14 Kasım 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Ülke ekonomisinin düzelmesi "Ikinci İtalyan Mucizesi,, diye niteleniyor «tTALYA PİZA KULESÎ. NE BENZİYOR SÜREKLt KÖTÜ HABERLER ALI. YORSUNUZ. YIKILIP GÎ. DECEGÎNİ SANIRKEN BAKIYORSUNTJZ ÜLKE YİNE KURTULMUŞ» Büyük kent'in dertleri insanın ömrünü kısaltıyor Yapılan araştırmalar 2000 yılında dünyadaki her dört ya da beş kişiden birinin büyük kentlerde yaşayacağını gösteriyor Büyük kent sorunlarından gürültü ve hava kirlenmesi halk üzerinde sağlık açısından çok olumsuz etkiler yaratıyor Italya iflasın eşiğinden bir kez daha döndü Batı Almanyaiı btr b&nkacı îtsîya hakkındaki görüşlerini şöyle özetliyor: «ttalya Piza kulesine benziyor. Sürekli şekilde kötü haberler alıyorsunuz bu lilkeden ve yıkılıp gideceğini sanıyorsunuz. Bakıyorsunuz gene bir sey olmamış ve ttalya bir kez daha kurtulmuş». Daha altı ay öncesine kadar, ttalya'nın bu yüzyılm iflas eden Ilk sanayl ülkesi olacağına inanılıyordu. 1974 yılı içinde ftalya'nm tkiemeler dengesi açığı 5,5 milyar dolar düzeyine yükselmiş ti. Enflâsyon oranı ise yüzde 24 ile sanayi Ulkeleri »rasında rekor kırmıştı. İtalyan yetkililer tilkeyi iflastan kurtarmafc için uluslararası planda harekete geçmişler ve arka arkaya aldıklan büytik kredilerle durumu kurtarcrmğa çalışmışlardı. eağını belirtmelrtedirler. İtalyan Merkez Bankasının çok yetenekli guvemörü Guido Carli de ilk kez iyimser konuşmakta ve «ttalya felâketten kurtuldu. Ashr.da İtalyan toplumunıın en büyük özelliği bu. İçinde yaşadığımız sistemin kötülüğüne rağmen halk yaşam kavgasını kolay kolay terketmiyor bu ülkede» demektedir. Daha önce de belirhldigi gib:. îtalya'nın tüm sorunlarının çö kirliliği öldürücfl olabiliyor. Uzmanlar bir insanın rahatça yaşayabilmest için 100 mptreküp serbest hacme ihtiyacı oldupnnu belirtiyorlar Hava Ekonomik baskının ve işsizliğin yarattığı anarfi acaha son bulacak mı?.. sümlendiğini iddia etmek İçin vakit erkendir. Ancak tngilterenin durumu hatırlanacak olursa. İtalya'nın iktisad: bunalımdan kurtulma yoiunda bir hayli yol aldığı kolayhkla anlaşılır. Son altı aylık »elişmeler, hammaddeler ve petrol bakımından tama men dışa bağımlı bir ülke olan İtalya'nın. geçirdiği bunalımı kesinlıkle gende bırakacajını gösterir nitelik edir. (Dış Hab»rler Servisi' Gürültü ve hava kirliliği hastalık oranını arttırıyor Federal Almanya'da yayımlanan Süddeutsche Zeitung gazetesi. ülkenin önde gelen doktorlarının katıldığı bir sağlık forumu düzenledi. Dahiliyecilerden. psikologlara, göz doktorlarından. unekoloğlara kadar Almanya'da tıbbın çeşitli dallarında uzmanlaşmış pro fesörlerin katıldığı toplantıda bü yük kentlerin. içinde yaşaj'anlar üzerindeki etkileri tanışıldı. Kentler, içinde yaşayan insanları hasta mı ediyor ve ber.zeri sloganlarla açılan fonımria dile getirilen sorunları toplumıımuzu da ilgilendirdiğini söz önüne alarak okurlanmıza ö zetle soruyorıi7: Bugün her üç Almandan biri büyük kent diye tammladıgımız, nüfusu 100 binin üz«rindeki şehirlerde yaşamakta. Yapılan araş nrmalar 2000 yılında dünyadaki her dört. ya da beş kişiden birinin büyük kentlerde yaşayacağını gösteriyor. Günümüzde hiç kimse. kentlerdeki yaşamın sağlıkh olduğunu söyleyemez. Aksıne bü\oik kentlerde yaşamanm sağlığa rararh olduğunu gösterir bir çok belırti var ortada. Canlılardaki hastalık ve ölüm oranımn kentler büyüdükçe arttığı istatistiklerle saptanmış. Örneğin erkeklerde en farktüse yakalanma oranı, kü çük kentler ve kırsal alanlara oranla büyük kentlerde % 27 oramnda daha fazla. Çekici mi? Buna karşılık büyük kent sosyal ve kültürel yaşam açısından çok çekici. Ve büyük kentlerdeki bu olgunun küçük kentlerde herhangi bir alternatifi yok. Kentlerin insanları hasta yapıp yapmadığını analiz etmek için sa nırız yeterli nedenler mevcuf. Kentlerin insanlan neden hasta yaptığı tartışıldıktan sonra. bu durumun olumsuz etkilerini azalt mak için kullanılacak yöntemleri görüşmek de yararlı olur. Konuşmacılar. büyük kentlerin insanlar üzerindeki zararlı etki lerini sıralarken, enfarktüsün yanı sıra kanser, solunum yolları ve ruh ve sinir hastalıklan üze rinde önemle durdular. Kalp has talıklannda uzmanlaşmış bir r>ro fesör. psikososyal gerüimlerin enfarktüs tizerinde büyük etken olduğunu örppk'prip açıkladı. Baskan Ford üsler konusunda baskı altında Ikinci mucize Aradan geçen altı ay ttalya' nın bulunduğu durumu tamamen olmasa bile büyük ölçüde değiştirmiş bulunuyor. Bu karamsar gözlemciler bile artık İtalya'nın tehlikeyi atlattığını ve iflas tehllkesinin ortadan kalktığını belirtmektedirler. Chase Manhattan Bankasının Başkanı Da Tİd Rockefeller. kısa bir süre fince yaptığı konuşmada «Ikinci bir îtalyan mucizesinden» ba'n«etmiş ve bu til'senin tehlikelı dönemt geride bıraktığını ileri »ttrmüşrür. Aslında söz konusu olan bir muclre değildir. îtalya çok sıkı bir kredi politikası uygulamış ve ekonomiyi frenlemiştir. Bunun yararlı sonuçlan da hemen alınmıştır. tzlenen politi kanın sonucu olarak İtalya'nın ticaret açığı biiyük ölçüde kapan mıj ve ülkeye rahat nefes aldırmıstır. Geçen mart ayı içinde ise ülkenin ödemeler dengesin deki büyük açık hemen tarnamiy le kapanmıştır. ttalya bu arada aldığı dış borçları da ödemiş. böylece yeni kredi alma olanak ları yaratmıştır. Son olarak. yayınlanan istatistikler enflasyon baskısının da haıiflemeğe basladığını ve alınan tedbirler sayesinde enflâsyon oranımn nisan »yı içinde yüzde 15e düştüğünü göstermektedir. Şılı'dekı dikta yönetimi faşizm konusunda ınadmı surdürüyor Federal Almanya Şili ilişkneri son zamanlarda gergmîeşti. Alrnan hükümetleri Salvador Allende hükümetine gerekli yardımı yaparken, 1973 eylülünde gerçekleşen faşist darbenin ardından başa geçen General Pinochet lıderliğindeki cuntaya doğrııdan dogruya herhangi bir yardım yapmadı. Aîman hükümetinden bir bakanın Şili'deki hükümeti Katıller Şebekesı olarak nitelemesi, ikili ilişkilerin gerginleşmesini kolaylaştırdı. Ekonomik konuları içeren CAPİTAL dergisi muhabiri, Şili Ekonomik Koordinasyon Bakanı Raul Saez ile bu konuları görüştü : SORU Sayın Saez. Federal Almanya Şili ilişkileri konusundaki düşünceleriniz? CEVAP Federal Almanya ile dostluğumuzun uzun bir geçmişi var. Ülkemiz kurulurken. eğitim sistemimizin geliştirilmesinde ve ordumuzun düzenlenmesinde Almanya bize çok yardım etti. SORU Bunlar doğru, ancak bizim öğrenmek istediğimiz ikili ilişkilerin bugünkü durumu... CEVAP Son zamanlarda bu ilişkinin bazı güçlüklerle karşı karşıya bulunduğu bir gerçek. Ancak Alman kamuoyunun bizi desteklediği inancındayım. SORU Size karşı çıkanın Alman hükümeti olduğunu mu söylemek istiyorsunuz? CEVAP Alman hükümetinden bir çok bakan, benim açıklamalanmı anlayışla karşıladı. Gürültü İşsizlik azalacak ttalya'nın tüm sorunlarının çözümlendiğinl iddia etmeğe imkân yoktur. Kredi muslukiarının kısılması ülkede resesyon baskısını şiddetlendirmiş ve tüketimi düşürmüştür. Ülkedeki işsiz sayısının 1 milyon dolaylarında ol duğu sanılmaktadır. Ne var ki uzmanlar bunun çok kısa bir süre içinde, mevsimlik işlerin de açılması nedeniyle, 500 bine dü»eceği bildirilmektedir. Kredi musluklarının kısılması yüzünden sınai üretim geçen ay geçen yılın aynı ayma kıyasla yüzde 11 oramnda düşüş göstermiştir. Uzmanlar ise bunun önemli olmadığını ve smaî üretimin yakında yeniden artmaga başlaya Yabancı filkelerdeki Amerikan üslerinin mazlum ülkelere oyunda btr zaman tepkhle kar^ıluınııştı.. karşı bir empery»lizm olarak kull»ııılması Amerikan halkının yüzde 56'sı ekonomik hayata devletin müdahalesini istiyor YVASHİNGTON Amerikan Ticaret Bakanlığı tarafından nazırlatıian ve henüz ayrıntılı biçimde kamuoyuna açıkianraıyan bir anket, Amerikalıların önemli bir kısmmın, ıktisadi hayata devletin müdahalesinden yana olduklarını ortaya çıkarmıştır. Ticaret Bakanhğ; tarafından hazırlatılan kamuoyu yoklamasma göre Ame rikalıların yüzde 56'sı devletin iktisadi hayata müdahalesini istemekte, yüzde 35'i ise serDest piyasa sistemini savunmaktadır. Kamuoyu yoklamasmın verdığı sonuçların, Ford yönetımı ıçın olduğu kadar Amerikan ış dünyası için de sürpriz olduğu bıldırilmek tedir. Amerikalı sanayıcuer, daha iyi bir anlayış havası yaratabilmek amaeıyla önünıüzdeki beş yılı kapsıyacak bir tampanja a çılmasını islemekte ve bu siııe içinde halka Amerikan ıicıısad Sisteminin yararlannın anlatılma »ını önerır;ektedirler. Bu onen Bin Amerikan iş çevreierı ta"a Imdan benimsendiğı de öğremı miş'ır. (Tlıt llahprlpr S<>rvi«i) Güney Doğu Asya'da Amerika'nm yenilgisi bölgedeki ulkeleri büyük ölçüde etkiledi. Bu ülkeler ABD üslerinin kapanmasını istiyorlar Ford yönetiminin. Güneydoğu Asya ile Avrupa'daki askeri üsierin kapatılması yönündıi, agır baskılar altında bulunduğu, Amerikalı yetkililer tarafından da belirtilmektedır. Washington'dan alınan son haberler. özellikle Kamboçya ve Vietnam'daki yeniigılerden sonra bu yondeki baskıların yoğunlaştığını ve Ford yönetiminin konuyu derınlemesine incelemekte olduğunu gosteınıekte dır. Çin Hindi'nin düşmesi. bölgefle bulunan dığer ülkeleıde panik yaratmış bulunmaktadır. Bu ülkelerin yöneticileri, ortaya yeni oır güç merkezi olarak çıkan Pnom Pen ve özellikle Hanoi yönetımlerine şiriıı görünnıeğe çalışmakta ve Amerika ile olan ilişkileri yenıden gözden geçirmektedirler. Taylandlı yöneticiler daha şimdiden ülkedeki Amerikan üslerinin kapatılmasını istemektedirler. Tayland'da bulunan 27 bin Amerikalı askeıin en geç gelecek maıt ayına kadar ülkeden ayrıl ması isteji de \Vashingtun a .le tilmi ir. Bu askerlerin 7i(l0 ü tcmmuz ayı içinde Tayland'dan tyrılacaklardır. Geriye kalaniarın >e kademeli olarak azalıılması . e partiler halinde yurtlanna dön meleri istenmektedir. Taylandlı vrineticiler. ülkede bulunan Ame TAYLAND VE FİLİPİNLER, HANOİ VE PNOM PEN'E ŞİRİN GÖRÜNME ÇABASINDA rikan üslerinin kapatılması konusunda ise daha da ısrarlıdırlar. Geçmişte Vietnam'ı bombaıdıman eden Amerikan uçaklarının büjoık bir çoğunluğu Tayland'da ki bu üslerden havalanırlardı. Üsleriıı kapatılması Tayland'da ki 14 siyasi parti için büyük bir başarı olacak ve ülkenin Vietnaın Üsler kapandığı zaman Taylandlılar işsiz kalacak ve kuşku suz devletin kendilerine yeni iş aianları açmasmı istiyeceklerdir. Ne olursa olsun, Tayland'daki Amerikan üslerinin kapatılmasının gün meselesi olduğu kesındir. Washingtondan alınan na!>erler de bunu doğıulamakta ve A le ilglli olarak göriişrnelerı baş latmak istemesi ise Washington için sürpriz olmuştur. Marcos'un tutumu gün geçtikçe daha da sert leşmektedir. Buna rağmen, yaban cı gözlemciler, Marcos'un amacının Filipinler ile Amerika arasmdaki ilişkileri kopartmak olmadı ğı kanısındadırlar. Gözlemcılere göre Marcos Amerika dan bazı ga rantiler istemekte. bunu sağlamak için de çıkışlarını yapmak Udır. Tayiand ve Fiiipinler dekı üsler. Amerika'nın bir saldın halinde bu ulkeleri savunmasını gereKlı kılmamaktadır. Güney Kore'de ise durum değişiktir ve Washıngton'u asıl kaygılandıran ülke de Güney Kore'dir. Amerika çeşitlı anlaşmalarla Güney Kore'ye kar şı ağır yükümlülükler altına gırmiştir. Bu yükümlülüklerın yeri ne getirilmesi ve Güney Kore'nın savunulabümesi için, Amerika'nın ülke yüzeyine yayılmış çeşitli ıs lere büjoik ihtiyacı vardır. Kons,re ise Güney Kore'ye yapıian yardımı azaltmağa çalışmaktadır. Kongre Gimey Kore dekı üslerden önemli bzr kısmının kapatılma sında da ısrar etmektedır. Öte yandan Amerika'nın karşı iaştıgı sorunlar sadece Güneydoğu Asya ülkeleriyle ilgili değildir. Yunanistan, 6. Filo gemileri içm aynlan Elefsis limamnın kapatı lacağım açıklamıştır. Aynı şekılde Yunanistan'da bulunan altı Amerikan üssü daha kapatuacaK ve bu üslerde bulunan 11 bin Amerikaiı yurtlanna döneceKtır. Amerika'nın Turkıyedeki duru mu da iyi değildir. Bu ülkeye uv j gulanan silâh ambargosu, Tıirkı I ye iîe Amerika arasuıdaki ilişkileri bozmuştur. Türkler amaargo ; nun kaldırılması halinde bile ba . zı üsleri kapatmayı düşünmekte . ve bunun hazırlıklarını yapmaktadıriar. Üsler konusunda «ıraria olan diğer Avrupa ülkfîen Rrasında Portekiz ile Ispanya da vardır Portekiz'ın solcu yönetimı Ame rikan askeri varlığını kısîtlamağa çalışmakta. Ispanya ise iiişkilen j yeniden ele almaktadır Kısacası Amerika için yepy^ni bır döne min açıldığını söylemek yerinde olur. Büyük kentlerdeki gürültü de, insan sağlığı açısından olumsuz gelişmeleri beraberinde getiriyor. Kentlerdeki nüfus yoğunlugu taz lalaştıkça, trafik ve sanayi nedeniyle artan gürültü, uyuma ve ha berleşme bozukluklarına yol açmakta. Bu arada gürültüye si nirlenen insanın bu nedenle has ta olduğu saptamrken, bu duru mu kendine dert etmeyen insa nın hiç etkilenmediği de kanıt lanmış. Yapılan istatistikler fse insanlann ancak 'o 10 unun gürültü karşısında fiziksel olarak son de rece duyarlı olduğunu ortaya xoy makta. Büyük kentlerde yasayan insanlann ^ 30'u ise, gürül tüden rahatsız olduklannı, an cak iradelerini kullanarak bu duruma alıştıklannı ifade ediyor lar. Buna karşılık büyük kentlere ilk gelişlerinde gürülrüye karsı son derece du>'arlı olduklarını belirten insanlar, aradan bir süre geçtikten sonra bu durumdan hiç bir rahatsızhk duymadıklannı açıklıyorlar. Bu dupjmda uzmanlar, psikoloiik olarak belirli bir korunma mekanizmasmın göreve başladığını savunuyorlar Hava kirliliği Büyük kentlerde gürüîtünün yam sıra hava kirliliği de insanlar üzerinde olumsuz etkiler yaratıyor kuşkusuz. Hava kirliliğinin insanlari ne derece hasta ettiği ise, havadaki vabancı mad delerin oranına bağlı. Bu oran fazlalaştıgmda, insanlar Üzerindeki etkisi öldürücü bile olabiliyor. O halde hava kirliîiğinin neden olduğu hastalıklar, akut ve kronik olarak iki bölümde toplanabilir. Akut hastalıklann tammlaması ölüme kadar uzanırken, kronik hastalıklar arasmda bronşit, en belirgin olanıdır. Büyük kentlerin kirli havasında kanser için uyancı olduğu bilinen bazı bileşimler bulunmak tadır. Bunların en bilinenleri benzol, karbonlu hidrojenler, vinilclorid ve arseniktir. Solunum yollan kanserlerinin büyük kentlerde, kırsal alanlara oranla «o 200 oramnda daha çok görülmesine karşm. bu duruma yukanda adı geçen bileşimlerin neden olduğu henür kanıtlanmış dejildir. Öte yandan büyük kentlerin çocuklann gelişmelerini yavaşlattığı da biHnen bir srerçektir. Şili Ekonomi Koordinasyon Bakanı Raul Saez.. SORU Ancak Ekonomik İşbirliği Bakaru Egon Bahr Şili'ye hiç bir şekilde doğrudan para yardımı yapılmayacağmı kesin bir dille açıkladı. CEVAP Egon Bahr ile görüşmelerimde edindiğim izlenim, onun insancıl amaçlara yönelik bir yardıma hayır diyemeyeceği yönündeydi. SORU Pekiyi, siz neden Bahr'ın. diğer Alman Bakanların ve hatta dığer ülkelerin çağrılarına hiç kulak asmıyor, kendinizden ödün vermiyorsunuz? Örneğin sizden ısrarla istenilen demokrasiye dönüşü hiç değilse deneyebilir, siyasal tutuklıılan çeşitli aşamalarda serbest bırakabilirsiniz. Önünüze gelenı tutuklamaktan vazgeçebilir, partilerin ve sendikaların susturulmasına son verebilirsiniz. CEVAP Hayır. yukanda saydıklarımz bizim için birincil görev olamaz. Bir düşünün, görevi devraldığımızda ülke siyasal ve ekonomik bakımdan ne haldeydi. SORU Ama siz görevi devralalı yirmı ay oldu. Bu zaman içinde değişen bir şey olmadı mı? Ülkenin liberalleşmesi için gerçekten hiç bir ümıt yok mu? CEVAP Tekrar hayır. Büyuk ülkelerin Şili'ye siyasal alanda koydukları ambargo bir yanda, bakır fiyatlarının son durumunun sonucu olarak ekonomik koşullanmız da öbür yanda dururken. yeni bazı siyasal girişimlerde bulunmamız olanaksızdır. SORU Hiç değilse bir iyi niyei jesti olarak da mı? CEVAP Gerek bizim, gerekse bizi eleştiren sizler için tek ortak yol var. Bize acele olarak ve cömertçe vardım edin. Ancak o takdirde demokrasiye dönüşümüz Kolaylaşmış olur. SORU Size ne kadar para gerek? CEVAP Rakam olarak söylemem olanaksız ama çok Ne yapmalı? AMERİKA'NIN ÜSLER KONUSUT'DA KARŞILAŞTIĞI SORUNLAR YALNIZ GÜNEYDOĞU ASYA'DA KALMIYOR. BEYAZSARAY, YUNANİSTAN VE TÜRKİYE İLE GERGİNLEŞEN İLİŞKÎLERÎ AÇISINDAN OLDUKÇA GÜÇ DURUMDA .e Kamboçya ile daha jakm ili? kıler kurmasını kolaylaşnracak tır. Buna karşılık Tayiand aıdı su içinde bu üslerin Küpatılmı sına karşı olanların çok g\>lü ol duklan da bilinmektedır Bır dı ğer sorun da. üslerın Kapatılma sı halinde ortaya çıkacak ışsızlt'K sornnudur. Halen binlerce Taylandll bu ü^Iprria r.alı«r merikalıların da Tayland'da daha fazla kalmaga niyetli olmadıKIa rını gns'prmeKtedir. Böylece A merıkaYjin lısyland'da 13 yıla va ran askeri varlığı sona ermış ola caktır. Fihpinler Devlet Başkanı Ferdinand Marcos'un, ülkedeki uü büviit Smp'iVan iiccimTİn o»To^»fri«. Uzmanlar. bir insanın rahatça yaşayabilmesı için 100 metreküp serbest hacme ihfiyacı olduğunu açıklıyor ve büyük kentlerdeki nüfus yogıınluğunun azaltılması gerektiğıni savunuyorlar. Zor olmakla birlikte büyük kentlere göçün önlenmesi için çareler aranırken, sıkı bir doğum kontrolü ile Ugili çalışmalann yoğunlaştınlması da öneriliyor. Federal Almanya'nın 1972 yılında yapılan sayıma gfire nüfusu 78 milvon 720 bin. 1P85 vılma defin bu rakamın 59 milyona düşiirilm"Si için yoğun çalışmalar sürmekte. 2000 vılmda tse nüfusun 57 milyon olması planlanmış. Uzmanlar anrak bu durumda ülkedeki insanlar için yeterince hava ve vaşayabilecek haeım sağlanabilecetinl belirtlyoplar.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle