Katalog

ÎTALYA'DA SÎYASAL BELİRSİZLİK SÜRÜYOR ROMA Ikinci Dünya savaşmdan bu yana 37. kez hükumet bunalınuyla karşı karşıya kalan Italya'da burjuvazinın klasık partısi Hınstiyan demokratlar ulkeyı yönetemez durumdayken muhalefetın temelini oluşturan Komünıstler de lilkemn yonetımmde pay sahibı olma yönünde henüz bir gırişımde bulunmamaktadjrlar. Son 25 yılın en buyük ekonomık bunalıınını yaşadığı one sürülen, ışsiz sayısınm 1.5 milyona Çiktığı, her gün çok sayıda küçük işletmenin iflas ettlğı İtalya'da Komünist Partinin bunca sorumluluk altına gırmek ıstemedigı, lıderlen tarafmdan açık ya da üstü kapalı olarak belirtilmektedır. Son yülarda oy oranını sürekli artıran ve Ti 33'e ulaştıran Komünistler geçen Belediye seçimlerinde büyük bir zafer kazanmışlar ve ülkenln hemen hemen bütiin buyük kentlerinin yönetimini ele geçirmişlerdir. VE BÎLİNÇLENMELERİNE ENGEL OLMAKTIR • İJSiZ SAYISINIK 1,5 MiLYONA ÇIKTIĞI. HER GÖN ÇOK SAYIOA KÜÇÜK İŞIETMENİN iFLÂS ETTiGi İTALYA'DA. KOMÜNİST PARTiNiN BÜYUK SORUMLULUKLAR ALTINA 5 ı R M « iSTEMEDiĞi BELiRTiLiYOR. ABD VE PAPA KOMÜNİSTLERİN iKTiDARA ORTAK OLMAIARIHA KARŞJ ÇIKARKEN, BÜYÜK BURJUVAZiNiN BiR KESıMi; KOMÜNİST PARTİ'NİN HIRiSTiYAH DEMOKRATLARIN DENETiMi ALTINDAKİ BıR KABİNEDE GOREV ALMASINI İSTİYOR. İTALYAN SOSYAliST PARTiSi İSE. ÇOK UZUN SÜREDEN BERi İLK KEZ İTAİYANIN SİYASAL YAŞAMINDA BELiRLEYiCi BiR ROL OYNUYOR. İşçî mi, memur m u : • «BEDENEN ÇAL1JMA», YA DA «FiKREN ÇALIJMA» TANIMI DEĞiSTiĞiNDEN, ZAMAN ZAMAN i$Çi SAYIUN MEMUR, MEMUR SAYİLAN DA İSJÇİ OLABiLiYOR. CHP BiLEREK, YA DA BILMEYEREK, iJÇi MEMUR AYIRIMINDA SAĞCI HÜKÜMEUERE ÇOK SAĞLAM BiR SiLÂHI ELıYLE TESLiM EÎTi. 12 MART BALYOZUNDAN SONRA iKTiDARI ELE GEÇiREN ASKER • SiViL YÖNETiCilER; MEMURLARIN SENDiKAL HAKLARIN1 ORTADAN KALDIRDILAR. mektedir. Akşam Işçi yatamn sabah memur oî»rak kalkması, hukuk alanındaka kargaşaya yansımaktadır. 274 SAYILI YASA 1963 yıhnda yürürlüğe sokulan 274 sayılı Sendikalar Yasaa işçi tanunını oldukça genişletmlstır. Bu yasamn 2'ncı maddesıne göre, «hizmet akdine göre çalışmayı veya naklıye mukavelesıne gore esas Itibariyle bedeni hizmet ar2i suretıyle yahut neşir mukavelesine göre ortaklık payı olarak esas itibarivle fiziki veya fikri emek arzı suretiyle bir işyerLnde çalışanlar» işçi sayılmaktadır. 274 Sayılı Yasa, isçihgin temel koşulunu «hizmet akdine» göre çalışıp çalışmama olgusuna bağlamaktadır. 274 Sayılı Yasadan sonra yürürlüğe giren 275 Sayılı «Toplu î ş Sözleşmesi, Grev ve Lofcavt Kanunu», 506 Sayılı «Sosyal Sigortalar Kanunu» 854 sayılı Denız İş Kanunu ile 931 ve 1475 Sayılı İş Kanunu, hep «hizmet akdi» ölçüsünden kaynaklanarak işçi memur çözümüne ölçü ve tanım getırmektedirler. Bu tanımlar da konuya kesin çbzum getırmemıştır. İKİ YANLI EÎKi Bu gelişme iki yanlı etki yaratmıştır. Orneğın Napoli gibi sorunları bitmez tükenmez, yönetimi son derece güç bır kentın Belediyesinin başına gelen Komümst Parti somut sorunlar karşısında ıktidar olma isteğini kıracak derecede bır düş kınklığına ugramıştır. Buna karşılık sağcı partiler ve güçler de Komünistlerin bu gelı'şmesi karşısında büyük bir korkuya kapılmışlar ve bu korku ilk kez Papa'njn ağzından ifade edilmiştır. Papa, ilkbaharda yapılacak Roma belediye seçimini de komünıstlenn kazanmasmdan ve giderek ülke yönetiminde ağırlığını koymasmdan korkmaktadır. Buna karşılık büyük buriuvazırun önemli bir kesimi, bu konuda ABD ve Papa ile aynı görüşü paylaşmamakta ve Komünist Partinin «tarihsel uzlaşma» önerisine uygun olarak Hıristiyan Demokratların denetimi altındaki bır kabinede görev almasmı istemektedir. Fiat gnıbunun başmda olan Agnelli tarafından daha önce de belirtilmiş olan bu görüş henüz siyasal düzeyde etkinlik kazanamamıştır. Bunun nedenlerinden birı de Komünist Parti'nin burjuva partüeriyle girilecek «tarihsel uzlaşma»y. kısa vadeli bir hükümet ortaklığından çok uzun dönemde gerçekleştirılecek bir strateji olarak görmesi ve Aldo Moro'nun hıristiyan demokratlarının büyük ölçüde böyle bir uzlaşmaya yatkın olmamalandır. Sosyalist Partiye göre komürustler zaten üstü kapalı olarak Hınstıyan Demokrat hükümeti destekliyorlardı ve iki parti arasında gizli görüşmeler yapıhyordu. Bu iddialar ıse hem komünistler, hem Hıristiyan Demokratlar tarafmdan reddedümektedır. • 1965'DEKi EGİLİM 1965 yılında yürürlüle giren iki Yasa, Itamu kesimınde çalışanların işçi tanımı dışma çıkarmak yolundaki eğilimle hazırlanmıştı. Bu yasalar, 624 Sayüı «Devlet Personelı Sendikaları Kanunu» ıle 657 Sayılı Devlet Memurlan Kanunuydu. 624 Sayılı Yasada, kamu kesimınde çalışan bir kısırc işçi olduğu kabul edilmekle beraber, kamu kurumlarında «Asll ve sürekli görev yapan» kışiler memur sayılmaktadır. Bu tanım. Anayasa'mn 117'nci maddesinden alınmıştır. 117. madde «Devletın ve dığer kamu tüzel kişilerinin genel ıdare esaslanna gore yürütmekle yükümlü olduklan kamu hizmetlerınin gerektırdigı asll ve süreklı görevler memurlar elıy le yürütülür» demektedır. «Asli ve sürekli görev» tanımı da. tıpkı «Bedenen ve fikren çalışma» ya da «hizmet akdine göre çalışma» olçüleri gibi belirsızliğe yol açmaktadır, Sosyal Oüvenlik Bakanı «Mfidürler Kurulu karannı onaylamadım» divor. Diyor ı m ı işçiler, dtrenlşe geçtikleri için Kurum kapısından içeri ahnmıyor. Kurumun kapısında toplum polisleri bekliyor. Uğur MUMCU Işçi Memur aynmı, Türk hukukçuîannm bir türlü ıçinden çıkmadıklan bır sorundur. Işçı tanımı, 3008 sayılı ve 1936 sayılı îş Yasasında yer almış ilk kez. Yasanm l'mcı maddesıne gore, «Bir iş akdi dolayısiyle, başka bir şahsın işyerınde bedenen veyahut bedenen ve fıkren çalışan» kımseye ışçi denilmektedır. îşçi memur aynmındaki bellrsizliğe yol açan kavramlardan bıri budur. Bırçok iş hem «bedenen» hem de «fikren» yapılabilır. Beden işçıîıği ıle fikır işçıliğini ayıran kesın bir ölçü henüz ortaya konmuş degildir. Bedenen çalışma ya da Iıkren çalışma tanum değiştiğinden, zaman zaman ışçi sayılan memur, memur sayüan da Işçi olabil Şişmanlığın nedenleri, yağ tabakalarının vücuda yayılış biçimine göre saptanıyor Ceçtiğimiz günlerde Paris'te çesitli uluslardan btlim adamlartmn katıldtklan bir uluslararası kollokyumda şismanltk konusu ele altnmıştır. Bu konuda uzmanlaşmış bihm adamlartmn göruşlerini açıfcladMan toptontıdo, şişmanlilc sortmvna yeni boj/utlar petirümiştir. Büim adamlart genellikle şişmanlığı bir hastaltk olarak ele almaktaâırlar. Toplonhda bu hasiahğa karşı alınmast gtreken tedbirler de genif biçimde fartiîilmtj ve bazı sonuçlara canîmiîfır. Aşağuia, bilim adamlannm çeşitli saptamalan ve önerileri fconuya iîi^fcin başhklar alhnda siralanmıştır: SİVDOUM SİSTEMtNBE HAR£K£TSİ/.LİK SOSYALİST PARTi Napoli Üniversitesi Roma hukuku profesöril Francesco de Marüno'nun genel sekreteri olduğu İtalyan Sosyalist Partist ise çok uzun bir süreden ben ilk kez îtalya'nın siyasal yaşamında boylesine belirleyici bir rol oynamaktadır. Genel seçünlerde oyların ancak % 12'sini alan ve 627 üyelı parlamentoda 6ı sandalyesi bulunan Sosyalist Parti'nin büyük sanayinin «yedek gücü» olarak bu kesımden açık destek sağladığı bütün siyasal gbzlemciler taratından belirtümektedir. italyan Sosyalist Partısi'nin genel tedırginliği komünistlerin boylesine karmaşık bir bunalım döneminde muhalefette kalarak saygmlıklanru ve somut olarak oy oranlannı arttırmalanndan doğmaktadır. Puna karşılık sosyalistler bütün kamuoyunun gözünde hükümetin işlemlerinin günahını boş yere yüklendiklerini ve son olarak hıristiyan demokratlar tarafından alınan bazı ekonomik tedbirlerde partilerine hiç danışılmadığım soylemektedirler. Aynca partinin sol kanadı da yonetıcılerı daha aktif olmaya, örgüte hareket getırmeye zorlam&ktadırlar. • BiliM ADAMLARI, JİJMANLIĞIN BıR HASTALIK OLDUĞU GÖRÜJÜNDE BiRLEJiYORLAR. ŞJS.MANLIGIN KAIITIM YOIUYIA BABADAN OGULA GEÇEBiLDiĞi DE KANITLANMIS DURUMDA. SiNiRSEL NEDENLERE DAYANAN SJSMANLIKLAR, GÜNÜMÜZDE GİDEREK ÇOĞALIYOR. UZMANLAR, GÜNLÜK YASANTI İÇiNuE ÇE5ıTLi SORUNLAR NEDENiYLE DOGAN IÇ SIKINTISININ KiSJLERi SAKİNLE5MEK iÇiN BİR 5EYIER YIMEĞE YÖNEiniĞiNi BELiRTiYORLAR. ZAYIFLAMAK İSTEYENLERİN ARTIK AÇUK GREVi YAPMAURINA GEREK YOK. DOKTORLARA GÖRE ZAYIFLAMAK İSTEYEN BİR iNSAN. GÜNDE 2800 KALORi ALABiLiR; ANCAK JiMNASTıK. YA DA YÜRÜYÜSJI HER GÜN 2500 KALORi TÜKETMESİ DE ZORUNLU. • Izlanda, İngiltere ile diplomatik ilişkilerini kesmeye hazır REYKJAVÎK hlanda Adalet Bakanı Olafur Johannesson, Ingılız donanmasının hlanda balıkçdık auiart ıçınde laalıyete devam etmesı nedeniyle hukümeUnm. hlanda ue diplomatik üi$fcüerini kesebüeceğini belirtmiştir. BİR KARAKN&HE DAHA îşçimemur aynmım, Devlet Memurlan Yasası da çözemeyince, bu kez 7 Sayılı Yasa Hükmünde kararname çıkanlmıştır. Bu yem ginşina de bır sonuç vermemiş. ışçimemur aynmı yine askıda kalmıştır. CHPMSP koaUsyonunda hazırlanan 12 Sayılı Yasa Hükmünde kararname bu konuda ba21 r ~*ı>ij<iiilior getırmıştır. 12 Sayılı Yasa Hükmünde karamameyle. memur tanımmaa «kamu yetkısını kullanma» ölçüsü getirilmiştır. Kamu yetkis* kullananlar memur kullanmayanlar da işçı sayılmı». aynca kimlerin işçi kimlerin memur olduğunu bir «komisyon» aracılığı ile saptanması öngörülmüstür. 22 AGUSTOS TOPLANTLSI Bu yasa hükmü gereğince toplanan komisyon, 22 agustos 1974 günü ilk toplantısını yapmış ve ça lışmalar sonunda «asli ve sürekll ışler gören» dev let kurumlan saptanmıştır. Çalışma ve Maliye Ba kanlıkjan temsilcilertyle Devlet Planlama Teşkılâtı uzmanlann hangi kummlarda asll ve sürekli ışler görüldügünn saptarken vardıklan sonuç da ilginçtir. Komisyon üyeleri, verdiklen raporda, konuya kesin ve köklü çözüm getirmedütlerini ÜB belirtmek Eorunluğunu duymuşlardır! Bakanlar Kurulu, bu komisyonca saptanan ku rumsal aynm Hstelerini onavlamış ve Sosyal Sigor talar Kurumu da, «Devlete verilmiş asli ve sürekli bir kamu hizmetınl genel idare esaslanna göre yürütmekle yükümlü lrurumlar» listesine alınmıştır. Sosyal SigOTtalar Kurumunda tartışma işte bu noktada başlamıştır. MüdüTİer Kurulu, kendisint, «Komisyon» yerine koyarak, Kurumda işçi statiisüyle çalışanlann memur sayılmalanna karar vermiştir. Sosyal Gttvenlik Bakanı «Mudürler Kurulu karannı onaylamadun» diyor. Diyor amma, tşçiler direnişe geçtilüerl için, Kurum kapısından içeri alınmıyor. Kurumun kapısında toplum polisleri bekliyor. îşçiler, bahçeden merdivenlere doğru adımlannı atsalar, hemen gelip vakalanna yapışacaklar. Işçıler direnışe geçtiklen için disiplin suçu işlemişlerse, DisipUn Kurulu karan gereic mez mı?. Dagbaşında değil, Sosyal Sigortalar Kurumun da oluyor bunlar • KALORÎ ZayıHamak isteyenlerin artik açhk re'jtni yapmalanna oerek yoktur. Doktorlara aöre zayiflamak isteyen bir insan günde 2.800 kalori alabilir. Ancak jtmnastik ya da yürüyüşle 2.500 kalori kadar bir rniktan tüketmesi aeABD ve (lA'NIN ROLÜ rekmektedir. Böylece ortaya ctlcan Îtalya'nın siyasal yaşamında son olarak ortaya günlük S00 700 kalorilik açik ile çıkan önemli bır unsur da ABD"nin ve CIA'nın insamn 6080 oram verme. dolaülkedeki laaliyetleri konusunda yapüan insiyle de ayda 2 2.5 kilo îaj/ıflama dlanağı belrrmtkteâir. Dofctoraçıklamalar olmuştur. Komünistlerin italya'da da lar bunun ötezinde bir zaytflama da etlrin bir duruma gelerek, aynı boyutlarla tempotumt tararh btılmaktadırlar. olmasa da Porteldz'e benzer bunalımlann doğmasını istemeyen ABD'nin CIA kanalıyla sağ • YAGLAR SismanUğm neve merkez partilerine maddi yardımda bulunduğu âerileri, yağ tobafcaîanmn vücuda IKJyıiış bicimmden anlaşilmafcfadır. öne sürulmüş, ancak bu iddia neo faşist parti Yanak. boyun ve gövdedeki yağdışmda bütün dığer siyasal örgütler tarafından lar fatla beslenmeden oluşmakta, şiddetle reddedilmiştir. karinda ortaya çikanlar ise aindiBir televizyon yayınında bu konudakl bir soruya rim sistemindeki bir boîulclufcfan karşılık veren CIA'nm görevinden alman Eaşkanı kaynaklanmaktadırlar. KalçalardaWillıam Colby «CIA ttalya'da son aylarda hiç bir fci yağlar <nsanın fazla oturduğunu harcama yapmamıştır» demiş, böyle bır göstermekte. yağlartn bütün vügirişimin gelecekte olup olmayacağı sorusuna ise cuda yayuTnası ise sinirsel bozukkarşılık vermemiştir. lıtfclann somıcu oirnaktadn. • KAL1T1M Bilim adanlan ERKEN SEÇiM çişmanltğtn kahtrm voluyla da baİtalya'da siyasal bunalıma. çözüm getirmesi badan oğvla aeçebildiğini kamtlaedılen bir erken seçım olasıhgına da sosyalistler mışlardtr. Tazla gtâa almadığt haldışında kimse yatkın görüntnemektedir. Bu de şişmanlaj«n çok sayıda aenç seçimlerden Komünist Parti'nin kârlı çıkacağı bunu babalanndan devralmaktabütün gozlemciler tarafmdan belirtilmekte, ancak dır. bu partinin yönetimi böyle bir gelişmeyi kendi • HORMO.V.4L SAT.GILAR însiyasal stratejileri açısından elverişli sanlarm vücut denaesini jayıfiotbulmamaktadır. Hıristiyan Demokrat Parti ise ma yönünde belirleyen salgı fipoliplik hormon larafınâan saçlankesm olarak kayba uğrayacağını bildiği içtn Tnaktadır. Bu falpmtn yetersh olerken seçim istememektedir. ması âurumttnda da şiçmanîıJc ba«Sosyalistler ise yerel seçimlerdeki küçtik lamakiadtr. Biltm adamları bıı salilenlemelerini genel seçimlerde de sağlayacaklan fltyı vaoav tıöntfmlerle s/7ğ'amTumudundadırlar. Ancak çeşitli gozlemciler ya çahşmaktadrrlar. Ancak henüz sosyalistlenn bu göriişünün gerçekçi olmadığım basanlt bir sonvc ahnamam\st\r. öne sürmektedirler. • Z4YIFL.4MAK JSTEVEVLERB italya'da milyonlarca işçinin greve hazırlandı&r Y4SAFCLAR Rasfanm zoyıflıfc bıldırılmektedır. Dün Kimya Sanayünde çalışan küriine başlamartan önce mutlaka 350 bin işçinin dört saatlık grevıyle başlayan bir doktora oörünmesi öneritmekteprotesto eylemlerine giderek 3,5 müyon d'rr. Çunkü düsük kalorîli yiyecekişçinin katılacağı açıklanmıştır. İşçı Sendikalan lere dayanan bir kiiriın uyou\anda Komünist Parti gıbi yaratılan hükümet mast durumvnda. Szeüikle hormobunalımının zamansızlığını eleştirmekte ve r\al nedenlerin j/o( açtıöı sişmanuzun dönemli yatınm planlarının bir an önce hklarda cok tehlikeli sonuçlar douygulamaya konulması %e enflasyomı önleyıcı ğabilmektedir. Büim adamlarina tedbirler alramasını istemektedirler. oöre. yeşî! 'ebzelerin cok mifctar(Dış Haberler Servisi)! da çiğ olarak yenmes', koıit hasla İNGiliZ SAVAJ MMiLERi Adalet Bakanı, bir detrit mahkemestnden gelen geçicî bir raporu inceledikten sonra bu Oörüşünü açüdamıştiT. Raporda, bir tdanda devnye gemisınin kaptan ve •mürettebatınm Ingüiz savaş gemilertnin faaliyetleriyle ilgili tanıklıklan yer almaktadır. Adalet Bakanı bu konuda kesin karann Parlamento Dışişleri Komisyonu ıle hükümet tarafmdan verileceğini sözlenne efclemiştir. Izlanda baltfcçılUc sulanm 200 mıle çılcarmış ancak ingiltere bu kararı tanımayarak bu sularda balıfc avlayan lngüiz gemilertni. donanmaya ait savaş oemileri ile koniTTMifcfodır. • SOHRA NE OLDU! Toplu Sözleşme Grev ve Lokavt Yasası, 1963 yılında yürürlüğe konuldu. Bu tarihten sonra, işçiler toplu görüşmeler yoluyla haklarını elde etmeye başladılar. işçiler ekonomik bılınç yanmda siyasal bilinçle de hareket etmeye başladılar. İşçilerin siyasal bilinçlenmeleri. Türkîş taratmdan «partilerüstü politika» olarak adlandmlan bir tutumla önlenmek istendi. Ancak Demirsoy • Tunç ikilisinde simgeleşen bu anlayış, günden güne etkinliğinl yiürmeye başladı. Toplu sözleşme düzeni içinde Türk işçi sınıtı, ilk kez rahat bir nefes aldı. tşçiierin sosyal koşullan, kısa sürede memurlann sahip bulunduklan koşullan aştı. Devlet, memurlann örgütlenmelerini baskı altuıda tutabiliyordu. 1969 yılında Türkiye öğretmenler Sendikası bütün Türkiye'ye yayılan boykot eylemine girişti. Bu siyasal iktidar içm bir çeşit «alârm» oldu. Ne yapıp yapıp memur sendlkalannı kapatmak gerekiyordu. 12 Mart balyozundan sonra ıktidan ele geçiren asker sivil yönetıciler. memurlann sendikal haklanm ortadan kaldırdılar. LUNS, İZUNDA'YA GiDECEK Bu arada NATO Genel Sekreteri Joseph Luns, hlanda hükümetinin çağnsı üzerine. bu ülke ile Ingiltere arasında balıkçüık konusunda meydana gelen anlaşmazlığa üişfcin görüşmelerde bulunmak üzere pek yaktnda Reykjavik'e gidecektir. NATO Olağanüstü Konseyinin aylardtr hlanda i!e lnoütere'yi fcarşı karştya getiren «Morina savası» konusundaki olağanüstü toplantısmdan sonra yaytnlanan bfldirisinde ıse. üye ülkelerin sadece iki NATO tiyesi arasındaki üişkilere değü. tüm Atlantik htifaktna zaraflı olabiiecek bir anlaşmazliktan duydukları kaygüar betirtilmefcte. tnldiride Genel Sekreter Luns'un yapacağı ziyaretlerin her iki tarafı da tçok âcü> bir çözümu bulmaya yöneltmesi düenmektedir. (aa) Çeşitli liriksel ve ruhsal hastahklar, vücudün belirli bölgelerinde yağ tabakalarının birikmesine yolaçıyor... Uğına yo{ açmafctadtr ve rejim yaparken açhk hıssi dumdmanası gerekir. U SİNİRSEL Şt$MAyllKLAR Bu tür nedenlere aayanan şişmtmlıklar giderek çoğalmaktodır. Gıınlük yaşantısı içindeki çeşttli üzüntülerriea a'oğan, stkilan. bunalon kışiler genelhkle sakmleşmek ıç'ın bir şeııler yemefctedir. • ZAYIFLATICI HAPIAR Bu tür haplar bilerek kullaruldığında yararlı olmakta ve şişmanlamatn önlemektedir. Ancak bu konuda da doktor aözetimi mutlak biçimde önerümektedır. • KtLO ÖLÇÜ MÜ? Büim adamlarma göre şışmanlığın asıl ölçütü bazı vücut ölçülerıyle saptanabilir. Kadınlar ıçin goğus çevresimn kalçadan 5 cm.. bei çev resmin ise kalçadan 30 cm. eksık otması gerekmektedtf. Nitekim son dünya güzellık kraliçesimn ölçülert de aoğüs 85, bcl 61. kalça 91* dir. Erkekler içm de göğüs kalça farfonm a. bel kalça larktnm 15 cm. olması aerekmektedir. • FAZLA KÎLOLARI ATMAK İÇİN ÖĞİ'TLER Büim adamlan şişmanlamak istemeyenlere cok yememekle birlikte. fazla da az yememelerim öğüüemekledirler. Buna gore günde üç oğün yemeli, yemek aralarmâa bir *eyier atıştırmaktan kaçınılmahdır. Aynca unlu, yağlı ve şekerli yiyeceklere rağbel etmemelı. günde en çok 50 gram ekmek yemeli: bosıt ve dengeli bir beslenme rejımı uugulanmah. yaâ. proteın ve karbon tıidrattan olusan beşın ipadde^erınde ölçülü davranmah: îımnastuc ve yürüyüslerle kaslar sik stk horefcet ettirilme'idir. (Dış Haberler Servisi) AMAÇ NEYDi'. Amaç, çalısanlann örgütlenmelerine, dolayısiyle bilinçlenmelerine engel olmaktı. Memur sendikalan kapatüdı. Bu kez işçi suulı üzerinde oyunlar başladı. İşçi • memur aynmı, Türktsin uğraşı konulanndan biridir. DİSK'in ana sendikalan, çoğunlukla özel kesimde örgütlenmistır. DİSK belki bu nedenle işçi memur aynmına, geregi kadar önem vermemektedir. Sosyaltş Sendikası tse DİSK üyesidir. özcan Kesgeç, bir süre DİSK Başkanvekilliğınde de bulunmuştur. Buna rağmen DtSK bu konuda gereklı girişimlerde bulunmamaktadır. tşçi memur Konusuna asıl sahip çıkması gereken öTgüt Türkîştir. Fakat Türkİş, siyasal nedenlerle, Sosyal Sigortalar Kurumundaki direnişe sahip çıkmamaktadır. DtSK, Sosyalîş'i gereği kadar desteklememiş ve bu olayda bazı Konfederasyon içı nederüer de etkilı olmustur. Kapitalist ülkelerde işsizlik giderek artıyor So\7et Komünist Partisl rayın orfjanı Pravda gazetesiııde Rudoll Fuçkov imzasıyla yer alan Batılı ülkelerdeki işsizliğe ilişkin yorumu okurlannuza sunuvonız: «tluslararası Çaüşma Örgütünün verilerine göre. aralarında lg Avrupa iilkesinin yanısıra Anıe rika, Kanada, Japonya, Avustralya ve Yeni Zelanda'nın da bulunduğu yiiksek gelişme düzeyindeki 23 kapitalist ülkede işsiz sayısı bir yıl içinde G müyon artarak, 17,1 milyona ulasmıstır. Araştırmada, bu rakamın, son 40 yıl içindc resmen kavdedilmiş işsiz sayılan arasında en >ük.seği olduçu da belirtilmektedir. Rakamın içerdiği gerçek kendiliğinrien ortadadır Kapitalist dünyada iş alanlarındaki kısıntı, hâlâ bir işc sahip emekçiler üzerinrieki sömiiriinün kaçınılmaz olarak daha da vnğunlaşacağı anlamuıa geldiği gibi, bu aynı zamanda, kapitalist ülke emekçilerinin yaşama düzeyletinde ciddi bir düşiişün de göstergesidir. Kapitalist ekonotninin yakın ;eleceğini şu ya da bu ölçüde olumlu gören Batılı uzmanlann sesleri de gittikçe daha az işitilir oldu bugün. Geçenlerde. Batı Alman ekonomistletinin başta çelenlerinden oluşan «beş bilgeler» kümesinin, Batı Alman ekonoınisinin bueünkü dunımu vc gelrceği konusunda bir raporlan yayiniandı. Batı hasınında hu rapora verilen önrmi anlamak çiiç defil. Çünkii bu ülke, öteki kapitalist ülkelere oranla bir parça daha konjonlrtür ve döviz dençesine sahip olduğu için. uzun bir süreden beri Batı Avrupa'mn «ekonomik lokomotifl» savılagelmiştir. l 1 Akupunktür INFORMATION ile anestezi bütün dünyada yaygınlaşıyor Çin Hallc Cumhuriyeiinin göruşlerini yansıtan Pekin Informaiion dergisinde yer alan, Çin'dc uzun süredir kullanılırken lüm dunyada yaysınla^an «iğne ttdavisi» (akupunktür) hakkındaki yazıyı özet olarak sunuyoruz. Sri Lanka'da, başkenH«ki bir hastanede üç doktor kısa süre önce bir göğüs ameliyattm akupunktür anestezi ile basarmışlardır. Büiün ameliyal sürcsince bilincini tam olarak koruyan hasta, doktorlara yardımcı olmustur. Mısır'da, Iskenderiye Üniversitesi Hastanesinde de bir sezaryen doğumunda benzer başarı sağlanmışlır. Hasta, daha önce aynı koşullarla, ancak kimvasal anestezi ile gerçekleştirilmek istenen doğumlarda çocuklarmı ölü doğurmusiu. Akupunktür ile anesteıi bazı Latin • Amerika ülkelerinde de avm biçimde yaygınlaşmaktadır. Perulu doktorlar, bazı tiroid tümörlerinin ve yumurtalık kistlerinin alınmasında bu yöntemi kullanmıslardır. îtalya'nın ünlü tıp merkezlerinden olan Tgrin'de, aynı zamanda televiryonda da verilen, akupunktür anestezi ile yapılan bir sezaryenle doğumun başarısı gazetelerde de geniş ölçüde yer almıstır. Batı Almanya'da bir tıp merkezi de aynı anestezi yöntemiyle 120den çok kalp amellyatını basarmıstır. Bir Çin tıp heyeti de aynı yerde blr açık kalp ameliyatında bulunmus ve sonuçtan duyduğu memnunluğu belirtmiştir. Bu alanda klinik deneyler» girişen İlk ülke Ja İPEKIN 1 Bakın, söz konnsu uzmanlann raporuna nereye gidiyor bu «lokomotif»: 19T6 yılı UreUminde belli bir selişme öngörülmekle birlikte; Batı Almanya'da zaten bir milyonu aşmış olan işsiz sayısında bir azalma olmayacak. Enflas>on düzeyi olarak nisbeten yiiksek olmayan yüzde beş oranı öngörülmekte. Fakat bu da ücretlerin artmaması koşuluyla söz konusu olabiiecek.. Bu verilerden yola çıkan basın, emekçilerin yaşam düzeyinde bir düşme olaragı, Batı Almanya lç pazannın genişlenjeyecegi, üretimde bir yükselişin ancak ihracat artışı voluyla serçekleşebileceği. bunun da kapitalist rekabrt koşullannda öteki ülkelerin ekonomileri üzerinde ciddi bir baskı jaratacaği sonuçlarına vanyor. Bu baskı da bir kar sı baskıya yol açacak doğal olarak. Demek ki. Batı Alman etconomisinin gelişmesi konusundaki tah min, blr soru işareti taşıvor içinde. Yine uzmanların belirttiklerine göre, gelecekteki beş vıl süreslnce üretimdeki gelişmenin nllık ortalama temposu yüzde beş oranını geçmezse, işsiı sayısı iki milyona yükselebilecek. Öteld kapitalist ülkelerin çoğunluğunda dunım daha da ciddi. Güçlükleri aşabilmek için «büyük işadamı» kodamanlan. tek bir yol öneriyorlar ger çekte: Emekçilerin haklanna ve Relirlerine daha fazla saldırmak. Gpleceh konusundaki tahminterin de hem işsizlik artışı, hem ücret dondurulması. hem de enflasyon bulunuşu bir raslantı defil. Fakat, eski reçetelere göre hazırlandıklan belli olan bu acı ilâçlan geniş viğınlann vumuşak bashlık la kabul edebUeceklerin) soylemek kolay defil pek..» ponya olmustur. On kadar tıp merkezinde bu tür hirtden çok işlemin gerçekleştirildiği bildirilmektedir. Akupunktürle acıyı yok etme deneylerinden yola çıkan tıp emekçilerinin çalışmaları sonucu akupunkturun böylece bir anestezi yontemi olarak da kullanılması sitğlanmışiır. Çinli doktorlar bu çalışmalarında Balılı doktorlarla da işbirliği yaprnıstardır. Bilindiği gibi iğnelerle acıyı dindirme yöntemi Çin'de tıbbın bin yıldır kullandığı bir yontemdir. 1971 yılında, bu yöntem için yapılan çaltşmalarda sağlanan basarıların gazetelerde ysr alması üzerine, olay Batılı tıp merkezlerinin de dikkatini eekmiştir. Binlerce uzman deneyleri ve klinik uygulamaları incelemek amacıyla ülkemize çelmislerdir. Henüz kesin olmayan veritere göre, yirmiden cok ülkede bu uygulamanm basarısı genis yankı uyandırmıs, binlerce islemde kullanılmıstır. Akupunktür ile anestezi bundan böyle bütün halkların sağtığının hizmetindedir, uluslararası tıp mirasım zenginleştiren blr unsurdur. Bu konudaki billmsel iletişim de getismektedir. Şu anda yabancı ülkelerde, akupunktür konusunda yayın yapan otuzdan çok dergl vardır ve bu amaçia her yıl bir çok uluslararası kollokyum loplanmakiadtr. Kuramsal araşlırmaları ilerletmek İçin birçok ülkede bilim adamları özet örgütler kurmuslar ve akupunktür ile anestezm ^ etkileri kuramı üzerinde farklı varsayımlarda bulunmuslardır. Bütün bu gelişmeler blzim tıp emekçtterimizl, bu alanda yeni katkılarda bulunmaları için cesaretlendirmekledir. EK KOLAY YOL îşçileri memur yapmak, siyasal Iktidar İçin, siyasa) bilinçlenmeyi önlemek ıçın başvtırabileceklerı en kolay yoldur. Bunun ıçın de Sosyalİs seçilmiştır. Sosyallş Sendikasına feayıtlı üyeler Sosyal Sigortalar'da çalışmaktadırlar. Sosyal Sigortalar'da işçilerle ilgili ışlemler yürütülmektedır. Bir grev yapıldığında, işçilerle yine işçıler karşı karşıya geleceklerdir. Bu konu için Sosya! Sigortalar Kurumu"nun seçilmiş olmasının bir başka nedeni de, Türkİş' in takınacağı tutumun bilinmesidir. Halil Tunç, SSK'da işçı • memur aynmından doğan sorunu «ideolojik» nedpnlere bağlayarak ışin içınden çıkmıs ve işçi sınıîına KaTşı bir yeni günah daba işlemiştir bu tutumuyia. Sosyallş Sendikası böylece tek başına bırakılmıştır. Milliyetçi Cepne iktidan, işçi • memur aynmı konusunda kullandığı yetkileri 12 savılı yasa hükmünde karamameyle CHP • MSP ortafclıfrndan devralmıştır. Yukarıda da özetlendigi gibi, kimlenn ışçi, kimlerin memur olduğuna karar verecek organ, hükümete baglı tse, bu durumda çalısanlann hiçbir güvencelen yok demektir. CHP, bilerek ya da bilmeyerek, Işçi memur ayrımmda sağcı hükümetlere cok sağlam blr silâhı eliyle teslim etmiştir. CHP • MSP döneminde ekilen şimdi biçilmektedir. Böylece. grev hakkı iktidar eliyle kısıtlanmakta ve sınırlanmaktadır. Y A RI M : UZMANUB N£ DİYOR!