15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
İKÎ CUMHURİYET 14 Ağustes 1975 «Biz tüccar bir milletiz. Kutuptakilere buz dolabı, ekvatordakilere kalorifer satarız.» Bunu bana 1948 yılı başlannda, Türk Ordu•una gönderüen ilk parti barp araçlannın deTtr ve tesliml işleminde bulunurken, bir Amerikan yüksek görevlisi söylemişti. Brooklyn liman anbarlannm bulunduğu genlş meydanı dolduran, yüzlerce tank, motörlü araç ve topların insana verdiği heyecan içinde bu sözün anlamını o zaman pek kavrayamamıştım. Yülar geçerek Birleşlk Amerika ile askert ve iktisadi llişkilerimlz artıp bu yolda birçok acı deneylerle karşüaştıkça, bu sloganı daima hatırlar ve kapsamını kavrar oldum: «Amerika müşterinin istediği değil, kendi istediği malı zorla satar.» 1975lerde Birleşik Amerika, TUrkiye fle yaptığı politiko militer alış verişte bugün daha da ileri gitmektedir. Içişlerimize ve ulusal güvenlik politikamıza kanşmakta ve ona yön vermeye yeltenmektedir. Devletler arasında en doğal çözüm aracı olan anlaşma ve uzlaşma yollannı kapayarak, bu alanda zora bas vurmaktadır. Bu bakımdan Kongre'nin Türkiye'ye karşı uyguladığı, askerl ve ekonornik ambargo, henüz bir başlangıca da benzemektedir. Amerikan ambargosunu öbür NATO müttetefiklerimizin de izlemesi olasıhğı gözden uzak tutulmamalıdır. Nitekim, geçenlerde yapılan Avam Kamarası toplantısında, îngilîere'nin Türkiye'ye karşı bir silâh ambargosu uygulayıp uygulamıyacağı hükümetten sonılmuştur. Türkiye'ye karşı tutumunun ve düşüncesinin ne olduğu, Kıbrıs için yapılan Cenevre toplantılarından bilinen, İngiltere Dışişleri Bakanı Callaghan'ın verdiği cevap bu bakımdan oldukça 11ginçtir. Callaghan: «İngiltere'nin halen Türkiye'ye silâh satmadıgını bildirmiş, bununla beraber bazı îngiliz firmalannın iki veya üç yıl sonra yurürlüğe girebilecek bazı anlaşmalar için Türkiye ile temaslar yaptığını» söylemiştir. Callaghan bu sözleriyle İngiltere'nin hukuken değilse bile fiilen Türkiye'ye karşı iki veya üç yıl süreli bir ambargo uyguladığını açıklamış bulunmaktadır. Fransa'nın ilgisizliğl bir yana bırakılacak olursa, bugün Türkiye'ye silâh ve yedek parça bakımından yardımda bulunabilecek veya silâh satabüecek durumda yalnız Almanya ve Italya gibi müttefiklerimiz kalmjştır. Fakat yann onların da Amerika'mn baskısıyle, Callaghan gibi konuşmayacaklanm kimse temin edemez. Kendi çıkarlarmı her türlü ahlftki değerlerin üstünde tutan, TermoNükleer güce sahip bir SüperDevlefin bu konuda ne kadar ileri OLAYLAR VE GÖRÜŞLER Gerçekçi Bir Koalisyon Refik TULGA Orgeneral> gideceği kestirilemez. Bununla beraber, Türkiye ile Amerika arasmdaki coğrali mesafenin büyüklüğü, Türk ulusunun gurur ve tarihi mirası onun, 1958lerde Lübnan ve Ürdün'e, 1963'te Küba'ya, 1973'te Ortadoğu'ya, 1975'te Kamboçya'ya karşı uyguladığı saldırı hareketlerini bize de uygulamasına olanak veremez. Türkiye gibi kararh bir ulusu yolundan çevirmek ve isteklerini zorla kabul ettirmek her devletin basaracağı kolay bir iş değildir. Ulusal Kurtuluş Savaşımız bu gerçeği dünyaya. ve son Vietnam Savaşı da aynı gerçeği Birleşik Amerika'ya öğretmlş olsa gerektir. Amerika'nın bize karşı takındıgı bu affedilmez sert tutumun nedenleri, son yirmi beş yıllık iç politika tarihimizin ve politikacılanmızın kötü yönternlerinden ileri gelmektedir. Son yirmi beş yıl içinde ATATÜRK ilkelerinden verdikleri türlü ödünler ve aldatıcı vaatlerle iktidara gelen hükümetler, temelsiz bir kalkınma gösterişinin, finansman kaynaklarmı, memleketi ipotek etme bahasına dışardan sağlamada bulmuşlardır. Ikili anlaşmalarla Türkiye'yi yakın ve kudretli bir komşuya karşı, harp zamamnda nükleer bir harekât üssü, barış zamanı için elektronik harp üssü haline sokmuşlardır. Vatanm savunması için her devlet, kendi topraklan lçinde istediği şekilde harbe hazırlanmak inisyatifine sahiptir. Oysaki, ikili anlaşmalar Türkiye'nln değil, yalnız ve sadece Birleşik Amerika'nın nükleer güvenliği için yapümıştır. 1965 yılından 1967 yılına kadar Genelkurmayca ikili anlaşmalara karşı sürdürülen düzeltme çabalan, Demirel Hükümeti tarafından engellenmiş ve Genelkurmay'da bu üsler ve ikili anîaşmalan düzeltmek için uğraşan ekip tasfiye edilmiştir. Bu suretle bir kompromıden başka bir şey olmayan 1969 anlaşması meydana getirilmiştir. Menderes • Zorlu Polatkan Uçlüsünün ve hele Menderes Zorlu ikilisinin bu alanda işledikleri çok büyük suçlar vardır. Amerikahlarla yapılan öyle anlaşmalar vardır ki, bundan ne Hükümetin, ne Meclisin, ne Genelkurmay'ın ve ne de Dışişleri Bakanhğı'nın haberi olmuştur. Örneğin çok önemli üslerden birisi, yalnızca Başbakan ve Dışlşleri Bakanı'nın sözlü izinleriyle kurulmuş, sonradan bu yazılı bir belgeye bile bağlanmamıştır. Türkiye'yi tehlikeli bir atom hedefi haline getiren, milyonlarca Türk'ün haymtma mal olacak böyle bir riskin karşıhğında, gerek ulusal güvenlik bakımından, gerekse ekonomik kalkınma için yeterince çıkar sağlanaraamıştır. Her istekleri en geniş olanaklarla karşılanan Birleşik Amerika, bu kolay ve ucuz müşteriye gereken malı değil, kendi İstediği malı zorla satmıştır. Menderes Zorlu döneminde Türk Genelkurmay'ında bu alış verişe karşı gelenler, Demirel döneminde olduğu gibi «Amerikan düşmanlıgı» ile suçlandınlarak tasfiye edilmişlerdir. Bugünkü ambargolann ve politilc yalnızhğa itilişimizin kökeni bu iç politika çıkarları için, dış politikay; araç olarak kullanmak isteğinden doğmaktadır. Dünya görüşü kıt, devlet yaşammdan uzun deney geçirroemiş bir tatam sayın kişilerin, oylan oy ve iktidar penceresinden seyretmeleri, üzulerek söyleyelim ki, bugün de süregelmektedir. Son Helsinki toplantısında Türk diplomasisinin uğradığı yenilgi; plansız. hazırlıksız blr tutumun sonucudur. Çalışmalarının ağırlık noktasını politik kavga »e kuru lâf düellosuns veren MC Hükümetl, bütün kapılan kapamış ve yalnız kalmıştır. Bu olay devlet yönetimlnln ve devlet lslerinm, gündelik poliükacılara bırakılamayacak kadar ciddl bir İş oldugunu artık bize öğretmelldir. Yirmi beş yıllık acı deneylerin ışığında, devlet yönetiminin sarsmtısız yürümesini sağlamak için, uzun ve kısa vadede aîınacak bir tak:m düzeltmelere gitmek zorunluğu vardır. (Dünyamn nereye gittiğinl ve yurdunun durumunu yoramlayabilecek, ulusal biltnce ulaşmış kadrolar, elbet ilk akla gelendir.) Uzun vadeli düzeltmelerin başmda: 1361 Anayasası (değiştirilmemiş biçimiyle> tam uygulanmalı ve devletin reorganizasyonu bu doğrultuda yapılmalı. Kısa vadede aîmacak tedbirlerin başında ise, yetersizliği, ödüncülüğü, ener.iisizliği bugüne kadarlri tutumuyle beni olan MC Hükiimeti iktidardan çekilmelidir. Onun yerine Millet Meclisi'nde en fazla oya sahip parti basfcanının yönetiminde akla uygun bir KOALtSYON HÜKtİMETİ kurulmalıdır. Ancak böyle bir hükümet, Türkiye"nin bugün karsısmda bulunduğu üç ana problemi çözümleyebiür: (T) Bu problemlerin başmda, Amerika Birleşik Devletleriyle ve onun izinde yurüven NATO müttefiklerimizle gelecefcteki tlişkilerimizin ne olacağı sorunu gelmektedir. Türkiye fçin. veni dış politika yönleri ve seçenekler ^a!ternatiflf>r> üzerinde kesin karar verme *orunlu*u doğraaktadır. CT) Yunan silâhlı kuvvetlerinde ve özellikle hava kuvvetlerinde son zamanlarda elde edilen üstünlük, Türkiye'nin Rüvenügi için çok tehlikeli bir durum yaratabilecek istidattadır. Türk Hava Kuvvetlerlnin güçiendirilmesi, her ne bahasına olursa olsun sağlanmalıdır. Uçaksavar füzeleri dahil, yeni ve modern uçaKann elde edilmesi için Batı ve Dofu kaynaklannda araştırmalar yapmak ve satın alma olanaklan yaratmak zorunluğu vardır. (î) Kıbns sorunu, Üçüncü Vlyana konîeransırun ışığında kesin karar safhasına yaklaşmaktadır. Bu alanda. kabul edüebüir en küçük toprak ödünü. merkezi hükümetJn yetkileri gibi ana meselelerde karar sahibi, kuvvetli bir hükümer gerekmektedir. Bünyesi içinde türlü yönlerde esen riizgârlara yelken açan bir cılız hükümetle bu ana davalan çözmeye olanak yoktur. Türkiye'nin çabuk çözüm bekleyen sorunlan için, enerjik. kudretli ve kararlı bir hükümete şiddetle ihtiyaç vardır. YÜKSEK KALİTELf YAZI MAKİNALARI İLE SÖHRET KAZANMIŞ OLAN TRiUMPHADLER VERTRİEBS GmbH. Hatı Almanya cep, masa ve şeritli elektronik hesap makinalan uvgun fiatlarla satışa arzedilmiş bulunmaktadır. Türkiye. genel müınensiU: Firmasının üstün kalitcde vc zarif yeni modc! DİMfl TİCfiRET A. Ş. Okcumusa Cad. \ o . 4, Şişhane Tc!.: 444381 440598 fYeni AJans: 1595.'6377> V K F A T T.BJM.M. eski Reis Vekillerinden Bursa Mebusu Rafet Canıtezie, Sabiha Canıtez'in oğlu, Aliye Yener'in ağabeyi, Hadı Yenerin kajınbiraderi eski Kaymakamlardan, FERIDUN CANITEZ 12.8.1975 gecesi Hakkm rahmetine kavuşmuştur. Namazı 15.8.1975 Cuma günü öğleyin Beyazıt Camiinde kılındıktan sonra cenazesi Edirnekapı Şehitliğinde aile kabrine defnedilecektir. Cenabı Hak rahmet eyleye. Çelenk gönderilmemesi rica olunur. A î L E S t İsveç, Ecevit'i Bekliyor OKTAY AKBAL Evet Hayır Onlisans OğretimiveUniversiteye Giri D ünya Bankası raporlan re derse desin, Türkiye tercihıni endustri yönünde yapacaktır, yapmıştır. TJluslararası Imar ve Kalkınma Bankasının Barker Raporu diye tanınan Türk:ye ekonomisi adlı raporundaki, örneğin «Sanyer Projesi tahakkuk ettirilmelidir. Bunun ötesinde, enerji konusunda gelişmelerin an cak pek müstacel mahalli ve sınai ihtiyaçlann tatminı bakımın dan mevcudiyetlerine lüzum hissedilen nisbeten küçük tesislere hasredilmesi lâzımdır...» (1). Veya «...Petrol araştırmalan için a>nlan ve muhim petrol kaynaklarmın mevcudiyetine dair sarih dellller elde edilmedikçe sıkı bir surette murakabe edilmesi ve asgart seviyede tutuhnaEt gereken cüzl meblâğlar...» veya, endüstride «Bu sahadakl âmme yatırımlannın süratle azaltılması lâzımdır!...» gibi tavsiyelerine rağ men Türkiye Keban Barajını, 2. ve 3. çelik tesislerini kurmuş, en düstrileşmeyc karar vermiştir. Aynı bankanın 1973 raporu da öteklne benzemesine, tanmı öne almasma rağmen bu olacaktır. Zira her yıl bir buçuk müyon genç insana, lş, 1985'e kadar bugünkU TUrkiye nüfusuna yakın olup, şehirlere yerleşecek halka (30 milyon) ev, iş, giyecek, yiyecek ve eğlence yetiştirmek zorundadır. Endüstrileşme ise insanlann egitimine, yeni yeni mes leklerin ortaya çıkmasına, eğitim düzeyinin bu isteklere göre ayarlanmasına sıkıca bağlıdır. (Cumhuriyet: 6387) sveç'te en çok duyduğum ad, Bülent Ecevıt'inkiydi. Orada yasayan Türkler olsun, karşılaşmak, konuşmak olanağını bulduğum Isveçliler olsun hepsinın dilinde onun adı rardı. Ecevit gelecekti, îsveç Ecevit'i beklıyordu, Sosyal Demokrat lider Sosyal Demokrasinin en güçlü ülkesi İsveç'te büyük ilgi uyandıracaktı. Hep böyle diyorlar. Başbakan olarak gelemedi, muhalefet partisi lideri olarak gelsin diyorlar. O kanıdayıra ki, Ecevit'in Isveç'e yapacağı bir gezi, İsveç sosyal demokrasisinin liderleriye yapacağı göruşmeler yurdumuz için çok yararlı olacaktır. Bu arada Ecevit'i eleştirenler de var. Bunlar daha çok Yunan etkisine kendini kaptırrnış kişiler. Belçika asıllı bir yayıncı bir türlü anlayamıyordu sosyal demokrat Ecevit'in Kıbrıs'a nasıl çıkartma yaptırdığma. Mademki bir insan sosyal demokrattır, savaşaraaz: Savaş karan alamazmışl Bir masa başmda içkiler içerek uzun uzun taruştık. bu konuyu. Yunaa cuntası, daha doğrusu Yunanistan'daki faşist yöneura Ecerit'in bu davranışıyle yıkümamış mıydı? Bunu hatırlattım, «hayır» dedi. Yakın tarıhin en açık gerçeklerini bile değiştiriyorlar. Yunan propagandası çok etkili. Herkes biliyor, Kıbrıs'a Türk askeri çıkıp da Sampson'u devirmeseydi, adanm üçte birinden büyük parçasını kurtarmasaydı, ne Makarios adaya geri dönebiiirdi, ne de Yunan faşist cuntası tepe taklak olurdu. Belçikah yayıncıya bunu benimsetmek güç oldu. Baktım, direnmesi bir çeşit bağnazlık halini alıyor, «Siz bu konuyu gereği gibi incelemennşsiniz» dedim geçtım. Sverige Radyo, yani isveç Radyosu'nda karşılaştığım ilgililer Ecevit'i hayranlıkla, sevgiyle amyorlardı. Gelmeliydi, buraya gelmeliydi, diyorlardı. Kısa zamanda, msancıl, şair, aydın, inandırıcı bir kişi olarak Bülent Ecevit kendini İsveç kamuoyuna tanıtmış, se\'dırmiş, benimsetmiştJ. Doğrusunu isterseniz bugün İsveç kamuoyunda adı büınen iki Türk var, biri Bülent Ecevit, biri de Yasar Kemal. Yıllardır Nobel'i aldı alacak diye haberler okursunuz. Gerçekten de önceki yıl Yaşar Kemal Nobel ödülüne epeyce yaklaşmış. Bir daha o noktaya gelebilir mi? Ya da başka bir yazanmız, şairimiz için aynı durum söz konusu olabilir mi? Orasını söylemek zor, Gözle görünen bir şey, Yaşar Kemal'in İsveç'te sevilen. okunan bir romancı olduğu. Î KLÂSİK ÜNİVERSİTELER, ÇOK AZ SAYIDA MESLEK'E İNSAN YETİŞTİRMEKTEDİR. OYSA SANAYİLEŞMİŞ ÜLKELER, ÇOK SAYIDA MESLEK'E GEREKSİNME DUYAR ÜNİVERSİTELERİ DE O YOLDA GELİŞİR. < 3.511 çok Ustün, % 781 UsS tün yetenekli, % 10"U kadan ise yeteneksiz kişilerdir. Ama ortaîamanın iki yanmdaki % 80'de meslek seçtmi önem kazanır. Mesleğe yöneltme ve seçim Bir mesleğe Rirışte, ona heves, sevgi ve yetenek aranması bazı istisnalar hariç o meslekte başan için şarttır. Para geüriyor diye mimar olan herkes iyi mimar olamaz; o halde ayırdıcı bazı seylerin aranması gereklidir. Bunun yolu da vardır: ¥ Bu kimse mimarlıga hakikaten egilimli ve yetenekli ise Ayasofya, St. Piyer, Süleymaniye, Londra Parlamento binası, Empire State Building, Partenon, Tac Mahal veya benzerleri hakkında sorulara cevap verebilmeli, Sinan'ı, Mikelanj'ı, Bernini"yl tanımıs olmalıdır. b Ingiltere'de olduğu gibi 6 konuda (iktisat, sosyal bilimler, mühendislik...) verilen matematik sorulanndan mimarlık ve mUhendlsIikle Ugili olanlan cevaplandırabllmelidir. c Verilecek küçük plan, pers pektif konulannı çizebilmelidir. Doktor olmak lsteyen de her gün radyo, TV, gazetelerde geçen tael11 başlı sağlık konulan (verem, kanser, sıtma, enfarktüs. tansiyon vs.) gibi hastaüklar veya, sulfonamid, antibiyotikler vs. konulanndaki sorulara cevap verebUmell ki Gbba karşı ilgüi ve bilgili oldugunu gösterebilsin. Bu ömekleri arttırabillriz. Mesleklerin çesidi, seviyeleri çogalınca ögrencüerin ve veülerin bunlar için ve okulu bltırdık ten sonra çalışabileceklen ış alanlan üstune daha Usedeyken broşürler, rehberlerle bilgili kıhnmalan, Universite giriş smavlarının da buna göre yeniden ele alınıp mesleğe yoneltici yönde düzeltilmesi gereklidir. Bu da yetmez: Öğrend bir ve İki nci sı nıflarda hangi dersleri alacak, bunların kredileri ne olacak, U sans ve lisansüstüne hangi fcrediler ile geçilecek? glbl sorunlar için de önemli çalısmalar ve bu sistemleri kullanan yerli ve vabancı kurumlar ile pîanlarr.aaa ve ayarlamada işbirliği yapürna sı gereklidir. Bir de öğretim Uye si olmayan dallar İçin yabancı öğretim üyesi getirilmesinin mall yönü de çözümlenmelidir. Onlisans sorunu gecikmisor. bu çalısmalara başlanıp, daha da gecikmesi yurdun ve gençlerin zaranna oldugundan. gerekll gayretin gösterileceğıni uraara. Dnutmayalım ki, ciddi çalışmaler ile yapılacak kanun değişme leri de zaman alıcıdır. (1) BARKER: Türk Ekonomisi, Kalkınma Programı tçin Talı 11 ve Tavslyeler. AlUletlerara 1 sı İmar ve Kalkınma Bankası, Washinsion D.C., Akın Matbaası, 1951: s. 289 • 90. Bayındırlık Bakanlığı Karayolları Genel Müdürlüğü I. Bölge Müdürlüğünden Keşan Siiıvri Istanbul yolu II. fcısım sıcak kanşım kaplama inşaatı işi, 15.943 151.00 Ura, keşil bedelle 2490 «ayılı Kanunun 31. maddesi gereğtnce kapah zarf usulü tle eksiltmeye konmuştur. İhale 8 eylül 1975 pazartes) gtlnü saat 11.00'de Bölge ldare binasında eksiltme komisyonunca yapılacaktır. Geçid teminat 492.045.00 liradır. BÛ Işe ait İhale dösyası Istanbul KUçükyalı'da 1. Bölge Müdürlüğü Malzeme Amlrliginden 50. lira mukabilinde temin edilebilir thaleya gireoekler satm aldıklan dosyavı teklil zarfı ile birlikte imzaladıktan sonra Komisyona vereceklerdır. tstekliler en geç 1.8.1975 günü mesai saatl sonuna itadar Bölge MüdürlügUne müracaatla verecekleri rtilekcelertne: Bayındırlık BaKanlığmdan alınmış ve süresi dolmamış <B) grubundan ve en az bu tşin ilk keşfi kadar müteahhitlik karnesi, bu isln İlk keşll bedellntn en az yansı kadar ayro mahiyette ts yaptığına dair belge (bu işln en aı İlk keşil bedeli kadar AB grubu karnesi olanlardan bu belge aranmaz>. 1 Yapı araçlan bildirisı (bildiride ana lnsaat maklnalannın sahibi olduklanna dair belgeleri lbraz etm«»len nra ile hariçten temin edilecek ana inşaat maklnalaa için oeyanda bulunmamaları) 2 Mall durum bildirisi, 3 Taahhüt büdirisl. 4 Teknık personel bildirisi. (Yukanda 1234 No.iu vazılı belgelerin bİ7rat mfiteahhit tarafından imzalanması şarttır vekâleten ımza edilenıer kabul edllmes) banka mektubu. ash veya noterden tasdlkli imza sirküleri kanuni İkametgâh belgesi ve iş veri çörme belgelerlnl ekliyerek bu ls için yeterhk belgesi almalan lazımdır. Ihaieye gireceklerin yeterlik belgeleri ile birlikte gedcl teminat (teminat banka mektubu ise selâhiyetll kişilerin lmzalan tasdikli olacaR ve banka Umıtl vazılacak) aslı veva noterden tasdikli 1975 yıh Ticaret ve Sanayi Odası vesikası, vekâleten ihaleye gireceklerin vekâletnamelerinı. istekü Dir ortaklık oldııŞn takdırde. bu belgelenne ilâveten sirketin ımza sirküleri veya vekâletnamesini (fotokooi kabul edilmez) ve şirketin birtnci ilsnımızdan sonra alınmıs rıall faalivet belgelerini hamil usulüne uygun olarak 2490 sayılı Kanunun gereğince hazırlayacaklan tenlif nektuplarını en gec ihafe saatmden bir saat önce Komısyon Ba?kanh?ınH vermelerl lâzımdır Postadaki gectkmeler nazan itibare alınmaz. Duvurulur (Basın: 20R56/6381) Prof. Dr. Sabahattin PAYZIN Ankara Ünl. öğretim Üyesi lsveç'te on binden çok Türk yaşıyor. Bir bölümü siyasal nedenlerle oraya göçmüş, bir çoğu da geçim endişesiyle... Siyasal nedenle gidenler İsveç hükümetince belirli bir geçim kaynağına kavusturulmuş. Ama Ecevit genel af çıkannca lsreçüler bu siyasal göçmenlere •Hadl yurdunuza» demiş, verdikleri yardımı da kesmişler. Geçim nedeniyle giden lşçiler, öğretmenler doğrusu öbür dış ülkelerdekl yurttaşlanmızdan çok daha üstiin blr düzeyde. Horlanmak diye blr çlrön sözcük vardır, Avrupa'nın bir çok ülkesinde Türk emekçisi olmak böyle acı durumlara katlanmak demektir. îsvecte de yabancılara büyük sevgi, tlgi yok elbet, ama Almanya'da, Hollanda'da, Fransa'da görülen o tepeden bakış, o horlama da yok. Yabancı işçiler, bu arada Türkler bizim toplumumuzda eörülmeyen bir konfor lçinde yaşıyortar, çalışıyorlar, çoluk çocuklannı yetiştiriyorlar. İsveç hükümeti Türk çocuklanm eğitmek için*Türk öğretmenlerl gorevlendirmiş. Bu konularda yapılması gereken bir çok iş, düzeltilmesi gereken pek çok sorun var. Bütün bunlar Türk hükümetinın ilgisine bağlı. Dedim ya, Ecevit başbakan olarak tskandinavya'ya gidebilseydi, bu yolculuk bir çok bakımdan yararlı sonuçlar verecekti. Evet, İsveç kamuoyu Ecevit'i bekliyor. Türkiye'nin gerçek lideri olarak... Demirel'ın ABD üslerme karşı giriştiğı işlemler üzerine İsveçlüer «Demirel, Ecevit'ten çok şey öğrendi» diyorlar. Yalnız Ecevit değü, gelisen dünya olayları da, bılinçlenen Türk halkı da AP liderine bir çok şey öğretmiş olmaU. Yaalacak, anlatüacak pek çok şey var îsveç konusunda. Zaman zaman değineceğim, okurlanma Izlenimlertal, duşünceleriml anlatacağım. Şimdilik şunu belirtmek ıstenm, Ecevit en kısa bir zamanda İskandinavya ülkelenne gltmelı. Orada onu sevenler, bekleyenler var. Bu görüşmelerin, bu gezilerin Türkiye için, Türkler için büyük yarar sağlayacağma inananlar pek çok. Ben de onlardan biriyim. Yeni meslekler ve sorunlan Klasik Üniversiteler ve bu ara da bizdekiler iki eltn parmaklan ile sayüacak türde meslek ve bi lım konusunda eğitim yapmakta dırlar. Oysa endüstrüeşmiş toplumlann (Prof. Rastow'a göre, Türkiye «Start» dönemini aşmış tır) pek çeşitli meslekler için yetiştirilmiş insanlara ihtiyacı vardır. Kembriç (Cambridge) üni versitesinin müzik okulu ve doK tora kurslan Stretklayd (Stratclye) Üniversitesinin otelcilik, Kalifomia Üniversltestain sinema yönetmenliği, A. Aynştayn Üniversitesinin bilimsel totoğrafçılık okullan, Japonlann 21 balıkçılık fakültesi, prezisyon mühendisliği dalları bizim ünıversitelerimiz için yadırganan ko nulardı. Tam on iki yıl önce An kara Üniversitesi Senato Korr.is yona raporunda ongörülen örJisans ve yeni meslekler tesisi yolu na gidilmemesi bunların çozümünü bir o kadar yıl öteye atmıştır. Elbette tarımın, mühendisliğin, tıbbın, kimyanın, iktisa dın istekleri istatistikçi, teknoloğ, büim fotoğrafçısı, elektronikçi, bügi sayar operatörü, bilim, iktisat sekreterUği, bilimsel alet bakım ve onanmcısı... gibi yüzlerce meslek mensubunu yetiştirmek, bunu blr plana bağla mak zamanı gelmiş ve geçmistir. Bu açıkta kalan lise mezun lan sorunu değil, çok yönlü yurt sorunudur. a) Yeniden kurulacak raesleklerin neler olacağı ve okullardaki müfredat programlan, b) Hangilerinden ne sayıda insan eğitilmesi gerekeceği, c) Bunlar için hangi üniversitelerde, bangi şekillerde yüksek okul veya mevcutlarda bölümler açılacağı, ç) Ne sayıda ve türde öğretim üyesi gerektiğl ve bunların nasıl ve nerelerde yetiştirüeceği, d) Üniversiteler Kanununun öngördüğü lisans üstü öğretimin düzenlenmesi ve bu yapıhrken öğ retim üyesi ihtiyaç planı yüksek lisans öğretiminde gözönüne alınması, e> Öğretim için bina, araç ve gereç olanaklannm ve gelecekteki ihtiyaçlannın neler olacağı saptanmalıdır. f) Mezunlann istihdamı sorunlan, beyin gücü konulannm ele alınıp iyice incelenmesi gerekir; bem de çok ciddi çalışma ile. Bunların yanında ön lisans me zunlarının daha yukan kademelere yükselme olanaklan (sınav la mı, hizmetle mi?), askerlik so^ runları da iyi inceleme konusu vapümahdır. Bunlan engelleyen kanunlann ayrılması, değiştirilmesi de ele alınmak gerekir. İki yıllık önlisans ile yetişecek sekreter, teknolog, arşivci, elektronikçi, tekniker, lâboratuvar veya röntgen, dişprotez... tekniksiyenlerlnin mevcut üniversitelerde yetistirilmesi, için üniversitelerimızde en azrndan «derse yazılma» sistemine, seçmell ders sisteminin yerleştlrilmesi üniversiteye yazılma, (iniversitede öğrenci bü rosu (fakültenmkinden ayn) ku rulması gibi güçlü değişmeler gereklidir. Üniversiteler Kanunu bu olanaklan sağlamamıştır: Yapılanlar kişisel gayretle olmaktadır. Madalyonun öbür yüzü İse ögrencinin meslek seçme Isteğidir. Herkes status sembolü sayılan mühendislik, mimarlık, tıp gibi mesleklerin peşindedir ve bugünkü fakülte ve okula girme merkezi sınavı insanlarda türşekiUilik aleyhindedir. Oj'sa doğal olarak insanlarda türyeteneklillk veya bilimsel adı İle polimorfizm vardır. Herkesin keman çalamadığı, iyi resim yapamadığı, yüksek atlayamadığı, şarkı söyleyemediği ve hatta matematik sorusu çözemedigi bilinen gerçeklerdir. Bunlar obJektif ve ölçülebilir yeteneklerdir. Blr gencin müzik kabiliyetl var, iyi resim yapar veya lyl ma tematikçi veya iyi basketbolcil oldugunu herkes bilir. Ama «iyi gelir sağlayan, önemli meslektir» diye mimar olmak isteyeni nasıl tanımlayacağız. Insanlann FDTBOL IS'İN BÜYÜK ORGA^İİZASYOE SPÜR .... HEYECAN .... BAYRAM .... GEZİ .... Erzincan Şeker Fal>rikasına Tahrninen 120.000 Ton Pancar laşıttırılacaktır 1975/1976 kampanya dönemi için Krzincan Şeker Pabrikasına taşınacaK tahminen 12U0UU ton oancann adı esçen fabnka merkezınde 4 ağustos 1975 Dazartesı fftinü s^at ıu.tnj' da yapılan ihalesı iptal edılmıs oluo DU dpfa ıcnnııpu tasıma hızmet ihalesı 22 agustos 197ft ctıma rîlnti saat ıu.ı»'rıa Ankara'da Genel MUdürlügümüzde avnı şartname psaslan dahılinde yeniden vapılat^lrtır •Vpmtrıenn enceç 22.B.1975 cuma "ünü saat Ki.ıjO'a Ksriar Gfnpı vni<1Urlölî Mur haberat Servisine teslim edilmesi sp ekmekte<iır. 2490 sayılı hanuna tabl olmavan sırkpttmi7 ınalelen kısmen veva tamamen yapıp vapmamakta veva diledieine vat> makta serbesttir. rÜRRfYE ŞtKKR F^KKtKAI.ARI A $. ŞAMPİYONLARIN TURLARI FENERBAHÇE • BENFICA BEŞİKTAŞ • FIORENTINA 1 ekim • 6 ekım 2 gün FLORANSA 4 gun • ROMA 15 eylul 21 eylül 3 gün LİZBÖN 4 gün ROMA Erbaa Belediye Başkanlığından 1 Belediyemizce bazı caddelerimize 385« M2.1ik adi parke döşemesi yaptınlacak ve 30.000 adet parttt taşı satüi alinacaktır . 2 İşin muhammer bedeli 587.763,50 liradır. Geçıci temin»b 26461, liradır 3 Ihale 24SCJ sayıl Kanunun 31. nci maddesi gereğince 58t>alı zan usulu ile ve eKsiltme sureUyle vapuacaktır. s İhale 3 Eylul 1975 Çarşamba günü saat 15.00 de Belediys Encümen huzurunda yapılacaktır 5 Ihaieye gireceklerin 197b yüı vtzesini navi ncaret Odası vesıkasmı. teminat makbuz veya meıttubunu Beledlya r«n Dairesinden alacaklan istirak belgeıerinı ve kanunî tkâmetgâhmı gösterir ikametgâh ilraühabertai teklit mektupıaıına eklemelen şarttır 6 Iştırafc b^lges. almak için fC> grubundan tnüteanhlüık samesını oır dilPfcçeve elclenerek en şeç ı EylUl 1»75 günü sa»t 17 00"e Kadar Belediye Fen tşlenne müracaat ederek aımaları sartur. V Bu ışe an şartnamp VF lıeşti evrafc Fen Işlerinde görüiebilu ve ısteyene gönderüir. 8 Teıgrafla yapılan müracaaUaı vo p..stada!ö vakı aecikmeleı nazara alınmaz. Basin: 21205/6384 4259.TL+120 Dolar GALATASARAY RAPİD 15 eylül 21 eylül ", gün VIYANA 2999 T H 120 Dolar L TÜRKİYE IP.LANDA 27 ekım 3 kasım 3 gün DUBLIN n gün LONDRA 2999 TL + 100 Dolar 4.770. II. + 135 Dolar Turlarda: UÇAK TRANSFER REHBER OTEL • KAHVALTI • MAÇ HER ŞEHİRDE 1 TUR ücrete dahUdir. Ucuzluk • Garanti • Lüks ve TECRCBENİN BİRLEŞTİGÎ örnek spor gezilerimızde TÜRKÎYE FUTBOLCULAR. ANTRENÖRLER, MASÖRLER SENDİKASI üe tekrar hızmetinb.deyiz. =«J^. BABİL TURİZM • 1MÇ 1. Blok 1308 Saraçhane • İSTANBUL 28 50 94 28 51 78 28 TÜRHOL TURİZM Cumhuriyet Cad 161 ÎSTANBVL 48 47 14 48 11 28 Cumhuriyet Cad. 12 Elmadag İSTANHLL 18 97 60 46 20 73 vîp «,.„«;:! «acılar > «Mkaolır'M e mlcjefckıl cui2c ncrısî* ekıbimı, I » tcleffnD emnıı;*e»ır. 6»«tt ılJ... «e uıuffl nnamcllt ıt« >in tir icrct ılmıraz, c t u n ıSltniı nktımıtl «erılıtc ««.•, ttı fülıriılıi MTlısınz. VEFATLAR İÇİN turizm Tel. 4 7 2 0 0 6 İSLÂM CENAZE İŞLERİ K«T tm mumleler isletmcrc j;I *l<rı< iıvt »ıri ıci. T»'1 dsı. yurt <ıs«ıU« w f t cnan »Mi Tllıhr. CMÎ< ktr m1ı««e tnrı•UMİIf. BİRDEN FAZLA SPOR TURUNA KATILANA ÖZEL TENZlLAT 1976 Olimpiyat O>unIın bilet ve tur için acentemiz emrinizdedir. Hürriyet Kanadımmn Altn HAVA KLVVETLERIM GIÇI F\T>TR\1F VAKR (Cumhuriyet: 6382) (Cenajans: 1516) • 6378
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle