Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHUKİYİT 6 ÂBAUK 1075 unlar söylenir bir Dışisieri Bakanı içirr Pioloraası, ılk uğraşısı değıldı, polıtıkava atıldıktan sonra dıplomasıjle uğraşır olmuş"jr. D'şişleı.1 Bakanı olarak kaduı, kumîvr, şolen tb ren başlıca tadını ç'kardığı şeyler Butun dprdı şatafatlı yaşamak para, para para Yapm? a cağı yok para ıçın De\letın ışını para iıtıadaT gormez, yabancı d plomatlar onunla gorjşm r n bıle tarıfeye bağlandıgmdan vakmırlar, r~a karşüığında dış gorev'ere eıç'ler gonder r Ce\letın arttırma eksıltme işlerınden pav a h r dıs ulkelerle yapüacak anlaşijalarda, o r a ven ece* «komıs>onlar» hesaplamr Sozunde durmaz *a kürduğunu jalar her doremae gunun gnclusun den vana, dun tap'ıgını buçun vok sajar Adarn bıle oldurtur goz kırpmadan. Gıne de çagının, beRı de tarıhm en u n u cLplomatlanndan bın, ınce'ıgı «zerafetı» j a s a m bılgısl, gorgusu, nuktelı konuşma ustalığı culiere destan. Sanınm, biraz tarıh bılenler Benevant Prensi, Charles Maunce de Talleyrand Perıgord'dan, o eski pıskopos, bındığı arabanın düJUkçusü, Dışışlen Bakanından, tarihe geçtığı kısa a^ıjla Talleyrand'dan soz ettığımı anlamışlardır. S OLAYLAR VE GÖRÜŞLER "Vive la France,,.. mı? Seha L. MERAY SpbınT Incompris Flammarion, 1970) Yazara gore "^onaparte ıle Talleyrand ıkılısuun belıri! bır cı var. tngiltereyı somürgelerınden yoksun akarak, Brıtanya adalannda boğmaıc ı c n , Mısır'ın ele geçırılmesı, bunu sağlaymcaya ki dar da Osmanlıyı uyutmak Esseyıd Ali Efendi'nın her buyükelçıden da ha çok onurlandmlması lşte bu yüzden Talleyrand, Fransa'nın Mısır uzenndekı nlyetlerı anlaşıldığı zaman Osmanlı împarstorluğunun nasıl bır tepkı göstereceğinı oğrenmekle goreviı Dl rectoıre'a bır raporunda yıkılması kaçınılmaz gorunen Osmanlı Imparatorluğunu yalnız Ru=\a ile Avusturya'ya kaptırmamağı ongorür Fransa şımdıden Mısır'ı, Gırıt'ı, Lımnı'yı ele geçırmelı Gerçek amaç bu olsa da, kollarlar Esseyıd Ali Efendı'yi Bır ara yogunlaşan «Mısır Seıer» soylentıleri Uzerıne telâsa kapılan Osmanıı B J yukelçısıne, Talleyrand Toulon'da Fransız dananmasımn Malta'dan ote>e gıtmejeceğını «esmlıkle soyler 1 Bır jandan da Bonaparte T<ılle\ rand a, kendısı Mısır ıçın yola çıkar çıkmaz, pa dışaha, ona kızgınlığım yumuşatacak, Mısır m alınmasının Osmanlı Devletının yararına olaca gını anlatacak bır Buyükelçı bulup gondermesını ogutler Bonaparte ın kafas'nda bu Bujukelçı, TaUeyranddan başkası değıl' Sonra olanlar bı lınen şeyler Cezzar Ahmet Paşa ıle savaş Abu kır yenılgısı, Bonaparte'ın ordulannı yazgılarıy la başbaşa bırakıp kendısını Napoleon'laştıncak başka serüvenlere atılmak ıız°re, gızlice Fran s a j a kaçışı. muydu? Anadolu'dakl Türk varlığmı voketm»7i amaçlayan Sevr andlaşmasırLi îngıl'ereyıe bır lıkte hazırlayıcısı Fransa değıl m ı j d ı 0 ÎSgal yılları, Kurtuıuş Savaşı Hatav sorunu hep Fransa'yı karşımıza getırmedı mı Bovle de olsa, ılışkılerımız bıraz yumuşamava yuz tutunca gıne «eskı dost», gıne «Kanun Françoıs» oykulerı, gıne «tarihsel yakınlık» laflan dolaşır ortalıkta' Geçen yılın bu günlerinae Fransa başkentınde alçakça o'dürulen Büvulcelçımızın acıklı cenaze torenınden pek az bır surp sonra, «aramızda hiçbır sorun olmad'gı» sozleı le 4nk<ıra'da karşılanmıştı Fransa Dışıslen BaKanı' Bu zıyaretin karşılığı olarak Cephf» Hukumetmın Dışiçlerl Bakanı bırkaç hafta once Parıs e gıtt\ Fransa Cumhurbaşkanı kabul ettı kerdısını, kırkbeş dakıka suren bır goruşnp \apilar Fransa Dışışlerı Bakanıyla da goruşen CeDhe Hıuumptının Dışış'erı Bakanı, Parıs te gazefe cılere şoyle demıştı «Fransa yet,;ıhlerıyle t a m bır açık jureklılık ve hayran kal nacak bir ıçtenlikle tartışmak fırsatını Duldu<rum ıçın memnunum Kısa bir süre ıçmde olumlu sonuçların bıldırildiğını duyacaksınız » (Le Monde, 7 8 kasım 197fi). Sonra Sonra, ılk «olumm sonuç», bırkaç gun geçınce Bırleşmış Mılletler Genel Kurulu • nda Kıbns kararı oylamısında duyuldu O val nız bızım karşı çıktıgımız kimı «Batılı dostlarımız» bıle kımi «din kardeslenmızın» bıle, çok çok, çeldmser kaldıkları bızden yana olmayan karara. Batılı «dostlanmız» arasında yalnız Fransa «Evet» oyu kullandı 1 Bır başka «olumlu sonuç» da şu Cephe Hü kumetı Dışıslen Bskanın'n zıyaretmden bırkaç çun sonra Yunanıstan Basbakanı K?ramanlıs, P a n s e çok yakın dostu CumhurbasKam Gıscard d'Estaıng'm konuğu olarak gıtti Elysee Sarayında başbaşa yemek yedıler, uzun uzun görüştuler Le Monde (16 kasım 1976) «Karamanlıs Yunan da\ r asına gorduğü anlavıştan sevinç duvmakta» başlıgı altında anlattı bu ziyareti Şoyle dentekte Karamanlıs gazetecılere aEge Ali Efendi Neylesin? Türkiye'nın «geleneksel», «tarıh boyu», «büyük» dostu Fransa'nın dıploması alanmda jazgısına yıllarca yön v e n r Talleyrand. Bu usta dıplomatın Turk Pransız dostluğuna «katkılan» da yok değil b . r katkı kı, dost başından ırafc olsun 1 Fransız Devrimınin Dlrectoire ddnaminde, Talleyrand, 16 temmuz 1797'de Dışıslen Bakanı olur, kışisel geleceğını, yıldızı yenı venı oanayan Bonaparte'a bağlaraak kararında Italya faNnı Bonaparte ıle eşi Josephme onuruna, 3 ocak 179P de, yıkılmış Krallık donemının gorkemh geceıerini anımsatan bır balo duzenler Baloda, o sı ralar butun Fransa'nın «en moda adamı o!an» Osmanlı Buyukelçısı Esseyıd Alı .Efendı'vı bonaparte ile tanıştırır «Kadınlarm pajlaşamadı'ı'an, kendı halınde ışlerle peıt ılgılenmeyen ıtıbar b r kişı» olan Büyükelçıye yemekte kadınlardan hangısinın yanmda oturmak ıstedığını sorar Ali Efendi «en guzelı, en yumuşağı, en erdemlısı en utangacı» buldugu Markız de la Tour du P o ' ı n yanmda oturmak istcr, oturur da, Talleyrand ın başustunesıyle. Şolen sırasında, bır ara Bonaparte Essev d Alı Efendi'nın koluna gırer, «tatlılar ve guzel kadınlarla doyurulmuş» Buyukelçım^zi, Mıs.r ı Osmanlı Devletmden ayırabılmek ıçın neler yapılabıleceğını oğrenmek ıçın ıki saat konusturur. O kendı halındekı Esseyıd Ali Efendi, ülkesır.ın en değerlı bır parçasınm koparüması oyununa getırıld'ğuıı ne bılsın' Bıraz daha okuyalım, orasından burasmdan, Jean Orieux'nün kitabını (Talleyrand ou le Denizi ve K ı b n s sorunlanndan aa soz ettre Bu konuda soylemem gerekır kı, Baskan Gıscard d Estaıng jalnız büyuk bır anlayış gostermekle yetınmemekte gerçefı açıklamak ve adaletlı o lanı desteklemek gozüpeklığını de gostermekte d*r» Le Monde, Karamanlıs'ın bu sozlerıyle, Bırleşmış Mılletler'dekı Fransa'nın verdıgı ova OMnuş olauğunu behrtı>or UstehK bır oaska «olumlu sonuç» Avrupa Topluluguna ıtatılmak ta karşımıza bır =uru engel'er, guçlukler ç'kar dıkları bır donemde Yunanıstan ın Topluluğa uye oımasını Fransa nın butun gucuj le destekle dığm de eklenıyor Hepsı bu kadar değıl hır «olumlu sonuç> da Ka'amail's e ılıs<tm bu jazııvn a'tmaa a>n bas lıklı bır haberde Fransa nm Yunanıstan a \ c rrekte olaugu fuze atar jenı sa\aş gemıle''nden soz edıjor bu naber Yınan Denız Kuvıetlerı Kjrmay Baskanı ^mıral Konofos un da hazır bu'unduğu bır torende Cherbourg tezgah arın da bır ıkır."i fuze a f ar savas gemısı denıze ınclı rılrraş Yunanıstan ıçın Fn v°m araclarla gereç Icrle donaM'mıs bu gemı 1")'3 de "iunanıstan ın bo le dort g e m i " daha olacakmış O zanan • \unanıstan Eg» Demz'nde artık eskımıs bır tıpte fuze atar gpmılerı bulunan Türk donanma s ndan daha guçıu bır fuze a*ar gem'len doran r"3sı bu'undurabılecektır • ILe Monde, 16 kasım 1976) Türk Basını Lzer.ine. SADUN TANJU 1TS \ı"ı sona ermek uzere Cumhunjet okuyucuîirına, bu MI ıç nde Turk basmınm oes bu\UK gazetes r d e ne gıbı degışi^lıkler olau ılerleme ve gerueTie oranları nedır, tıraj haresetlerıne nelerın eu.ısı olujor, Du^laIı anla*ma<c ıs'ıjorum Beş bujük gazete Ougün ülkede ner sabah satılan ıki m ı j o n a vakın gazetenın juzde 8a mı ıs.aDsaiT'ak'adır Hurrı\et Gunajam, Tercum?n A îıllıjef % Cumhurıjet azee n i d » japüacak b r mceleme oa nedenle basının tumu uzerındekı duşunce'a de oluşturacaktır Bu \ılın basında, bır > ıl oncesıvle karşılastırıldığı zaman beş bujuklerden dordunun gunluk satışlaıında tuplam oiarak juzde 16"uk bır du"?uş goruldu Sadece Lumhurı\et yenı Mia \u?de ^2'lik bır .utı^ıa fiımiMi Haber ve magazıne fazla onem veren geniş haiK kıtlelerinı okuyucu olarak seçen Kürrıye' ve Günaydın gıbı gazeteıerle, sıyasal goruşlerı sagd? olan genış kı*le ere jonelmıs bır Tercıraan m kavıpları daha eu\uk olm'is orîacı bır fin." sazetesı olan MıU >et kuçuk o ı r sa'ış dusmesi'ıe y e i ' u ' a gırmıştı Cumhurıjetın hızlı ve sağlıkh gelışmesını ıe «oye vorumlamıştık Gelışme hızı, ülkenın sıyaial ve sosjal u\anış grafıg.nl ızl'yoıdu. Bize Düsen.. Yıllarca gucünu aşan ovun'^' ardmda ^av gınlığırı j ı t rmek noktasına vakla^rrış son der sını Lubran'da arabuluculu>c yapma as<:er a:on derme on°nsırın vüzgen e d i ' ı s r ' e lmı«; olrn?'=ı gpreken Fransa Talleyrand anıları>le be^eıen o\unlar ovrcma se^dasına kapılsın ıste'se Fs <!e\ıd • ı Efendi ler ya da Osman'ı Harıcıve ~\a M zırlan " a r sansın karşısnda Blr Tiuttefıkmı «ıdare ederkpn» bır başka muttefıkını üstun tutmayı artık çaptan düşmüş dıs polıtıkasımn bır «ustahŞı. savsın dılerse Kendısı bılır Ne \ar k< bızım de bılmemız gereken şe\le'jok mu Her devletın valni7 kendını dusunduğu, valruz kendını dost bıldlgi uluslararası bır ortamda, gozümüzü dort açmak gerçekları gormek «geleneksel dostluk», «TUrk dostu», «dın kardeşlenmız devletler» laflanvla kendımızi aldatmamak" Bunun ıçın de ulusumuzun gerçek çıkarlan nm bılıncinde. ne istemesl çerektiginı bilen ve ısteyen. kendisıyle ya da hüklimet ortaklany'o çehskıye düsmeyen Atatürk Türkiye'sinin tem sılcısı olduğunu lafla değ.l tutumuyla kanıtla j a n guçlu bır hukümet gerek «Benden scnra tufan» SOÎU Fransa'da söylenmış olsa bıle, hıç bır Türk hukümetl dıvemez bunu ülkemizde' Ama ne yapabilır ld, çıkmazlarda kıvranan Cephe ortaklan'' Iç pohtıkacıı oldugu kadar dış polıtıkada da, «Hanr alsam dayanmaz, ısmarlasam geç bıter, gel bu işten vazeeçelim« duşünce lerinde değiller mi bu gunlerde'' ÎKi GORUNTU Genellıkle b?sınm en yüksek satışlara eriştiğl mart ajmda bes buvuk gazetenın bır vıl oncskı maıt avı ıle karşılaştırılması japılaıgı zaman ortaja şovle bır tablo çıktı Hurrıyet 30 bın, Günaydın 72 bın, Tercuman 73 bın, Mıllıyet 16 bın gazete eKSik satıvordu Cumnurıyet ın gunluıc satışı ıse 29 bın gazete artmıştı. Bu tab o, onemlı olaras ıki gdruntu verıyordu Bırincısl beş buyuk gazetenın bır yıl oncesinden 162 bın gazete eksık satmasıydı Bu eksıliş, beş buyuk gazetenın jrunluk topUm gehrlerinden ortalama 200 bın, >ıllık gelirlerinden de 72 mıljon lıralık bir azalmajı belırtıvordu. Yanl ılk olarak ekonomik bır sorun vardı. îkıncı goruntu ıse. be«. büyüklerın yüksek tırajlılanndakı onemlı duşme ıdı Genellıkle okuyucuların günlUK ılgılerı uzenne egı en bu gaze*elerın telev ızjon jayınlarmdan etkılendıklerı sonucuna varılıyordu. «Olumlu Sonuclar»! Bütun bunları bılıriz, bılınz de umıhıveririz kolayca Buyuk «dostumuz» I. Françoıs'nın dostıuğu Kapıtulasyonların kapısını ılk aralayan bır ılışkı olarak başlamadı mS Yakın tarıhlerde, Bırmcı Dunja Savaşı oncesınde, olmesı bec e nen Osmanlı Devletınden parçalar kapmak ıç n gaga bıleyen «akbabalar» arasında Fransa yck YAZ KORKUSU Bızım basmunızda saüş grafıği Bahar aylanna kadar yukselır, Yaz'a donulürken duşmeğe başlar ve bu dıiîms Guz mevsımınm ük ikı haitası sonuna kadar sürer. Bu koşullar ıçınde Yaz'a gırmek ve dort aylık bir satış düsnıesine daha katlanmak yüksek tırajlı gazeteler ıçın zordu Gerçı Türk basınında bugunku malıyetler, gazete başma satış fıyatından 3040 kuruş daha fazladır, yanı gazete, zaranna satılan bir urundur, dolayısıyla tiraj düşmesinın ekonomik sorunu arturmıyacağı da akla gelebüır. Ancak, Cumhurı>et dışında dıgeı buyuk gazetelen ayakta tutan ilân ve reklam gelirlerinden aslan paytnı alabllmetc ıçın de buyuk tıraj gerek."ıdır Bu redenle gazeteler cıddı bır durumla Karşıkarşıya ıdıler Tırajları duşmeye devam ederse ilan reklam pavları eksılebılırdı 4\rıta hasına ılgınin eksıldlgmi goren ış t e endustrı çevrcleri televizyona yonelişlerinl biraz daha yogunlaştırabilirlerdi. BUtün bunlar, büyük endüstn çarkı ıçıne gırmiş büyük basını parasal yonden etkılıyor \e duşundurujordu Buyrun size, "ülu Hakan"! OKTAY AKBAL Evet Hayır CHP Kurultayı ve Otesi 23 Kurultayı başından sonuna dek aralıksız ızledım Turk tcplumu bakımından hem u m u t l a n m arttı, hem de kuşkularım Bu Ku rultay, Turk toplumuna çok şeyler getırdı Bu Kurultaydan son ra, Turkıye'nın en büyuk partı sı en yaşlı ve en genç partısı olarak tanhınde ılk kez artık, gerçekten «Demokratik Sol» amaçları ve bu amaçlara goturucıi onlemlen kapsayan bır prog ramla halkın onıine çıkabılecek Ve >me (bu Kurultayın oybırlığı ıle aldıgı karardan sonra) CHP, butun dünjaya «ben de sosyal a daletı ve sosyal guvenlığı kendı sıne sıvasal ve sosyal alanda bay rak yapmış, çağdaş demokratik bır partıyım: Korkudan ve yoksulluktan uzak gerçekten özgur bır dunyanm kurulmasında sızlerle eşıt soz hakkına sahip bır Turkıye'nın yannkı ıktıdarı ola rak konuşma yetkısıne sahıbım» dıyebılecek Bunun anlamı, Turkıye'nm yalnızlıktan kurtulmasıdır Prof. Dr. Muammer AKSOY «ıyıyi yok etme» gafletlni gosler mek olur Almanya'da, ttalya'da, Belçıka ya da Hollandada (hatta uzU lerek soylüyorum) bir Yunanıs tan'da, seçımlen şu ya da bu partımn kazanması ya a a «ajbet mesi, toplumun çehresır.de, h ı l kın yaşammda, boylesıne onemlı bır değışıklik yaratamaz Demoıt rasınrn kaderınde ıse hiçbır degışıklık yapamaz Ne yazık kı, Turkıyemızde durum boyle değıl Demırel TUrkeş ittıfakınm toplumumuzu nereye gotürduğü nü ve götürebıleceğinı görmemek ıçm, ınsanın hıç t a n h okumamış, toplumsal olaylar ve gelışmeler üzennde bırkaç saat bıle düşünmemiş olması gerekır Turk toplumunu, sis'emlı b.r bıçımde ' d ı ş guçlenn de vardımıyla ve durtıisüyle) faşızmf g3 turme çabası karşısuıdsyız Bu nedenle, 1977 seçımlennde, aslında partıler arasında bır kav ga değıl, cepheler arasında bır kavga oluşacaktır '1977 seçım meydan savaşını» ya halkm oylarıyla sosyal demokrası kazanacak, boylece Türk demokrasısı kurtulacak, ya da ıç ve d ş seı mayemn parasıyla dürtacı oîigarşı cephesi kazanacaktır Bır uçuncu seçeneğe sahip d«»ğılız Boylesme yaşamsal oır donemeç noktasına gelmış bır sosyal sıya sal oiuşum karşısmda, «Bu da pek çok seçımlerden oır tanesı» diye düşünmek ve )na gore dav ranmak, yanılgının >la ötesınd9 «korkunç bir gaflet» olur 1977 seçimlennde deTiokrssiyl kurtararak, onu sosval demokrasi sayesinde surekli cıarak ya şatabılme olanağına l.avuşturacak CHP'nin ve TUrk habımın şansını azaltacak her hareket, demokrasiye ıhanettir Ne denli değer taşırsa taşısın, hıçbir ki şinin ve hiçbır gnıbun, TUrk halkının çoğunluğunun taşıdığı «1977 seçımlennde C H F r r a ıktı dara gelmesı yolundakı ıstem ve umudu» yok etmeğe hakkı voktur. Tanhımızde ılk kez, <Haık abancayı çekmiş «Muhrüm çantadan çıkmazsj burdan olun çıkar» demış. Kim o tabancayı çeken? Sultan Abdulhamit: Sllâhı beynıne dayadığı kişl de, Osmanlı tmparatorluğu Sadrazamı Saıt Paşa'.. Ahmet Raslm'ın «Uç Hatırat, Iki Şahslyet» adlı kitabını, Ibrahim Olgun bugunun Turkçesırle ^ayınladı Eski Sadrazamlardan Kâmıl \e Sait Paşalann anılarını anlatnor, bu anılar uzerine duşuncelenni yazıyor I k i şahsnet, Saıt ve Kamıl Paşalardır, uçuncu kişi de Sultan Hamıt Gerçekte Ahmet Rasim bu kjtabı, otuz uç yıl tek başma kesın bır ıktidar suren Abdulhamit'i anlatmak, tanıtmak ıçuı yazmıştır Kâmıl ve Saıt Paş^ların raj ınladıklan anılan incelemış, Abdalhamitle Urill parçaları seçmış, onlar uzerınde durmuş, çözumlemış, bırtakun yargılara \armış. Bu yargüarın başuıda, AbduDıamit'ın dengesiz bir rulı hastası oldoğu gelmektedlr. Yanl, ikl sadrazamuı, Salt >e Kâmıl Paşalann jaşadıklan olavlar, otuz uç yıl Turk ulusunun jazgisını elınde tutan kışınin, kararsız, cahil, e\hamlı, ne vaptığını, n e ettiginl bilmeyen acınacak bır kışı olduğunu gostermektedır. T CHP VE MMOKRASi DAV&SI Saıt Paşa tam dokuz kez Sadrazam olmuş biri. Kâmil Pa?a Ise dört kez Abdıilhamit'in uzun saltanat ?ıllannda Sadrazam ya da Başvekil a d n l a bakanlar kurulu başkanlıgı yapan devlet adamlan savısızdır. Hangı binni sa\malı, Sait, Kâmıl, Abdurrahman, Halil Rıfat, Cevat, Saffet, Ahmet Vefik. Huseyüı Hilmi, Sadık, Hamdı, Mıthat, Mahmut Nedım, Arıfı, Mehmet Rustu, Ethem, Hajrettın Sayısı ylrmıjı geçen sadrazamlar arasında birkaç kez bu eore^e getırılenler vardır \hmet Rasım Abdulhamit ın Sadrazam Sait Paşa'ya tabanca çekme olayını şoyle anlatıyor «Paşa hazretleri beyinlenne uzatılan revolverin tehdıt ateşl altında bulunduklan sırada bile eskı h^fcamn pslkolojik durumundan birini daha oğreniyorlar Silâh çekmekte bıle, dikkatlı, soğukkanh davrandığını soyledı'rten sonra «Emlr buyurun çantayı getırsinler, jTice Padişahımızın emanetıni veririm, bende olan T a n n emanetını de ondan sonra ahrsmız» dediklerım, boynunu bukmuş bır kurbanhk devımi ile sojluyorlar. Ö\le ya hangımiz olsa boyle diyecektık. Elınde sılah olan bir sorumsuz. Vurdu mu vurdu Kim ne divecek? Slz ey bu yuzyılm tarihınin karanlıklanna bakıp şaşanlar, anlaym ki Birıncf Osmanlı dnrumunda bulunan bir sadrazam ne turlu katilce bir islem karşısmda baskı ile tır tir titremış. Hajatı ne ellere bırakmışız. Ne denlı kadere bojun e&en bir ulusmuşuz.» Sonra ne mi olmuş? Abdulhamit bakmış ki Sait Paşa ellerini ha\aya kaldınp teslim oknuş, «çantayı getirsınler» demiş, çekmiş silâhı başından. Bir de muhur çantadan çıkmazsa, \ay haline! «Burdan olun çıkar» demış. îstedıği Saıt Paşanın elinden sadaret muhrunü almak. Çanta gelır, muhur çıkar. Sadrazam yakayı yine kurtaramaz! Abdulhamit her an kendisıni devirecekleri, yerine eskı Sultan Murat'ı çıkaracaklan korkusundadır. salt Paşayı goturur bır odaya kılitler. tngülz elçısi durumu duyar, Sultanlık katında çabalara gınşir Paşayı kurt a n r . Ahmet Rasim şövle yazıvor «Bu ne şasılacak hükümdarlık, o ne aca\ıp sadrazamlıktır ki, Sultan Abdulhamit Pasa hazretlennı tutukladıgı verden salıverdıgi çunun gecesinde Mabeyne çağınp sadrazamlık gorevım jemden teklıf edıyor. Ertesi gün ıkindı zamanma kadar ozur dileyip yaltardıgı halde kabnl etmejıp Paşa haıreUeri >1ne yüksek, gosterişU alayiarU Babıâbve gelıvor 4caba bu vüzvüın t a n h ı bunlara ne dıjecek°» Tarıh dı\eccgını demıs Abdulhamit ıçm' Ama bugunun bırtakım aşın saçcılan bu dengesız adama hıç sıkılmadan «ulu hakan» adını \en\orlar' Llu hakan kafası kızdı mı sadrazamına bıçak. tabanca ceken, dun tutuklattıçı, goretınden attıgı adamı, bır gun sonra yalvara yakara venıden sadrazam yapan, bır dcdıgı bır dedıgıni tutma\an, bır japtıgı oncekıne ımna^an sorumsuz, dençesız bır kışı Tam otuz uç jıl koskoca Imparatorluğun vazgısını elınde tutmuş, orayı buraja şurayı vere \ere 1908 e dek ıktıdarda kalmavı başarmış Jurnalcıler, ahlaksızlar, \alancüar, kotuler el ustunde tutuhnuş, mler, Tararlüar. vurtse\erler ezılnuş, ortadan kaldırılmış. Mıthat Paşadan Namık Kemal'e, adları sanlan bıllnmeyen nice aydınlara vanncaya dek Saıt Paşa gıder gelir, gellr vıne glder, tam dokuz kez sadaret muhrunu alır, sonra geri ^erır Padışahla yuzgöz olmuştur artık. Ikide bir Padişah ondan kuşkulanır, tutuklatır, hatta tokatı atar, tabancayı çeker, bıçağa sarüır, sonra yıne bağışlar, yine gorcıe çafırır. Bır kez Sait Paşa'dan şu dersi alacaktır «Efendim, dunyada ikı turlu sultanlık vardır Biri adaletle sultanlık, otekı kahredıci sultanlıktır. Birmcisi bovle şeylere razı olmaz, ıkınclsı k5tu sonuçlannı aramazsa istedifini yapabıltr» Istcdigini yapan tarihe de müstebit kızıl sultan diye gcçer bu damgayı da hiçbır «ulu hakan»cı sileraez! Çağdaş iayınlannın yeni kıtabı «Iki Hatırat, Üç Şahsiyet»! \akın tarıhinüzı, ozeilıkle otuz uç vılük bir döneme damgasını basan Abdulhamıt'ı tanımak anlamak isteyen okurlaruna oğutlerim. Ahmet Rasim gıbı buyuk bir jazar, Sait Paşa \e Kâmü Paşa gıbi o çaçm iki buyuk devlet adamının ılginç gözlemlerıni, izlenımlennı, tamkîıklaruıı ozlu bır bicimde sunmuş bizlere Yanügılara duşmemek, geıcclUen gorup anlamak için boyle >a pıtlan okumak gerel. Kurultayda olumsuz olaylar ve sahneler yaşanmadı m ı ' «Oldu» denıleoılır Ama sıyasal çatışmal a n n gobeğınde, bazı taşkınlıklar, yanlış adımlar d a her zaman olmuştur ve her zaman olacak tır Zaten demokrası gullinu kabul etmek, bu dıkenlere katlan maya peşınen razı olmaktır Bu tün bu doğru ve yanlış adımlann tartışması şu anda, (30 kasım 1976 'nın sabahında) en azından 1977 kasımına kadar dondurulmak zorurüuğundadır Çünkü 1977 seçımlen, Turk demokrası sı ıçm bır olum kalım savaşıdır Boylesme yaşamsal bir savaşın eşığınde, onu kayannakla go revlı ve kazanma zorunlugunda olanlar, en ıyı niyetlerle de olsa, «ışte sürtüşme yaratabilecek tüm davranışla'dan kaçınma» kutsal «Programda daha somut onlem gorevı ıle karşı karşıyadırlar. ler j e r almalı Kaynaklar daha 1977 seçımlennde CHP'ye bır belırlı olmalı» idı, ya d a t a m tek oy kaybettırecek hir dn»tersıne «program daha soyut olranış, daha sonra CHP'ye pek malı, bu kadar ayrıntılara ınmeçok şey kazandırsa bîle, hen melı ıdı» gıbı eleştınler, haklı CHP'ye hem de demokrasi dava ya da haksız olsunlar, bunların sına vurulan bır yumnık (hatta şu anda artık onemı kalmamışhanoer) demektir. Bu davran)> tır Bu program bugunku haliylar, bır ya da bir 'aç oy dp£\l le de, mutlu bır Turklye'nın ku de, yüzlerce oy kaybına neden rulmasına jetebüecek nıtelıkte olursa, 30 kasım 1976'dan kpsım aır Bu program, «Turk halkının 1977'ye kadar halkın umudunu mutluluguna yonelık olma» ve ya d a CHP'nın tabanını sarsa «halkın gerçekten ıktıdara gelme cak boyle her adım, yalnız desuıi saglama» bakımından, CHP' mokratik sola (sosyal demoıtnın bundan öncekı programlany rasıye) değıl, demokrasiye ıhanst la kıyaslanamaz bıle Ve unutsayılır Şu anda artık «husnünı mayahm kı, bu bir hukumet yet (ıyinıyet) değıl, «hüsnu hare programı degıldır Amaçlara u ket» (iyı davranış) gerekiyor. laştıncı somut bırçok «uygulama onlemlen» seçım bıldırgesıne ek Tum kafamızla ve kalbımizle ma lenebüeceği gıbi, 1977 ekıminde nıyoruz kı, 1977 seçimlennı kaybedecek bır CHF'nin iktikurulacak ve (lcurulması geredara gelebılme olasıbğı, uzun yıl ken) CHP Hükümettnın prograların otesme atılacak, demokramında da, bırçok yenı somut onsı uzun yıllar içın askıva aunalemler >er alabılır Bu konuda İs.eç'te, tartışmalan sürdurmek «en azm caktır Bır îsvıçre'de, dan daha iyıyı» yapmak ıçm. Norveç'te, Danımarkad3, Fınıandıya da, Ingıltere'de, Fransa'da, tan yana bfr program» «bıhük jeteneklere sahip bır nder» \e «halkın iktldara getınne ır&de ve özlemı»m bir araya getırebil mış olan demokrası cephesının bu fırsatı kaçırması, Turk hal kına ve hatta TUrk devletıne çok pahalıya mal olur Ve yine anım sayalım kı, Nazüerın Alma'.ya'run ve dunyanm basına belâ olmalan. bır seçımden sonra ger çekleşebıldı Hem de, Nazüerın, tek başına çoğunluçu bıle sağlıyamadığı bir seçımden sonra Bu yonetici yamyamlar, dun yanın en kültünu bır ulusunun basına, onun karşısındakı güçıen n Nazılen kuçumsemesı ve cna karsı aralannda bırleşmemeleri «onucunda geldı KÂR Bu noktada şu yorum yapüabilır. Pahalı ve az dayanıklı ofset makınelerle, elektromk dizgi ve hesap makineleriyle, dışardan saglanan teknik ve malzemeyle ve ayakta kalabilmek içın jayüan, yajıldıkça vatırunı ve derdi artan bu>Tik endustrı gorunumuvle •Bujuk Gazete» sadece hâr'ı duşunen bir kuruluş nıteügi kazanmıştır. Buyuk gazete, naberde dofruluk, yorumda büımsellık ve çağdaşhk, okuyucuyu ve kamuoyunu ulkenın halkm msanlığm favdası yonünde oluşturmak gıbı gazetecıuk ılkelerinın yerine, bugün, sermayesinı korumak ve buyutmek endışeleriyle doludur. Gazete uretmekle, şarap uretmenln, eşarp uretmenln, konserve uretmenin, otomobil uretmenin, hatta uyuşturucu maddc uretmenin farkı kalmamıştır. Hepsinde nasıl t e şebbusun ve sermayenin kuşkulan egemense, butfin bu ureticıler nasıl mallannı kâr içın satmaktan başka bir fcey düşunmuyorlarsa, uretllen şeyin kişisel ve toplumsal alanda yarattığı sonınlar nasıl kımseyi ilgilendlrmiyor ve sadece uretmek pazarlamak ve satmak ozgurluğunde d e mokratik prenstpler aranıyorsa, gazete de, boyle bir ozgurluk ortamı içmde gerçek gorevinden gittikçe uzaklasarak, tıcaret ve sanayi borsasına gıriyordu. Ustelık, uretılen mal, bu koşullpr ve kuşkular ıçmde, duşunceyı \e duyguyu olumsuz jonlere japtıran bır uvuşturucu gıbı de tehluceli olabılıyordu Çağdaş devletler ve hukumetler bugunku ddnjanın hıç bır >ennde uyuşturucu ve zehırlı maddelerin serbestçe üretılnıesıne \e pazarlanmasına meydan vermedıklen ha.de, haber ve fikır uyuşturuculuğu sanayıine ses çıkarmıyorlar, k a r amacının dusünce ve duyguyu olumsuz saptırmalarını kâr bıle sayıyorlardı. OZGÜRlOKL» W 8u satırları, 30 kasjn gunü sabahm ılk saatlennde, Kunıltay seçımlerının sonuçları konu sunda en küçtik bır bilgı sahıbı olmadan yazıyorum ve dzellıkle sonucu öfrenmeden yazmak istl yorum Çünku b u sonuçlann, be nım gıbı, Türk halkınm buvük çoğunluğu bakımından d a artık biç önemi yok Eccvit'in yar dımcıları kımler olursa olsun yalnız, CHP'nın tüm tabanın \e tavanın değil, demokrasiye gonül vermış t ü m vatandaşların, daha bugunden, bütün güçlerıy le CHP Genel Mer&ezını ve or gütünü destekleme yanşma gır meleri zorunluğu var. Bunu CHP için değıl, kendi dzgürlüklenmjz için «çocuklanmızın bzgürlükleri içın» yapmak zorunlugunda yız. Seçeneğımiz yok. Ya CHP nm başına ve bedenıne hizmet edeceğiz bütün gUcümuzle, ya da gelen fasizme, dıktacı oligarşıye hizmet etmiş olacağız. «Hır sın, hatta sadece bfkenın gemlenememesi» en büyük amaçlann yok olmasına, yeter de artar bı l e . «Beni sokmayan yılan b m yaşasın» yolundaki sakat mantığın temsilcilerı ıse, çok ıji bılmelıdırler kı, yılanın kımı soka cagı kestınlemez VE KURTULUŞ Büyük basm sononda kurtuluş çaresinl buldu. Gazetelerın Yaz başında açtıklan kanpanyalar, gazeteyl piyango bileti haline getirerek, gazeteyi dayanıklı tüketim mallarmın acentası, dağıtım merkez] haline getirerek; halkın ev, otomobil, para, geıi %e benzerl özlemlerinl mmcıklayıp onları şanstalih arayıcılan haline getirerek, basındaki gerüeyışi durdurdu. Yaz sonunda büyük gazeteler yenıden kendılenne geldıler Humyet bu kanpanyalarda 96 b m , Günaydm ve Tercuman 72'şer bin yeni okuyucu kazandılar. T ı r a j i r yılkseldı. Basm'ın kendi kurallan içtade kalan Mıllıyet yılbaşındakı satışından 22 bın, Cumhurıyet 15 bin ilerde bulunuyor. DÖNÜŞÜM Şimdı sonılabılır. Basm kurtuldu m u ' Başka sanayi ürünlerinm satışını hızlandıran ve kolaylaştıran yeni •acenta» ve «Genel Bayi» nıte.lklerıyle buyuk gazeteler ou donüşumü hızlandırmaktan başka çıkar yol bulamaziar. Dagıttıkları ıkramiye, ev, apartman, otomobil, traktor, eğitim bursu sona erdiğı zaman tırajlar başaşağı gıdıyor. Oysa, enflâsyonist ekononunın yukselttığı fıyatlar ve irUn masraflar kâr'ın daha büyuk bır hızla buyumesını gerektinyor Eğer buna bir bozulma, bir sapma, bir veniden sekil alma, yeni blr nitelık kazanma diveceksek, Turk basını, bır süredlr gazete sahibi olma hevesine kapılan t«j adamlarmm ve Iş çevrelerinin de özendirmesiyle, karma ekonominin kapitaUst kanadındaki kesin yerinl alıyor. Cumhurıyet tıirü gazeteler ıse, bu eelışme icınde, daha ağır koşullarda daha büyük gorevler yükleneceklerdır GDKSEN DERSAIMESIIMİN ÜSE SON 18 ARALIK ÜNIVERSITEYE GIRİŞ FEN SINIFLARI BEKLEMEULER 7 • 14 ARALIK Dore Kumaşları Mensucat Fabrikası Anonim Şirketi'nin % 18 Faizli Tahvilleri 10 Aralık 1976 Cuma günü YAPI VE KREDi BANKASI Â.Ş. Şubelerinde satışa sunulacaktır Tahvillerin ozeUikleri: En yüksek kanuni faiz 5 000.000. TL. t u t a n n d a tamamı hamillne 10 yıld£ ıtfa edılecektır. 500 adet 10 000 TLJık kupurler halınde Satış 3111977 tarıhınde sona erecektır. yazılı olup I U H H \k!tM STAteUl/ 1TI1U 4 Itm. VJOUI >k««* J ISTiNBUL ' Cumhurıyet 13303 İLAN PETROL OFiSi GENEL MÜDÜRLÜĞÜNDEN : 1 Ofısimız Madeniyağ ve Gres Tesısleri îzmit'te mevcut, taknben 20 bın adet standart kullamlmış varil satüacaktır 2 Ihale kapalı zarf usulü ile 13 12 1976 gün saat 14 30' da bınncı maddedekı adreste yapılacaktır. 3 Bu ışe aıt şartname ile •variller b ı r i r d maddedeld adresten temin edılıp gorülebılır. 4 Bu ışm muhammen bedelı 2 200 000 TL. olup geçıci temuıatı 100 000 TL dır 5 Ofısimız 2490 sayüı kanuna tabi değıldir. PETROL OFÎSİ VE GRES TESÎSLERİ Mt5DÜRLÜGÜ tTMtT (Basm 29065) 13325 Z.RAATMÜHENDİSLERİ ARIYOR Istanbul (Merkez) için bay veya bayan Antalya için bay eleman • Zirai mücadele konusunda bilgiii • Yeterli ingilizce bilir • Otomobil ehliyetlı • 35 yaşını geçmemiş • Dinamik ve seyahat edebiür (Kantemir Reklâm 59) 13319 ÖZEL sıra kaydına başlanmıştır., 28484828 48 492799 27 Çamberiitaslstanbul TOFASyetkilisatıası ÜNİVERSITEYE HAZIRLAMA ^ devre OMVERSh BROŞÜR tSTCYtNtZ 010 GtiKEK Ser Reklam. 354) 13323 . A sömeJtre Jinıfı .14 subat 1977 (MotU*. 511) İ3S2İ l İngilizce yazılmı? ozgeçmişlerın en geç 2 0 Aralık 1976 tarıhine kadar eşağıdeki adreso gonderılmosinı rıca edenz Muracaatlar gizh tutulacaktır. IMPERIAL CHEMICAL INDUSTRIES (TURKEY)LTD Posta Kutusu 44 Tophanelstanbul (îlâncüık 8799' 13."!n