19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURÎYET 6 Haziran 1975 üulAMllK ÖU !... fcfc", &N Nt ? TURHAN SELÇUK I Yazan: Melih Cevdet ANDAY y a p m ı ş d a . b u n u b u l m a m ı beklercesine kendınJ t u t u y o r gibiydi. Yataktan yeni kalktığı zamanki, d u d a k l a n şiş. kaşları çatık, yırtıcı bakışlı kız defildi d e , yüzüne soğuk su s e r p m i ş . a m a içıni:) sıcaklıgı sevecenlife d ö n ü ş m ü ş bir kadındı simdi. H a v a gibi gereklı bildiği, h e r k e s ıçın gerekli bildi*i varlığını. karşılıksız s ü r d ü r m e n i n cömertliği ve özgeçisi içindeydi. Ne z a m a n g e h p a r k a m d a yere uzandığını d u y m a m ı ş t ı m . d o n ü p b a k m a s a y d ı m . kendisini hiç be'.li etmeyecekti belki d e . S a b a h m gizi gibi sessizce açılıyordu, taç y a p r a k l a n , t o p r a k yuvaların ağızlan ile. İ ç ı m d e k a b a r a n b i r heyecan dalgasımn yilzüme değın çıktığını şaşarak, biraz d a k o r k a r a k a n l a m ı ş t ı m . neden b i l m i y o r u m , bu şaşkınlıktan ve k o r k u d a n ö t ü r ü , s u ç ü s t ü yakalandıgım d u y g u s u n a kapılmıştım. Bu anı s o n r a d a n düş ü n d ü ğ ü m d e . h e r şeyin o saba'n başladığına inanacak o l m u ş u m d u r . Ama bunu h e p k u ş k u ile ö l ç t ü m biçtim, kesin b i r yargıya varamadım. Ah bu başlangıçlan m e r a k e t m e alışkanlıgı! Oysa neyın ne z a m a n başladığıra kimse blle Burada mıydın? dedim. Başını sallamakla yetindi, gözlerini kırpmadan bakıyordu. Bu bakışlardaki anlamj çözemıyordum. ama bir çeşıt zorlarna vardı onlarda, dilsiz bir aşılama gücü vardı ve en önemlisi. aşıladıjîı sevin gercekleşeceğine güven duygusu okunııyordu. Belki de bır bilyü idi bu. İyi uyudun mu? diye sordum. sıkıntıdan ve kendimi böyie daha ne kadar koruyabilecegımi düşünerek. Ellerim titriyordu. ya da bana öyle geldi o sırada. Soruma karsılık basını yııkan yııkan kaldırdı «iyi uy;ımadım» anlamır.a, biteli çok olmayan gecenın sıcak kabugu içinde. Ne yapacağı belii degıldi. Neden ord» duruyorsun. dedim, buraya gelsene! Y'ine öyle yüzükoyun otlann üzerinde, difseklerine dayanıp sürünerek yamma geldi. gfiğüslerinin arası adam akıllı n^ılmı^tj. ı.jıitffiutfl ı ince givsisinden başka bır şey olmadıgı "için tümü ile görebiliyordum bu göğüslerı. Sert sert sallanmıslardı. Gogüslerinin altında, ı.erde, topragın otları arasmda turuncu mantarlar vardı. Sözde resml sürdürüyordum, ama akiun ondaydı. Neden uyumadın? dedim. Vedia. yerde sürünerek bana biraz daha yaklaştı, sanki topraktaki kuru otlar, dikenler üzerinde vücudunu tarıyordu. (DEVAMI VAB) RAZİYE 27 Ekonomik Düşünce Ozgürlüğü însanın çeşitli ilişkilerine g»re dıyalektik itonuları da degışik olur. Doğa • insan ilıstilprıne göre «diyalektik düsünrp» sunu sağlar: însanın riogaya iistün gelmesı. «Artık dunya üstunde dünyayı değiştıren bır varlık yaşamaktadım fHançerlioğh:*. însanın kendı kenriısi ile ilişkısi tümden avrı bır konudr.r, «ruhbilim», «Tann bilim» rtnemsız ılışkıler değüdir. Biziın. hnradaki konumuz «toplum» ;le «nısanmn ekonomik ılışkilerid.r. Bu, diğerlerme kıya«la. pek has:t, sorunlann çö/ünnı pc\: solay oiması gereken bir ilışkıdır. Kolayca çozümlenmemesi güçlilğünden gelmemektedır. G''.çlüğü doğuran nedenler çok duşündıirücüdür. Diyalektik huzur kaçırıc.dır. Eğer Ainesıdemos <1.O.İ. yüzjıP gibi düstintnek gerekir^e «Her iddia buna zıt bir iddiavı doğurur. Böyîe sünlp gider. H:ç bir şey idöia etmemek en jyısıdir». tşte halkın düsünmemesıni saglamak için «şüphecı!ik)>den yana bir metod. Halbukı «tnsanlar diyalektiğîn ne olduğunu öğrenmeden çok daha uzun süre önce diyalektik olarak düşündüler» fEngels». Bir ünlü kişi «mademkj düsunüyorum. o halde vanm» dsdiğlne gore «düsünmüyorsam» veya «düşündürülmüyorsam» so •filnj nedir? "Bunun. anlamca ağır «biDHU «M<jpok «ekenomik tiüsunce özgursüzlügti»nde görmel; mümkündiir. p r o f. O zaman yine dayımın, bu genç listüne söylediklerını ammsadıın. Demek buydu. Yusuf, dayımı sınirlendiren errruş. üçmayı kararlaştırdığı ıçin, hafıfliği saglamak niyetiyle rai kül yıyordu, yoksa sürekli bir perhiz mi ona uçabıleceği umudunu vermişti? Köylülere: Uçmak niye? diye sordum. " . Sözünü dınletmek için, dedi yanımdaklIfrden biri. bastonunu çenesine dayamış yaşlı bır adam. Siz benim her dedigjmi yapmaz mısınız, uçayım da görün, diyor. Ötekilere baktım, başlanm önlerine eğmişlerdi. Ne istiyor da yapmıyorsunuz? diye sordum. Bızim bir şey yaptıfeıraız yok, dedi yanımdaki. günahtan korkan bir inanmısın ciddilıği ile. Dağlarda domuz avlanıyormuş da . ötekiler yine yerlennden kıpırdayarak bana baktıîar. söz konusu oldugunu anlamıştım. Ama bunu açmayı doğru bulrnadım. Uçup da biitün bütün mü gidecek, yoksa ye're inecek mi yine? diye sordum. O zaman biri gtilerek: Artık orasını bilmeyiz. dedi. Nasıl olacağını o düşünür. Ermiş Yusufa lnanıp lr.anmadıklarını anlıyamamıştım. Bunu sormağa da yanaşmadım. Yeründen doğrulup çocuklax:n arasmda gözden yıtmek üzere olan ermişe bir daha baktım. Köylüler de bana bakıyorlardı. Ne zaman yapacak bu i?i? Köyliilerden biri: Dayın kızdınrsa yakında. dedi. Dun, öğleden sonra kayalı buruna gitmiş, uzun uzun bakmış oradan aşağı. Yapma etme diyoruz biz de elbet. Ama duymvıyor bile söylediklerimizi. Bir bildiği var ki duymuyor. Üstüne gitmemeli boylelerinin. Ne olur bey, dayına söyle de, kışkırtmasın çocuğu. Demek dayıma lnat uçacak, öyle mi. E... öyle gibi. Bir sabah erken kalkmış, bahçedekl ağaçlardan birinin altında resim yapıyordum. Dayım kasabada idi. Arkamda bir kıpırtı duydum, dönüp baktım, Vedia yüzükoyun yere, otların üzerine uzanmış, bacaklarını arkadan kaldırmış ilerı geri sallayarak bana bakıyordu. Eteği kısa olduğu için, bacakları yukarlara kadar açılmıştı; elinde tuttuğu bir otu çiğneyip çiğneyip tükürüyor, bir eliyle de göğüslerini kapatıyordu. Bakışiannda acaip bir panltı vardı, gece çıkmış bir yangının sabaha kalan közti. Bana bir hab&r getırmiş ya da bır muzıplik Halk ekonomik sorunlarda seyirci haline sokuldu TÜRKiYEMiZDE «ÖZEL SEKTÖR ÖZGÜRLÜK BÜTÜN HALİNDE GÜÇLERi»NiN KURDUGU FiiLi DÜZEN, HiSSETTiRMEDEN «EKO NOMiK DÜŞÜNCE ÖZGÜRLÜGÜNÜ» KISITLAMIŞTIR YAŞAYABiLEN Bifl KAVRAMDIR. BiR ALANDA ÖZGÜRLÜK KABUL EDiLiRSE DiGER ALANLARA SiRAYETi ÖNLENEMEZ mez. Kral istemezse Şu söz Voltaıre'indır: <,Egcr kral istemezse duşünemezsınız». Kraî yerine herhangı bır kuvvot geçrnis olabiliı. Fakal bu kuvvetin düşünce özgıirluğü aleyhine çahimaması lâzımdır. Türkiyemizde «Özel sektör güçlen» nin kurdufu fıili düzen. hissettırrrıçden «ekonomik düşünce özgürlügüanü tasıtlamıştır. DiŞi BOND UAYATTA <AIXXSIN UBAD Z&MAN ekonomik sorunlar karşısmda «seyirci» haline sokulmustur. Fıili ekonomik düzen halk iradesinın onayladığı bir düzen değıldir. Bu nedenle anayasal temelden de yoksundur. • «Özgürlükler sınırsız değildir», «Herkesın özgürlüğünün sınırı, başkasınm özgürlüğüdürn deyimleri yanlış sayılmaz. Fakat ekonomik düşünce özgtirlüğünde, «başkasınm özgtirlüğü» adı verilen smır gittikçe darlaşan bır çember haline gelebilir. Yeni bir w avarlamsya ihtiyaç duyulabilir. • Ekonomik Kamıı Düzeni» kavramı krndinı bu açıdan da kabul ettirmiştir. tnsan. çok haklı. insana yakışır eşitiıkte bır düzeni kolayna yaratabilir. Sömurii olanaklarını ıeeren kumazca örtülü, bır dUzpm rie aVm kolaylıkla yaratabı!ır. «İnsanın. yarım milyon yıl once yaptığı bıçak. dogada yoktu Fakat virmı mılvon eiektron voltluk elektrik gerilimi de dogada yoktu» (Hancerlioğlu). O halde ekonomik düstince özgıırlügiıne gerçekten sahip bir toplumun hayret edllecek kadar :nsarca ekonomik bır düzen yaratmasır.a engel düsünülemez. «Eko nomik Kamu Duzenı» Turk Irıkukculannın özledikleri sorumlu b:r ıdeal olacaktır. «Teoloji veya doğa bilimleri alanında düşünce ozgürlüğü için mücadele etmiş olanlar, hiç şüp he yoktur KI siyasal bzgürltıklerin öncüleri olmuşlardır. Bruno vej'a Galileo olmasaydı. msanlık ne Eousseau'yu, ne de Voltaire'ı tanıyabılecektı» (Laski). Şimdi kuşkusuz «özgür duşünce tarihınnde üçüncü dönem başhyor. Şöyle kı: Diger yaratıklar, çocuklarına bir şey bırakamaater. atnsan, çoeuğuna ytrmi milyon yıllık bıf bilgl bırakır» ıHançerlıoğlu). İnsanhgın, <"jçüncü dönemde» de ekonomik düçünce özgtırlüfüne kavuşması geç kalmayacak gıbidir. ÖncU fikirler Türkıyemizde de hayli Hne getlnnek, bir ayırma ilkes! yapmak ve öz yapısı olan evrensellik ıddlasmı yoketmek olur (Lucien Seve). «Demokrasl hiç bir zaman kazanamaz Demokrasi daıma kaybetmefe mahkunîdur. Onun ıçın demokrasi ısteyenler, kaybetmegi peşin olarak göze almalıdır (David Spitz). O halde demokrasiyi yitirmemek ıçın ne yapmalıjnz? Bunun çaresını biz, oekonöralk düşllîtöB OzgUrfiigü* .njm^sağlanması ve^ sOrgnu" «tıılinçli oy»a bağlamakta görmpkteyiz. Ozgürlüğün en sade tanımı şuüur: Bağlı olmamak. Tııtsaklık donemi çoktan kapandı. Acaba «ekonomik bağlılıK» onun desışık bıçımı mıdir? Eskl Yunarı duşunürlennde ekonomik bağlıliKlar üzerinde sadece «erdemlik» açısından durulmuş, vamız Arısto malın bin kullanma, dıJeri defıştirme olmak Uzere ıkı degerı olduğunu sezınlemiî, bugün ekonomi bilımınde ılke olarak benımsenen pek çok ııkırlerın ilkel blçımını açıklamıstı. Ortaçağ ekonomik olayların. dınsel kurallan valanlayan gorünüşlenni zayıflarmak çabalan ile geçtı. lnsanhk Arıstoculugu benimsedi, îbnı Haldun. ekono mlde «Kadercılik»e karşı ç.ktı, «Ekonomik Kamu Oıizeninnin ger çek öncüsü olarak Ibnı Haldun kabul edilebilır. Fakat düzeni bııgünku deyimle «Lıberal» açıdan değerlendirıyordu. 1,'ünkü o razda «ilericilık»! liberaıızm temsıl ediyordu. «En dogruvu sevmek ıçın hak terazısı» ısimli vap^tın da 17. ytlzyılın Kâüp Çelebisi. dınsel açıdan diyalektigi. ışlemışü. Fizyokratlar Ekonomi ve sistem Ekonomi bilimine bir akım «otomatizm» fikrini savunur: Bu alum «Ekonomi Kanunlannın kendilijhnden haklılıgı» ilkesine veya varsayımma dayanır. Ekonomik olaylar bir sistem içinde sürüp gider. Denge bozulmamalıdır f!>. Basit bir ömek verelim: Piyasada bir mal «talep»i lcarşılamaz hale gelirse, «fiyatslar artar. Uretici daha fazla üretmoye. tüketıcı riaha az tüketmeye yonelır. Bütün ekonomiyi böylesine oromatik bır sistem sayalım. Sonuç ne olacaktır? Önerı şudur: Bır yerine dokunmayın, yıkılır (Sauvy). O halde korku. ozgürlügıi dâraltmada araç halıne netınlmlştir. «Korku»nun düşünce. özelükle ekonomik düşünce özgürlügünü sınırlamakra kullanıldığı görülmüştür. Bıı suretle korku volu ile kısl, bır amaç ıçin araç haîine getırilır. Fakat bu felsefl anlamda «amRçlılık» degıldir. Bu anlayışa. însanın düştjnme a'.anı dışmda kalan «büinçsız ekonomı» dıyebıhrız. Konu böylesıne ele almırsa «Gozetım altında ekoncmik düşünce özgürlügü» sorunu ortava çıkar. Çağımız insanı, otomatızimden faydalar sagladı, fakat onun ken dısme hükmetmesıne rıza gostermemektedır. Bu nedenle ekonomıde otomatizm anlayışı. tnsanın her şeyı anlampya çalıştıpı çagımızda ona güvenenlen koruyamıyaeaknr. Voltaire 'Eğer kral istemezse düşünemezsiniz, demişti yol aldı. «Uygarhk vaktiyle Insanların fevkal&de mükemmel telskkı ettiklen sıstemlerın harabeleri üzeruıe kurulmuştur» ( Laskı), . Fizyokratlar (laöjı olam yorumlamakla göçüp gıttiler, 14. Louıs'nin ünlu BakHnı Colbert (16iy 1683) büvük bır gercegl şöylece ıfade etti: <(l|us. ekonomik bır örgüttür.» O tarihte Fran sa'yı Colbert kurtardı, derler. «Fizyokartlar.'Taîjil Kanun felsetesme baSIıîıklarını, açıkça belirtmişür KIAsik 'ktlsatçılar, iktısattan daima •»politık iktisat» olarak bansetmekle. :ktısadın gensindekı toplum felsefesinı ınıa etmişler veya A. Stn.tn ve J.S. Mıl) gibi açıkça oumınla uSrasmışlardır. Oysa N^.kiâsık ıktisatçı'ar. serbest rekabe1! (aaha sonraki teorlk gellşmelerle tam rekabetçi) pıyasa ekonomısinın işleyişinl açıklayan teorilennı. evrensel olarak geçerll kanunlar savdılar. Bundan, "salt tlrtsat» diye bahsettıler. Pöylece belirli bir fplsefi sıstemden dogan varsayımlar ve ilkeler, tHrnamıyla pızlı kaldı.»' (Gülren Kazjfan). «Pıyasa ekonomısınden pözlemler»i übilitnsel metod» sayarak bunu bır «Memleket pkonomı^ı» ne. hatta daha ileri Ei^erek «evrensel ekonomıvye uvguiamak, sonuçlar çıkarmak, onsörtilevde bulunmak ısteyenlerin hepsı «çıKIŞ noktası»nı tıa'alı seçmekle başansız kalmıslardır. Y A RI N: DEMOKRASİ İNSANLIK VE Ekonomik düşünce ozgürlüğü Ekonomik düşünce özgürlüğü tarıhçesınden bazı sonuçlar çıkarabilırız: Özgür düsünme ısteğı kadar ınsanlık dramında (Dante gibi dujünürsek insanlık komedyasındaı bu kadar şaşırtıcı, tutucu, duraklamalara başka alanlarda hemen hemen hiç rastlanmamıştır. Dante sevınce ve mutluluga «daıma suyun öbür kıyısında» dıyen mısraı ile bır şeyler anlatmak ısüyordu. Ilâhi Komedyasında. Özgür düşünce ısteğinin, doSuşundan, duraklamalı geüşiminden, sonunda «ekonomik dü şünce özgürlüğünne nasıl ulaştığını incelersek, yeryüzünün, kanıtlanmış tek determınizmine ( = ınsanlık determinızmıne) lnao mamak kabul olmayacaktır. Az gehşmış ülkelerde münferit gelişmelere rastlanabilir. Fakat bunun önere) yoktur. Ayrı ayrı koşullar, bırtakım fiilî iktısadi baskı gruplan ile ekonomık butıinleşmesı engellenmış bır ülke kalkmmış sayılamaz. Ekonomik bürünleşrneyi sağlamakta felsefeciye ve hukukçuya düşen görev pavı küçümsenrrieyecek bır nitelık ensterır. Yılın Moda Olayı FAiZE SEViM MODAEVi PARİS GELİNLİK EVi İLE BIRLİKTE GARTH BU ADAMâ VA7Aİİ. PARAYı VEBJN UM. Çocuk Esirgeme Kurumu Yararına X Maııken 12 Balerin YILIN DEFİLESINİ TAKDIM EDECEK.. ŞAHANE TUVALET ve GELİNLİKLER, GÖRÜLMKMÎŞ MIZA.VSENLERLE BU DEFİLEDE SİZLEB tÇtN SUNULACAK.. 13 HAZİRAN 1975 CU>IA günü Şan Sinemasmda saat 15.00'de Koreografi: BİNAY OKURER TEKÎN'. Dsvetjyeler: ÇOCUK ESÎRGEME KUEUMU 22 3C 97 FAtZE SEVÎM MODAEVt 46 37 08 PARtS GELİNLÎK EVt: 49 48 «8 SAN SINEMASI GÎŞESÎ: 40 67 92. (Cumhunyet: 4492) DUYURU 1 Kurumumuz tarafından üretllen et ve et mamullert ile çabuk bozulabüen gıda macdelerinın yurt ıçi ve yurt dışı naklınde KullanılmaK uzere; (löf adet çekıcı ile bırlikte, ıl5ı ariet Fngororık Treyle: '.e aynca' Kurumda tnevcut F. 2'31..S tipı HANOMAG HENSCHEL, nıarka çeKicılere takılabılecek nıtelıkte <öı adet Frigorolik Treyler satın alınacaktır. 2 Satınalmanın. ithalatı, gerektırmesl halinde. (15) adet FYiâoroîık Tıeyier gekıcısı ile (20) adet Fngoroük Trpylerın ıthaiât ı^iemlen Kurumumuz tarafından yapılacaktır. 3 Bu ışe aıt Idnri ve TeKnik Şartnameler, Genel Müdurluk M?lzem» \îüdürlt]gıimtızıien ve lstarbul Beşıktaş Bahırnık Muessesesı MüJürlüğumüzden bedelsız oiarak dilekçe karsılıgınd» al'n»btln)r. 4 Üzerinde aıt oldugu mslzemenin cınsl yazılı teklıl mektuplarınm en geç 18.6.1975 günü saat: 14.00'e kadar AnKf>ra'da Geneı MUdUrlüh Yazı tşlen Şefliğine verilmesi VPya lynı tarihte ele geçecek şekılde postalanınası şarttır. c 1 ostada vaK Bet'knıpler nazarı dıkkate alınrnaz. 5 Kurumumuz: 24*) sayılı Kanuna tâbf olmadığından ihaleyı yapıp. yupmunalîta kısmen veya tamamen diledığıne ıhHİeyı yapmakta serbesttir. ET ve BAC.IK K l R l > r U GENEL MÜDÜRLÜGÜ Elektrik Havagazı ve Otobüs işletme Müessesesi Umum Müdürlüğünden Kımyevı Madde Satın Almacaktır 1 Kurumumuzca; 1,5 Ton ADA (Antrakinon disüLfonik isidindi sodyum tozu), y 2 Ton Sodyum «monyum vanadAt, f 5 Ton Tn sodyum sı ,rat teklıf tlma usuiü ve Tiırk parası Karşılıgı satın aimacakfır. 2 Ilgililer hazırlıyacaklsrı k»palı teklıf zarllannı vızdo 7,5 muvakkat ceRinıatlan ile bırlikte en geç lB.H.iyîö pazartesi giınü s»at 15.000'e 'cadar Kurumumuz Yazı İşleri Müdürlugüne verecek'erdir. 3 Malzeme bedelinin pe»ln. '6 ayda 3 eşit taksıt, S PVda ö eşıt taksıt olmak üzere 3 varyant teklıf venlecekMr. 4 Teklifler îri G 1^75 tanhinden ıtıbaıen 3t) gıin cpsıyonıudur. 5 Postada vaki gecıkmeler nazarı itıbare almmayacağ' gib' telgrafla vapılan muracaatlar kabul edılmez. 6 Kurumumuz 249ü sayüı kanuna tabi dejgildir. , ' ' (Basın: l'*:t." 14R3I LEVAZIM OKULU VE EĞiTiM MERKEZi KOMUTANLİĞINDAN Hahcıoğlu • ISTANBUL 657 sayılı Sanun hükümierıne aöre, 1 Levazım Ukulu ve ESıtım Merkezı KomutanlıSı emrine sınavla IKI daktılo memuru alınaraklır 2 Sınav "2iı nazıran m7s t'ums srünü saar us.ou'ds L«v v37im oıtuıunda vamlacaKiır i İiartlai8 uygun ısteKlılerın I HAZtHAN l T . ı PerH S 7> şsmbe gımıı sas' n n»'ve kRdar dılekçt'erını KomutanUkta bulundurmulan aerpkır 4 Gırış »artlnn asagıdodır. aı r.c v.itandüşı oınıaK. bı Engz ortankul wev» ııse mezunu olmak, o Ajtterlik nızmetını vspmıs olman lerlteklar (ç)n) d' ^aöıks Kavd' olmamak e> Vücu' vapısı nızmete elverıslı olma» (Sınavi «»zandıktan sonra Asker! Hastanece tesbıt edılır.) f> Yapıi8caK sır^vı KazanmaR, g) ih vaşınrtarı "süyDk olmamak. h( Maas öer«e<!i 1314 '.\<»I : DHktılo memıırmnns avrıra • " ı TL. brflt ls n zammı ile, Î5 TL. tayın be<1r!ı ödenır. KnlKafa ayrımı «Kol», «kafa» ayrımı çoktan silindi. «Dikyürüme, insanın ellennı serbest kıldı. Ayaklık etmekten kurtulan eller boş kalınca, zekânın güdümüyle, aletler işletsneve ve kullanmaya başiamışnr» (Hançerlioğlu>. O halde «sınıfsa! düşünce ayrıcahgı» yok'ur. Beyinkol bırlığmden gavrı, biitün güvence önerilen sldatıcıdır. bır kımsenm özgür lüğ'Jnü rtığerlerı vararma daraltırsak bu aaraltma evvelâ ekono rriik du^unce özgürlüğıinde kendını »r>="prır. «El»ın düşünmesı :r.sangi'icr:n en büvük başarısırtır «E!. dısarıva uzamış beym dıra derdı. Kant. OzKürH.k bütun halinde yaşav.ıbılen bır Ka'Tamdır. Bır alanria ozgur.lük kabul edılırse, diger alanlara sırayetı önlenemez. Bunıın aksi de doğrııöur. Belli bır aia:ıda yoK edîhrse, dıfer alanlarda da özgurlük yok oıuı. Azgclişmişlik a.\z gelışmışlık» mıl'etlerarası bır sorun haline gelmıştir. Bu nedenle «az gelısmış ülkelerde hukukçunun göıev;» o ulke>n çok aşan nitelik ^azannııştır. «Eşitsizlık» kerıdisır.3e bırtakım «riinamik güçler» bulunan bır durumdur. Dunva mıfusunun "a 32'si, tüm dünya gelıriennın °.» 7.5.5'ne sahiptir. Dünya çapında eşn ^lik Ue «insan hakları«nı bafı. a$tır.iıaJt otanagı knlmamıştı Kadercılik!e ve'ınerek ulurlarr artık rast lanmıyor. "Son vazılarınrtan oirlnde Hussen bunu kuvetle na Mr.atmıştır kı o zaman ve o ülkede bunu v?pmaK bır cesaretti lelseieyı valn 7 bır ıılkeve, bir çapı. bır ırk biglı sosval bır uvarrca 6r P?I «İTralt alrrak dernck, onu ftemn hemen bir propaganda. teması la (Basın: 158blJ 44«2 • 1) 44H4
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle