Katalog

Brezilya'da sansür yasasına yeni kısıtlamalar getirildi RİO DE JANEtRO Cumhurbaşkanı Ernesto Geisel'in sert bir konuşmasından sonra Brezilya'da şimdije değin uygulanagelen san sür, daha da sıkı bir niteliğe bürünmüştür. Böylece yayın organlan ile sanat alanlannda bir süre devam eden ılımlı hava sona er miştir. Yeni kısıtlamalan kapsayan ya saya göre, bir kadının çıplak çöğüslerinin ikisini birden bir dergi sayfasında göstermek yasaktır. Ancak bir çıplak göğüsün fotoğrafı basılabilir. Cumhurbaşkanı Emoste Geisel geçen hafta yaptığı bir konuşmada «basın, işçi sendikaları ve kamu hizmetlerine komünistlerin sızdığını» ileri sürmüş ve bu olu şuma son vermek amacı ile sen tedbirler alınacağını bildirmişti. Geisel in konuşmasından bir gün sonra polisler, Brezilya'nın ayda bir çıkan solcu dergisi «Caderrıo de Opinianoyu toplamışlar dır. Aynea Federal Sansür Dairesi Başkanı Rogeri o Nunes, sevilen şarkıcı Caetano Veloso'nun bir plağının da piyasadan toplanması nı emretmiştir. Bu arada Eğitim Bakanı ile Adalet Bakanı da toplanarak siyasal kitaplar için uygulanacak san sür kurallannı görüşmüşlerdir. Eğitim Bakanı toplanhdan sonra gazetecilere verdigi demeçte, Ulu sal güvenliği ilgilendiren konular ( Ankara Ankara ... Ankara^ Ankara .. Ankara Anlea j Demek benim de imzamı kullanmışlar„ Bir önceki «Ankara.. Anka.sda, Gazi Eğitim Enstitüsü Disiplin Kurulu üyelerinin «disiplinsiz»liklerini öne sürdükleri bazı öğrencilere hitaben yayınladıklan bildiriyi venniştik. Bu bildiride «Asü ceza, Tannnın intikamı gibi arkadan gelecek» gîbi «aklı selim» sahibi öğretim görevlilerinin kullanmaması gereken yadırganıcı sözler vardı. Ve başkent eğitim çevrelerinde dürüst, devrtmci tutumuyla tanınan Gazi Eğitim Enstitüsü hocalanndan Adem Solak'ın da bu bildiride imzasının bulunuşu bizi iyice şaşırtmıstı. Bu yazı çıktıktan bir gün sonra Adem Solak büroya geldi: « Kardeşim, bu nasıl iş. Bu nasıl şey.. Benim bu bildiriden haberim yok» dedi. Çıkarip kendisine altında imzası olan bildiriyi verdik. şaşkuıa döndü: « Ben bu bildiriden habersiröm. tmza da Koymadım..» dedi. « Peki siz. Gazi Egitim Enstitüsü Disiplin Kurulu tiyesi misiniz?» « Evet üyesiyim..» Biraz düşündü. «Demek diğer arkadaşlar bunu yazmışlar, üyeyim diye altına benim de im zamı koymuşlar. Aman kardeşim, bir iki kelimeyle şu işi rfnzeitmenin tmkâm..» Biz. Adem Solak'ın isteğini yenne getirdik. Ama, bürodan süratle çıtoşını ve «Ben gidip şu arkadaşlan bir göreyim . » diye gidişini pek beğenmedik. Diliyoruz ki. Adem Solak ve bu anlamsız bildiriye ken disinden habersiz imzasım koyan kurul arkadaşlarmın arasında toplu halde. bir baş ka «Kurul»un karşısına çıkmalannı gerektirecek bir olay geçmemiş olsun. • Bir sayfada birden fazlg çıplak ı kadın resmi basılamaz, • Doğnmla ilgili resimler yayınla namaz. • Çıplak çift, ya da cinsel ilişkiye ait herhangi bir resim basıla maz. • Basmda homoseksüali te, siyasal baskı, Latin Amerika'nin toplum sal sorunlan, ya da sansür gibi konular tartışılamaz. uevıeı b&şıtanı ueneraı utrıseı. da sansürün kaldınlmasınrn olanak dışı olduğunu> söylemiştir. 67 yaşındalri Cumhurbaşkanı Geisel 1964 yılmdaki askeri dar beden sonra başa geçen dördün cii generaldir. Geisel bir süre önce ülkede «yavaş yavaş» demokrasiye dönüleceğini söylemişti. Ancak son kararlar generalin bu sözünü tutmayacağını göstermektedir. Geçen hafta basına dağıtılan yeni sansür bildirgesinde şu mad deler yer almaktadır: • Bir sayfada birden çok çıplak kadın fotoğralı basılamaz. • Dogumla ilgili resimler konamaz. • Çıplak çift ya da cinsel ilişkiye ait herhangi bir resim konamaz. • Basında homoseksüalite. sl yasal baskı, Latin Amerika'nin toplumsal sorunlan ya da sansür gibi konular tartışılamaz. Basm temsilcileri ise, Adalet Bakanlığına başvurarak yeni yasanın karışıklık getirdiğini bildirmişler ve sansürü uygulayacak memurlann daha yüksek eğitim düzeyinde olmasım istemişlerdır. Basın temsilcilerinin bu müracaatından sonra Adalet Bakanlığı bir bildirge yayınlayarak sansür görevlilerinde bulunması gereken özellikleri açıklamıştır. Bildirgeye göre, sansürü uygulama ile görevli kişiler yüksek tahsil mezunu olmalı ve fizik muayeneden sağlam raporu almalıdırlar. (Dış Haberler Servisi) Gazi Eğitim'de 1500 öğrenci disiplin kuruluna veriliyor Gazi Eğitim Enstitüsü öğrencileri «Tannnın intikamı »nı bekleyedursunlar, okul idaresi şimdiden intikam almaya başladı bile. Gazi Eğitim Enstitüsünün mektupla öğretim bölümü öğrencilerine idare tarafmdan birer soru kâğıdı dağıtıldı. Bu basılı kâğıtta mektupla öğretim ögrencilerinin • toplantı yaptıklan, bildiri dağıttıklan. okul dışında gös teri yaptıklan, siyasi ışlerle uğraştıklan, vb. işler yaptık lan« iddia edilerek, «yukardaki isnatlan maddeler halin de cevaplandırarak savunmanızı yapınız» deniliyor. 1500 öğrenciye birden dağıtılan bu sorular öğrencileri çok şaşırtmış, «biz mektupla öğretim görüyoruz. Bize Gazi Eğitim Enstitüsü'nün Disiplin Kurulu kanşamaz, cezalandıramaz. Suçumuz varsa mektupla Yüksek öğretim Genel Müdürlüğü cezamızı verir» diyorlar. İşin üginç yönü, dağıtılan sorularm altında »bölüm şefi» denilmiş, Büromuza gelen bir bolüm şefi bu olaydan ha beri olmadığmı, bu soru kâğıdına imza atmadığını söylüvor. Kamu Işleri Bakanı, kendisine yapılan işkenceyi anlattı «Penceresiz ve yataksız bir odaya tıkıldım. Yazın bunal tıcı sıcağında günde ancak üç bardak su veriyorlardı» * Erbakan ve Kıbrıs'taki göçmen sorunu Gazete sütunlannda yer almadı... Bir sürü haberin arasında kaynadı gitti... Erbakan Hocanın Kıbns'ta göçmenler sorunu üzerindeki düşünceleri nelerdi? Kelimesi kelimesine aşağıya alahm: « Bir göçmen meselesi var .. 200 bin göçmen meselesi var... Bunlar ne olacak?. Bunların ne olacağını. 15 seneden beri adada geceli gündüzlü katliam yapanlar, bu katliamı teşvik edenler düşünsünler... Sen gel şu köyde otur. 15 sene her gece kalk, bir komşumı kes. Şimdi başka mahalleye sürüldüğün zaman kuzu postuna bürün. efendim ben gene aynı köye gelmek istiyorum. bu köy benim köyüm, de... E. ben bu köyde, bu köye yaraşır şekilde oturmadım ki... Her gece kalktm birimizi kestin... Tabii sen şimdi başka köyde oturacaksm... Bizim de kendi göçmenlerimiz var... Herkes kendi göçmenleriy^ le meşgul olsun...» Yunanistan'da Cuntacıların duruşmasında Papadopulos ve diğer bazı sanıklar savunma yapmayı reddettiler ATtNA Yunanistan'da 21 nisan 1967 darbesini gerçekleştirmekten sanık olarak yargılanmakta olan Albaylardan, Eski Devlet Başkanı Yorgo Papadopulos, yardımcılan Nicolas Makarezos ve Stylianos Patakos ile eski askert polis şefi Dimitrios İyonidis, mahkeme önünde savunma yapmayı reddetmişler ve lehlerine yapılacak tanıklıklan da kabul etmemişlerdir. Bilindiği gibi, Papadopulos, du rusmaların ilk günü verdigi ifadede, mahkeme önünde Uk ve son defa konuştugunu söylemiş vs bütün sorumluluğun kendisine ait olduğunu belirterek mahkemenin bu yönde karar vennesini istemişti. Bu duruma göre mahkemeye I çıkanlan samklardan sadece eski Genelkurmay Başkanı General Spandidakis lehinde tanık rlinlenebilecektir. cezaevinde beş yıl işkence yapılmıştır. Binbaşı Moustaklis'in ise işkencelerden sonra sağ tarafına felç gelmiştir. Yunanistajı Kamu Işleri Bakanı Christophoros Stratos da, 1973 haziranında donanmada çıkan isyanla ilgili olarak cunta tarafından turuklanmıştı. Bakan, tutuklu bulunduğu sırada kendisine özellikle piskolojik işkence yapıldığını söylemiştir. Bakan, durumunu şöyle anlatmış hr: «Yazın en sıcak döneminde tutuklandım. Beni penceresi olmayan küçük bir odaya tıktılar. O bunaltıcı sıcaklarda günde yalnız üç bardak su veriyorlardı. Odam da yatak yoktu ve tuvalete günde ancak üç kez gitmeme izin verivorlardı.» Amerikalılarla ortak mıyız, değil mıyiz ? Yabancılar, özellikle A rikalüar, bu arada bütün ya bancı yayın organlan Türkiye'de Amerikan üslerinin geçici olarak kapatıldığından, ya da tamamen kapatılmadı ğından söz ediyor. Örneğin Amerikalılarm «Time» dergisi, <New York Times» gazetesi, «Associated Press» ajan sı, Ingilizlerin «Times» ya da •Reuter» ajansı, Almanlarm «DPA» ajansı, Amerikahlann Türkiye'dekl üslerinden ve askeri tesislerinden söz ediyorlar. Oysa Süleyman Demirel, yıllardır «üs yoktur, tes:s vardır», «ortak savunma tesisleri» vardır demekte direnip durmaktadır. Ne kadar itiraz eden çıkarsa çıksm, yi ne saym Demirel bildiğı gibi konuşup durmustur. Ancak onun öyle konuşması ço ğumuzun onun sözlerini far kına varmadan kullanmamıza neden olmaktadır. Son günlerde muhalefet liderleri nin demeçlerinde de aynı şe yi görüyoruz. Onlar da artık Amerikan üslerinden ve askeri tesislerinden söz ederken «ortak tesisler» deyimini kullanmaktadır. Anlaşılan biz bu üslere ortak çıkmaya çahşıyoruz, ama Amerikalıar böyle bir or taklığa razı olmadıklanndan olacak bizim deyimleri kullanmaya bir türlü yanasmıyorlar Politikacının politik olmayan düğünü Sakar\*a milletvekili Hayrettin üysal, geçen hafta oghınu evlendirdi ve düğün ve meğini de Ankara'nın sessiz köşelerinden blri olan Marmara Otelinde verdl. yemeFin dikkat çeken yanı, tek bir politikacının bulunmayışı idi. Hatta cağnlı Mşilerin co gn da Ankara'nın dışından gelmiştl. Uysal, durumu merak edenler olur dlye masalan dolasırken lkide bir «Politikacılar nasıl olsa buraya sık sık geliyorîar, tıiç gelmeven vatandaşlan çaSıralım da. buralan görsün!er diye düşündük» diyordu. Cağnlı kişilerin büyük bir kısmının seçim bölgesmden gelmesi dügiin sahibinin politik yanını yansıtmakla birlikte dügüne politfk bir nltelik vermiyordu. Gftvenllk nedenryle Korvdallos tutukevimle yargılanmakta olan Papadopulos ve ve*i yıl süren askeri dlkta rejiminln difer 20 önde geleni için ömür boyu hapis cezssı isteniyor. Resimde, Makarezos, Papadopulos ve Pattakos görülüyor... öte yandan, mahkemede tanıklık yapanlardan tiri de İtalya'ya kaçan Velos destroyeri kaptanı Nigolas Pappas olmuştur. Pappas verdigi ifadede, samklardan birisinin cunta'ya Atina'nm büyük meydanında 300 politikacının kurşuna dizilmesini önerdiğini söylemiştir. (Dış Haberler Servlsi) Hazırlayanlar: Müşerref Hekimoğlu Erdal Çetin Mıırat Kıbçarı Arif Gel«n VVatergate sanıkları şimdi ne yapıyorlar? Watergate skandalı. Başkan Nixon'un yanısıra, eski Başkanın yakın çalısma arkadaşlarının ve danışmanlannuı da görevlerinden ayrılmalanna neden olmuştu. Bunlardan bir bölümü, bir süre tutuklu kaldıktan sonra serbest bırakıhnışlardı. Soruşturmalar sırasmda zor günler yasayan Watergate sanıklan acaba şimdi ne yapıyorlar? JOHN MtTCHELL Adaleti engelleme ve yalan yere yemin etmekle suçlanan eski Adalet Bakanı John Mitchell, Barodan da ihraç edilmişrir. Bu nedenle MitcheU'in yıllık ortalama 200 bin dolarhk (2 milyon 800 bin lira) ge liri kısa bir süre içinde kesüecektir. Mitchell, ayn yasadığı eşine her yıl 52 bin dolar, kızınm eğitimi için de 10 bin dolar ödemek zorundadır. Ancak tüm bu sonınlara karşın John Mitchell oldukça neşeli göriinüyor. Eski Adalet Bakanına Washington'un lüks restoranlannda ve Jockey Club'de sık sık rastlamak mümkün. Mitchell, Watergate skandalınm en yoğun olduğu günlere oranla, içtiği içki miktannı da azaltmış. Mary Dean adlı zengin bir dul da, gece kulüplerinde Mitchell'e eşlik ediyor. Bu arada Mitchell bir de kitap yazıyor, ancak kitabın içeriği büyük bir titizlikle gizli tutuluyor. JOHN DEAN Aylar boyunca tutukerinde kalan John Dean da Barodan ihraç edildi. Watergate olayına ilişkin olarak yazdığı bir kitaptan aldığı 350 büı dolar la yaşıyor şu sıralarda. Deanin eşi de yazdığı bir tiyatro yapıtını yayınladı. Dean'ler bu gidişle yeni bir meslek ediniyorlar. John Dean bu arada ikinci bir yapıta başladı. Bir zenci kadının yaşamını yansıtan bu kitap tan sonra, eski Watergate sanığı, sahne yapıtlan yazmak ıstedigini belirtiyor. Yazı yazmadığı zamanlarda John Dean kitap okumakla ve evinin bahçesini düzenlemekle geçiriyor zamanını. Dean'ler yalnızca çok yakın dostlarıyla görü şüyorlar. Sık sık buluştukları dostlannın başında Kongre üyesi Barry Goldwater ve eşi geliyor. JOHN EHRLtCHMANN Ehrlichmann, Watergate sanıklan arasmda en çok değişen kişi. A Federal Almanya, Polonya'ya • John Mitchell, John Dean ve Haldemann, günlerini kitap yazmakla geçirirken John Ehrlichmann baîık avlı lıyor, ıssız sokaklarda doîa şıyor; zaman zaman katıldı ğı yemekli davetlerde ise ken disine çok genç ve güzel bir kadın eşlik ediyor. işkenceler Öte yandan, mahkemede ifade veren emekli General Vellios, 1967 darbesini gerçekleştiren subaylann Yunan halkını kurtardıklannı ve darbeyi kişisel ihtiraslan ve siyasal hırslan uğruna degü, ulusu düşünerek gerçekleştirdiklerinl öne sürmüş, 1967 darbesi arifesinde, Yunanistan'da, bir komünist darbe yapılacağı söylentilerinin de yaygın olduğuna dikkati çekmiştir. Vellios, 1967 darbesinden önceki son Başbakan Kanellopulos'u kendisine, yaklaşan seçimlerde Yorgo Papandreu'nun «Merkez Birliği» partisinin başan kazanması halinde ülkede önemli kanşıklıklann çıkmasından endişe ettiğini söylediğini de mahkemeye bildirmiştir. Öte yandan, Yunanistan'da esld cunta üyelerinin yargılanması sırasında özellikle yapılan işkenceler konusunda verilen ifadeler ilgi toplamaktadır. Son oturuma gelen sanıkların, mahkemede meydan okuyan bir hava içinde oturdukları bildirilmiştir. «The Times» gazetesinin Atina muhabirinin bildirdiğine göre, 31 sanık içinde dokuz tanesi son oturuma üniforma ile gelmiş ve sadece iki tanesi işkence yaptıklanna dair suçlamalan reddetmiştir. İşkence sanıklarından dördü, yaymladıkları bildiri ile eski kur banlanndan «a£ dilemişler, yaptıklan insanlık dışı işten ötürü büyük üzüntü» duyduklarıru ifade etmişlerdir. Mahkemede, dinlenen tanıklar kendilerine yapılan işkenceleri anlatırken, hava çok gerginleşmiştir. : Kendisine cunta döneminde iş | kence yapüanlar arasında mil : letvekili Bayan Virginia Tsouderos ta bulunmaktadır. Bayan I Tsouderos, mahkemede, «The Times» gazetesi muhabirine «Bu canavarlarla aynı binada olmak , bile korkunç birşey» demiştir. , Diğer tanıklar arasında Lady Fleming, Bay Alexandros Panaghulis ve Binbaşı Spyzor Moustaküs dinlenmiştir. PanaghuUse % 2.5 laizle 14 milyar lira verıyor BOVN Batı Almanya Başbakanı Helmut Schmidt ve Polonya Komünist Partisi Genel Sekreteri Edward Gierek arasmda sürdüriilen görüşmeler sonuçlanmıştır. İki devlet adamı arasında vanlan anlaşma uyannca, Bonn hükümeti Varşova hükümetine, bir milyan, yüzde iki buçuk faizli kredl ve 13 milyarı da bir für savaş tazminatı olmak üzere, toplam 2.3 milyar mark (yak laşık 14 milyar Türk lirası) yardımda bulunacaktır. Polonya ise buna karşılık, önümüzdeki dört >nl boyunca. ülkedeki Alman asıllı Polonyalılardan 125.000 kadarının Batı Almanya'ya göc etmelerine İzin verecektir. Çin Halk Cumhuriyeti'nde haberleşme hoparlörler ve duvar gazeteleriyle gerçekleşiyor Çinlilere Fransız telefonları sat mak düşüncesıyle bu ülkeye gıden Pransa Olaştırma Dairesi Başkanı Aymar Achille • Fould, ilginç izlenimlerle Ulkesine geri döndü. Achille Pould ve beraberindeki heyet. Çin'de ilk olarak Pekin Telgraî ve Telefon Merkezini ziyaret ettı Bu merkezde Amerikan Alman, tngiliz ve Japon malı çok çesitli araç ve gereç bulunmasına karşılık, Pransız yapımı bir tek donatım bulmak mümkün degildi. Achille Pould'u bu gerçek oldukça şaşırttı. Fransız heyetinin tanık olduğu ikinci olay da, Çin'de telefonun hiç vaysm ohnamasıydı. Bu konuda Çin'de ulusal Istatistikler bulabilmek bile bir sorundu. Kiang • Su eyaleti için vapılmış olan bir istatisük bu eyalette vaşayan 50 milyon kişi için 300 r>in hat bulunduğunu eösterlyor Telefon şebekesi konusunda çok Ueri olmayan Fransa ile bu konuda bir karsılastrrma vaoılacak olursa. Fransa'da ayrn nüfus için 7 milyon telefon hattı bulundu Su göriilflr PARASIZ KALAN JOHN MİTCHELL'İN NEŞESÎ YERİNDE radan geçen zaman içinde eşinden aynldı, seattle'dekı villasını terkederek, başka bir kente ve kiralık bir apartmajı katma taşındı. Ehrlichmann bir de sakal bıraktı bu arada. Ne gibi bir işle uğraştığını soranlara John Ehrlichmann, Beyaz Sarayda görevde bulunduğu sıralardaki dc neylerinden yararlanarak, bazı kamuoyu arastırmalarmda çalıştığını söylüyor. ancak bunlar hakkmda herhangi bir açıklama yapmaktan titizlikle kaçınıyor. Ehrlichmann, zamanmın büyük bir bölümünü balık avlamak la ve ıssız sokaklarda dolaşmakla geçınyor. Zaman zaman üa JOHN DEAN EŞt İLE BÎRLİKTE ARDI ARDINA KİTAP YAZAN JOHN DEAN, BOŞ ZAMANINI OKtTlIAKLA VE EVİNİN BAHÇESİNİ DÜZENLEMEKLE GEÇİRİYOR. DEAN'LER YALNIZCA ÇOK YAKIN DOSTLARIYLA GÖRÜŞÜYORLAR.. evi sahipleri tarafından kabul edümedı. Haldemann şimdi Nixon konusunda yeni bir kitap hazırlıyor, bu nedenle de eski Başkanı. San Glemente'deki evinde sık sık ziyaret ediyor. \ ı tıldığı yemekli davetlerde, kendisine genç ve çok güzel bir Kadının eşlik ettiğı dedikodulan da dolaşıyor ortalarda. H. R. HALDEMANN Halde marn'ın mali durumu oldu'.ıça ıyi. Kendisine yüklü bir miras kaldı altı ay kadar önce. Bu ara da CBS Televizyonunda vaptığı bir mülâkattan da 1 U bin dolar 5 aldı Haldemann. Haldemann da diğer '.Vatergate sanıklan gibi kıtap yazmayı denedi. Ancak üç ay önce tamamladığı ilk Litabı, Nixon'un dış politikasına agırlık verdıği ve Watergate olavına çok az değindigi gerekçesıyle, yaym Haldemann, yazın günlerini eşiyle birlikte New Port kıyüarındaki villasında geçiriyor. Haldemann'lann lüks yaşantüannda, VVatergate olayından bu yana hiç bir değişiklik olr.ıadı sayılır. Akşamlan koktevllerde ve garden partilerde geçiriyorlar. Haldemann bu arada tenis ve giUr dersleri ahvor. (Uı* ilaberleı Servisı) I Batı Almanya ile Polonya arasmda vanlan bu anlaşma, iki ülkentn 1970 yılında imzaladtklan genel ve temel anlaşmanın pereklerinden birini olusturmak tadır. Söz konusu temel anlaşmada. tkind Dünya Savaşı'nrlan sonra Polonya'da kalıp da Batı Almanya'ya göç etmek lsteyen Almanlara fcolayiıklar saglanmasi konnsu da öngörülmüs. ancak anlaşma metninde tnmlar dan ancak «birkaç on bini» BatıVa ?öç »debtlecektir ifadesi ver almıştı öte vandan Bonn Hüktimetl'nin bunun İçin Polonya"va ödeyecegi oaralann tu tan da çok da'ıa azdı. Haberler Servisi) metleri konusunda Incelemeierde bulunao Pransız neveti, Çinlilerln çok az raektup vazdıklannı gözlemiştir Bir Pekinll yılda 1530 mektup yazmaktadır Bir Pran sızm vılda ortalama mektup sa\nsı 100 btı Amertkalınrn İse 300" dür Öte vandan Çin Halk Cumhuriyetinde naberleşme sonınunun büvük bir bölümü noparlörler ve duvar eazeteleriyîe eercekleşmektedir Bu arada Achille Pould öaskanhgtndaln Pransız üeyetinın Çin'e satmak tstedigi teknik donarımın biT bölümü NATO tarafından saDtanrms olan vasaklar listesinde ver almaktadır. Strateiik nedenlerle bazı teknik malzemenin sosvalist blok ülkelerine satılması NATO tarafından vasaklflnmı* h"'"rımaktadır. iyimser ml? Achille foulu ve Deraberindelö tıevetin Çin'e vaptıgı snvareön tek olumlu sonucu. Pransız PTT uzmanlannın eklm avında Çln'i zivarer etmelert konusunda vanlan anlasmadır Pransız hüfeümertnl Oin Halk Cumhurlvetl Ue olap ekonomik tliskilennde İyimser sılan unsur beltel de Başkan Mao*nun Pekin'dea Telerat ve Tplefon Merkezintn duvar.lannı sflsleyen su sözlerldirKlasanlar ve uluslar birbirleriyle lllşkl tturmayı gerçekten ısHvorlarsa bunu ne daSlar. n> ır« çılıklar, ne de başka herhanei bir şey engen»' mi!T.» (Uı Haberler hervisi) Tanmuyorlar Şanghay KenHnde +4 bin Irişl alabilen btlvük konutlarda vaşa van Çinlller bile. «6zel telefon» diye bir şer tanımazlar. Bu feonutlarda 20 afle bir ortak tel» fonrian pararlanır Pekin'de posta ve teıgıat niz