Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİ YH 1 2 Jubıl 1 9 7 6 arlamentoda göruşülmekte olan 1878 Bütçe Yasası Tasarısı, memurlann sorunlarına çözüm getirmekten uzak bir görünüm içinde. Katsayı 9'da bırakılıyor. Devlet Personel Y asasınm öngördUğü sosyal hak ve yardımlann 1976 yılı içinde uygulanması ya önlenmiş ya da güllinç miktarlarda saptanmış. Aslında bu düzende İ Jütçelerdon tnemurlar yararına hükümler beklemek yanlış. Memurlar çalışaniarm bir bölümil. Çahşanlann ya da sermaye keaiminin yanında olmak bir siyasal tercin sorunu. Bu slyasal tercih, çok önceleri belirlenmiş. Çalışaniarm insanca yaşama hakları sanayileşme sonrasına bırakılmış. Bu, Üçüncü Beş Y ıllık (19731977) KalKmma Plânının «Kalkınma Plânlamasmın Anayasal Temelleri» başlığı altında açık açık anlatılmış. Y oruma bile gerek bırakmıyor. Burada deniliyor ki; mercut kaynaklar, önce belli bir ağıılık merkezinde, Sanayileşme cepheslnde topianacak, bu da bazn iktisadî ve sosyal haklarda ciddî ve disiplinli fedakârlıklann yapılmasını gerektlrecek. Çalışanlardan beklenen bu. Sanayileşinceye dek iktisadi ve sosyal haklarından vazgeçrneleri,. Sanayileşme soyut bir kavram. 1995 yılında bugünkü gelişim düzeyine erişeceğimiz söylenen îtalya rm sanayileşmiş bir tilke, yoksa belkı de yüzyıllar boyu erişemeyeceğimiz Ingiltere, A lmanya ya da Amerika mı sanayileşmiş bir Ulke. Memurlann iktisadi ve sosyal haklanmn askıdan Indirilmesi için öiçti hangisi olacak. Bu arada plânda, hem özel sektöre özendirici, destekleyki yardımlarda bulunulacağı bunun için gerekli tedblrlorin ahnacağı vaadediliyor. Hem de özel girişimin kârlı bulmadığı alanlarda devletin girişimde bulunacağı anlatılıyor. Tercih üçüneü Beş Yıllık Kalkmma Plâmnda bu biçlmde ortaya konulunca, plftnın yıllık programlan demek olan bütççler de bu teroihin göstergesi olacak elbet. BUtçe olanakları özel girişime kaynak sağlamak için sonuna değin zorlanırken, giderek yoksullaşan çahşan kesimin iktisadi ve sosyal hakları askıya alınacak. P OLAYLAR VE GÖRÜŞLER M emurlar ve 1976 butçesı A. Kadir SEV SAYIŞTAY DENETÇİ SÎ bütçe yasftianyia saptanacagını Sngörmüş. Katsayı, yasanın vıygulanmaya başladığı 1970 yılından başlayarak 1973 yılı sonuna değin 7 olarak kalmış, 1974 yılında 8, 1975 yılında ise 9'a çıkarılmış. Bu arada Y a.sa GUcündeki Kararnamelerle gösterge sayıları da değiştirilmiş, 16. derece kaldınlmış. Tüm bunların memur aylıklarında sagladığı artış ° ' n 40. Memur, 1970 yılında aldığı aylığın ^40 fazlasını alıyor bugün. Ama bu süre için de enflâsyonun hızı memurun aylığındaki artışı silmiş, memurun 1970 yılmdakl yaşam düzeyinl bile sağlayamaz olmuş. Hele Ankara, îstanbul gibi illerde yaşam pahalılığı tek kelimeyle korkunç. 1970 yılını 100 Kabul edersek 1975 yılı sonunda bu iki ilin geçinme endeksleri ortalaması % 244.3. Bu iki, ilde memur aylıkları fiyat artışlarımn »o 200 gerisinde kalmış. Burada katsayının S'mu yoksa 10'mu olması tartışmaları gülünç kalmakta. Memurun 1970 yılındaki yaşam düzeyine bugün ulaşabilmesi için katsayının en az 17 olması gerekiyor. Aynca, katsayının 17 olması Başbakanın açıkladığı gibi bütçeye korkunç yük yüklemiyor. Başbakan katsayının bir artışmın 5 milyar lira bütçeye ek yük getireceğini söylüyor, araa ele kağıt. kalem alınınca gerçeğin bu olmadığı çıkıyor ortaya. Katsayı bir dejil 8 artırılıp 17 olunca bütçeye net yüMi yalnızca 8 milyar lira. Çünkü, aylıktakl artışm önemli bir bölümü vergi olarak gerl dönmekte. Bu kaçınlıyor gözlerden. " \ y |" 1 ~% f\ ^ ! S" T" \ • • • öngörmüş. O da ayda yalnızea 75 Ura. Tasanın 199. maddesi, mahrumiyet yerlerinde çalışan memurlann orta dereceli okulıarda pansiyonlarda kalarak öğrenim gören çocuklan içln pansıyon Ucret indiriminden yararlanabileceklerini öngörmüş. BUtçe Yasası ötekl yıllarda olduğu glbı bu maddenin uygulanmasını yine önlemlş. 1976 yılında olduğu gibi bu maddenin uygulanmayacağını hükme bağlamış. gmı hükme ba Memurlann tktisad! ve sosyal haklan yalnızca bütçe yasalanyla ödenmelerinin önlenmesi yoluyla ortadan kaldırılnıaz. Başka yöntemler de var. Bu da ödenmesi öngörülen ödemelerl gülünç miktarlarda saptamak. Devlet Memurları Yasasının ödenmesini öngördügü dogum yardımı ftdeneğinin 3(K ) lira olarak saptanması gibi... Doğum yardımı bir yardım İ se en azından dogum giderlerini karsılaması gerekir. Bugün ktmi yerlerde değil dogum giderlerini karşılaması. neredeyse hastaneye geliş gidiş giderlerini bile karşılaması dUşUnülemez. Memur harcırahlarının 35 lira olarak saptanması gibi... Bu para degil bir frün Eeçinmpyi, birçok yerde otel ücretini karşılamaz. Fazla çalışma Ucretinin alt ve Ust sınırını saptamak gibi... Y eni yıl bütçe yasa tasansında seçen yıllar oldugu gibi bu yıl da alt sının 2, üst sının İ se 15 lira nlarak saptanmış. Aynca. alınan bu en çok 15 liranın da öneml) bir bölümünün verji olarak geri ahndığını tekrar vıırgulamak gerekir. Ek ders Ucretlerl İ çin de aynı sözler geçerli. Memurun iktisadi ve sosyal haklan bütçe yasalan işe kanştırılmadan da enj»ellenir. Tüm parasal olanakları kısıtlanarak lnsanca yaşama olanagından yoksun kılınan memur. memur güvencesinden de yoksun bırakıhr. Siyasal iktidarın elinde oyuncak ynpılır. Disiplin cezalflnyla, sürülmelerle bezriiriiir. Sendikal hakları elinden alınır. Birleşmeleri. dayanışmaları araya bürokrasi kurallan konularak önlenir Oysa, devletin çalışan herkese insanca yaşama olanagı Raglaması Anayasal gtirevidir. Ama, tercih »anavllrşmr cepheainde yapılmışsa Anayasa bir yana itilir. Sonuçta. yeni blitçe. memurlara birşey getirmiyor. Getirmesi de beklenemez. ÇözUm, her çıkacak yasadan blrşeyler beklemekle degil, grevli toplu sözleşmeli sendikal haklara kavuşma mücadelesi vermede. Başarının koşulu da örgütlenmede. DÜZELTME: Dün bu sütunlarda yayımladığımız Prof. Muammer Aksoy'un «Bir Genel Vur Emri» başlıklı yazısında «Buna karsı saldırganlar. > diye başlayan cümledeki • Saldırganlar » sözcugü «Saldınlanlar» olacaktır. DUzeltir, özür dileriz. **&* Y ö SiyasaL Bun ah m ın Kordu<»;umu er Allahın günü TRT'de bir temcit pilavı ısıtılıp «ofraya sürülüyor; milyonlarca klşl her akşam bu bayatlamış pilavı kaşıklamaktan bıktı, usandı: Komünistler, anarşlstler, MarkHİ st Lenlnistler, Maocular, solcular Televizyonda her akşam aaat sekizde, ylrml otuz daklka aynı gırgır başlıyor. Önce Irili ufaklı partl genel başkanlari, ardından sekreterler, ardından grup haşkan vekillerl konuşuyorlar. «Beynelmllel komünlzm» üzerine çeşltlemeler blrbirİ nt Izllyor. Ama bu karavana atışlarından bıktı • rtı k musteri; tüm «ftylenenlerin TUrkiye norunlarıyla »• ferçeklerlyle uzaktan yakından blr lliskisl yok. • 40 mllyonluk bir ülkede yaşıyoruz. Işçlnin, memurun, köylünün az buouk çKzünün açıldığı blr toplumuz. Gerçok sorunumıız sudur: Ülkede slvanal eıremenll&i elinde tutan partiler. halk yığınlarının Isteklerlnl karsılamakta çaresizdlrler. Siyasal bunalım bu noktada başlamaktadır. Kapltallst kalkmma vnlıtnıı yefclemis Tiirkive'de Uretim aksıyor, topallıyor. Egemen sermaye cevre|primİ 7. Isp kendi cıkarlartm hpsaplamak bllincindrn bile uzağa düşmüşlerdlr. Blr Krnpkle açalım düşüncenıizi : Kalkınmasını kapitalist yöntpme baglaınış bir ülkede BZPI sanayici herşeyclen «nce ucuz ve bol ener.jiye gerek duyar. Sanayici işadamı rabrika kurup çalıştırarak; ama npylp? Yeterli ve ucuz enerjiyle fabrlkanın çarklarını döndürmesl birinc il koşuldur. Peki, Tüıkiye'nin enerji politlkasını dısardan Ithal edilen ham petrole baglayan hir yönetim, sanaylciye ne kazandmr? Ülkenin pnerji düzonlnl Anadolu'nun akarsulanna ve kömürlprine dpgll de dısardan satın alınarak petrole dayayan siyasal Iktidar, sanayi kesiminl aşılması zor blr dar boğaza sıkıştırmadı mı? 40 mllyonluk ülkpnin fahrika çarklarını döndürmek içln Arap petrol spyhleriyle Amerikan petrol krallarına haraç ödcmpk akıl kârı mıdır? Dövizler dısardan gelecek ham petrole giderse, kalkmma tçin gerekli yatırun malları nasıl satın alınacak? 1976 Türkiye'slnin çıkmBTi bellrgln: Işçi memur köylü üçlüsünün isteklerlne yetemlyor ejemen çevrelerin olanakları... tşçi toplıı sözleşmeyle ücretini artıracak; memur maaşının artınlmasını Isteyecek: tanm tirünlerlnln taban flvatları köylü kesimlnin taleplerlnp denk düşecek: dışanya bafımlı fabrikaların çarklarını döndtirmek İ çin petrolden başlayarak her tür ham madde İ çin döviz asgianacsk: artan niifusa iş bulmak ve üretiml artırmak İ çin vatmmlar düzryl rükMİ tllecek... Ne yapnın bu ortamda slyasal iktldar? tste slyasal bunahmın kördüğiimü budur. öyle blr noktaya gelmlş bulıınuyoruz ki, eıremen çevreler eldekl Anayasayla ülkeyi yönetmekten yoksundurlar. Stileyman Demlrel apaçık «ftylüyor bunu... Halk yıgınlan İ se Işçlslvle, köylÜRİ iylr slyasal Iktldara geçmek tçtn önrütlü ve haıır degildir. Şimdiye dek yaşadıgımız çok partill rejtm süreBİ nde emekçinin öfcrendlgi şey «Istemek tlr. Cephe Iktldan da bu tsteklerl karşılamaktan çok, bu Istekleri kısmak yolUrını aramaktadır. Bunun çaresl nedlr? Sıkıyönetlm !.. Ama Rikıyönetlm glrlşlmi nonuç vermeml?. Cephe Iktldarı halka karsı orduvu kullanmak taktiftinde şlmdllik başarıya ulaşamamıştır. Simdl yeni blr planlama İ çindedlr: Halk yıjhnlannın ekonomlk Istekierlnl kısmak ve demokratik haklannı kısıtlamak İ çln yeni yasa tasantarı tezgâhlamak yolundadır. H Uygulanmayan Haklar 1976 yılı Bütçe Yasası Tasarısı da bu özelllkleri gösteriyor. Bir yandan bütçe olanaklannın yetersizliği, bir yandan da enflasyon yaratır kaygısı öne sürülerek katsayı artırılmıyor. Yetmez gibi Devlet Memurları Yasası'nm memurlara tanıdığı sosyal hak ve yardımlann ödenmesi 1976 yılında da önleniyor. 657 sayılı Devlet Memurları Yasası, memut »ylıklarının ülkenin gelişmesi ile genel geçim koşullannın gerisinde kalmasını önlemek için katsayı sistemini getlrmtş. Bu katsayının da, yukarıdaki koşulların gözönüne alınarak her yıl Sosyal Yönden Memurlann bütçe ile engellenen iktisadi ve sosyal hakları katsayıdan ibaret degil. Devlet Memurları Yasasının memurlara ödenmesini öngördüğü daha başka iktisadi ve sosyal haklar var. 657 sayılı yasanın 195. maddesi Devlet Me murlarına mahrumiyet yerl ödenegl odeneeeginl öngörmüş, uygulanmasını da Bakanlar Kurulunun çıkaracağı bir karara bırakmış. BUtçe Y asası da birinci bölgede ayda (300), ikinci bölgede ise (200) lirayı aşamaz diyerek ust sınırını da koymuş bu ödenegln. Üst sının konmuş ama Bakanlar Kurulu Kararı ortada yok kl bdensin. Beş yıldır da çıkarılmnmış. Yine yasa, memurun eş ve çocuklarına aile yardımı ödeneceğini öngörmüş. Bütçe yasalan her yıl getirdigi hüktlmlerle aile yardımı ödeneğini yalnızca çocuklarla sınırlı tutmuş, eşe ödenmesini önlemiş. Aslında, btltçe yasalan ile ötekl yasalarla getirilen hükümlerin işlerliğinin kaldınlması Anayasamıza göre olanaksız. BUtçe Yasalarına bütçeyle iligli olmayan hükümlerin konamayacagı Anayasamızda açıkça belirtilmiş. Bütçe yasalarınm niteliği de buna engel. Öteki yasalar yasama orgamnca değiştirilinceye ya da Anayasa Mahkemeslnce iptal edilinceye kadar jiirürlükte kalıyor. Halbuki bütçe yasalannın işlerliği bir yıl. Yasaların kimi hükümlerinin uygulamasının bir yıl askıda bırakılması hem de aynı yöntemle yasalaşmayan son derece özel bir yasayla askıda bırakılması hukuk kurallarına aykırı. Nitekim Anayasa Mahkemesi başvurulunca bu tür hükümleri iptal ediyor. Ama iptal kararı çıkıncaya değin bütçe yasası bir yılını doldurmuş oluyor. İ ptal kararı da etkisiz kalıyor. İ ptal edilen hükmün aynısı yeni bütçe yasasıyla yine getiriliyor. Böylece Anayasa'ya aykın birçok hükümlerin yıllar boyu ytlrürlUğU sağlanıyor. Örnek yalnızca aile yardımı ödenejjinin bütçe yasalarıyla eş İ çin ödenmesinin önlenmesi değil. Yasada, memurlara yiyecek yardımı ödeneceğl öngörülmüş. Bütçe Yasası memurlan yalnızca TUrk Silâhlı Kuvvetlerinde çalışan ordu hastabakıcısı, hemşire ve ebelerden ibaret saymış. Yiyecek yardımının yalnızca bunlara ödeneceğini MaskeJer düşecek bir bir OKTAY AKBAL Evet H ayır Ü niversiteler Yasası ve Asistanlar A ynen bir milletin içinde yeralan gençlik gibi, Üniversitelerimizin yapısı içinde yeralan asistanlar da Türkiye Cumhuriyeti'nin geleceğine ilişkin önemli unsurlardandır. Üniversiteler Kanununda'da Üniversitenin öğeleri arasında sayılmışlardır. Sayılan bakımından da öğretim Uyeleri ve asistanlar içerisinde büyük bir paya sahiptirler. Bir başka gerçek de iyi bir kanun yapma sırasında uyulması gereken bir tekniğin varolduğudur. Elde edilecek kanun maddelerinin geçerlik kazanması amac edlnllirse bu tekniğe saygı göstermek kaçınılmaz olmaktadır. örneğin Üniversiteler, meslek kuruluşları, DçrneK ve Qdanaklar açıktır. Somut bir »çıklık getirnıeyen böyle bir yolun ne derece problemlerin çözümüne yardımcı olacagı şüphelidir. Aksakhklar dlzlsi YUıürlükte bulunan Üniversiteler Kanunu başarıyla yapümış bir kanun değıldir. Başarısız olacagı ise kabul edilmelidir ki doğdugıı gün bilinebilecek kadar aDr. Uçkun GERAY çık, seçlkti. Bir kere bu başarısızlık bir çok maddesinin Anayat. Ü Orman Fakülteai samızla çelişmesi nedeniyle iptal edilmiş olmasıyla ortaya çıkmıştır. Diğer taraftan Anayasa' yapılan bir maddenin basarılı ve Şimdiye dek yapılan Üniversimızla çelişkili görülmeyen daha verimli bir şekilde uygulanması teler Kanunu çalışmalannda bu bir dlzi aksaklıklar da ortaya kobeklenmemelidir. Bu çeşit bir tllr bir teknik uygulanmamıştır. nabilir. Asistanlann verimU çaY ani önejjıt, açık olan asistanlahşmalarına ve meslek çıkvlanra öneHleri ve dilekleri sorulna aykırı düşen ve (akat iptâl malt eeTeji'duyuVmamıştır.. Hee bir kere de uyedilmemtş birçok noktayı saptam'en şunu belirtelim ki bu tür mak olanak içindedlr. tşte bu nlmaddenin biçimlendirilmesinde cü olur. sırasında verlm düşürUbir danışma için âmir hüküm teliklerinden dolayı 1750 sayılı başvurulan öğelerdir. Geniş anolmamakla beraber, açık ve saÜniversiteler Kanunu'na başanlı lamında danışma organları deKurumlar da fikirlerini oluşmimi bir tartışma ortamımn yanen bu öğelere başvurulmadan, tururken benzer şekilde yapılan ratılmasım önleyen bir madde bir Kanun gözüyle bakılamaz. bir kamuoyu oluşturulmadan ve Içindekl öğelere aynı nedenlerle de Şimdı iptâl edilen maddelerin yoktur. Bu noktada sadece sahaberleşme olanakları kırılarak başvurmak zorundadırlar. yerine yenllerini koyma ve bunkıncalarla sakatlanmamış bir kalara ek olarak bazı değişlklikler nun yapma endişesi yeterli olabilir. Yent kanunlarla eskilerinin yapma dönemi gelmiştir. Yalnız ister T.C. HUkümetlert tarafındeğlştirilmesi sırasında da Ünidan biçim verilsin, ister Üniverversitenin öğelerıne fikirlerini orsiteler eliyle biçim verilsin asistaya koyup tartışma olanağı getanların, dolaylı ya da dolaysız tirmege özen gösterilmemiştir. yoldan ama mutlaka fikirlerini Merhum Hasan Behçet ve Merhume Fatma Hanımın Kabul edilmelidir kl bu sakınaçıklıkla ortaya koymalarına olaoğlu, Merhume Sıdıka Eper ve Ferda Eper'in eşl A v. B«calı tutumun nedeni ağırlıkla nak verılmelidir. Bu konuda faüniversite içinde aranmalıdır. Ühiç Eper'in, MUh. Hakan Eper'in babaları, Nurlye Klper külte kurullanna önemli sorumniversite bu sorununu kendi içinve Merhum Top. Alb. Zeki Eper'in kardeşlerı, Turkân, luluklar düşmektedir kanısındade hukuk dlsiplinlne ve billme yız. Bundan başka, giderek butün înge Eper ile Top. Alb. Ahmet ve Hasan beylerln kaymuygun biçimde, sagduyuyla çözpederl. Meliha Eper'in kayınbiradert Nadtde ve Muzaffer Üniversite içinde bazı anlayıs demelidir. ğişlkliklerlnin de yerinl bulması Kiper'in dayıları. Dr. Ermüment Eper, ŞUkran Eper ve iyl bir kanun çalışması yapabil1750 sayılı Üniversiteler KanuSevin İ le Süleyman Caner'in Murat, Sina'nın amcaları. nu'nun hazırlanması esnasında mek için zorunludur. Bu değişikMerâl, Ayşe, Serhat, Nermin, Nesrln, Gürcan'ın dedeleri 1 sadece bazı dernek çahşmaları, liklerden en önemlisi blzce asisMelâhat ve Hayriye'nln Uvey babalan. TUccar Ertan Trak yazışma ve blreysel etkller sonutanlann Universitenln tüm sorunın enlştelerl Sabiha Trak'ın damadı. cunda aksadığı görülen noktalarlarıyla ilglli kabul edilmesidir. Gerçekten de bir asistanın doda yenillkler Kanuna sokulabilMtLLÎ EMNtY ET MtFETTlŞLERtNDEN Em. P. Alb. miştir. Ancak aynı zamanda kaçentlige ilişkin soruniarla, Unlbul görmemest gereken birçok, versitenin yapısı ve çalışma dühusus da Kanuna girmiştir. KUrzenlyle llgili olmadıgını savunsü asistanlanndan birinln kürsü mak imkinıızdır. Bu ayırım tükurullarında yeralması, fakültemüyle sunt bir ayınm görününin yönetim kurullanna asistan milndedlr. temsilcisinin girmesi gibi gelişme Diğer taraftan asistanlan, salt, vefat etmiştir. ler birçok sakınca arasında azınyönetilen bir grup olarak görlıkta kalmıştır. Cenazesı 12.2.197H perşembe günil oğle namazını müteakip mek de sakıncahdır ve değistlKadıköy Osmanağa camilnden kaldınlacaktır. Tann rahmet Aynca fakillte kurullan, isterrilmesi gereken bir anlayıştır. eylesın. lerse, asistanlann sorunlarına ait BUtUn asistan larca kabul edilen Aİ L E S t konularda asistanlann fikirlerine husus bilimsel yönden yetişme başvurmaktadır. Bu yola başvurhalinde olduklarıdır. Belll bir bimak istemeyen bir kurul için olalim dalında yetişmek uzere de gerçekten daha önceleri bu yola koyulmus bulunan öğretim Uyelerinin yönetimi altındadırlftr. Fakat aynı grup bilimsel yönden yönetilirken idari yönden Üniversite özerkliği içindekl bir talum görev:Pıe de s&hip kılmmıştır. Örnegin fakültelerin yönetim kurullarında, kürsü kurullannda, çeşltli komlsyonlarda, öğütçü sistemlerinde v.s. görevlerini yürütmektedirler. Bunların herbıri aynı zamanda yönetim çalışmalarıdır. UçüncU olarak üzerinde durmak istedigimiz konu ise öğretim üyesi ve asistan biçimindeki bir ayırımda katı davranıldığıdır. Gereksiz yere birçok yerde bu ayrım göze çarpmaktadır. öğretim Uyeleri ve asistanlar billmsel düzeylerine illşkln sorumlu luk ve yetkileri dışında kalan alanlarda gerek insan haklarından faydalanırken, gerekse özlük haklarından yararlanırken birlikte düşUnülmelidirler. YürtlrlUkteki maddelerl daha birçok noktadan eleştlrmek olanak içindedir. Ancak yukarıda sıraladığımız Uç özellik Üniversiteler Kanunu'nun baskın nitelikleridir. Bu nlteliklerin olumlu yöntie değiştirilmesi Üniversite içindeki öğelerin çağdaş olmağa özen meleri ve uygulanabiltr, verimli «onuçlar alınabilecelc kanunlar elde etmeğe önem vermelerl ölçüsünde gerçekleşecektir. ÖĞRETİ M ÜYELERi VE ASİ STANLAR, BiLiMSEl DÜZEYIERiNE iLiŞKiN SORUMLULUK VE YETKilERi DIŞINDA KALAN ALANLARDA GEREK İ NSAN HAKLARINDAN FAYDALANIRKEN, GEREKSE ÖZLÜK HAKLARINDAN YARARLANIRKEN BiRLiKTE DÜSÜNÜLMEÜDiR. eni bir şey değil, Iıerkes Bıınu yınardır blllyor. Açık açık yazıldı kitaplarda, romanlarda. llluslararası büyük ortaklıklar dünyamızın yönetlmini ellerinde tutuyorlar. Hangi (dk'le? dive soracağınızı hiç sanmam. Onu da herke» blllyor, parayla... Yeryüzune egemen olan t«k güç paradır. Savaslar parayla liazanıhr, ama sava.ş .narlan da kazanılir, parayla... Kimde par» var«a, onun sırtı yere gelmez. Kl»l olarak da böyle, toplum olarak da... Çok uluslu şirketler eskiflon, yani savaş öncesl yillarmda daha çok Amerika kıt'asında KÖrulürdü. Devlet gücUnde, bütçeslnde mey\ a şirketleri, kalay slrketleri, petrol şlrketlerl, bllmem ne şirketleri... Bu şlrkctlerln başındakllere de «Kral» denlrdl. Yirminci yiizyıl, tahtların taçların yıkıldığı bir çag oldu. Ama baska tiirlü krallar çıktı ortaya. Bunlar parayla yeryüzune, Insanhfca, gelmişe geleceğe hiikmediyorlardı. Güney Amerika bu şirketleı in at «ynattıkları bir yerdl. Küçük devletlerln yöncticilerinl bu «Kral»lar atı.yor, yıkıyor, değiştlriyorlarrlı. MekBİ kada, Brezllya'da. Arjantin'de kl bunlar hUyük devletler sayılır sık sık dlktatörlrr devriliyor yenilerl çıkıyordu. Kim destekliyordu bunları, kim verlyorUu silâhları? ABD'de bile Başkanlan, Başkan Yardımcılarını kun ortaya çıkarıyordu? Kimler, hangl kademelerden Keçerek, kimlerden *uç alarak yönetim yerlerine geçiyorlardı? Büyük, dev sirketlerdl Amerika kıt'asına egemen olan, herşeyi elinde tutan .. Şili'nin büyük salrl Pahlo Neruda «Blrleşlk Meyva Kumpanyası» şilrl İ le yıllar önce bu (terçeğl Insanlara gösterdl: «Borazanlar çalanda davullar dövende Y eryUzünde herşey hazır ve nazırdı Yehova hazretleri gönlünte evrenl böldüğünde Burası senin Anakonda gülünı Kord Motorları surası da senin Coca Cola Şirketl güzüm, beğcndiğin yeri al Ve benreri flrınalar slze gelince Size de dünya kadar yer v»r Benzer firmnlar arasında ve bu arada tabil En büyügü, en gliçlüsü, cn önemllsl Birleşik Meyva Kuınpanyası Şlrketi Kendine ayırıvcrdi, kaçırır mı Amerlkanın en verimll, en güzel kuşağında Ana topraklarınıı ve ülkemln kıyüarını Iftc bu adı geçen flımalar Tekrar bir araya geldllcr Mülklerln topuna birden «Muz Cumhuriyetlerl» adını verdller.» Iklncl Dünya Savaşından sonra ABD kapltali dünyaya yayıldı. Avrupa, Asya, Afrika... Cİ A'lar bas yardımcısıydı çok uluslu şlrkctlerln, ABD hükümetl bas destekleyidsiydl, daha doğrusu içli dışhydılar blrblrlerlyle... Her Iş, sirketlcrln ellyle yapılırdı orada. FUzeler, gemiler, sllâhlar, atom bombaları, hrrgey herşey parababalarının UrUnüydü. Başkanlan, Dışlşlerl, Savunma Bakanları... Yalnız kendl ülkelerlnde değil, Avrupa' nın en güçlü ülkelerlnde, Asya'daki, Afrika'dakl ülkelerin kralları, Basbakanları, Bakanları, partl Uderlerl, Unlü gazeteler, yazarlar, işadanılan hcpsi hepsi bu uluslararası büyük şirketleri n elinde bircr oyuncak oluyorlardı. Paraıun fücüyle, bol bol para dağıtarak... Bir süre önce çok uluslu büyük sirketlcrln Uerl gclcnleri az gpllşmis ülkclerde iş görmek için bol bol rüşvet verdiklerinl açıklamıslardı. Sivll asker herkese para yedlrdlk dlyordu bu klşllcr. Başka türlü ls göremeylz, mal satamayız, tek yol rüşvet vermektir! Bu rüşvet parasını da o ülkelere sattıkları mallarııı üstünc ekllyorlardı elbet. Altta kalan yine o ülkelerin halkları oluyordu. Hem dış ülkelere bağımlı oluyorlar, hem de o egemen giiçler için, onları doyurmak İ çin daha çok çalışmak, daha çok acı çeknıck, aç kalmak, vokiHullııga düşmek zorunda kalıyorUrdı. Çok uhiHİ ıı şirkellerln tatlı kun bütün bu rüşvetltre rağmen kat kat arıyordu. Rüşvet yiyen önemll klsller de zenglnllklere zenglnllk katıyorlardı... Lockheed ucak yapımı »Irketlnln başkanı Kotchlan ABD Senato Alt Kurulunda önemli bir açıklama yaptı. Dünyanın hlr çok ülkeslnde rüşvet olarak milyonlarca dolar dağıtıldığı böylece ortaya çıktı. Italya'da, Japonya'da, Hollanda'da, daha başka yerlerde, bu arada tabit Türklye'de! . Kotchlan, Hollanda Kraliçesinin kocası Prens Bernbard'ın da adını vermlştlr. Koskoca bir prens çok uluslu şlrketlerden rüşvet almaktan çekinmediginc göre, işin içinde daha kimler vardır, orasını aiz düşüniin! Lockheed şirketl Başkanı Türklye'deki temsilclye bu İ ş İ çin taitı 878 bin dolar, yani blzim paraınızla 13 mllyon lira verildigiııi söylemiştir. Bu mllyonları kimler bölü»tü? Herhalde temsllci cebine tek başına bunu ceblne atmadı, birileriyle paylaştı. CHP milletvekillertnin verdiklerl hlr önergede, bu 13 mllyon Uranın TUrkiye'de kimlere veya hangi kuruluılartn yctkilllerlne verildigl sorulmaktadır. Meclls araştırnıası açılırsa llginç durumlarla karşüaşacağımızı »Imdlden bilelim. Hem biz aaklaHak da, Ustünü örtmekte yarar görsek de, el oglu kendl kendine açıklıyor olup bitenleri! Amerika iljlnç bir Ülkedir, hem bu Işleri yapar, hem de bu çirkln olayları kamuoyuna yine kendisl açıklar. Demek Istedlglm, bütün kirli çamaşırların dünyanın «özü önündc ergeç bir bir ortalığa döküleceğidir... Grl de Neruda'nın dlzelerini anma: «Sözün kı.sası bir konıik opera kurdular Tüm «erbeat teşebbiisc el koydular Odüller dağıttılar bir güzel sağa BOİ a üefne dallurındaıı Sezarlar kaç para? Tasmaları «özttldü aç K'özlülrrin bir bir» A ç gözlülcıin, sahte Sezar'ların, ödül dlye rüsvet almı» klmsclcriu nıaskeleri düşecek bir bir bir bir!... Y • * Ülkeyi yönetemez duruma düsmüş bntunan egemen çevreler, «askeri sıkıyönettm> yerine «slvll sıkıyönetlm» hazırlıgı Içindedlrler. Komünlzm ticaretinl bnnun Içlo yapıyorlar. Ama komünizm tehlikesl gerçekten var mıdır? Bugün 40 mllyonluk Türkiyp'de Iktidara en yakın adaym CHP oldugtınu çocuklar bile öğrendller. Heniiz güçlü blr sosyallst partlsl örgütlenememiş koskoca ülkede komünlst Iktldan nasıl kurulacak? Bırakınız komünlstleıi: bıralcınız sosvalistlprl; demokratik sol CHP'ntn bile tüm , kadrolanyla siyasal Iktidara hazırlıklı olup olmadıği blr • orudu r buptin... Türkiye'nin sorunu da bu zatcn: tktidar Ulkeyl yönetemlyor; ve ana. muh»letet boşlugu dolduracak gücU bulamıyor. Ö L Ü M BIRÜK^HNESİ KÂZIM EPER ispanya'dan günümüze OZANLAR1N Dİ Lİ NDEN ATAOl BEHRAM06LU/ SVALİ TAYGUN Cuma 2JR Cunvrt nı JglS 2 B v e Pazar ic ıs 4 8 5346/ HARBİ YE (Cem Reklâm: 256) 1093 Yürdumuzun en kalrteli kadın ve erkek kumaşları Kula kumaşlarıdır TOPRAK M AHSULLERi OFiSi GENEL M ÜDÜRLÜCÜNDEN : Müfettiş Yardımcısı Alınacaktir 1 Teftiş Kuruluna sınavla yeterl kadsr Mülettiş Y ardınv cısı alınauaktır. 2 Sınavlara katılabilmek İ çln: A Hukuk, îktisat, Siyasal BilRiİ Pr Fakü»elertnd«n, İ ktisadi ve Tıcarl llımler Fflkülte Akademı ve Y Uksek Okullarından, dıger Unıversiteienrı eKono. mı, îşietme, Idarî llimler Faküite ve nöiüınıprınden veya MilH Egitim Bakanlıgınca Bunlara eşit. ligı kabul edilen yabancı fakülte, Akademı ve Y üksek Okullarından birini bitirmiş olmak. B Yazüı Sınav tarihinde (30) yaşını bıtırmemlş olmak, C Devlet Memurlan Kanununun 48. maddesinde nelirtilen nitelikler ile TMO Personel Yönetmelieın. de belirtilen Ofise memur olabılmek için aranan genel şartları haız bulunmak. • L> MUteu.ışliğe alınmasma sakınco teşkil eden olr haJi olmamak. E Erkek olmak ve askerliği yapmış bulunmak. P Evvelce açılmış sınavlara bir detadan tazla girmemlş olmak gereklidir. 3 Yazıiı amavlar 15 mart l»7b pazartesi ve 16 mart 1976 saiı gtlnlerl Ankara, îstanbul ve Izrnir'de yapılacaktır. 4 Sınava katılmak isteyenlerin dilekçe İ le başvurmaları ve lst«nllen belgelen en geç 9 mart 1976 salı ÇÜJIU mesal bitlmln» kadar Teftls Kurulu Başkan iığına vermelerl veya bu tarihte bulunacak şekilde göndermelert eerekmektedir. 5 SUMV Konulannı ve gerekli sair bllgllerl kapsayan broşür. TeTtlş Kurulu Başkanlığından bizzat veya mektupla tsteneblleceği (rlbi Istanbuı, îzmir, Afyon, Konya. Samsun, îskenderun, Dıyarbakır ve Erzurum Bölge MUdürlüklerlmizden da temin olunabllir. (B»«ın: 1(1484) MflS Î LÂN GAZtOSMANPAŞA ASLtTE 1974/72* Davacı Cemll Deniz tarafından davalı Katma Ueniz aleyhine açılan boşanma davasının yapılmakta olan duruşmasında; Gaziosmanpaşa, Dörtyol, Pınar Sok. No: 52'de oturan davalı PA TMA DENlZ'e davetiye ve dava dilekçesı tebllg edilemedigl gibi zabıta tankikaü İ le do tebHUKUK HAKtMUĞtNDEN ligata sarih adresi tespit edilemediğtnden tlanen tebliğat tcrasına karar verllmtş olmakla. Davalı Hatlce DENlZ'ln durus manın atılı bulundugu 12.2.197S gunü sMt 10.30'da mahkememiz duruşma salonunda hazır bulun. ması davetiye yerine kalm olmak üzere Utnen tebllg olur.ur. (Basıa: 1199) I l A N NUfus Sicillnde İ STANBUL rtiye yazılı soyadtmm ÎSTANBÜLLU olarak düzeltilmestne tstanbul 20. Asliye Hukuk Mahkemesinin esas 1976/44 ve Imrar fl7«/ «l sayısiyle 26.1.1978 tarihinde karar verildiği ilân olunur. îstanbul Mecidiyeköy BUyükdere Cad. No: 15/12 ıîe , Dr. M. Emln tSTANBULLD Hâncıük 5130 1108