Katalog

CUMHURİYET 19 Mayıs 1975 BEŞ SSK HASTANELERİNDE TEDAVİ ESKİDEN 20 40 LİRA İÇİN YATAN ARASINDA DEĞÎŞEN SÎGORTASIZ TARÎFE 85 125 LÎRA HASTALARDAN OLARAK DEĞİŞTİRİLDÎ ALINAN ÜCRETE SSK BÜYÜK ÖLÇÜDE HASTANELERtNDE YATAK ZAM YAPILDI Sosval Sigortalar Hastanelerin le, sigorıalı olmayanların yata• k tedavi olms isteklerinin arta nası üzerine SSK Genel Müdürliğü siçortah olmayanlara uyguanacak ücret tarifelerini ortalana yıizde ikiyüz oranında artırnıştır. Sosyal Sigortalar Hastanelerinleki tedavi ve bakımın üniversıe ve devlet hastanelerine orana daha iyi hale gelmesi, sigorraı olmayan bir çok hastanrn SSK îastanelerine başvurarak tedavi ılmak ıstemelerine yol açmakaydı. Sigortalı hastalar sıra beklçr;en, sıgorta hastanelerinde slgor alı olmayanların yatmalannın iogru olmayacagına karar ver^n SSK Genel Müdürlüğü, sigorta mstanelerindeki yatak, tedavi, ahlil ve muayene ücretlerüıi arırmıştır. Bütün sigorta hastanelerinde l mayıs 197.İ günunden başlıyaak yürürlüğe giren tarifeys gö•e. günlük 1. sınıf yatak ucreti tek yataklı odada 1 2 5 TL., ;ifc yataklı odada. 115. TL., î'den fazla yataklı odada yatax jaşına 10ö. TL. olarak saptan•ruştır. Tarıîede günlük yatak ücetı ikinci sınıf 115., 105. 95. TL. üçüncü sınıf ise 105., 93., 35. TL. gösterilmiştir. SSK hastanelerinde şimdiye ka dar sigortalı olmayanlardan 43. TL. ile 20 TL. arasında değişen yatak ücreti alınmaktaydı. Bu fiyatlar sigorta hastanelerın de 90 ile 100 lira arasında degisen hasta yatak maliyetinin çok altında oldugundan, sigorta. dışardan hastanede yatan her hasta için ortalama 6080 lira zarar etmekteydi. Son tarifenin yapılmasıyla sigorta hem böylesine bir zarardan kurtulmuş, hem de SSK hastanelerinde önce sigortalı olanlann tedavi gör mesi ilkesi onanmıştır. Özeîlikle btiyük kentlerin dışında bulunan sigorta hastanelerinde sigortah olmayan vatandaşlar. dışardajnvjayenehane. leri bulunan sigorta (SSttorlarına başrurarak sigorta hastanelerinde tedavi ya da ameliyat olmak istediklerini bildirmekte, sigorta hastanelerine yatınlmak taydılar. Böylece hem sigorta. si gortalıların ücretlerinden kesılen paralarl», doktorlann «zsl hastalanna çok düfük bir ücretle bakmakta, hem de hastanelerden yararlanması gereken sigortalılar gerektiğinde yatak bu lamamaktaydılar. SSK hastanelerinde sigortalı olmayanlardan aimacak olan ya tak. tedavi ve ameliyat ücretlerinin arttırılarak, hemen hemen özel hastane tanfesine yakın üc ret alınmaya baslamasmdan sonra sigortalı olmayanların has tanelere talebi düşmüş ve daha çok sigortalı. sigorta hastanelerinde tedavi olmaya başlamıştır. Pamuk ihracında pazarlama şartlarının zamanında değerlendirilmemesi yüzünden hazinenın 460 milyon lira zarara sokulduğu one suruldu tZMİR îzmir Ticaret Borsssı Baskanı Hasan Güven, mev sim başında pamuğu 128 sentten ihraç edebılme olanağı varken, ideolouk nedenlerle bir tekelleşme yaratüdığinı öne sürdü. Mevsim başından bugüne kadar dış ülkelere satıldığı belirtilen 230 bin ton parcukta pazarlama şartlarının zamanında dejierlendirilmemiş olmasından za rann onemli olduğunu kaydeden Hasan GUven. «Hatalı politika sonucu kooperatifler düşük konjonktürde pamugu ortalama 230 kuruş noksanına satmak zorunda kalmış, böylece Hazinenin destekleme dolayısıyle karlandığı iki buçuk milyar lirahk sübvansiyon yükü yanında 460 milyon lirahk da hatalı pazarlam» politikasından dolayı ilâve zarara yol açmıştır» dedi. Ru zararın yaratümasında siyssal tercihlerin rol cynadığı go ruşunü de sa\unan tzmir Ticaret Borsası Başkanı, daha sonra şöyle konuştu: «Böyîe bir sonuçta kooperatif l m n suitaksiri yoktur. Bunun sorumluluğu, Hazineyi milyonlarca lira zarara sokan, dış pazarlanmızın elimizden kaçmasına yol açaa zamanın devlet yönçticileridir. Bunun hesabı şüphesız bir gün sorulacaktır.» AKARYAKIT VAGONLARl TEHLİKE YARATIYOR BATMAN Şehrin merkezinden geçen yüzbinlerce ton akaryakıt yüklü vagonlar, 50 bin nüfuslu ilçeyi tehdit etmektedir. Ankara'dan gelen uzmanlann verdikleri raporda, istasyonun şehir merkezinden çıkanlması gerektiginin her an meydana gelebilecek bir tren kazasmın Bat man'ı havaya uçurabileceğinin be lirtildiği saptanmıştır. Belediye ilgiüleri, DDY ügililerinden olumlu blr cevap alama dıklannı, vagonlan şehir dışında bir yere götürmeye de olanaklannm elvermediğini vakınarak söylemektedirler. (Fotoğraf: Arif TEPELER) MALİYETÎ 90 100 LÎRA ARASINDA DEĞÎŞTİĞlNDEN ESKİ UYGULAMADA YATAK BAŞINA 90 100 LİRA ZARAR DOĞUYORDU YALÂN ve POLiTiKA Zamanın Hukümdarlarından bın bir yanşma düzenler ülkesinde can sıkıntısmı gidermek için.. Bu, ne bilgi yarışması na spor ne de orevizyon yanşması dır. Bir, YALAN SÖYLEME yanşıdır bu. En büyük. en akla gelmez yalanı söyleyen kimse 3.000 altına konacak. ülkenin ünlü jalancüan. sahtekârlan. kapkaççıları, iftiracılan, oyuncu ve politikacılan hepsi bu yalan toto yanşına katılırlar. Hepsi de jürı önünde başlarlar yalanlarını atmaya.. Kalkonma. özgürlük, bagımsızhk, kır at gubresi, kalkmma hikâyesi ve minare gölgesi üzerine atarlar.. Bunların hiç'oiri onemli bulunmaz. Sonunda incilı Çavus gelir Başkanın tıuzuruna: «Sultanım, der, geçen ?Un hazinelhünıâyunun açığını kapat vnak için benden borç olarai almış bulunduğunuz üç bin alrını almaya geldim.» Hükümdar hıddetle: « Yalan. der benim kımseye borcum yok..» Yalan da olsa gerçek de olsa her iki şıkta Dr. thsan ÜNLÜER 3000 altını hakkederek yanşmavı kazanır herif. ! Gökçeada cezaevinden satılan kurtlu unlarla ilgili davaya başlandı ÇANAKKALE, fTurhan NAR. LER) Gökçeada Tarım Açık Cezaevinde 400 çuval un'u kurtiandıran ve daha sonra da çuvalını 20 lıraya Ada'daki bir fınncıya satan cezaevi sorumluları hakkında açılan davaya, Çanakkale Agır Ceza Mahkemesinde başlanrnıstır. Gökçeada Savcuı Ertugrul Erol, cezaevi eskl Müdürü Ahmet Avcı ve muaasebeci Şenol Tümay hakkında açılan davada, 12 tanık dinlenmiş, çuvah 20 üraya alınan ve sağlıga cararlı oldugu raporla saptanan unlan n fınncı LUtfü Celâli tarafından Çanakkale'deki bir toptancı bakkala çuvalı 205 liraya satüdıgı meydana çıkmıştır. Durusmada kendıru savunan Gökçeada Savcıaı Ertugrul Erol, kurtlu unlann fınncıya yem olarak satıldığını ve yapılan işleroın usulsUz olmadığını ileri sür mUştür. Duruşma diğer tanıklann dinlenmesi için başka bıx güne bırakılmıştır. 2. B.Ü.S.K. Kısa Film Yarışması 23 mayıs ctırea günü Bogaziçi Üniversitesi'nde yapılacaJsttr. Onat Kutlar, Hıfzı Topuz, Do^an Aksel, Inal Cem Aşkın, Erol Bayraktar ve Ipek Ural'dan olusan seçici kurul yanşma ya katılan tilmleri saat 10.30'da seyredecek saat 19.GO'da ıse ya rışma başlayacaktır. Yanşma so nuçlan. filmler halka gösterildikten sonra jüri tarafından açık lanacaktır. 2.B.Ü.S.K. kısa film yarışması 23 mayıs'ta Boğaziçi Üniversitesinde yaoılacak Yalanmış yeminlerin Yalan söylemek, ahlâk kurailarının suç saydıfı bir davranıs. Hırsız, hırsızlıgını; Katil, cinayetini, tertipçi. suçunu örtbas etnıek için yalan söylemekle iktnci kez suç işlerse yalan da ilk suç kadar ağır bir suç oluyor. Çocuklar anababalarına yalandan «sınıfta iftihara geçtiklerını» söyleyince tüm jrakınlan onu kut luyorlar. armağanlara boguyorlar.. Küçük bir korku karşuığında kolayca pek çok kazanç saglayı vermiştir çocuk.. «Secaat arzederken merdii kıptı ıçıngene pençi> sirkatin söyler» denir. Yanı Çingene çocugıj hırsızlık ve e^epsizligini kendisinin de ınandı&ı yalanla bir kahramanlık oıarak nitelendiriyor demek.. Psikoioglar YALAN^a. kişideki GUVEN'SİZLİK DUYGUSU arasınoa • • • » ' • ' Meriç tekstil iplik fabrikası açıldı, dokuma fabrikasının da temeli atıldı EDIRNE Almanya'da çalışan işçüerimizden 7 bınının ortaK olduğu 25 bin 740 iglik Meriç Tekstil Iplık fabnkasının açüışı, ön ceki gün resmen yapılmış, Meriç Dokuma Fabrikasınm temeli de Başbakan Yardımcısı ıe Devlet Bakanı Prof. Dr. Turhan teyzioğlu tarafmdan atılmıştır. Açılış ve temel atma törenine Feyzıoğlu'ndan başka, 6 Bakan, pariamenterler, valiler, yüksek rütbeii subaylar, AJmanya'dan UyUKla özel olarak gelen 50 işçi katunuş tır. Edime Kapıkule yolu Uzerinde 10. kilometrede, 1 milyon 100 bin metrekarelik bir arazi ıçınde projelendirilen Meriç kompleksinin. ilk ünitesinin temeli 27 temmuz 1973'de atılmış, 1975 yuırıin başında da bitirilmiştir. 25 üın 740 iğlik fabrikada, yüda * tnn ilâ 5 bin ton pamuk işlenebılacektir. Kompleksin ilk ünitesi, tamamı ödenmiş 75 milyon TL. lık bir sermaye ile 165 milyon TL.'sına gerçekleştirilrruştir. Bu sermayenin yüzde 84ü yurt dıçında çalışan yurttaşlanmıza ait bulunmaktadır. Meriç Tekstil Kompleksinin 2. ve 3. kademesıni teşkil edecek olan dokuma fabrikası ve boya. apre tesısleri ıçın 280 milyon TL.'lık bir yatırım bngörülmüş bulunmaktaaır. bir iliski buluyorîar. Geri zekâhlarm akıllı kişilerden daha çok yalan söylemesi bunu kanıtlamakU.. Ama çocuklann bir çeşit yalanlan var ki suç niteiığınde değüdir bunlar. Büyüklenn baskjsından kaçan. bagımsızlıga düşkün çocuk, kendi başına ouyruk bir sürü davranışlara yönelecektir ya; işte bu tür özgür ej'lemlerini çevreye karşı söyledigi yalanlarla örtbas etmasi« bulur çareyi çocuk.Küçük Janin ile J. Pol çok kez derslerine gizli çahştıkları halde büjüklerin işlerine burnunu sokarak, onlann çalışıp çalışmadıklanru sorunca ya hiç cevap vermiyorlar >a da numaradan yalan söyleyerek: «Çalışmadık» diyorlar. Bu tür yalan. bir «Bağımsızhk Istemi» nin dogurdugu yalandır. Böyle Pedagojik ya da Öpediyatrik j"alanların yanında «Hayırlı» yalanlar da var. Viktor Hügo'nun «Setiller»inde papaza söylettiği yalan bu. tnsanlardan yemediği kazık kalmayan ve baskasınm islediği suç yüzünden ömür bo yu hapis yatan JAX VALJAN, firar ettikten sonra sığmdığı kılisenin şamdanlannı aşırmakla intikamını almıştır insanlardan. Fakat polisler onu enseleyip pa pazın önüne çıkannca papaz po lislere HAK YOLUNDA bir yalan söyler: «O ÇALMADI, BEN VERDİMü» Kundaktakı bebek Seyfullah da altını kirlettiğinde çevredekiler ona kaşlannı çatınca, o: BEN YAPMADIM, BÜLENT YAPTI... diye politik yalanını atıyor. Bülent'i suçlamakla ÎTİBAR sağlayacaktır çevre sinde.. Görmekteyiz ki korfeu, ih tiyaç. onsylanma, çıkar sağlama gibi nedenler oldugu kadar bazen ruh hastalığı da yalan söy lemenin nedenl oluyor. Cinayetini, ihanetinl örtmek için, bır kaba kuv\'et otayını yanlış aksettirmek için kişiler nasıl yalana ba5vuruyorlarsa, hasta kişi de ruhsal ezikliğini, güvensizlik duyusunu, uydurdugu ve kendisinin de inandığı yalanlarla ört bas ediyor. Bu yalan söyleme has talıgına MtTOMANÎ diyoruz. öğrenci Şahin Aydın'ın öldürülmesi ile ilgili dava yarın başlıyor Istanbul Devlet Mlmarkk v> « Mühendislik Akademisi önünüe bir grup sağ militanın kanlı saldırısı sırasında. bıçaklanarak öldürülen ögrenci Şahin Aydm'la ilgili duruşma yann Istanbul Devlet Güvenlik Mahkemesindo başlayacaktır. Bu arada 9 Ocak tarihinden bu yana 5 aydır Sağmalcılar Cezaevinde tutuklu bulunan Bilâl Aydm, Mecit Karabulut, Kemalettın Yılmaz, Feyzullah Çiçekel, Selâhattin Akgüre, Halil Engin Kaymakçı, Celâl Huyut. Hasan Hanedan, Celâl Bucak. Abdurrahman özaydın, Celâl Dağgezen, Abdühahap Işıldar, Turhan Sert. Zckeriya Kahraman adlı sağcı ögrencilerle, Şahin Aydın'la birlikte saldınya ugrayan Muzaf • fer Salman serbest bırakılmışlardır. Öte yandan bu dâvayla ilgili olarak Mehrr.et Güney. Ekrem Korten, Mehmet Nuri Arslan, Mehmet Emre ve Cuma Altmöz adh sağcı ögrenciier de henüz yakalanamamışlardır. Bu öğrencilerin haklarında gıyabi tevkif kararı bulunmaktadır. Aynca Şahin Aydın'ın öldürülmesi olayında, yanında bulunan ve yaralanan Sabahattin Beyseferoğlu ile Halil Ibrahim Eralp ve Alisan Arslan da bu dâvada yargılanacaklardır. «Faili gayrimuayyen şekilda adam öldürmek. bıçakla şanlı tehdit. ölümle biten kavganın hudusuna sebebi asli olmak, kavgaya dahil olmak» suçlarından Istanbul Devlet Güveniik Mahkemesinde haklarında dâva açılan samklardan Muzaffer Salman TCK.'nun 191/2. 464/14, 71. maddelerine göre 6 aydan 6 yıla kadar. Sabahattin Beyseferoğlu, Halil Ibrahim Eralp, Alişan Arslan içtn ise 434/3'e göre 6 aya kadar hapis cezasl istentnektedir. Diğer saruklar için ise 463. madde delâletiyle 448, 31, 33, maddeler gereğince 10 yüdan az oimamak üzere 24 ile 30 yıl arasında lıapis eezası istenmektedir. Yalan ve devlet En büyük ahlâkçüardan Pllozof KANT: «Yalan söylememelisin» diyordu. Buna karşın Şopenhaver ise şöyle demekteydi: «Issız bir yolda gidiyoruro, yarumda param ^•ar. Bakışını beğenmediğim bir adama rastlıyorum yoldaslık ediyorum. Adam bana param olup olmadığını soruyor. Kanfın kuralına uyarak doğruyu söyleyip sojnıla yım mı? A>TXI kafada olan PLATON, DEVLET adlı yapıtında yalaıj söyleme yetkisini yalnız devleti yönetenlere veriyordu. Hskiınler nasıl hastalannın iyiliği için yalan söylüyorlarsa devlet de kendi yaranna yurttaşlanna yalan söyleyebüirdi. Yalan bir ilâç tı halk için. İftira ve yalan: yöneticilerin, önderlerin, kalabalığı güdülemesı için daima kullandıkları bir yöntem olmuştur. Rakibini küçültmek, yoketmek için yalanlar iftiralar kitle üzerinde onemli lnandıncı rol oynamıştır. Ortaçağ ENGtZİTÖRLERİ: «Din eiden gidiyor!» lafını; son çağ MAK KARTİLERİ ise: «Feminıstler KOSAVA'ya» sözünü, rakiplerine leke sürmek ıçin uygıılamışlardı.. «Kendisine karşı uygulanan yalan ve iftiralara bir politikacı a;.TO yalanlarla karşı çıkacağı yerde, birtakım delillerle kendisini temize çıkarmaya kalkarsa yenik düşmüştür» diyor sosyopsikolog Güstave ie bon. Yöneticilerin sosyal yalanlarm arkasında daima bir faşiz,T> uygulama girişimi ya da bir K:brıs problemı bulmak zor olmavacaktır. Başka bir ulusa karşı savaş açmak uğruna kendi kaıpu oyunda düşmanca duyular ysratmak için türlü tertiplere baş vurur yöneticiler. Kendi demz üslerinin düşman tarafından bom balanıp yerle bir edılecefi gerçeğıni büdikleri halde sırf halkı kızıştırmak amacıyle halktan saklayan ve böylece düşman devlete savas açma olanaklarını ulusça onaylatan yöneticiler vardır. Pearle Harbour baskını bunun örneğidir. YALAN, insanhkça öyle benim senmiş bir davranış kl. ahlâk kurallarımn yasaklamasma karşın yine de onu kullanrmş durmuş insanoğlu. Kanser haftası, Verem haftası. Sıtma haftası, Birleşmiş Milletler haftası, analar günü, kaynanalar gUnü glbi 1 nisan gününü de utanmadan YALAN GÜNÜ ilân etmişiz. Dev rimler, üerlemeler Kıbns aferleri nisan balığına yutturuiarafc toz ediîmiş YALAN ise iktidar koltuğuna oturtulmuştur. Amma gerçeâe tutkun halk YALAN'CI'vı zaten ata sozlflrımizden tanıyor: Ve onun sonunu şöyle deyimliyor: YALAN'CININ MUMTJ SATSIYA KADAR YANAR.. Artric AroeNk akmr Arçelik, adma yakışan bir televizyon sunmak için size bugüne kadar bekledi. Ve nice araştırmalardan nice tecrübelerden sonra yurdumuz şartlarına en uygun televizyonu yaptı. Bugün güvenle, gönül rahatlıgıyla ve yurt çapmdaki Bakım Servisiyle sunuyor size. Arçelik televizyonunu da. Üstelik her keseye uygun ödeme şartlarıyla. Demirel'e yumruk atan şahsın can güvenliği açısından, ilgililerin uyanık olması istendi ANKARA, (Cumlrariyet Bürosu) CH.P Gaziantep Milletvekili îbrahim Hortoğlu, Başbakan Demirele bir telgraf göndererek, uğradığı saldınnın bir komplo olabileceginı belirtmiş, bunun or taya çıkirılabilmesi yöniinden, saldırgamn can güvenliği konusunda ilgililerin uyanık bulunmasını istemiştir. Hcrtoğlu'nun telgrafı şöyledir: «Çirkin ve insanhk dışı saldırmın komplo oldugu şüphesi her an büyümektedir. Zatıalinize sal dırarak gerçekte rejime ve CHP ye karşı tertip hazırlanmak istendigine ınanmaktayım. Gerçeic lerin ve komplocularm bagımsıs yargı organları huzurunda ortaya çıkması, hukuk devletinin ılkesidir. Komplo şüphesinin yarattığı olasılıklar nedeniyle saldırganın can güvenliğine karşı j olabilecek herhangi bir hareketin ötılenmesi yolunda görevlilerin uyanık bulunmalarımn saglanmasını zatıaünizden beküyor, saygılaruni sunuyorum » Diş Tabibi ORHANTÜZÜN SA>>LVTYA CAD. N o : 418 Saat: 13.30 18.30 Gözrahatlıgı,gönül rahatlığı Tel: 21 75 82 (Graflka Maya; 1702) 3941