Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
zmmm 15 aralıkta Dakar'da toplanan Petrol Ihraç Eden Ulkeler Orgutunun tOPEC) 13 uyesınden ll'ı ham petrol iıyatlarma, 1977 başından ıtıba ren U ıo, temmuz 1977'den sonra °o 15 zam Ka rarı alırken, Suudı Arabıstan ıle, Bırleşık Arap Emırhklerı yalnızca °o 5 zamla yetıneceklerım bıldırmışlerdır. Butun toplantıları, aralarındakı goruş ayrüıkları nedenıyıe, çetın tartışmalara konu olan OPEC üyelen bu kez bır karar etrafında bırleşemenuşlerdır. Batı dunyasının, ozellıkle ABD'nın etkısınde bulunan Suudı Arabıstan' ın son toplantıdakl uzlaşmaz tutumu OPEC'ın geleceğınl ağır şekılde tehaıt etmektedır. Son kararla OPEC ulkelerı ıçm ıkı fıyat ortaya çıkmaktadır. 1975 yüında, 1 mılyar 300 mılyon ton dolaymda ham petrol ıstıhsal eden OPEC ulkelerının 337 rrulvon 300 bın tonunu karşılayan Suudı Arabıstan °o 5 zammm ustune çıkmamıştır. Bu durumda 1970 yüında varılı 1 800 dolardan 1975 ekıbınde, çeşıtlı tarıhlerdekı zam larla 12.376 dolara yukselen, halıf Arap petrolu aiışe fıyatı 12,995 dolara çıkmıştır. Obur OPEC ülkelennden, orneğın Irak'ın 35 gravıteh petrolunun 1975 ekımınden berı varılı 12 400 olan afışe fiyatı, 1 ocak 1377'den ıtıbaren 13,640 dolara, 1 temmuz 1977'den sonra 14,260 dolara yukselecektır. Büındığı gıbı, afışe fıyatlar, uretıcı ulkelerın vergılennın hesabında kullanılan resmî referans fıyatlandır. Serbest rekabet fıyatı dedığımız, alım, satım fıyatları alıcı ıle satıcı arasındakı pazarlıklarla saptanmaktadır. Son zam kararları yeni satış fıyatlarını hemen hemen aynı oranda etkıleyecektır. OPEC ın yenı zam kararlan, başta, uretıcl ülkeler \e petrol şırketlerı ıle sınaileşmış, az gelışmış ve gerı kalmış ülkeler açısından onemlı sonuç'ar doğuracaktır OPEC uyesı Uretıcı ul keler \e çok uluslu petrol şırketlerı bu kararlardan kârlı çıkarken, tuketıcıler zarar edecektır. ettiğl m&Mna, yedek parea ve öbür mamul flyatlan da yükselecektır. Bu yollarla Türkiye'nm ode mek zorunda kalacağı doviz fazlahğıru saptamak içın aynntılı çalışmalar yapüması gerekmektedır. 25 ARAUK 1976 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER Petrol Zammınm Etkileri Mustafa ÖZYÜREK arttırmıştır Son zamlarla bu şirketlenn buyuk kârlar saglayacagı kuşkusuzdur. ylne tadır. Dış ticaret açıklannın artışında petrole odenen aovızleruı ouyuk bır payı vardır. Ham petrolun 197J yılında toplam ıthalattakı pa^ı " o 9,6 ıken, 1976 yılında % 20 ye çıkmıştır. ham petrol fıyatlaruıdakı artış kadar, luketımdeta jukseüş ıle yerlı üretımdekı duşuşlerden de kaynaklanan bu artış, 1977 yılında da devam edecektır Turkıye 1976 yılının 9 ayında ham petrol, akaryakıt ve madenl yağlar ıçm 808,9 mılyon do lar odemıştır. Bılındığı gıbı Turkıye, akaryakıt gereksırumının büyük bır boluınunu rafınerıler de, ıthal edıp ışlediğı ham petrolden ve urun olarak ıthaı ettıgı fueloü ve benzmden sağlamak tadır Petrol tuketımi yılda ortalama °o 12 dolayında artmaktadır. Rafinen kapasıteleımın je tersızhğı nedenıyle üretımdekı yetersızlık gıttık çe daha fazla urun Ithal edüerek karşılanacaktır OPEC'ın zam karannı hesaba katmaz ısek, 1977 yılında, tuketımdekı artış nedenıyle 1976 yılına gore en az 125 mılyon dolar daha fazla odemek durumunda kalacaktık. 1977 yılının ılk altı ayın da °ı 10, ıkıncı altı ayında °i 15 zamlı fıyattan ıthalât yapılacağma göre, zamlar dolayısıyle 150 mılyon dolar ek ödeme yapılacaktır. Bu durumda petrol ithalatı ıçın 1977 vılmda 197b vılına so re 275 mılyon dolar fazlasıyle 1 mılyar 420 mılyon dolar odenecektir. Yukardaki değerlendırmeler yapılırken, T'irkıye'nın Suudi Arabıstan ve Bırleşık Arap Emırlıklerınden ham petrol ithal olanağı bulunmadıgı, gozonüne alınmıştır Gerçekten de Türkıye ham petrol gereksınımınin buyuk bolumunu Irak, Lıbya gıbl arasında anlaşma bulunan ulkelerden karşılamaktadır. Bunun dışındakı alımlar ıse gunun koşullarına gore çeşıtli ülkelerden yapılmak tadır Yeni petrol zammınm dış ticaret bilânçosuna etkısı petrol ve akaryakıt ıçın odenecek dovız fazlasından ıbaret değildir. Petrol bır enerji kaynağı olduğu kadar da bazı sanayı kollannın hammaddesıdır. Başta kımya, petrokımya sanayıi olmak üzere pek çok sanayı kolu kullandığı hammadde flyatlan yenı zamlar oranında yukselecektır. Aynca, petrol zamlan malıyet artışına yol açacağından Türkıye'nin dışardan ithal îstikrar Fonu Açığı Türkıye'de şu anda yürürlükte bulunan akar} akıt satış fıyatları 1974 yılında saptanmıştır. Ham petrol fıjaüarındakı, navlunlardakı yukselışlerle Turk parasına çeşıtlı tarihlerde uygulanan devaluasyonlar dolayısıyle ıç fıyatlar dış fıyatların çok altında kalmıştır. Hukumet, ıç fıyatlan dış fıyatlar duzeyıne çıkarmak yerıne akaryakıt ıstıkrar fonundan karşılama yolunu seçmıştir. îç ve dış fıjat farkları ıle bayı karlan ve navlunlarclakı yukseltmeler ae akarjakıt ıstıkrar fonunaan karşüandıgı ıçın, açık 1976 sonunda 5 mıljar TL dolavına ulaşacakür. 1977 yılında, tuketimdekl artış ve son zamlar nedenıyle akaryakıt îstikrar fonu 8 mılyar dolayında daha açık verecektır. 1976 yılı sonundaJu açıkla bırlıkte fon açığı 13 mılyar lıraya ulaşacaktır. Her halde Turk Hazınesı ılk kez bu denlı bir subvansiyonla karşı karşıya gelmektedır. Hukümet yetkılılerı akaryakıt fıyatlarma zam yapmayacaklannı açıkladıklarına gore fon zararları Hazineden karşılanmaya devam edecektır. Hazınenin bu kadar büyük bir açığı subvanse edecek olanaklara sahıp olup olmadığı, hukumet duzeyınde ve Meclıslerde son butçe gorüşmelerı nedenıyle uzun tartışmalara konu olmahdır. Meclıslerde gorüşülmeye başlanan 1977 yılı butçe tasansı ve gerekçesınde bu açıkların hangı kaynak ve odeneklerle karşılanacagı konusunda herhançı bır pçıklama bulunmarmK'a dır. Yetkılıler zaman zaman, petrol aramalanna tahsls edilmesi gereken 20 sayıü fonun, akaryakıt ıstıkrar fonu açıklanm karşüamakta kullanılacağını belırtmektedirler. Kışisel düsUncemıze gore, yururluktekı yasalar ıkı fonun bırleştınlmesıne olanak vermemektedır. Kaldı kı. 20 sayıh fon 1976 yılında olduğu gibi 1977 yılında da kamu ıktısadî kuruluslannın fmansman gereğınl karşılamakta kullamlacaktır. Herşey öylesine Açık ki.. G azetelcr dün, yani 23 aralık 1976'da Wr haber vayınladılar \e Ortadoğu Teknik Universıtesi Rektörü Ölgaz Alyanak'ın görevden uıaklaştınlrtıjını razdılar. Mutevelli Heyeti bu isi nedeıı yapmıştı? • OPEC Üyeleri ve Şirketler Kârlı Topraklanndakl petrolun bir gün tükeneceği bılıncıne \aran petrol ıhraç eden ulkeler, aralarında bırleşerek OPEC'ı kurrnuşlardır. 1970'lere kadar onemlı bır başarı gosteremeyen orgut, 1973 Arap Israü savaşı sonrasuıda sıyası koşul ların elverışliliğınden ae yararlanarak petrol fıjatlarına "o 400 • 500 dolayında zam yapmıştır Bu zaınlar nedemjls petrol ihraç eden ulkelerın dış tıcaret bılançoları 1973'te 19 mılyar, 1974'te 82 mılyar, 1975'de 50 mılyar dolar fazlalık ver miştır. 1976 yılında toplam petroı gelirl 114 mılyar dolara ulaşacak olan OPEC ulkeleri, bunun 67 mllyannı ıthalata harcayacaklardır. Yeni alınan zam kararlan, uretımde bır yukselme olmasa bıle, OPEC üyelerınin gelirlennı en az 12 mılyar dolar arttıracaktır. 1973 petrol zammından berı çok uluslu petrol şirketlennin kârlarında gorulmedık artışlar olmuştur. Her zam kararı, bu karlan daha da Kalkınmalarını gemş olçude az gelışmış ul kelerden sagıadıkları ucuz lıammadde ve enerjı kaynakları ne gerçeklestıren Batüı saııayı ulkelerı, 1973 tekı buyuk petrol zamrrunın olumsuz etkılerını, ıhraç ettıklen mamullenn fıyatlarmı arttırarak ve enerjı tasarrufu sağlayarak 197o jılının ıkıncı yansından ıtıbaren gıderebılmışler dır. Aynı onlemlerı uygulayarak jenı zamdan ekonomılerının buyuk zarar gormemesını sagla jabılırler Eskıden berl S. Arabıstan ve Bırleşık Arap Emırhklerı ıle yakın ılışkılerı ve uzun vadelı anlaşmalan bulunan gelışmış ulkeler ham petrol ıçın daha az odeme yapacaklardır. Turkıye'nın de içinde bulundugu gelışmekte olan ve gerı kalmış ulkeler ekonomılerı petrol zammından genış olçude etkılenmektedır. Bu ulkeler, zamlar dolayısıyle petrol ithalatı ıçın daha fazla dovlz odeme<c j a da kaynak bulamadıkları içın yeterlı mıktarda petrol alamamak duru munda kalmaktadırlar. Aynca, ıthal ettıklen sı naı mamullerın malıyetlerı petrol zamlarınaan etkılendığı Içın de daha fazla odeme yapacaklardır. ödedıklen bu fazla dovızlerı herhangi bir şekılde başka ulkelere yansıtmak ja da aerı almak olanağı bulunmayan bu ulkeler gıderek felâkete surukleneceklerdır. Gelışmış ve OPEC uyesl ul kelenn gerı kalmışlara yardım ıçın fon ayıracaklan yolundakı haberler ıse bır türlu gerçekleşmemektedır. Ham petrol fıyatlarındaki yeni artış, petrol gereksmımını genış olçude ıthalat yoluyla karşılayan, buna karşın akaryakıt fıyatlarını dış fı yatlann çok altında tutan ulkemızı çeşitlı yonler den etkileyecektir Bu etkıler, dış tıcaret açığının artması ve akaryakıt fıyatlarının yükseltilmesı zorunluluğu şeklınde kendinı gosterecektlr. Ülkelere Göre Durum Soruva vanıt verebilmek için 11 kasun 1976 günü bu kfişede vayınianan okur mcktubundan bazı parçalan yeniden okumakta yarar var. O gun yazımızın baslığı «ODTU'nun Duşürülmesı» tdi. Adını saklı tuttugumuz bir okur şunlan yazmıştı: «Sayın Selçuk, MC kurulduktan sonra uygulanmasında en çok başan sağlanan planlaraan bınsi, otekı kurumlarla bırlıkte okullann faşıstleştırürossı oldu. Ve bu, ınsanda neredeyse hayranlık uyandıracak denlı ustalıkla surdüruluyor Ilk önce gozlerden uzak yerlerden ışe başlandı. Bunlarm çoğu eskıden «ozel» olan okullardı. Sonra sıra uç buyük kent dışındaki unıversıtelere geldı. Sonra Ankara, Izmır, Istanbul'a . Şımdi sıra ODTÜ'dedır. ODTU Rektorü Ilgaz Alyanak, Erbakan'ın gözüyle reaksız, oğrencı çoğunluğunun gozuyle zararsız, MHP gözüyle kızıl Ama en onemlısı rektore Mutevelli Heyetmın hangi gozle baktığı? Ne yazık kı, onlar Rektoru ıvı gözle gormuyorlar. Yerulonen Heyet MHP yanlısı ldşilarle dolu. Rektoru ıstıfaya zorluyorlar işlemlenne daha yasal bır renk vermek ıçın . Ama Alyanak dıremrse, onümüzdekı aylarda onun ıçın bırşey duşunuyorlar. Konumuzun ılgı çekıcı ogelerınden bın ODTU'je bu yıl 400 komandonun sokulmasıdır. Bunu Ekmekçı do yazdı. Kınuleri bu rakamın 150 olduğunu söylüyor. Ek bır soylenti de bu klşilerin smav sorulan çalınarak değıl, gerçekten eğıtılerek unıvemteye sokuldukları . Ankara'da . Dershanesınde hazırlanmışlar. Her neyse . Önemı yok. Olagan koşullarda büe, okula bu sayıda komando egılımlının gırmesı olasıdır. Ne var kı bütün bu ışlemler bır planın yürUmesini sağlıyor. MC'nın MHP'ye donuk kesımi ODTÜ'yu ele geçırmek amacını gerçek'eştırme volundadır Saldınnın sırası gelmış, ortam hazırlanmıştır. Çeşıtlı sosyal mudurlüklere eskı rektor MHP'ye dbnuk Tarık Somer tarafmdan MHP vanlısı kışıler atanmıştır. Işçıler arasına Ülkücü Işçı Derneğı'ne bağlı adamlar yerıeştırılmıştır Mutevelli Hejetı kıvama getınlmıştır MHP yandaşı gazeteler kamuoyu oluşturma çabalan ıçmdedır Bu arada Sosyal Bılunler Bolümü Başkanı Hasan Tan, aynlmaya nıyetlenmışken, kimler kulağına fısıldadıysa Bsktör olma umuduyla yennde kalmıştır. îçinde bulunduğumuz bğrenim donemı, 27 kasımda bıtecek; yenisi 20 aralıkta başlıyacak Şu anda Türkıye'de eğıtıme benzer birşeylerın j apılabıldığı tek yer ODTÜ Yeni donemde ODTÜ'nün MHP tarafmdan düşürülmesi ıçın olaylar bekleniyor..» Gorüldüğfl s<bl berşev açıkseçlk . Türkiye'de bile bile lâdes oynanıyor. Bir buçuk a» Btıce raekiubunu yayınladığımız okurumuzun adını saklı taitulc; ama kuşkusuz okunımuz unlu falcı Gürcfi Bacı değil Olaylann içinde yaçayan, çerresinl gerçekci gözle izliyen biri. Çoğu yurUasımız ülkede bası sonu belli oyunlan önceden görmek ve göstermek yeteneğine sahiptir; ve bu, bir m * rifet deglldlr. Bakınız 8 aralık 1970'te bu kSşede ne yazmtçız: «Üniversitelerde birbıri ardma gençler bldürüluyor Tutucu çevreler bu cinayetlenn gerçek suçlusunu sıs perdesi altında gızlemek ıçm ellerınden gelem yapıyorlar. ( ) Flân ustalıkla uygulanmaktadır. Komando baskmları devam ettıkçe devrimcı öğrencıler karşılık vermek zorunda kalmaktadırlar. Polis komando baskmlanyla âhenklı bır polıtılta uygulamaktadır. ( ) öğrencıler sılahlı baskınlara karşı sılâhlandıklan zaman bırtakım profesyonel politıkacılar «oğrencı silâhlıdır, silahlı oğrencı olmaz» demektedır ( ) Eğer TUrkıye'de devlet varsa, hukümet varsa, meclis varsa, katılleri bulmak 1 a yükümlu makamlardan hesap sorulur. Bırbın ardına işlenen cınayetlerden bır tekının bıle katıll bulunmazsa kımdır suçlu 0 Katıli bulmakla görevli olanlar değıl mi?» Altı yıl geçmis bu vazı yayınlanalı . O zaman Başbakanhk koltuğunda Demirel vardı; şimdi ylne Demirel var; ve üniversitelerde cinayet «ebekeleri çaüsmasuu sıirdfirnyor. Herşey çok açık değil mi? Sonuç Son OPEC zammı Turkıye'nin dış tıcaret açığını buyuk olçude arttırdıgı gıbi akaryakıt fıyatlarının sabıt tutulması nedenıjle akaryakıt ıstıkrar fonu açıklarını da yukseltecektır. Turk ekonomısı ve malıyesı bu açıklar nedenıyle ıçınden çıkılması güç sorunlaıla karşılaşacaktır. Bu sorunlara bugunden tutarlı çozumler araştınlmazsa, yann belki de çozüm bulunamıyacaktır. Petrol tüketıcısı butun ulkeler, akaryakıt fıyatlannı yukseltmek, enerjı tasarrufu yapmak ve petrol yerıne başka enerjı kaynaklan bulmak gibi önlemler alırken, Turkıye'nın sankı hıçbir şey olmamış gıbi petrol tuketimıni kamçüayan uygulamalara devam etmesı şaşutıcıdır. Dış Ticaret Açığı Büyüyecek Türkıye sürekll olarak dış tıcaret açığı veren bir ülkedır. Bu açıklar, dışardakı işçilertn gonderdıkleri ddvızler ve dış borçlarla karşılanmak "Bir Sanayici Açıkhyor OKTAY AKBAL m.n \\K i r Evet Havır Fransız Devrimi'nden Yankılar 1936'larda, hukuk son sınıf oğrencısiyım. Ataturk sağ Yeni Tu'k devletının, ıçerıde dışarıdi iavgın gunlerını yaşıyoruz Batı'da, olumlu, bılıme açık bır ogrenım atılımınm dolu dızgın se\rı içinde, bız gençler, Turkıye Cumhunyetının devrıme bağlı, uslu akıllı, haktan hukuktan payını alan bırer üyesı olarak yptıştırmeye yolluyorlar. Sağa oldukça kapalı bır goruş Kemalızm akımı, ozgun olma çabasmda bır sınırlı cunya goruşünun ağır bastıgı bugunlerde, Alman hocaların Nazılık duşmanı hocalann her turlu topkunsal ve sıyasal sorunu ozgur duşunce açısından ele alaruk yarattıkları duşünce ortamındayız Ortaokul sıralanndan başlıvarak, Fransız lisesında surtıp gıden öğrenım yıllannda, 1789 Fransız Devnmıne sonsuz bır hayranhk besler olmuştum. Fransız Devnmı, eleştırilmez, eleştırılemez, olsa olsa, gozü kapalı benımsenır, kutsal bır devrımdı bızler ıçın. îlk kez, profesör Kessleı, bu devrımın pıç bır devrım oldugunu, eşıtlıl: ozgurlük uğruna japılmakla bırlıkte, eşithğı \e ozgürluğu hıçe ındirdığuiı söyler ken, kafama bir balyoz (Bay Erım, merhaba') yemış gıbı olmuş tum Sonra, «Inkılâp Tanhı» derslennde, Fransız Devrımının daha da kuçümsenır olduğuna tanıklık edecektım Bu dersler, bugünku Edebıyat Fakültesmın yerınde, Zeynep Hanım Konağı denılen yapuun anfısmde venlirdı. Zamanın kodamanlarından, adları buyuğe çıkmışlarından oluşan oğremm kadrosunun tekehndeydı bu dersler. Recep Peker, Hıkmet Bayur, hele hele, Mahmut Esat Bozkurt gı bı, yuce devlet katlarında gorev almış, Ataturk'un sofrasında bulunmuş kımselerdı bunlar. (Tabıi bunlardan kımılen adam kıtlığında adam sayılıyordu ) Zeynep Hanım Konagtnın anfısı, dolup taşardı ogrencılerle, adı okıınup, orada varlığını ıspatladıktan sonra, yan kapılardan kaç maya çalışan oğrencılerle. Hıç bır yoklamayı kaçırmayan, derslenn sonuna kadar, yan esnsr, yarı uyuklar da olsa, sırasmdan kımıldamayan oğrencılerden bırıydım ben. Kaçanlara, kaytaraniara rağmen, anfı dolup taşardı oğrencı lerle. Mahmut Esat Bozkurt, o heybetlı govdesı ile kursüye geçer, başlardı konuşmaya. Gozlerı ışü ışıl sesi tok ve ınandıncıydı. Şişman govdesınden zorlukla koparıp havaya kaldırdığı kolunun bır hareketıyle, dınleyıcılerı susturuvenrdı bır anda. Bir seferınde, Fransız Devrıgozlulük, çok şey ler yapmıştır şu dünya yuzünde. Ama yapüxlan ışler, kendılenyle bırlıkfe goçup g.tmıştır. • Yasalar devrimcıdır. Onlami ıle Turk Devrimı'nl kıyash SaıntJust'un, TUrkiye"nin buyordu. Fransız Devrımı, «ek gunku gerçeklerıne tıpa tıp u rı uygulayanlarsa devnmcı demek ekmek1» dıye bagıran, ge yan sozlerinı aktarmakla yetıne gıldır • özgürluğun en son duşmanı çım kaygısuıda, gunluk yaş<ım ceğım kavgasmda, mıdesıne bağlı, za• Halkların en çok ezılenl, nefes alıp verdıkçe, umabıleceğı mız hiç bır mutluluk yoktur. vallı bır halkın baş kaldırmasıy tatlılıkla dolu bır zorbalıkla ezıSızler, talnız hainler değıl, vurdı ona gore. Turk Devnmı ıse, leni olacaktır. Boylesi kutsal bır bır ulkü, bır ozgurlük, bır ba zorbalık altında halk, ozgürluğu dumdujmazları da cezalandırmalı sınız. Cumhurivet'tc. eli kolu bag ğımsızlık ugrunda verüen bır uğrunda hıç bır şeyı goze alamaz lı duran, dolayısiyle hiçblr şey savaştı, bır savaşımdı. olur. Lstaca işlenen bir saç, lılr vapmayan klm varsa, hepsini ce O gun bugun hep düşunmuş çeşlt dınsellik kazanır, hinoğlu zalandırmalısınız. durmuşumdur, Fransız Devrımı, hinler dc. baş köşeve geçerler. • Halkın blr tek düşmanı var gerçekten boylesı bır ekmeksızh• Guçlu, sureklı, dayanıklı dır: Kendi bükumetı. Sızın hugm, açlığın patlayışı mıydı? Yok bır Anayasadan, hukumet ın sarsa kümetınız, durmadan savaş açtı sa, Voltaıre'lerın, Eoussseaula mıyacağı bir Anayasadan başka rın, Dıderot'lann, hatta hatta hıç bır şey, guvence altında tu sıze, hıç bır cezaya çarpılmadan, hem de. Condorcet'lerm ve daha başka tamaz halkı. • Halk aldanır. Ama, tek tek duşunur ve fılozofların yarattık • Bızım krallık dönemınde ınsanlardan daha az aldanır. Ge lan duşünce bırıkımının ozgurlu ki ahlâk bozukluğu da, bütün neraller halka yakınlık duymaz. ge, eşıtlığe, kardeşlığe çağıran kralların yureğınde bulunuyor Çunku, ne halkın, ne de temsılci bır ozlemı, sonucu muydu 0 du. Ahlak bozukluğu. hıç de doFransız Devnmının bızlere ğal bır şey değildir halklar ıçın. lennın seçımınden alırlar kaynaklarını. yansıyan yonunde, ıkı öndenn • Zorbalık, halkın gevşekli• Belki de, hıç bır ordu ku adı yer alırdı ilk planda Romandanı yoktur ki, kendı serve bespıerre ıle Danton Robespı ğıyie iljrilenir, suçlara onem vetını, kraliar lehine bır ıhanete erre bır canavar, Danton bır rır. Butün alçaklıklarda, kompıo dayandırmamış olsun, alttan alta. melek dıye tanıtılırdı. Pekı, ner larda, yan yarıya parmağı varyasasıyıe, Ne yaparsamz yapın, savaş adam de, o Devrime yurek katan, atı dır onun. Yurttaşlık larıyle halkı ve ulusu bır tutalım sağlıyan, yasam aşılayan, oğlu babaya, olulerı dırılere karmazsınız. yurek veren Insanlar? Nerede şı sılâhlandınr. Baskı ve bastı1 rımdır her şey. Yol ortasında • Fransa'nm duşmanları, Ü5 Babeuf'ler, SaıntJustier'' Tıs hırsızlara insan oldurten odur ay içinde, hükumetınızı komploCünku, Babeufler, Saınt Jusf • Eu Anayasa ozgurlügun cularla doldurabılır pekâlâ. Bu ler, Devrım'ın sol kanadını tem adamlann üç tanesını mi alıyorsıl edıyorlardı. Onlan bihneden, kutsal sımgesıdir. Ama ozgurlas,ımuz gbreve? Kalkıyorlar, alü Fransız Devrımı bılinebîlır mıy ğun kendisı değüdir. • Zorbalar egemen olmat kışıyı daha işe yerleştmyorlar. dP Şu anda, devleti yoneten ınfanRobespıerre'ın soylevlerını ge ıçın halkı parçalara bolerler. £lan kılı kırk yararcasına ınceğer sızler, ozgürlügü yenıden çen yıl çevırıp yaymladım. Şımlersenız, gorursünuz <ı, ıçlenndıde, Saınt Just'un soylevlennı kuı'nak ıstıyorsanız, ıktıdan par de, halkın oyunu alabılecek pek çalayınız. yayınlıyorum az kimse vardır. YurtUslarl Babeuf gıbı, SamtJusst de, • Halka dırenme hakkı tanı Cumhunyefın duşmanları, kenai Fransız Devrımı'nın ne denlı pıç nabılır. Ama, sonra da, halka vs hükümeti içinde yuvalanraışlar. edıldığını, arıstokratlann, bır o ozgurluğune karşı daha guçlu bır • Hıç bır yolsuzluğu gozden kadar namuzsuz burjuvalarca alt dıretmeyle karşı çıkmak koşukaçırmayan yasaklayıcı yasalar edılıp yok edıldığı, halk adına luyla. yapmak için üstün bir zekâ gekotarılan bır devımın burjuva• Ozgurlük kitapta değU, rek: Mevkilerınden dişürülen lar lehlnde donüştuğünü dıle ge halkın içinde olmah ve eyleme hırsızlar, çaldıkları paraları, <tentırmışlerdı. Tıpkı Prof. Kessler' gırmelıdır. dılennden sonra gelenlerın elme in, yuz yıl sonra, yenı bır şey • Erdemli kişılerın yasalar bırakıyorlar. Şupheh üân edilen gibi ortaya koyduğu bır gorüşu, koyup. ınsanlan ozgurlüğe kakimseîerin çoğu, ürünlere el koyçok oncelerı ortaya koymuşlar vuşturdukları donemler parmakmuş bulunuyor. Hukumet, budı. la gosterılecek kadar azdır. Sıztun haydutların ve butun suçluŞımdı sızlere, 25 yaşmda Kon ler, bu yolda elmıze geçmış olan ların güvenlık sandığı durumunvasıyon Meclisıne gıren ve 27 ya fırsatı kaçırmaym! da. şmda kafası gıyotmde kesılen • Kendinı beğenmışlık, • Bu mılyarlar suçlan yasalardan daha güçlü kümaktadır. • Sizler lstifçilere karşı yasalar çıkardınız. Oysa, yasalara saygı sağlamakla gorevlı kışıler, istıfçüık yapmaktadır. Ikısı ds bekâr olan Paıuus'la, Poopaeus ODTÜ îdarî Iümler Fakıiltesi Mezunlan Derneğı adlı konsüllenn, Roma'da, bekurulmuştur. kârük aleyhine yasalar koymaSayın mezunlarımızın temas etmeleri duyurulur sına benzayor bu. P.K. 128 Osmanbey Istanbul Tel: 40 80 31 • Devlet hazınesıni. hırsızlardan gerı alınan paralarla dold'ir(Cumhuriyet: 13987) mah, bunca hırsızlıktan sonra, . adalet egemen olmahdır. Vedat GÜNYOL Sanavlcl Konuşuyor» başlıklı vazım üzerine, o «konuşan sanaMci»den bır mektup aldım. MESS derglsınde jazınııı altında ımza yoktu, o>sa Ahmct Baysal 28 tommuzda japılan MESS Genel Kuruluna bu dıişuncelerini uzun bir rapor halinde sunmuş. 0>Iejse MESS Dergısi ni\e Ahnıet Ba>sal'ın admı ko\madı? «Bir Sanavici» di^erek tüm sana>ıcılerı etkilemck, tumü adına konuşuyor izlemini vermek içın mı? Ba\sal «Yazımın sizi hatalı >argılara sürukletnlş olduçunu iızuntu ıle gonıvorum» diyor. Duşuncelerini, goruşlerini riuzırıın bır anlatımla yazmış. Hoşgörulu, anlavışlı bir kişinin yaklaşunı >ar mektubunda. «Yazımı değerlendırmedeki janıİRilar, bujuk olçude duyurumun başındaki «arazlar ve teşhıs»l unutmuş olmanızdan çeliyor sanıjorum» diyor. Şöyle »ürdüruyor duşuncelerini: «Gorüleceğı uzre isj erlerimizde sanayimizın sıhhatli gelişmesini onleyen arazların \arbğından, bunlaruı teşhisinden bahsedilmekte, teşhis cloğru ise arazlann fiderılmesi için (cörebildigiın tek tedavi jolu dnerilmektedir. Siz eger «arazlar jok» dıvebiliyorsanız, o takdirde zaten, «herhanjri bir hastalık >ok ki teda\i yolu aransın* eoruşu doğruiuk kazanır.» Bay Ahmet Ba>sal'ın sahibi olduğu, ya da bıiyük anamalın kendisine ait buhınduğu bir tşjeri aylardır kapaîıynuş. Işçiler jrev yapmışlar. Bazı haklar istemişler, iş\eren kabul etmemiş. Ögrendiğıme göre doğrujsa >aşamın içinden yetişmış bir kişiymi> Sajın Baysal. Alınterıjle bugunku durumuna ulaşmış. Şinıdi de işçileriyle anlaşmazUğa duşmuş, iş inada binmlş. ajlardır çahşmıyormuş işyerl O da tutmu? MESS Genel Kuruluna bir rapor yazmıs «tşjerlerimizdeki aşın fşçi taleplerini \e kanunsuz davranışiarı onleyebilmek içın ne japmaliMz?» dıjc. Tüm işverenlere daçıtmış, hepsini bir amaç, bir duşunce çevresinde toplanıak, işçiler karşısında güçlu kılmak istivor, jurt \e ulus için elbette önce işyerenler için, yararu görüyor . «Arazlar» şunlardır bu işverene eore: aşın ücret istekleri, Işyerlerinde plarüı ve toplu olarak işi durdurma, yavaşlatma, hatta kasdi uretinı ve nıalzeme kavbı, verimsiz çalışma. Teda\ı \olu olarak bugun yalnızca «taleplerini kabul ettik artık arazlar «giderilecektır» diye düşunulmektedir bu işverene gore. Simdiye dek hep bövie uygulana gelmiştır, ama bu yol vararsızdır, arazlar kavbolmaz. Bay Baysal'ın koyduğu teşhise (rore ışçiye daha fazla verince, o daha fazla ister. \ erimsiz işçiliğe ucret artışı vermek verim&ızlıçı teşvık etmektir. Oylevse bugune dek yapılan işlemleri, ujçulamaları bırakmalı. aşırı ucret dıleklcrini reddetmeli! işverenlere duşen «tek ağızdan konuşmalitır». Toplu sozleşrne vapma vetkisini îşverenler Sendikasına bırakmaktır. bevTani ucret artısı verine nlsbi ücret artısı sistemine gitmek. Nisbi ucret artısını bile, işçilik verimliliğine göre şartlı olarak vermek gerekir. Nisbi ücret artışının tavanı da saptanmalıdır. Tüm sosval haklar disiplln altına alınmalıdır. Kısacası, ışverenlerin işçi sendikalan karşısma tek tek çıkmaları verine, İşveren Sendikası olarak çıkmak gereklidır Sajıtı Ahmct Ba.vsal, «bir sanavici» olarak böyle seslenmiş MESS'e verdiği raporda. Yazdığı mektupt3 da bu görüşu yineliyor: «Tedavi çaresi yalnız lşverenierin aynen işçi sendikalan gibi guçlü bir iş\eren teşkilâtı altında birleşmeleridir... Isvercn teşMlatlan zavif kaklıeı muddetçe işçi sendikalan ile tek tek masava oturan ısverenler kurduk'an tesisin öngörduğu uretimın vapılmadıçını gore gore ve hatta planlı bir şekilde avlarca dusunildüğunü bile bile, isçi istcklerini karşılıksız vermcje le bu verimsiz çalı^manın vukünu fij'atlanyla ualkın sırtına vuklemeje devam edeceklerdır. Bujun yapılan budur.» Ilgınç bır tartışmayı başlatıvor işveren Baysal . Buna işçi kesimının de bir çok dıvece^i bulunur. lşini \apma>an kişije «işçi» denenıez elbet. Bo;. lelcrını sendikası bile tutmaz, korumaz lsçije zam vapan isveren, bu zammı ürettiği mala eklivor, juk yıne halkın sırtına büıiyor. Demek bir kajbı yok! «Ben işçilerimıze vermevelun demiyorum. Sanayileşen bir ulkedc ı^çıdır o ülkenın temel direğl. Ağır bir jTİk vardır üstunde. Bu yukun karşüığım alması da en tabii hakkıdır. Ancak bu karşılık verilecekse bu muhakkak ki onlarm omuzları ustunüekı sorumluluktandır. Bu sorumluluk verilen gorevi gereken şekılde vapmaktır . Bu japılmıyor. Neden? îşçi, az ve ja cok aldığuıdan degıl. lşverenüı ıstemesini bilmemesinden. Toplu sozlcşmc duzeninın daha ruhunıı kavrayamamış işverendedir su<. Işçı ısteyecektır, lstediçi kadar isteyebilecektir. Toplu sozleşnıe duzeninın ruhudur bu. Ancak işverenin de aynı derecede ıstemek hakkı vardır, aynı duzen Içinde, iiretim istemek » Bır fabrika sahibi, va da büyük ortağı böyle konuşuyor. İşçi aldığı parayı, istediği zammı hak etmiyor, yalnızca istivor. işı bozuvor, geciktirıjor, bizlerse tek tek boyun eğiyoruz bu lıaksız ısteklere, diyor, işverenleri işçi istekleri önünde bojun eğdıklerı ıçın suçluvnr Bu ağır bir suçlamadır, Bay Bavsal'm avlardır erev \apan işçileri, o ışçüerın bağh olduğu sendıka. Konfederasyon ne der bu sözlere. bu suçlamalara? Yansız bir bakışla Bav Baysal'ın sozlennde lıaklı şevler de var gibi. öjle va, ışçı hem çalısmaacak. verimsiz iş yapacak, çabştığı iş jerını zarara ugratacak, sonra da «ver ver ver» diyecek, boyuna hak, bovuna para dilekleri one surecek! Gerçek böyle midir? Pek sanmam. Bir çarpıtnıa var işin içinde. Ama koskoca bir işveren raporlaria, mektuplarla niye bojlesine açık açık >anıp jakınsııı. «Sanavüe>en blr ulkede işçinin verecek i bir kıjmeti. bır ıleğen var: em"< inı vermek. Bunu bir toplu sozleşme masasıııda pazarlık konusu vapıyor ve tamaraen kendı iradesıyle bu emeğmı ucret k 'ÎIIKI deterlendiriyor ise artık o mukavele donemınde erreğ""! daha az veririm görüsu savunulamaz. tsçı kesımı bu noruşte olsa, işverenler buna goz vumamaz.» Bu konu uzayacağa ben/er TEŞEKKÜ R KıymetU eşım, sevgıll babamız ve dedemız, EMEKLİ OGRETMEN Salih Zeki Karsan'ın hastalığı suresince Ugilenni esırgemeyen dostumuz ve aıle doktorumuz Dr. Zahıt Ustabaşjoğlu'na, \efat nedenı ıle acımızı pajlaşan telefon, telgraf ve bızzat gelerek tazıyede bulunan, çelenk göndererek, Turkıye Spor Yazarları Derneğı'ne, Gunaydm Gazetesı'ne, Hurrıyet Gazetesı'ne, C H P. Bakırkoy ılçe yonetım kuruluna, Bakırkoy Öğretmenler Derneğı'ne, Sayın Haldun Sımavı'ye, Sayın Kemal Kınacı'ya, Sayın Erdogan Arıpınar'a, Sayın Nezıh Demırkent'e, Ist Şehır Hatları Denızcıler Sendıkası'na, tstanbul Bufecıler Derneğı'ne, Kaltaltepe Ilkokulu'na, Bakırkoy IlkoKulu'na, Kültür Kolejı'ne, Sayın Muharrem Toker'e, Sayın Ilhan Biber'e, Sayın Faruk Gerçek'e, Sayın Terfık Yener ve Eşme. Sayın Cılanbol Aılesıne, Sayın Sıtkı Dost'a, Sayın Tulga Yüzatlı'ya, Saun Ibrahım Oral'a, Gunaydın Gazetesı Avrupa Merkez Burosu Personelıne, Meslektaşlarına bütun dost ve yakınlanmıza şükranîarımızı svmanz. A 1L E S I Cumlıurıyet 13990 O.D .T.Ü. IFMED pakmda fikıpoz Prof. NIYAZI BERKES MUDUROGLU LTD 20 12 1976 tarıhli Mıllıyet ve 21 12 1976 tarıhlı Cumhuriyet Gazetelennde yayınlanan tanıtıcı ılanımızda yukarıdakı resım altı seTrıpoh ümanı» şeklınde yanlıslıkla yazılmıştır Soz konusu resmın altını «Tnpolı yakınlarındakı bır Lıman» şeklınde duzeltırız İNSAAT VE MÜHENDiSLiK STl ASYA MEKTUPLARI Cericilı|io. ulkemızı nereiere süruklemekte oiduğunu en açık bıçımde gosteren kıtap Islâmi Devlet Doğuyu nasıl u/uttıığunu ibretle okuvacaksını? Fıyatı : 25 Lıra ÇAGDAŞ YAYINLARI İSTANBUL Cağaloğlu Haîkevi Sok. no: 3941 Poyrazlar: 30S3 13904