in şiirinde dedıgi gıbi «Gitmesek de gdrmesek de O koy bizim kovumuztlur. Nasıl bizim olur, gıtmeden, gormeden, sorunlanna eğilmeden, o sorunları ortadan kaldırmadan? Şemdinli]i okunın mektubunu oku\abm: <iracüığınızia İIpili kişilere sormak isthorum. Gerçekten bir demokrasi Tür. kije'de mevcut mudur? tstanbul. Ankara gibi verlerde de doeumun ardmdan dlum çelir mi? Grip hastalığının ilâçları Türkiye'de satılıyor mu? ilçemize vüz bînlerce lira sarfedilerek >apUan hastahaneden Saglık te Sostal Yardım Bakanlığının haben var mı? \arsa. niçın doktor. hic deçüie sağhk memuru gönderılmh or, neden Uâç bulundurulmm or? Hakkâri' den gonderilen ilâçlarm ilçemızdekı bir gorev li tarafından halka satılmadığından haberleri var mı'' Rad>olarda dinlediğımız vol durumları haberlerinde, Hakkâri Çukurca yolunun kapalı olduğu bildirilmektedir. Şemdinli \olu uç avdan berl kapalıdır Yoksa Ulaştırma Bakanlığı Şemdtnll>i Türk sınırlan içinde savmıvor rau° Ortaokuldaki iki stajjer oğretmen oğrencılere nc Ribi bilgı \erebilir? Kaçakçılıktan >akalanan sekiz kisne Anayasa'nm hançi maddesine da>anılarak dort gun Işkence \apılıvor? 16 şubatta çığ altında kalan öğrencilerden Hakkârı \ alıliği haberdar edilmısti, \ alılık ne gıbı ıslenıde rnılundu' Gelışın ko\unde çıg altında vuz jetmış ko>ununu te iki insanını vitiren aileye detletçe ne gıbi bir yardım japıldı?» Şemdinli, nice Şemdmli'nin bir tekidır «Gitmesek de gormesek de» bizim saydığımız yerler! «MG Hukumeti Doğu>u her tonden sdmurmek ve bu voreje detletin vardım elıni kesınlıkle uzatnıamak karanndadır. Bu ola\lar karşısında Scmdinlı gençligı olarak bızler susmus değiliz. Çığ altında kalan arkadasımız için toren düzenlerken Ilce Jandarma Komutanlıfınca jıne tedbir alınarak genç arkadaşlarımızı sındırmek yoluna gıdılnııstır.» Şemdinli Turkıje'nın atnlmaz bir parçasıdır. Her ynrt topragı kadar haklara sahıptır. değerlıdir, kutsaldıı. Ama ııerde o haklar, degerler, kutsallıklar? Nerde ilaç, doktor, oğretmen, >asa, Ana^asa. lıak, hukuk, insanlık? lîunlaıın bir teki bıle jok, tersıne acıınasızlık, jasasızlık, ılgısızlik var. O zaman da gıtmeılen, gormeden, acılarma eğilmeden, setgı göstermeden «bizım» sajdığınuz toprakların insanları sorarlar. »Burası TC sınırlannuı dışı mıdır?» dije. Ne dljeblllrsinlz oıüara? Ne yanıt terebılirsiniz? Ş SıYASAL OIARAK SıYASET TAKıLERE PARTılERE UYE OIMA YAJ1 1965 YILINDA 18 KABUL EDıLMıJTı BUNDAN 11 YIL ÖNCE 18 YA$ YAPMAYA YETERLı GORULÜRKEN. JiMOi BU YA5OY KULLANOIRMAMAK BıR GERıLEME SAYILMALI Rahmi KUMAŞ pismış tavuğun başına gelmediğıni bılmeyen yok Anayasa Mah kemesı Anayasa Tasarısına değıl, Anayasanın kcndisıne başvurmalıdır. Kaldı kı gerçegın boyle olmadıgını K Vrana, Ş Müftugıl, S. Çopuroğlu ıle A H Boyacıoğlu'nun ortak karşı oy yazıların dan oğrenme olanağı vardır. Buna gore Temsılcıler Meclısl «Seçim Kanunu Komısyonu» ıle Tem sılcıler Meclısı seçmen vaşını 18 olarak saptamışlardır (Temsılcıler Meclısı Tutanak Dergısı CıltI, Savfa 56, Basma Yazım s sayısı 33) Ancak o donemm gerçek ıktıdan MBK'si bu saptamayı ge. ri çevırınce seçmen yaşı 21 olarak yasalaşmıştır O halde yasa koyucu seçmen yaşını 21 olarak ıstemış demek, yasa koyucuvu MBK olarak dondurmak demektır. Oysa, aşağıda gorecegımız gibı 1961 Anayasasma gore oluşmuş yasa koyucu sıyaset yapma yaşmı 18 olarak belırlemıştır. ((48 sayılı yasa m. 8) Anayasa seçmen yaşmı kesm bir olçuye bağlamadıgma gore. yasa koyucu konuyu bu açıdan ele alıp seçmen yaşını 18, 19, 20 olarak da saptayabılirdi dı\or uç milyon kışının oy kullanmasına engel olan sekiz uye. Buradakı anlayışa dıkkat etmelı Yasa koyucu, drneğın, seçmen yaşını 30 olarak ongorseydı o zaman bu sayılar 29'a T»racaktı Ojsa jasa koyucu obur temel hak ve ozgurfuklerde 18 yaşı olçu almış olduğuna gore, seçmen yaşı konusunda ona talc dır yetkısı tanımak ve bu yetkıye hıç bır sınır getırmemek Anayasanın genel yargıları ıle çatışır. Çağdaş toplurrjsal bır hukuk devletmde hıç bır kışı >a da kuruma böyle yetki verılmez Ancak belirlı ve nesnel olçuler ıçınde kullanılacak bağlı yetkıler tanmır Eğer, yasa koyucunun takdır yetkısı denetlenemeyecekse, yuksek mahkemerun kamu gore\lılenne gorevlerınden dolayı hakaret ve %ovme suçunun oğelerını ve ceza olçüsünü belırleyen Turk ceza Yasasımn 1490 sayılı yasanın 7. maddesıyle defışılc 266 maddesinın son iki fıkrasmı, Anavasanın ıspat hakkı başlıklı 34. maddesine aykırı bularak ıptal etmemesı gerekırdı. (19.12 1972 gun ve 1971 55 e?as, 1973/60 karar sayılı, 14.1973'de R Gazetede çıktıl. Çünku cezaJar yasayla konulur (Ayn m 33 2) 3) Anayasa koyucu erginlık yaşı ıle seçme yaşı arasında zorunlu bır bağlantı gorseydı 55. maddeyı buna gore düzenlerdı, seçmen yaşı oteden ben ayn düzenlenmektedır. Reddin son da Ne yazık ki, ıkıncı gırışımım de, Anayasa Mahkemesımn salt çoğunluğunu aşamamıştır. Savunmamız yedı olumlu oya karşı sekiz olumsuz oyla reddedümıştır (21101975 gun ve 1975'174201 sayılı karar) Böylece seçmen yaşmın 18'e ınmesını buradan bekleyen kamuoyu için «vuslaN bır başka bahara kaldı 1977'den once yasama organının bu baharı getıreceğını sanmıyorum Ancak Anayasa Mahkemesının bu alanda uçuncu bır karar verme durumu ortaya çıkarsa o zaman, sonucun alınabüecegıne inanıyorum Bılındığı gıbi, yüksek mahkeme, TTP'ın bu yonde açtıçı davayı 1963'te oy bırlığıyle 1973'1972161 sayılı kararıyle reddetmıştı. 12 yıl sonra önune gelen ozdeş davayı oy bırlığıyle degil salt çoğunlukla reddetmış olduğuna göre umutlanmakta haklıyız Of Aslıye Ceza Yargıçlığınm yuksek mahkemenın önune getırdıgı seçmen yaşı davasında TBMM'nden gelen dort uyenın uçu ıtırazın reddı ıçın oy kullanmıştır. Bu önemli bır etkendır Bır oy vüzunden seçmen yaşı 18'e ınememiş olduğuna göre, onumüzdeki seçımlerde uç milyon dolayında yurttasm egılımı yansımamış olacak demektır. Merbolin elemanlar arıyor Kimya Mühendisi Genç. Dinamik. Boya sanayiinde yetişmek, gelişmek, yükselmek isteyen. Erkekse, askerliğini yapmış. ANATASA lOlONEMEZ Anayasa Mahkemesi 6 maddeyı Anayasaya uygun bulurken neler düşündüğunü karannm «Esasın Incelenmesı» bolumünde kısaca açıklıyor. Of Asliye Ceza Yargıçhğına gonderılen daktıloda yazılı karara göre yuksek mahkeme neler duşunmuştur? Bızse buna karşı neler duşünujoruz'' Bu yazıda kısaca onu belırtelım 1) 6 maddenın Anayasaya aykırı olması içın, Anayasanuı seçme hakkına ilışkm özel yargısına ters duşmesı ya da genel yargıları ıle bağdaşmayan bır nıtelıkte bulunması gerekır denıyor kararda. Bunun içın de, mılletvekıllığı ve senatorlüğe ilişkın 68 ve 72 maddeleri 55. madde ıle karşılaştırıyor îş'e, yanlış burada Seçme jaşı ıle seçılme yaşını karşılaştırma parlamenterlık \aşı ıle deilet başkanlığı yaşmı karşılRştırmak gıbı olur Ovsa çağdaş de\!etıerde bu yaşlar ajrıdır Eız seçmen vaşmın \nayasanm genel varsrılan ıle çelıştıpnı doğruia' acağız 2» 298 sauıı yasanın 6. maddesınm Temsılcıler Meclisınde goruşulmesi sırasında seçmen yaşının 18 mi 21 mı olması gerektığının uzun uzun tartışıldığını ve sonunda 21 yaşın kabJİ edıldığını bu Meelıs'ın tutanaklarına da\anarak vazıvor yukses ma>keme Avnca seçmen vaşmn 18 olmasım ongoren Ana\asa Tasarısının 66/1 maddesının kaldınldığını da vazıyor. Btr kez, bu tasarı dajanak olmamalljdı ıptal istemınin reddınde Çünku ^navasa Tasarısının basuıa geienıa yanaği rta bu' önce şunu soralım: Anayasa koyucu seçme hakkı dısındaki tüm temel haklardan hangısı ıle ergmlık yaşı arasında zorunlu bağlantı gordugunu ya«nış ki. bu hakkın dışındakı tum temel haklar 18 yaşm dolmasıyle kazanılıyor. Anayasanm özuyle bu bağlantı gorulmuş olacak kı, ergınhk ve ceza sorumluluğu yaşı ıle memurluk, dilekçe, yerleşme ve jtezme, gazete, dergı, kıtap ve broştır çıkarma. toplantı ve gos teri yuruyuşu duzenleme ve yapma, dernek kurma. sıyasal partilere uye olma gıbı tum temel haklar ıçın yas blçüsunu 18 olarak kovmuştur vasa koyucu. Herhalde bu temel haklar, toplum \aşamında seçme hakkından daha az onemlı haklar olarak düçünulemez, duşunulürse karşı oy verenlerden H Gursel' m çok yerınde olarak belırttığı gıbı, jurttaşın kullanacağı hakkm turune gore nıtelık ve yaş arayan yapay bır olçüyle karşılaşmış oluruz Temel haklar dıyalektık bır butunluk içmdedır. Bu butunluğu, yaş yönün den, seçme hakkı bozmaktadır. Hepsı bu' O halde redcı uyelerm aldığı karar Anayasanın 55. maddesıyle de, genel vargılarıyle de bağdaşmamaktadır. 4) Red gerekçesınde 18 yaşım dolduranm sıyasal suç ışlemesı durumunda tam ceza gor mesı (gerektığınde asılması) ve sıyasal bir partıye uye olaralc gırmesı konusundakı çelışkiye (10 eylul 1975 gunlu Cumhurıyet, 18 yaşın kazandırmadıgı) bır yanıt bulamadık. Ancak A. Üner ıle A. Esmer'm karşı oy yazılarında bu konuya gereğmce yer verildiğıni gbrmekteyiz. Buna gore: 1953'te tam ceza yeterlığı ya<a 18'e ındirihrken, BMM. yeterlık ve sorumluluic konusunda Meden! Yasanın yargılannın goz önunde bulundurul masını kabul ederek ceza yeterlıği yaşını 18 olarak ongörmuştur Devlet düzemnı yonetmek, denetlemek ve etkılemek gıbı çolc onemlı etkinlıklerde bulunan siyasal partılere uye olma yaşı 1965'te 18 olarak "kabul edıldığine gore, yasa koyucu, 18 yaşını bıtırmış gençlerm sıyaset yapmalarını sakmcalı bulmadığını, tersıne, bunlarm sıyasal vaşama katılmalarında varar gordılğunu anlatmış oldu O halde. red 07' veren sekiz uyenın (hele bunlardan bın degışık gerekçe yazarak burada 65 yaşını asmavı cezayı azaltıcı gosterıyor) Temsılcıler Meclısınm tutanaklannı yasa koyucunun eğılımi olarak aJmaları ınandırıcı mı? MiLiTAN EYLEMLERi KiRLİ İŞLER SONUC Muhasebe Yardımcısı Uretim Formeni llgili yüksek okulu, tecrübeli ise, Ticaret Lisesini bitinniş. Titiz. Çalışkan. Kişiliğine güvenilir. Erkekse, askerliğini yapmış. •# Mesai saatleri içinde çalışacak. İlgili Sanat Enstitüsü mezunu. Askerliğini yapmış. 298 sayılı yasanın yürurluğe gırdiğı yıl ıle bugun arasında Ttirk toplumundakı oluşum ve gelışimi goz önunde tutmak gerekmektedır. Bu nedenle Turlc toplumunun ve ozellıkle bu top lumun genç keslmının 1961 yılmdakı genç kesımle karşılaştırılması ve bir tutulması olanağı kalmamıştır Kaldı ki, 1923 • 1934 yılları arasında 18 yasmı bitırenler oy kullamnca Turkıye battı mı' HALKI, HALKA VURDURMAK KİN y nmr Mıtuiu »>r UHftnlı •mrmı;*!il:r Cut'ı ıtnı >• m ın»«»ltl ı w rrn tir l e m ılnırmı cma» ııltnn •Mtımnt *tr¥h"< Ktı ut »»fitnnıi) m i l f i u îsteklilerm, fotoğraflı bir mektupla aşağıdaki adrese öaşvurmaları*•« SiZ DE VARSINIZ BU OYUNDA KadıkOy rakasında oturan Bgrendiere Straıbfturt ünıversııesı mezuuu oayao Oğreuneo uralmOaa traasıac* dersı venuı. FRANSIZCA Tel: 58 68 96 merbolin KI.4720 0B »L406886 İSUMGfUSİ^Iİ KOT latıı nuımeMr ^iel mrl »I »rak liitrl m >V »ın«.» ym i>^uıim ı«rt» tulmr Mı tlltıüdl »«!|>T Boya ve Matbaa Murekkebi Sanayii A.Ş. Yılanlı Ayazma Suk. 4, "opkapıîstar.bul (Ajans Ada: 400.68) 2270 <Cea«jans. 2233)