28 Kasım 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
tKÎ ayın Cumhuıbaşkanımız, 23 Nisan bayramı dolayısiyle verdiği ilginç demeçte, içte ve dışta tarihimizin en zor dönemlerınden birini yaşağımızı söyledi; böyle söylerken bir düîünür olak davrandığını biliyor, uyarı görevini yerine gediği kanısı içinde bulunuyordu, samyorum. N'ikim Cumhurbaşkanlığı yeminini nasü yerine tirebileceği sorununun, Cumhurbaşkammn yetleri konusuna ister istemez yol açtığını belirtskle de, ulusal bayramlar vesilesiyle verdiği meçlerin niteliğini anîatmak zorununu duyuırdu. Niyetim o demeci böliim bölüm ele ahp çömlemeye gitmek değil; gerçi tarihimizın zor dömlerinden birine iiışkin sözler gibi, demokrac rejimlerle tek partili rejimlere, y& da bizde ışddığı deyimi ile, açık rejimlerle kapalı rejimr üstüne olan sözler ve düşünceler de ciddi çöınlemelere ve yorumlara çağıncı bir önem taşıırdu o demeçte; ama ertesi gün Istanbul'da patk veren yeni bir gençlik olayı, bu olaym sınırlı ılmayıp yönetimi de içine alan dedikodulara doghızla sıçrayıvermesi, kamuoyunun ügisini kumsal konulardan günlük olsylara kaydınnaya ıtti. Cumhurbaşkanımızın birlik olmamıza ilişkin ğrısı unutularak, çarpışan yanlar ve o yanların birini tutan yurttajlar arasında gerginlik yattı. Yoksa toplumumuz, açık rejim içinde yaşama n görünütnlerinden birini mi vermeK istemişti? Ancak tarihimizin zor dönemlerinden birini rlik içinde kar$ılamak tutumu, altmış yıl önceErrneni sürgünü vesile edilerek dışarda bunun r «zulüm günü> diye duyurulması girişimleri doyısiyle gersekleşir gibi oldu; yazarlanmız.. dünürlerimiz, böyle bir «zulüm günü» önerisini deskleyen devietlerin yakın ve uzak tarihlerindeki ulümleri» dünya kamuoyuna çok yerinde olarak ısıtmakla gösterdiler bu birliği. Gerçi bundan itün toplumlann tarihinde «zulüm» oldugu savı bi bir genelleme çıkıyordu ve bundan kendini ığışık tutabilecek bir devlet gösterilemez denek isteniyordu sanki, bana kalırsa devletler ile ılann yönettiği uluslar arssındaki aynma da parak basrnak gerekirdi ve Osmanlı yönetimini jrkiye Cumhuriyeti devleti ile bir tutmak da ınlıştı. Uluslar niçırı birbirlerıne düşman olsuni? Ama devietlerin çeşitü çıkar amaçlarına daılı politikaları savaşlara, çatışmalara yol açıyorı. Bunların nedenleri de zamanla ortaya dökülü>r ve bilimsel incelemelerla saptanıyordu. Ya?ar Kemal ile çağnlı olarak Sovyetler Birli'ne giderken, Istanbul'dan kalkan Armenia vabalan ile üıılerini saolamış kimselerdir DestPi: leme şöyle dursun, keiidilerine çelme takıldıâuı) da görmüşlerdir. Devietlerin tarihlericde nice haksız politıkalar, nıce gereksız uygulamalar görülmuştTjr, ama yetistirdiklen sanatçılar, düsünürler, bilim a.lamlfrı ile uluslar, uygarlık ve kültür alanında ger çekleştirdıkleri katkılarla kendı toplumlarır.ın saygınlığını sağlarlar. Bizım aydınlarımız, bu tür başanlar ıçin en olumsuz kot:uüar içinde ae ne denli j'eteneklı olduklanm göstermişl«rüır Ama dünyanm bize en uzak köşelerinde bilt«Nazım kimdir?» sonıs'inu. «Bir Türk orsrv.» diye yanıtlatmak gücünu gösteımiş bır uzar;ımızı. biz nerdeyse Türk saymayacak denli bir tepkı ıie yoksarsak. bunun acık re'iınle 3Çüı'anabilecek bir yanı olamayacagı gibi. «Bizi tam mıyorlar» ya da «Kendimizi tanıtamıvoruz» "»ib'' yazıkJanmalarla da bır ılışkısi b'.ııunamaı. 3ü yük sanatçılar. uıhm adamlan yetiştırmelî hı: toplumun ulusal savunusu ile ilıntilidir. Sfalın Hitler'in, ordusıına ıHer Kus'ıı öldür» diye verdiği sizlı buyruğu dünya önü.^e sözkonusu e;'^ rek, «Bakm suna.» diye konuşmuştu. «Pıışkin'ır, Go^o'.'ün. Tolstov'ıın. Çav^ofski nin . Ulusunu yok etmek istiyor.» De Gaulle. kurtanlmış ir^nsa'ya girdiğı gün, «A. Gide nerde?» diye sonnus. Yazımın sonjna geürke.i. elh yıl önce Iv tanbu! aydınlannın gazeteleröe ele aldıklan hır îar'işmayı ansımaktan kendimi alamadım. V'irdumuzun uygarlıkta ilerlemesinı ifteyen tm avrimlanrr.ız, bizde tiyatronun yerleşmesıni elberte benımsediklerim. arna Türk kadınmın sanneye çıkamayacağını, bu eksikliği kapatmak için ıse çingene kızlannı yetiştirme'nizın tek yol oıdu ğuiîu ilerı sürecek Scadar tuh«£ bir duruınd.a kalmışlardır. Atatürk'ün devnmlerıyle Türk Ka dını sahneye çıkti ve kendisini dün\^aya p.lkısiıtt:. MüzLsyen kızlanmız tıer verde hayranlık uyandırryor. Ancak kadmı eve kapamanm, carşafa sokmamn vollannı sraştırma\Ti kalkar. ede'r;" 1 ' diye yalnızca «hamasi» şiirt, uyatro diye valnızCA Istanbul'un fethi ve Viyana kuşatması koı.:\lannı, bilim diye sadece (tnaKİî» bilimleri vetevlı bulursak, çağımıza a:,rak ııyduramamış. dünya uygariığı içinde kendimize bir yer ayırmaya bos vermiş oluruz. Sayın Cumhurbaskanımum o iki demecırii bir arada yorumlamanın gereginden söz ederken bunlan söylemek istemiştim. CUMHURtYET 2 Mayıs 1975 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER Cephenin Zamiri dlc.r!a kisıler ve kun.ımlar arasında ille de bir uygomluk aramak ınsaııı yanılîabilir Sö7 gelişi Fazılet'ın yaşayışı rezalettir. Dan°alağın Dirine. Zeki adı takılmıştır. Doğıuîuk Bakkaliyesine siren kazığı v.yıp çmar. Tem^zlıl' aşevirj pislik götürür. G'ive.n oto büslerıne ^inersin. 1 ir istasyon Karacaahmeftir. Feyzi. fe1 yiz saçacağma nabza şöre şerber dajıtır. Sülevman Süleymanlık Dir yana, bacağı kırık Künevlândır. Necmpddin. dinin nlclızı olaoağına ooli^ikanm kuynıklıı vıldızı olmayı yes'emiştir. Türk°«'tir p.damın ismı ama. Momsonrulukla eştir tuîum ve davrar.ışı . Hıızıır Pala^'ta sabaha rie'ü ?ürül'ücien uyuyarnazsın. Sakine Hsnım. elı maşalı bır haMın çıkabilir. Nimet'in nimet mi külfet mi oîduğu ancak düşüp kalkıldıjında a:l»sıüT Mıllivetçi Cejne nın adı ile i:er.disi arasır.dası terslik de boviece sırıtıvor cürük d:s g:bı . Daha dün bir busün iki derken MC'nin yabancı petrol kumpanvalanna en kısa sürede boreunu ödemeve kalkısnıası duğrusu ber.i de şaşırtn. Gerci besbe'lıvdi MC'rr.n Morsonculukla esdegerlı oldujiu ama. eskiden ül'<en:n uîusal çıkarlannı yabancılara peşkes çekme Dolitikası daha ıısturuplu yapılırdı. Yapüklannı gerr.ş nalk yığınlanr.dan g'.zlemeve çahsırlardı bu tür siyasetin şampiyonları .. Ar'ık saklımız. .sız!ı:nız. ceV.ırımemiz kalmamı? . Milliyetçi Cephe kurup iktidara geleoeksm. daha otıırduğun kolfu'.< ısmmadan. yabancı Dftrol k'.ımpanyalarından yana oldu«nınu dünvava !lân edecek?:n. tktjdar ortaklığının kapısında!<ı tabelâ MC: ama ıçerde te?sâhın basında gaynmılli politikanın hamurunu voşrurup eknıeğini (ırına verivorsun, Anadolu halkı bu O5"jnu görmiyerek kp.dar amal ve ulusal bi'.inçten yoksun sayılıyor MC ikf:dannın kodamanlarınra .. Türkiye'de 1974 yıiına göre 14.5 milyon ton petrol tüketiliyor. 3.2 milyon ton ham pe'rol ü'.kemizde üretiliyor. Geriye kalan ham petro! dısardan satın almıyor. Ham petrolü arıtan ve kullanılacak nitelije dönüsrüren dörr rafineri var: Baîtnan. İpraş. Alı Ağa. Ara? .. Bunlardan ilk üçü ulusal kurunılardır. bizimdir. Dördüncüsü vabancı petrol kumpanyalarınındır. Geçen yıl İpraş'ın üretimi 6 milyon ton. AIi Ağa'nın 3 milyon ton. Batman'm 1 mi'yon ton. ATAŞ'ın 4.4 rnilyon tondur. Buna rağmen bütün yıırtta dağıtımın yüzde 60'a yakmını yabancı şirketler, vüzde 4O'ı aşkm'.nı ulusal kurumlarımız yapmaktadır. CHP'nin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Kayra. dağıtım dengasizağıra düzeltmek için ADAS ismiııde bir ulusal şirke": kıırdu. Şımd; MC'nin Bakanı Seiahattin Kıhç, bu ulusal şirketnı belim bükece's bir karara yönelmiştir; hem de bunca kısa sürede... Ecent Hüîiümetinin Kıbns çıkarması günlerinde ülkemızdekl üç yabancı kumpanya ATAS rafinerlsindeki üretimi düşürdüler. Oj'sa ulke savaş lalindeydi ve böyle bir davranış Türkiye"ji içinden bıçaklamak demekti. Yabancı kumpanyalar diyorlardı ki: Dünya petrol fiyatlan yükselmiştir, ya istediğimi* gibi yüksek fiyattan petrol ithal ederiz, ya da üretimı keseriz. Bakan Cahit Kayra'nın bunlara cevabı: Ya bizim dedigimiz fiyattan petrol ithal eder antırsınız, ya da Petrol Yasası ilgili maddesinl i^'eterek ATAS rafinerisine el koj'ar biz işletiriz; bu konuda sizlere bir süre taruyoruz! .. 6 Mayıs 1975'te jabancı petrol kumpanyalanna vertlen süre bitiyordu. MC oluştu, iktidara geçti ve petrol kumpanyalannın istediklermi kabul etti. tşte böylesine Morrison milliyetçlliğidır MC'nin meslegi ve mezhebi... Bugün Türkiye'de yabancı petrol kumpanyalannın kiV kü dışardadır: bunlar petrolü ithal ederken birinci kez, antırken ikincl kez ve tüm Türkiye'ye dağıtıp satarken üçüncü kez kâr ederler... MC iktidarı, Adana ve İzmir'in azgın ve dışarıya bagımlı sermaye çevrelerlyle yabancı petrol kumpanyalannın oluşturdugu gayri milll bir cephedir. Şimdi yabancı firmalara borcunu ödüyor. Başta Aslan Türkeş olmak üzere komandolar da bu petrol kumpanyaJsnnın tüzmetinde iş görmektedirler. İKİ DEMEÇ BİRARADA Melih Cevdet ANDAY purunda Enr.eni yolcularla karşılaşmış, konuşraus, ahbaplık etmıştik. Dış gezilerim üstüne tuttuğum notlan içeren kitabunda bu ara da yer alır. Şöyle yazmıştım «... O zaman anladık ki bun larm tümü Anadoluludur. Yaşlıları Anadolu da doğmuşlar. yaşamışlar, gençleri ise babalannın, anaİ3.rımn Suriye'ye. Lübnan'a göe etmesinden sonra doğmuşlar, arna Türkçe'yi ana dili gibi öğrenmişler. Kimi Adana'dan, kiırıi Kayseri'den, kimı Malatya'dan... «Sonra sürgün olayma değinerek şunları eklemişim, «Anadolu tarihinın arük ka panmış bir döneminin olayı idi bu. ondan sonra Osmaniı Devleti yıkümıştı. Onun sorurnu. onu yıkan devrimin çocuğuna yükletilemezdi; dahası. bir hükümetin. bir siyasetin sorumunu bir ulusa yüklemek yanlı$ olurdu.> adamları, sanatçılar çıkarmamız gerektiğini de belirtmek zorununu üuymuştu; benim asıl de^inmek ısredigim konu, bu iki demeç arasuıdakı ortak tufum ve anlayışla ilgilidir. Evet, tarinirruzm güç dönemlerinden bırir.i vaşıyoruz: dı<arda ulusumuza «zalim» damgasını vurmak isıe yenler ftkınlik gösterirken, biz yalnızca onlarm tarüılerinde de bu tür olaylar bulundu?unu an sıtrnakla yetınmerneiıyLz, dünya uygarhğına '«*' kılanmızı sayıp dökerek, bovle bır ulusa c tür Sifatlann yakıştmlamayacağını da tanıtlavabilccek dummaa olmalıyız. Anıa nasıl? Burada çıkan bır yazımda 5 z konusu etmiştim. bır dergınin soruşturmasına verdifi yanıtta, Azız Nesin. bizde sanann. edeoıyatın «aevletsiz» oliugu üzerinde durmuşt... Sanatçılanr.ı daha venmli. dünya çapında yap't lar verecek denli namarat kılacak, bilim rish.ı rında çalışanlara, yeni bufuşlar ardında çabalaıken bütün olanaklan sağlayacak bir devlet CPS teği, kültür yaşamımızın eskiden beri duyag^id.^ı bır eksitcliktir. Yollayalım ozBnlanmızı, roınan cıianmızı, ressamlanmızı, yontucalanrruzı, s^ne macılanmızı, tiyatroculanmızı yurdumuzun ve düııjanın dört yanına. oralarda uzun süreler ka!malarını sağlayalım, bilim adamlarımız ıçin hiç bir özgeçiyi çok görrneyelim, onıarı karşılık beitlemeden olanaklarla donatalım. vürekler.direUm. yapıtlannı. buluî'arın» dünyay^a duyunnak için elimizden geleni yapalım... Bugünse, toplumumuzun yetiştirdiğı ve acllarını yabancı ülkelerde duyuTan sanatçılarırnız. yazarlanmız. bilim adamlanmız, böyle bir destekten cok uzak olarak. ancak kendi kişisel ça; A Uygarlığa Katkı Bu yaıım üzerine. Istanbul'dan. >B:rErmeni okurunuz» imzası ile aldığırn bir mektubu hiç unutmam. Güzel bir Istanbul Türkçesi ile yazılmış olan bu nazik mektubunda Ermeni okurum. sorumlu olmadığım olaylardan bile duyduğum üzüntü dolayısiyle yazdığım satırlaröan ötürü beni kayınyordu. Federal Abnanya'nın başkanlarından biri de, Nazi Almanyasında Yahudilere ve daha baskalarına yapılan zulümlerin, bütün Alman ulusuna yükletilemiyeceği görüşünü yavunurken, bu kar^ı tutumun da bir çeşit ırkçtlık olarak görülebileceğini söylememiş miydi? Kayır, bu yazırn!» «zulüm yünü» olayı colayısiyle düşündüklerimi anlatmaJc içın başlama dun. Sayın Cumhurbaşkanımız, daha öncekl demeçlerinden birlnde, bizim dünya çapında bilim Seçimden iCorkuyorlar? >KTAY AKBAL Evct Hayır GÜNÜN KİTAPLAHI ANALAR, BABALAR! BU KtTAPLARI ÖNCE SİZLER OKUMALISINIZ Çocuklannıza neden böyle kitaplar seçtiğimizi önce sizler anlamahsınız. Genel Başkanı; «Geçmlşin deneylennden ders almayanlar tekrar iktidara gelince eski yöntemleri yeniden ve daha ileri bir ölçüde kullanmaya başıdılar. Bunun nasıl sonuçlar vereceğini biliyorduk. Böyle bir ükümetin kuruluşunu önlemek İçin demokratik kurallar lçine çaba göstermiştik. Eğer seçim yapılsaydı hükümet sorunuı seçim yoluyle çözüm aransaydı TUrk halkı sorunlannı baış içinde huzur içinde özgürlük içinde çözümleyebilecek hükületın kumlmasmı sağlayacaktı.ı Ecevit seçimden kaçan Milliyetçi Cephe partilerinin CHP' In iktidannı önlemelc için Işbirliğı ettikleri kanısındadır. Var Irna, yok olma çırpınması Içindekller, ne yapıp yapıp halk Dgunluguna dayalı blr iktidarı isbaşma getirmemek çabasınadır... Renklisi, renksizi, ırkçısı, turancısı, şeriatçısı, gardapçusu, elele diz dizedir. Çıkar çevrelerine dayamışlardır ırtlannı, eskimiş yöntemler, paslanmış silâhlarla kamuoyunu askı altında tutmakta, birkaç bin kişUik vurucu jüçlerle ındinneye çaüsmaktadırlar. E5n bayta gelen görevlerl seçim ırihinl ileriy« atmak, bu arada zaman kasmmak, aydın öğretıenleri, llerici gençleri, bilinçlenen halk yıgınlanm tirkütmek, ezdirme'k, ezmektir... CHP Genel Başkanl ilk genel seçim somıcunda seçmen ogunluğunun CHP"yi iktidara getirecefine inanrnaktadır. Ben e bu kanıdayım. Öyle sanırım Demirel de, Feyzioğlu da, Erakan da, Türkeş de buna iyice inanmaktadıılar. MC'nln Karıl yenilgisi ilk acı ömek olmuştur kendilerine. Ecevitin lierüğindekl demokraUk sol CHP saflannda bütünlesmlştir. [alkımız tek umudu, tek gilveni, tek çıkar yolu demokratilc ol bir lktidarda buluyor. Ne dedigi belli olan, açık sözlerle onuşan, belirli hedeneri, bellrli çizgileri, belirü amacı bululan bir liderde. bir siyasal örgütte... Atatürk Cumhuriyetinta arıda bırakılan ileri atüımlanni Umamlamak, daha çağdas ıir düzeye çıkarmak isteglnde... «Kıbns zaferini siyasal yatınm olarak kullanmak»la suçadılar Ecevit'i... Kıbns başarısmda Ecevit'in büyük payı varUr. Seçmen oy verirken bunu hesaba katacaktır. Bu, kaçmılnaz bir gerçektir. Ama Kıbns zaferi olmasaydı da Ecevit'in iderliğindeki CHP yine de ilk genel seçimde bü>ük başan :azanacaktı. 1975 yılında yapılan milletvekili ve 11 Genel Mecisi seçimleri bunun aynasıdır. CHP oylan bir iki ay içinde ırtmış, oysa öteki partilerin oylan azalmıştı. CHP yüzde 33,3' «n 37,4'e çıkarken MSP 11,8'den 6^'ye, MHP 3,4'ten 2,9'a, CGP ı,3'ten 2^'a düjrnüştü... Sayılar anlamlıdır. 1968'de yüzâe 49,1 oy alan Demirelci AP*ıin 14 ekim 1973'te yüzde 33.3'e düşmesi CHP'nin 1968'den 1973'e ince yüzde 33,3'e, bir iki ay sonra da yüzde 37.4'e yükselmesi dü(ündüriicüdür. Ajın sağcı MHP, milletvekili seçiminde 362.208 oy ılmışken il genel meclis seçimlerinde 114 bine du?mesi, MSP*nin :.265.771'den 613 bine inmesi de öyle... Anlaşuıyor ki 14 ekim 1973'te sağa oy veren seçmenler AP'den oylarını esirgemişler, MHP, MSP, DP gibi partileri desteklemişler, ama bir iki ay içinie bu tutumlarından vazgeçmişlerdir. AP'nin 14 ekim 1973'te aliığı 3.197.897 oy'un İl Genel Seçimlerinde 130 bin aranası bunu gösteriyor. İki genel ceçimde oylarını az çok koruyan bir parti DP'dir. Yüzde lWdan 10,5'e inmi$ür. 1.275.502 oy'un ikiyüz bin eksiğini almıstır. MSFnin, MHP'nin, CGP'nin milletvekili seçiminde aldıkları oy'lar yan yarıya azalmıştır oysa... Genel seçtmi istemeyenlerin bajında MSP'nin gelmesi bu yüıien. Bir takım gözlemcilerin kanısı MSP oylarının arttığıdır. Ker ortakhkta kendine yer bulabilecek beceride bir parü olduğu için gerekli seçim yatınmını yapmaktaymış. Halkımızın nabzına en ıyi şerbetleri akıtan bu parüymiş. CHP, AP'den sonra seçim «ansı bü>ük olan parti MSP imiş! Oysa 1973 sonlanna doğru yapılan iki genel seçimin sonuçlan bu partinln gerilemiş olduğunu gösteriyor. Aradan iki yüa yakın bir zaman geçti. Köprülerin altmdan çok su aktı. MSP, AP tabanından ne kadar oy kopardı, DP seçmelerinin kaçta kaçını kendine çevirdi? Bunlan bilmiyoruz. MSP de bilmiyor, bu yuzden seçim tarihini olabildiği kadar gerilere atmak yânlısıdır. AP gibi, CGP gibi, MHP gibi, MSP de erken bir seçime bu yuzden karşıdır. Bilmiyorlar başlarma nelerin geleceğini:.. Seçimde parti olarak kazançh çıkacağın» inanan tek parti, CHP'dir. Bugün iktidarda bulunan MC ortaklığı 1973'teki İl Genel Meclis seçimlerindeki orana göre azınlıktadır. Yani halk bu dirt partiye yüzde 45.4 oranmda oy vermiş, oysa bugünkü muhalefet, yani CHP ile DP yüzde 47,9 oranında oy almıştır. îlk genel seçimde asın sağcı partilerin daha da küçüldüğünü görürsek »asmayalım. Ulus bilinçlendikçe çağdışı politikacılar kendiliklerinden «riyip gidecekler. Bunu herkesten önce kendileri biliyorlar, seçimden kaçmak, işi şiddet gösterilerine. kumnzhk oyunlarma dökmeleri de bu yüzden .. cem yayınevi ÇOCUK KİTAPLAR! 5 angel karaaliçev (mosollar) 20 lira Birinci hamur kâfıt Resimli, çok renkl! ofset baskı ARKADAŞ KİTAPLAR Cem Yayınevi Çocuk Dizisi Ankara Cadöesl 40 Cagaloğlu samed behrengi KARA BALlK KDZ YAYIMLARI TOPLU tSTEKLERDE 25 ÎNDİRİM YAPILIR 7 erdal öz fmosaliar) (masal) 10 lira Lnâzm hkmet 2.ömer seyfettlr (hikayeler) 15 lira (masaliar) 15 lira 2 0 lira Karl Marx KUGELMANN'A MEKTUPLAR önsöz Lenin 15 TL. 8çehcA/ .9.samed behrengi 3lev tolstoy (nasallar) 1 0 lira İİ1 MFTAtJ frnasal) 10 lira KarlMarx LOUIS BONAPARTE'IN ONSEKİZİNCİ BRUMAIRE'İ 12.5 TL. rPK.40 Beyazıt.İstanbul 4ren6 gulHot (roman) 15 liro 10victor hugo SİFİLLER froman) 20 lira DaUDİZGİN DİZİSİ'ND SAKLABANr^NsoNF GENE OLAY YARATACAK BİR KİTAP DAH SUNUYORUZ !.. güKen dayıoglu lîlUCuELR ALMANYA SERÜVENİNIN OTEKİ YÜZÜ... IR0SFVODR RLHE ROMAN | ^ | EYAYİNLAF «Çağdaş insanın suratına atılmış gerçek bir yumruk; dizboyu rezalete batmış iş çevreierinin serüveni. Kitap insanı sonuna kadar sürüklüyor. Güzel bir yapıt, üstelik betonarme sağlamlığında...» y^~> Matthieu Galey, L'EXPRES3, 15 Eylül 1974 • • • • ( 4 0 Uğur Mumcu'nun kitabı SUÇLULAR VE GÜÇLÜLER Kışkırtıeı ajanlar, nıuhbir profesörler kimlerdir? Cunta öyküleri muhtıracüar, politıkacılarr yargıçlar, savcılar. Belgelerle bir devri yargılayan yazılar. ± % koral yayınian • Pratikte Periferik Vena Hastaüklan «VARlSLtNtN KJTABI. Fijatı: 60 TL. v.Lİenın REVİZYONİZM ÜZERİNE 10 Lira . İstemeAdrestPK.%O7İstanbul • Pratikte Periferik Arter Hastalıkları Fiyatı: 40 TL. Ruh çağırma,Hipn0tizma Parapsikoloji,Telepati ve Falcılığın karanlık dünya sına girmek için gerekli TEK KİTAP! WERNER*KELLER • Tutuklama, işkence, ölüra ve şiddet olaylannın unutulmaz romanı. Lâtin Amerika'dan çağdaş bir ses: MİGUEL OTERO SİLVA Doğan Avcıoğlu'nun ön sözüyle BÜTÜN KİTAPÇILARDA Dr. Hümü ÜMAN Ortaklar Cad. 3 MecidiyekBy Tel: 66 16 30 KOZA YAYINLARI'NDA! VE GÖZYAŞLARINIZI TUTUN ÖNSÖZ: PABLO NERUDA Yeni Çıktı. 15 Ura. PAYEL YAYINEVİ ' K . 889 ISTANBUL
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle