Katalog

FRANSIZ HUKUMETI ANGOLA HALK CUMHURİYETÎNÎ RESMEN TANIDI PARİS Fransa'nın, Angola FRANSA'NIN KARARI AET iÇiNDE ÇEHalk Cumhuriyeti Hükümetini resmen tanıdığı Fransız Dışişleri ŞiTLi TEPKiLERE YOLAÇTI. LUANDA Bakanlığının bir bildirisiyle dün ya kamuoyuna açıklar.mıştır. Dış HÜKÜMETİNİN TANINMASI KONUljleri Bakanhğının bildirisinde, «Fransa hükümeti, devletleri tanıma konusundaki geleneksel uy SUNDA, DOKUZLAR ANLÂŞÂMIYOR gulamalan uyarınca ve Luanda ' Hükümetinin Angola topraklanBu arada, Fransa'nın aldığı ka birliğl yapıldıgmı gösteren bir run büyük bölümünde yetkisinl ömektir» demiştir. Danimarka'sürdürdüğü görüşüne dayana rarın AET içinde bazı tepkilerak Angola Halk Cumhuriyettni re yolaçtığı bildirilmektedir. Ö daki Sosyal Demokrat azınlık hü kümetinin başkanı daha sonra, tanımıştır. denilmektedir. zellikle Danimarka'da, Fransa' ülkesinin ulusal bir devleti deHollanda hükümetinin de An nın Angola Halk Cumhuriyetini netimi altında tutan iktidarlan fola Kalk Cumhuriyetini tanıma tanıması şaşkınlık yaratmıştır. olağan bir biçimde tanıdığım ha ya karar verdigi haber verilmek Danimarka Başbakanı Anker tıriatmış ve «Ancak Angola"da, tedir. Hollanda Dişişleri Bakanlı MPLA'nın tüm ülkeyi Joergsen, bir basın toplantısmda altına alıp almadıgı hâlâ kontrolü ğına göre bu konudaki karar cok kesinlik ögrendiği haber üzerine, «Çok ga yakında açıklanacaktır. le bilinmemektedir» şekünde korip, bu olay ABT içinde nasü i» nuşmuştur. Lüksemburg'dan gelen haberlere göre, Dokuzlarm, Angola Halk Cumhuriyetinin resmen tanınmasına iiişkin görüşmelerinde, hal«n ortak bir tutum belirlenememiştir. Önceki günden beri Liiksenıburg'da süren gönişmelerde Fran sa dışmdaki sekiz AET ülkesi Dış işleri yetkilileri, Fransa'nın Luanda hükümetini tanıma karannı Fransa heyetinden öğrer.mişlerdir. Büyük bir gizlilik içinde geçen görüşmelerden sızan bilgilere göre Fransa Angola Halk Cum huriyetinin tanınmasında israr etmekte, diğer üyeler sorunun aceleye getirilmemesini istemektedirler. Öt« yandan Zambiya'nın da MPLA'yı tanımaya hazıriandıgı bildirilmektedir. (a a) Beyrut'ta şiddet eylemleri sürüyor Amerikan Üniversitesinde bir dekan ve müdür öldürüldü BEYRtT Bir Ürdünlü öğrenci dün Beyrut'taki Amerikan Üniversitesinde Öğrenci İşleri Müdürü Robert Najami ile Mühendislik Fakültesi Dekanı Amerikalı Raymond Ghosn'u tabanca ile öldürmüştür. Necm Necra adındakl ürdünlü öğrenci daha sonra bir elinde tabanca, bir eünde bomba oldugu halde. aralarında Rektör Yardım cısı George Hakim'in de bulunduğu beş Universite yetkilisini rehin almıştır. Bir süre sonra olay yerine gelen güvenlik kuvvetlerince teslim olmaya ikna edl len Ürdünlü genç, bir polis aracıyla götürülecegi sırada kimlift açıklanmayan bir universite görevlisi tarafından omuzundan \rurulmuştur. Ürdünlü öğrencinin 1974 yılmda solcu oldukları gerekçesiyle üniversiteden kovulan 1000 ögrenciden biri olduğu bildirümiştir. Beyrut'ta son 24 saat içinde birbiri ardma meydana gelen cinayet ve adam kaçırmalar günlerdir süregelen sakin havayl bozmuştur. Güvenlik kuvvetlerı. çeşitli olaylara sahne olan oteller semti ile Musevi mahallesini kordon altına almışlardır Pazartesi sünü. kentin Kantari semtinde, belediyede çalışrnakta olan bir Kürt, bir arabadan açılan yaylım ateşi sonucu öldürülnıüştür. Polis, pazartesi siinü en az 40 kişinin kaçınldıSını ve bunların yırmi kadarının geceyarısına doj ru serbest bırakıldı£ım haber ver mistir. Belediyede eörevlı Kürt'ün öldürülmesind?n sonra kentin Kürt militanları. cinayette Falanjistlerin parmagı bulundugunu ileri sürerek bes Hıristivanı kaçırmışlardır. (a.a. AP) Dünyada Bugün Kıbns Politikamız ALi SiRMEN K Akdeniz'in kirlenmesiyle savaş anlaşmasını Türkiye dahil 12 ülke imzaladı BARCELONA, (tgpanya) Akderüzin kırlenmesiyle mücacteto •nlaşmasını, öncekı gün Barceloaa'da bu konuyu görüşmek ü«ere toplanan ülkelerin temsilcilennden on ikisi imzalamıştır. Anlasmayı Türkiye, Kıbns Rum Tönetimi, Fransa, Yunanistan. lsrail, Italya, Lübnan. Malta, Fas, Monako, îspanya ve Mısır lmzalamışur. Toplanüya on sekiı Ulke katılmısü. Suriye temsıJcisl on iki eün süren toplantınm kapanışııu beklemeden Barcelona'dan aynlmısbr. Yugoslavya ve Tunus tem«ilcileri anahatlanyla anlasmayı benimsediklenni, fakat Anaya•al bazı soruniardan ötürü nihal konvansiyon 11» uçaklann ve temilerin artıklannı Akdenlz'e dökmelerini kurala baglayan ikl protokolii imzalamalanna olanak bulunmadığuu bildirmlslerUbya temsUcisi de anlasmayı imzalamayanlar arasındadır. Arnavutluk ve Cezayir ise toplantıyı boykot etraistir. Anlasma metci, bir yü surey1«. geriye kalan Akdeniz Ulkelerinin de imzalamak lstemeleri olasılıgına karsı Barcelona'da bek letilecektir. Anlaşma, Akdeniz hukümetlerlnin denızin kirlenmesiyle mücadelede genel bir sorumluluk ustlenmelerinl ve bu amaçla çesitli tedbirler almalarını öngörmekte, ancak anlasmaya aykın hareket edenler karşısında ne gi, bi bir tutum alınacagmı belirlemeyl lleriye bırakmaktadır. (aa) CÜT. Atlantik ittifakı tarihinde ilk kez bir İspanyol Bakanı NATO merkezine kabul edildi BRÜKSEI, Atlantik îttifafcı tarihinde ilk kez bir ispanyol resmi temsilcisi önceki akşam NATO merkezine kabul edilmistir. Belçika hükümetinin ve Avnıpa Toplulukları Komisyonunun konugu olarak Brüksel"e gelen Îspanya Dışişleri Bakanı Jose Maria de Areılza, programında sadece vanm saatlik bir ziyaret söz konusu oldujfu halde NATO Genel Sekreteri ile bir saatl aşan bir görüşme yapmıştır. Basma bir açıklama yapan Bakan, yaptıgı göruşmenin çok olum lu ve çok yapıcı olduğunu söylemiş, «Batı savunmasına İspanya'nın da katılması olanaklannm genel olarak ele alındığını» eklemiştir. Bir gazetecinin «îspanya NATO"ya girecek mi?» sorusunu da yanıtlayan bekan «Bu da ınceledigimiz bir konu oldu» demiştir. Gözlemcüer bu konunun sa dece NATO merkezinde değil, İspanyol Dışişleri Bakanı tarafmdan bazı Belçika Hükümet üyelerine verilen «e konuklan arasında NATO Genel Sekreteri Luns ile Avrupa'dakl Müttefik Kuvvefler Başkumandanı General Alexander Haig'in bulunduğu akşam yemeğinde de ele alındığına kesin gözle bakmaktadırlar. İspanyol heyetinden bir üye ise general Haig'in Ispanya'yı resmen zıyarete dâvet edildiğini hatırlat mıştır. Brüksel'deki Atlantik çevreleri, Ispanya'nın NATO'ya girmesi konusu için henüz erken oldugu görüşündedirler. Ancak bazı gözlemciler, îspanya'nın NATO'j'a katılmasının Ortakpazara katılmasından önce gerçekleşebileceği kanısındadırlar. (Ajanslar) Sinema oyuncusu Shirley Mclaine başkan adayı Reagan için "faşist,, dedî nema oyunculanndan Shirley Mclaine, senatör Edward Kennedy'nin katHmayacagı Başkanlık mücadelesinda hiçbir adayı desteklemiyeceginl söylemistir. Bir sahne gösterisi için Pariste bulunan Shirley Mclaine, Kennedy dışında, bütün Başkan adaylannm birbirlerine benzediklerini ilerl sürmüstür. Shirley, Kennedy'nin kayın blraderi Sargent Shriver'in adayhgını koyması halinde onu destekleyip desteklemiyeceğini soran eazetecilere, «Belki bir akraba olabilir ama her halde bir Kennedy defci» dıy» ocvap vermisör. Shirley, Comlturlyetcf " Paröden Başkan adaylıgı mücadelesine katılan eski Califomia Valisl Ronald Reagan'm Başkan seçilmesi halinde Amerika'nm çok güç durumda kalacagını ileri sürerek şunları söylemistir: «Reagan tehlikeli bir politikacı, çok yumuşak görünüslü btr faşist, ama tehlikeli, Amerika'mn sorunlarmı cözecegini söylüyor. Belki çözer, ama siyahlan, fakirleri ve beyaz olmayan herkesi ayaklar altına alarak, onlann haklannı çiğneyerek.» Shirley Mclaine, Çin hükümetinin eski Başkan Nixon'u Pekin'e niçin davet etmiş olabıleceğini soran bir gazeteciye de su cevabı vermiştir: «Kanımca Çinliler, Cumhurlyetçi Partiyi yıkmak lstiyorlar. Nixon günlerini golf oynayarak veya Çin'e giderek geçiriyor. Hal buki bugün zındanda olmalı ve kendisine sadece su ve ekmek verilmeli.» Shirley Mclaine, çeşitll dünya sorunlanna iiişkin görüşlerini açıklarken, Sovyet devriminin bir felâket olduğunu ancak Sovyetler Birliğini gezdikten sonra anladıgını, Çin devriminin basanya ulaştıgmı ise Çin'e gittikten sonra takdir ettieıni söylemistir. <aa) ' PARtS Amerika'mn Unlü sl Hanoi, Güney doğu Asya'daki ÂBD üslerinin kapatılması için komşularına çağrıda bulundu HANOt (ANKA • DA) Vietnam Demokratik Cumhuriyeti bir açıklama yaparak, büiün komşularını Güneydoğu Asya'da bulunan ABD uslerinl kapatmaya çafcırmıştır. Vietnam, bunun Güneydoğu Asya'da dostça iliskiler ve b«nş içinde bir arada yaşanu için ön sart olduğunu Uade etmistir. Göriemciler, Hanoi hükümetinin bu açıklamasının özellikle Tayland ve Filipinlerdeki ABD üslerini hedef aldıgını belirtmektedirler. Amerika'nm 20 marta kadar Tayland'daki bütün üslerini kapatıp askerlerini geri çekme karanndan sonra Amerikalı askeri danışmanlaruun bu ülkede kahp kalmayacakları iki ülke arasındt tartışılmaktadır. Filipinlerde ise ABD'nin iki büyük üssü bulunmaktadır. «Sübik Körfezi» deniz üssü ile «Clart hava üssü»nün geleceği konusunda Amerika ile Filipinler hükümetleri arasmda resmi görüşmelere 12 nisanda Washington'da ba^lanacaktır. Son 10 yılda dünyanın bir çok kez ^HARTBOsrujuafiAit OLAYLAR BELGELER İNSANLAR BU YAZI DI2ISINDE, DAVA DOSYALARINDAKİ İNSANl^RI MAZIJUMJ, ZAÜMİ VEM'JHBİRİYLE; OLAYIARI BÜTÜN AYRINT1LARI VE BİLİNMEYEN ' YÖNLERİYLf, ONLARI YAŞAMIŞOLANLARIN ANLATTIKLARINDAN İZlfYECEKSİNİZ MSAH MANZJUUUn Hazırlayan: ADİL 0ZK01 '•,,Suçlanan profesörler;'Z. •","" • TIP davası • TKP davası • Bonnba davası • DEVGENÇ davası • THKOdavast • ŞAFAK davası nükleer savaşın eşiğinden döndüğü açıklandı WASHİNGTON Amerlka Temsilciler Meclisinin haber *1ma örgütlennin faaliyetlerini inoeleyen özel komisyonu, son on yü içinde dünyamızın, bir çok kez nükleer savaşın eşiğinden döndugünü açıklamıştır. Sovyet sulanna yakın bölgelerde devriye gezen Amerikan atom denizaltılarının, son on yıl içinde en az «dokuz düşman teknesi» ile çarpıştıklarını açıklıyan komisyon, bu olaylardan birinde, yara alan bir Amerikan atom denizaltısının «Nükleer saldırıya» geçmek için hazırlandığını, fakat «karşı tarafın» şaşkınlığı üzerine kaçmayı tercih ettiğüıi bildirmiştir. Rapora göre, So\Tet sulanna yakın bölgelerde faaliyet gösteren Amerikan atom denizaltıları, «Holystone» adı verilen çok gizli bir keşif harekâtı çerçevesınde bilgi toplamaya çalışmaktadır lar. Zaman zaman Sovyet kara sulanna da giren atom denizaltılan tespit edüdiklerini anladıkları vakit «Derhâl kaçmak için talimat almışlardır.» Rapora göre, 1969 yüının kasım ayında, Amerikan atom deniz altısı «Gato», Beyaz Deniz yaKinIarmda bir Sovyet nükleer deniz altısı ile çarpışmıştır. Seyir sıstemlerinde bir ânza bulunan «Gato», Sovyet topraklarına yanm mil kadar yaklaştığım anlayınca kaçmak istemiş ve bu arada bir Sovyet Filosu ile karşılaş mıştır. Bu filoyu izlemeye başlı yan «Gato», birkaç dakika sonra filodan bir Sovyet Denizaltısı ile su altında âdeta «Burun buruna» gelmiştir. Gato ani bir manevra ile kurtulmaya çalısmışsa da, sancak tarafından mahmuzlanmıştır. (a.a.) 'Soyuz20 yumuşak inişle dünyaya döndü MOSKOVA Sovyefler Birllfci'nin resml Tass Ajansı, «Soyuz50» uzay gemisinin bir süre usaydaki yörünge istasyonu «Salrut4» ile birlikte uçuşlarını sürlürdükten sonra püotsua olarak Snceki gün Sovyetler Birliği opraklan üzerine yumuşak bir nişle döndügünü bildirmiştir. Aynı ajans. «Soyuz20»nin ge;en 17 kasun günü uzaya fırlatıllıktan lki gün sonra uzaydaki rörünge istasyonu «Salyut4» ile cenetlendiğini belirtmiş ve «Salrut4» yörünge istasyonunun 26 ıralık 1974 tarihinde uzaya fıratümıs olduğunu hatırlatmı$tır. Tass Ajansı, her iki uzay araanın üç aya yakın bir süre birlkte uçuşları sırasında gerek keıetlenme sistemlerinin gerekse Stelcl sistemlerin basarıyla denen niş olduklannı ve denemelerden >lumlu sonuclar alındıgını billirmistir. «Soyuz20» uzay gemisi, «Salrut4» yörünge istasyonu ile oraklasa uçuşunu tamamladıktan £>nra Salyut'tan öngörülen zananda aynlmıs, frenaj sistemle1 çalıştınldıktan ve inis modülü ızay gemisini terkettikten son•a, uzaktan denetim altında ve rumuşak bir inişle önceden sapanan yere inmiştir. Soyyet Tass Ijansı, halen uzayda yörünge u?uslannı sürdürmekte olan Salrut4 yörünge ıstasyonundaki tüm ıraçlann norrrıal bir biçimde çaısbklaruu da haber vermistir. (aa) ' ÖTEKİ DAVALAR ...VE İSİMLER bug;ünden itibaren (Cumhuriyet: 1287) ıhn» sonmntınn hanşçı roldan cSrfimnnö amaçlayan toplntnlararasi eörüşmeler. BM Genel SekTeteri Kurt VValdheimln kişisel gözetbal altında dfin Viyana'da başladı Gariişmelerden çabuk bir çSrüiTie vanlacafcını en iyimser KÖzlemcfler bile ummuyorlar. Waldheim de çöriimün yakın oltnadığını açıkladı. Ama herkesin blrlesttJH nnlcta. Vivana karşılaşmasınm gerçekleşmiş olmasmin dahl bir başan oldııfudur. Sonucu engelleyecek etkenlerin başında kanımızca, Rum ların tek çıkar yol olarak eörünen itd böleell federasyon eöriişünü benimsemeye ya da benlmsemi< otsalar blle. buna açıklamaya hazır nlmamalan cellyor. Kıbns Rnm tarafının Ada'da banşı getlrecek çözüm konusunda tam bfr eörüş birllgine sahlp olmadıjh herkesce bllinen bir eercektir. Çeşitli sirasal kuruluşlar bu konuda ripRİşlk düşunceler İleri «ürmektedirler. Ru gnriis avrılıklartna karsın. Rum tarafı (rörüsmelerde rahattır, insivatifi elinde tutar görünmektedir ve dünya kamuoyıı nnünde, Türkiye'yl fflç durumda bırakmayı başarmaktaclır. Rum tarafının rahatlığinın nedenlerl neler olabtlir? Kuşkusuz. Kıbnslı Rumlann ve Tunanlılann dış lllşklleri v» propaıranda yönteınleıi «on derece gellşmiştir. Ama acaba tek neden bu mudur? Kuşkusuz hayir. Türkiye özellikle, Irmak ve Demlrel fktidarlan dSnrmlnde Kıbns konusunda tutarlı ve BM'nln çoğunluğunu oluşturan ülkelpri inandınci bir politika IzlFvemeınfştlr. Bırakınız, yabancılan Inandırmayi. Irmak ve MC Iktldarlan Tiirk Dışişleri fiyelerlni bile tnandıramamışlardır politlkalanna. Büyukelçl Mahmut Dlkerdem'ln 15 ocak 19ÎK t* rlhli Cumhuriyet'te yavınlanan Kıbns çıkmazi haşlıklı yazısı bu errçegi vurfulamaktadır. Sayın Dlkerdem'ln hükümetin Kıbns polltlkasının çıkmaza saplandıçı yolundaki göriişfinü paylaşan dlplomatlanmızın, hatta biivükleriınlzin sayısi az dejflldlr. Bir zamanlar Türkiye'nin en genç büyükelçisl olan Dikerdem'ln öbür meslektaşlanndan farkı görüslerinl kamuoyuna açıklamış olmastdır. Türkiye, Kıbrıs'a 1974 yılı temmuz ve ajfrıstos aylannda olmak üzere iki kez müdahale etmiş ve bugünkü durum doğmuştur. Bizce ber iki müdahale de haklı nedenlere dayanmaktaydı. Valnız Sayın Büyükelçlnin de belirltieri ?1bl. iki onerasyon arasmda bir aynlık da vardır. Şöyle ki; birincl eirişim Ada'da anayasal dfizeni geri getirmek ıcin Garanti Antlaşmalarınm verdi?! hukuki bir yetkiye dayanmaktaydı. Ikinci müdahale ise daha çok tarihi ve politik nedenlerden kaynaklanmakUydı. Türkiye'nin birinci girişlmini BM üyelerinden çogu açıklıkla kmayaroadılar. kınayamazlardı da. Ikinci girişün ise onlann gözünde, hukuki dayanaktan yoksun füli durum yaratmayı amaçlayan bir davranıştı. Ne yazık ki, MC'nin Başbakanı Demirel de, bilerek ya da bilmeyerek demeçlerinde bu Köriişü destekler sözier söylemistir. Bu durumda Türkiye yülar yılı uyguladığı politika ile bir yere varamazdı. Dünya kamuoyu önünde Kıbns'ın bağunsızüğı ve yansızliğmı savunan, Ada'yı bölge İçin çıban başı haUne getirmekten kaçınan bir Makarios ve istilâcı Türkiye görüntüsü kolaylıkla silinemedi. Oysa Makarios hiç bir zaman tngiiiz üslerine karşı çıknuyor, hatta, «Banş harekâtlanndan» sonra ö|renilecegi gibi, ABD'ne el altından üsler de verlyordu. Işte Başplsko. pos'un zayıf yanı buydu ve bu zayıf nokta An kara tarafından kullanılabilirdi. Se var ki, böyle bir sonuç ytllar ydı uygulanmış olan ve Makarios'un da sağında bulunan bir politikayla sağlanamazdı. Sağcı iktidarların Kıbns poütikası, Türkiye'nin Kıbns konusundaki haklılığını ancak, hukuk alanında Uanıtlamaya yeterdi ki, bu aşama da birinci girisimJe sona ermişy. İkinci girişimin nedeni olan politik ve tarihi etkenleri açıklayabilnıek ve bunlar çevresinde yandaş toplayabilroek İse Türkiye'nin Kıbns konusunda Keçerli bir çözüme yöneUk yeni poUtik görüşler agırlıklar getirmesine baglıydı. Böyle bir seçenek kuşkusuz Makarios'un solundan geçen bir yolu izlemekle mümkündü. Ada'yı her türlü yabancı üsten annıiıran, bağimsızlık ve toprak bütünlüğüne saygı gösteren, gerçekçi bir çözüme yönelik üçüncü dünya üe NATO dışı ülkelerin eğilimlerine de açık iyi belirlenmiş bir plan Türkiye'nln uluslararası alandaki çok daha sağiam bir doğrultuya oturtur, l'unan Rum tarafına da böylesine geniş manevra özgürlnfâ bırakmamış olurdu. Ecevit, böyle bir politikayı Izleyebilecek zaman bulamadı. Irmak Hükümeti İse hareketsizligi diplomasisinln temel öğesi olarak kabul etti. MC iktidarının işbaşına geldiği günden bu yana Kıbns konusunda tutarü bir görüş ve davraıuş Içine glrdiğinl bu çok yanlı kuruluşun bağnaz yandaşlanndan başka, tçerde ya da dışarda kimse İleri süremez. Ama doğru yola dönme olanaklan hlç bir zaman ortadan kalkmamıştır, yeterki MC iktidan Kıbns sorununu korkuyla ele almaktan ve ABD İle bagımlılık Uişklierimlzln sürmesini önleyen bir olay olarak jrörmekten vazeecsin. Korkarız ki. MC'nin ne temel düsöncesi ne de yapın böyle bir yönelişe elverişlidlr. Jeoloji Mühendisleri Odası 2. Genel Kurul duyurusu Odamızın 2. Genel Kurulu, asagıdaki gündem uyannca, ^8.2.1976 cumartesi günü, saat 9.00'da Ankara'da DSÎ salonunda toplanacaktır. Üyelerin oda kimlikleriyle kaülmalan duyunüur. GÜNDEM: TÖNETtM KÜRULD Resimli Bilgi EVveOKUL ANSİKLOPEDİSİ 9 (Bates reklam: 17/1274) GÜLDEN ÇATIR ile CEMİL İstanbul. 16 şubat 1978 EVTJENDİLER. 1. Açılış ve başkanhk divara seçiml, 2. Çalışma ve denetim raporlarmın görilşülmesl, yönetim ve denetim mırullannın aklanması, 3. Oy ayırım komisyonunun seçilmesı, adayların belirlenmesi, 4. Yeni yıl bütçesinin karara bağlanması, 5. Seçim sonuçlarının açıklanması ve kapanış. İLÂN DIŞİŞLERİ BAKANLICINDAN: 1) 1 aralık 1974 tarihli ve 15079 sayılı Resmi Gazete'de ya\ınlanan Türkevleri Genel Yönetmeliği hükümleri çerçevesmde yabancı memleketlerde açılması öngörülen liirkevlennde mukaveleli personel olarak «Yönetici» ve «Yönetici Yardımcısı» statüsü ile görevlendirilmek tizere, Almant^ li. sanında yeterlik ve yarışma sınavı ile memur ahnacaktır. Adayların yeterlik sınavı Almanca lisanında yazılı ve sözlü olarak yapılacaktır. 2> Sınava katılacak adaylarda aranılacak şartlar şunlardır. a) Devlet Memurlan Kanununun 48. maddesindeki genel şartlara haiz olmak, b) En aşagı lise ve dengi okullar mezunu olmak, c) Askerlik hizmetini yapmış olmak, d) Lise mezunlan için; kırk bir yaşından gün almamış olmak, e) Universite ve Yüksek Okul mezunlan için; Elll altl yaşından gün almamış olmak, yaptığı yüksek tahsıl sahasında en aşagı üç yıl fiill çalışma ve tecrübe sahibi olrnak. 3) gınav Dışişleri Bakar.lığı merkez binasında 18 mart 1976 günü saat O9.(K)'da yapılacaktır. Sınava katılaraklann en seç 8 mart 1976 günü saat lR.OO'e kadar aşağıdaki belgelerle Dışişleri Bakanlığı YUVA Dairesıne basvurmaları ilân olunur. a) Dilekçe, b) Ikı adet fotograf, c^ Nüfus Cüzdanı ya da onaylı ömeği. d) Tahsil belgeleri ya da tasdikli örnegi, e) Geçmiş çalışma ve hizmetleri gösterir belşeler. i) Saglık durumunun yabancı memleketlerde h'zmet görmeye uygun olduğunu gösterlr tam tesekküllü hastahane raporu, g) Savcılıktan iyi hal kagıdı. Cumhuriyet: 1290 Ziraat Yüksek Mühendisleri Ahnacaktır Şeker Fabrikalan Tanm Bölgelerinde çalıştınlmak üzere Ziraat Yüksek Mühendisleri (Erkek) ahnacaktır. Aranan Şartlar: 1 Devlet Memurlan Kanununda aranan şartlan halı olmak, 2 Askerliğini yapmamış olanlar için 27, yapmış olanlar için 30 yaşından büyük olmamak, 3 Türkiye'nin herhangi bir bölgesinde çahşmasma sağlık bakımından mani bir özürü bulunmamak, Görev alacaklara maaşlarına ilâveten kanunen öngörülen yan ödemeler, fazla çalışma ücreti ve her yıl için ikı maaş ikramiye verilecegı gibı, mümkün olan yerlerde konut tahsisı de yapılabilecektir. îsteklilerüı iş saatleri dahilinde Türkiye Seker Fabrikalan A.Ş. Genel Müdürlügü Mithatpaşa caddesı No. 14 Yenişehir/ANKARA adresindeki Personel ve Sosyal İşler Dairesi Başkanlıgına engeç 15 mart 1976 tarihine kadar bizzat müracaat etmeleri nca olunur. TÜRKİYE ŞEKER FABRiKALARI A.Ş. CBMUV UT3S) UM