28 Aralık 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
ALMANYA MEKTUBU "Bütün devletler eşittir ama, bazı devletler daha eşittir,, Yağmur ATSIZ BONN Balı Almanya Başbakanı Helmut Schmidt'le Fransa Devlet Başkanı Valery Giscard d'Estaing'in, Nis yakınlarındak! Ma» r'Artlngy kasabasında buluşmaları, başta Londra olmak üzere çeşitli batı Avrupa başkentlerinde belirgjn bir 'cdirginlık uyandırmıştır. Batı Almanya Başbakanı Schmıdt'in 5nceki haftaki Londra temaslarında, ingiliz Başbakanı Harold Wilson'a karşı giristiği bütün sempati «taarruzu»na rağmen, bu tedirginliğin yersiz olduğunu söylemek de KOlay değildir. Çünkü Nıs buluşmasındon 6nce, Paris'te sözügeçer bir takım ıjazetelerin bir fBonn Parij» daha doğrusu 'jlr «ParisBonn Direktuvarı.ndan bahsetmeğe başlamaları, ufak Avrupa devletlerinde, Jrneğin, Belçika, Hollanda ve hatta Italya'di, bazı tarihsel çağrışımlar uyandırmaktadır. Gerçi Fransa ile Almanya'nın yıldızı, yüzlercc yıldan beri hiç barışık olmdntıştır ama, «direktuvar» veya «mihver» gibi kavramlardan, özellikle ufak Batı ve Orta Avrupalılar, bilinen sebeplerden ötürü hiç hojlanmıyorlar. Gözlemciler bu arada İngilt*re'nin de, ufak değilse bile hiç degilıe «minyon yapılı» Avrupa devletler] arasındakl «mukadder» yerini aldığı konusunda görüs birliği içind* gibiler. RABAT Cezayir ve Fas blrllkleri arasmd» Batı Sahra'daki çarpışmalann yoğunlaştıgı bildirilmektedir. Fas kaynaklarından gelen haberlere göre öncekı gün Cezayir birlikJerinin eline geçen Amgala kenti, yeniden Fas birlikleriniı. denetimi altına girmiştir. Fas hükümeti, Mig uçakları, tanklar ve ağır topçu bataryalarının desteklediği Cezayir kuvvetlerinin geçen cumartesi günü, Batı Sahra'daki Amgala Fas karakoluna saldırdıklarını ve kanlı bir çarpışmadan sonra karakoldakl 300 Faslı askeri imha ettiklerini bildirmiştir. Kanlı «Amgala savaşı» hakkında ilk kez basına ayrıntılı bilgi veren Fas Eniormasyon Bakanlığı, Fas takviye kuvvetlerinin Amgala'ya pazar akşamına doğru yetiştiklenni, fakat karakolda sadece cesetle karşılaştıklannı belirtmiştir. Bakanlık, savaş yerinde 100 ceset bulundugunu, karakolda görevli 200 Faslı askerin ise ortadarı kaybolduğunu ve muhtemelen esir almmış olabileceğini bildirmiştir. Bakanlık, Cezayir kuvvetlerinin Mig uçaklan ve tanklarca desteklendiğinin anlaşıldığını belirtmiştir. Cumartesi günli başlayan ve pazar gününe kadar devam eden savaştan sonra Cezayiı birliklerinin yeniden sınırın öte yakasına döndükleri anlaşılmaktadır. Son bir ay içinde Fatı Sahra'da, Fas ve Cezayir birliklerinin ikınci kez çatışmaları üzerine, genis siyasal çevreler bu iki iilke arasında büyüyen savaş olasılıgından kuşku duymaya başlamışlardır. Cezayir, Batı Sahra bunalımınm başından beri, bölgenin Fas ve Moritanya arasında paylaşılmasma kararlı biçimde karşı koymuştur. Cezayir, ülkenin bağımsızlıf:ı icin mücadele eden Polisario Cephesini de geniş biçimde desteklemis ve Fas'ın bölgeyi işgaüne karşı direnme gücünü arttırmaya çalışmıştır. Fas ve Moritanya birlikleri, Batı Sahra'ya asker sokmaya başladıkları zaman Polisario Cephesi gerillalarının sert direnmesiyle karşılanmışlardır. Elverişsiz bir arazide gerilla mücadelesı veren Polisario. bir süre önce yaptığı açıklamaya göre 1975 kasım ayından beri 500 Fas askerini öldürmüş, bir o kadarını da savaş dışı bırakmıştır. Fas kralı Hasan, son olaylar Uzerine Cesayir'in açık bir tutum takınmasını istemiştir. Yakm camana kadar Batı Sahra'da askeri bulunmadığını BATILI GÖZLEMCİLER, DAHA KARARLI BıR SİYASAL ÇiZGi İZLEYEN / VE POLİSARİO ÖRGÜTÜYLE iŞBiRLiGi YAPAN CEZAYiR'iN. FAS KARSJSINDA ASKERİ VE SiYASAL AÇILARDAN DAHA ÜSTÜN BİR KONUMDA OLDUĞUNU BELiRIiYORLAR. ANCAK BUNALIMIN GELiSMESi DURUMUNDA BÜYÜK DEVLEÎLERiN DE KATIIACAGI BİR SİYASAL GERGiNLiK ORTAMININ SORUNUN ÇÖZÜMÜNÜ ÇIKMAZA SÜRÜKLEMESiNDEN ÇEKiNiüYOR Moritanya, Cezayir ve Fas'ın askeri güçleri FAS 17.320.IM! nüfusu olan Fas'ın 61 btn askeri bulunmakudıı. 6 milyar dolara uiaşar gayrisafı ınıllı nasılasının 190 mılyonu asken narcamalara ayrılmıştır. Kara ordıısunda. çeşitli boyutlarda 240 tank, 221 zırtılı savaş aracı ve 375 adet çeşitli türlerde ve ağırhklarda top ve uçaksavar; deniz tcuvvetlerinde 7 savaş gemısi; nava kuvvetlerinde ise 60 savas uçağı (Mirage ve Magıster), 20 helikopter ve 12 Mig17 avcı bombardıman uçagı bulunmaktadır. kapsamaktadır. Cezavır kara ordusunun silâh giicü 153 Sovyet ve sız yapısı tank; üç yüz elli zırhlı araç: K O Kadar çeşitli türU lerde top. roketatar ve uçaksavar toplanndan oluşmaktadır. Cezayir demz kuvvetlerinde H denizaltı ile 30 kadar çeşitlı türlerde munrip ve savas eemisi bulunmaktadır. Hava kuvvetlerinde de iki yüzaltı îlyusin28, ve Mig savaş uçagı vardır. MORİTANYA Tüm ordusu 2.600 kişiden oluşan Moritanya'nın kara kuvvetlerinde az sayıda top ve havantopu; denız kuvvetlerin de 4 savaş gemisi: hava kuvvetlerinde İse bir nakllye ugagı, bir îlyuşin28 ve 4 haliî Ingiliz uçagı bulunmaktadır. (Dış Haberler Servlsl) CEZAYİR Nüfusu 16.930.000 olan Cezayir'in silâh altmda 63 bin askeri vardır. Savunma harcamaları, 9 milyar dolara yaklaşan gayrisafi milli hasılanın 285 milyon dolarlık bolümünü bildirmis olan Cezayir İse, son çatısmalat konusunda bir açıklama yapmamıştır. îspanya ile. fosfat madenleri üzerinde belli haklar tamyarak anlaşmış olan Fas'ın temel desteğini, Cezayir'in Devlet Başkanı Bumedyen'in öne sürdüğüne göre ABD'nin gizli güvenceleri oluşturmaktadır. Kuzey Afrika'da en önemli çatışma merkezi olan Batı Sahra konusunda Arap ülkeleri genellikle tarafsız bir poütika izlemektedirler. Fas'ı açık olarak destekleyen tek ülke, Batı Sahra'nm bir bir bölümünü kendi topraklarına katmak isteyen Moritanya'dır. Buna karşıhk Cezayir'i kesin olarak destekleyen tek ülke de Libya'dır. Diğer Arap ülkeleri ise sorunu sessiz izlemektedirler. Bu tutumun nedeninin de, Ortadoğu bunalımının yeni aşamala a ulaştığı bu günlerde, Arap ülkeleri arasında yeni bir anlaşmazlık noktası çıkmasırıdan endişelenmelerl gösterilmektedir. Mısır ise, Ortadoğu'daki genel ssyasal konusuna uygun bir tutumla Fas ile Cezaylr arasında arabulucu rolü oynamak istemiş, ancak bununla da bir yarar sağlanamamıştır. Bu amaçla Mısır Devlet Başkanı gnver Sedat taraflara çağnlarda bulunmuş, yardımcısı Hüsnü Mübarek ise çeşitli görüşmeler yapmıştır. Batılı gözlemciler, daha kararlı bir siyasal çizgi izleyen ve Batı Sahra halkının büjük ölçüde desteklediği bildirilen Polisario örgütüyle işbirligl yapan Cezayir'in Fas karşısında askeri ve siyasal açılardan daha Ustün blr konumda bulundugunu belirtmektedirler. Ancak bunalımm gelişmesi durumunda büyük devletlerin de katılacağı bir siyasal gerginlik ortamının sorunun çözümünü çıkmaza süruklemesinden çekinilmektedir. (Dıs Habrrler Servlsl) ONCEKİ GÜN CEZAYİR BiRLiKLERiNiN DENETiMiNE GiREN AMGALA KENTi YENİDEN FAS BİRLİKLERİNİN ELİNE DE GAULLE KOL GEZırOR. Olayın özünd* yatan gcrçefc, bir bakıma De Gaulle'ün Avrupa üzerinda hâlt kol a*ren hayaleti olarak nitelenebllir: Paris hükümetinin, Avrupa Topluluğu Içerisinde işlerin daha disiplinli v* hıziı yürümesi amacıyla Paris ve Bonn arasında bir tür «direktuvar» kurulmasını istediği, bir suredir sezinlenmekteydi. Gerçekte De Gaulltden kalma olan bu düşünce, George Orwell'in (inlü thayvanlar çiftliği» adlı yapıtında «nlatımını bulan bir kuralın biraz degiştirilmis biçimiyle, «bütün devletler eşittir, ama bazıları daha eşittir» tümcesiyla ozetlenebilir. Yani Avrupa Topluluğu Içinde Kararların daha çabuk alınabilmesi, kamuoyunıın dtha çabuk oluşturulabilmesi amacıyla, »daha esitler>, açıkçası Batı Almanyayla Fransa, betki İngiltere'nin de kandırılmasıyla, bir direktuvar kuracaklardır. Sadece bu sözcüğun Fransa devrimlyle llintisi bile, manevl babasının hangi kategoriler Içind* düjundügünü yeterince beiirlemektedir. ii Diğer bağımsızlık savaşlarındaki gibi biz de kazanacağız,, • FRANSIZ PARiSMATCH DERGiSiNE BİR DEMEÇ VEREN POLİSARİO LİDER! AHMED MiSKE, BÜTÜN YABANCI GÜÇLERiN BATI SAHRA TOPRAKLARINDAN GERİ ÇEKiLMESiNi VE SAHRA HALKINA KENDf GELECEĞiNi BELiRLEME HAKKININ TANINMASINI ISTiYOR olduğunu ögrendl. Şlmdl halkımız kime karşı ve nlya savaşacağını biliyor. SORU îspanyollann yabancı ve sömürgesl oldufunu kabul edelim; ama Fas, eski bir sömürge olduğu kadar bir kardeşdevlet degil mi? • CEVAP Söz konusu olan Fas halkı degil; Fas sömürgeci, faşist ve feodal rejimdir. Bize göre aynı sava? devam etmektedir. Tek fark îspanyollann yerine Faslılann gelmiş olmasıdır. SORU Bu savaşı daha ne kadar sürdürebileceksiniz? • CEVAP Geçtigimiz ekim ayından beri biz üç orduya birden kafa tuttuk. Ispanyol, Fas ve Moritanya ordulan başanlı olamadı. Sonuçta Cezayir ve diger bağımsızlık savaşlannda ne • oldu İse bizde de o olacaktır. SORU Ama siz, kendinizi korumak için doğal engebelerden yoksun bulunuyorsunuz. Çölde savaşacağınız için, hava . saldınlarmda mesafe kavramı önemini yitirmiş olacaktır. Çölde su\oı elinde tutan çölü egemenliği altma ahr. Bu nedenle su bulunan bölgelerin bombalanması savaşı kazanmaya yetecektir. # CEVAP Evet ama uçaklara karşı kullanılan yeni silâhlar geliştirilmiştir. Israil'e karşı girişilen son savaşı anımsayın. SORÜ Füzeleri kasdediyorsunuz. Ama bunların çok miktarda olması gerekir.» # CEVAP Yavaş yavaş toparlanıyoruz. SORU Size Cezaylr yardıra ediyor değil mi? • CEVAP Bu onun en doğal hakkıdır. Fas ve Moritanya gibi o da bizim komşumuzdur. Bu yardun Ozayir'in aynı zamanda görevidir de... Tehlike içinda olan insanlara olduğu gibi devletlere de yardım etmek gerekir. SORO Sorunun diplomatik yollardan çözülmesi halinde görüşmelerde ön koşullarmız neler olacaktır? • CEV.4P öncelikte topraklanmızdaki bütün yabancı güçlerin geri çekilmesJ gerekiyor. tkinci olarak da kendi geleceğimizi belirleme hafcmuzın tanınması gerekir. Batı Sahra sorununda 1965'ten sonraki önemli gelişmeler Balı Sahra sorununda 1965 yılından bu yana meydana gelen önemli gelişmeler şoyle stralanabilir: HELMUT SCHMİDT'İH TUTUHtf Konu bu noktaya varınca ister Islameı, blrkaç haftadır kamuoyunu su vcya bu s«beple çok ilgilendiren «Tindemarts r^poru» nun da söz konusu edilmesinde yarar vardır. Belçika Başbakanı Tlndemans, Batı Avrupa'nm daha hızlı biçimda bütünleşmesi ve tek bir ağızdan konuşmaya başlaması yolundakl raporunda ne iıtiyordu? Belçika, Batı Avrupalı «Dokuzlartın ufak Oy«l»rinden biri olduğuna gört, bir takım gözlemcilerin llerl sürdüklerl gibl, örgüt Içerisinda Ikl tür hak v t hukuk düzeni olmasını savunacaklardan elmasa gerektir. 0 , olsa olsa «Frankfurter Allegcmein* Zeitung»un da ileri türdüğü glbi, «iki tür dl»iplin v* İki tür tempo» olmasını Isteyebllir. Ama acaba «daha esitfertden Batı Almanya'nın, kısacası Helmırt Schmldt'in tutumu ne olacaktır? Belirli bir açıdan elt almınca Fransa v* Batı Almanya gibi Ikl «daha eşitnln, dizginlerl ele alarak «Avrupa «rabasumn roförlüğünü Cstlenmelerl belkl bir takım olumlu sonuçları kolaylaştırabilir. Ama bu arada, çok eskl bazı kırgınhkların va korkuların oynayabileceğl önemli rolü de unutmamak gerekir. iste «büyük pratisyen» Melmut Schmidt, bir erken llkbahar havası içindeVI Mat d'Artlgny'da dostu ve mnlekdası Giscard cfEstaing'in ıunduğu birinci sınıf Oksitanya saraplarını yudumlarken, her halde bu nofctaları da gözden uzak tutmamı» olsa gerektir: Bir «Anavatan Avrupa» mı, yoksa bir «Anavatanlar Avrupası» mıT Eskl îspanyol Sahrası topraklannın bagımsızlıgınl Fas ve Moritanya"ya karşı korumak amacıyla mücadel» eden Polisario Cephesi adlı örgüt 1973 yılında kurulmu» ve o dönemde İspanyollara karşı mücadeleye başlamıştı. örgütün lideri Ahmed Baba Miske, ögrenimini Paris't« Sorbonne Üniversitesinde tamamlamıs, Emevî toplumu üıerine hazırladıgı tezle doktorasını tamamlamış ve bir süre Paris VIII Üniversitesind» yarduncı profesör olarak ders vermistir. Üçüncü Dünya ülkelerinin sorunları üzerine egilen çeşitli dergilerde yazüan yayımlanmış olan Ahmed Baba Misk^'nin Fransız ParisMatch dergisi muhabiriyle yaptığı bir konuşmayı özet olarak •unuyoruz. SORU «Polisario Cephesi» •özıcüzleri nereden geliyor? • CEVAP Polisario Cephesi, «SaguiaelHamra ve Rio del Oro'nun Kurtuluşu Için Halk Cephesi »nin kısaltılmıs biçimidir. Bu iki eyalet bizim ulusumuzun rasadığı bölgedir. SORU Bir ulusun oluşması lçin Batı S&hra'daki iki eyalet yeterli mi? • CEVAP Biz Sahra'nm diğer bölümünden farklı eskl bir aşiret topluluguyuz. örnejin biz Arapça, onlar Berberi diliyle konusur. Bizdeki kadınlann toplumdaki konumu çok daha özgürdür. Ulus olma duygusu da savaslarla oluşur. Biz 15. yüzyıldan beri gerek Afrikalı gerekse Avrupalı aaldırganlarla sürekli sava» durumunda yız. SORU Bütün bu söyledikleriniî, Giscard d"Estaing'in deyimi ile devletler listesine, bir «mikroDevlet» eklemeye yeterli mi? 30 bin bilemediniz 100 bin nüfuslu bir göçebe topluluğunun ordusu, maliyesi ve elçilik örgütü olması düşünülebilir mi? • CEVAP Herşeyden »ncs 100 bin sayısına karşı çıkıyorum. Sadece Kızıl Haç tarafındap kabul edilmi9 olan S0 bin 1965 18 ARALIK Blrleşmlş Milletler, Isparv ya'nın Sahra dan çekllmesinl ongoren bir karar aldı. 1967 ARALIK Blrleşml? Milletler, Ispany»'dan, kendi gözetiminde bir referandum yapmasını istedl. 1970 14 EYLUL Moritanya, Fas ve Ceraylr Devlet Başkanları toplandı ve Birleşmlş M!lletler kararları temel alınarak îspanyol Sanrası'nın sömürgelikten kurtulması sürecinln hızlandırılmasını dılediklerini açıkladılar. • • .* • • • orgutu lideri Miske; "Fas Polisario 1973 TEMMUZ Aynı devlet baskanlîrı Agadlr Konferansında, tkendi geleceğini saptama> ilkesine sarstlmaz bir inançla bağlı olduklarını açıkladılar. 1974 n AĞUSTOS Fas Kralı Olkeslnln îspanyol Sahrası'nın bağımsızlığı ile sonuçlanabllecek bir referanduma karfi olduğunu açıkladı. 1975 4 TEMMUZ Rabat'ı zlyaret eden Cezayir Oışişleri Bakanı Buteflika, İspanyol Sahrası üzerinde hiçbir hak iddia etmedlklerini doğruladı. 16 E K İ M Lahey Adalet Divanı, sömürge doneminde, Batı Sahra ile Fas ve Moritanya arasında baglar bulundugunu açıkladı, ama bu bağların kendi geleceğini saptama iikesine aykırı bir durum yaratmadığını açıkladı. Kral 2. Hasan ise 350 bin kişinın El Ayun'a yürüyeceğini açıkladı. 24 E K İ M Fas Dışişleri Bakanı îspanyol yöneticilerle bir gbrüsme yapmak iizer* Madrit'e gitti. 29 E K İ M Ispanya, Fas ve Moritanya temsilcileri görüşmelerıni sürdürürken bir C«zayir heyeti de Madrid'e geldi. 30 E K İ M Madrid görüşmelerl belirli olmayan bir tarihe ertelenrfl. 2 KASIM Madrid'de Fas ve îspanyol temsilcileri göruşmelere tekrar başladı, ancak bir sonuca varamadı. 6 KASIM Yeşil Yürüyüş'e katılanlar Fas'la ispanyol Sahrası'nı ayıran sınırı a;arak 15 kilometre içeri girdi. 9 KASIM Kral 2. Hasan Yeşil YürtJyüş'e katılanlara, amaç gerçeklejtiğl ijin geri dönmelerl emrinı verdi. faşist, sömürgeci ve feodal bir rejimdir var. Biz gerçekte İse 500 bin civanndayız. Ama kimse bizi saymajn kabul etmedl. Bu da bizi inkâr etmenin en kestirme yolu. SORU Böyle olduğunu kabul etsek bile, sızin bağımsız bir devlet kurma arzunuz birden bire ortaya çıkmış gibi örünüyor. Oysa siz Îspanyol sömürgeciliği altında ezilirken kılınızı kıpırdatmadınız... : • CET\AP Yanlış! 1957 vs 1958 yıllannda Nâsırcılıgın Üçüncü Dünyada saygınlık kazanması ve Cezayir savaşının da kapılarımıza dayanması ile direnişe geçtik. Ispanyollar halkmıızın ayaklanması sonucunda, güçlü durumda oldukları üç ya da dört kente sıgınmak zorunda kaldılar. Sonra Fransız askerlerinin yardımıyla îspanyollar bizi ezdl. 1973 yılında da hem askeri hem de siyasi bir örgüt olan POLİSARİO Orfütü lideri Ahmet Baba Miske^ ,, Polisario oluştu. SORU Kendinize neden devrimci diyorsunuz? • CEVAP Devrim bağımsızlık içın savaşmaktan başka bir şey değildir. Pek çok aşiret reisi sömürgecilerle İşbirligl yaptı. Ama halkımız onlann ihanet içinde olduğunu biliyor. Eğitim ve kitle haberleşme araçlannın gelişmesi ils halk v^s'ın da emperyalist Amerika'nın da a» Uyuyan insan, her 90 dakikada bir "hızlı uyku,9 durumuna geçiyor HIZLI UYKU DÖNEMiNiN BiR ÖZELLiĞİ DE CiNSEL ORGANLARA KAN DOLMASIDIR. BU OLGU, HIZLI UYKUNUN HENÜZ BiLiNMEDiĞi 1944 YILINDA Dr. OHLMEYER TARAFINDAN GÖZLENMiJ VE Dr. İSMET KARACAN TARAFINDAN DA DOĞRÜLANMI^TIR. koma durumu İle kanşbnldığı olur. IV'ncO evredeki insanın dış görünlişü de oldukça ilginçtir. Yü Eünde ifade yoktur ve kımıldamadan yatar. Işığa ve gürültüye karşı duyarlıgını kaybeder. Kalbin aUşı soluk alışlan azalır, tansiyon düser. Bu dönemdeki insan uyandınldığı zaman bilincini hemen toparlayamaz. Bu nedenle bu duruma «uyku sarhoşluğu» denlr. En belirgin özelliği ise, uyananın tutarsız şeyler söylemesi, ayağa kalkarken sendelemesidir. Günümüzde bazı bilim adamları uykunun dördüncü evresinde ilgınç bir olayın meydana geldiğini saptadılar. Derin bir uykuya dalmıs olan insanlar yaklaşık olarak 90 Haink» sonra çırpmmaya başlamaktadır. Hatta bazılan bu kısa evre içinde konuşmaktadır. Bu olay onlann diis gördüğü anlamına gelmektedir. Bu düş görme durumunda kapalı göz kapaklannın ardındaki göz bebekleri fırıl fırıl dönmektedir. Bu kısa dönem İçinde kalp atışları ile soluk hızlanmaktadır. Bu dönemde uyandırılan insan İse hemen gördüğü düşü anlatmaya 'başlamaktadır. Bütün bu nedenlerle uykuyu lkiye ayırmak gerekir. Birincisi ilk dört evreyi içeren yavaş uyku durumu, diğeri ise bu kısa dönemdeki hızlı uyku durumudur. Bu hızlı uyku durumu yaklaşık olarak uykuya dalmadan 90 dakika sonra meydana gelmekte ve birkaç saniye ile birkaç dakika sünnektedir. Daha sonra da her 90 dakikada bir ortaya çıkmaktadır. Böylece bir gece uykusunda dnrt, beş hatta altı hızlı uyku durumu göriilmekteclir. Bu hızlı dönem içinde yüzde kasılmalar ol. duğu gibi el ve ayaklarda da gerilmeler olmaktadır. Vücuttaki bütün kaslar tam bir gevşeme içinde olduğu için bu hareketlerin kavnağı da anlaşılamamaktadır. Bu evredeki bir insanın koıu kaldınldığı takdirde bütün ağırlığı ile tekrar yatağa düşmektedir. Diğer evrelerden farklı olarak hızlı uykudan uyandınlan insan, bilincine çabuk kavuştugu halde, adalelerinde güç bulunmadı için kendini çok yorgun hissetmektedir. Vücudün hareketsiz kalmasına karşılılc bu kısa dönem içinde kalp atışlan yüzde 6, nefes alışlan yüzde 7, tansiyon ise yüzde 4 oranında artmaktadır. Hızlı uyku durumu bitince de bu oranlarda düşme olmaktadır. Işte bu yüzden ban kalp doktorları, gece gelen kalp krizlerüıin bu döneme rastladığını sanmaktadır. Hızlı uyku döneminin bir özelliği de cinsel organlara kan dolması<5ır. Bu olgu, hızlı uykunun henüz bilinmediği 1944 yılında Dr. Ohlmeyer tara MADRİT ANLAJMASI 11 KASIM Madrid ile Rabat arasında görüşmeler tekrar başladt 14 KASIM Ispanya, Moritanya ve Fa$ arasında uçlü bir anlaşma, imzalandı. Bu anlaşma İle Ispanya, Sahra topraklannın Fas ila Moritanya arasında paylaştırılmasınl kabul etti. Buna karşılık Sahra'dan elde edilen fosfat gelirlerinin yüzde 35'inin İspanya'ya vsrilmesi kararlaslırıldı. Bu anlaşma syrıca îspanyollann bütün askerlerini 28 şubata kadar Sahra'dan çekmelerini ongörüyor. Cezayir bu anlaşmanın bir oldubitti olduğunu açıkladı. 19 KASIM Cezayir Kurt Waldheim'a gönderdiği bir muhtıra ile Madrid anlaşmasının geçersiz olduğunu açıkladı. 27 KASIM Fas orduları Batı Sahra'ya girdi ve Asmara kentini ele geçirdi. 11 ARALIK Fas birlikleri El Ayun'a girdi. 19 ARALIK 10 gun süren şlddetll savaşlardan sonra Fas birlikleri ua Guora'yı da kontrolları altına aldı. 28 29 ARALIK Libya Devlît Başkanı Muammer Kaddafi ile Başkan Bumedyen bir görüşme yaparak, her iki ülkenin birine yapılan saldırının diğerine de yapılmış sayılacağını açıkladılar. 29 ARALIK Cezayir birlikleri Fas sınırına yığınak yaptı. Uyku üzerine yapılan araştırmalann öncüsü Amerikall bilim adamı Alfred Loomistir. Loomis'in ortaya çıkardığı gerçeklere, günümüzün bazı bilim adamları da yeni katkılar getirdiler. Uykunun gizli yanlarını meydana çıkaran bu bilim adamlarırun arasında, Ismet Karacan adlı bir de Türk doktor bulunuyor. Halen Amerika Bileşik Devletleri'nin Huston kentinde çalışan Dr. Karacan, uyku ile ilgili araştırmalar yapan bir laboratuvarı da yönetiyor, Uykuyu bilimsel olarak ele alan ilk bilim adamı Aifred Loomis. U>uyan insanlarda beyin elektrosu yapan Loomis, daha 1937 yılında uykunun tekdüze bir olay olmadığıııı ortaya çıkardı ve bu olayı oeş ayrı evreye ayırdı. Alfabenin ilk beş harfi ile sınıflandırılan bu evreler bugün de geçerliligini koruyor ve bilim adamları tarafından, kiiçük bir değişiklik dışında aynen benimseniyor. Loomis'e göre A ve B evreleri uykunun ilk bölümü olan uyuklama durumunu ifade ediyor. Bugün bu evre I sayısı ile belirtiliyor. Loomis'in C harfi ile smflandırdığı hafif uyku evresi ise, bugün Il'nci evre olarak tanımlanıyor D ve E ise derin uyku halini iiade ediyor ve IIIIV evrelere karşılık oluyor. Loomis'e göre I. evrede insan bilincini yitirmekle beraber çevresı ile olan üintisini korur. Onu uyandırmak içın küçük bir gürültü yeter. Uyuklamaja başiayan insan, birkaç dakika sonra daha derin bir dinlenme durumu olan ikinci evreye geçer. Bu evrede insan bilincini belli oranli yine de korur, ama ancak kendisi için özelliği olan seslerle uyanır. Örneğin anne, çocuğunun en küçük bir ağlamasıyla uyanır ama sokaktan geçen bir kamyon ya da motorsikleti duymaz Bu evrede insanın psişik faaliyetleri de çok kısıtlıdır. Daha sonra ise insan, derin uyku durumu denen III ve IVncü evreye geçer, psişik faaliyet azalır, çevre ile ilişki tümüyle kesilir ve insan rüya görmez. Bu evrede insan vücudu somatorop denen bir saleı üretir VR ltana karüsan hıı «altn ria Monde,, gazetesine göre Kamboçya'da /ölüm / kamplan,, kuruldu PARİS «Le Monde> gazetesi, Kamboçya'da iktidarı elinde bulunduran Kızıl Kmer birliklerinin, eski Lon Nol rejimıne sadık kalan bütün subaylar ile sivil yöneticileri idam ettiklerini, bir çok aydını ortadan kaldırdıklannı ve Çinli iş adamlarım da, yeni kurulan «Ölüm kamplarına> gönderdiklerini açıklamıştır. Gazetenin Güneydoğu Asya İşleri yazan Francois Ponchaud, çeşitli kaynaklardan derlediği bilgilere dayanarak verdifi haberde, binlerce işçinin zorla tarlalarda çalıştınldığını ve yeni rejimin, eski rejimin bütün izlerini silmeye kararlı olduğunu söylemiştir. Yazara göre, Pnom Pen'deki yeni rejimin politikası «Sınıisız bir toplum» yaratmaktır. Yazar, eskl rejimin bütün subay ve yöneticilerinin kurşuna dizildiklerinl. Özelliklfi 7Pnpin!prp karsı /Le / (Dıs Haberler Servisl; 1976 11 OCAK Moritanya birlikleri DakkVya girdi. 13 OCAK Albay Kaddafi, Batı Sahra komşu ülkeler tarafından paylaşıldığı takdırde eli kolu bağlı beklemeyeceklerini açıkladı. 21 OCAK Fas Hava Kuvvetlerine alt bir F5 avcı uçağı Moritanya «emaları.ida Satn6 füzesi ile düşürüldü. 27 OCAK Cezayir kuvvetleri ile Fas birlikleri Batı Sahra topraklannda ilk kez çalıştılar 28 OCAK Amgala bölgesinde Fas ve Cezayir birlikleri arasında savaş devam etti. 29 OCAK Amgala kenti Fas'ın eline geçti. Beş Arap ülkesi arabulucuiuk girişlminde bulundu. 16 5UBAT Amgala kenlinin yeniden Cezayir ve Polisario hirliklorinin siı n » «•>•
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle