02 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET 2 Jubal 1976 ucıhurbaçkanının TRT Genel Müdürlüğünde apılan atama ışlemlerındekı tutamu \e hu kumet kararnamelen karş'sındakı yetkıler' •ir sureden ben tartışı'maktadır Iktıdar çevreerı yansızlığmı ve temsıl ettıgı maKsmın nıteliını öne surerek Cumhurbastanının TRTye ja»tlan atamalar dolavısıyla eleştmlmesıne şıddetle arşı çıkmışlardır Devletın başı \e ulusal bırıgın temsılcısı olması bakımmdan her vurttasm umhurbaşkanma savgılı olması gerek,r Bununı beraoer, Cumhurbaşkanlığımn dokunulmaz, leştırılmez, vetkılerı tartışma konusu japılmaz ıır makam olduğu sojlenemez Geçmışte ışlerıne elmejen tutum veya davranışmdan dolayı sayın umhurDaşkanmı daha agır oır bıçımue eleştıenlerin şımdı Cumhurbaşkanının savunucusu urumunda gorulmelenne şasmamak elden gelruyor Her ne ıse, sajgı sınırlan asılmamak kavlıjla Cumhurbaşkanının yetküen ae tartışüabır Işlemlen jasa ara, ozellıkle Anayasaya ters luşujorsa eleştırılebılır Cumhurbaşkanının jetkılerı konusuna geçneden once TRT Genel Mudurunun gorevden alın lasmdan başlayarak oraya \ apılan atamaları ve argı kararlarını da ıçeren olaylar dızısıne kosaa bır goz atalım C OLAYLAR VE GÖRÜSLER Hükümet ve Cumhurbaşkanı Muhittin TAYLAN kaldınlmasını isted' Bu is*ek yüksek mahkeme ce reddedıldı Bu kez 11 Savılı Yasa Gucundekı Kararnarrenın reddıne ılışkın yasava dajanılarak Danıştay ın vurutmemn durdurulması kararı \e remeyeceğı ılen suruldu Kesın bır mahkeme ka rarını ujgulamamaic hıçbır makamın jetkı«ı ıçın de değıldır Hatta uygulamamak bır yana erte lemeje bıle vetkısı yoktur (Anaja«a madde 132) Ama vurutme organı Anayasaya \e yasalara kar şm yurutmenın durdJrulma^ı kararını ujgula madı Bu arada Yalçıntaş, geç de olsa gerçeğı gorerek daha dogrusu a'ama ışlemımn saglam bır hukuksal temele dajanmadığını sezerek gorev den çekıldı Yenıden açılan TRT Genel Mudur luğune Ismaıl Cem m getınlmesı hukuk devletl nın ve hukuka savgının bır gereğı ıdı Ama cep he ıkndan daha oncekı tutumunda dırenerek bu kez de, Prof Karataş'ı Genel Mudurluğe atadı Bu sırada Danıştay m, Ismaıl Cem ın açtığı da vanın esasını ınceleverek gorevden alınmasına ılışkın kararnameyı ıptal ettıgı \e 11 Savıh Yasa = Gucundekı Kararnamenın reddıne ıh kın \asa nın da Anayasa MaMemesnce mtal edıldıgı ha berlerı jayınlamyordu Gozler \ıne Çankavaja çevrılmıştı Karataş'ı, Genel Mudur yapan karar namenın Danıştay kararları karşısında Cumhur başkanınca ımzalanmayacağı kanısı kamuojunda bu kez daha yajgındı Cunku Cumhurbaşkanı kararnameyı bırkaç kez gerı çevırmıştı Nevzat •ialçıntaş'ın atanmasına ılışkın kararnameyı ım zalaması hukuk açısından tartışuabılır, savunu labılırdı Ne var kı, şımdı Danıştay'ın kesın ka rarlan ortada duruyordu Üstelık 11 Sayılı Yasa Gucundekı Kararnameji ortadan kaldıran yasayı da Anavasa Mahkemesı ıptal etmış, yetersız de olsa, yurütme orgamnın başlangıçta dayandıgı gerekçe, temelmden çokmuştu Cumhurbaşkanı, a tama kararnamesını gerı çevırmekle mahkeme ka rarlarının uygulanmasını emreden Anayasa kura lına da uymuş olacaktı Boyle bır haber beklenırken Karataşuı atama kararnamesının Cumhurbaşkanınca ımzalandığı açıklandı Bovlece, Karataş ın atama işlemı jargı jolu dışında kesınlık kazanıjordu Sımdı Cumhurbaşkamnm karamameler karşısındakı yetkılerını ınceleyebılınz nameleri karşısmdakı hukuksal durumunu beUrleyen dusuncelerı şu uç noktada toplajabüırız a ) Cumhurbaşj.anmn ımzaladıgı kararnamelerden dogacak sorumlulugu Başbakanla ılgılı Bakan ve Bakanlar juklendıgıne goıe, Cumhurbaşkanı sorumluluğuna katılmadığı kararnamelerı ımzalamaktan kaçmamaz Bu goruşü savunanların Anayasa nın Cumhurbaşkanının sorumsuzluğu kenar başlıklı 98 maddesıne dajandıklan ortadadır Anavasamız Cumhurbaşkanının sorumluluğunu vatan hamlığı ıle smırlamış bunun dışında gorevı ıle ıfgılı ışlemlerınden dolavı sorumlu tutulamav acagı kuralını getırmıştır (Anayasa madde 9899 ı Bu duşunceyı Anava^amızın 6 ve 97 maddelerıyle bağdaştırmak oıanagı joktur Çunku, Anayasa da yurutme gorevının kanunlar çerçevesınde Cumhurbaşkanı ve Bakanlar Kurulunca yerine getırıleceğı behrtılmıştır (Anayasa madde 6) Demek kl, kararnameleri ımzalaması vurutme organının başı olmasmdan ve yurutme gorev ını kendısınm de ustlenmış bulunmasından dogmaktadır Bundan başka gorevı ıle ılgılı ışlemlerınden sorumlu olmayan Cumhurbaşkanının devletın başı olarak (Anayasa madde 97) manevî sorumluluklar jüklendıgınde kuşku yoktur Aslmda, sorumsuz'uk kavramının Anayasada yer alması ıle Cumhurbaşkanının yetkileri sınırlandırılmak degıl, sıyasal ıktıdarla bırlıkte vasama meclıslennde gerektığınde Yuce Dıvan' da hesap vermek durumunda kalmasından doğacak sakıncalar onlenmek Devlet Başkanlığı makammın yücellği komr t nak ve Cumhurbaşkanı daha geniş takdır ve k ve davranış serbestlığı ıle donatılmak lstenı.. »tır Cumhurbaşkanını hukuka ajkın görduğü kararnamelerı de imzalamaya zorlayan gorüşe b ı nedenlerle katılmıyoruz, b 5 Bir başka gorüş de şudur Cumhurbaşkanının karamameler karşısmdakı vetkıleri Anayasada kesin çızgılerle belırlenmemlştır Bu durum, hukuksal duraksamalara ve jorumlara yol açmaktadır Cumhurbaşkanının hukuksal durumunun açıklığa kavuşturulması ve yetkilerırun belırlenmesı zorunludur Bu duşuncenın yetkıler konusunda daha büyuk sakıncalan davet etmesınden kaygı dujanz. ÇünkU Cumhurbaşkanının yetki5erınm bırer olrer savılması ılende ortaya çıkacak >enı sorun ların çözulmesınde Cumhurbaşkanının yetkısızlığımn bu kez daha kesın olarak ılen surulme sıne >olaçabılır Oysa Cumhurbaşkarının ıçtıgı andın metnınde korumavı ve sa.unmavı ustlendı?ı çok onemlı kavramlar ver almıştır Bunları bır vana bırakarak yetki sımrlamasını getırebılecek bır vola başvurulmasından sakırmalıyız c ) Şımdıve kadar soyledıklenmızle uçuncu goruş kendılıgınden ortaya çıkmış bulunujor YurL.tmenın bır numaralı başı olan Cumhurba'skam, Bakanlar Kurulu gtbı yurutme gorev ım yasalara gore v erıne getırmevı ustlenmıştır Avnı zamanda devletın başı ve ulusal bırlığm temsılcısıdır (Anayasa madde 6 ve 97) Bu süat ve jukümler ılke olarak Cumhurbaşkanlığınca hazırlanması gereken (Anajasa madde 98, fıkra 2) ve uvgulamada Cumhurbaşkanlıgı adına Bakanlitdarca duzenlendıgı bümen kararnamelen ıncelemek, Anayasaya ve vasalara uyrrayan kararnameleri gerı çevırmek yetkısını de bırlıkte getırmıştır. Sorumsuzluk kurahna takılarak ters goruşu savunmak Devlet Başkanhçım bır onaylama makamı gıbı düsunmek demektır Boyle bır duşuncenın az once değmdiğımız Anayasa kurallan ıle bağdaşır bır vanı yoktur Duşuncelerunıze şunu da eklemek gerekır Cumhurbaşkanının ıçtığı andın metnı Anayasava geçmış ve bovlece bır Anavasa lcuralı olmuştur (Anavasa madde 96> Anayasa kurallan yasama yülutme ve yargı organlarını, ldare makamlannı ve klşıf>n baglayan temel hukuk kurallandır (Anavasa madde 8 > Andın konumuzla ılgıli olan şu bolumunu bırlıkte okuyahm «însan haklarına dayanan demokrasl ve hukuk devleti ilkelerınden ve tarafsızlıktan aynlmavacağıma » Hepımız bılıvoruz kl, «hukuk devleti. Türkıje Cumhurıyeti'nın nitelıklennden bırıdır Hukuk devletı de tüm temel hakları ve ozgürlukleri ve vargı denetımını ıçeren bır kavramdır Bır İşlemı jargı denetımınden geçmış ve kesm bır karara bağlanmış olan yürutme organının, bu kararı uygulaması bır Anayasa buyruğudur (\nayasa madde 13») Yürutme organı bu karara uymamışsa yurutme orçamnın bir numaralı başı olan Cumhurbaşkanı heıkesten once kendısmı bağlayan andı ve mahkeme kararlarının uygulanmasını emreden Anayasa kuralı uyarınca hukuka ve kesın mahkeme kararlarına aykın olan kararnamelen ımzalamarnak yetkisine sahiptır Tersmı savunmak bır Anayasa kuralı olan anda değer vermemek, onu gereksiz bır metın savmak anlamma gehr Ovsa, yasalarda ozellıkle Anayasalarda gereksır hıçbır metin söz konusu olamaz •Cumhurbaşkanının yetkl sınırlanru aşması halınde ne olacaktır11» sorusu lster istemez akla gelıror Bugun içın boyle bir sakınca soz konusu degıldır Ancak ılende karşı karşıya gelmek olasılıgım da gozden uzak tutamayız Konumuzu ılgılendirmeyen ve ayn bır mcelemeyi gerektiren bu konu hakkuıda bugun içın şunu soyleyebılirız Anavasamız hıçbır kurum veva kuruluşa sahıp olmadıkları yetkileri kullanma ızni vermemışfır mmm Iktıdar Kımm Olmalı? SADUN TANJU EKSIKALILAR 10 Mayıs 1910 da, Ispanvol egemen lıgınden kurtuluşlarının j'uzuncu yıldonumunu kutladılar Ijlke 35 yıldır general Porfıno Dıaz ın aman vermez yonetımı altında inlıyordu Üstelık, vüz yıl unce jabancıjı kovmanın gururu şundı başka yabancı ayaklar altında ezıhyordu Başkan Taft, karısıra jazdıgı mektupta, Meksıka dakı Amerıkan sermayesınm ıkı mıhar doları buldugunu bıldınyordu Demır yolları, denız yolları petrol, madenler, onemli endustn gırışımlerı, basta Amerıkalılar olmak uzere Ingıliz Fransız, Alman sermayesme açılmıstı 1911 hazıranında uzun ve acımasız ıktıdan Madero tarafından devrıl°n ıhtıvar Porfıno Dıaz Avrupaja dogru bır °emıjle kaçarken ulkenın kuzeyındekı koyluler ellerınden almmış Kuçuk topraklanna tekrar kavuşabılmek ıçm, Pancho Aılia gıbı Zapata gıbı halk lıderlermın peşuıde, sı lahla haklarını korumağa çalışıjorlardı M Dlaylar Dizisi Ismaıl Cem Ipekçı 1973 gene seçımlermden onra, CHPMSP ıktıdan donemmde TRT Genel ludurluğune atanmışh Gorev de kahşı ıkı yılı oldurmadığı halde gerçekten başarıa olmuş ve enış halk kıtlelerının sevgısım kazanmıştı Cepe ıktıdannm kurulmasmdan hemen sonra Anaasaya ve TRT yasasına ters duştugu gerekçeıjle gorevden alındı Bu ışlem kamuoyunda tepılerle karşılandı. Basında, Bakanlar Kurulu kararnamesınde «ürtılen gerekçelerın geçersızlığıne, Ismaıl Cem pekçının gorevden ahnmasım gerektıren vasaı oşuüarın gerçekleşmedıgıne degmen demeçler t yazılar çıktı Sayın Cumhurbaşkanm.n Ismaıl em ı gorevden alan ve yerine Nevzat Yalçıntaş'ı •tıren kararnamelerl imzalamayacağı sanılıyoru Oysa, sajıa Cumhurbaşkanı ıkı karamameyl e imzaladı ve Yalçıntaş gdreve başladı Hukukal açıdan başvurulacak tek yol yargı voluydu fıtekım Cem îpekçı'mn avukatları Danıştay da em Ismaıl Cem'ın gorevden alınmasına, hem de erıne Prof Yalçıntaş ın atanmasına ılışkın kaMnamelenn lptali içın dava açtılar ve bu arada ılrütmenın durdurulmasına karar venlmesıni e istedıler îptal davası Bakanlar Kurulu karar amesıne yoneltılmış olduğu ıçın, davarun ve yu utmenın durdurulması Istemmın Danıştay Dava laırelerı Kurulunca incelenmesı gerekıyordu. "uksek Mahkeme, once, yunitmerun durdurulmaı ıstcmınl ele aldı llk bakışta ışlemin yasalara ykınlığı saptanarak yürutmenın durdurulmasıa karar verıldı Boylece, bır yandan îsmaıl •em'ın gorevden alınmasına bte yandan, Nevzat alçıntaş m atanmasına ılışkın olan kararname >nn ışlemesı durdunılmuştu Yürutmenın dur urulması kararıyla şu hukuksal sonuç doğmuşj Davanın esası mahkemede karar verilinceye adar îsmaıl Cem Ipekçı TRT Genel Mudurü larak kalacaktı. Bakanlar Kurulu, bu karara ymadı Ve geçersızlığmi savunduğu bu kararın TOPRAK VE ÖZGURLUK Zapata sımdı Istanbul sınemalarında Meksıka vapımı bır fılm olarak ovnuyor Senelerce once Elıa Kazan da unlu aktor Marlon Brando'va Meksıka lı kovlu devrımci Emıllano Zapata rolünu vermış ve Vı\a ZapaU gençlıgımızın uiıutulmaz fılmlennden bırı olmu^tu Atillâ Dorsay'. ın Meksıka lı yonetmen I elırıe Casals \apımı U7enndekı ovgusunu okuduktan sonra Zapata vı venıden gorme^e gntım Bu kez başkaydı Sınema benı devrını duşunces. uzrrme vogunlaşan bir etkı altına alıyordu Kışlanın avlusunda Z«u patajı pusuya duşurüp de kahpece Kurşunlâclıkları zaman, aklımda, Marlon Brando nun sırtuıın tıtrejısı kalmış Bu kez bılıyordum kı Zapata albavın tuzaâına bılerek °<?H>or Devrımci, ugrunda savaştıklarını vanında bulmavmca, \n vemlçm kabul edecek, va da ugnına baş konulacak kadar buvuk dusunceler, idealler bulundugunu bir kez daha ın. sanlıça dujurmavı gorev savacaktır. Zapata'nm toprak ve ozçurluk aaına jıllarca surdurdugu kavganın sonunda etrifındakılere şunları sojledıgını kıtaplar vazar «Bu polıtikacılar ben olmeden halka hakkını vermevecekler Bilıvorum, dıktıgımız agacın mcrvasını asla gorcmıvetegım » ÎKTiDAR SORUNU Meksika'lı koylu devrimcıyi 1911 baharında bu urnut. suzluğa sürükleyen neden, iktldara devrımci »loçanlarla RC lenlerın scmunda egemen sınıfın hizmetine girmelert ve daha genış, halkçı bır polıtıkayı uygulamaktan vazpeçınelerı ıdı Devlet bır goruntü, bır brtü ıdı Dıaz gidijor >Iodera geliyor, Modera gıdi>or liuerta ccllyor. Huerta eidıvor Carranza geliyordu. Topraktan ve ozgurlükten küçuk bır pay ıstejen kovluler içın sadece dehşet, kan ve otum vardı Devnmın buvuk kargaşası ıçinde gerçeklerı kendı denevımı ile oğrenen kovlü Zapata anlıjordu kı. bu bır ıktidar sorunudur ve haksızlığa ugratılanlar ıktidarda olmadıkça başkaları onlara haklarını vermıvecekieıdır. Bu ıktidarda olmak sorununu, Ingıliz duşünuru ve jazan H. G. Wells ıle SUIın de tamşıyorlar 1934 yılırda, Moskova'da Bizım çocuklar, L, fc.xpress'te tam metın nalinde verılen bu konuşmayı dılımıze çevırıp qazetede vayınladılır. Stalın, «Dunyayı değiştirmek Içın ıktıdar sahıbı olıııak ge. reklıdır» dıyor VVellse ve şöyle surduruyor düşüncelenni «Klmse kendilığınden iktıdan bıraknıaz Iktıdar elınizde olmadan da hlç bir şey yapamazsınız Iktidar ıçlnse bü. yuk bir sosyal sınıf gereklidır Bu sınıf, kapitalnt sını/ın yerine geçecek olan işçi sınıfıdır Dunvamn degıştırilmesl çok çetin ve çok iatıraplı bir işlrmdır. Bovlcsıne huvuk bir amaç için buvuk bır sınıf gereklıdır. Butuk bır denız jolculuguna büyuk bir geminin gerekli olduğu gibl » Cumhurbaşkanının yetkileri Cumhurbaşkanının Bakanlar Kurulu karar Büyük Acılardan Geçerek... DKTAY AKBAL Evet Hayır Kamu Girisimleri Satılmamalıdır 197S malı jılı butçe tasarısmm Kamu Iktısadı Teşebbuslen (kısaca KÎT diye anılmaktadırlar) ıle ılgılı onemlı bır hukumet onerısını ıçerdığı ve hazırlanan tasarımn TBMM ne sunulmak uzere pltjuğu anlaşılmaktadır Gazet« haberleruıden ogrendıgımıze gore Şayın Malrve Ba^anı, eleştınierı Butçe Karma Komısyonunda yanıtlarken JKİT'leri çalısır duruma getirmek için bunları vurt dışındaki işçilere döviz karşılığı hisse senetleri satmak suretiyle daha verimli hale getirmek istıvoruz. Bu bir vasa işidir. Tasarı Meclıslere sunulunca ne vapmak istedığimiz o zaman anlaşılacaktır > demiştır Gerçekte ayrıntılar bır yana, vapılmak ıstenen açıktır KIT'ler yavaş yavaş satılmsya, elden çıkartılmaya başlanacaktır Bu amaç ıçın ıkı onemlı gerekçe de hazırdır 1 Verımlı çalışmalarım saglamak 2 Yurt dışındaki ışçilenmızın tasarruflarını yurda getirmek ıçın onları araç olarak kullanmak Acaba sozu edılen amaçlar içın bu onerı desteklenmelı mı9 dır «Bu toprakları, bu halkı, bu nlnsu sevdigimızl so>le\lp de, ektığl acılarla >aıunı>orsak, ugradıgı haksızbklars hala KOZ umuvor, turlu hesaplarla ses çıkarmıvorsak . Bır kaç gunıık onjrümuzu, bitklsel biçimdc tamamlamaktan ote bir amaç asumyecsak «ser.M losanlılctan da, duru»Uukten de, yurtaeerhkten de sozetmek hakkımız degıldir elbet .• Slnasi Ozdenoglu bo\le başlamış kıtabına «Şursel Duz•»EI» adını verdiği bir anlatım Acısıyle Y'anmak Turkıve'ıın > AcısıjU janmak'. Nazım Hikmet'in dedıgı gıbi Bcn anmasam, sen \anmasan, biz vanmasak • Karanlıklar na.'il lydınlık olacsk o z u n ı n ' Olanak yok, hıç bir şey kendı kenIne olmaz. Hepımız acısıvla yanıvoruz halkunızın, vurdumuım . lanıyoruz, yanıyoruz da ne oluyor' Bu da bir sorudur, anıtlanması gereken bir soru . Onumde okur mektupları Birıktı, çekmeceleri doldurdu cılan genç insanların iazıjorum, kım dınlnor' \ine bızler ıızler! Eskıden gazetelere yazmanın bir anlamı vardı. Saıılırdı kı gazeteve \ansnan bır acı, bir sorun, bır dert duvuursa, kamuoyuna benımsetilırse, jonetıcilerın dikkatiru çekere bir vararı olur Yanı o sorımun, o derdın çozumune gidıır Yetkılıler sorarlar baska jetkılılere, nedır o gazetede vailan konu, kJm yapmış o işi, o haksızlıgı'' Hıç degilse bır vanıt, )ir açıklama gonderırler, «O şoyle oldu, jazdıgınız gıbı olnadı>, \a da Haklıjrruşsınız, duzeltilmesi voluna gittık, teekkur ederız» derlerdı Şimdi, tısss' En dogru, en gerçek, n haklı, en vavgın bır sorunu tum avrılıklarıjle gdzler onune >ersen de bir etkisı yok, bir sonuç alınmnor hatta busbutun >otu, busbutun çırkın bir hal alıvor o konu, o sorun . Bır genç kız jazıyor Ankara dan «Tıcaret ve Turizm Yuk«k Ogretmen Okulu oğrencısnım. Okulumuz tam bır komanlo vuvası halıne getirılnuştır. Puanlar 408'de kaldığı halde çok luşuk puanla komandolar alınmış, okulda vurucu guç varaılmıştır Okul Jcantımnde Turkeş in kıtapları daha başka sagcı •serler satUmaktadır. Yıl başından berı en az ıkı vuz devımcı arkadas okula alınmıvorlar Once kızlara ses çıkarmıKorlardı. Sımdı sıra bızlere de geldi Bır defasında tum okulu }ir cenaze törenine goturmek ıstediler Beş kız arkadaş katılnayarak taksıyle kaçtık Bunun uzerıne ne kufurler, ne tehiitler' Okulun çevresinden bıle geçemıyoruz. Ovsa okul joıetmeligine gore okula \irmi gun gelmeven ogrencının kaydı tilinır Bunu onlemek ıçın rapor almavı duşunduk. takat ne nastane rapor venyor, ne de okul kabul edıyor. Bakanlık hastanelere genelge gonderaüş hıçbır ogrencıve rapor verılmevecek diye Bu durumda ne vapacagımızı, derdınuzı nereve anlatacagumzı şaşırdık Hukumetın, bakanlıgın durumunu bıllvorsunuz, okul ıdaresı de avnı. Bu zamana kadar sorunumuza hiç bır çozum getinlemedi. Kız erkek tum devrımci »ğrencller kavdımızın sılinmesi tehlıkesı ıle karşı karşıyaj ız. lerıcı bildıgımız hocalara derdımızı aıılattığımız zaman hıç bir çozum onerememişlerdlr. Hatta bır tanesı bana şovle dedi: •Bir tokat yerseniz siz de ona bır tokat vurursunuz Bir kızdan tokat yedim diye bır daha orava gelemez». Bır ogretım uvesı oğrencisıne bunu der mı° Geçen somestr sınavında sorular el altından aşırı sağcüara verılmış, onların hepsı geçttği halde sekscn kadar devrımci arkadaş sınıfta katmıştır. Sorulann bilimsel yanıtından çok, hocanın fıkrı yapısına uygun janıt verılmezse geçmek olanaksızdır. Ozellıkle ekonomi ve devrim tarlhı dersınden Hoca kendı kara japısına gore devrlm tarihı notları hazırlamış Bu hoca konuşmasmda, . \ t a turk ıçın tek adam dıvorlar, onu ılahlaştırmak ıstivorlar, Ataturk tek adam degıldır» demıştır Notlarında bakın daha neler divor «Turan, Turkun ve Turk gençlıgının ruhundadır. Turancılık siv asetimızin adıdır Turan ıcabında yakın Turk ulkelerini birleştırmeyi duşunmenın adıdır^ Evet, dostum Ozdenoğlu'nun kıtabını okurken Turkıve'mn acısula vanmak ne demekmış bır kez daha dujmuştum. Genç ogrencının mektubu bır kez daha yaktı ıçımde bu acının ateşıni . Hep yanıjoruz, yazan, şairı, ogretmenı, oğrencisı, emekçısı, avdım okumuşu, hep vanıyoruz Turkıve nın acısmda î»e Tapsın ogrencıler' Okula gıtse davak var, vurulmak var, olmek var Gıtmese sınıfta kalmak var Rapor ıstese, alamaz. Derdını anlatsa, dinleyen jok Oturup bana vazmış. Ben de sıze anlattım ıştc Sankı bılmıvormuşsunuz gıbi' Daha nıce mektuplar, gazeteve gehp dertierinı anlatanlar .. Her bırı sayfalarca vazılacak degerde, onemde, acılıkta. Sınası Ozdenoglu nun «şiırsel denemeierı»nde, «Turkiye'yi nasıl boylesine rotasız bır gemı gibi kendı gıdışine terkettik'» diye soruvor. lerınde bır dejun, rotasız gemı.. «Turkive yi nasıl bovlesıne umursamazlıkla, bencıl ve duvgusuz bir gıdışe teslim ettik*' Korkunç alevlerin ıçinde vanıvoruz hepımız Belkı de vana vana bır kurtuluşa çıkacağız Belki de butun bu acılar gereklidır, butun bu umutsuzluklar vararlıdır. Bu kor çıkmazdan beiki biıvuk acılan jenerek, altederek, çıkılacaktır. Bclkı defU, muhakkak.. KAMU 1KÎ1SADİ TEJ£BBÜSLERıNı SATMAK DEĞıl, GELıJTıRMEK GEREKıR SOLDAK, PART1LER1M1Z1N DE, GECıKMEDEN GORUJLERıNı BEL1RTMELER1N1 VE PARLAMENÎOOA BU KAMUYA SAHıP ÇIKMALARINI 1ST1YORUZ. Doç. Melih TUMER da yenıden tartışmanın bir zorunluluk oldugunu belırtmek ısterız Kavramlardan bınncısı «Karma ekonomi», otekısı ıse KİT'ler ıçın çok sık ıleri sürulen «Kârlüık» anlayışıdır 1950lerde yoğunlaşan «karma ekonomi» kav ramının tartışmalan aradan 14 yıl geçtıkten sonra, 1964 te çıkar tılan 440 sayılı yasa ile KİT'lerın gorevlen belırlenırken de açıklı ğa kavuşturulamamıştır Bu kav ramdakı belırsız ve çok esnek yo rumlar surup gıderken uygula mada «her şev ozel sektör için» anlayışı tek yanlı olarak ısrarla jururlukte kalmıştır Oysa vapı sal çelışkılennı düzeltmek sanajıleşmeyı yalnızca «fabrika bacalannı çoğaltmak» olarak anlama mak, onu sağlıklı bır sureç ıçıne vonelterek ulkede teknolojık gelışmeyı başlatmak , ıstıhdam so runlannın çozumunde aktıf bır ıol oynamak, bölgeler arası den gelı bır kalkınmayı gerçekleştırı lebılmek ıçın KİT'lere duşen bu yuk gorevler vardı KIT ler ozel kapıtal gırışımlennın doğal eğı lımı olan tekelleşmelerı ve aşırı tıcarı karları üretım, fıyatlama ve yatırım polıtıkaları ıle onleve cekler ve denetlevecekler öte yandan da ulkenın kalkınması ıçın zorunlu kılıt sanajılennın ka rulmasında ve teknolojık bılgı bırıkımının hızlanmasında oncu luk ve uretıcılık yapacaklardı Özel ışletmelerın bır turlu ger çekleştırmedığı dış pazarlara sanayı urunlerı ıhracatı sorunlarını çozmede KtT'ler sanayumızın en oremlı ve çok etkın bır polıtı ka aracı olabılırlerdı Bugun «karma ekonomi» kavramının açık ve seçık tanımlanmasına h°r zamandan daha çok gereklılık vardır \ET nın olumsuz tutumla rı ortadadır ABD nm ve onun egemen olduğu uluslar arası ku ruluşların tutumu ortadadır Ul ke ekonomısınm ve kalkınmamı zın temel konuları olan ışsızlik ve dıs tıciret sorunlarmı çozme de 1950'lerden ben gıttıkçe artan olçulerde sorumlulugu uzerıne alan ozel sektorumuzun yapaoıldıklen ortadadır Bu koşullar al tında da KIT lerı satılığa çıkartmaja baslamak degıl tersıne bır jandan onların sayılanm arttıra caK olanakları bılınch olarak araş tırmak ote vandan bugun «has ta> durumda bulunanlan «sağlık lı» duruma getırecek olan ve şımdı e dek tozlu raflarda duran butun onerıler uzerıne cıddıjetle eğılmek gerekır karşıja bulunması gereken bir rızıkodur Kalkınmak ıçın çırpınan ve gereksınmelen sonsuz olan bır geri kalmış ülkede kamu kapı'alı kar gelırı» saglamak amacıyla uretıme yoneltilemez. Ustelık onun valnız «kâr gelırı» elde etmek degıl aynı zamanda bu gelın ençoğa çıkartmak» gibı ozel kapıtale ozgu, bır endışesı hıç bıı zaman olamaz. Demek oluvor kı ozel kapıtal ıle kamu kapıtahnın «kar» anlayışları aynı değıldır Fakat «verimli çalışmak anlayışları aynıdır Çunku verıml'lıkte Olçu yatırılan kapıtale en yuksek «kar gelırı»nı elde etmek değıldır Venmlılık te olçu doğal kaynaklar ve emek gıbı uretım gırdılennden en yuk. "=ek verımi elde edebılmek yani ulusal kajnakları enaz olçülerdo ısraf etmeve çalışmaktır Bunun yolu ıyi bir jonetım bılgisınden, amaçlara ujgun ıyi bır orgütlenme vetenegınden ıyi bır üretım teknolonsı seçımınden ve ışçi ve personelm ıvı egıtılmış olmasından peçer Ulkemızde bazı ozel sektor ışletmelerı belkı kârlı çalışabılmektedırler ama verımlı çahşannamaktadırlar Onuıı îvii KİTlerle ılgılı olarak lOnları daha verımlı hale getırmek ıstıyoruz» demek eğer boyle bır çaba ozel sektor ışletme'erını de ^apsama almı>or'=a yeterlı değıldır Daha da kotusu «onları daha ve nmlı hale getirmek ıçın ozel sektore satmak istıvoruz» demek a maçlara ters duşen hıç akla gel memesı gereken bır onendır. Cunku zaten bızzat ozel sektör, uluslararası kıvaslamalara pore, verırrh çalışamamaktadırlar Sıyasdl ıkttdarlar ve KIT Hıç kuşku yok KIT tıpı ışletmeler sıyasal ıktıdarların tutum ve tercıhlerıne gore ekonomıde gorev yaparlar Orneğın KIT tıpı ışletmelerı ozel sektore satmak volu son olarak Iran da denenmıştır Fakat «Şah tıpı kalkınma modeli»nın uygulandıgı Iran ekonomısme kaynakları ne kapıtal sahıplen ne de amaçları bakımmdan Turk ekonomısı ıle bir benzerlık ıçinde degıldır Onun ıçın Iran orneğını ıç ve dış telkınlere rağmen taklıt etmekten çok dıkkath kaçmmamız gerekır. KIT'ler gerı kalmış ulkelerde sıyasal ıktıdarlar ehnde tekelcı devlet kapıtalızmmın etkm bır aracı durumuna getınlmek tehlıkesı ıle sureklı olarak karşı karşıyadırlar Bunun anlamı, devletın ulkedekı fmansal olıgarşı ıçın ve onun kapıtal bırıkımını hızlandırmak amacıyle KIT tıpı kamu kuruluşlarının urun satış polıtıkasım uretım polıtıkasını, jatınm polıtıkasım, ıstıhdam polıtıkasım bır araç olarak kullanmalau aemektır Ov sa gerı kalmıs ulkelerde KİT lerm fonksıyonu bu değ'ldır Nıtek'm Turkıye'de 1925ı933 vülan arasında y apılan çesı'lı olumsuz sanavıleşrre denemelenn den sonra Ataturk'un 1933'de Bırıncı Beş Yılhk Sanayı Planı ıle ve vepvenı bır anlajışla KIT'lerı kurm?>a baslamas'mn nedenlerı vardır Ne jazıktır kı KIT lerın varolus felsefelerı 1950 lerden sonra gıderek 5ozlastırılmış ve adeta devlet kapıtalızmmın etkın bır aracı durumuna getırılmeve baslanmıslardır Yıne ne jazık kı «;oldakı çuçlu sıvasal partılerımız bue KIT gıbı çok onemlı kamu kuruluşları ıle ılgılı olarak açık ve seç'k bır pohtıka ortaya kovamamışlar ve onların asıl fonksıyonel amaçlarından uzaklaştınlmalarına sureklı olarak sev ırcı kalmı^lardır Sonuçta denebıhr kı Türk ekonomısınm ve ozellıkle Tıı r k sanavıleşme^ının butun vapısal sereksınmelere rağmen buçun ıçıne düstüŞu dengesızlıklerın ve üretım kargaşasınm bas redenlerınden bı nsı KITlerm asıl amaçlarından uzak doÇrultularda bır «araç» olarak kullanılmasındaki olumsuz ısrarlar olmuştur Büyuk Meclıslere sunulmak iste nen onerının ıkincı gerekçesi yurt dışındaki ışçılerimızm tasarruflarına donüktür o zaman KÎT lerı bır araç olarak kullan mak yerine ozel sektor ısletmele jrını ele almak lıberal sıjasal ter cıhlere de daha u\ gunolur. Şo\ la kı 1967 1971 jılları ıçm j'apüan araştırmalara ve ıncelemelere gore ulkemızde vasat ya da zararla çalışan ozel ışletmelerın sayılan gıttıkçe artmaktadır 1967 yılında inceleme konusu yapılan 188 ozel ışletmeden 109 u karlı, 79'u vasat ve zarar eden durumda ıken 1971 j'ilmda mcelenen 245 ozel ışletmeden 142 sı karlı ve 103'u vasat ve zarar eden fırma nıtelığındedır 1971 yılındaki yülık ortalama cırolan 58 4 mılyon lırajı ve vatırımları toplamı 50 mılyar lırayı bulan ve buyuk bir olasılıkla 1976 yılında sayılan art mış olan ozel sektorun bu «has ta» ışletmelerını ekonomıye yuk olmaktan çıkarmak buyuk bır gorev dır Yapılacak çalışmalardan bınsı, herhalde aralarında sanayı dalı bakımmdan stratejık onemı bulunanları KIT gıubu ıçı ne almayı duşunmektır Yonetım, orgutlenme, kapıtal ve pazar bakımmdan «optimal işletme» durumuna gelebıleceklen ıse kurtarmak ıçın onları yenıden duzen lemek gereklıdır Bu ıkmcı grup taki ışletmelerın oz kapital ıhtıyaçlan venıden hesaplavarak çı kanlacak pay senetlerının vurt dışındaki ışçılerımıze satılması en akılcı yoldur. Bu amaçla çahşırken nedense 10 yıldan uzun bir süredır bır türlü çıkartılama yan kapıtal pazan (sermave pı yasası) yasasını da gerçekleştırmek zorunludur Çunkü işletme lenn pay senetlerını alan tasarruf sahiplerinm, hangı guvenılır bılançova gore, hangı «kârlı» ve «verımlı» ozel ışletmeve kapı tal yatırırrt jap&caklannı yasal guvence altma almak artık ulu sal bır zorunluluk olmuştur. BURJUVAZiNiN iYi NiYETi 1930 larda yapılan bu gorüşmede, Fransız Ihtılalınden berı bırıktınlmış 15ü jıllık bır tecrubenın bılgılerı, surek. lı devrımlerle geçmış vakm tarıhın Ma^kfist bır bakışla değerlendrılışi dbgal olarik one çıkarılıyor 187i b'ahanncfa,' Parıs Komunu diye devnm tarıhıne geçen Fransa'daki halk ıktıdan hareketi nasıl Fransız ve Alman burıuvazısını bırleştırmlşse, 1919 kışında Berlın'de Spartakistlere karşı nasıl kıyıma geçilnuşse, Mustafa Kemal nasıl ıktıdar sorunuyla beraber karşı devrımci dırenmelenn gizlı açık tuzaklalarıjla karşılaşmışsa, bıhnnordu kı, iktıdan ellerinde bu. lunduranlar, ancak, kendi guçlerinden üstun bir guçle devriiebilırler, sllih ve kabs kuvvetten başka bır guç tam. mazlar. Stalın, VVells'le konuşurken, ışçi smüı iktidarını korumanın oyle peygamberce duygular ve davramşlarla olamıyacağını soyluyor ve «Siz tum insanları iyl mı kabul ediyorsunuz? Ben burjuvazinin ıyi niyclıne inanmam.» dıyor. KORKUNÇ DÜŞ! Iklıcların, toprak sahipleri, soylular, üretlm araçlannı ele geçırenler arasında lastık top gıbı el degıştirdıjji tanhl sureç içinde genısledıgi, sonunda burjuva sınıf 1 denılen bır halk kesımıne ulastıgı, ama ıktidarın halkın tumunu kapsavan bır nitelık kazanmadıkça sorunun çozumlenmiş sajılamıv acagı bugun daha ıjı gorulebilıjor îktıdan bırakmamak ıçuı, ıktıdar uzenndekı ıstegı vnldırmak pamğe uğratmak, pışman etmek ıçın uygulanmış yontemler ne kadar acımasız kanlı, olumlu olmuşsa, devrim tarihı de o olçude ıstırap ve kanla dolmuştur btalin, Wellsın ıpsancıl jaklaşımları ıle ınceden inceye alaj edıvor Cunku 1920'lerın tecrubesıyle konuşujor Meksika'lı koylu Zapata, devrımın olumle butunleşmesını ydşavarak ögremvor Bır haksızlıgı gidernıek için canavarlaşacaksın ve sonra senin eçemenlığin o noktadan başlıvacak, yıgınla ınsanın crsetlerıne basa basa «ozlenen» iktıdara dogru yuruyeceksın! Ne korkunç bır duş. ORTAK DiL Iktidar madem ki süzülüp gellyor doruktan dıbe doğrn, geldikçe vajüıyor, ovlejse neden onu kullanacak yeni bir sınıf aranıjor? Wells bunu soruyor Stalıne O yıllarda Roosevelt'ın New Deal Yenı Dfizen'ı kapıtalıst dünyadan yukselen sosyalıst sloganlar olarak dunyaya yayılmaktaclır ve Wells bunu ıkı avrı vonden avnı amaca dogru bır hareket olarak yorumlamaktadır «Bu durumda, butun va. pıcı guçler arasında ortak bır dıl bulmava çalısmak gerekmez mı?» Stalın, 1934 de umıtsız gorunuyor Ellerındckı gucu ver. mczler, olsa olsa kapitalist karin bır kısmını kısıtlıyabılırsinız, ulusaJ ekonomide iklıdarın dıızcnleyıci rolıınu bıraz daha guçlendirebılırsinız, ama kapıtalızmın temellerıne doçru daha radıkal bır tedbir almak çerekırse kıvamet kopar, dıvor «Bu nedenle de Roosevelt'ın hedefe ulasabılece^ınden kuşkuluyum Birkaç kusak sonra buna belkı vakla^ıldcaktır, ama kısısel olarak buna da ınanmıjorum » Sonuç KARA VE DENiZi ANCAK GÖKLER TAMAMLAR. HAVA KUVVEÎLERıNı GÜÇLENDıRME VAKFI Ikı kavram Bu ves'le ıle ıkı onemlı tovra raı da ekonomırrızm ıçinde hu lıınriııfrıı hupunku koçııllar altın îçmdeki yaşadığımız donemde dünya, büyuk bır ekonomık bunalımla karşı karşıyadır Batı ka pıtalızmının büyuk güçlü devletKaldı kı 440 sayılı vasa, ger lennde ışsızlik oranları hızla artçekte, KIT lerı bır «devekuşu»na makta ve uluslararası parasal denge bır turlu sağlanamarrav 0. çe\ırmen.tedır Bır jandan urun dır Bu koşullar altırdi e^ c 1 lerı ıçın uvgulayacaklan fıyatla ıstıkrar kalkmma ma polıtıkalarını Bakanlar Kuru bır denetırr aracı olan K H I e n satılığa çıkart lunun elıne verır (bkzm24) ve onları < karh» çalışmaktan alıkoyar majı duşunmek degıl gecıkmeken ote yandan «karlüık» ve ve den gelıştırmek gerekır Soldakı rımhlık anlajışı ıçinde çalışmak buvuk sıyasal partılerımızın de ve sermaye bırıkunme jardım artık daha çok gecıkmeden KİT' etmek» (bkz m 2) yukumlulugu lerle ılgılı goruşlerının berraklığa kavuşturulmasında ve parlanj q;etınrse ve üstune üstelık ust kaaeme yonetıcılerı ıle ılgılı ta mentodalcı gorev lerınde bu kuru luşlara gerçekçı olarak sahip çık sarruflarda (bkz m 10) sıjasal tercıhlerı ısrarla uygularsa bü malarında kaçınılmaz vararlar vardır Sanajıleşmemjz ve kalkm tun bunlara ek olarak onların pesonel kadrolarını elındekı sı mamız ıçın makro duzeydekı «ekonomık reform» onerılerı ile vasal guce d^vanarak alabüdıgıbırlıkte «karma ekonomi» kavra ne şışırırse yaratılan boyle bır ışletme modelınden ne fonksıyon mını yenıden tartışmaj'a başla larını beklemek ne de verımlı ça mak ve bu konuda araştırmala lışma ıstemek buyuk bır haksız ra yonelmek ne kadar gerekli ıse lık olur Zaten Sayın Malıye Ba mıkro duzevde «işletmelerde reform» konusu da onun kadar okanı ıonları daha verımlı hale getirmek istıvoruz» derken ve pav nemlıdır Bu kavramlarda somut Karlılık kavramı senetlerını halka satmak onerısı açıklıklara ve saptanacak amaçlara donuk cıdaı uvgulamalara KIT'lerle ılgılı olarak v apılan m ılen surerken herhalde zarar gırışmeden ülke olarak hıç bır eden KIT lerın en önemlılennden butun maksatlı propagandalar çozume ulaşamavacağımız ve kal olan Toprak Mahsulleri Ofısi sonucu yerleştırılmeve çalışılan iTMO) Turkive Komur îşletme kınıyoruz derken gerçekte daha kanı bu kuruluşların bzel sekgenlere düşmekte olacağımız ator ışletmelerı gıbı «kârlı» ve do lerı (KTt), Demıryolları (TCD çıktır. Onun için yalnız soz koDY) ve Denızcılık Bankası gıbı lavısıvle «verımlı» çahşnava kuruluşlar duşunulmemekte kâr nusu dnen reddedılmekle kalma caklarıdır 440 savılı yasa da lı olanlar ıle ozel ışletmelere ayak mah jasalarla «karma ekonomi» • karlılık. ve «verımlılık» kavve «kârlıhk ve vetimsizlik» kavramlanna veterlı bır açıklık ge bağı olanlar duşunulmektedır. ramlanna, ekonomık teknolotırememıştır Pazar ıçın uretım jik, toplumsal ve savunma gerek Bır oneri vapılan bır ekonomıde ozel kasınmelerı ıle ılgıli somut vorumpıtal, «kâr gellri» saglamak ıçın lar ve mueyvıdeler getırmekte Gerçekte KIT lerle ılgıli sonın uretıme yonelır Dolavısıjle kâr lar bır gazete makalesının sınır eecıkmemelıdır. va da zarar ozel kamtalın karsJ lannı cok asar Fakat mademkl BiREY VE TOPLUM Wells, ıjımser yorumunu surdurujor: «Ben belkı de sızden daha fazla sıjasetın ekononıik vorumuna inanıyorum. Çağdaş bulgular ve bılım savesınde toplumu daha iyı orgutlenmeve, daha ryı ışlevişe, doUvısıyla da sosvalizme doğru iten buvuk jrüçler harekete geçmış. tır. Bıreysel davranışların orgutlenmesı ve diizenlenmesi, toplumsal teorilerdcn bagımsız olarak mekanık bır gerek. lılık halıne gelmiştir. Bankalar uzerınde toplumsal denetım kurraakla işe başlanabilir, sonra nakhvat, açır sanavi. sonra gentl olarak sanaji ve lıcaret uzerınde de aynı denetım kurulabüır. Bu da ozellıkle bır sosvalızasvon sureci olacaktır. Sosjalızmie bıreycilik, sıvahla be>az gıbı karşıt kutuplar değıllerdır. Aralarında pekâlâ da ara aşamalar var. dır » Stalın, «bireyle toplumunun çıkarları arasında ustesınden gelınemıvecek bir karşıtlık yoktur \e olamaz» diye yanıtlıjor Hells'i ve şoyle devam ediyor. «Kollektivizm ve sosvatizm, birevsel çıkarlarla toplumun çıkarlarını karşı karşıva Retırmez, aralarında u>um saglar. Sosyalızm birevsel çıkarlardan uzaklaşamaz Valnız sosvalıst toplum bu birevsel çıkarlara en eksiksız dojumu saglayabılır. lıstehk, bireyin çıkarlannın korunmaMnın sağlam guvencesıni yalnız ^osvallst toplum temsil etmektedır Bu anlamda birevçllıkie so«ıvalizm arasında bir karşıtlık yoktur Ama sını'lar arasındaki karşıtlıjı mulU sahıp. ieri, kapitalıtsler sınıfıvla emekçi proleter şımf arasındaki karşıtlığı bır kenara bırakabilir mıviz"» HALKIN İKTİDARI Şımdı 1934'de değılız 1870'lerde hıç değ'liz tktıdar, haksızlık VP terorle elde tutulmamah iktıdan isteyenlere avnı yollar gösterilmemelidır Tarıhsel eeüşım iktıdann zumre ve smıflara değıl hıç bır hıleje sapmadan tüm halka aıt olmasını göstenyor bıze
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle